sahibelik ekşi / bdsmbank - ekşi sözlük

Sahibelik Ekşi

sahibelik ekşi

Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar

Sanat galerisi sahibi bir kadın, Paris’in Vincennes ormanlarında gezintiye çıkmıştı. Gide gide ormanın dışına, araba lastiğinden buzdolabına, binlerce çeşit eski eşyanın depolandığı, hurdalık alana düştü yolu. İn cin top oynuyordu ortalıkta, üstelik hurdacılar da türü kendine özgü, tekin olmayan insanlardı, biliyordu. 

Ancak onca ilintisiz eşyanın üst üste yığıldığı alanda, atları olmayan bir atlıkarınca çekmişti ilgisini. yüzyıldan kalmışa benziyordu. Kendini tutamadı, bakmak için yaklaştı. Atlıkarıncanın ahşap aksamı, olağanüstü güzellikte desenlerle bezeliydi. Üstelik desenler, Toulouse Lautrec’in resimlerine çok benziyordu. Kim süslediyse, atlıkarıncanın ahşap panolarını tuval gibi işlemiş, ’lü yılların lunapark eğlencelerinden sahneler resimlemişti. 

İKİ HARF, MİLYON DOLARLIK HEYECAN

Galeri sahibi kadın, profesyonel bir ilgiyle incelerken panoları, atlıkarıncanın orta direğinin en altında, eksi püskü tahtanın ucunda bir imzaya rastladı. İç içe geçmiş T ve L harflerinden oluşan imzayı seçince, yüreği hop etti. 

Ama bu, bu, bu imza, Toulouse Lautrec’in ta kendisiydi! 

Az kaldı bayılıyordu, galeri sahibi. Ağzına gelen yüreciğini yerine yollayıp, yana yakıla ıssız hurdalığın sahibini aramaya başladı. Alanın ortasındaki derme çatma kulübede, kahve yaparken buldu onu.

Karayağız, kaytan bıyıkları yukarı kıvrık bir adamdı. Boynuna, yağlı ilmeği andıran kirli kırmızı bir kumaş parçası bağlamıştı. 

Kadın, sakin çıkmasına gayret ettiği, güya ilgisiz bir sesle sordu: “Atlıkarınca satılık mı?

Evet” dedi adam. “Üstelik mekanizmasını yeni tamir ettim, gıcır gıcır işliyor. Atlar da burada, hepsini tek tek elden geçiriyorum. Ancak, ahşap panolarını geçen hafta sattım! Gelip alacaklar. Eğer ilgileniyorsanız, ahşap aksamı yeni yaptırmak zorundasınız.”

HAYALLERİN SUYA DÜŞTÜĞÜ AN

Az önce hoplayıp zıplayan yüreği duruverecek gibi oldu, galeri sahibesinin. Hurdacı, ahşap panoların değerinden habersizdi, üç beş kuruşa elden çıkarmıştı, belli. 

Ama ben orijinal panolarıyla birlikte isterim atlıkarıncayı. Henüz teslim etmediğinize göre, parça parça elden çıkarmaktansa, tamamını bana satın!” diye önerdi.

Olmaz” dedi, adam. “Sattımpanoları.”

Ve aralarındaki sağırlar diyaloğu, şöyle sürdü: “Kapora aldınız mı peki?.. Hayır!.. Öyleyse vazgeçin, size alacağınızdan bir kat fazlasını ödeyeceğim… Olmaz!.. İki katını öderim!seafoodplus.infoır!

Hurdacının panoları kaça sattığını bile bilmeden, alacağının on katına kadar çıktı kadın. Sonunda yerinden yavaş yavaş doğruldu adam. Tehdit dolu bir sesle gürledi: “Hayır, dedim Madam! Sözüm ÇİNGENE sözüdür! Canımı sıkmaya başladınız, çekip gidin artık, yoksa karışmam!”

SÖZ BİR, ONUR TEKTİR

Palabra de Gitano! Parole de Gitan! Çingene sözü vermişti adam. Hiç kazanmasa, çok yitirse de dönmeyecekti. 

Yerleşik toplumların hırsız, arsız ve yalancı bellediği Çingenelerin, bir sözü vardı, tek sözü vardı. 

Hani bir deyiş vardır, karışık ve belirsiz ortamlar için “Çingene çalar, Kürt oynar” denir.

Keşke öyle olsaydı, sevgili okurlarım.

Türkiye’de çoook uzun yıllardan beri siyasal İslamcılar çalıyor, Araplaşmış Türkler oynuyor. 

Ve işte bu haldeyiz. 

DİRENEN SEVGİLER 

Yaşarken görülmeyen yarış

insan insanla kuş kuşla

üstelik her gün dönüyor dünya

her köşe başında yakalıyor

yoksulluk yoksulları

acılar acılarla

zalimler zulümlerle geziyor

bitti diyorsun

uzuyor da uzuyor upuzun yollar

bir umut bir umut doğan bebekler

sonra büyüyecek

sonra yakalayacak kara geceler

bebeklerimizi

kaçıncı savaşımız bu

hep bir umut bir umut

kendi nehrini arar herkes

şiirden sevgiler akar gider

yenilmeyiz ki

yakalayamaz çünkü ölüm direnenleri

seafoodplus.info ERGİN

Y.N.: Biliyorum gündem savaş, gündem kasvet, gündem keder Ama ben iki haftamı torunuma ayırdım ve izninizle iki pazar bu sütunda, gündem ne olursa olsun dışına düşen yazılar sunacağım. Affınıza sığınıyorum. Böylesi kutsal bir gerekçeyle siz değerli okurlarımı da zaten hepimizi bunaltan gerçeklerden birkaç dakikalığına uzaklaştırabilirsem, ne mutla bana


Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Halkçılık bahane çıkarcılık şahane!25 Haziran

Oruca niyet, düğüne kısmet24 Haziran

Donananlar ve donanlar18 Haziran



Yazar: Sa Bahattin

Life of Agony, Cynic, OTEP ve tabi ki Judas Priest… İngiliz işçi sınıfının müziği metal ve LGBTİ+ müzisyenlerin hikayesi. Bonus olarak bir de çalma listesi…

Metalciyiz aşkım! Kaos GL - LGBTİ+ Haber Portalı

girizgâh

Sanat dünyasındaki LGBTİ+ görünürlüğünün diğer tüm alanlardan daha fazla olduğunu söylesem, çok yanlış bir şey söylemem sanırım. Bunun neden böyle olduğu konusunda farklı fikirler ortaya atılsa da; sanatın oluşu gereği (diğer uğraşlara kıyasla) daha fazla özgürlük tanıyan bir alan olması, bireyselliğe imkan tanıyan bir eylem olarak ortaya çıkması ve (sanat ile eğlencenin kesişimini düşündüğümüzde) eğlence sektöründe LGBTİ+ görmenin insanları çok da korkutmaması gibi abuk sabuk nedenler bana en “makul” görünenleri.

Sanat ve eğlencenin kesişimine hızlıca dönersek, sanat dalları arasında en çok ‘Müzik’in bu kümeye uyduğunu da iddia edebiliriz. Nitekim; George Michael, Elton John, Freddie Mercury, Mabel Matiz, Bülent Ersoy gibi yüzlercesi ile müzik dünyasında açık kimlikli öyle çok LGBTİ+ birey var ki bunların dünyadaki tüm örneklerine ilişkin bir yazı hazırlamak istesek, ciltler sürecek bir ansiklopedi üretmemiz gerekebilir. Böyle bir şey yapmaya ne gücüm ne de vaktim olduğundan, ben, sadece yaşamımda önemli bir yer tutmuş Metal Müzik içerisindeki LGBTİ+ kimlikleri üzerine kısa bir bilgi vermek, sonrasında bu vesileyle yaptığım araştırmadan nerelere vardığımı size iletmek istiyorum.

tarihçecik

Metal müziğin tarihine bakarsanız, Heavy Metal’in çıkış noktasının İngiliz işçi sınıfı olduğunu görebilirsiniz. Aşağıda [1] numaralı “ilgili bağlantı” olarak görebileceğiniz internet yazısına göre; fabrika mesaileri bittiğinde eve gitmeden önce barlarda toplanan işçiler burada küçük yerel gruplar kurarak müzik yapmaya başlamışlar. Çoğunluğun ağır sanayi işçisi olmasından dolayı çivili bileklik ve kemerler de bu kültürün ayrılmaz parçaları olmuş. Bu bilgi bana Pride filmini [2] anımsattı. Biliyorsunuz, orada İngiltere’de maden işçileri ile LGBTİ+ hareketinin dayanışması işleniyordu. Yeri gelmişken tarihimizdeki bu güzel detayı da yâd edelim, değil mi?   

şahsi temas

Ben, ergenlik çağının isyan dolu yıllarında metal müziğe gönül vermiş lubunlardan biriyim. Müziğin sertliği, vokalistlerin çığlıkları, grup elemenlarının cesur kostümleri benim dünyaya haykırmak istediğim öfkemi yansıtıyor, nefret ettiğim tüm insanlardan intikamımı alıyor gibi hissediyordum. 20’li yaşlarımın başlarına kadar, yani yaklaşık yıl boyunca fanatik metalciliğim devam etti. Sonrasında yavaş yavaş farklı müzik türlerine de açtım kendimi. Bu “açılma”da cinsel kimliğimin kabulünün de önemli bir rol oynadığını düşünüyorum. Çünkü 20’li yaşlarımın başında, artık Adana’daki ailesinden uzaklaşmış, Ankara’da üniversite okuyan, yani özgürleşme yolunda minik adımlar atan bir lubuncuk olmuştum.

40 yaşıma aylar kalan şu günlerdeyse, 40’lar ikinci 20’lerdir sözünü doğrularmışcasına deliler gibi metal dinlemeye başladım yeniden. Ancak yaşın ve bilincin etkisiyle, bu kez sadece müziğin sertliğine, grup elemanlarının kostümleri ya da kafa sallama hızlarına değil; müziği yapanların kim olduklarına, sözlerde nelerden bahsettiklerine; dünya görüşleri, seyirci ile iletişimleri, kimlikleri, duyarlılıkları vs. gibi farklı birçok konuya hassasiyet gösterdiğimi fark ettim.

Dinlediğim müziğe bu farklı yaklaşım, tahmin edersiniz ki, beni metal müzik yapanlar arasında kaç tane açık kimlikli LGBTİ+ olduğunu düşünmeye zorladı. Kısa bir google taraması sonunda bu merakımı gideren İngilizce bir yazı buldum [3]. Daha iyisi, geçen yıl Onur Ayı’nda buna çok benzer bir başka yazının Türkçe olarak da yayımlanmış [4] olduğunu gördüm.  

listing

Ben bu yazılarda bahsedilen grup ya da sanatçıların büyük çoğunluğunu bilmiyordum. O yüzden isimlere göre tarama yapıp teker teker dinlemeye başladım. Burada hızlı ve küçük bir liste oluşturarak bu yazılarda karşıma çıkan beş grubun müzikleri hakkında ne hissettiğimi sizlerle paylaşmak istiyorum.

metalciyiz-askim-1

Öncelikle size Mina Caputo’yu takdim etmek isterim. Bu araştırmadaki favorim. Kendisi  “Life of Agony” isimli şahane grubun vokali ve yılında cinsiyet uyum sürecini tamamlamış bir trans kadın. Mina’nın ses rengi ve grubunun müziği bana çok hitap etti.

metalciyiz-askim-2

İkinci favorim ise “Gaahl” ya da daha doğru ifadeyle “Gaahl’s WYRD” isimli, melodik Black Metal yapan bir grup. Kristian Eivind Espedal isimli bir vokalisti var. Açık bir eşcinsel kendisi.  Öyle ki Espedal’in Türkçe Vikipedi sayfasının [5]  Kişisel Hayatı bölümünde onun gay ve vejeteryan olduğunu okuyoruz. Ne hoş şeyler.

metalciyiz-askim-3

Üçüncü grup olarak “Against me!”den bahsedeceğim. Yine vokalistinin yılında trans bir kadın olarak açıldığını okuduğum bir grup bu. Şarkı sözleri çok açık bir şekilde transfobiyle mücadele içerisinde.  Ekibin müziği beni pek etkilemese de varlıklarını bilmek ve sözlerini gözden geçirmek büyüledi.   

metalciyiz-askim-4

Dördüncü grubumuz: Cynic. Kinik felsefeye ilgi duyan, hüzünlü metal seven bir LGBTİ+ iseniz bu grubunun tam olarak sizi temsil ettiğini söyleyebiliriz. Vokal&gitarist Paul Masvidal ile baterist Sean Reinert olmak üzere iki açık gey eleman içeren bu grup Progressive Metal tarzında ürünler veriyor. Müziklerine çıldırmadım, ama dinlediğim bazı şarkılarında hoş tınılar yakaladığımı itiraf edebilirim.

metalciyiz-askim-5

Listemizin beşinci sırasını bir lezbiyene ayırdım: Otep Shamaya. OTEP isimli grubun vokalisti. Müzikleri bazen aşırı sertleştiğinden bana hemen hitap etmese de, birden fazla şarkısını dinledikten sonra alıştığımı ve heyecan verici bazı melodilerle tanıştığımı belirteyim. Grubun Türkçe Vikipedi sayfasında vokalistin kimliğine ilişkin bir şey yok. Oysa, Otep Shamaya’nın İngilizce Wikipedia sayfasına [7] girdiğimizde, Personal Life başlığı altında onun lezbiyen ve vegan olduğunu okuyoruz.  Şahane!

Her ne kadar listeyi kısa tutup burada kesecek olsam da; burada andığım gibi yüzlerce insanın bu müziğin üretilmesinde, yayılmasında, konser organizasyonlarında vs. rol aldığını ve LGBTİ+’ların toplum hayatının vazgeçilmez/kaçınılmaz bir parçası olduğunu tekrar hatırlatmak isterim.

spotify’da da varız annem!

Şimdi ben sizi olayın farklı bir boyutuna, yani Spotifiy’daki metal müzik listelerine taşımak istiyorum. LGBT METAL diye arama yaptığınızda Spotifiy’da çıkacak tüm listeleri burada sunmayacağım tabii ki. Sadece, böyle listelerin var olduğunu ve içlerinde keşfe açık oldukça ilgi çekici sanatçılar bulunduğunu söylemekle yetineceğim. Eğer ilgileniyorsanız, yazının sonundaki [8] numaralı bağlantıdan bu listelerden bir tanesine (benim en sık dinlediğime) ulaşabilirsiniz.

yüz ekşiten sözlük

Yazının sonlarına gelirken, bu araştırmanın beni en son ekşisözlük’e düşürdüğünü söylemem gerekiyor. Burada, çoğunlukla homofobik/transfobik bazı girdilerle karşılaştığımı da belirtmek istiyorum. Bu ‘bazen iyi bazen kötü anlamda şaşırtmak konusunda usta’ sitenin girdilerine kısaca bir bakalım; sonra susacağım, söz!

İlk başlık : HOMO METAL [9]

Eşcinselliği sadece birbirini siken erkekler olarak algılayan zavallı yazarlarla tanışın. mortifera rumuzlu kullanıcı ile başlıyoruz:

Çaktım sana çak bana

Arkamdan kan akıtana

Haydi üstümde git gel

Kurban olayım şeytana” gibi sözlere sahibelik yapabilme potansiyeli olan metal çeşidi…

Seviyesizlik konusunda çığır açmış yukarıdaki girdiden sonra merakınız depreştiyse, biraz daha düşük tonlu ama hâlâ buram buram cehalet kokan bir girdi ile devam edelim. farewell rumuzlu kullanıcıdan geliyor:  

Birçok klavye+bayan vokal ağırlıklı, dübür zımparası sesli erkek vokale müzik yapan gruba verilen isim bazı insanlar tarafınca…

Bi de homo vokalli gruplar vardır… genelde power grupları için geçerlidir bu terim.

Bence doğru.

Madem ekşi sözlüğün karanlık piksellerindeyiz, o halde geriye dönmüyoruz, diyerek farklı başlıklar denedim. İkinci durağımız GAY METAL [10]

Burada metal müzik olarak değil de metal elemetler üzerinden yapılan birkaç girdi var. Bizi ilgilendiren kısımdaysa uninvited rumuzlu kullanıcı şöyle döktürmüş:  

oow then I sucked his huge black cock… I sucked it real hard down my throat… ohh yeah!” [Oh, sonra ben onun büyük siyah sikini somurdum. Onu boğazımın dibine kadar aldım*] gibi sözleri olması mümkün bi tür. Ayrıca burda ve white metal örneğinde göründüğü gibi herşeyi metal türüne dönüştüren zihniyete karşı kesinlikle ve tekrar (bkz: atmosferik yarrak metal)

phish rumuzlu bir başka kullanıcıysa saçmalamak konusunda şaheserler yaratmış:

night ranger, journey gibi gruplarin yaptigi muzik cesidine ( belki pomp rock) verilen ad, sarki sozleri bir bayana yada bir erkege soylenebilecek havadadir, mesela journeyi ele alalim: aaanyway you want it thats the way you need it any way you want it  [Her türlü bunu istiyorsun, bu şekilde ona ihtiyacın var, bunu her türlü istiyorsun*] heyy tey hey derken bunu bir erkegin yaninda konserde solediinizi dusunun soyle karsidaki elemana gore bu sarki her turlu verririm gttende veririm oyy oyy seklinde bir tada burunecektir, bu guzelim journey sarkisi o yuzdende gay metal turune ornek verilmek uzere buraya yazilmistir.

Son olarak, ‘Kutsal Bilgi Kaynağı’nda -fobik olmadan da girdi yapılabileceğini kanıtlayan ve gözlerimde yıldızlar oluşmasına neden olan bir başlığa bakalım da, moralimiz düzelsin. Efendim, bu başlığımız METALCİ İNSAN GAY OLMAZ  OLAMAZ [11]

absent rumuzlu kullanıcı, tutkunlar konusunda yanılıyorsa da, en azından mantıksal bir değerlendirme yapıyor:  

Tutkunları olmayabilir, lakin müziği yapanlar arasından gay çıkmıştır. Bu bağlamda yanlış önerme diyebileceğimiz önerme çeşididir.

chapar rumuzlu kullanıcı ise az ama öz yazmış:

Rob Halford**’un varlığı ile çürüyen önerme

malloryknox rumuzlu kullanıcı aktivist damarlara sahip:

topluma egemen olan homofobinin, günlük sıradan bir yansıması ve gaylerin dışlanmasıdır. Nedenler 80lerin başından beri piyasadki metalcilerin deri tayt giyip lüleli sarı saç sahibi olmaları, eric adams’ın yüzüne boya yaptırması? Yoksa bugünün trendi olan metroseksüel erkeği o zamandan öngörmeleri midir?

bitiş

Yazımı burada sonlandırıyorum. Biraz uzun oldu farkındayım. Sabırla buraya kadar geldiğiniz için teşekkür ederim. Bu araştırmayı yapmak çok zevkliydi. Bundan sonra Türkiye’deki metal dünyası bilsin, LGBTİ+’lar her yerde!

Onur Ayımız Kutlu Olsun!

Dayanışmayla…

İLGİLİ BAĞLANTILAR:

1seafoodplus.info

2seafoodplus.info

3seafoodplus.info 

4 seafoodplus.info 

5seafoodplus.info

6seafoodplus.info

7seafoodplus.info

8seafoodplus.info?si=16bf3ec

9seafoodplus.info

10  seafoodplus.info

11seafoodplus.info

*Yazarın serbest çevirisi

**Judas Priest isimli önemli bir metal grubunun açık eşcinsel vokali. Metal dünyasındaki ilk açık eşcinsel cis-erkek olarak tanımlanabilir.

*seafoodplus.info Gökkuşağı Forumu’nda yayınlanan yazı ve çizimlerden yazarları ve çizerleri sorumludur. Yazının ya da çizginin seafoodplus.info’ta yayınlanmış olması köşe yazılarındaki veya çizimlerdeki görüşlerin seafoodplus.info’un görüşlerini yansıttığı anlamına gelmemektedir.

 


Etiketler:kültür sanat, dünyadan

nest...

batman iftar saati 2021 viranşehir kaç kilometre seferberlik ne demek namaz nasıl kılınır ve hangi dualar okunur özel jimer anlamlı bayram mesajı maxoak 50.000 mah powerbank cin tırnağı nedir