vallahi olacak billahi olacak mhp / Bahçeli, MHP TBMM Grup Toplantısı'nda konuştu: (1) - Son Dakika

Vallahi Olacak Billahi Olacak Mhp

vallahi olacak billahi olacak mhp

Bahçeli, MHP TBMM Grup Toplantısı'nda konuştu: (1)

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, "CHP'sinden İP'ine ve zilletin diğer tüm paydaşı olan partilere varıncaya kadar tavsiyem şudur: Hepinizin arıza sinyali yanıyor. Ne sanayiye gitmek ne de sandığı sabote etmeye kalkışmak hiçbirinizi kurtarmaya yetmeyecektir. Cumhur İttifakı sefil gayelere müsaade etmeyecektir." dedi.

Bahçeli, MHP TBMM Grup Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, 54 yıllık bir maziye dayanan siyaset ve dava mücadelelerinin hiç kimseye, hiçbir güç ve çıkar lobisine diyet borcu olmadığını söyledi.

Saklayacak, gizleyecek, üzerini örtecek bir açıkları olmadığını dile getiren Bahçeli, "Başımızı eğecek, yüzümüzü kızartacak, gözlerimizi kaçıracak bir yanlışımız, bir mahcubiyetimiz, verilemeyecek bir hesabımız da olmamıştır. Neysek oyuz, nasılsak öyle görünürüz, göründüğümüz gibi olacak cesaret ve özgüvene fazlasıyla sahibiz. Bazıları bizi hazmedemez, zira bünyeleri helale alışkın değildir." diye konuştu.

Devlet Bahçeli, merhameti de mertliği de mefkureyi de melanet emellerden hesap sormasını da bildiklerini vurgulayarak, haklarına sonuna kadar sahip çıkacaklarını; milli haysiyet ve dava onurlarını çiğnetmeyeceklerini belirtti. "MHP'ye zincir vurmanın, kement bağlamanın, kelepçe takmanın, hiçbir alçağın, hiçbir ahlaksızın harcı ve haddi olmadığını" ifade eden Bahçeli, şunları kaydetti:

"Sürekli körüklenen karalama kampanyalarının, sürekli gündemde tutulan karanlık senaryoların müellif ve müteahhitlerinin, zamanı geldiğinde hem vallahi hem billahi burunlarından fitil fitil getireceğimizi de herkes bilmelidir. Kötüleri ve kötülükleri unutursak kanımız kurusun. Yok öyle üç kuruşa beş köfte, saman altından su yürütüp saklandıkları deliklerden bağrımıza taş atanların yakasından bizzat büyük Türk milleti tutacaktır. Millet kendi eserine, sevdasından deliye dönmüş MHP'ye duasıyla desteğiyle dev gibi iradesiyle sahip çıkacaktır. Hiç kimse boşuna hayal kurmasın, boş yere hesap yapmasın. MHP, içinde milletin olmadığı, milli ve manevi değerlerin yer almadığı hiçbir hedefi kabul etmez, etmeyecektir. MHP aslını inkar etmez, etmeyecektir. Bizi meşgul edip Türkiye üzerinde oyun kuracağını zanneden, siyaseti sokak dedikodusuna çeviren, davamızın iffetine çamur atmaya kalkışan, bozkurdu çakala boğdurmak için fırsat kollayan ahmaklara, asalaklara, aşağıların da aşağısına yuvarlanmış arsızlara en küçük geri adımımız söz konusu olursa diyorum ki, gök girsin kızıl çıksın. Hepsine birden de meydan okuyorum."

"Bize kan sıçratmak isteyenlerin alayının elinde şehitlerimizin kanı var"

MHP lideri Bahçeli, etraflarında dolaşanları gördüklerini, zehir ve zillet saçanları anbean takip ettiklerini söyleyerek, "Fitne yayan siyasetçileri, sözde gazetecileri, sosyal medya farelerini, ülkeden korkakça kaçmış şerefsizleri, FETÖ'cü hainleri, bölücü mihrakları, dış bağlantılı casusları, köksüzleri, kimliksizleri, millet ve milliyet hasımlarını rezil rüsva etmek için uygun zamanı sabrın gücüyle Allah'ın inayetiyle milletimizin metanetiyle bekliyoruz. Bize kan sıçratmak isteyenlerin alayının elinde, yüzünde yakasında ve vicdanında şehitlerimizin kanı vardır." şeklinde konuştu.

"Davalarının hisarları ok yağmuruna tutuluyorken risk almayan, "Bana ne." diyen, kendini ortaya koymayan, ıslık çalıp eli arkasında dolaşan aymazları tek tek not ettiklerini" anlatan Bahçeli, onları unutmayacaklarına yönelik kararlılığını dile getirdi. Bahçeli, "Bize düşen görev, kafa karıştıran, akıl çelen, zihin bulandıran bozuk zihniyetlerin etki alanına girmeden hak bildiğimiz yolda arkamıza bakmadan hızlı adımlarla yürümektir. İyi günü herkes paylaşır, mühim olan zahmetli dönemlerde bir ve beraber olmaktır. Konu paye kapmaya, taltif almaya gelince el ovuşturup telaşla öne çıkanlarla zorlu mücadele dönemlerinde masa altına saklanıp üç maymunu oynayanlarla işimiz olamaz, ortak geleceğimiz olamaz, kalbimiz bir atamaz, atmayacaktır." değerlendirmesinde bulundu.

"Açık hesap 14 Mayıs'ta sandıkta görülecek"

Devlet Bahçeli, açık hesabın 14 Mayıs 'te sandıkta görüleceğini belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Partimizin zor durumda olduğunu gün aşırı söyleyen çapulcular vardı. Millet ve vatan uğruna kendi bindiği gemiyi denizin ortasında yakacak kadar kaygıyı ve korkuyu yenmiş bir davanın mensuplarını elinde kibrit kutusuyla tehdit etmeye çalışan densizler ve denyolar vardı. Ağızlarından salyalar aka aka istifa edip gidenlerden bahsediyorlardı. Oyumuzun düştüğünü iddia ediyorlardı. Bir yalana bin yalan ekleyip algı operasyonlarıyla üzerimize geliyorlardı. Türklüğün Anayasa'dan çıkarılmasına hazırlık yapan, PKK'ya mütareke çağrısını silahlara veda kisvesiyle açıklayan, Türkiye'yi zalimlerin kafesine hapsetmek için tertip içinde olan ne kadar kokuşmuş zihniyet sahibi ve ar damarı çatlamış siyasetçi varsa Cumhur İttifakı'nın zayıfladığını, kan kaybettiğini koro halinde söylüyordu. Bu cürüm ve müfteri güruhuna gerçekten de yuh olsun, yazıklar olsun, bu vatanın ekmeğini yiyip de Türk düşmanlarının vaatlerine kendini satanlara da her şey haram olsun."

MHP'ye kucak açan on binlerce vatandaşın Amasya'daki muazzam coşkusuna cümle alemin şahit olduğunu dile getiren Bahçeli, şunları anlattı:

" Amasya Genelgesi'nin ruhuyla birleşip bütünleşen MHP, zillete düşenleri yine şaşırtmış ve ters köşeye yatırmıştır. Vaktimiz olsa şerefin ne demek olduğunu hece hece anlatırdım, ancak kaybettikleri bir değerin ne olduğunu dinlemenin bunlara oldukça ağır geleceğinin de farkındayım. Kiralık anket şirketleri Amasya'ya baktınız mı? MHP'yi sosyal medya kumpaslarıyla infaza kalkışan namussuzlar Amasya'nın şahlanışını izlediniz mi? Henüz yeni başlıyoruz, alayınızı birden çılgına döndüreceğiz. 14 Mayıs tarihine kadar konuşacaklarını konuşsunlar, sonra sıra Türk milletine gelecektir."

Bahçeli, sıranın aziz millette olduğunu vurgulayarak, "CHP'sinden İP'ine ve zilletin diğer tüm paydaşı olan partilere varıncaya kadar tavsiyem şudur: Hepinizin arıza sinyali yanıyor. Ne sanayiye gitmek ne de sandığı sabote etmeye kalkışmak hiçbirinizi kurtarmaya yetmeyecektir. Cumhur İttifakı sefil gayelere müsaade etmeyecektir. MHP milletiyle bir ve beraber olacak, zillet ittifakını siyaset çöplüğüne yollayacaktır." ifadesini kullandı.

(Sürecek)

Kaynak: AA

Son Dakika›Politika›Bahçeli, MHP TBMM Grup Toplantısı'nda konuştu: (1) - Son Dakika

'AKP'nin 6 Şubat sonrası faaliyetleri araştırılsın' önergesine AKP ve MHP'den ret

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP), TBMM Genel Kurulu’nda bugün “AFAD’ın ve iktidarın 6 Şubat depremi sonrası faaliyetlerinin araştırılması” amacıyla TBMM Başkanlığı’na verdiği Meclis Araştırması önergesinin diğer önergelerin önüne alınarak Genel Kurul’un bugünkü birleşiminde görüşülmesi için grup önerisi getirdi.

“50 GÜN SONRA BENİM MECLİS’E İLK GELİŞİM”

CHP Grubu adına söz alan Genel Başkan Yardımcısı ve Kahramanmaraş Milletvekili Ali Öztunç, önergeyle ilgili yaptığı konuşmada, deprem bölgesinde çadır ihtiyacının hala devam ettiğine dikkat çekti.

Öztunç, “Depremin üzerinden 50 gün geçti. 50 gün sonra benim Meclis’e ilk gelişim. Malum merkez üssü Kahramanmaraş’tı, benim vekil olduğum şehir. Çok büyük acılar, sıkıntılar yaşadık, yaşamaya devam ediyoruz. Çok sıkıntılı günlerden maalesef geçtik. Defalarca uyarmıştık. Ben yılında bu kürsüde bir konuşma yapmıştım. Demiştim ki ‘Elâzığ depreminden sonra Kahramanmaraş deprem bölgesi fay hattı var, her an kırılabilir… Şüphesiz ki buna engel olma şansımız yok ama en azından bir yapı stoku çıkarılabilir, binalara güçlendirme yapılabilir, başka bir şeyler yapılabilir ben uzmanı değilim ama bir şeyler yapmak lazım’ diye uyarmıştık. Ama dinlememişti kimse. O dönem hatta Kahramanmaraş Büyükşehir Belediye Başkanı demişti ki ‘CHP zihniyeti korkutuyor.’ Ama başımıza geldi” diye konuştu.

“DEPREMDE İLK YIKILAN AFAD’IN DEPOSU OLDU”

Öztunç, “Yine o dönem ‘Maraş Necip Fazıl Şehir Hastanesi’nin yapıldığı yer yanlış, fay hattı üzeri, burası olmaz’ diye uyarmıştık, dinlemediler, yapıldı, yıkıldı büyük oranda. Yine AFAD binası… ‘AFAD’ın binası deprem fay hattı üzerinde olmaz’ demiştim. Yırtınmıştık, yine dinlememişlerdi. Depremde ilk yıkılan AFAD’ın deposu oldu. Bunlar yaşandı, ben suçlamak için söylemiyorum. Bundan ders çıkarmamız gerekiyor ama. Ders çıkartıp önümüzdeki süreçte yanlış yapmamız gerekiyor” dedi.

“TAŞ ÜSTÜNE TAŞ KALMADI BU KÖYDE”

Yanlışların sürdüğünü ifade eden Öztunç, şunları söyledi:

“Görüyorum ki yine yanlışlıklar yapılıyor. Kahramanmaraş merkezde sayın Bakan yardımcısının da olduğu toplantıydı Fatma Varank, ismini yanlış hatırlamıyorsam, AK Parti vekilleri de var. Yeni şehir nereye kurulacak? Mesela bizde Çınarlı köyü diye bir köy vardır. Çınarlı köyüne 80 bin konut. Ya olmaz. Taş üstüne taş kalmadı bu köyde. O köy, fay hattının tam üzerinde. Efendim orada hazine arazisi var. Hazine arazisi olabilir de burası deprem bölgesi. Burada fay hattı var, burada olmaz. Anlatmaya çalışıyoruz, ne kadar dinler hükümet…”

“GÖZLERİMİN İÇİNE BAKA BAKA ÖLDÜ KADIN”

Depremin yaşandığı gün Kahramanmaraş’ta olduğunu söyleyen Öztunç, “50 binin üzerinde insan öldü arkadaşlar. Benim çok akrabam öldü. Binlerce komşum, yakınımız, dostumuz rahmetli oldu. 2 aylık bebeği ben ellerimle çıkardım enkazdan. Annesini çıkaramadım. Gözlerimin içine baka baka öldü kadın. Çünkü kimse yoktu. O enkazı kaldıracak gücümüz de yoktu. Vinç lazımdı ama vinç yoktu. İlk iki, üç gün AFAD da yoktu. Belediyeler geldi, AK Partili, CHP’li hepsine teşekkür ediyorum. Hiçbir ayrım yapmadan. Allah’tan belediyeler varmış ki geldiler gıda, yemek verdiler, vinçler, itfaiye personeli geldi. Ama o görevi yapması gereken AFAD yoktu. Vallahi de yoktu billahi de yoktu. Bu da ders çıkarılması gereken bir konu” dedi.

“ALLAH AŞKINA ELİNİZİ VİCDANINIZA KOYUN”

Deprem bölgesinde hala çadır ihtiyacı olduğuna dikkat çeken Öztunç, “Kızılay deyince benim aklıma çocukluğumdan bu yana çadır, battaniye, kan gelirdi. Bu deprem bölgesinde Kızılay’dan biz çadır göremedik. Hala çadır ihtiyacı var. Bana gelen her telefonun 95’i vallahi de billahi de çadır. Vatandaş çadır istiyor. Siz bakmayın çadır kentler kurduk, sıkıntı eksik yok denmesine. Feryat ediyoruz, Maraş’ta çadır eksiği var, çadır istiyoruz. Allah aşkına elinizi vicdanınıza koyun, vicdanlı davranın, Maraş’a, 3 bin, 5 bin çadır gönderin” çağrısı yaptı.

İYİ Parti adına söz alan Ankara Milletvekili İbrahim Halil Oral da Diyanet’i, “Sizin bu çarpık politikalarınız yüzünden inançlı, samimi Müslümanlarımız ya Cuma’dan ya da Cuma Hutbesi’ni dinlemeden camiden çıkıp gidiyor” sözleriyle eleştirdi.

Oral, şöyle konuştu:

“’daki depremin üzerinden tam 24 yıl geçti. Bu süreçte sizler ne yaptınız? Depreme hazırlık yapıp tecrübe kazanmak yerine her kurumda yaptığımız gibi afete müdahale için yılında kurduğunuz AFAD’ı da yandaşlarınızın kadrolaştığı yer haline getirdiniz. 14 yıl geçmesine rağmen hala uzman personel, donanım ve cihaz eksikliği ve standartlaşmış bir müdahale planı eksik olur mu?”  

“BİR AFET PLANIMIZ YOKTU”

HDP Diyarbakır Milletvekili Garo Paylan da “Deprem, olağanüstü bir olaydır. Maalesef bu depremde devletin, yurttaşını enkaz altında bırakmayacak bir düzen kurmadığını ve enkaz altında olanları kurtaracak bir mekanizmasının da olmadığını gördük. Bir afet planımız yoktu. Şapkayı önümüze koyup düşünelim. ’da da yoktu” dedi.

“BİLİMİN IŞIĞINDA DEĞİL, RANTIN IŞIĞINDA ŞEHİRLER KURMUŞTUNUZ”

Paylan, AKP iktidarını “Bilimin ışığında değil, rantın ışığında şehirler kurmuştunuz. Bunun sonucunda yurttaşlarımız enkaz altında kaldı. 50 binden fazla yurttaşımız kaybettik. Milyonlarca insan şehirlerinden oldu. ’da ders çıkaralım demiştik, şimdi bu afeti yaşadık. Şimdi Türkiye’nin siyaset kurumu ya bu durumdan bir ders çıkarıp alacak ya da bir sonraki hükümet de gelecek 3 yıl sonra bir deprem daha olacak, birileri çıkacak bu kürsüye ‘kader planı, Allah bizi affetsin, helallik istiyoruz’ diyecek. Hangisi doğru” sözleriyle eleştirdi.

“DEVLETİMİZ DEPREMİN İLK ANLARINDAN İTİBAREN DEPREMZEDELERE KOŞABİLMEK İÇİN BÜYÜK BİR MÜCADELE GELİŞTİRDİ”

AKP Milletvekili Tekirdağ Milletvekili Mustafa Yel ise “Hükümetimiz, AFAD ve diğer tüm STK’larla beraber devletimiz depremin ilk anlarından itibaren depremzedelere koşabilmek için büyük bir mücadele geliştirdi” dedi.

Yapılan görüşmelerin ardından CHP’nin grup önerisi AKP ve MHP’li vekillerin oylarıyla reddedildi.


TBMM Genel KuruluTBMMdepremönerge

Bah&#;eli: Erdoğan'ın adaylığı bal gibi yasaya, Anayasa'ya uygun

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, TBMM'de partisinin grup toplantısında konuştu. Bahçeli, MHP'nin kaynağının bereketli, kaderinin berrak, kalbinin berkemal olduğunu belirterek, "Bizi bilen bilir, bilmeyen de kendi bilir. 54 yıllık bir maziye dayanan siyaset ve dava mücadelemizin hiç kimseye, hiçbir güç ve çıkar lobisine diyet borcu yoktur. Saklayacak, gizleyecek, üzerini örtecek bir açığımız yoktur. Başımızı eğecek, yüzümüzü kızartacak, gözlerimizi kaçıracak bir yanlışımız, bir mahcubiyetimiz, verilemeyecek bir hesabımız da olmamıştır. Neysek oyuz, nasılsak öyle görünürüz, göründüğümüz gibi olacak cesaret ve özgüvene fazlasıyla sahibiz" diye konuştu.

'MHP ASLINI İNKAR ETMEZ'

Bahçeli, Faruk Nafiz Çamlıbel'in 'Bizim Memleket' ve Nurullah Genç'in 'Uyan Artık Yiğidim' şiirlerinden mısralar okudu. Bahçeli, "MHP'ye zincir vurmak, kement bağlamak, kelepçe takmak hiçbir alçağın, hiçbir ahlaksızın harcı ve haddi değildir. Sürekli körüklenen karalama kampanyalarının, sürekli gündemde tutulan karanlık senaryoların müellif ve müteahhitlerinin, zamanı geldiğinde hem vallahi, hem billahi burunlarından fitil fitil getireceğimizi de herkes bilmelidir. Kötüleri ve kötülükleri unutursak kanımız kurusun. Yok öyle üç kuruşa beş köfte; saman altından su yürütüp saklandıkları deliklerden bağrımıza taş atanların yakasından bizzat büyük Türk milleti tutacaktır. Millet kendi eserine, sevdasından deliye dönmüş MHP'ye duasıyla, desteğiyle, dev gibi iradesiyle sahip çıkacaktır. Hiç kimse boşuna hayal kurmasın, boş yere hesap yapmasın. MHP, içinde milletin olmadığı, milli ve manevi değerlerin yer almadığı hiçbir hedefi kabul etmez, etmeyecektir. MHP, aslını inkar etmez, etmeyecektir. Bizi meşgul edip Türkiye üzerinde oyun kuracağını zanneden, siyaseti sokak dedikodusuna çeviren, davamızın iffetine çamur atmaya kalkışan, bozkurdu çakala boğdurmak için fırsat kollayan ahmaklara, asalaklara, aşağıların da aşağısına yuvarlanmış arsızlara en küçük geri adımımız söz konusu olursa diyorum ki, gök girsin kızıl çıksın" ifadelerini kullandı.

Sosyal medyadaki bıyık kesme videolarına değinen Bahçeli, "Bıyığını kesip ayrılanlar varmış, manen aramızda olmayanlarla zaten ilgilenecek değiliz. Hiç olmayanların yokluğundan da şikayet edecek değiliz. Gönül kervanımıza her gün katılan binlerce Türkiye sevdalısıyla işimize bakıyoruz, önümüze bakıyoruz, yolumuza azimle devam ediyoruz. Bayağı senaryoların hızımızı kesmesine göz yummayacağız. Her insanımızı kucaklayacağız ve kardeş bileceğiz. Her değerimizi muhafaza ve müdafaa edeceğiz" dedi.

'AKLEN VE HUKUKEN MEŞRUDUR'

Bahçeli, Cumhur İttifakının, milletin ve ülkesinin hizmetkarı olduğunu vurgulayarak, "Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın Cumhurbaşkanı adaylığına birden bire seslerini yükseltmeleri, itiraz ve tepkilerini yoğunlaştırmaları bir defa milletimizin umutlarını küllemek ve kündeye getirmektir. Bu beyhude çabanın sonu ve sonucu elbette hüsrandır. Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın Cumhurbaşkanı adaylığı bal gibi, buz gibi yasaya uygundur, Anayasa'ya uygundur, ahlaken ve hukuken de meşrudur. 16 Nisan tarihli halkoylamasıyla Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'ne geçilmiştir. Yeni sistemle birlikte, Cumhurbaşkanlığı makamının anayasal statüsü değişmiş; tarafsız, yetkisiz ve sorumsuz özelliğinden partili, yürütmede tek yetkili ve tam sorumlu hale dönüşmüştür. Bir bakıma bu yeni yönetim modeli nevi şahsına münhasır bir başkanlık sistemidir. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi içinde bir dönem yetkilerini kullanan Cumhurbaşkanı'nın tekrar aday olamayacağını iddia etmek, hukuken geçersiz, siyaseten ağır kusurdur. Bu vaziyet yeni sistemin doğasına ve işleyiş mantığına tamamen aykırıdır. Değişiklik teklifine ilişkin Anayasa Komisyon Raporu'nda açıkça ifade edildiği üzere, '2 defa seçilme' kuralı yeni sistemde bu yetki ve sorumluluklara sahip Cumhurbaşkanı için 2 defa seçilme şeklinde anlaşılmalıdır. Ve doğrusu da budur."

'NOTER HUZURUNDA KURAYLA BELİRLESİNLER'

Bahçeli, Millet İttifakı'nın kriz ve kaos peşinde koşmaması, 14 Mayıs'ı beklemesi gerektiğini belirterek, "Zillet ittifakı kaynayan kazan misali kapak tutmuyor. İttifak ortağı partilere hakim olan panik havası gözlerden kaçmıyor. 13 Şubat'ta Cumhurbaşkanı adayını belirleyeceklermiş. Bu gidişle seçimlere bir gün kala da Cumhurbaşkanı adayının kim olacağını konuşuyor ve tartışıyor olurlarsa hakikaten şaşırmayacağız. Eğer karar veremiyorlarsa noter huzuruna çıkıp kurayla adaylarını tespit etmeleri de bir seçenek olarak önlerinde durmaktadır. Buna akılları yatmıyorsa 'kısa ve uzun çöp çekilişi' yapmak suretiyle zilletin talihli adayını çıkarabilirler. Bu da olmazsa 'o piti piti karamela sepeti' tekerlemesiyle muhtemel adaylarını bularak ilan edebilirler. Buna yanaşmıyorlarsa, Beyaz Saray'a telefon edip veya bir ulak gönderip Biden'ın son talimatını alarak karşımıza çıkarlar" dedi.

'İHANET BELGESİ, YIKIM BEYANNAMESİDİR'

Millet İttifakı'nın dün açıklanan 'Ortak Politikalar Mutabakat Metni'ne değinen Bahçeli, "Sadece göz boyayan, işin özünde Türkiye alerjisini ve millet muhalifliğini netleştiren bir siyaset kofluğudur. Bugüne kadar paylaşılan, 'Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem Mutabakat Metni'ne, 'Temel İlkeler ve Hedefler Mutabakatı'na, 'Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem Anayasa Değişikliği Önerisi'ne, 'Kurumsal Reformlar Raporu'na ve 'Seçim Güvenliği Raporu'na yeni bir zillet halkası ilave edilmiştir. 'Ortak Politikalar Mutabakat Metni' dedikleri ortak ihanet belgesi, yıkım beyannamesidir. Dün gündeme taşınmış olan bu metin, bölücülüğe verilmiş güvence, Türkiye’yi sistem krizine sürüklemeyi hedefleyen sakat bir adım, milletin huzur ve güvenliğine kast eden sancılı ve ucube bir dayatmadır. Türk milleti zillet ittifakının sipariş metinlerine katiyen itibar etmeyecektir. Kervan yürüyecek, Türkiye büyüyecek, Cumhur İttifakı ve MHP gücüne güç ekleyecektir" ifadelerini kaydetti.

'İSVEÇ'İN ÜYELİĞİNİN DONDURUCUYA ALINMASINDAN YANAYIZ'

İsveç ve Danimarka başta olmak üzere Kur-an'ı Kerim ve inançlara yönelik saldırıları kınadıklarını belirten Bahçeli, "İsveç'in NATO üyeliğini derin dondurucuya alınmasından yanayız. Buna karşılık Finlandiya'nın kendi özel şartları çerçevesinde NATO üyeliğinin makul olduğu hususunda Sayın Cumhurbaşkanımızla aynı görüşü paylaşıyoruz. Kitabımıza el uzatan din ve millet düşmanlarına her anlamda kapalı ve karşı olduğumuzu da buradan açıklıyorum. Geçen hafta dost ve kardeş ülke Azerbaycan'ın İran Büyükelçiliği'ne yapılan kanlı saldırıyı kınıyor, hayatını kaybeden soydaşımıza Allah'tan rahmet diliyor, can Azerbaycan’ın her zaman yanında olacağımızı belirtiyorum. Unutulmasın ki Azerbaycan ne kadar Türk ise güneyi de o kadar Türk'tür ve bizim can beraberimizdir" diye konuştu.

nest...

batman iftar saati 2021 viranşehir kaç kilometre seferberlik ne demek namaz nasıl kılınır ve hangi dualar okunur özel jimer anlamlı bayram mesajı maxoak 50.000 mah powerbank cin tırnağı nedir