Toprağın faydaları denildiğinde, akla ilk olarak çıplak ayakla toprağa basın elektriği alır sözü gelmekte. Bunun da bir doğruluk payı var elbette var ama toprağa yalın ayak basmanın tek sebebi vücutta bulunan elektriği çekmesi değil. Toprağa basmak, özellikle doğum kontrol hapı kullanan kadınlar için önerilen bir durum. Vücutta biriken belirli toksinleri çekme özelliğinden dolayı, toprağa basmak kalp krizi riskini azaltmaktadır. Ayrıca kan akışını hızlandırır ve stres hormonu olarak bilinen kortizol seviyesini düşürür. Kronik stresi azaltmaya yardımcı olduğu bilindiği gibi, düzenli olarak yalın ayak toprağa basan kişilerin daha rahat uyudukları da gözlemlenmiştir.
Toprağa basmak neden elektriği çeker sorusu birçok insanın aklını kurcalayan bir sorudur. Neden basıldığında bu kadar rahatlanır, neden insanlar ayakları olmasa da vücutları toprağa temas ettiğinde bu kadar rahatlar gibi sorular, bir kez olsun toprağa basmış ve bu rahatlama hissini yaşamış herkesin aklını en çok kurcalayan sorudur. Toprak, içeriği nedeniyle tam bir yalıtım malzemesidir. Evlerin elektrik sistemleri yapılırken de mutlaka prizlerin tamamının topraklama sistemi ile kurulmasının sebebi bu yalıtım özelliğinden gelmektedir. Toprak, elektriği dağıtma özelliğine sahiptir. İçerisinde bulunan mineraller sayesinde bu özelliğe kavuşan toprak hem doğal elektriği hem şehir elektriğini hem de insan bedeninde stresten kaynaklı oluşan elektriği yalıtır ve içine çekerek dağıtır. Bu özelliğinden dolayı, insanlar toprağa bastıklarında vücutlarındaki kötü enerjinin yani birikmiş olan elektriğin çekildiğini hissederek rahatlarlar. Herhangi bir şekilde toprakla uğraşmak, hemen herkes için terapi etkisi yaratan bir rahatlama aracıdır.
Toprağa basmak insanı rahatlatır evet ama kaç dakika toprağa basmalıyız? Açıkçası bu sorunun cevabı göreceli olarak değişebilmektedir. Zira toprağa basan kişinin vücudunda ne kadar elektrik var ya da toprağa basmak kişiyi ne kadar sürede rahatlatıyor? Bu gibi değişkenler kişiden kişiye farklılık gösterdiğinden dolayı, her insan için toprağa basma süresi farklı olabilmekle birlikte, günlük ortalama yürüyüş süresi kadar basmak yeterli olacaktır. Yani, ortalama dakika toprağa basmak hemen herkes için yeterli bir süre olabilir.
Toprağa basmak radyasyonu alır mı almaz mı sorusu, özellikle radyoterapi gören hastalar için merak konusu olmakla birlikte, vücutta ya da herhangi bir yerde biriken radyasyonu dışarı atabilmek için kurşun tarzı çok yoğun maddelere ihtiyaç duyulmaktadır. Toprak ise bu konuda yalnızca nötralize edici bir görev görmektedir. Elektriği yalıtıp dağıtma özelliğine sahip olsa da aynı şey ne yazık ki radyasyon için geçerli değildir. Ayrıca, toprak bilinen en doğal radyasyon kaynağıdır. Toprak içerisinde bulunan radyasyondan dolayı, toprakta yetişen hemen her şeyde radyasyon bulunur. Ayrıca, toprak üzerine inşa edilen binalar, toprakta bulunan bu radyasyonun toplanmasına sebebiyet verdiğinden oldukça da sağlıksızdır.
Rüyada toprağa basmak, gerçek hayatta insanlara verdiği rahatlama hissinden yola çıkılarak tabiri yapılmış bir kriter olmakla birlikte, gören kişi için bolluk bereket anlamına gelmektedir. Ayrıca, rüyasında toprağa basan kişinin huzurlu ve mutlu bir yaşam süreceği, bütün sıkıntılarından kurtulacağı ve refaha ereceği tabir edilmektedir. Toprağa basmak, gerçek anlamda da insana tam bir rahatlama sağladığından dolayı, rüyada bunu görmek de gerçek anlamda yaşattığı rahatlık duygusu ile anlatılmaktadır. Rüyada görülen pek çok imgenin tabiri nasıl ki gerçek anlamda insana hissettirdiği ya da yaşattığı şeylerle bağdaştırılıyorsa, toprakla ilgili tüm rüyalar için de aynı durum geçerlidir.
"Toprağa çıplak ayakla basmak elektriği alır" diyen Filiz, bahsi geçen elektiriği şöyle anlatıyor:
"Yaşam, bir enerji alışverişidir. Bu alışveriş metabolik aktivite ile sağlanır. Metabolik aktivite, bir dizi hücresel faaliyetler neticesi açığa çıkan enerji kullanımıdır. Bu faaliyetlerin tümü elektrikseldir. Kalbin çalışması esnasında etrafa yaydığı elektrik enerjisinin elektrokardiyografi ile kaydı, buna son derece yalın bir örnektir. Söz konusu enerji bir taraftan üretilir, diğer taraftan tüketilir. Yaşam dengesi dediğimiz de işte budur. Bu bağlamda, üretilen elektriğin tüketilenle dengelenmesi gerekir."
Vücuttaki Elektrik Dengelenmezse Ne Olur?
Aşırı elektrik yükünün hücresel faaliyetlerin aksamasına yol açacağını söyleyen Filiz, açıklamalarına şu sözlerle devam ediyor:
"Bu aksama yorgunluğa neden olur. Söz konusu yorgunluk hem bedensel hem de ruhsal niteliktedir. İnsanların giderek doğadan kopması ve toprakla bağlantısını daha fazla kesmesi, bu sorunu tetikleyen öncelikli nedenlerdir. Bu şekilde biriken elektriksel yük, hastalıklara zemin oluşturmuştur.
Plajda kumlar üzerinde çıplak ayakla dolaşmanın hazzını hangimiz bilmez? Bu hazzın asıl nedeni, vücudumuzda biriken elektrik yükünü çıplak ayaklarımızla toprağa boşaltmaktır. Yani bir çeşit topraklanmaktır. Bu esnada doğayla bir olduğunu hissetmek de ayrı bir avantajdır."
Elektrik Yükünü Azaltmak için Ne Yapmalı?
"elektrik yükünü azaltmak için anti statik tabanlı ayakkabılar rahatlık sağlayabilir. Evde yalınayak dinlenmek son derece rahatlatıcıdır. Çıplak ayakla yürümeye gelince, uygun hijyenik koşullarda kısa süreli yürüyüşlerin elektrik yükünü atmak için yararlı olacaktır."
Hepimiz toprağa çıplak ayakla basmanın elektriği aldığını duymuşuzdur. Peki, toprağın elektriği alması ne demektir ve toprağa basmak sağlığımızı nasıl etkiler? Uyku problemlerine de bire bir olan toprağın ve toprağa basmanın faydalarını gelin birlikte inceleyelim.
Toprağa basmanın faydalarına değindik. “Neden toprağa basmak gerekir?” sorusunu tüm bu maddeleri açıklayarak cevap bulabiliriz.
Toprakta bol miktarda eksi yüklü iyon bulunur. Toprağa çıplak ayakla bastığımızda ise toprak vücudumuzda biriken elektirği nötralize etmenin yanı sıra, dünya ile aynı potansiyel enerji ile yüklenmemizi sağlar. Kısaca açıklamak gerekirse yalıtım malzemesi görevi görür ve vücudumuzdaki elektriği absorbe ederek yayar. Ayrıca, yüklendiği eksi yüklü iyonlar da bedenimize geçer.
Bu nedenle hem toprağa basmak hem de toprakla ya da bahçe işleriyle ilgilenmek sakinleşmemize ve stresle daha kolay baş etmemize yardımcı olur.
Toprak içerdiği mineraller ve eksi yüklü iyonlar sayesinde, vücudumuzda birikine toksinleri de çekerek nötralize eder. Özellikle doğum kontrol hapı gibi bolca toksin yüklü ürünler kullanan bireylerin her gün belirli aralıklarla toprağa basması önerilir. Biriken toksinlerimizden arınmamızı sağlayan bu yöntem sayesinde, kalbimiz ve diğer iç organlarımız üzerindeki baskı da azalır.
Ayrıca, çıplak ayakla toprağa basmak kan akışımızı hızlandırdığı için kalp-damar tıkanıklığı olan bireylerin dolaşım sistemi sağlığını da olumlu etkiler ve kalp krizi riskini azaltır.
Toprağın elektiriği absorbe etme özelliği kortizol seviyemizi de olumlu etkiler ve düşmesini sağlar. Stres hormonu olarak da bilinen kortizol hormonunu düşürmenin bir diğer yolu da düzenli meditasyon ve yoga yapmaktır. Bu nedenle, stres ya da kaygı sorunları ile mücadelemizde doğal bir ortamda çıplak ayak meditasyon/yoga yapmak çok etkili olacaktır.
Dilerseniz Yeni Başlayanlar İçin Meditasyon Rehberi yazımıza da göz atabilirsiniz.
Uykusuzluk, günümüz insanının çok büyük bir sorunudur ve kronik uykusuzluk ile mücadele eden kişi sayısı her geçen gün artmaktadır; tabii uykusuzluk sorununu çözmeye yönelik araştırmalar da.
Araştırma konularından biri olan topraklama/ toprağa basma ve uyku arasındaki ilişki hakkındaki çalışmalara göre:
Konu hakkındaki birçok farklı araştırmaya göre, her gün toprağa basmak vücudun gevşeyerek uyku durumuna geçişini kolaylaştırmaktadır.
Bu sorunun cevabı kişiden kişiye değişse de;
Bu soru, özellikle radyoterapi gören insanlar tarafından sıkça merak edilir. Ancak, bu söylenti maalesef gerçeği yansıtmamaktadır; aksine toprakta da radyasyon bulunur ve vücutta biriken radyasyonu azaltmak için kurşun gibi çok daha yoğun maddelere ihtiyaç vardır. Radyasyonun vücudumuzda birikerek neden olduğu kümülatif etkiler ise tıbbi tedaviler ile çözülebilir ve topraklama, bitkisel ilaçlar gibi yöntemler maalesef yetersiz kalır.
Toprağa çıplak ayakla basmak, vücudun elektirik yükünün boşalmasını ve kortizol hormonunun azalmasını sağlar. Bu nedenle de uykusuzluk sorunlarını azaltır, stres seviyesini düşürür, kalp krizi riskini azaltır ve kronik ağrılara iyi gelir.
Evet! Vücudumuzdaki ağrıları arttıran nedenlerden biri de vücudumuzda biriken toksin ve iyonların vücudumuzdaki yükü arttırmasıdır. Toprak ise bu etkileri nötralize eder ve kronik ağrıların hafiflemesini sağlar.
Evet! Vücudumuzdaki ağrıları arttıran nedenlerden biri de vücudumuzda biriken toksin ve iyonların vücudumuzdaki yükü arttırmasıdır. Toprak ise bu etkileri nötralize eder ve kronik ağrıların hafiflemesini sağlar.