ÖZEL HABER: GÜLÇİN TURGUT
Elazığ’da özel bir hastanede görev yapan Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzm. Dr. Abdurrezak Kaya, Koronavirüs aşılarından sonra, insanlarda aşı kararsızlığı oluştuğunu söyleyerek, “Koronavirüs aşıların yan etkisi olduğuna dair bir takım söylemler toplumun aşıdan uzaklaşmasına yol açtı. İnsanlar çocuklarını aşılamamaya başladılar.” dedi.
Ülke genelinde kızamık vakalarında yaşanan artış endişe verici boyutlara ulaşırken konu hakkında görüşlerini aldığımız Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzm. Dr. Abdurrezak Kaya, ülkede kızamık vakalarında yaşanan artış olduğunu kaydederek, Elazığ’da ise hastanelerine ulaşan kızamık vakası olmadığını söyledi. Çocukluk çağında salgın hastalıkların aşısını olmayan erişkinlerde hastalığın genellikle daha ağır seyrettiğine vurgu yapan Uzm. Dr. Kaya, aşılanmanın önemine dikkat çekerek “Çocukların aşılarını ihmal etmeyelim.’’ dedi.
AŞILANMAMIŞ ÇOCUK SAYISI GİTTİKÇE ARTIYOR
Uzm. Dr. Kaya; Kızamık ve diğer tüm bulaşıcı hastalıkların kaynağının Pandemi ve düzensiz göç olduğunu söylerken,“Kızamık üst solunum yolu enfeksiyonu ile bulaşır. Birkaç sebebi vardır. Pandemide çocuklar çok iyi korundu. Çocukların bağışıklık sistemi düştü. İkincisi ise pandemi dönemi sağlık hizmetlerinin aksaması, aşıların geç kalması. Üçüncüsü ise pandemiden sonra insanlarda aşı kararsızlığı oluştu. Ne yazık ki aşılanmamış çocuk sayısı gittikçe artıyor. Uzun yıllar sonra kızamık vakaları yeniden görülmeye başlandı ve yükselişe geçti.” dedi.
GÖÇ VE AŞI TERETTÜDÜ
6 Şubat’ta yaşanan Kahramanmaraş depremin de salgını tetikleyebileceğini kaydeden Uzm. Dr. Kaya; “Göç politikaları, aşısız bireylerin Türkiye'ye çok gelmiş olması. Afganistan ve Pakistan'da yaklaşık yıldır çok ciddi kızamık salgınları var. Dünya sağlık örgütünün sadece geçen Eylül, Ekim ayında belirlediği vaka bildirilmişti. Ülkemize de taşınma yoluyla gelmiştir. Bunların ülkemize taşınması olmuştur. Birde depremden dolayı da çok hareketlilik oldu. Güney bölgelerde önceden salgın vakalar olmuştu. Şanlıurfa ve Gaziantep bölgelerinde buralarda yaşananlara olumsuzluklar Türkiye’de salgına neden olabilir. ” dedi.
“AŞIDAN VAZGEÇME LÜKSÜMÜZ YOK”
Kızamık gibi hastalıkların belirli bir aşı oranına ulaştıktan sonra toplumdan yavaş yavaş silinmeye başladığını anımsatan Uzm. Dr. Kaya; “Aşılardan önce; çok eski yılarda dünyada milyon insan ölüyormuş. Şuan çok az sayıdan bahsediyoruz. Bu noktaya getiren ise aşıdır. Aşıdan vazgeçme lüksümüz yok. Geçmiş yıllarda aşılarla salgınların önlemi alındı. Dünyada yok edecek seviyeye geldik. Şimdi tekrar bu artmasının en büyük etken ne yazık ki aşı kararsızlığıdır.” şeklinde konuştu.
AŞILARLA İLGİLİ KANITLANMIŞ BİR YAN ETKİ YOK
Ülke genelinde kızamık vakalarında yaşanan artış endişe verici olduğunu kaydeden Uzm. Dr. Kaya; Aşıların önemine değinerek; “Aşılarla ilgili kanıtlanmış bir yan etki yok ama Covit aşılarıyla ilgili yaşanan sonuçlar sıkıntılar, klasik aşılara da karşı insanlarda aşı karşıtlığı oluşturdu. Artık bazı insanlara aşı yaptırmak istemiyor, buda salgınlara neden oluyor. Pandemi süreci çok etkiledi.” dedi.
AŞININ ÖNEMİ ANADİLDE ANLATILMADI
Ülkemizde yıllardır aşıların çok düzenli yapıldığını fakat öneminin anadilde anlatılmadığını, aşının faydaları konusunda yeteri kadar bilinçlendirme çalışmaları yapılmadığına da dikkat çeken Uzm. Dr. Kaya; bu nedenle bugün ailelerin çocuklarına aşı yaptırma konusunda tereddütte düştüklerini söyleyerek, “Ülkemizde aşı konuşan büyük emek verildi. İnsanlar köylere kadar gidip aşı yaptılar. Fakat sosyal medya kampanyaları, komplo teorileri insanlarda sonunda bir aşı kararsızlığı oluşturdu. biz doktorlar tarafından veya Sağlık Bakanlığı tarafında aşıyla ilgili ciddi manada kampanya yapılmadı. Yapılmış olsa bu denli toplum aşıdan uzaklaşmazdı.” dedi.
KIZAMIK AŞISI YAPILAN ÇOCUK HASTALIĞI HAFİFİ GEÇİRİYOR
Aşıların sadece koruyucu amaçlı olup tedavi edici olmadığı da belirten Uzm. Dr. Kaya; “Kimse aşıların, yüzde hiçbir yan etkisi yok iddiasında bulunamaz, bende bulanamam ama aşıların faydasını yıllar içerinde çocuk ölüm oranlarının azalmasıyla gördük. Kızamık aşısı yapılan çocuk hastalığı hafifi geçiriyor. Ya da aşısız çocukta virüsün başka yanıtları yıl sonra ortaya çıkabiliyor.” ifadelerini kullandı.
ÇOCUKLARINIZIN AŞILARINI İHMAL ETMEYİN
Belirtilerin görülmesi halinde hemen bir uzmana başvurulması gerektiğini söyleyen, Uzm. Dr. Kaya; “Kızamık çok hızlı bulaşır. Şüphe olduğunda hemen doktora başvurmak gerekir. Hem kendimizi hem çevremizi korumak açısından. Çok basit bir şekilde de atlatılabilir, ağır bir şekilde hastaneye yatışı da gerekebilir. Belirtileri ise; Ateş, öksürük, Burun akıntısı, Gözlerde kızarıklık, Işığa bakamama, Akıntılı olmayan konjonktivit (gözde kaşınma, kızarıklık ve yaşarma) görüldüğünde. Mutlaka başvurmak gerekiyor ve aşıyı ihmal etmemek gerekiyor. En başta aşı.” diyerek sözlerini sonlandırdı.
#elazığ, aşı, çocuk aşıları, haber, Türkiye, sağlık
Güncelleme Tarihi:
LinkedinFlipboardE-postaLinki KopyalaYazı Tipi
Uluslararası Kıbrıs Üniversitesi (UKÜ) Biyoteknoloji Araştırma Merkezi (BRC) tarafından düzenlenen etkinlikte Türkiye'deki aşı çalışmalarına öncülük eden kilit isimlerden İzmir Biyotip ve Genom (IBG) Merkezi Direktörü Prof. Dr. İhsan Gürsel “Covid 19’dan Aldığımız Dersler: İlerideki Pandemi Beklentisi” hakkında açıklamalarda bulundu.
UKÜ Çevik Uraz Merkezi, konferans salonunda gerçekleştirilen etkinlikte Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, KKTC Meclis Başkanı Zorlu Töre, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Hasan Taçoy, milletvekilleri, UKÜ yönetim kadrosu ve vatandaşlar yoğun ilgi gösterdi.
Açılışta konuşan Cumhurbaşkanı Tatar, ülkenin Covid ile iki yıl önce karşılaştığını ve çok sıkıntılı günlerden geçildiğini söyleyerek, pandemi nedeniyle sadece sağlık alanında sorunlar yaşanmadığını aynı zamanda ekonomik olarak da krize girildiğini anımsattı.
Meclis Başkanı Töre konuşmasında, böylesi bir etkinliğin fevkalade önemli olduğunu işaret ederek, “Üniversiteyi böylesi bir konferansı düzenlediği için tebrik ederim” dedi.
Rektör Nadiri ise, böylesi bir etkinliğe ev sahipliği yapmaktan duydukları memnuniyeti dile getirerek, UKÜ Biyoteknoloji Araştırma Merkezi gibi birçok farklı merkezde araştırmalar yapıldığını ve bu araştırmaların topluma hizmet noktasında önemli olduğunu kaydetti.
BRC Başdanışmanı Prof. Dr. Camgöz, tüm dünyanın 3 yıldır COVID ile uğraştığını ve bu süreçte çok şey öğrendiklerini dile getirerek, “Bu dönemde maske kullanımı ve mesafenin korunmada yararlarını gördük. Ancak pandemide aşıların yadsınamayacak bir önemi olduğunu söyleyebiliriz” ifadesini kullandı.
Kalabalık bir gruba konuşan Prof. Dr. Gürsel, 20 yaşın altındaki kişilerin çok büyük bir ihtimalle yeni pandemilerle karşılaşma ihtimalleri bulunduğunu söyleyerek, bu sürece iyi hazırlanılması gerektiğini kaydetti. Son yapılan çalışmalara göre, COVID’un yarasalardan rakunlara ve oradan da insanlara geçtiğine dair bulgular olduğunu belirten Gürsel, “Gelecekte böylesi pandemilerden etkilenmek istemiyorsak, ekosistemi çok iyi anlamamız ve çevremizi korumamız gerekiyor” bilgisini paylaştı.
Pandemi sürecinin oldukça yıpratıcı geçmesinin farklı nedenleri olduğunu söyleyen Gürsel, gribin yayılma oranı iken, COVID’te bu oranın olarak ortaya çıktığını ve daha fazla insanın daha hızlı bir şekilde enfekte ettiğini bildirdi. Gürsel bu yayılma hızına rağmen insanların sadece %10’unun hastalığı geçirdiğini ve bu oranın bile sağlık sistemlerini etkisiz kıldığını anımsattı. Bu noktada aşıların çok önemli olduğunu kaydeden Gürsel, gelişmiş ülkelerde depolanan aşıların tarihlerinin geçmesi nedeni ile imha edildiğini öte yandan birçok gelişmekte olan ülkenin ise aşıya ulaşım sorunu yaşadığını kaydetti.
Süreci atlatma konusunda karar vericilerin, bilim insanlarının, çevrecilerin ve STÖ’in birlikte hareket etmelerinin önemli olduğunu söyleyen Gürsel, aşı konusundaki yanlış bilgi akışının da engellenmesi gerektiğini belirtti. Gürsel aşı kullanımının güvenli olduğunun altını çizerek, konuşmasında aşıların yan etkisi bulunmadığı bilgisini de paylaştı.
Prof. Dr. Gürsel, sunumu sonrasında düzenlenen resepsiyonda katılımcılar ile bir araya gelerek, bilgilendirmelerine devam etti.
24/06/