Sünnet öncesi muayene Dosya:Sünnət circumcision əməliyyatı.gif
Erkek çocuğu olan aileler için en önemli konuların başında gelen sünnet, kültürel olarak da erkekliğe atılan ilk adım olarak kabul ediliyor. Sünnet yaş arasında yapıldığında ileri dönemlerde olumsuz sonuçlara neden olabileceği bilindiği için, yenidoğan dönemi sünnet için en ideal zaman olarak uygun bulunuyor. Hayatın ilk günlerinde adaptasyon sürecinin daha konforlu olması düşünülerek, bebeklerde bu işlemin doğumdan sonra ilk haftanın ardından yapılması uygun görülüyor. Memorial Hizmet Hastanesi Çocuk Cerrahisi Bölümü uzmanları, sünnet konusunda dikkat edilmesi gerekenler hakkında bilgi verdi.
Sünnet, tıbbi olarak uygun yöntemlerle her yaşta yapılabilmektedir. Ancak sünnetin erken dönemde yapılması, önemli avantajlar sağlamaktadır. Çocuğun yaş arası özellikle de yaş devresi psikososyal gelişme dönemleridir. Çocukların bu yaş aralığında sünnet edilmeleri ileride ciddi psikolojik sorunlara neden olabileceği için tavsiye edilmemektedir. 7 yaşından sonra durgunluğa giren psikososyal devre ergenlik çağına kadar devam etmektedir. Bu yaşlarda yapılacak sünnet, çocuğun toplumun bir üyesi olduğunu fark etmesini sağlayarak, gelişimi için önemlidir. Sünnetin ilk 20 günde ya da 6 yaşından sonra yapılması daha uygun görülmektedir.
Çocukta psikolojik etki bırakmaması, iyileşmenin ve bakımın daha kolay olması gibi nedenlerle yenidoğan sünneti tercih edilmektedir. Sünneti, bebeğin sağlığına faydaları nedeniyle yaptırmak önemlidir. Ancak bebeğin doğar doğmaz sünnet edilmesi, doğru bir yaklaşım değildir. Yeni doğmuş bir bebeğin, hayatının ilk günlerinde mücadele etmesi gereken birçok unsur bulunmaktadır. Bunun yanında bebekte sarılık, kilo kaybı, emme yutma sorunu ya da solunum problemleri yaşanabilmektedir. Bu durumlar ilk bir haftanın ardından netleşmektedir. Sünnet için bu sürenin geçilmesini beklemek daha uygun olur.
Yeni doğum yapan annenin iyileşmesi normal doğumda gün arasında sürerken, sezaryenle bu süre 1 haftaya kadar çıkmaktadır. Sünnet olan bebeğin bakımı, genellikle anne tarafından yapılmaktadır. Bu durum bebeğin daha hızlı iyileşmesini sağlamaktadır. Ayrıca zor zamanlarda annenin bebeğinin yanında olduğunu hissettirmesi, yakınlaşmayı artırmaktadır. Bu faktörler de değerlendirildiğinde sünnetin 7 gün ve sonrasına bırakılması daha uygun olmaktadır.
Sünnet derisinin iltihabi hastalıkları ya da darlığı gibi birçok rahatsızlık, bu işlemle ortadan kalkmaktadır. Bunun yanında sünnet derisi altında idrar toplanması ve sonuçta iltihaba dönüşüp böbreklere zarar vermesi durumu sünnetten sonra görülmemektedir. Sünnetin tam donanımlı merkezlerde ve uzman doktorlar tarafından yapılması önemlidir. Böylece yaşanabilecek birçok sorunun önüne geçilmektedir.
Sünnet, erkek çocuklarında penisin uç kısmını kaplayan ve koruyan prepusyumun yani üst derinin cerrahi işlemlerle alınması işlemidir. Geleneksel nedenlerden dolayı sosyal bir yükümlülük olarak görülen sünnet, aslında tıbbi olarak da çok önemli bir yere sahiptir. Dikkat edilmesi gereken en önemli konu ise, yenidoğan dönemi dışındaki tüm sünnetlerin, genel anestezi altında yapılmasının daha uygun olacağıdır. Yenidoğan dönemindeki sünnetler ise lokal anestezi altında gerçekleştirilmelidir. Ailelerin merak ettiği konulardan biri de sünnet için en uygun dönemin hangisi olduğudur.
Sünnet, doğumdan itibaren her yaşta yapılabilir. Ancak ameliyathane koşullarında ve cerrahi prensiplere uyularak gerçekleştirilmesi gerekir. 2 ile 4 yaş arasındaki erkek çocuklarda ise sünnet önerilmeyen bir operasyondur. Çünkü bu yaş aralığındaki çocuklar kendi cinsiyetlerini ve genital organlarını tanımaya başlarlar. Bu nedenle cinsel organlarıyla ilişkili cerrahi girişimlerde bulunmak çocukları olumsuz etkileyebilir. Genellikle doğumu takip eden süreçte bebek hastaneden çıkmadan önce veya ilk 1 ay içerisinde sünnetin yapılması önerilir. İlk 2 yaşa kadar yapılmayan sünnetlerde ise çocuğun sağlıklı iletişim kurabileceği yaşından sonra sünnetlerin yapılması uygundur.
Yenidoğan sünnetinin en önemli avantajı bebeğin operasyonu hatırlayamayacak olmasıdır. Sünnetle ilgili hiçbir şey hatırlamayacağı için psikolojik travma da yaşamaz. Ayrıca yenidoğan sünneti lokal anestezi ile yapıldığından sünnet öncesi ve sonrasında bebeklerin aç kalmaları gerekmez. Yara yerinin iyileşmesi de bu dönemde daha hızlı olur. Sünnet derisindeki damarlar çok küçük olduğundan belirgin bir kanama da yaşanmaz. Lohusa annenin vücut sıvılarında salgılanmakta olan hormon ve proteinler emzirme yoluyla bebeğe geçerek cerrahi girişim üzerinde koruma etkisi sağlar. Koruma faktörlerinin de etkisi ile sünnet sonrası dönemde ağrı giderici ilaç kullanılması gerekmez. Yenidoğan sünneti ile hijyenin daha kolay sağlanması nedeniyle penis ön derisinin yapışıklıkları ve darlıkları da önlenmiş olur.
Genel anestezi altında gerçekleştirilen sünnet operasyonlarında çocukların travma yaşama ihtimali de azaltılmış olur. Sünnetin de bir cerrahi işlem olduğu unutulmamalıdır. O nedenle genel anestezi altında uygulanması çocukların psikolojik travma yaşamaması açısından önemlidir. Ayrıca son yıllarda aileler de sünnetin çocukların üzerinde ciddi travma olduğunu düşünerek bu operasyonu daha çok genel anestezi altında gerçekleştirmek istedikleri gözlenmektedir.
Genel anestezide çocuk bir ilaç yardımıyla uyutulur. Bu esnada çocuk operasyonu hissetmeden, korkmadan sünnet gerçekleştirilir. Bu şekilde aynı zamanda cerrah da işini daha kolay yapabilir. Böylece, sünnet sırasında çocuğun paniğinden dolayı yaşanabilecek olumsuzluklar en aza indirilir. Lokal anestezi altında ise çocuk acı hissetmese de, dokunmalardan korkarak tepki verebilir. Ailelerin en çok korktuğu konuların başında, genel anestezi esnasında, olumsuz bir komplikasyonun gelişebileceğidir. Ameliyat öncesinde bütün kontroller yapıldıktan sonra hekimin de onayıyla çocuğa anestezi yapılabilir. Anestezi uzmanları çocuğun yaşına ve durumuna göre uygun şekilde anestezi işlemini uygular.
Çocuğu sünnet hakkında açıkça bilgilendirmek önemlidir. Çocuğa sünnet günü ve sonrasında neler yaşayacağı aşama aşama anlatılmalıdır. Sünnet öncesi yapılan muayene sırasında, çocuğun sünnet olmasını engelleyecek bir problemin olup olmadığı da iyice araştırılmalıdır.
Sünnet operasyonu sonrası bebeğin bakımı da çok önemlidir. Hastanede bebek hemşireleri tarafından çocuğun bakımı düzenli olarak yapılmalı ve evde uygulanması gerekenler konusunda aile bilgilendirilmelidir. Yeni doğan bebeklerde sünnet derisi penis başına yapışıktır. Sünnet ile bu yapışıklık da giderilmiş olur. 1 hafta boyunca sünnetli bölgeye antiseptikli kremler sürülür. Bebek sünnetten birkaç gün sonra banyo yaptırılabilir.
Sünnet operasyonunun, konusunda uzman doktorlar tarafından yapılması çok önemlidir. Nadir görülen penis derisinin fazla kesilmesi, pipinin gömük kalması ve ileriki dönemlerde sünnet revizyonları gibi komplikasyonların yaşanma olasılığı da bu şekilde azaltılmış olur.
Nadir de olsa sünnet operasyonunda da kanama ve yara yeri enfeksiyonu olasılığı vardır. Bu tip durumlarda yenidoğan ve çocuk sünnetini gerçekleştiren doktor ile irtibata geçilerek gerekli muayenenin yapılması sağlanmalıdır.
Sünnet sonrası aşağıdaki durumlarda doktora başvurmalı;
Etiket:
Çocuğun örselenmeden ruhsal-cinsel gelişimini tamamlayabilmesi için, tıbben zorunluluk olmadıkça yaş arasında sünnetten kaçınılmalıdır. İsteğe bağlı sünnet için en ideal yaş aralıkları ay, yaş , yaş en ideal yaş aralıklarıdır.
Sünnet idrar yolu enfeksiyonları ve cinsel yolla bulaşan hastalıklardan koruyucudur. Sünnetli erkeklerde HPV denen virüs daha az sıklıkta görüldüğü için sünnet erkekleri HPVnin yol açtığı penis kanserinden, bu erkeklerin eşlerini de rahim ağzı kanserinden korur.
İslâm âlimlerinin hepsi, Kurânı açıklamada Peygamber (a.s.m.) sünnetini birinci kaynak olarak görmüşlerdir. Bunun dayandığı bir gerçek var mı? Evet, buna benzer âyetler Peygamberimizin (a.s.m.) görevini, sadece Kurânı insanlara getirmekle sınırlı olmadığını belirtiyor.
Alevi ve Sünni topluluklarda çocuk sünnet olurken bir döşek serilir ve Kirve döşeğe oturup çocuğu kucağına alır. Buna peygamber döşeği denir. Sünnet sırasında sık sık Peygambere salavat denir ve salavat getirilir.
Hanefî mezhebine göre kazaya kalmış namazları bulunan kimseler farz namazların öncesi ve sonrasında kılınan (revâtib) sünnetleri de kılarlar.
Sünnet idrar yolu enfeksiyonları ve cinsel yolla bulaşan hastalıklardan koruyucudur. Sünnetli erkeklerde HPV denen virüs daha az sıklıkta görüldüğü için sünnet erkekleri HPVnin yol açtığı penis kanserinden, bu erkeklerin eşlerini de rahim ağzı kanserinden korur.
Sağlık Bakanlığının genelgesine göre hekimler dışında sünnete yasak gelirken, yapanlar hakkında 2 yıldan 5 yıla kadar hapis cezasıyla dava açılabilecek. Sünnet, artık sadece hekimler tarafından steril bir ortamda yapılabilecek.
Fıkıhçılar arasında erkeklerin sünnet olmasının hükmü üze- rinde farklı görüşler olmakla birlikte daha ziyade yapılması gereken güzel bir örf olarak değerlendirilmektedir. İlk sünnet olan kişi İbrahim Peygamber olarak bilinmektedir. O Rabbın emriyle ilerlemiş yaşlarda sünnet olmuştur.
Öncelikle tıbbi bir problem var ise yani sünnet gerekliliği var ise her yaşta yapılabilir. Fimosis denilen penis derisi darlığı, geçirilen idrar yolu enfeksiyonları gibi tıbbi gerekçeler var ise yaşın bir önemi yoktur.
Sünnet olmak meşhur bir sünnettir.
“Bu itibarla sonradan Müslüman olan ya da küçükken sünnet olamamış bir kimsenin sünnet olması gereklidir. Ancak sünnet olmak İslamın şiarı olmakla birlikte, İslama girmek için bir ön şart değildir.
Kurânda sünnet ile ilgili herhangi bir âyet bulunmamakla birlikte, Müslümanlığın simgesi olarak kabul edilmiştir. Bazı Hadisi şeriflere baktığımızda ise sünnet olmanın farz değil sünnet olduğu ifade edilmektedir. Sünnet olmak ile ilgili Hadis-i Şerifler şöyle: Sünnet olmak, erkekler için, sünnettir.