Karalar üzerinde çeşitli etkenlerle oluşmuş çukur yerlerin sularla dolmasıyla oluşan denizle doğrudan bağlantısı olmayan durgun su kütlelerine göl denir. Göller büyüklükleri, derinlikleri, sularının özelliği ve çanaklarının oluşum şekli bakımından farklı özelliklere sahiptir.
Yeryüzündeki göllerin en büyüğü Hazar Gölü’dür (Harita ). Türkiye yüz ölçümünün yaklaşık yarısı kadar alan kaplayan bu gölün yüzeyi deniz seviyesinin altındadır ve suyunun tuzluluk oranı fazladır. Buna karşın dağların üst kısımlarında yer alan, büyük ölçekli haritalarda bile görülmeyecek kadar küçük göller de bulunmaktadır.
Göller, derinlikleri yönünden de farklılıklar gösterir. Derinliği metre olan göller (Baykal Gölü) bulunduğu gibi derinliği cm’lerle ifade edilen göller de bulunmaktadır. Bazı göller ise kurak dönemlerde tamamen kurumaktadır.
Göllerdeki farklılıklardan biri de sıcaklıklarıdır. Göllerin sıcaklığını etkileyen etmenlerin başlıcaları enlem, yükseklik ve beslendikleri kaynaklardır. Kutuplara gidildikçe ve yükseklere çıkıldıkça göl sularının sıcaklık değeri azalmaktadır. Buna karşın yüksek enlemlerde ve yüksekliği fazla olan alanlarda bulunduğu hâlde sıcak su kaynaklarıyla beslendiği için sıcaklığı yüksek olan göller de bulunmaktadır.
Göllerin tuzluluk değerleri arasında da önemli farklılıklar vardır. Buharlaşmanın çok olması yağışın az olması ve göl çanağının kolay çözünen kayaçlardan meydana gelmesi göldeki tuzluluk oranını artırmaktadır. Bu nedenle bazı göllerin tuzluluk oranı çok fazladır. Örneğin kapalı bir havzada yer alan Lut Gölü’nün (Fotoğraf ) tuz oranı yüksektir.
Buna karşın buharlaşmanın az, yağışın fazla olması, gölden çıkan bir akarsuyun (gideğen) bulunması göldeki tuzluluk oranının az olmasına neden olmaktadır. Dışarıya akıntısı olan Superior (Superiyor) gibi Kuzey Amerika’daki göllerin tuz oranı azdır.
Göller oluşumlarına göre doğal ve yapay olmak üzere ikiye ayrılır:
Doğal göller oluşumlarına göre; tektonik, volkanik, karstik, buzul ve doğal set gölleri olmak üzere gruplara ayrılmaktadır (Şema ).
Yer kabuğu hareketlerine bağlı olarak çökme ve kıvrılmaya uğrayan yerlerde çanaklar oluşmaktadır. Bu çanaklardan bir kısmı sularla dolarak göl hâline gelmiştir. Bu tür göllere tektonik göller denir. Hazar, Baykal, Tanganika, Malawi (Malavi) (Fotoğraf ) ve Lut gölleri tektonik göllerin örneklerindendir.
Volkanik olaylar sonucunda meydana gelen çanakların başlıcaları krater, kaldera ve maardır. Bu çanakların suyla dolması sonucunda meydana gelen göllere volkanik göl denir. Japonya, Endonezya, Yeni Zelanda, ABD (Fotoğraf ), Türkiye ve İtalya’da bu tür göllere rastlanmaktadır.
Suda kolay çözünen kayaçların bulunduğu yerlerde çözünme sonucunda çeşitli büyüklüklerde çanaklar oluşmaktadır. Obruk, dolin, uvala ve polye bu tür çanakların başlıcalarıdır. Bu çanaklarda meydana gelen göllere karstik göl denir. Bu tür göllerin tipik örneklerine Arnavutluk (Fotoğraf ), Karadağ ve Hırvatistan’da yaygın olarak rastlanmaktadır. Türkiye’de de obruk göllerinin tipik örneklerine rastlanmaktadır.
Buzul aşındırmasıyla meydana gelen çanaklarda suların birikmesiyle oluşan göllere buzul gölleri denir. Bu tür göller, yüksek yerlerde ve yüksek enlemlerde bulunur. Dağlık alanlarda daha çok sirk adı verilen çanaklarda meydana gelen sirk göllerine rastlanır. Alp Dağları’nda bu tür göller fazladır.
Kanada, Norveç, İsveç, Finlandiya, İsviçre (Fotoğraf ), Rusya Federasyonu ve Arjantin buzul göllerinin fazla olduğu ülkelerdir.
Doğal set göllerinin oluşumu çeşitlidir. Oluşum şekline göre heyelan set, alüvyal set, volkanik set, kıyı set ve moren set gölleri gibi adlar alır.
Bu tür göller, çoğunlukla akarsu vadilerinde meydana gelir. Akarsu önlerinin heyelan sonucu tıkanmasıyla bu tür göller oluşmaktadır.
Bu tür göllerin oluşumu iki şekildedir. Birincisi erozyon sonucu dere önlerinin tıkanmasıyla gerçekleşir. Akarsuyun taşıdığı alüvyonlarla denizin bir kısmını doldurması ve karaya doğru sokulmuş olan denizin bir bölümünün denizden koparak göl hâline gelmesi de alüvyal set göllerinin diğer oluşum şeklidir.
Volkanik patlama sonucunda çıkan materyallerin bir çanağın önünü kapatması ve çanağın gerisinde suların birikmesiyle oluşan göllerdir.
Dalga ve akıntıların, taşıdıkları materyallerle bir koyun önünü kapatması sonucu koy, denizden koparak göl hâline gelir (Fotoğraf ). Lagün adı da verilen bu tür göllere gelgit genliğinin az olduğu sığ kıyılarda rastlanır.
Buzul biriktirmesiyle oluşan morenlerin bir çanağın önünü kapatmasıyla oluşan göllerdir. Bu tür göllere yüksek enlemlerde rastlanır (Fotoğraf ).
>> Göllerin Sonu Var mıdır?(Okumak için tıklayın)
Kuzey Amerika’daki Büyük Göller |
Büyük Göller, ABD ile Kanada arasındaki beş büyük göle verilen addır: Superior (Superiyor), Michigan (Mişigın), Huron, Erie (Eri), Ontario. Bunlardan Michigan, bütünü ile ABD topraklarındadır. Öteki dört gölün birer bölümü Kanada’dadır. Bu göller birbirlerine türlü yollarla bağlıdır. Büyük Göller, yassı ve sığ bir kısım eşiklerle birbirinden ayrılmış, birbiri ardınca basamaklı olarak sıralanmıştır. Hepsi birden km2 kadar olan ve birbirine boğaz ve kanallarla bağlı bulunan göller dizisi, dünyanın en büyük ve ekonomik bakımdan en önemli tatlı suları konumundadır. Bu göller St. Loran Irmağı ile Atlas Okyanusu’na açıktır. Bu yüz ölçümü ile Büyük Göller, Karadeniz’in yarısından daha geniş yer kaplar. (Reşat İzbırak) |
Göllerden bazıları insanların bir çanağın önünü kapatmasıyla oluşmuştur (Fotoğraf ). Bu tür göllerin başlıcaları göletler ve barajlardır. Göletler çoğunlukla içme ve kullanma suyu elde etmek, tarım alanlarını sulamak için yapılmaktadır. Barajların yapılış amaçları çeşitlidir.
Bunların başlıcaları taşkın ve selleri önlemek, elektrik enerjisi elde etmek, tarım alanlarını sulamak, içme ve kullanma suyu elde etmektir.
Göller | Yüz ölçümleri (km2) |
Hazar | |
Superior | |
Victoria (Viktorya) | |
Huron | |
Michigan (Mişigın) | |
Tanganika (Tengenika) | |
Baykal | |
Büyük Ayı | |
Malavi | |
Great Slave (Greyit Sleyiv) |
Başlığın diğer anlamları için Tuz gölü (anlam ayrımı) sayfasına bakınız.
Tuz Gölü | |
---|---|
Havza | |
Ülke(ler) | Türkiye |
Şehir(ler) | Aksaray, Ankara, Konya |
İlçe(ler) | Şereflikoçhisar, Aksaray Merkez, Eskil, Cihanbeyli, Kulu |
Koordinatlar | 38°50′0″K33°20′0″D / °K °D / ; |
Yerleşim(ler) (sahil) | Eskil |
Genel bilgiler | |
Akarsu (gelen) | Melendiz Çayı, Peçenek Çayı |
Akarsu (giden) | Kapalı havza |
Göl türü | Tuz gölü |
Uzunluk | 80km (50mi) |
Genişlik | 50km (31mi) |
Yüzölçümü | km2 (sqmi) |
Ortalama derinlik | 1m (3,3ft) |
En derin noktası | 2m (6,6ft) |
Yüzey rakımı | m (ft) |
Özellikler | Türkiye' nin en büyük 2. gölü |
Wikimedia Commons | |
Tuz Gölü (Türkiye) |
Tuz Gölü, Türkiye'nin İç Anadolu Bölgesi'nde Ankara, Konya ve Aksaray illerinin sınırının kesiştiği yerde yer alan tuz gölüdür. Türkiye'nin tuz ihtiyacının %40'ı bu gölden sağlanır. Tuz Gölü'nde tuz, meteorolojik suların yer altına süzülerek daha önce oluşmuş tuz domlarını eritmesi ve tektonik hatlar boyunca yüzeye taşımasıyla oluşmaktadır.[1]
Türkiye'nin yüzölçümü bakımından ikinci büyük gölü olan Tuz Gölü, çevresindeki platolar arasına gömülmüş bulunan geniş bir tektonik çukurluğun en derin yerindedir. Bu çukurluk Neojen'de tektonik hareketlerle oluşmuştur. Tuz Gölü'nün içinde bulunduğu çukurluk doğu, batı ve güneyden faylarla çevrilidir. Kuvaterner'de, daha az yağışlı iklim koşullarında gölün yüzölçümü küçülmüştür. Zamanla daha da küçülen göl, günümüzdeki durumuna kavuşmuştur.[2]