Porselende büyük tehlike! Uzmanlar uyarıyor, çatlak porselen kansorejen etki oluşturuyor; çatlak porselen tabakları kullanmayın.
Lively Mağazalarının Danışmanı Uğur Tunca, ülkemizde giderek yaygınlaşan ve içinde birçok madeni barındıran porselen mutfak malzemelerinin insan sağlığına ilişkin çarpıcı açıklamalarda bulundu.
KANSOREJEN ETKİ OLUŞTURUYOR
Tunca, mutfak malzemelerinin vazgeçilmezleri arasına giren porselen malzemelerinde altın, gümüş, çinko, sedef ve siworovski taş gibi kıymetli madenlerin haricinde kurşun ve kadmiyum gibi bazı zararlı madenlerin de kullanıldığını açıkladı. Bu zararlı madenler ile yapılan porselenin üzerindeki "sır" tabakasının çatlaması halinde insan sağlığını tehdit eder hale geldiğini kaydeden Tunca, "Porselenin içindeki bu zararlı madenlerin zarar görmesi halinde kanserojen etki oluşturuyor. Bu porselen eşyalar insan sağlığını tehdit ediyor. İnsanlara zehir saçabilir" dedi.
ÜRÜNLERE KİMLİK KARTI ÖNERİSİ
Tunca, bu ürünlerin ülkeye girişinde Gümrük ve Ticaret Bakanlığınca iyice denetlenmesi gerektiğini ve tüketicilerin bilinçlendirilmesi için ürünlere bir kimlik kartı çıkarılıp yapımında kullanılan madenlerin yazılı olması gerektiğini kaydetti.
ZARAR GÖREN PORSELENLERİ KULLANMAYIN
Porselen malzemelerinin zarar görmesi halinde kesinlikle hasarlı malzemelerin kullanılmamasını öneren Tunca, "Sır çatladıktan sonra içinde bulunan ağır metaller yemekle birlikte vücuda geçiyor. Ayrıca iyi temizlenmesi mümkün olmayan çatlakların arasında barınan bakteri ve mikroplar sonraki kullanımlarda yiyeceklere karışıyor. Nasıl ki teflonlar çizildiği zaman tehlike oluşturuyorsa, zarar gören porselen de aynı şekilde insan sağlığını tehdit ediyor" diye konuştu.
MERDİVEN ALTI ÜRÜNLERE DİKKAT
Her sektörde olduğu gibi bu sektörde de merdiven altı tabir edilen zararlı mutfak gereçlerinin üretildiğini belirten Tunca, "Burada kullanılan değerli madenler kaliteli firmalarda kullanılırken bazı firmalarda özellikle porselen de mor, vişne çürüğü rengini elde etmek için kullanılan altının kalitesi yüzde 8,7,6 hatta yüzde 4'e kadar düşebiliyor. Bu da tüketicinin kandırılması anlamına geliyor. Hatta porselenlerde lacivert rengi elde etmek isteyen merdiven altı üretim yapan firmalar tüketici sağlığını hiçe sayarak kurşun gibi birçok zararlı maden kullanabiliyor" şeklinde konuştu.
MUFTAK MALZEMESİNDEKİ DEĞERLİ MADENLER
Porselenlerde kullanılan değerli madenlere ilişkin bilgi veren Tunca, "Porselenlerde altın eriği olan solisyon (gerçek altın) kullanılıyor. gramlık bir porselende bazı desenleri elde edebilmek için 10 gr altın solüsyonu kullanılıyor. Örneğin ML yaklaşık 8 GR altın solüsyonunun piyasa değeri yaklaşık TL'den yani neredeyse yarım altın fiyatından alıcı buluyor. Peki başka hangi madenler var derseniz çatal, kaşık, bıçak ve porselenlerde altın haricinde gümüş, platin, çinko, sedef, siworovski taş gibi kıymetli madenler ile kaplama yapılabiliyor veya kullanılıyor" ifadelerini kullandı.
GERİ DÖNÜŞÜM TESİSİ ŞART
Zarar gören bu mutfak malzemelerinin ülke ekonomisine kazandırılması için bu konuda geri dönüşüm tesisi kurulması gerektiğini öneren Tunca, şunları söyledi: "Kırılan tabaklarımızın hammadde olarak tekrar kullanılabilir hale getirilmesi, insan nüfusuyla birlikte giderek artan tüketimin doğal dengeyi bozmaması, doğaya verilen zararın en aza indirilmesi ve ülke ekonomisine katkı sağlaması için porselen geri dönüşüm tesisleri gereklidir. Çünkü maddelerin tekrar kullanılması ülke ekonomisine katkı ve enerji tasarrufu sağlar.
MUFTAK MALZEMELERİNDEKİ GERİ DÖNÜŞÜM SİMGESİ
Örneğin, geri dönüştürülmüş porselenin kullanılması, sıfırdan üretilen porselene göre üçte bir oranda yüzde 35’e varan enerji tasarrufu anlamına gelir. Bunun sonucunda soluduğumuz havayı daha az kirletmiş oluruz. Seramikler bünyesindeki kimyasallara göre beton ve tuğla ile geri dönüşüme girebildiği gibi çeşitli katkılar yapılarak tekrar yoğrulabilmektedir. Kullanılmış seramik parçaları kırılarak camlar ile birlikte geri dönüştürülüp tezgâh üretimi yapılabilmektedir. Hammaddeler böylece tekrar tekrar kullanılabilir. Geri dönüştürülmüş hammaddelerle üretilmiş ürünlerin üzerinde bulunan işaret ise bu ürünün dönüşümünü simgeler."
SIR NEDİR?
Sır, hem toz haldeki, çoğu zaman birden fazla sır hammaddesinin genelde suyla karıştırılarak elde edilen süspansiyonunu, hem de bitmiş mamul üzerinde oluşturulan cam tabakasını kapsamaktadır. Seramik ürünlerde sırlamanın amacı, gözenekli veya mikro seviyede gözenekliliğe sahip pürüzlü yüzeylerin sır tabakasıyla kaplanarak pişme sonrası camsı bir yüzey elde ederek pürüzsüz, hijyenik, rahat temizlenebilir, estetik olarak güzel bir görünüm oluşturmak, dekorlama kolaylığı sağlamaktır.
Osman AKDOĞAN/HABERVAKTİM
Zararlı etkileri plastik kadar kamuoyuna yansıyan bir diğer madde de teflon sanırım. Son birkaç yılda gündeme geldi böyle haberler. Önceden benim evimde de vardı teflon tencere ve tavalar haliyle. Çizilmesin diye itinalı kullanıyordum ama bir süre kullandıktan sonra çiziliyorlardı. Teflonun zararları gündeme gelmeye başladıktan sonra, kullanmak istemedim elimdekileri. Ama teflonun yerine geçebilecek yapışmaz bir alternatif bulmak birkaç sene önce o kadar kolay değildi. Seramik tava ve tencereler her yerde bulunmuyordu. O yüzden bir süre sadece çelik tencere ve tava kullandım. Ama seramik ürünler çoğalınca hemen bir pilav tenceresiyle bir tava aldım. Sonra seramik tavalarımın sayısı arttı. Onlar da aynı teflon gibi yapışmama özelliğine sahip oldukları için kullanımları pratik. Yani, kek kalıbı hariç teflon tamamen, plastik ise büyük ölçüde çıktı evimizden. Kek kalıbında alternatif arayışlarım sürüyor. (27 Ocak tarihli not: Kek kalıbı işini de çözümledim nihayet. Seramik kaplama kek kalıpları aldım, hem de öyle uçuk fiyatlara filan değil.)
Bu arada, sağlıklı pişirme araçları, pişirme ve saklamada neyin kullanılması veya kullanılmaması gerektiği konusunda okuduklarımdan ve izlediklerimden birçok şey öğrendiğimi söyleyebilirim. Zararlı olduğu iddia edilen bir maddenin, aslında zararlı olmadığını söyleyen kesimler de olabiliyor tabi ama bunların bu tür malzemeleri üreten firmaların akıl bulandırmak amaçlı lobi faaliyetleri olduğunu düşünüyorum. İnsan sağlığı söz konusu olduğunda şüphe esas olmalıdır. Bir maddenin zararlı olduğuna dair veriler ortaya çıkmaya başlamışsa, aksini ispat eden kapsamlı ve uzun vadeli bilimsel araştırmalar yapmadan, onun zararsızlığına insanları ikna etmeye çalışmak hiç ahlaki bir tutum gibi gelmiyor bana. Maalesef gıda sektöründe olan da tam olarak bu, insanların kafasını bulandırarak kendileri için sağlıklı tercihler yapmalarını engellemek.
Mutfak araç-gereçlerinde kullanılan malzemeler hakkında öğrendiklerimi aşağıda kısa maddeler halinde sıraladım. Ama önce, bunların bir uzman görüşü değil, sağlıklı beslenmek isteyen, aynı zamanda doğaya dost malzemeler kullanmayı hedefleyen bir amatörün okudukları, dinledikleri ve gözlemlediklerinden çıkardığı sonuçlar olduğunu unutmayın.