safran otu kilosu ne kadar / Safranbolu Safranı

Safran Otu Kilosu Ne Kadar

safran otu kilosu ne kadar

Safranın kilosu ne kadar? 1 kilo safran kaç TL?

Safran günün hakkında en çok arama yapılan konularından biri oldu.

SAFRAN NE KADAR?

Dünyanın en kaliteli safranı Türkiye’de üretilirken yerli saf safranın kilosu 30 bin TL’den, yerli pilavlık safranın kilosu TL’den, ithal safranın kilosu ise 70 bin TL’den alıcı buluyor. Fiyatı altınla yarışan bu değerli ürün altın gibi gram ile satılıyor.

Safran ağırlıkla Türkiye’de, Afganistan ve İran’da yetişen bir bitkidir.

Yerli safranın gramının 30 lira olduğunu belirten Sivaslı Aktar Orhun Özfidancı, “Safran ağırlıkla Türkiye’de, Afganistan ve İran’da yetişen bir bitkidir. Kokusu güzel olan ve pilav yemeklerine katılan bir bitkidir. Kozmetik ürünlerinde rahatlıkla kullanılabilecek bir üründür. Sakinleştirici özelliği vardır. Hem de kanser tedavilerinde kullanılır. Yerli safran dünyanın en kaliteli safranı olmasına rağmen kilosu 30 bin TL. Tabi safranı kullanan kişiler ne için kullandığını bilen kişiler. Gelip de safran ne kadar dediği zaman 30 Bin liralık ürünü gösterdiğimiz de şaşırıyorlar. Ama pilav için yemeklerde kullanılan safranımız da var, kilosu lira” dedi.

Yerli saf safranın kilosu 30 bin TL’den, yerli pilavlık safranın kilosu TL’den, ithal safranın kilosu ise 70 bin TL’den alıcı buluyor.

FİYATINI BİLMEDEN ALMAYA KALKAN ÇOK OLUYOR

Fiyatını bilmeden satın almaya kalkanların fiyatını öğrenince büyük şaşkınlık yaşadıklarını belirten Özfidancı, “Ayıklanmamış olması ve yetiştiği toprağın veriminden dolayı fiyatı yüksek. Zayıflamaya faydası var, tok tutucu özelliği var, metabolizmayı toparlar, bağışıklık sistemini kuvvetlendirir ve kanser hücrelerinin yayılmasını önler. Alıcısı ise bilen kişiler. Bilenin dışında birisi sorduğu zamanda şaşırıyorlar. Kulaktan dolma bilgi ile geliyorlar, safranı gösterdiğimiz de ve fiyatının 30 bin Lira olduğunu söylediğimizde şaşırıyorlar. Biz hem alırken hem de satarken zorlanıyoruz. Aldığımız zamanda ya gram ya da gram alıyoruz. Ama satarken de 1 gram halinde satmak zorundayız. Çünkü hem pahalı bir ürün hem de değerli bir ürün. Altınla başa baş gidecek bir ürün zamanla. Kullanımı ise çay usulü demlenir ve içilir” dedi.

Safran Bitkisi

İlçemize adını veren bitki Safran uzun yıılar boyunca gıda, tekstil ve ilaç sanayinde yoğun olarak kullanılmıştı. Yetiştirildiği bölgelere ve iklim türlerine göre kalitesi farklılaşmakta olup, en kaliteli Safran yöremizde yetişmekte ve talep görmektedir.

Dünyanın En Pahalı Baharat Bitkisi,
İlçemize Adını Veren Bitki,
Mübarek Bitki,
Sahteciliği En Fazla Yapılan Baharat,
Kendi Ağırlığının Kat Suyu Sarıya Boyayan Bitki,
Adına Festival Düzenlenen Bitki,
Bir Gramı Altının Gramına Eşdeğer Tutulan Bitki

Çok değil zamanımızdan yüzyıl öncesine kadar Safranbolu'da 40 köyde safran üretiminin yapıldığı bilinmektedir. Hatta Safranbolu isminin safranı bol veya safran şehri anlamına geldiği İlçenin ismi söylenirken ilk akla gelen şeylerden biridir. Zaman içerisinde boya teknolojisi ve ilaç sanayi indeki gelişmeler, fiyatının pahalı olması tüketimin iyiden iyiye azalmasına neden olmuştur. Günümüzde Safran tarımı, Devlet destekli projeler ile yaşatılmaya çalışılmaktadır.
Safran çok eskiden beri yetiştirilen önemli bir ilaç, baharat ve boya bitkisidir. Ancak ekim alanı son yıllarda "hiç yok" denecek kadar azalmıştır. Safranın tarihsel ve ekonomik olarak çok önemli iki özelliği bulunmaktadır. Tarihsel özelliği, şirin ilçemize ismini vermiş olmasından ileri gelmektedir. Ekonomik özelliği ise, dünyada çeşitli endüstri dallarında çok geniş kullanım alanı bulunan en pahalı baharat olmasıdır. Dolayısıyla, safranın tarihçesi, morfolojisi, tarımı, hasat edilmesi, hasat sonrası işlemleri ve ekonomik değeri üzerinde durularak, tanıtımının yapılması büyük önem kazanmaktadır.
Bugün, dünya piyasalarında, safranın gramı, altının gramına eşdeğer tutulmaktadır. Safran yetiştiren ve ürününü ihraç eden ülkeler, önemli oranda döviz girdisine sahip olmaktadır. Safranın, özellikle ilaç ve gıda endüstrisinde çok geniş kullanım alanı bulunmaktadır. Kanser araştırmalarında, bazı kanser türlerine karşı ümit var bulunduğu için, safran geniş çapta denemelerde kullanılan bir madde durumundadır. Kullanım alanları göz önüne alındığında, dünyada safrana talebin yüksek olduğu anlaşılmaktadır. Ancak, safran ekim alanlarının sınırlı olması nedeniyle, elde edilen ürün, talebi karşılayamamaktadır.

Safranın ekonomik değerinin çok yüksek olması ve dünyadaki talebin fazla oluşu, safran tarımını önemli duruma getirmektedir. Geçmişte geniş alanlarda safran yetiştirilmiş bulunan ülkemizde, unutulan tarımın tekrar canlandırılması ve çiftçilerin desteklenmesi, ülkemiz ekonomisi için büyük kazanç olacaktır.

Safran'ın Tarihçesi

Bazı literatür verilerine göre, safranın vatanının Anadolu ve Doğu Akdeniz çevresi olduğu, bazı kaynaklara göre ise, safranın Anadolu,ya Orta Asya'dan göç eden Türkler tarafından getirildiği belirtilmektedir.
Homeros ve Hipocrates, safranın çağlar boyunca İran ve Hindistan'ın Keşmir Bölgesinde yetiştirildiğini kaydetmektedirler. Moğollar safranı Çin'e Araplar İspanya'ya ve Haçlılar Batı Avrupa'ya tanıtmışlardır. Eski Yunan, Roma ve Mısır uygarlıklarında safran, boyama, parfüm, ilaç ve yemek pişirme gibi amaçlarla kullanılmıştır. Kleopatra'nın, safrandan üretilmiş parfüm kullandığına ait kayıt düşülmüştür. Orta-Doğu'da, en az yıldan beri aromatik tatlandırıcı, parfüm, boya, ilaç ve hatta bir aphrodisiac olarak kullanılmak üzere safran yetiştirilmiştir. Öyle olmuştur ki, safran zaman zaman altın ile eşdeğer tutulmuştur.
Safran Hititliler döneminden beri Anadolu'da bilinen ve ilaç olarak kullanılan bir drogdur. Yunanlılar döneminde, İzmir yöresinde yetiştirilmiştir. Osmanlılar döneminde de önemini korumuş ve Yılında, kg. safran İngiltere'ye satılmıştır. Yirminci yüzyılın başlarında, işgücü yetersizliği ve ekonomik güçlükler nedeniyle, ekimi ve üretimi çok gerilemiştir. Yılında, yalnızca Safranbolu ve Şanlıurfa'da safran tarımı yapılmıştır. Bu dönemde elde edilen safran miktarı ise, yalnızca kg dır. Bu miktar, ülke gereksinimini karşılayamadığı için, yılından itibaren Avrupa ülkelerinden ithal edilmeye başlanmıştıseafoodplus.infoın yıllık yurt içi tüketimi kg kadardır.
Geçmişte safranın Ülkemizde yetiştirildiği yerler, başta Safranbolu olmak üzere İstanbul, Tokat, İzmir, Adana ve Şanlıurfa'dır. Safranbolu'da 40 kadar köyde safran yetiştirildiği kaydedilmiştir. Bugün ülkemizde safran yetiştiriciliği, yalnızca Safranbolu'da Davutobası (dört aile), Yörük (bir aile), Aşağıgüney (bir aile) Köylerinde olmak üzere üç köyde, m2 alanda devam ettirilmeye çalışılmaktadır.Dünya safran ticaretindeki önemli yerimizi kaybettiğimiz gibi, yurt içi üretim tüketimimizi karşılayamadığı için safran ithal etmek durumundayız.

Safranın Dünyada Yetiştirildiği ülkeler
Asya'da; İran, Azerbaycan, Hindistan, Pakistan, ve Çin dir. Ayrıca, Yeni Zelanda da yetiştirildiği de belirtilmektedir.
Avrupa'da; Yunanistan, İtalya, Fransa ve İspanya.
Kuzey Afrika'da; Fas ve Mısır.
Orta Doğu'da; İsrail'de yetiştirilmektedir.

Dünyada safranın 70 cinsine ait türü bulunmaktadır. Anadolu florasında ise, Crocus cinsine ait 40 tür saptanmıştır. Bu türlerin bir kısmı ilkbaharda, bir kısmı da sonbaharda çiçek açmaktadır.

Safran Bitkisinin Tanımı
Safran, soğan ile üreyen bir bitkidir. Toprak üstü kısmı tek yıllık, toprak altı kısmı çok yıllıktır. Toprak altındaki soğan kısmı üç yıl süresince her yıl filiz vererek yeni bitkiyi oluşturur. Yeni bitki çiçek verdikten ve gelecek yılın soğanını oluşturduktan sonra, toprak üstündeki kısmı kurur. Soğan kısmı, küre şeklinde, üstten ve alttan hafif basık, çevresi kahverengi kabuklarla örtülmüş durumda, büyüklüğü cm çapındadır. Toprak üstündeki kısmında, bitkinin iğne şeklinde, ince uzun yaprakları bulunmaktadır. Çiçeklenme, Ekim ayının üçüncü veya dördüncü haftasından başlayarak 15 Kasım'a kadar sürmektedir. Her bir bitkiden ortalama adet çiçek alınmaktadır. Bitki boyu cm kadardır. Literatür verilerine göre, bitki boyunun 50 cm kadar olabildiği belirtilmektedir. Çiçekler viyole (mor) renkli olup, zambağa benzemekle birlikte, daha çok lale büyüklüğündedir. Çiçekte üç adet erkek organ bulunmaktadır. Erkek organlar sarı renktedir. Çiçeğin asıl önemli olan organı, dişi organdır. Bir adet olan dişi organ yumurtalık (ovary), yumurta borusu ve tepecik (stigma)'dan oluşmaktadır. Tepecik kısmı, uzunlukları 2,,5 cm olan, flament de denilen, ipliksi görünüşlü olarak üç parçaya ayrılır. Tepecik (stigma) koyu kırmızı renktedir. Bitkinin yararlanılan organı, işte bu üç parçalı olan tepecik kısmıdır. Bu kısma "safran" da denilmektedir.

Safranın Kullanımı ve Ekonomik Önemi
Safranın ekonomik önemdeki organı, çiçeğindeki dişi organın üç parçalı tepecik (stigma) kısmıdır. Safrana büyük önem kazandıran crocetin, crocin, picrocrocin ve safranal gibi temel maddeler, yalnızca tepecik kısmında bulunmaktadır. Tepecik kısmı % 0,,3 oranında uçucu yağ içermektedir. Uçucu yağın bileşiminde en çok safranal maddesi vardır. Sürdürülen araştırmaların çoğunluğu, belirtilen maddeleri içermesi nedeniyle, tepecik (stigma) üzerinde yoğunlaşmaktadır.

Safranın kullanım alanı; Boya sanayi, kozmetik sanayi, ilaç sanayi ve gıda sanayi olmak üzere dört ana başlık altında toplanabilir.

1) Geçmişte, boyama işlerinde, kumaş ve halı ipliklerinin boyanmasında geniş olarak kullanılmıştır. Boyama gücünün çok yüksek (kendi ağırlığının bin katı kadar) ve hoşa giden parlak sarı renk vermesine rağmen, pahalı madde olması nedeni ile, bugün genel olarak boyama için kullanımı çok azalmıştır. Sentetik boyalar çok daha ucuz olduğu için safranın yerini almış bulunmaktadır.

2) Kozmetik sanayi inde, parfüm üretiminde kullanıldığı belirtilmektedir.

3) Safran hem modern tıpta hem de halk hekimliğinde ilaç olarak kullanılır. İştah açıcı, balgam söktürücü ve cinsel gücü uyarıcı etkisi vardır. İştahsızlık, bronşit, boğmaca, hazımsızlık, uykusuzluk, iktidarsızlık, gibi rahatsızlıklarda kullanılmaktadır. Ayrıca adet söktürücü ve çocuk düşürücü olarak kullanılmaktadır. Safran küçük dozlarda iyi bir uyarıcı, yüksek dozlarda vucut sıcaklığını arttırıcı, çok yüksek dozlarda isetoksit etkili olup, kuvvetli kanamalara sebep olur. İnsanlar için letal doz g arasındadır. Safran zehirlenmesi özellikle böbreklere yaptığı zarardan dolayı tehlikelidir. Safran, ayrıca kanser araştırmalarında önemli oranlarda kullanılmaktadır. Örneğin, Amerika Birleşik Devletleri, Japonya, Rusya, İspanya, Fransa, Romanya ve İngiltere'de yapılan kanser araştırmalarında, fareler üzerindeki denemelerden, bazı kanser türleri için umut verici sonuçlar alındığı belirtilmektedir. Ancak, dünyada üretilen safran miktarı, yapılan araştırmalar için yeterli olmamasının yanı sıra, çok pahalı bir madde olması nedeniyle, hem araştırma yapılmasını sınırlamakta ve hem de araştırma giderlerini çok arttırmaktadır. Bu nedenle, safranın seralarda yıl boyunca üretimi için de araştırmalar yapılmaktadır.

4) Ülkemiz dışında, safranın gıda sanayi inde kullanılma alanı çok geniştir. Çorba çeşitlerinden et kızartmalarına ve etli yemeklere, tatlılardan tuzlulara, hamur işlerinden kurutulmuş meyvelerin renklendirilmesine kadar, yaygın olarak kullanılmaktadır. Örneğin, yemeklerde ve tatlılarda renklendirici ve tatlandırıcı olarak kullanıldığı gibi; hamur, makarna,peynir,tereyağı,sucuk,salam ve sosiste renklendirici; sıcak ve soğuk içeceklerde ve hatta bazı içki çeşitlerinde renklendirici ve tatlandırıcı olarak kullanılmaktadır. Bazı ülkelerde safranlı besinlerin ve içeceklerin hazırlanmasına ait kitaplar yayımlanmıştır. Safranlı besinlerin fiyatı, eşdeğerde olan çeşitlerine göre daha yüksek olmaktadır.

Ülkemizde ise, safran kullanımı yaygın değildir. Eskiden beri, yalnızca zerde, aşure ve pilavda safran kullanılmaktadır. Son birkaç yıldan beri de Safranbolu İlçemizdeki lokumcular, diğer lokum çeşitlerinin içine safranlı lokumu da katarak lokum çeşitlerini zenginleştirmişlerdir.

Tüm bu belirtilen hususlar, safranın günümüzde ve hatta gelecekte, ekonomik öneminin ne kadar yüksek olduğunu göstermektedir. Safranın dünya piyasalarındaki değerini gösteren, ulusal gazetelerde çıkan, safranla ilgili bazı haberler aşağıda verilmiştir:
Sabah (); Dünya piyasalarında 1 kg safran 60 milyon lira.
Anadolu'nun Sesi (); Dünya piyasasında 1 kg safran 10 bin dolar.
Milliyet, ; Ülkemiz piyasasında 1 kg safran milyon lira.
Gazete Pazar (; Ülkemiz piyasasında 1kg safran 2 milyar lira.
Günümüzde ise () ; Ülkemiz piyasasında 1 gr safran 10 milyon lira.
Hürriyet (15 Aralık ) ; Safran;Ekim ayı çiçeklenme dönemi ve mevsimin ilk çiçekleri perşembeyi cumaya ya da pazarı pazartesiye bağlayan gecenin sabahında açtığı için halk arasında "mübarek bitki" olarak kabul edilir.
Türkiye (21 Ekim ) ; Dünyanın en pahalı bitkisi safran; Ülkemizde sadece Safranbolu'da üretilen bitkinin, Türkiye'de kilosu milyar, uluslararası pazarda ise 13 bin seafoodplus.infoa Birleşik Devletleri'nde, safranın perakende olarak bir gramının fiyatı 8 dolardır. Bu değer dikkate alındığında, safranın bir gramının, altının bir gramına eşdeğer olduğu görülmektedir. A.B.D.'de safran satışı, marketlerin reyonlarında yapılmamakta, market yöneticisinin ofisindeki kasada muhafaza edilmektedir. Safran almak isteyen müşteri, yöneticiden peşin ödeme karşılığında safranı satın almakta, kredi kartı kabul edilmemektedir. Ayrıca, İspanya ve Yunanistan'da, safran alış verişi peşin ödeme karşılığı yapılmaktadır.

Safran ihracatı yönünden bir örnek verecek olursak; Hindistan'ın toplam ihracat gelirinin %2'sinden fazlası safrandan elde edilmekte ve ayrıca, Hindistan'da yetişen baharatlar arasında en önemli yeri almaktadır(Munshi, )

Safran Yetiştiriciliği

İKLİM VE TOPRAK İSTEKLERİ:

Safranın iklim isteği asmaya benzerlik gösterir ve rüzgara karşı korunmuş güney yamaçlarda iyi yetişir. Yaz kuraklıklarına ve soğanları dona dayanıklıdır. Vejetasyon devresindeki serin ve nemli havalar bitkinin gelişmesini olumsuz yönde etkiler. Özellikle çiçeklenme devresinde kuru ve güneşli havaları sever. Bu devredeki yağışlar ürünün kalitesini önemli ölçüde düşürür. Çiçekler dona çok hassastır.

Safran kumlu, gevşek, taşsız ve iyi drenajlı toprakları sever. Biraz kireçli , tınlı ve killi topraklarda da iyi yetişir. Taban suyu yüksek olan toprakları sevmez. Aşırı yağışlarda toprakta biriken suyun soğanlar çürütmemesi için hafif meyilli tarlalar tercih edilebilir.

TOPRAK İŞLEME VE EKİM:

Safran tarımında özellikle ilk yılda bitkilerin gelişmesi ve yabancı otların yok edilmesi için toprak işleme çok iyi yapılmalıdır. Genellikle bir yıl önceden toprak nadasa bırakılır. Ertesi yıl ekim zamanın kadar tarla pullukla kere sürülür ve tırmıklanır.

Ülkemizde ekim Ağustos ayının ikinci yarısı ile Eylül ayında yapılır. Tohumluk olarak eski dikimlerdeki soğanların oluşturduğu yavru soğanlar kullanılır. Bu soğanlar pulluğun açtığı çiziye cm derinlikte dikkatli bir şekilde bırakılır. Dikim sırasında birkaç erkek işçi pulluk çizgisini temizler, bir işçi soğanları diker, diğer bir işçide üzerlerine yanmış ahır gübresi serper. Böylece eşit derinliğe iyi bir dikim yapılmış olur. Sıra araları cm, sıra üzeri de cm kadardır. Ekimden sonra toprak bir defa daha tırmıklanır.

EKİM NÖBETİ :

Genel olarak safrana ekim nöbetinde yer verilmez. Bir tarladan üç yıl üst üste yararlanılır. Üçüncü yılın sonunda tarla bozulur. Bozulan tarladan soğanlar sökülür, sağlam ve iyi olanlar seçilir ve dikim zamanına kadar muhafaza edilir. Soğanların sökümü genellikle çapa veya bel ile yapılır. Davutobası' nda Haziran'ın ikinci yarısında genelde gündönümü olan 21 Haziran'da soğanlar topraktan çıkarılmakta, başka alanda bir yıl önceden hazırlanmış olan tarlaya, 20 Ağustos'tan itibaren tekrar dikim yapılmaktadır. Soğanlar tarlaya ekilmeden önce, yetiştiricilerin deneyimine göre hastalık bulaşmasın diye, dış kısımdaki kahverengi kabuklardan arındırılmaktadır. Aynı tarlaya yıl sonra tekrar safran dikilebilir.

İtalya ve İspanya'da safrana önemli zarar yapan Rhizoctonia crocorum ve Phoma Crocophila hastalıklarının ülkemizde görüldüğüne dair bir kayıt yoktur. Yalnız son yıllarda Colaoptera larvası soğanlara girerek zarar vermektedir. Bahse konu zararlı için Ankara Zirai Mücadele Merkez Araştırma Enstitüsü yıldır çalışma içindedir henüz pratik bir mücadele yöntemi geliştirilememiştir. Profesör Neşet ARSLAN' a göre zararlı ile mücadele için; soğanlar biraz erken sökülmelidir. Soğanların sökümünde Haziran ayı beklenmeden Mayıs sonlarında veya Haziran başında soğanların sökülmesi halinde Colaoptera zararından soğanları kurtarmak mümkündür. Nitekim hocamızın haklılığı Mayıs Ayındaki ziyaretlerinde görülmüştür. Safran alanlarının tamamı dolaşılmış ve tarlaların hiçbirinde zararlı görülmemiştir. Bizde safrana en fazla tavşanlar zarar vermektedir. Safran soğanlarını çok seven tavşanlar toprağı kazarak soğanları yemekte ve önemli ölçüde tahribat yapmaktadır. Toprak kurtlarının da zararları söz konusudur. Arvicola arvalis (T Alpidae) İspanya da safranın en önemli zararlısı olarak bilinmektedir.

HASAT, KURUTMA VE VERİM:

Safranın hasat zamanı çiçeklenme devresi olup, yılın iklim şartlarına göre genellikle Ekim ayına rastlar, bazen Kasımın ilk yarısına kayabilir. Hasat gün sürer. Safranın hasadı çok yorucudur ve genellikle 2 kademede yapılır. İlkönce yağışlı olmayan günlerde sabah erkenden henüz açmamış tomurcuklar dikkatle kopartılarak sepetlere konur. Sonra bu tomurcuklar gölge bir yere getirilerek açması için tekrar serilir. İkinci işlem açılmış çiçeklerde tepeciğin alınmasıdır. Tepecik küçük bir makasla ve tepecik parçalarının ayrıldığı yere yakın kısımdan kesilir. Kesilen parçada kalan dişicik borusu ne kadar kısaysa kalite o kadar iyi, uzunsa o kadar kötüdür. Davutobası' nda çiçeklerin hasat zamanı 25 Ekim Kasım arasıdır. Sabahın erken saatinde, toplanma kolaylığı nedeniyle çiçekler henüz açılmadan toplanmakta, kapalı mekana getirilen çiçeklerin yaprakları açılarak dişi organ (tepecik) ve erkek organlar birlikte toplanmaktadır. Tepecikler arasında erkek organların da bulunması kaliteyi olumsuz yönde etkilemektedir.

Hasat edilen tepeciklerin kurutulması da ayrı bir önem taşımaktadır. Davutobası' nda erkek organlarla birlikte toplanan tepeciklerin kurutulma işlemi geleneksel yöntemlerle yapılmaktadır. Öncelikle tepsilere balmumu eritilerek dökülmekte ve ince bir tabaka oluşturacak şekilde tepsi yüzeyinde yayılmaktadır. Hatta bazen kurutulmakta olan ürünün üzerine eritilmiş balmumu dökülür. Daha sonra erkek organlarla karışık olan tepecikler tepsiye dökülmekte ve tepsi yanmakta olan soba üzerinde cm yüksekte meyilli bir şekilde tutularak kurutma işlemi yapılmaktadır. Tepsinin iç yüzeyinin balmumu ile astarlanmasının, kurutma işlemi sırasında materyalin tepsiden kayıp dökülmemesi için yapıldığı söylenmektedir. Ancak kurutma işlemi sırasında, dişi ve erkek organlar da balmumu ile astarlanmaktadır. Balmumunun tepecikleri astarlamasının, uzun süre koruyucu etkisinin olabileceği düşünülebilir. Burada belirtilmesi gereken husus, tepeciklerin erkek organlarla karışık olması ve ayrıca, balmumu ile astarlanmalarının kalitenin önemli ölçüde düşmesine sebep olmasıdır. Bu şekilde verim biraz artar ancak, kalite çok düşer. Bu geleneksel fakat iyi olmayan kurutma metodu ülkemizin safran ticaretinde rolünün kaybolmasında en etkili faktör olmuştur. Alıcı ülkeler bunu bir tağşiş kabul ederek bizden ithalatı keserek başka ülkelere yönelmişlerdir.

Kurutma, kurutma dolaplarında veya üzerine kağıt koyarak ekmek fırınlarında da yapılabilir. Kurutma işlemi tepecikler iyice sertleşinceye kadar takriben dk sürer.

Kurutulmuş ürün şişelere veya tahta kutulara konularak muhafaza edilir. Ürün tekrar nemlenmekten ve ışıktan korunmalıdır.

Daha önceleri Hindistan'da da geleneksel işleme metotlarının kullanılması, uluslararası standartlara uyulmaması, toz ve polenlerle kirlenme olması ve düşük oranda pigment içermesi gibi temel yetersizlikler nedeniyle, üretilen safranın kalitesi düşük olmuştur. Daha sonra çiçek hasat ediciler, hava tasnif ediciler, tepecik ve erkek organları ayırıcılar, ışıklı(solar) kurutucular gibi aletler tasarlanarak, laboratuarlarda ve safran yetiştirilen alanlarda denenmiştir. Denemeler sonucunda işlem ekipmanları, yetiştiricilere tanıtılmıştır. Aletlerin kullanıma girmesiyle işçi masraflarından önemli tasarruf sağlanmış ve sonuçta süper kalite ürün yetiştirilmesine başlanmıştır.(Sama, J.K. ve arkadaşları )

Safranın verimi yıldan yıla değişir. 3 yıl faydalanılan bir tarlada verim ilk yıl dekara 1 kg kuru tepeciktir. İkinci yıl verim kg/dekara yükselir ve 3. yıl tekrar azalarak ,5 kg/dekara düşer. Ortalama bin çiçekten 5 kg yaş tepecik, bundan da 1 kg kuru ürün alınır. Çiçek verimi kg/da olup, günde 2,,5 kg çiçek /da toplanır. Bir kadın işçi saatte gr tepeciği çiçekten ayırabilir. Tüm bu hususlar dikkate alındığında safranın yetiştiriciliğinin çok zahmetli olduğu, ancak küçük arazilerde yapılabileceği kolayca anlaşılabilir. Safranın düşük verimi ve yoğun emek istemesi onun dünyanın en pahalı baharatı olmasının başlıca sebepleri arasındadır.

Safran Ticareti ve Safrana Yapılan Hileler

Safran dünya piyasalarına bugün daha çok İspanya ve Hindistan (Keşmir) tarafından arz edilmektedir. Ayrıca İtalya, Fransa ve Yunanistan da önemli üretici ülkelerdir. Hindistan' ın Bombay ve İspanya'nın Albecete şehirleri en önemli alış-veriş merkezleridir.

Kalitelerine göre Safranlar çeşitli sınıflara ayrılır. Keşmir Safranlarının sınıflandırması şöyledir;

1-Extra (STAHİ)

2-Orta(MOGRA)

3-Düşük(LAÇHA)

Ülkemizde de safrana ait bir standart vardır. Bu standarda göre safranlar ekstra, 1. sınıf ve 2. sınıf olmak üzere üç sınıfa, sınıflarda üç tipe ayrılmaktadır.

Gerek dünyada gerekse bizde safrana ait standartlar olmasına rağmen çok pahalı bir drog olduğundan, hile ve tağşişler yapılmaktadır. Tarihlerde de buna dair kayıtlar vardır. Safrana yapılan hilelerden Dioshurides ve Plinius bahsetmektedir. Hatta dünyada safran kadar hiçbir drog a bu kadar çok hile yapılmadığı belirtilmektedir. Bundan dolayı Orta Çağda Almanya ve İsviçre'de safrana hile yapanlar ölümle cezalandırılıyorlardı.

Safrana yapılan hileleri şu şekilde sıralayabiliriz;

1-Safran tepecikleri içerisine başka bitki parçaları koymak suretiyle.Tüm haldeki ve toz edilmiş safrana başlıca Carthamus tinctorius ( aspir, yalancı safran ) çiçekleri, Zeamaydis stigmaları, Curcuma longa rizomları, sarı mantarlar veya safranın tepeciği alınmış dişicik boruları katılmaktadır. Aspir çiçekleri ile yapılan hile en yaygın olanıdır. Ülkemizde de baharatçılarda safran diye satılan ürünün büyük bir çoğunluğu yağ emdirilmiş aspir çiçeğidir.

2-Boyanmış organik maddeler, et lifleri, domuz yağı, nişasta, balmumu, elma veya diğer şuruplar ve yağlar. Balmumunun bizde kullanıldığını ve safran ihracatımızı olumsuz yönde etkilediğini yukarıda belirtmiştik.

3-Tebeşir, zımpara, sodyum sülfat, ince kum gibi inorganik maddeler

4-Boyası alınmış ve kimyasal boyalarla tekrar boyanmış safran tepeciklerinin tekrar kullanılması.


İlçemizde Safran Üretimi :
 

11 köyde 40 üretici tarafından 37 dekar alanda yetiştiriciliği yapılmakta olup, 1 da alandan optimum koşullarda 0,5 kg safran elde edilmektedir. Safranbolu Safranı yılında Kaymakamlığımız ve Esnaf Odamızın girişimiyle Türk Patent Enstitüsü tescil numarasıyla Menşe Coğrafi İşaret alınarak tescili yapılmıştır. Bu bitki Ülkemizde sadece Safranbolu'da (Aşağıgüney, Yazıköy, Düzce, Davutobası ve Geren köylerinde) yetişmektedir. Her yıl Kasım ayında 'Safran Hasat Şenliği' düzenlenmektedir.

İlçemizde Safran üretimi İlçe Tarım Müdürlüğü ve Safranbolu Kaymakamlığı Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı tarafından desteklenmektedir. Kaymakamlık Hizmet Birliği Kültür Yayınları tarafından , 'Safran', 'Safran ve Safranlı Yemek Tarifleri' isimli kitaplar yayınlanmıştır.




 

Safran

Safran; güzel kokusu ve sıra dışı rengiyle sıkça tercih edilen baharat türüdür. Bu baharat, otantik tadı sebebiyle yemeklere lezzet verici olarak katılır. Endüstriyel ürünlerde ve günlük hayatta da oldukça geniş bir kullanım alanına sahiptir. Safran şekeri ve lokumu, sevilerek tüketilen tatlı türlerindendir. Ürün; pilav ve et gibi yemeklerin içine lezzet artırıcı aroma olarak eklenir. Safran, altın sarısı rengiyle farklı sunumlar için tercih edilir.

Safran, baharat olarak kullanımın yanı sıra çeşitli nesnelerin yapımında da kullanılır. Enerji verdiğine inanıldığı için kimi kültürlerde bu baharat, kutsal sayılır. Safran kalemi ve mürekkebi, duaları kağıda aktarma görevini üstlenir. Bahsi geçen yazı gereçleri, doğal olduğu için tercih edilir. Kalem ve mürekkep, insan sağlığına zararlı herhangi bir madde içermeden satışa sunulur.

Safran, yüksek antioksidan içeriğiyle alternatif tıp ürünü olarak da kullanılır. Bir kaşık safranla tüketilen yoğurt, kilo vermeye yardımcı olabilir. Bu baharat, günlük hayatta sıkça karşılaşılan yorgunluk ve stres gibi problemlerle başa çıkmanızı da sağlayabilir. Safran, magnezyum ve kalsiyum bakımından zengin bir içeriğe sahiptir. Söz konusu bu baharat çeşidi toz hâlinde tüketilebileceği gibi bitki çayları veya yemeklerin içine konularak da kullanılabilir.

Kırmızı safran da ağrı kesici özelliğiyle bilinen önemli bir baharat çeşididir. Bu baharat, vücuttaki hormonları düzenleyerek antidepresan etkisi sağlayabilir. Kullanım bakımından ise klasik safrandan herhangi bir farkı yoktur. Kırmızı tonuyla yemeklerde hoş bir sunum oluşturan bu baharat, ana öğünlerin yanı sıra tatlı yapımında da kullanılabilir.

Safran, gıda ürünlerinin dışında süs bitkisi olarak da kullanılır. Mor rengiyle evinizin havasını değiştirecek olan bu çiçek, pratik bir şekilde ekilebilir. Safran çiçeği soğanının geniş bir şekilde toprağa gömülmesi, bitkinin büyümesi için uygun ortamı sağlar, Ardından yapılan düzenli sulama ve toprak havalandırmalarıyla da çiçek, kısa süre içinde büyüyecektir. Safran, hoş kokusu ve görüntüsüyle bulunduğu ortamlara şıklık katar.

Safranın Kullanıldığı Alanlar

Safranın Kullanıldığı Alanlar

Esasen Güneybatı Asya kökenli olup renk verme özelliği ve çeşni kalitesiyle bilinen safran Türk mutfağında da kendine geniş bir yer bulur. Keskin bir tada ve cezbedici bir renge sahip ürün, aromatik ve renk veren özelliğiyle yemeklerde sıklıkla tercih edilir. Ancak kullanım alanı mutfakla sınırlı kalmayan çeşni aynı zamanda ilaç, parfümeri ve endüstriyel kullanımda da aranan bir hammaddedir. Safran ekstraktı, hoş kokusuyla bu tür ürünlerde sıkça kullanılır.

Şifa veren bir bitki olarak da son derece makbuldür. Safran yağında da kullanılan bu ekstrakt, iyileştirici özelliğiyle bilinir. Safran çiçeği, süsen familyasına aittir. cm boyuna ulaşan ve sonbaharda çiçek açan bir bitkidir. Çiğdem cinsinden bir çiçektir ve bitkisinden elde edilen baharatla aynı adı taşır. Safran bitkisi özellikleri, onu birçok alanda kullanılabilir kılar. Çiçeği ve yaprak sapı kurutularak gıda boyası veya tatlandırıcı niyetine kullanımı oldukça yaygındır. Safran sabunu ve kolonyası yapımında da bu çiçekler kullanılır. Bileşiminde yer alan çeşitli kimyasallar kendine özgü rengini ve kokusunu verir. Pikrokrosin ve safranal adlı bu kimyasal maddeler neticesinde keskin bir tada kavuşur ve özgün kokusunu elde eder.

Safranın, anavatanı Güneydoğu Asya olmakla birlikte Avrupa’da Fransa, İtalya ve İspanya’da, doğuya gidildiğinde ise İran’da yaygın olarak yetiştirilir. Türkiye’de ise Safranbolu yöresinde üretilir. Doğal ortamda kendi başına çıkmayan bir tür olduğu için kültür bitkisidir ve yetiştirilmesi gerekir. Bitkinin sahip olduğu mor çiçekler kısırdır. Kendini üretemeyen çiçek, insan emeğine muhtaçtır. Sıcak ve kurak yaz rüzgarlarının esintisi altındaki yarı kurak iklimleri arar. Yoğun yağmurların ardından gelen bol güneşle buluşmak ister. Doğrudan güneş ışığını çok seven bitki gölgeden korkar

Safran bitkisinden elde edilen baharat tüm baharatlardan farklı ve özel bir yere sahiptir. Her şeyden önce gramajı itibarıyla düşünüldüğünde yükte hafif bir baharattır. Yaklaşık çiçekten yarım kilo ağırlığında mamul elde edilebilir. Bu nedenle zahmetli ve meşakkatli bir üretim süreci olduğu söylenebilir. İlk kez Yunanistan’da yetiştiriciliğine başlanan bitkinin renklendirme özelliği o kadar kuvvetlidir ki, ağırlığının misli suyu kehribar sarısına boyar. İran mutfağının baş tacı baharat Türk mutfağında da çok sevilerek kullanılır. Mutfağınızda bu çeşniye yer verebilir, sipariş etmek için Trendyol’u inceleyebilirsiniz.

Safran nedir diye merak edenler için mavi mor tonlarda yuvarlak yapraklı bir bitki olduğu söylenebilir. Çiçek kısmındakı tepecikleri kırmızı ve turuncu tonlardadır. Bu bitkinin başta çiçek olmak üzere çeşitli kısımları kurutularak elde edilen ve keskin bir koku ve aromaya sahip baharatı da aynı adla bilinir ve yaygın bir kullanım sahasına sahiptir. Bu tatlandırıcı, içine katıldığı yemeklere altın sarısı bir renk verdiği için büyük bir rağbet görür. Bu özelliğiyle, yalnızca Türk mutfağında değil, dünyanın her yerinde aranan çeşniler arasında öne çıkar. Bunun yanında bitki olarak bakıldığında da değeri büyüktür.

Çay olarak da tüketilen çeşni farklı aromasıyla dikkati çeker. 1 bardak safran çayı hazırlanmak istendiğinde yaprağa ihtiyaç duyulur. Bunlar kaynar suya katılıp beş dakika kadar demlendiğinde çay hazır olur. Bu bitki çayını tatlandırmak için çubuk tarçın ve bal da ilave edilebilir ve severek tüketilir. Safran suyu olarak da bilinen bu içeceğin şifalı olduğuna inanılır. Bitkinin başak kısmına ait tohumlardan ayrıca bunun yağı elde edilir ve bu yağ sağlık için çok faydalıdır.

Baharat, renklendirici olarak kullanıldığında tıpkı mutfaklarda olduğu hazır yiyeceklerde ve şuruplarda da sık rastlanan bir malzemedir. Bu şekilde yiyecek veya içecek olarak tüketimi tek kullanım alanı değildir ve başta ilaç sektörü olmak üzere parfümeride ve endüstriyel alanda da tercih edilir. Diğer yandan takviye gıda ve ilaç olarak kullanımda da yaygın olarak öne çıkan bir hammaddedir.

Safran bitkisi tohum bağlamayan bir yapıdadır ve soğanları kullanılarak üretimi gerçekleştirilir. Ekim-Kasım aylarında çiçek açan bitki çiçek verdiğinde uç kısım elle koparılarak ince bir katman halinde elek üzerine serilir. Yoğun olmayan odun ateşinde kurutma işlemi gerçekleştirilir. Çok fazla miktarda çiçekten çok düşük bir gramaj elde edilmesi fiyatının yüksek olmasının temel sebebidir.

Tohumlarından yemeklik yağ elde edilen bitkinin bir şifa deposu olarak geleneksel Çin tıbbında ciddi boyutta kullanıldığı görülür. Çiçek iken kokusuz olmasına rağmen safran baharatı keskin bir kokuya sahiptir. Etkilerine bakıldığında ağrı kesici özelliği, antidepresan ve anksiyolitik etkisi, öğrenmeye ve hafızaya destekleyici yönü öne çıkar. İçinde bulunan kimyasallar antioksidan etkiye sahiptir. Kanser düşmanı bu mucizevi baharatın antidiyabetik özelliğini de gösteren çalışmalar literatürde karşınıza çıkar. Tüm bu özelliğiyle ilaç sektöründe de değerlendirilen bir ham madde olarak sadece baharat denilip geçilmemesi gereken değerli bir üründür.

Geleneksel tıpta yaygın bir şekilde kullanıldığı bilinen çeşni, ardı ardına yapılan çalışmalarla modern tıbbın da takdirini kazanır ve geniş bir kullanım alanına kavuşur. Kendine özgü keskin tadı ile şekerlemeler ve likörlerde de kullanılan tatlandırıcı hoş rengiyle ayrı bir cazibe unsurudur. Siz de tüm bu özellikleriyle dünyanın göz bebeği baharatın büyülü dünyasını Trendyol’da keşfedebilir, geniş kullanım alanlarında bu mucizevi bitkiden en verimli biçimde yararlanabilirsiniz.

Safranın Büyülü Dünyası

Safranın Büyülü Dünyası

Şerit halinde yapraklarıyla güz döneminde çiçek açan safran otu kurutulduğunda elde edilen özüt kimya ve farmakoloji alanının yanı sıra rengi itibarıyla tekstilde de kullanılır. Aynı zamanda da boya bitkisi olarak ekonomik faaliyette değerlendirilen bitki, geniş kullanım alanıyla öne çıkar. Büyük emeklerle elde edilen mamulün bir gramının bile üretimi için çok fazla miktarda çiçeğe ihtiyaç duyulur. Dünya pazarlarında da geniş kitlelerce talep edilir ve kullanılan ürünün gramı bedel olarak belirli aralıklarda bulunur. Yetiştirici ülkeler ürünlerini ihraç ettiklerinde ülke ekonomisine döviz girişi sağlayabilirler. Bu da bitkinin ekonomiye bir diğer katkısıdır.

Farmakolojinin yanı sıra gıda endüstrisinde yaygın olarak kullanılan bitki, safran tarımının önemini gösterir. Bitkinin kurutulma işlemi sonunda elde edilen safran özü diyet yapanların dostu olarak bilinir. Kilo vermek isteyen kişilerin deneyebileceği öne sürülen özüt, ağrıyı ve sindirim sorunlarını gidermekten yüksek tansiyonla mücadeleye kadar geniş bir yelpazede sağlığı destekler. Bununla da kalmayıp rejim yapanlara yardımcı olduğu uzmanlar tarafından sıklıkla ifade edilir.

Çeşitli kanser türlerinde de etkili olduğunu ortaya koyan bitkiden elde edilen etken maddenin prostat ve meme kanseri ortaya çıktığında çoğalmayı önleyici etkisi keşfedildiği için etken maddeye gösterilen ilgi artar. Lösemi hücrelerinde de büyümeyi önleyici etkisi tespit edilen doğal şifa deposu, akciğer kanserinde ise programlanmış hücre ölümünü uyaran etkisiyle dikkatleri üstüne çeker. Sofralarda daha ziyade toz safran şeklinde baharat formunda kullanımı yaygındır. Yemeklere kattığı doğal rengiyle ve aromasıyla aranan bir lezzet ve göz zevki ortaya koyar. Yapılan çalışmalar ise sağlığı koruyucu etkisini her geçen gün daha büyük bir açıklıkla kitlelere gösterir.

Dünyada 70 cins safran ailesine dahil tür bulunduğu ifade edilir. Anadolu topraklarında da 40 tür bulmak mümkündür. Siz de adını bitkisinin bolluğundan alan Safranbolu yöresinde yetiştirilen ve zahmetli işlemler sonucu elde edilen organik safran seçeneklerini Trendyol’dan değerlendirebilirsiniz. Bu sayede zengin sofralar kurup sevdiklerinizi mutlu etmekle kalmayıp aynı zamanda ev halkının ve misafirlerinizin sağlığına da değerli bir katkı sağlayabilirsiniz.

Safran Çeşitleri Nelerdir?

Safran Çeşitleri Nelerdir?

İster yağ ister çay olarak kullanımı da dahil, sofralarda benzersiz etkisiyle tüm baharatlar arasında öne çıkan safran çeşitleri zenginliğiyle göz doldurur. Organik yönü öne çıkan ve gerçek etkilerini tam anlamıyla ortaya koyan orijinal olanları müşteriler tarafından yoğun olarak talep edilir. Orijinal olmayan türevleri de bulunan safranın orijinalini bulmak ve kullanmak büyük önem taşır. Zira gerek tat gerekse renk kalitesini etkiler.

Safranbolu yöresine ait yerli seçenekleri orijinal ve organiktir. Bu bitkinin yoğun olarak tercih edildiği ve baharatın mutfak kültüründe ağırlıklı bir yer tuttuğu ülkeden adını alan İran safran ise dünyada en kaliteli versiyonu olarak gösterilir. Bu türde bitki çiçeğinin tellerinin baş kısmı ile dibi kırmızı rengindedir. Çok güzel çiçek açan bitkinin hasadıyla elde edilen mamul ise dünyada eşi benzeri bulunmaz bir özelliğe sahiptir. Bu kırmızı tonlara rağmen yemeklerde kullanımı büyülü bir sarı renk ortaya çıkarır.

Bitkinin çok az hatta bir veya iki yaprak halinde kullanımı tüm yemeğe ihtiyaç duyulan aromasını ve rengini verir. Pilav türleri, risotto ve paella yaparken harika bir renk elde etmek amacıyla yoğun olarak tercih edilir. Ayrıca çay olarak kaynatılabildiği gibi Türk çayına eklenerek içildiğinde hoş bir tat yakalanabilir.

Geçmişine bakıldığında Osmanlı saray mutfağında da kullanıldığı görülen bu tür, zerde gibi tatlıların yapımında özellikle tercih edilir. Tat olarak gül suyuyla hoş bir uyum yakalayan aromasını çayda değerlendirmek isterseniz çayına hafif miktarda gül suyu ilave edebilir ve bu benzersiz tadın keyfine varabilirsiniz. Siz de zengin çeşitleriyle bu ürünleri alabilir, mutfağınızda harika sunumlarla sevdiklerinizi şımartabilirsiniz. Dünya mutfağıyla birlikte Osmanlı mutfağında da kendine apayrı bir yer edinen baharatı sofranıza kazandırabilirsiniz.

Farklı Gramajlarda Kaliteli Safran Seçenekleri

Farklı Gramajlarda Kaliteli Safran Seçenekleri

Büyüleyici tonlarda sarı rengiyle pilav başta olmak üzere yemeklerde, garnitürlerde, makarnada ve hatta salatada tercih edilen sarı safran unutulmaz sofralar için vazgeçilmeziniz olabilir. Restoran ve lokantalarda da menülerin yıldızı olan sarı baharatlı yemekler müşterilerin ilgisini çeker ve büyük ilgi görür. Herkesin bu baharatla tanışması ve yemeklerinde kullanarak bu doğal şifa kaynağının faydalarını görmesi umulur.

Saframım kullanıldığı ürün çeşitliliği göz kamaştırıcıdır. Toz olarak temin edilebileceği gibi yemeklik yağ kullanımı da öne çıkar. İçecek olarak tüketimi ise çay saatlerinizde farklı bir lezzet yolculuğuna çıkmanızı kolaylaştırır. Baharat olarak kullanımında çeşitli ambalaj seçenekleri ortaya çıkar. Böylece farklı gramajlar halinde müşteriye sunulan ürün, sadece kökeni ya da kullanıldığı ürün çeşidi olarak değil, aynı zamanda gramaj olarak da geniş seçeneklerle görücüye çıkar. Safran 10 50 gr gibi geniş gramaj seçenekleriyle her zevke olduğu gibi her bütçeye cazip gelebilir.

Çok az bir miktarı ile sofralarda harikalar yaratan ürünü ihtiyaç kadar almak haneler açısından avantajlı veya kafi gelebilir. Diğer yandan sık sık menülerinde bu tadı içeren seçeneklere yer veren büyük restoranlar farklı lezzetleri, yöresel tatları ve tarihten ve dünyadan farklı mutfaklara ait tarifleri müşterileriyle paylaşmak isteyebilir. Bu gibi işletmelerde malzemenin büyük miktarlarda temini ön plana çıkabilir. Ayrıca, geniş aileler de mutfaklarında daha büyük gramajlara sahip baharat kullanımını tercih edebilir. 1 kg safran böyle durumlarda tercih sebebi olabilir.

Safran baharatı fiyatı, ürün gramajına göre değişiklik gösterebilir. Birbirinden güzel yemekleri büyüleyici bir sunumla tabaklarda sergilemek ve yüzyıllardır dünyanın her yerinde beğenilerek kullanılan baharatın tat ve kokusunu verdiği lezzetleri tatmak eşsiz bir deneyim olabilir. Siz de bu deneyimi yaşamak ve hayatınızın bir parçası haline getirmek isteyebilirsiniz. Trendyol’dan baharatın çeşitli güzelliklerini keşfedebilirsiniz.

Uygun Aralıklarda Yer Alan Safran Fiyatları

Uygun Aralıklarda Yer Alan Safran Fiyatları

Nadide özellikleri ve saymakla bitmez faydalarıyla tüm baharatlar içinde öne çıkan çeşni, farklı kültürlerin lezzet dünyasına damgasını vurur. Maliyeti yüksek bir üretim sürecinin sonucunda sofralara ulaşan ürün ortaya koyduğu kalite ile değerli bir sofra yatırımı olduğunu kanıtlar. Safran fiyatı da baharat, çay ve yağ gibi ürün özellikleri ile gramajına göre değişiklik gösterir. Karar aşamasına geldiğinizde fiyat kalite değerlendirmesi bakımından bir karşılaştırma yapmak isterseniz hakiki safran kullanımının önemini de dikkate almanız önerilir. Çünkü yemeklerde hem renk hem de aroma itibarıyla arzu eden sonuca ulaşılabilmesi için gerçek safran ürününe ulaşmanın önemi vurgulanır.

Ne yazık ki safran olduğu iddia edilen ancak içeriği farklı ambalajlar yanıltıcı olabilir. Böyle durumlarla karşılaşıldığında müşteri ortaya konulan ürünün gerçek olduğunu düşünebilir. Fiyat kalite dengesinden uzaklaşarak orijinal olmayan ürün tercihi nihayetinde hayal kırıklığını beraberinde getirebilir. Trendyol size bu tarz sorunlar yaşatmaz. Dolayısıyla ürünlerden yana seçim yaparken Trendyol’dan seçim yapmak daha sonra yaşanabilecek pişmanlıkları büyük ölçüde önler. Böylece sofralarda görsel şölen ve çeşni zenginliğinin tadını çıkarmak mümkün olur.

Hakiki safran, yüksek tansiyondan depresyona, sindirim sorunlarından ağrılara, hatta kanserin çeşitli türlerine karşı etkili olduğu bulunan ve her geçen gün insan sağlığına yararlı keşfedilerek bilim dünyasının dikkatini üzerine çeken baharatın sağlayacağı faydaları maksimum düzeyde yaşamak olanaklı hale gelebilir. Trendyol’da ürün özelliklerini dikkatli bir şekilde inceleyebilir, aradığınız kriterleri taşıyan seçeneklere kolayca ulaşabilirsiniz. Kuru safran fiyatlarını aynı şekilde kolayca inceleyebilirsiniz. Farklı gramaj seçenekleriyle müşteriye sunulan ürünler arasından tercihinizi yapabilirsiniz.

Lezzet kalitesini müşterilere taşıyan Trendyol’da her zevke olduğu gibi her bütçeye uygun seçenekler sunulur. Siz de mutfağınızda doğanın bu mucizesine yer açabilirsiniz. İhtiyacınıza göre seçenekler arasından tercihinizi yapabilir ve safranla zenginleştirdiğiniz özel menülerle mutfakta harikalar yaratabilirsiniz.

Safran Kullanılan Ürün Çeşitleri

Safran Kullanılan Ürün Çeşitleri

Tarihte farklı dönemler boyunca ve dünyanın farklı köşelerinde mutfak kültürüne yön veren çeşni sofralarda hak ettiği değerli konumunu korumaya devam eder. Rengiyle tekstil sektörünün, sağlığa faydaları itibarıyla gıda ve ilaç sektörünün gözde ham maddeleri arasında kendine önemli bir yer bulur. Türleri saymakla bitmez ve farklı çeşitleriyle göz doldurur. Daha ziyade Arabistan Yarımadası’nda yetişen ve aspir ya da kır safranı olarak da bilinen yabani safran da bu geniş yelpaze içinde yer alır. Üstelik Anadolu’da rastlanan bu yabani bitkinin ekimi de yapılabilir. Ticari değere sahip orijinal bitkiyle benzerliğiyle dikkati çeken bitki yalancı safran olarak da bilinir.

Yalancı safran, önemli bir ham madde olarak yemeklik yağdan boya üretimine, hayvan yeminden biyoyakıt imalatına geniş bir yelpaze sunan üretim süreçlerinde değer taşır. Dolayısıyla, bu tat çok farklı ürünlerin yapımında kullanılan ve binbir türü albenisiyle öne çıkan bir bitkidir. Yemeklik yağ ve çay olarak da müşteriye sunulan bitkiden üretilen mamuller içerisinde baharatlar ayrı bir yere sahiptir.

Birbirinden cazip ürünleri de Trendyol’da sizleri bekler. Aradığınız ürünü Trendyol’un arama sekmesine yazarak saniyeler içinde ekranda görebilirsiniz. Farklı açılardan sunulan ve büyütülebilen resimlerin yanı sıra müşteriyi aydınlatma amacıyla paylaşılan ürün yazılarında aradığınız özelliklere göz gezdirebilirsiniz.

Trendyol’un sunduğu geniş seçeneklerden seçim yapmakta kararsız kaldığınız anlar olabilir. Böyle zamanlarda kolayca ürün araştırmaları yapabilirsiniz. Safran baharatı fiyatlarını karşılaştırarak dilediğiniz ürünü sepetinize ekleyebilirsiniz. Ayrıca, incelediğiniz ürünleri daha önce inceleyip satın almaya karar vermiş müşterilerin değerlendirmelerinden yararlanabilirsiniz. Müşterilerin ürünle ilgili deneyimlerini yansıtan bu yorumlar farklı bir bakış açısı ile değerlendirmede bulunarak size en uygun kararı vermenizde yardımcı olabilir. Son kararınızı verebilir ve seçmiş olduğunuz ürünü Trendyol ayrıcalığıyla edinebilirsiniz. Bundan sonra bu lezzeti, sofranızın baş tacı edebilirsiniz.

nest...

batman iftar saati 2021 viranşehir kaç kilometre seferberlik ne demek namaz nasıl kılınır ve hangi dualar okunur özel jimer anlamlı bayram mesajı maxoak 50.000 mah powerbank cin tırnağı nedir