seferi cuma namazı nasıl kılınır / CUMA - TDV İslâm Ansiklopedisi

Seferi Cuma Namazı Nasıl Kılınır

seferi cuma namazı nasıl kılınır

Seferi ne demek, nasıl olunur? Seferi namazı nasıl kılınır?

Kişinin herhangi bir nedenle ikamet ettiği yerden kalkıp başka bir yere gitmesi veya gitmek için yola çıkmış kişiye de seferi deniliyor. Sefer sayılacak mesafedeki bir yere gitmek üzere yola çıkan kişi, yaşadığı yerleşim yerinin meskûn mahallinden çıkınca misafir hükmünde kabul edilir. Bu kimse yolculuk hüküm ve ruhsatlarından yararlanmaya başlar. Seferi olunan durumlarda 4 rekatlık farz namazlar, 2 rekat kılınır. Sünnetlerin tamamı kılınır.

Yayınlanma: - 02 Nisan Güncellenme:

Seferi ne demek, nasıl olunur? Seferi namazı nasıl kılınır?

Ramazan ayında oruç tutanlar kadar, tutamayacak olanların da merak ettiği konular bulunuyor. Bunların başında ise seferilik geliyor. Dinen sefer sayılacak mesafedeki bir yere gitmek üzere yola çıkan kişi, yaşadığı yerleşim yerinin meskûn mahallinden çıkınca misafir hükmünde kabul edilir.

SEFERİLİK NEDİR?

Kişinin herhangi bir nedenle ikamet ettiği yerden kalkıp başka bir yere gitmesi veya gitmek için yola koyulması, Arapça’da sefer veya müsaferet olarak adlandırılmakta olup, bu şekilde yola çıkmış kişiye de seferî veya müsafir denilir. Seferînin mukabili mukimdir ve mukim bir yerde yerleşik bulunan, yolcu olmayan kişi anlamındadır. Türkçemiz’de seferîlik veya müsaferet yerine, çoğunlukla yolculuk tabiri kullanılmaktadır. Fıkıh ve ilmihal kitaplarında seferîlik veya yolculuk sözlük anlamına yakın olmakla birlikte, ondan farklı olarak, belirli bir mesafeye gitmek anlamındadır. Yolcu olan kişiyi ilgilendiren bazı özel ruhsat hükümleri bulunduğu için seferin tanımının ve mahiyetinin iyi belirlenmesi gerekir.

Abdest nasıl alınır? İşte adım adım abdest alma tarifiİlginizi ÇekebilirAbdest nasıl alınır? İşte adım adım abdest alma tarifi

SEFERİLİĞİN BAŞLANGICI NASIL BELİRLENİR?

Dinen sefer sayılacak mesafedeki bir yere gitmek üzere yola çıkan kişi, yaşadığı yerleşim yerinin meskûn mahallinden çıkınca misafir hükmünde kabul edilir. Bu kimse yolculuk hüküm ve ruhsatlarından yararlanmaya başlar (Merğînânî, el-Hidâye, II, ). Buna göre, yolculuğa başlayıp şehrin meskûn mahallinden çıkan kimse dört rekâtlı farz namazları iki rekât olarak kılar.

Günümüzde şehirler genişlemiş, İstanbul örneğinde olduğu gibi, iki ucu arasındaki mesafe neredeyse sefer mesafesi olacak kadar uzamıştır. Bu nedenle İstanbul gibi büyükşehirlerde yaşayan kimseler, yolculuğa kendi araçlarıyla çıktıklarında, ikamet ettikleri ilçenin belediye sınırlarını geçtikleri andan itibaren seferî sayılırlar ve haklarında seferîlik hükümleri sabit olur. Yolculuğa otobüs, tren, uçak ve gemi gibi umumi vasıtalarla çıkılması halinde ise seferiliğin başlangıç noktası olarak otogar, gar, havalimanı ve limanlar esas alınabilir.

SEFERİ NAMAZI NASIL KILINIR, KAÇ REKATTIR?

Seferi olduğunuz durumlarda 4 rekatlık farz namazlar, 2 rekat kılınır. Sünnetlerin tamamı kılınır, müsait olunmazsa sünnetler terk edilebilir.

Seferi iken misafir olan imama, mukim olan (misafir olmayan) kişi uyduğunda, 4 rekatlı namazlarda imam 2 rekatı kıldırdıktan sonra sağına soluna selam verir. “Ben misafirim, mukim olanlar namazını tamamlasın” der. Mukim olanlar, imam ikinci selamı verince “Allâh-ü Ekber” diyerek kalkar, aynen imamın arkasındaymış gibi kıyamda, kıraat etmeden (okumadan), Fatiha Suresi okuyacak kadar bekler. Rükû ve secdelerini yapar. İkinci rekata kalkar, yine Fatiha sûresi okuyacak kadar bekleyip rükû ve secdelerini yapar. Ettahiyyatü, Salli, Barik ve Rabbena dularını okur , selam vererek namazı bitirir.

ArapçaistanbuloruçRamazanuçak

Seferi iken Cuma namazı kılınır mı? Seferi iken cuma namazı kaç rekat?

Seferi iken Cuma namazı kılınır mı? Cuma namazı vakti yaklaşırken seyahat halinde olan vatandaşlar Seferi cuma namazı kılar mı? Seferi olan kişiye cuma namazı farz mı? sorularının yanıtlarını merak ediyor. Peki, Seferi iken Cuma namazı kılınır mı? Seferi iken cuma namazı kaç rekat? İşte detaylar

SEFERİ İKEN CUMA NAMAZI KILINIR MI?

Cuma gününün özellikleri içinde en başta geleni cuma namazıdır. Bu namaz Kur'ân-ı Kerîm'de özellikle zikredildiği ve teşvike mazhar olduğu gibi hadis ve fıkıh kitaplarında da ayrı bölümlerde ele alınmıştır. Hz. Peygamber henüz Medine'ye hicret etmeden önce oradaki müslümanlar, sayıları artmaya başlayınca Ehl-i kitabın haftalık toplantı ve ibadet günlerinin bulunduğunu göz önüne alıp yaptıkları müzakereler sonunda kendileri için de böyle bir gün olarak arûbe gününü seçmişlerdir. Bundan sonra Es'ad b. Zürâre kendilerine cuma namazını kıldırmaya başlamıştır. Kaynaklar bu kararın ictihada dayandığını ve kılınan namazın da nâfile ibadet türünden olduğunu kaydetmektedir (İbn Hacer, V, 6). Cuma namazının hangi tarihte farz kılındığı konusunda iki rivayet vardır. Birinci rivayete göre Mekke'de farz kılınmış, ancak müşriklerin engellemesi yüzünden fiilen edası hicrete kadar ertelenmiştir. İkinci rivayete göre ise cuma namazı hicret sırasında farz kılınmıştır. Şöyle ki: Resûlullah Medine'ye bir saat mesafede bulunan Kubâ'ya ulaşınca orada konaklamış, pazartesiden perşembeye kadar ashabı ile beraber çalışarak İslâm'ın ilk mescidini inşa etmiştir. Cuma günü Kubâ'dan hareket edip Rânûnâ vadisine gitmiş ve Sâlim b. Avf kabilesine misafir olmuştur. Bu sırada cuma vakti girdiğinden vadideki namazgâhta ilk cuma namazını kıldırmıştır (İbn Hişâm, I, ). Hz. Peygamber'in daha önce müslümanların serbest oldukları bölgelerde cuma namazı kılmalarını emretmesi, fiilen edasının farz kılınmasının hicret yılında vuku bulduğunu teyit etmektedir. Cuma namazı Hz. Peygamber ve daha sonra Hulefâ-yi Râşidîn tarafından bizzat kıldırılmış, Emevîler'den başlayarak çeşitli İslâm devletlerinde birçok halife ve yönetici de bu uygulamayı sürdürmüştür. Öte yandan cuma hutbeleri de baştan beri sadece dinî öğüt vermekten ibaret kalmamış, önemli olayların, siyasî, askerî ve idarî kararların halka duyurulmasına vasıta olmuştur. Sonraları halife ve hükümdarlar hâkimiyet ve istiklâllerinin ifadesi olarak kendi adlarına hutbe okutmaya başlamışlar, cuma namazı ve hutbeler zamanla siyasî bir anlam ve ağırlık kazanmıştır.

Cuma namazının belli şartların gerçekleşmesi halinde farz olduğu konusunda ittifak (icmâ) vardır. Bu şartlar vücûb ve sıhhat şartları olmak üzere ikiye ayrılır. Vücûb şartları cuma ile yükümlü olmak için, sıhhat şartları ise namazın muteber ve geçerli olması için gereklidir. Vücûb şartları üzerinde mezhepler arasında önemli bir görüş ayrılığı yoktur. Bir müslümanın cuma namazı ile yükümlü olabilmesi için erkek, hür, mukim (dinen yolcu sayılmayan) ve mazeretsiz olması şarttır. Cuma namazı kadına farz olmamakla beraber camiye gidip namaza iştirak ettiği takdirde ayrıca öğle namazını kılması gerekmez. Yolculuk halinde bulunanlara (bk. SEFER) cuma namazı farz değildir, kıldıkları takdirde namazları geçerli olup ayrıca öğle namazı kılmazlar. Cuma namazı yükümlülüğünü düşüren mazeretler de şunlardır: Hastalık, hasta bakıcılık, kişiyi bitkin hale getiren yaşlılık, sağlığa zarar verecek ölçüde sıcak veya soğuk, aşırı derecede yağmur ve çamur, mal, can bakımından güvenliğin bulunmaması.

Haberler

Seferi cuma namazı kılar mı? Seferi olan kişiye cuma namazı farz mı?

Seferi cuma namazı kılar mı? sorusunun yanıtı merak edilen konular arasında yer alıyor.

Kişinin herhangi bir nedenle ikamet ettiği yerden kalkıp başka bir yere gitmesi veya gitmek için yola koyulması, Arapça'da sefer veya müsaferet olarak adlandırılmakta olup, bu şekilde yola çıkmış kişiye de seferî veya müsafir denilir. Seferînin mukabili mukimdir ve mukim bir yerde yerleşik bulunan, yolcu olmayan kişi anlamındadır. Türkçemiz'de seferîlik veya müsaferet yerine, çoğunlukla yolculuk tabiri kullanılmaktadır. Fıkıh ve ilmihal kitaplarında seferîlik veya yolculuk sözlük anlamına yakın olmakla birlikte, ondan farklı olarak, belirli bir mesafeye gitmek anlamındadır. Yolcu olan kişiyi ilgilendiren bazı özel ruhsat hükümleri bulunduğu için seferin tanımının ve mahiyetinin iyi belirlenmesi gerekir.

Seferi olduğunuz durumlarda 4 rekatlık farz namazlar, 2 rekat kılınır. Sünnetlerin tamamı kılınır, müsait olunmazsa sünnetler terk edilebilir.
Cuma namazı ile yükümlü olmayanlar o günkü öğle namazını kılarlar. Yolculuğa başlayan kimse, seferîliği bitinceye kadar dört rekatlı farz namazları iki rekat olarak kılar. Seferî olan kişiler beş vakit namazın farzlarının öncesindeki ve sonrasındaki sünnetleri kıldıkları takdirde bunun sevabını da alırlar.

Seferi olan kişiye cuma namazı farz değildir. Ancak seferi olan kişi cuma namazını kılarsa, kıldığı namaz geçerlidir. Ayrıca öğle namazını da 2 rekat olarak kılabilir.

Haberler

Sual: Seferi cemaatle namazı nasıl kılar?
CEVAP
Seferi imam, namaz içinde, mukim olmaya niyet edip, 4 rekat kılsa, cemaatin de namazı sahih olur.

Seferi imama uyan mukim, imam selam verdikten sonra kalan rekatları tamamlarken secde-i sehvi gerektiren bir şey yaparsa, secde-i sehv yapar.

Bir kimse, namaz vaktinin sonunda sefere çıksa, bu namazı kılmamış ise, iki rekat kılar. Vaktin sonunda vatanına gelse, bu vaktin namazını kılmamış ise, dört rekat kılar.

Seferi imama uyan mukim, ilk teşehhüdde salevatları okumaz. Ettehıyyatüyü yavaş okur. Seferi, Cuma günü ahir zuhur namazını iki rekat olarak kılar.

İstanbul’da öğrenci olan bir kimse, haftanın herhangi bir gününde bir iş için seferi uzaklığa gitse, sefer dönüşünde de bu hafta da falan yere gideceğim diye de niyet etse İstanbul’da seferi olur.

Seferiliğe ait yeteri bilgiye sahip olmayan bir kişi seferi olduğundan şüphe ederse, mukim olur. Namazlarını 4 rekat olarak kılması gerekir. Tahmininde yanılsa bile kasten 4 kılmadığı için mazur sayılır. Fakat seferi değilken 2 kılarsa, kıldığı namazları kaza etmesi gerekir. İhtiyatlı hareket etmelidir.

Seferde, Şafii veya Maliki’yi taklit eden yolcu, ikindi ile cem ederek kılmak için, öğleyi geciktirirse, öğle vakti çıktıktan sonra, öğleyi kılmadan önce mukim olsa, önce öğle namazını kaza eder. Öğleyi kazaya bıraktığı için günaha girmez. Çünkü namazı özürsüz kazaya bırakmak günahtır. Burada seferde olmak özrü ile kazaya bırakıldığı için günah olmaz.

Sual: Misafir, gittiği yerde istediği gibi hareket edebilir mi? Teklif edilmeden imamlığa geçebilir mi?
CEVAP
Bir eve misafir gidildiği zaman ev sahibinin gösterdiği yere oturmalıdır. Namaz kılarken ev sahibi imam olur veya imamı tayin eder. Kısacası oranın amiri ev sahibidir. Hadis-i şerifte buyuruldu ki:
(Bir arkadaşınızın yanına gidince, yanından ayrılıncaya kadar arkadaşınız sizin emirinizdir.) [İbni Adiy]

Sual: Öğle namazında, mukim cemaatte imam olan seferi kimse, unutup dört rekat kılsa, bir kısmı imamla birlikte, dört kılsa, bir kısmı da imam üçüncüye kalkınca, kendi başına kalan iki rekatı tamamlasa, ne olur?
CEVAP
Seferi imama sonuna kadar uyan mukimlerin namazları bozulur. Çünkü farz kılan, nafile kılana uyamaz. İki rekat kıldıktan sonra, imama uymayıp diğer iki rekatı kendi başına tamamlayanların namazları ise sahih olur.

Sual: Seferi olan cemaat, mukim olan imama uyması durumunda 4 rekatlı farz namazları nasıl kılar?
CEVAP
Dört rekat olarak kılarlar.

Sual: Seferi olan bir imama mukim biri uyarsa namazını kısa mı kılar yoksa uzun mu kılar?
CEVAP
Mukim namazını kısaltamaz. Kaç rekatsa öyle kılar. Mesela öğle namazı ise 4 rekata tamamlar.

Sual: İkindi namazının son rekatına yetişen seferi kimse, imamın seferi olduğunu zannederek 2 rekat kılsa, sonra imamın mukim olduğunu öğrense ne yapması gerekir?
CEVAP
Zan ile hareket edilmez. İmamın seferi olduğu bilinmiyorsa mukim olduğu anlaşılır. Vakit çıkmamışsa iade etmek, vakit çıkmışsa kaza etmek gerekir.

Sual: İkindi namazının son rekatına yetişen seferi kimse, imamın mukim olduğunu zannederek 4 rekat kılsa, sonra imamın seferi olduğunu öğrense ne yapması gerekir?
CEVAP
Kasten 4 rekat kılmadığı için mahzuru yoktur.

Sual: Seferi imam, mukim cemaate Cuma namazı kıldırabilir mi?
CEVAP
Kıldırabilir.

Sual: Seferi imama uyan mukim, imam selam verdikten sonra secde-i sehvi icap eden bir şey yapsa, secde-i sehv gerekir mi?
CEVAP
İmamla kılarken, cemaattan biri, hata yaparsa secde-i sehv yapmaz. İmam selam verdikten sonra kalan rekatları tamamlarken secde-i sehvi gerektiren bir şey yaparsa, o zaman secde-i sehv yapar.

Sual: Seferi imama uyan mukim, ilk teşehhüdde salevatları okur mu?
CEVAP
Salevatları okumaz. Ettehıyyatüyü yavaş okur.

Sual: Seferde 4 rekat kılan Şafii’ye, mukim Hanefi uyabilir mi?
CEVAP
Uyabilir.

Sual: Seferde de, cemaatle namaz kılmak sünnet mi?
CEVAP
Evet.

Sual: Tam İlmihal’in cemaatle namaz bahsinin sondan ikinci paragrafında, (Seferi, dört rekatlı olan farzları eda ederken, mukime uyabilir. Mukim imama vakit içinde uyan seferinin namazı değişerek, imamın namazı gibi dört rekat olur. Fakat seferi kazayı iki rekat kılması gerektiğinden, mukim imama uyamaz. Çünkü, oturması ve okuması farz olan, nafile olana uymuş olur) deniyor. Bunun izahı nasıldır?
CEVAP
Seferi olan kimse, öğle, ikindi ve yatsı namazını kılamayıp kazaya bırakınca, kazayı iki rekat kılması gerektiğinden, aynı namazı kaza eden mukim imama uyamaz. Çünkü, mukim imamın, ikinci rekatın sonunda oturması farz değildir. Seferi olanın ise, oturması farz olduğundan mukim imama uyamaz. Seferi olan kimse, vakit namazlarında mukim imama uyabilir.

Sual: Bir arkadaş, (S. Ebediyye kitabında, seferi olan mukim imama ikinci rekâttan sonra uyamaz yazıyor) diyerek cemaate uymadı. Böyle bir şey var mı?
CEVAP
Böyle bir şey yok. Seferi olan her rekâtta mukim imama uyabilir. S. Ebediyye'de şöyle diyor:
Seferi, dört rekâtlı olan farzları eda ederken, mukime uyabilir. Yetişemediği rekât olursa, imam selam verdikten sonra dörde tamamlar. Çünkü, mukim imama, vakit içinde uyan seferinin namazı değişerek, imamın namazı gibi dört rekât olur.

Seferi imam dört kılarsa
Sual:
Seferi imam, iki rekât kılması gereken farzı dört kılarsa, kendisinin ve cemaatin namazı sahih olur mu?
CEVAP
Seferi olan imam, ikinci rekâtta teşehhüdü okuduktan sonra, yanılıp üçüncü rekâta kalksa ve namazı dörde tamamlasa, imamın ve ona uyan seferilerin namazı sahih olur. Mukimlerin namazı sahih olmaz, çünkü imamın son iki rekâtı nafile olur. Nafile kılana, farz kılanlar uyamaz.

Seferi imam, ikinci rekâtta teşehhüdü okuyup, üçüncü rekâta kalkınca, seferi olan cemaat kalkmayıp selam verse, namazları sahih olur. İmama uyup dört rekât kılan seferilerin namazlarıysa, mekruh olur. Mukimlerin namazı ise hiç sahih olmaz.

Sual: Seferi imam, namaza başlayınca, mukim olmaya niyet edip, 4 rekat kılsa, cemaatin de namazı sahih olur mu?
CEVAP
Evet, sahih olur. Mukim olan kimse, seferi olan imama uyarsa, imam yanılıp üçüncü rekata kalkıp dörde tamamlarsa, imamın namaz sahih olur, ona uyan cemaatin namazı sahih olmaz. Seferi bir kimse, seferi imam üçüncü rekata ayağa kalkınca selam verse, namazı sahih olur. Fakat bilerek dört rekat kılan seferilerin, namazı mekruh olur.

Mesbuk ve nafile
Sual: İmam, öğlenin farzını kıldırırken, Ettehıyyatü’yü okuduktan sonra yanılarak beşinci rekâta kalkıp, altıncı rekâtı da kılıp selam verdi. Mesbuk olan bir arkadaş da, imam selam verdikten sonra kalkıp bir rekât daha kıldı. Mesbuk arkadaşın namazı sahih oldu mu?
CEVAP
İmamın kıldığı beşinci ve altıncı rekâtlar nafile olduğundan, farz kılan, nafile kılan imama uyduğu için namazı sahih olmadı. Tekrar kılmak gerekir.

Seferde mukime uymak
Sual: Misafir, öğle namazını, mukim imamla birlikte kılmaya başlasa, sonra abdesti bozulsa, abdest almaya gitse, gelince namazın kılınmış olduğunu görse, yeniden kendi başına yalnız namaza başlayınca, seferi olduğu için iki rekât mı kılması gerekir, yoksa imama uyunca dört rekât kılması gerektiği için yine dört rekât mı kılması gerekir?
CEVAP
Seferi olduğu için iki rekât olarak kılması gerekir, çünkü artık imama uyması bozulmuştur.

Seferde dört rekât kılmak
Sual: Seferî bir kimse, mescitte cemaatle namaz kılındığını görüp imama uyuyor. İmam da seferi olduğu için iki rekât kılıp selâm veriyor. Bu kimse 3. rekâta yetiştiğini sanarak dörde tamamlıyor. Daha sonra imamın da seferî olduğunu anlıyor. Namaz sahih oldu mu?
CEVAP
Evet, namaz sahihtir. Kasten 2 rekât yerine 4 rekât kılmadığı için mekruh olmamıştır.

Seferi imama uyan
Sual:
Dört rekâtlı bir namazda, seferi olan imam iki rekât kılıp selam vereceği için, mukim olan cemaatin, Ettehıyyatü’yü okuduktan sonra, sükût etmeleri mi, yoksa mesbuk gibi kelime-i şehadeti tekrar etmeleri mi gerekir?
CEVAP
İkisi de olur, fakat kelime-i şehadeti tekrar etmeleri daha iyidir.

Sual: Seferî olan bir kimsenin, mukim olan bir imama uyarak vaktin farzını kılmasında, mezhepler arasında bir farklılık var mıdır?
Cevap:
Seferî olan bir kimsenin mukim olan imama uyması, Hanefi mezhebinde, vaktin farzını eda ederken caiz, Şafii mezhebinde hem eda, hem kaza ederken caiz, Maliki mezhebinde ise ikisinde de mekruhtur.

nest...

batman iftar saati 2021 viranşehir kaç kilometre seferberlik ne demek namaz nasıl kılınır ve hangi dualar okunur özel jimer anlamlı bayram mesajı maxoak 50.000 mah powerbank cin tırnağı nedir