star kuyumculuk bolvadin / ORHAN NESLİOĞLU

Star Kuyumculuk Bolvadin

star kuyumculuk bolvadin

KÂMİL GÖKSU

 

   Zontur Kâmil…Seksen dokuz Yaşında…Çocukluk yıllarında gazoz sattı, kahvehanelere su taşıdı, bağ-bahçe işleriyle uğraştı. Ayrıca kahvehane işletmeciliği, hamam işletmeciliği, elektrikçilik ve tekel bayiliği yaptı.Bolvadinde ilk otomobil sahibi olan kişilerdendir.

   Kâmil Göksu; orta boylu, iri kemikli, sakalı ve bıyığı olmayan birisi…Devamlı ütülü elbise giyer ve yaşına rağmen kravat takmayı bırakmaz. Üst-baş temizliğine karşı çok titizdir. Esnaflık yaptığı yıllarda omzunun sol tarafında devamlı temiz beyaz bir bez bulunduğunu; devamlı işyerinde temizlik yaptığını söyler. Yürürken, biraz eğilmiş omuzlarından dolayı yere bakarak; kısa adımlarla ve hızlı yürür. Toplumun renkli kişilerinden olup; güngörmüş birisidir. Şaka yapmayı sever…Sevenleri bazen şakalaşmak amacıyla devamlı ona takılırlar. Eskiden her gün çarşıya gelebilirken; şimdi yaşlılıktan dolayı salı ve cuma günleri gelebilmektedir. Sabahleyin, Lokantacı Arif’in işyerine gelip işkembe çorbasını içer; öğleyin ise yemeğini yiyip kahveye oturur. İkindinden sonra Berber Abdullah’tan traşını olup; evinin yolunu tutar.

   HAYATINIZI ANLATIR MISINIZ?

   yılında Bolvadin’in Hacıhalife Mahallesi’nde dünyaya gelmişim. Babamın adı Abdürrahim…Babamın dükkanı yoktu. Hacıata’nın Han’da dibek taşında kahve döver; kahvecilere satardı. İki oğlan kardeşiz. Benim küçüğüm Abdil, ilkokul öğretmeniydi; vefat etti. İlkokulu bitirdikten sonra Gedikli (Uzman çavuş) olmak için imtihana girdim. Kazandım fakat sağlık raporu alırken problem çıktığı için buraya gidemedim.

   Ben küçükken evlerde ve kahvehanelerde çeşme yoktu. Herkes ihtiyacını sokak çeşmelerinden görürdü. Her mahallede en az iki-üç çeşme olurdu. Tarlalara su almak için yapılan sondaj çalışmaları bu çeşmelerin kurumasına sebep oldu. Ben de harçlığımı çıkarmak için dört boduç ile kahvehanelere devamlı su taşırdım. Salmagarı’nın Mevlüt’ün yemenici dükkanında çırak olarak çalıştım. Ayrıca, bağımız vardı orada çalışır, ot yolardım. Sandıkçılar’ın gazoz imalathanesi vardı. Oradan bir kasa gazoz alır; Çarşı Camii’nin önünde satardım. Askere gidesiye kadar bu şekilde çalıştım.

   ASKERLİĞİNİZİ NEREDE YAPTINIZ?

   Atlı süvari ve Albayın postası olarak, 36 ay Ağrı’da askerlik yaptım. Üç sene boyunca memlekete gelemedim. Gelmek için para yok, kardan devamlı yollar kapalı, izin de vermediler; bu yüzden gelemedim.

   ASKERLİK DÖNÜŞÜ NE YAPTINIZ?

   Askerden gelince Gazi BİRCAN’la birlikte Emirdağ Caddesi üzerinde kahvehane açtık. Burayı üç sene işlettik. Sonra evlendim. Üç kız, iki oğlan beş çocuğum var… Büyük oğlum Abdürrahim taksicilik yapıyordu, emekli oldu. Küçük oğlum Musa ise yetiştirme yurdunda şoför idi, o da emekli oldu. 17 tane de torunum var.

   İmaret Hamamı yıkılmadan önce 1 sene orayı işletip, Hamamcı Kadir’e devrettim. Kahvecilik işinden sonra elektrikçilik işine girdim. Sami Hıdıroğlu elektrik işlerinde çalışmış. Bana, ortak elektrikçi dükkanı açalım, dedi. Ben de kabul ettim ve yılında, bedesten içinde dükkanı açtık. Burada üç yıl çalıştıktan sonra “Burada gizbedekalıyoruz.” diyerek; İstasyon Caddesi üzerinde bir dükkan kiralayıp çalışmaya başladık. Dükkanın ismini de: “Işık Elektrik” koyduk. Burada beraber altı sene çalıştıktan sonra ben ayrıldım ve Zafer Caddesi’ne dükkan açtım. Daha sonra, şimdiki Star Kuyumcusu’nun olduğu yere taşındım.

   O ZAMAN ELEKTRİKÇİ KİMLER VARDI?

   O zaman elektrikçi, Karamahmut’un Şerafet ve Sıtkı Sayın vardı. Belediyeye girmeden önce Tığlı Kadir benim yanımda çalışırdı. Elektrikçiliğe başladığım yıllarda neredeyse Bolvadin’in yarısı evine elektrik almamıştı. İlk zamanlar normal ampuller vardı. Floresan lambalar sonradan çıktı. Ayrıca Nuri Taktak radyo satardı. Ondan radyo alıp ben de satardım. Sami iyi sanatkârdı, radyoları güzel tamir ederdi. O zamanlar lambalı ve pilli radyolar vardı.

   NE ZAMAN TEKEL BAYİLİĞİNE BAŞLADINIZ?

   Yılında elektrikçiliği bıraktım, tekel bayiliği yapmaya başladım. Eski belediyenin altında, kasapların yanında dükkan tuttum; orada çalışmaya başladım. Daha önce müze olan, şimdi sinema olarak işletilen yer “Işık Sineması” idi. Sinemanın içi, gece tıklım tıklım dolardı. Sinemaya gidenler bizden avare alır giderlerdi. Çok avare sattık. Ayrıca yurtdışından gelen çaylardan satardım. Gece 01’kadar dükkan açık olurdu. Dükkanın üzerinde bulunan belediye penceresinden, çavuşlar kağıdı yırtıp benim dükkanın önüne atarlar; sonra gelip: “Yerlere kağıt atmışsın zabıt tutacağız.” diye şaka yaparlardı. Eskiden esnaflık çok zordu, küçük bir problemden dolayı ceza verilirdi.

   GENÇLİK YILLARINDA YAŞANTI NASILDI?

   Kimsede para yoktu fakat, herkes mutluydu. İnsanlar arasında samimiyet, dostluk vardı. Birbiriyle şakalaşmalar çok olurdu. Pazar günleri fırın eti verilir; Horan’a gidilip yenirdi. Cumhuriyet Bayramını seyretmeye Ankara’ya giderdik. Eyüp’te Cuma namazı kılmak için İstanbul’a giderdik. İnsanın unutamadığı bazı olayları da yaşadım. Yörükzâde’nin cenazesi ’de , Alaca Camii’nin içi cemaati almadığı için; cami önündeki sokakta kılındı İlk benzinliği, Gemiciler şimdiki Ziraat Bankası’nın olduğu yerde açtılar… Çocuklar kız olsun; oğlan olsun fistancak gezerlerdi Yazın, çok çocuğun ayağında ayakkabı olmazdı.

   Şimdi herkeste para var, bunun yanı sıra borcu olan kişi de çok…İnsanlar ölçüsüz ve hesapsız harcamalar yapıyorlar. Çarşıda gezenlere bir bak! Herkesin suratları asık; birbirlerine küs gibi gidiyorlar.

   “ZONTUR” LAKABINIZ NEREDEN GELİYOR?

   Aslında bize “Gökeseler” derler. Ben küçüktüm, Bolvadin’e elektrik yeni gelmişti. Arkadaşlarla yeni kurulmuş olan elektrik santralını görmeye gitmiştik. Elektrik üreten makineler kömürle çalışıyordu. Kaynayan suyun buharı motoru çalıştırıyor, elektrik elde ediliyordu. Buharlı motorlar “zontur zontur” diye ses çıkarıyordu. Orada bulunan arkadaşın birisi bana bu lakabı taktı. O günden beri de bu lakapla tanınıyorum. Lakap takmak en kötü bir şey…Cenab-ı Allah Hümeze Suresi’nde: “Lakap takanın; arkadan çekiştirenin vayhaline!” buyuruyor. Bu yüzden, toplumumuzda bir hastalık haline gelen lakap takma ve dedikodu huyumuzu bırakalım.

  

  

ORHAN NESLİOĞLU

 

   Avukat Orhan…Yetmiş yedi yaşında…Kırk sekiz yıldır avukatlık yapıyor. Afyon ve çevresinin en uzun süre avukatlık yapan kişisi…Mesleğinin duayeni, uzmanı…Bütün kanun maddelerini ezberinden bilir…İhtiyaç sahibi olan kişilerden ücret almaz…Demirciler İçi’nde bulunan bürosundaki odanın birisinde nostaljik eşyalarını saklar. Burada; mesleğine başlarken kullandığı ilk dolap, masa, daktilo ve tablolarını gözü gibi korur. Tembelliği sevmez; çalışmanın yaşı olmadığını ve bir ibadet olduğunu belirtir.

   Orhan Neslioğlu; yaşına göre gayet dinç, ortadan biraz kısa boylu, saçlarının yarısı dökülmüş ve ağarmış, renkli gözlü, hafif sarışın, bıyıksız …Pantalonunu tutturmak için kemer yerine, omuzdan askılı lastik kullanır. Dışarıya çıktığında kasket türü şapka giyer. Ses tonu gür olup, hitabeti güzeldir.

   HAYATINIZI ANLATIR MISINIZ?

   yılında Bolvadin’in Hacıyusuf Mahallesi’nde dünyaya gelmişim. Babamın adı Rüştü…Dava vekili idi. Bugünün avukatı durumunda idi. İki kız; üç oğlan, beş kardeşiz. En büyük ağabeyim Sami, avukat idi, vefat etti. Onun küçüğü Faruk, tapu memuru idi, emekli oldu. İlkokulu bahçe ve İnönü Okullarında okudum. Ortaokulu Bolvadin’de bitirdim. Bolvadin’de o zaman lise olmadığı için Afyon Lisesi’ne gittim.

   OKUL TATİLLERİNDE NE İŞ YAPTINIZ?

   O zamanlar bütün aileler çocuklarını okul tatillerinde, bir esnaf dükkanına çırak verirlerdi. Babam da beni çırak verdi. Önce Badiniğin Hafız’ın babası Mevlüt TERZİER’in yanında çalıştım. Mağaza şeklinde dükkanı vardı. Her çeşit eşya satılırdı. Bazen Dahancı Rüştü’ye gider, bir teneke tâhin’i omzuma yüklenir; zorlanarak götürürdüm. Tuzcu-kahveci Abdullah’tan da fıstık alır götürürdüm. Gündeliğim elli kuruş idi. Bir kaç sene de, terzi çıraklığı yaptım. Bedesten içinde terzi dükkanı olan Idıdağın Ahmet’de çalıştım. Lise yıllarında ise, okuduğumdan dolayı bir yere çalışmaya girmedim.

   ÜNİVERSİTEYE NASIL GİRDİNİZ?

   Ben ticareti seviyordum, okuma taraftarı değildim. Aile içinde, sen okuyamazsın, gibi bir laf olunca, iddia üzerine okumaya karar verdim Yılında üniversiteye girdim. O gün için üniversiteye giden parmakla gösterilecek kadar azdı. Çoğu kişi ilkokulu zor bitiriyordu. Okuyacak olan da imkansızlıklar yüzünden okuyamıyordu. Ben üniversiteye girerken, bazı bölümlere sınavsız giriliyordu. Hukuk Fakültesi de sınavsız idi. Türkiye’de sadece Ankara ve İstanbul’da Hukuk Fakültesi vardı. Bu üniversitelerde okuması zor diye, kimse başvurmuyordu. Giren, dört yıllık okulu senede zor bitiriyordu.

   Başvuru dilekçesine 1 kuruşluk teyyare pulu; 15 kuruşluk da damga pulu yapıştırarak başvurumu yaptım ve okula başladım. Dört yıllık okulu, başarılı bir şekilde üç buçuk yılda bitirdim.

   OKULU BİTİRİNCE NE YAPTINIZ?

   Okulu bitirince yılında evlendim, daha sonra askere gittim. Evliliğimden Hilmi, Rüştü ve Hasan dünyaya geldi. Bir de kızım var…Askerliğimi İstanbul Tuzla’da ve Çatalca’da yedeksubay olarak yaptım.

   Askerden gelince ilk büromu Badiniğin Hafız’ın dükkanın yanına açtım. Sonra Star Kuyumcusu’nun üstündeki dükkanda çalıştım. En son olarak da yılında, yeri kendi mülkümüz olan şimdiki yerimizi yaptım ve burada çalışmalarımı sürdürmekteyim. Benim bildiğim, Bolvadin’de en eski avukatlar Hamdi Hamamcıoğlu ve Sami Neslioğlu idi. Ayrıca “Dava vekili” dediğimiz rüştiye mezunu kişiler de avukatlık görevi yapardı. O gün için dava vekilliği yapanlar: Hulusi Özsoy, Hüseyin Türksoy ve babam Rüştü Neslioğlu idi.

   AİLENİZDEN BAHSEDER MİSİNİZ?

   Dedemin dedesinin adı Hacı Yusuf, Honam Yörüğü Aşireti’ne bağlıdır.. yılında Isparta’dan Bolvadin’e gelerek, henüz daha iskan olmamış olan, şimdiki Emirdağ Caddesi ‘nin olduğu bölgeye yerleşiyor. Burada çoğalıyorlar. Sonra bu mahalleye, büyük dedemin adı olan “Hacıyusuf Mahallesi” adı veriliyor. Bu mahallede bulunan; Özsoylar, Köksoylar, Aksoylar, Temizsoylar, Yalçınlar ve biz Nesliler; hepimiz Hacı Yusuf’tan gelen bir köküz, hepimiz akrabayız.

   Babam Rüştü Neslioğlu, rüştiye mezunu olup; hakim, savcı, ve noter vekilliği yapmıştır. Avukat görevi üstlenerek, yıllarca dava vekilliği yapmıştır. Son derece çalışkan; hatip, dini bilgisi yüksek bir şahsiyet idi. Evlatlarını en iyi şekilde yetiştirdi. Kabiri nur olsun. Babam, amcam Süreyya Neslioğlu’nu da çok takdir ederdi.

   SÜREYYA NESLİOĞLU’NU TANITIR MISINIZ?

   “Kitapçı Süreyya” diye bilinir. Yıkılan adada arzuhalcilik, kitap-kırtasiye işleri yapmıştır. Çocuğu olmadığından, çevre ilçe ve köylerden gelen öğrencilere velîlik yapmış; maddi-manevi onları desteklemiştir.

   Ömrünün son yılını Bolvadin’deki hayır hizmetlerine ayırmıştır. Bolvadin Ortaokulu’nun yapımında; Çarşı Camii’nin kuzey giriş tarafındaki ilave bölümünün yapımında önderlik etmiş ve katkıları olmuştur. Heybeli Kaplıcası’na ilk olarak mescidin  yapılmasını sağlamış ve İmrallı Köyü’nden kaplıcaya soğuk su getittirmiştir. En önemli katkısı ise; memelekete imam-hatip okulunu kazandırmasıdır. Okulun yapımında köylere kadar gitmiş; yardımlar toplamış ve toplumun yardımlarıyla okulu bitittirmiştir. Ayrıca okul açılma kadrosunu alabilmek için günlerce bakanlık önünde yatmıştır. Hizmetleri ve iyiliği unutulmaz.

   MESLEĞİNİZİN ZORLUKLARI NELERDİR?

   Ben mesleğime âşık bir kişiyim. Beni ayakta tutan, işimi severek yapmamdır. Hukukta: “Her suçlunun savunulacak bir yönü vardır.” kuralı vardır. Biz avukatlar bu kural üzerine hareket ederiz. Bize başvuran kişiyi en iyi şekilde savunmak için gayret gösteririz. Davayı kazandığımız zaman sevinir; aradabir kaybedersek üzülürüz. Bazı zaman davayı kazanamadığın zaman müvekkil kızar; bazısı ücretini vermez. Ayrıca karşı tarafın düşmanlığını kazanırız. Bu bizim işimiz; kim gelirse onu savunmak durumundayız.

   EN ÇOK HANGİ DÂVÂLARA GİRDİNİZ?

   yılında avukatlığa başladım. Kırk sekiz yıllık avukatlık görevim sırasında, taşınmaz mal davaları, yani tarla,ev, dükkan paylaşımlarından doğan problemlerle çok karşılaştım. Daha sonra ise; boşanma, nafaka, tazminat, men’i müdahale gibi davalara baktıseafoodplus.info zamanlarda, en çok boşanma davalarına bakıyoruz.

   SİZCE BOŞANMALARIN SEBEBİ NEDİR?

   Problemli ailelerin çocukları genellikle problemli oluyor. Sağlam bir aile yapısı oluşabilmesi için büyükler çocuklarını iyi yetiştirmesi gerekir. Düğünden once, bilhassa oğlan tarafına değişik isteklerle zorlamalar getiriliyor. Anneler, evlenen kızlarının hayatlarına devamlı müdahale ediyorlar. Genç evlilerin aile içinde olan problemlerini çözmek yerine, daha da ateşliyorlar. Evliler arasındaki bir taraftaki problem, öbür tarafı da etkiliyor. Sonuç hüsran oluyor. Bana boşanma davası için gelen kişinin önce aralarını bulmaya çalışırım. Başarılı olamazsam, o zaman onların davalarını alırım. Topluma âcizane tavsiyem; gençler, olaylar sırasında sabırlı olsunlar; büyükler de gençlerin özel hayatlarına fazla karışmasınlar.

  

  

  

  

  

  

   

 

Star Iletisim Hüseyin Tek

Istasyon Caddesi, Bolvadin, adresinde bulunan Star Iletisim Hüseyin Tek hakkındaki bilgiler kesindir ve açık kaynaklardan toplanmıştır.

Ofisi bizzat ziyaret etmek istiyorsanız, arabanızın navigasyon sisteme şu koordinatları giriniz: ,

Ayrıca şirket hakkındaki bilgiler bu websitede bulunan kategoriler altında da bulunabilir: Servis istasyonlar.

Bu şirketin yakınında 5 tane ilginizi çekebilir benzer şirket bulunmaktadır. En yakın bulunan şirketin adı Isik Muzik Evi ve Muzik Kurslari ‘dır ve kilometre mesafede bulunmaktadır. En uzak bulunan şirketin adı TEKSAN ısı & güneş enerji sistemleri ve kilometre uzaklıkta bulunmaktadır.

Bu şirket hakkındaki bilgiler tarihinde güncellenmiştir. Bilgiler açık kaynaklardan toplanmıştır.

ADEM Y&#;KSELDİ (KUYUMCULUK)

Firma Bilgileri

  • Ünvanı : ADEM Y&#;KSELDİ (KUYUMCULUK)
  • Kuruluş Tarihi : 13 Ekim &#;arşamba
  • Ticaret Odası :BOLVADİN TİCARET VE SANAYİ ODASI
  • Sicil Numarası
  • NACE Kodu

Yasal Uyarı / Bildiri!

  • Find® bir Türkiye Firma Rehberi / Türkiye İşletme Rehberi sitesidir.
  • Find®'de yayınlanan bilgiler Ticaret Sicil Gazetesinde yayınlanan kamuya açık işletme kuruluş ve faaliyet bilgileri, işletmenin kendi yayınladığı kamuya açık kurumsal internet sitesi, Ticaret Odası, Mesleki Odalar, Mesleki Birlikler, işletmenin kendisi tarafından sağlanan bilgilerden derlenerek oluşmaktadır.
  • Find® internet sitesi, sahibi veya yöneticilerinin; site içerisinde yayınlanan işletmeler ile hiçbir bağlantısı bulunmamaktadır.
  • Find® site üzerindeki bilgilere dayalı yapılan ticari anlaşmalarda taraflara kesinlikle bir garanti veya güvence vermemektedir.
  • Find® sitesi içerisinde yayınlanan işletmelerin iletişim ve genel bilgileri hiçbir şekilde herhangi (resmi veya gayri resmi) bir konuyla ilgili kullanılmak üzere resmi bir kuruluşun, işletmenin bağlı olduğu mesleki oda veya kurumun vereceği bilgi/belge yerine geçmez ve resmi hiçbir geçerliliği yoktur.
  • Find® yayınlan bilgilerin güncelliğini garanti etmez, doğruluk, tamlık ve kullanılırlığını değerlendirmek yalnızca kullanıcının sorumluluğundadır.
  • Find® üzerinden yayınlanan işletme ve ziyaretçi arasında herhangi bir ödeme/tahsilat/satış işlemi veya para transferi teknik olarak mümkün değildir.
  • Find®'de yayınlan işletmelerin ticari faaliyeti esnasında müşteri ilişkileri veya satış pazarlama usulleri/teknikleri Find'i hiç bir surette bağlamamakta/ilgilendirmemektedir.

KUYUMCULUK Meslek grubunda, BOLVADİN / AFYONKARAHİSAR Bölgesinde Belirli bir mala tahsis edilmiş mağazalarda altın ve diğer değerli metallerden takı, eşya ve mücevherat perakende ticareti (kuyumculuk ürünleri perakende ticareti dahil, gümüşten olanlar hariç) konularında hizmet vermektedir.

HATALI İŞLETME BİLGİSİ seafoodplus.info

İşletmelere mesaj göndermek için "Mesaj Gönder" bölümünü kullanınız.

ADEM Y&#;KSELDİ (KUYUMCULUK)

nest...

batman iftar saati 2021 viranşehir kaç kilometre seferberlik ne demek namaz nasıl kılınır ve hangi dualar okunur özel jimer anlamlı bayram mesajı maxoak 50.000 mah powerbank cin tırnağı nedir