Yüksek tansiyon (hipertansiyon) damarların içerisindeki kanın damarların duvarlarına uyguladığı yüksek basınca denir. Bu basınç kalp tarafından yapılan pompalamaya ve kan damarlarının direncine bağlıdır. Kronik yüksek kan basıncı olan hipertansiyon, en yaygın tıbbi sorunlardan biridir. Hipertansiyon genellikle herhangi bir belirtiye neden olmaz ve her zaman erken evrelerde teşhis edilemeyebilir. Kalp krizi, felç, böbrek hastalığı ve diğer ciddi tıbbi sorunların önde gelen nedenlerinden biridir. Kan basıncı 2 rakamla kaydedilir. Sistolik basınç (daha yüksek sayı) kalbin vücuda kan pompaladığı kuvvettir. Diyastolik basınç (düşük sayı), kan damarlarındaki kan akışına olan direnci gösterir. Her ikisi de milimetre cıva (mmHg) cinsinden ölçülür.
Genel olarak:
/ 80mmHg ve / 90mmHg arasında okunan bir kan basıncı, kontrol altında tutmak için gerekli adımlar atılmazsa, yüksek tansiyon geliştirme riski altında olunduğu anlamına gelebilir.
Hipertansiyonu olan çoğu kişi ancak rahatsızlıkları hasar verebilecek kadar ilerlediğinde semptomlar geliştirir. Birçok durumda, ilk hipertansiyon belirtisi ani bir kalp krizi veya inme ile sonuçlanabilir. Bu nedenle hipertansiyona genellikle sessiz katil denir. Hipertansiyon tansiyonun ne kadar yüksek olduğuna göre sınıflandırılır.
Sınıflandırmalar şunlardır;
Prehipertansiyon, istenen aralıktan daha yüksek, ancak etiketli hipertansiyon için yeterince yüksek olmayan kan basıncını tanımlar. Prehipertansiyonda, sistolik basınç ila mmHg ve diyastolik basınç 80 mmHgden azdır.
Prehipertansiyon ile evre 1 ve 2 hipertansiyon belirtileri nadiren görülür.
Belirtiler genellikle şunlardır;
Malign Hipertansiyon: Bu tip hipertansiyona ek olarak, hipertansif acil durum veya malign hipertansiyon adı verilen nadir, ciddi bir form vardır. Malign hipertansiyon, kan basıncı aşırı derecede yüksek olduğunda ve akut organ hasarı kanıtları eşliğinde teşhis edilir. Bu akut organ hasarı, aniden çok yüksek kan basıncına maruz kaldıklarında, çok düşük kanlanma veya kan damarlarının yırtılmasından kaynaklanır. Etkiler gözlerdeki kanamayı, böbrek yetmezliğini, kalp ritmindeki düzensizlikleri, kalp krizini, anevrizma rüptürünü veya inmeyi içerebilir.
Belirtiler şunlardır;
Malign hipertansiyon her zaman tıbbi bir acil durumdur ve yoğun tıbbi bakım gerektirebilir.
Kalbin ürettiği basınç, kanı, ileri doğru zorlar ve arterlerin elastik duvarlarını gerer. Kalp atışları arasında, kalp kası gevşerken, arter duvarları kanı vücudun dokularına doğru ilerleterek orijinal şekillerine geri döner. Hipertansiyon ile arterlerdeki basınç, sonunda kan damarlarına zarar verecek kadar yükselir. Hipertansiyonun nedenleri genellikle 2 genel kategoriye ayrılır.
Bunlar;
Hipertansiyonu olan kişilerin büyük çoğunluğunda esansiyel hipertansiyon vardır.
Bunlarla beraber çok aşırı tuz alımı birçok insan için hipertansiyon geliştirmede önemli bir faktördür.
Dinlenme sırasındaki kan basıncınızın sürekli olarak yükseldiği tespit edilirse, hipertansiyon teşhisi konulur. Bir tansiyon ölçümü, sistolik ve diyastolik kan basınçları olmak üzere iki sayıyla ifade edilir ve mmHg / 80 mmHg veya daha basit olarak 12/8 olarak rapor edilir. Yüksek sayı, sistolik basınç, kalbin kasıldığı andaki arter içindeki basıncı temsil eder. Düşük sayıdaki diyastolik basınç, kalp gevşetilirken kalp atışları arasındaki arteriyel basıncı temsil eder.
Basit yaşam tarzı değişiklikleri genellikle yüksek tansiyonu (hipertansiyon) azaltmaya yardımcı olabilir, ancak bazı insanların da ilaç alması gerekebilir. Doktor, hastaya, yaşam tarzınızda yapabilecek değişiklikler hakkında tavsiyelerde bulunur ve bazı tansiyon dengeleyici veya düşürücü ilaçlar verebilir. Ayrıca, bazı kan ve idrar testlerini gerçekleştirir. Tansiyonu yüksek olan herkesin sağlıklı yaşam tarzı değişiklikleri yapması tavsiye edilir. İlacın önerilip önerilmeyeceği hastanın, kan basıncı ölçümüne ve kalp krizi veya felç gibi sorunlara yakalanma riskine bağlıdır.
Tansiyonun sayısal değerine göre şunlar yapılır;
Yüksek tansiyonu azaltmak için yaşam tarzınızda yapılabilecek bazı önemli değişiklikler vardır. Bu yaşam tarzı değişiklikleri kan basıncını birkaç hafta içinde düşürüp daha sağlıklı yaşam kalitesi sunar.
Yüksek tansiyon için yaşam tarzı değişiklikleri şunlardır;
İletişim: 58 00 – 22 72 – 22 72 – 22 72 – 22 72
Hamilelik bir kadının en komplike dönemlerinin başında gelir. Acısıyla tatlısıyla oldukça karmaşık ama bir o kadar da paha biçilemez 9 aylık bir serüvendir. Bu serüvende güzel deneyimlerin yanı sıra çeşitli sağlık problemleri de kendini gösterebilir. Avrasya Hastanesi İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Sedat Işık, hamilelik döneminde yaşanan düşük ve yüksek tansiyon ile ilgili bilinmesi gerekenleri anlatıyor.
Hamilelikte düşük tansiyon
Hamilelikte tansiyon düşüklüğü sıklıkla karşılaşılan bir durumdur. Çoğu anne adayı hamileliğin ilk 3 ayında tansiyon düşüklüğü şikayetiyle karşı karşıya kalabilir. Genel olarak herhangi bir olumsuzluğa yol açmasa da ağır vakalarda kötü sonuçlar doğurabilir.
Düşük tansiyon neden olur?
Bebeğe oksijen ve besin sağlamak amacıyla kan hacminde hızlı bir atış meydana gelir. Bu artış damarları genişleterek kan basıncının düşmesine yol açar. Bunun yanı sıra;
Hamilelikte tansiyon düşmesi belirtileri;
Hamilelikte düşük tansiyon tedavisi
Düşük tansiyon problemi yaşayan kişilere uygulanan tedavi, tansiyon düşüklüğüne neden olan faktörlere göre değişiklik gösterir. Eğer kan kaybına bağlı olarak gelişen bir tansiyon düşüklüğü varsa kan nakli yapılabilir. Bunun dışında;
Hamilelikte yüksek tansiyon
Hamilelikle birlikte vücutta fizyolojik ve hormonal değişiklikler meydana gelir. Her ne kadar hamilelik sürecinde tansiyon düşmesi ve yükselmesi normal kabul edilebilir bir durum olsa da anne ve bebek için endişe verici olabilir. Özellikle de önceki hamileliklerde yüksek tansiyon problemi yaşanmışsa bu bilgi mutlaka doktor ile paylaşılmalıdır. Çünkü yüksek tansiyon riski hem hamilelik de hem de doğum sırasında ciddi sorunlara yol açabilir.
Hamilelikte yüksek tansiyonun yol açtığı riskler;
Hamilelikte yüksek tansiyon neden olur?
Hamilelikte yüksek tansiyon belirtileri;
Hamilelikte yüksek tansiyon tedavisi
Eğer yüksek tansiyon problemi hamileliğin ortalarına doğru ortaya çıkmışsa en etkili tedavi yöntemi istirahattir. Anne adayının istirahat etmesiyle kan basıncının düşmesi sağlanmış olur. Eğer kan basıncı kontrol edilemeyecek seviyelerde ise mutlaka anne adayının doktor kontrolünde olması gerekir. Eğer preeklampsi gelişirse uzman hekimlerin tedavi önerilerine uymak gerekir .
ETİKETLER: avrasya hastanesi, avrasya hospital, düşük tansiyon, gebe, gebelik sorunları, hamile, hamilelik hastalıkları, hamilelikte tansiyon, hastalık, lohusa, sağlık, tansiyon, tedavi
Stres tansiyonu tetikler mi? Ülkemizde hemen hemen herkeste görülebilecek olan tansiyon atardamarları içindeki kanın basıncı anlamına gelir. Hastaların büyük çoğunluğu yüksek tansiyon hastası olduğunun farkında değildir. Şiddetli baş ağrısı Yorgunluk Göğüs ağrısı Zorlayıcı solunum Düzensiz kalp atışı tansiyon hastalığının belirtileri arasında yer alır. Tansiyon değerlerinin /90 mm Hg nin üzerinde olması hipertansiyon olarak adlandırılır. Yüksek tansiyon bebeklik döneminden itibaren her yaşta görülebilir. Özellikle stres her hastalığın başı olduğu gibi tansiyonun yükselmesine de sebep oluyor. Stresle başa çıkabilmenin altın kuralı düzenli spor ve yemek düzenidir. Peki Stres tansiyonu tetikler mi? Strese bağlı ve psikolojik tansiyon belirtileri nelerdir? Tansiyonu ne çıkarır?
STRES TANSİYONU TETİKLER Mİ?
Günlük hayatta yaşadığımız olaylar ruh halimizi etkilediği gibi tansiyonun yükselip düşmesine de sebep olabiliyor. Stresle başa çıkabilmek için egzersiz yapın, nefes egzersizleri ve gevşeme egzersizleri yapın, sağlıklı beslenin, sosyalleşin, alkol ve sigaradan uzak durun. Stres, yaşam kalitenizi düşürmenin yanında vücudunuza da ciddi anlamda fiziksel baskı uyguluyor. Tansiyon hastalığı kontrol altına alınmadığı takdirde ölümcül sonuçlar doğurabilmektedir. Stres, tansiyonu tetikliyor.
STRESE BAĞLI VE PSİKOLOJİK TANSİYON BELİRTİLERİ NELERDİR?
Strese bağlı ve psikolojik tansiyon belirtileri arasında; Enseden alın bölgesine doğru yayılan baş ağrısı, kulak uğultusu ve kulak çınlaması, çarpıntı, terleme, sık idrara çıkma, baş dönmesi, burun kanaması, aşırı heyecan, üzüntü, düzensiz kalp atışı ve kalp ağrısı yer alıyor. Özellikle genç yaşta görülen tansiyon için uzmanlar sağlıklı yaşam ve düzenli beslenmeyi öneriyor. Uzun süreli bir işte çalışan bireyin gün içinde dakikada olsa yürüyüş yapması tavsiye ediliyor. Yaşlılarda bu durum biraz daha farklı. Yaşlılar tansiyonları için tuzlu gıdaları bırakmalılar.
SİNİRLENİNCE TANSİYON YÜKSELİR Mİ?
Sıkıntı ve stres tansiyonu yükselten etkenlerden biri olarak karşımıza çıkıyor. Günlük hayatta karşımıza çıkan olumsuz durumlara karşı stresle baş etmemiz gerekiyor. Aksi takdirde tansiyon hastalığına yakalanabiliriz. Tansiyonun önüne geçmek için sağlıklı yaşam ve düzenli beslenme yapılmalıdır. Tansiyonu düşüren besinler ise tuzsuz yoğurt ve ayran yer alıyor. Ancak yoğurt ya da ayranın tuzsuz olmasına ekstra özen gösterilmelidir. Nar suyu ve greyfurt gibi meyvelerin suları ve kekik suyu da tansiyon düşürücü etkisi bulunuyor.
PANİK ATAKTA TANSİYON KAÇA ÇIKAR?
Damalardaki kasılma ve kalpteki ani hız tansiyonun yükselmesine sebep olur. Eğer kan basıncı, rahat bir ortamda, en az 15 dakika dinlendikten sonra ölçüldüğünde, 3 ölçümün /90'dan yukarı olması, hipertansiyonun olduğunu gösterir. Tansiyon / mmHg'nin üzerine çıkmadığı sürece herhangi bir belirti göstermeyebilir. Kişinin tansiyon rahatsızlığı için uzman doktora görünmesi gerekir.
ANİ TANSİYON YÜKSELMESİ BELİRTİLERİ NELERDİR?
Günlük hayatta yaşadığımız olaylar tansiyonumuzu yükseltebilir. Tansiyon genel olarak yaş, cinsiyet, kalıtım, aşrı kilo, diyabet, hareketsizlik, aşırı tuz tüketimi, alkol, sigara kullanımında dolayı yükseliyor. Tansiyonu olan kişi meyve, sebze ve tam tahıl tüketilmeli. Tuz, doymuş ve trans yağ tüketimi azaltılmalıdır. Ani tansiyon yükselmesi belirtileri arasında; yüksek tansiyona böbrek hastalığı, aşırı alkol tüketimi, hormonal rahatsızlıklar ve doğum kontrol hapları gibi bazı ilaçlar da neden olabiliyor.
STRESE BAĞLI YÜKSEK TANSİYON TEDAVİSİ NASIL YAPILIR?
Stres, kişinin biyolojik ve psikolojik dengesinin bozulmasına gösterdiği bir tepki durumuna denir. Gün içinde yaşanan olumlu yada olumsuz durumlar stresi etkiler. Stres tansiyonun yükselmesine sebep olduğu gibi başka hastalıklarında görülmesini tetikler. Stressiz bir yaşam için mutlaka yürüyüş ve egzersiz yapın, dengeli beslenin, ağır yiyecekler yerine sebze veya meyve tüketin, alkol ve sigaradan uzak durun, sevdiklerinizle zaman geçirin, ailenize zaman ayırın, mutlaka müzik dinleyin. Özellikle hobilerle uğraşmak kişiyi streslere karşı oldukça korur.
Beslenme rutininizde tuzu azaltın ve sağlıklı beslenmeye çalışın. Yemeklerde kullanılan çok fazla tuz vücudunuzun sıvıyı tutmasına neden olabilir, bu da kan basıncını arttırır. Sigara dumanı da kan basıncınızı artırabilir. Spor yaparak ve stresten uzak kalarak tansiyonunuz dengede tutabilirsiniz.
KORKUDAN TANSİYON YÜKSELİR Mİ?
Ani duygu değişimleri arasında yer alan korku hissi tansiyonu yükselten etkenlerden biridir. Ruhsal travma, endişe, korku ve heyecan tansiyonun aniden yükselmesine sebep olur.
TANSİYONU NE ÇIKARIR?
Tansiyon yüksekliğinin en önemli nedenlerinden biri yüksek kan basıncıdır. Kişinin tansiyonu yüksek ise, bu durum damar duvarlarının çok fazla basınca maruz kaldığına işaret eder. Tansiyonu çıkaran besinler arasında kafein, çikolata, kolalı içecekler, tuz ve şeker gelmektedir. Tatlılar, hazır yiyecekler, aşırı tuzlu konserveler, margarinlerde tansiyonu çıkaran yiyecekler arasında yer alıyor. Tansiyon belirtileri özellikle yaşlılıkta daha çok ortaya çıkıyor. Tansiyon belirtileri arasında sık idrara çıkma özellikle geceleri uyanıp idrar yapma, bulanık ya da çift görme, bacaklarda şişlik, nefes darlığı yer alıyor.