Tatlısu balıkçılığının önemli balıklarından biri de sazan balığıdır. Çok büyük boyutlara ulaşması ve eğlenceli bir avcılığının olması, sazan balıkçılığını ön plana çıkarmaktadır.
Haziran ayında başlayacak olan av sezonu öncesi sizlere faydalı olacağını düşündüğümüz bilgileri içeren bu yazıyı kaleme almaya karar verdim.
Sazan avcılığı oldukça geniş bir coğrafyaya yayılmış olması nedeniyle, çok çeşitli ve zengin bir bilgi birikimi vardır. Uygulamada onlarca çeşit sazan yemi ve birçok avlanma yöntemi vardır.
Bir çok baraj, gölet ve akarsularda 15 Mart- 15 Haziran tarihleri aras ıolan av yasağının kalkacak olması, şimdiden sazan avcılarını harekete geçirmiş, hazırlıklar başlamıştır. Bu yasak bölgelere göre farklılık gösterir. Tarih aralıklarını ve bölgelere göre yasak kapsamını görebilmek için daha önce yayınlamış olduğumuz yazıya buradan ulaşabilirsiniz. Eğer amacınız eğlence ise, zararlı ve istilacı bir tür olarak kabul edilen İsrail Sazanı için bu yasak geçerli değildir. İstediğiniz zaman bu balığı avlayabilirsiniz.
Sazan avında yasak her ne kadar 15 Haziranda kalkacak olsa da hala yumurta bırakmayan sazanlar da olabilir. Bu durumda olan balıkları yakaladığınızda geri bırakmanız etik açısından son derece önemlidir. Hangi mevsimde olursa olsun tebliğlere uymalıyız. Yasal limitlerin altında avlanmamalıyız. Yakaladığımız sazanların limitlerin altında (40 cm), ya da yumurtasını bırakmamış olması durumunda zarar vermeden geri salmak gerekir. Yumurtasını bırakmamış sazanın karnı şişkin ve yumuşak olur. Avlanabilecek miktar kişi başı beş adeti geçemez.
Bu kısa açıklamalar sonrasında gelelim sazan balığının avlanmasına. Sazan balığının en çok tercih edilen yemi olarak karşımıza hamur çıkar. Aslına bakarsanız bu yem bile, iyi bir sazan yakalamak için yeterli olacaktır. Bizim de asıl konumuz olan sazan yemi olarak hamurun hazırlanışı hakkında, birçok farklı fikir bulunur. Eğer detaylı bir araştırma yaparsanız, sazan hamuru hazırlamada birkaç temel değişmez besine ilave faklı önerilerle karşılaşırsınız. Sazan balığı avcılarının hazırlamış olduğu bu karışımların içeriğine bakıldığında un, mısır unu, vanilya, yumurta, pekmez, şeker ve daha birçok malzeme görürsünüz.
Hazırlanan yemin iyi bir sonuç alması, o yemin sazan avı için en ideal yem olduğu iddiasının ortaya atılmasına neden olur. Peki, öyle kabul edelim. Hazırlanan yemin içerisine katılan hangi malzemenin balığı cezbettiği ve yeme çektiğini tespit etmek ise imkânsız. Ayrıca avın yapıldığı avlak, av saati, balığın iştahlı olup olmaması faktörlerini de göz önüne alırsak yem konusunda net bir şey söylemenin zorluğunu da görmüş oluruz. Öyle ise ne yapmalıyız? Öncelikle yemde bulunması gereken temel maddeleri kullanmalıyız ve ilave olarak malzemeler kullanarak fantezi yapabiliriz. Hatta internette satılan bazı esans içeren katkı maddelerini de kullanabiliriz. Denemek sizin elinizde…
Sazan avcılığı konusunda çok önemli bir yere sahip olan hamur yem hazırlama konusunda, birkaç denenmiş ve sonuç alınmış örnek paylaşalım.
Sazan Yemi Hazırlama:
Açıklamalarımızda da değindiğimiz gibi bu yemlerin hangi özelliğinden dolayı balıkları cezbettiği net olmadığından sonuç alınan örnekler olarak paylaşılmıştır. Belki içerisinde olması ya da olmaması gerektiği hatta oranlarının yanlış olduğunu düşünenler de çıkabilir. Netice olarak bu yemlerle mutlaka sonuç alırsınız. Birinden biraz çok diğerinden az… Bunu ancak deneyerek öğrenebiliriz.
Reçeteler verilirken ortalamalar alınmış olup; siz üzerinde ihtiyaçlarınıza göre değişiklik yapabilirsiniz.
Örneklerimize en basit olanından başlayalım:
Ekmek içi Kullanımı:
Eğer sazan avı için emek harcamak istemiyorsanız, benim için avlanmak önemli, balık yakalamasam da olur diyorsanız işte size bir yem
Ekmek içi için herhangi bir tarif olamayacağı için bu konuda ekmek içini nasıl iğneye takmamamız geretiğine değinmek istiyorum. Ekmek içi kesinlikle hamur kıvamına getirilmemelidir. Ekmek içini ezmeden alıp, iğnenin sap kısmına gelen ekmek içini iyice bastırarak hamur kıvamında iğneye tutturuyoruz. Ekmek içinin geri kalan kısmı püsküllü bir şekilde iğnenin üzerinden sarkmalı.
Basit Sazan Yemi Hazırlama:
Malzemeler:
Hazırlanışı:
Bütün malzemeleri çukur bir kaba alalım ve yoğuralım. Kıvama geldikten sonra uygun büyüklükte toplar haline getirelim.
ve kullanacağınız büyüklükte toplar haline getirin.
Pekmezli Basit Sazan Yemi Hazırlama:
Malzemeler:
Hazırlanışı:
Bütün malzemeleri çukur bir kaba alalım ve yoğuralım. Daha sonra oltaya takacağımız büyüklükte toplar haline getirelim ve içerisine pekmez katılmış kaynayan suda dakika kadar haşlayalım. Böylece dağılması engellenmiş olur. Soğutarak bir kaba koyalım.
Bol kepçe Sazan Yemi:
Malzemeler:
Hazırlanışı:
Bütün malzemeleri bir kaba koyuyoruz. Biraz su ekleyip kıvam bulana kadar yoğuruyoruz. Yeterince yoğurduğumuz karışımı kullanacağımız büyüklükte toplar haline getiriyoruz. Daha sonra bir tencerede kaynayan suda dakika kadar haşlıyoruz. Tencereden aldıktan sonra biraz dinlendiriyoruz ve kullanılmak üzere bir kaba koyuyoruz.
Görüldüğü üzere sazan avı birçok yem ile yapılabilmektedir. Bazı yemlerin hazırlanması kolay bazıları zor; bazıları ise maliyetli. Balık avcılığı her zaman ekonomik olmamaktadır. Çoğu zaman emeğimizin ve harcadığımız paranın karşılığını alamayız. Gün sonunda yorgun ama mutlu bir yüz ifadesiyle eve dönebiliyorsak bu bize yeter.
Yem konusa ilave olarak balık yakalamak için temel ihtiyacınız olan şansla birlikte, iyi bir sazan oltası, kamışı, iğne ve makinasını da temin ederken seçici olmayı onutmayın. Aksi takdirde kaçan balık büyük olabilir.
Deneyenlere rastgele
Sazan kök, sazlık, suyun yüksek zamanlarında kısmen ya da tamamen su altinda kalan ağaçların arasında barınır ve o bölgeye düşüreceğiniz oltaya tereddütsüz atlar, ancak çok güçlü bir balık olduğundan bu tür yerlerden onu çıkarmak imkânsızdır. Bunun yerine bu yapılara, balığı kurtarabilecek kadar yakın atışlar yapıp beklememiz daha mantıklı olacaktır.
Yukarıda bahsedilen yerler, balığı her zaman avlayabilmenin mümkün olduğu yapılardır. Bazı günlerde – ki balığın günü denir – sazanı normal ilişkensiz temiz diplerde de bulabiliriz ayrıca avlağın tamamının temiz olduğu ve ilişken bulunmayan sularda balık mecburen her ortamda oltaya gelecektir.
Avlağımızı belirlerken yukarıda bahsedilen su altı yapısı gibi derinlik de önemlidir. Yasal av mevsimi yaz ortalarında başladığından Sazanı senenin ilk avında derinlerde buluruz. Avlağı teşkil eden suyun ortalama derinliğine göre metre arası derinlikler tercih edilmelidir. Yani derinlik ortalaması yüksek bir suda sazan metre, daha sığ sularda metre aralığındaki kıyı şeridinde bulunur. Gündüz tam öğlen saatlerinde metre derinliklere kadar yaklaşabilir. Geceleri de çok sığ sulara gelebilir. Ancak günün genelinde derinlerdedir.
En iyisi kıyının suya derece eğim ile yaklaştığı yamaçlarda 15 metre açıklarda metre derinliği yakalayıp avlanmaktır. Toprak yapısı kumluk, ince çakıllık, hafif çamur veya midyelik ise tercih sebebidir. Ekstrem toprak rengi olan kıyıları, özellikle kireçli yani beyaza yakın renkli topraklar olan kıyıları sevmez.
Sazan avının saati oldukça değişken olabilmekle birlikte, yaz ayları için sabah – arası çok verimlidir. Ayrıca 11 de avlanmayı kesmek yerine öğlen vakti boyunca oltaları daha sığ ve yakın konuma çekip olta başından uzaklaşmak (gizlenmek) size tahmininizin üzerinde trofe sürprizleri getirebilir. Akşam vakti de aynı şekilde saat dan sonra sabah kadar olmasa da oldukça aktif bir dönem başlar ve sudan suya değişmekle birlikte bu aktivite biraz azalarak gece de devam eder. Gece avı için gerek derin gerekse sığ sularda birer olta bekletmek şansı artırır.
Gün içindeki saat kadar, mevsimsel zamanlama da önemlidir. Ülkemizde en erken Haziran ortası veya Temmuz başında serbest hale geldiğinden, Temmuzdan itibaren grafiği ele almak gerekiyor.
Temmuz başındaki performans genelde yazın en düşüğüdür Ağustosa yaklaştıkça performans artar. Ağustosa kadar inişli çıkışlı ama genelde artan bir vuruş performansı alırsınız. Ancak 25 Ağustos sonrası en verimli dönem başlar. Havalar sıcak giderse bu performans ekim ayı ortasına kadar devam edebilir. Sonrasında ise hızlı bir düşüşle kuzeyde kasım güneyde aralık ayında kısır ve tamamen şansa dayanan bir av dönemine girilir. Şahsen ben Ağustos sonu ve Eylül avlarını çok severim. Hem orta sıcaklıktaki hava kampın daha rahat olmasını sağlar, hem de balık performansı fazladır. Ancak en büyük balıkları Eylül sonu ve Ekim başında tutmuş olduğumu da paylaşmadan geçmeyeyim.
Kaynak : seafoodplus.info?mod=menu&t=41
Yazar : MEHMET AKYÜREK
Bu kategoride toplam 13 ürün listeleniyor.