A. Uyarıcılar,
B. Narkotik analjezikler,
C. Anabolik maddeler,
D. İdrar söktürücüler,
E. Peptid hormonlar ile bunların etkilerini taklit eden maddeler ve benzerleri.
Kullanımı yasak olan madde gruplarındaki diğer tüm maddeler listede yazılı olmasa bile kullanılamazlar. Bu nedenle listenin sonuna "ve benzer bileşikler" ifadesi eklenmiştir. Bu ifade, listedeki maddelere farmakolojik etki ve/veya kimyasal yapı yönünden benzeyen ilaçları tanımlamaktadır. Doping kontrolüne alınan tüm sporcular, son yedi gün içerisinde aldıkları tüm ilaçları bildirmek zorundadır.
A. Uyarıcılar
Sporcular tarafından kullanımı yasak olan bu gruptaki ilaç etken maddelerine örnekler:
amfepramon, amfetamin*, amifenazol, amineptin, bambuterol, benzfetamin, bromantan, dimetamfetamin, efedrin***, etafedrin, etamivan, etilamfetamin, etilefrin, formoterol, fendimetrazin, fenetilin, fenfluramin, fenilefrin, fenilpropanolamin***, fenkamfamin, foledrin, fentermin, heptaminol, kafein**, karfedon, katin***, kokain, kropropamid, krotetamid, mefenoreks, mefentermin, metamfetamin, metilefedrin***, metilendioksiamfetamin, metilfenidat, metoksifenamin, niketamid, norfenfluramin, parahidroksiamfetamin, pemolin, pentetrazol, pipradrol, prolintan, propilhekzedrin, psödoefedrin***, reproterol, salbutamol****, salmeterol****, selegiline, terbutalin****, sitriknin ve benzer bileşikler
*Amfetamin ve benzerleri, sporda sorun çıkarmalarıyla bilinen bileşiklerdir. Ölen sporculardan bazılarının, maksimum fiziksel aktiviteyi gösterdikleri durumda da normal dozda amfetamin aldıkları belirlenmiştir. Sporda amfetamin kullanımının tıbbi açıdan herhangi bir haklı tarafı yoktur.
** İdrarda kafein miktarının 12 mikrogram/ml'nin üzerinde bulunması doping sayılmaktadır.
*** İdrarda katin miktarının 5 mikrogram/ml'nin üzerinde bulunması doping sayılmaktadır. Efedrin, ve metilefedrin miktarının 10 mikrogram/ml'nin üzerinde bulunması doping sayılmaktadır. psödoefedrin ve fenilpropanolamin miktarının 25 mikrogram/ml'nin üzerinde bulunması doping sayılmaktadır. Soğuk algınlığı ve nezle tedavisi için kullanılan ilaçlarda düşük dozlarda sempatomimetrik aminler (efedrin, psödoefedrin, fenilpropanolamin, norpsödoefedrin) bulunur. Bu ilaçlar, eczaneden reçetesiz de temin edilebilir. Sporcu, her zaman bu ilaçları kullanmadan önce yasaklılar listesinde yer alıp almadıklarını kontrol etmelidir.
****Astım ve egzersiz nedenli astımı engellemek ve/veya tedavi amaçlı nefes yolu ile alımına müsaade edilmektedir. Yarışmalarda bulunan ilgili tıbbi görevliler için, uzman veya takım doktorunun astım ve egzersiz nedenli astım için yazılı raporu gerekmektedir.
NOT : Örneğin; okzimetazolin gibi tüm imidazol içeren farmasotik preparatların topikal kullanımı kabul edilmektedir. Adrenalin gibi damar büzücüler (Vazokonstriktörler), lokal anesteziklerle birlikte verilebilirler. Örneğin; göze, buruna ve rectal uygulanan adrenalin ve fenilefrin içeren topikal preparatların kullanımı da serbesttir.
B. Narkotik analjezikler
Sporcular tarafından kullanımı yasak olan bu gruptaki ilaç etken maddelerine örnekler :
buprenorfin , dekstromoramid, diamorphin (heroin), hidrokodon, metadon, morfin, pentazosin, petidin ve benzer bileşikler
Narkotik analjezikler, morfin ve morfinin kimyasal ve/veya farmakolojik benzerleridir.
NOT : kodein, dekstrometorfan, dekstropropoksifen, dihidrokodein, difenoksilat, etilmorfin, folkodin, propoksifen ve tramadol'un kullanımı serbesttir.
C. Anabolik maddeler
Sporcularca kullanımı yasak olan bu gruptaki ilaç etken maddelerine örnekler:
1. Androjenik anabolik steroidler
a. bambuterol, boldenon, danazol, dehidroklormetiltestosteron, drostanolon, fenoterol, fluoksimesteron, formebolon, formoterol, gastrinon, klostebol, klenbüterol, mesterolon, metandienon, metenolon, metandriol, metiltestosteron, miboleron, nandrolon, 19-norandrostendiol, 19-norandrostendion, noretandrolon, oksandrolon oksimesteron, oksimetolon, reproterol, salbütamol, salmeterol, stanozolol, terbutalin, trenbolon ve benzer bileşikler
b. androstendiol, androstendion, dehidroepiandrosteron (DHEA), dihidrotestosteron, testosteron * ve benzer bileşikler
Kesin karar için metabolit profil ve/veya izotop oranı ölçümleri kullanılabilir.
*Düşük epitestosteron endojen üretimi, endojen oluşturan tümör, enzim eksikliği gibi fizyolojik ve patolojik koşullar ispat edilmemişse, sporcunun idrarında testosteron (T)'un epitestosteron (E)'a oranının 6'dan büyük bulunması doping sayılır. T/E' nin 6'dan büyük bulunduğu durumlarda, ilgili tıbbi kurulların, sonucun pozitif olarak ilan edilmesinden önce bir araştırma yapması zorunludur. Hazırlanacak raporda, sporcunun daha önce yapılan test sonuçları, sonraki testler ve endokrinolojik inceleme sonuçları bulunabilir. Önceki testlerin olmaması durumunda, üç ay boyunca ve ayda en az bir kez olmak üzere habersiz yarışma dışı numune alımı gerçekleştirilmelidir. Bu araştırma sonuçları rapora eklenmelidir. Bu tip araştırma yapmak için herhangi bir işbirliği yapılamaması sonucunda sporcunun doping yapmış olduğu kabul edilir.
2. Beta-2-agonistler
Ağız yolu ile (oral) veya enjeksiyon yolu ile alınan: Bambuterol, klenbuterol, fenoterol, formoterol, reproterol, salbutamol*, terbutalin* ve benzer bileşikler.
* İnhalasyon yoluyla alımı bildirim koşulu ile izinlidir.
Salbutamol'ün anabolik maddeler sınıfı içerisinde 500 nanogram/ml'nin üzerinde bulunması doping sayılmaktadır.
D. Diüretikler
Sporcular tarafından kullanımı yasak olan bu gruptaki ilaç etken maddelerine örnekler:
asetazolamid , bendroflumetiazid, bumetanid, etakrinik asit, furosemid, hidroklorotiazid, indapamide, kanrenon, klortalidon, mannitol*, mersalil, spironolakton, triamteren ve benzer bileşikler
*İntravenöz enjeksiyon yasaktır.
IOC Tıp Komisyonu, ağırlık sınıflarına giren sporlar için tartım öncesinde idrar örneklerini alma yetkisine sahiptir.
E. Peptid hormonları ile bunların etkilerini taklit eden maddeler ve benzerleri
Sporcular tarafından kullanımı yasak olan bu gruptaki maddeler ile bunların etkilerini taklit eden ve sadece erkeklerde yasaklı olan klomiphen, siklofenil ve tamoksifen gibi maddelere ve benzerlerine ayrıca aşağıdaki örnekler de verilebilir:
1. Kariyonik Gonadotropin (hCG)
hCG ve benzer aktivitedeki diğer bileşiklerin kullanımı, ekzojen (dışarıdan alınan) testosteron alımına eşdeğer olduğu kabul edilir ve sadece erkekler sporcularda kullanımı yasaktır.
2. Salgılanan ve sentetik gonadotropin (LH) sadece erkekler sporcularda kullanımı yasaktır
3. Kortikotropin (ACTH, tetrakosaktid)
Oral ACTH uygulamasının, kas içi veya damar içi kortikosteroid uygulamasına eşdeğer olduğu kabul edilir.
4. Büyüme hormonu (hGH)
5. İnsülin-benzeri Büyüme Faktörü (IGF-1) ve ilgili bütün salıverme faktörleri ve benzerleri.
6. Eritropoietin (EPO)
7. İnsülin; Sadece insüline bağımlı diabetik olduğu kanıtlanan sporcuların tedavisinde kullanımı serbesttir. Sporcunun insülin kullanması gerektiği, takım doktoru veya bir endokrinoloji uzmanı tarafından yazılı olarak bildirilmelidir.
Sporcunun idrarında anormal miktarda (E) sınıfından bir endojen hormonunun veya bunların tanınmasına yardımcı olan bileşiklerin bulunması, sadece fizyolojik veya patalojik nedenlere bağlı olduğu kanıtlanmadığı durumlarda, suç sayılmaktadır
- Soğuk anestezik özelliği sayesinde ağrı giderici olarak kullanılır
- Hafif sakatlanmalar sonrası, spor faaliyetlerine daha çabuk dönülmesine yardımcı olur
- Düşme, ezilme ve burkulma gibi durumlarda
- Travma sonrası ağrılı bölgelere
- Küçük cerrahi girişimler öncesi ve spor yaralanmalarında kullanılır
Kullanım şekli :
Uygulanacak bölgeye yaklaşık mesafeden sıkılarak uygulanır. Cilt üzerinde hemen kaybolan ince beyaz bir tabaka oluşana kadar sıkılır. Gerektiğinde bu uygulama birkaç kez tekrarlanır.
Dikkat edilecek durumlar :
Kutu içeriği basınçlı ve parlayıcılıdır. Kutuyu direkt olarak güneş ışığına maruz bırakmayınız. Kullanırken sigara içilmemelidir. Solunmamalıdır. Göze ve açık yaralara uygulamayınız. Çocuklardan uzuk tutunuz ve havalandırılmış ortamlarda kullanınız.
Spor yaralanmalarında son yıllarda sıklıkla başvurulan yöntem olan kinezyo bant (kinezyolojik bantlama) uygulaması fizyoterapi yöntemleriyle birlikte kullanılır. Kinezyo bantlar, her ne kadar spor yaralanmalarından sonra yeni bir yaralanma riskine karşı sporcular tarafından kullanılsa da farklı tedavilerde de tercih edilir. Bu bantlar günümüzde fizik tedavi ve rehabilitasyon tedavisi alan birçok hastaya uygulanabilir. Bu kişilerde de vücudun doğal iyileşme sürecini kolaylaştırması nedeniyle tercih edilir ve ağrının azaltılmasından dokuların iyileşmesine kadar birçok fayda sağlar.
Bantlamanın başarısı iki faktöre bağlıdır. Birincisi; bandın uygun dokuya uygulanması için kişinin iyi değerlendirilmesidir. İkincisi de tekniğin doğru uygulanmasıdır. İkisi birlikte gerçekleştirildiği zaman tedavi etkili sonuç verir. Bu nedenle bandı uygulayan sağlık profesyonelinin bantlama konusunda özel eğitim almış ve deneyimli olması gerekir.
Klasik bant ile kinezyo bant arasındaki farklar şunlardır:
Kinezyo bant bir fizyoterapist ya da ilgili hekim tarafından uygulanabileceği gibi evde kişinin kendisi tarafından da takılabilir. Kinezyo bant genellikle 3 farklı şekilde kesilerek uygulanır. Bandı takarken aşırı gerdirmemek gerekir. Çünkü bant geri çekildiğinde sürtünme nedeniyle ciltte tahriş yaratabilir. Ya kası gererek ya da bandı gererek uygulamalısınız. Ancak bandın ucu asla çok gerdirilmemelidir. Kinezyo bandı kendiniz takarken dikkat etmeniz gereken 6 adım:
Kinezyolojik bant nadiren de olsa yan etki yaratabilir. Bu yan etkiler şunlardır:
Hassas ciltlerde tahriş görülme riski daha yüksektir.
Bantlamadan Önce: Cilt, yağ ve nemden arındırılmalıdır. Kinezyo bandın uygulandığı bölgede fazla miktarda kıl bulunması yapışmayı engelleyebileceği için bölgenin tıraş edilmesi gerekebilir. Bant cilde hemen yapışır ancak 20-30 dakika içinde yapışma derecesi en üst düzeye ulaşır. Uygulandıktan sonra hafifçe bastırılarak ovulması yapışmasını kolaylaştırsa da bu süre içinde bandın çıkmasına neden olacak hareketlerden kaçınılması gerekir.
Bantlamadan Sonra: Birkaç gün uygulandığı bölgede kalabilir. Banyo yapmak ya da yüzmekle çıkmaz, ıslandığında havluyla fazla suyu alınabilir. İstenildiği zaman bir rahatsızlık yaratmaksızın kolayca çıkarılabilir ve deride yapışkan kalıntı bırakmaz. Sporcularda veya zorlu fiziksel aktivitelerde bulunan kişilerde bandın yapışkanlığını artırmak için ekstra yapıştırıcı kullanılabilir. Genellikle sprey tipi yapıştırıcılar tercih edilir ancak ek yapıştırıcı kullanıldığında bandın ciltten çıkarılması zordur.
Kinezyo bant uygulanan bölgede nadiren cilt reaksiyonları görülebilir. Bunlar yüzeysel cilt hassasiyeti veya alerjik reaksiyonlar şeklinde olabilir. Alerjik reaksiyon genellikle kinezyo bandın yapışkan özelliğini sağlayan poliakrilat yapıştırıcıya, bazen de bandın rengini veren boyaya karşı olabilir. Bu durumda kinezyo bandın çıkarılması şarttır. Cilt tahrişlerine bağlı kızarıklık olması durumunda bant çıkarılıp, kızarıklık geçtikten bir süre sonra tekrar uygulanabilir.
Kinezyolojik bantlar eczaneler ve spor malzemeleri satan yerlerde bulunabilir. Alacağınız kinezyo bandın yapışkanın harekete ve suya dayanıklı, cildi tahriş etmeyecek özellikte olmasına ve lateks olmamasına dikkat edilmelidir.
*Bu içeriğin geliştirilmesinde Tıbbi Direktörlük katkı sağlamıştır.
*Web sitemizdeki bilgiler kişileri tanı ve tedaviye yönlendirme amacı taşımaz. Tanı ve tedaviye yönelik tüm işlemlerinizi doktorunuza danışmadan uygulamayınız. İçeriklerde Acıbadem Sağlık Grubu'nun tedavi edici sağlık hizmetlerine yönelik bilgiler yer almamaktadır.
SOĞUTUCU SPREY NEDİR
Soğutucu spreyler yüksek basınç ile sıvılaştırılmış gazlardan imal edilen ve uygulandığı vücut bölümünde cilt ısısını hızla düşürerek etkili olan medikal tedavi ajanlarıdır.
SOĞUTUCU SPREYLER NASIL ETKİLİ OLUR
Tüp içinde sıvılaştırılmış gaz sıkıldığı bölgede cilt üzerine sıvı şekilde yayılır. Bu sıvı gazların kaynama ısısı çok düşüktür. Sıkıldığı bölgede cildin ısısı ile hızla gaz haline geçer ve bu fizik olay sırasında cildin ısısını alır. Böylece uygulandığı bölgede cilt ısısı 30-32 dereceden 10-15 dereceye kadar iner. Aşırı soğuğun etkisi ile sinir uçlarının uyarılabilirliği düşer ve ciltten kaynaklanan olaylara bağlı oluşan ağrı kişi tarafından azalmış olarak hissedilir. Bu yüzden soğuk spreyler yüzeysel aneztezikler olarak da adlandırılırlar. Ayrıca soğuğun etkisi ile o bölgede cilt ve cilt altı damarları büzülür. Böylece özellikle travmatik durumlarda o bölgede ödem oluşumu engellenir . Bu etki ağrı kesici etkisinden daha önemlidir.
SOĞUTUCU SPREY HANGİ DURUMLARDA KULLANILMAKTADIR
Soğtucu spreyler öncelikle akut travmatik durumlarda kullanılmaktadır. Özellikle sportif aktiviteler sırasında oluşan burkulma, çarpma, ezilme ve benzeri durumlarda son derece yaygın olarak kullanılmaktadır. Ayrıca küçük cerrahi girişimlerde ve enjeksiyonlar öncesi yüzeyel anestezi sağlamak içinde sıkça kullanılmaktadırlar. Özellikle açık yaralarda dikiş öncesi, eklem enjeksiyonlarında iğnenin acısını azaltmak için kullanılmaktadır. Ayrıca fizik tedavi uygulamalarında özellikle myofasial ağrı sendromunda kas germesi ile beraber etkin bir şekilde kullanılmaktadır.
SOĞUTUCU SPREY NE ZAMAN KULLANILIR
Soğutucu spreyler acil durumda etkilenen vücut bölümüne hemen uygulanmalıdır. Olayın üzerinden uzun zaman geçerse etkili olmazlar.
CRYOS SOĞUTUCU SPREY NASIL KULLANILIR
Cryos soğutucu sprey travmadan etkilenen bölgeye yada yüzeyel anestezi istenen vücut bölümüne yaklaşık 20-30 cm uzaktan sıkılarak kullanılır. Sıkılan vücut bölümünde hafif bir beyazlama-karlanma görüldüğünde uygulama kesilmelidir. Aksi takdirde ciltte soğuğa bağlı cilt nekrozu olabilir. Sıkılan bölgede fazla bir beyazlaşma olursa hemen diğer elle cilt sıvazlanarak cildin aşırı soğuması engellenmelidir. İdeal olan ciltte karlanmaya müsaade etmeden diğer elle cilt ısısı kontrol edilerek uygulama yapmaktır. Eğer olay travmatikse devamında aralıklı buz uygulamasına geçilmelidir.
CRYOS SPREYİN DİĞER SOĞUTUCULARDAN FARKLARI NELERDİR
Cryos sprey doğayla barışık gazlardan üretilmiştir. Bu gazlar etil klorürden farklı olarak vücuda direk toksik değillerdir. Etil klorür ile astım hastaları zarar görebilmektedir ve nadir ölüm vakaları bildirilmiştir. Cryos sprey ozon tabakasına zarar vermez. Cryos FİFA tarafından tavsiye edilen ilk ekolojik soğuk spreydir. İçerdiği okaliptus kokusu ile uygulama sırasında kişiyi rahatsız etmez. 400 ml lik tüpü sayesinde (etil klorür tüpleri 100 ml dir) uzun süreli ve çoklu kullanıma imkan verir. Diğer soğutucu spreylere göre son derece ekonomiktir.
DİKKAT EDİLMESİ GEREKEN DURUMLAR
Cryos sprey uygularken cilt aşırı soğutularak dondurulmamalıdır.Bu nedenle uygulama sırasında cilt üzerinde karlanma oluşturulmamalıdır. Bütün soğutucu spreyler gibi cryos da yanıcı gazlardan oluştuğu için 50 derece üzeri ısılardan korunmalı ve direk olarak güneşe maruz bırakılmamalıdır.
Adres :Şair Arşi Caddesi No:6 Göztepe Kadıköy - İstanbul 34732
Telefon : + 9 0216 449 09 41
Mobil : + 9 0555 977 12 14
E-Mail : [email protected]