vesayet nedir / VESAYET NEDİR? | BESLER HUKUK | Medeni Hukuk |

Vesayet Nedir

vesayet nedir

Vesayet Davası ve Vasi Tayini (Atanması)

Vesayet davası, bazı ergin kişilerin veya velayet altında bulunmayan küçüklerin kişisel ve maddi menfaatlerini korumak amacıyla sayılı Medeni Kanun ile düzenlenmiş bir hukuk kurumudur. Vesayet altına alınma, kanuni bir zorunluluktan kaynaklanabileceği gibi kişinin kendisi de bazı durumlarda vesayet altına alınmasını mahkemeden talep edebilir. Vesayet davası, kanuni bir zorunluluktan açılabileceği gibi kişinin kendisi de bazı durumlarda vesayet davası açabilir. Medeni Kanuna göre vesayet aşağıdaki hallerde mümkündür;

  • Yaş küçüklüğü,
  • Kısıtlanma
  • Hürriyeti bağlayıcı (hapis cezası) ceza alma,
  • Kişinin kendi isteğiyle vesayet altına alınmayı talep etmesi.

Velayet altında olmayan küçükler ve kısıtlama hali olan erginler adına vasi atanmaktadır. Kendi haklarını ve mali menfaatlerini koruyamayacak durumda olmaları nedeniyle koruma altına almak adına vasi atanması kararı verilmektedir. Vesayete dair hükümler, Türk Medeni Kanunu’nun maddesi ile maddesi arasında yer almaktadır. Türk Medeni Kanun , , ve maddelerinde vesayeti gerektiren haller ve şartları tek tek sayılmıştır.  maddede ise kişinin kendi isteğiyle vesayet altına alınması düzenlenmiştir. Vesayet altına alınan herkese bir vasi tayin edilir. Vasi, vesayet altındaki küçüğün veya kısıtlının kişiliği ve malvarlığı ile ilgili bütün menfaatlerini korumak ve hukuki işlemlerde onu temsil etmekle yükümlüdür (MK m).

vesayet davasi vasi tayini nedir

Vesayeti Gerektiren Haller

Türk Medeni Kanun’a göre vesayeti gerektiren haller; küçüklük ve kısıtlanmadır.

  • Küçüklük Nedeniyle Vesayet

TMK’nın /1. maddesine göre; “Velayet altında bulunmayan her küçük vesayet altına alınır.” denmektedir. Ancak küçüğe anne veya babası vasi olarak atanmışsa, veli sıfatını alır. Kendisine vasi atanmış küçük ergin olduğu anda, küçük üzerindeki vesayet de kendiliğinden sona erer.  Velayet altında bulunmayan 18 yaşından küçük her çocuk vesayet altına alınır. Görevlerini yaparlarken vesayeti gerektiren böyle bir hâlin varlığını öğrenen nüfus memurları, idarî makamlar, noterler ve mahkemeler, bu durumu hemen yetkili vesayet makamına bildirmek zorundadırlar.

  • Kısıtlanma Nedeniyle Vesayet

Akıl hastalığı veya akıl zayıflığı nedeniyle vesayet

TMK’nın /1. maddesine göre; “Akıl hastalığı veya akıl zayıflığı sebebiyle işlerini göremeyen veya korunması ve bakımı için kendisine sürekli yardım gereken ya da başkalarının güvenliğini tehlikeye sokan her ergin kısıtlanır.” denmektedir. Akıl hastalığı veya akıl zayıflığı nedenleriyle kısıtlamaya karar verilebilmesi için akıl hastalığı veya akıl zayıflığının resmi sağlık kurulu raporu kanıtlanmış olması koşuldur. Hâkim, kısıtlamaya ilişkin karar vermeden önce, kurul raporunu gözönünde tutarak kısıtlanması istenilen kişiyi dinleyebilir.

Akıl hastalığı veya akıl zayıflığı sebebiyle işlerini göremeyen veya korunması ve bakımı için kendisine sürekli yardım gereken ya da başkalarının güvenliğini tehlikeye sokan her ergin kısıtlanır. Görevlerini yaparlarken vesayet altına alınmayı gerekli kılan bir durumun varlığını öğrenen idarî makamlar, noterler ve mahkemeler, bu durumu hemen yetkili vesayet makamına bildirmek zorundadırlar.

Savurganlık, alkol veya uyuşturucu madde bağımlılığı, kötü yaşama tarzı, kötü yönetim nedeniyle vesayet

Türk Medeni Kanunu maddesine göre savurganlığı, alkol veya uyuşturucu madde bağımlılığı, kötü yaşam tarzı veya malvarlığını kötü yönetmesi sebebiyle kendisini veya ailesini darlık veya yoksulluğa düşürme tehlikesine yol açan ve bu yüzden devamlı korunmaya ve bakıma muhtaç olan ya da başkalarının güvenliğini tehdit eden her ergin kısıtlanır.

Savurganlığı, alkol veya uyuşturucu madde bağımlılığı, kötü yaşama tarzı veya malvarlığını kötü yönetmesi sebebiyle kendisini veya ailesini darlık veya yoksulluğa düşürme tehlikesine yol açan ve bu yüzden devamlı korunmaya ve bakıma muhtaç olan ya da başkalarının güvenliğini tehdit eden her ergin kısıtlanacaktır. Savurganlığı, alkol veya uyuşturucu Madde bağımlılığı, kötü yaşama tarzı veya malvarlığını kötü yönetmesi sebebiyle kısıtlanmış olan kişinin vesayetin kaldırılmasını isteyebilmesi, en az bir yıldan beri vesayet altına alınmasını gerektiren sebeple ilgili olarak bir şikâyete meydan vermemiş olmasına bağlıdır.

Hürriyeti bağlayıcı ceza nedeniyle vesayet

Bir yıl veya daha uzun süreli özgürlüğü bağlayıcı bir cezaya mahkum olan her ergin kısıtlanır. Özgürlüğü bağlayıcı cezaya mahkumiyet sebebiyle kısıtlı bulunan kişi üzerindeki vesayet, hapis halinin sonra ermesiyle kendiliğinden ortadan kalkar. Cezayı yerine getirmekle görevli makam, böyle bir hükümlünün cezasını çekmeye başladığını, kendisine vasi atanmak üzere hemen yetkili vesayet makamına bildirmekle yükümlüdür.

Kişinin kendi isteği üzerine vesayet altına alınması

İstek üzerine de vasi ataması yapılabilir. Yaşlılığı, engelliliği, deneyimsizliği veya ağır hastalığı sebebiyle işlerini gerektiği gibi yönetemediğini ispat eden her ergin kısıtlanmasını isteyebilir.

Vesayet Davası Usulü

  • İlgilinin Dinlenilmesi ve Bilirkişi Raporu

TMK’nın /1. maddesine göre savurganlık, alkol ve uyuşturucu madde bağımlılığı, kötü yaşama tarzı ve kötü yönetimi veya isteği bağlı kısıtlama hallerinde, kısıtlanması söz konusu olan kişinin dinlenmesi zorunludur.

İkinci fıkrasına göre ise, bir kişinin akıl hastalığı ve akıl zayıflığı sebepleriyle kısıtlanması için, resmi sağlık kurulu raporu alınmış olmalıdır. Hâkim, bu sebeplerle kısıtlama kararı vermeden önce, kısıtlanması istenen kişiyi dinleyebilir.  Bir kimse dinlenilmeden savurganlığı, alkol veya uyuşturucu madde bağımlılığı, kötü yaşama tarzı, kötü yönetimi veya isteği sebebiyle kısıtlanamaz. Akıl hastalığı veya akıl zayıflığı sebebiyle kısıtlamaya ancak resmî sağlık kurulu raporu üzerine karar verilir. Hâkim, karar vermeden önce, kurul raporunu göz önünde tutarak kısıtlanması istenen kişiyi dinleyebilir.

TMK’nın maddesinin birinci fıkrasına göre, kısıtlama kararı kesinleşince, kısıtlının hem nüfusa kayıtlı olduğu yerde, hem de yerleşim yerinde hemen ilan edilir. Kısıtlama kararı kesinleşince hemen kısıtlının yerleşim yeri ile nüfusa kayıtlı olduğu yerde ilan olunur. Kısıtlama, iyiniyetli üçüncü kişileri ilandan önce etkilemez. Ayırt etme gücüne sahip olmamanın sonuçlarına ilişkin hükümler saklıdır.

vesayet davasi vasi atamasi

Vesayet Davası Yetkili ve Görevli Mahkeme

Vesayet işlerinde yetkili mahkeme, küçüğün veya kısıtlının yerleşim yerindeki mahkemedir. Görevli mahkeme ise Sulh Hukuk Mahkemesi(vesayet makamı) olarak düzenlenmiştir. Vesayete ilişkin davalar, basit yargılama usulüne tabi olup hasımsız olarak açılmaktadır. Basit yargılama usulüne tabi olduğundan adli tatil boyunca süreler işleyecektir.

Vasi tayin edilmesi ancak mahkeme kararı ile mümkündür. Yer bakımından yetkili ve görevli mahkeme tarafından küçük veya kısıtlılara vasi ataması yapılacaktır; noterden vasi tayin edilmesi mümkün değildir.

Vesayet Altındaki Kişinin İkametgahını Değiştirmesi

Vesayet makamının izni olmadıkça vesayet altındaki kişi yerleşim yerini değiştiremez. Yerleşim yerinin değişmesi hâlinde yetki, yeni vesayet dairelerine geçer. Bu takdirde kısıtlama yeni yerleşim yerinde ilan olunur. Cezaevinde bulunan hükümlü kişinin ikametgah adresi ise cezaevidir. Vesayete ilişkin davalarda yetkili mahkemenin belirlenmesinde, hükümlünün mahkumiyetten önceki son adresi dikkate alınır. Cezaevinde bulunan hükümlünün mahkumiyetten önceki son adresi, mahkeme kararı ile de olsa sonradan değiştirilemez.

Vesayet Organları ve Vesayet Makamı

Vesayet organları, vesayet daireleri (Sulh Hukuk ve Asliye Hukuk Mahkemesi) ile vasi ve kayyımlardır (TMK m. ). Vasi ile kayyım atanmasının aynı anlama geldiği düşünülmekte ise de her iki kavram birbirinden farklıdır. Vasi, vesayet altına alınan küçük ya da kısıtlının malvarlığına dair bütün menfaatlerini korumakla yükümlüdür. Buna karşılık kayyım, yalnızca belirli işleri görmek veya malvarlığı yönetmekle yükümlüdür.

Kamu vesayeti, vesayet makamı ve denetim makamından oluşan vesayet daireleri tarafından yürütülür. Vesayet makamı, sulh hukuk mahkemesi; denetim makamı ise, asliye hukuk mahkemesidir (TMK m. ).

Vasi Tayini (Atanması)

Vasi olacak kimsenin TMK m. /I uyarınca; ergin ve vesayet işlerini görmeye ehil olması gerekir. Bununla birlikte vasi olacak kimsede, vesayete engel sebeplerden birinin bulunmaması gerekir. Vasi atanacak kişinin, kısıtlanacak olan kimsenin mallarını idare edecek, onun bakım ve korunmasını sağlayabilecek güç ve yetenekte olması gerekir. Vasi olacak kişi aynı zamanda TMK m. ’de sayılan olumsuz sebepleri de taşımamalıdır. Maddeye göre; “kısıtlılar, kamu hizmetinden yasaklılar veya haysiyetsiz hayat sürenler, menfaati kendisine vasi atanacak kişinin menfaati ile önemli ölçüde çatışanlar veya onunla aralarında düşmanlık bulunanlar, ilgili vesayet daireleri ve yargıçları’’ vasi olarak atanamazlar.

Hakim gerekli gördüğü hallerde birden fazla vasi atayabilir. Birlikte vasilerden birinin ihmali ile vesayet altındaki kimse zarar görürse diğerleri de müteselsilen sorumlu olur. Hakim haklı sebepler engellemedikçe vesayet altına alınacak kişinin öncelikle eşini veya yakın hısımlarından birini vasi olarak tayin eder. Yerleşim yerinin yakınlığı ve kişisel ilişkiler vasi tayininde göz önünde tutulur. Yine haklı sebepler engel olmadıkça vasiliğe, vesayet altına alınacak kişinin ya da ana babasının gösterdiği kimse atanır. Vesayet altına alınan kimsenin yerleşim yerinde oturanlardan vasiliğe atananlar, vasilik görevini kabul etmeye mecburdur.

TMK m’de ise vasilikten kaçınma sebepleri belirtilmiştir. Esasen vasi adayının ileri sürdüğü, vasiliğe yeterli ya da yetenekli olmadığı veya görevi sebebiyle  çok meşgul olduğu gibi mazeretleri hâkim yerinde görmezse o kişiyi vasi tayin eder. Fakat TMK m. ’de belirtilen 60 yaşını doldurmuş olmak, bedensel özür ya da sürekli hastalık sebebiyle bu görevi güçlükle yapabilecek olmak, dörtten çok çocuğun velisi olmak, üzerinde başka bir vasilik görevi olmak gibi sebepler ile vasilikten kaçınılabilir. Bu halde hâkimin takdir yetkisi yoktur.

Yine aynı madde, Cumhurbaşkanı, TBMM ve Bakanlar Kurulu üyeleri, Hakimlik ve Savcılık mesleği mensuplarının vasilik görevini kabul etmeyebilecekleri belirtilmiştir. Vasi tayini davasını yürüten ilgili daireler ve makamlar vesayet halinin gerekli olması halinde hiç vakit kaybetmeden bu işlemin yapılması konusunda yükümlü olmaktadırlar. Vasilik görevini üstlenmesi istenen veya bu görevin verileceği kişiye vasi tayini yapıldığına dair bir tebliğin yapılması gerekir. Karar, bu görevi üstlenecek kişinin ikametgahının bulunduğu yerdeki ilgili makamlarca açıklanır.

Vasi olarak atanmış ve sorumluluğu üstlenmiş olan kişi tebliğin kendisine ulaşmasından başlayarak on günlük bir süre boyunca kendisinde bu duruma itiraz etme hakkını tutabilir. Kanuna aykırı olması sebebi ile vasi duruma itiraz ettiği ve mahkeme tarafından bu konuda olumlu karar çıktığı takdirde yeni bir vasinin atanmasının gerçekleşmesi gerekmektedir. Yeni bir vasinin atanması için arada geçen süre boyunca daha önce vasiliği konusunda mahkemenin olumlu karar verdiği kişi bu karara rağmen vasilik görevini yerine getirmek zorundadır. Ancak yeni vasinin belirlenmesi sürecinin tamamlanması ile kişi vasilik görevlerini bırakabilmektedir.

Vasinin Görevleri

  • Vasiliğe atanma kararının kesinleşmesi üzerine vasi ile vesayet makamının görevlendireceği bir kişi tarafından, vakit geçirilmeksizin, yönetilecek malvarlığının defteri tutulur.
  • Kıymetli evrak, değerli eşya, önemli belge ve benzerleri, malvarlığının yönetimi bakımından bir sakınca yoksa, vesayet makamının gözetimi altında güvenli bir yere konulur.
  • Vesayet altındaki kişinin menfaati gerektirirse değerli şeylerin dışındaki taşınırlar, vesayet makamının vereceği talimat uyarınca, açık artırma ile satılır. Hâkim, özel durumları, taşınırın niteliğini veya değerinin azlığını göz önüne alarak pazarlıkla satışa da karar verebilir. Vesayet altındaki kişinin kendisi veya ailesi için özel bir değer taşıyan şeyler, zorunluluk olmadıkça satılamaz.
  • Vesayet altındaki kişinin kendisi veya malvarlığının yönetimi için gerekli olmayan paralar, faiz getirmek üzere, vesayet makamı tarafından belirlenen milli bir bankaya yatırılır veya Hazine tarafından çıkarılan menkul kıymetlere çevrilir. Paranın yatırılmasını bir aydan fazla geciktiren vasi, faiz kaybını ödemekle yükümlüdür.
  • Vesayet altındaki kişinin malvarlığı içinde ticari, sınai veya benzeri bir işletme varsa; vesayet makamı, bunların işletilmesinin devamı veya tasfiyesi için gerekli talimatı verir.
  • Taşınmazların satışı, vesayet makamının talimatı uyarınca ve ancak vesayet altındaki kişinin menfaati gerekli kıldığı hallerde mümkündür. Satış, vesayet makamının bu iş için görevlendireceği bir kişi tarafından vasi de hazır olduğu hâlde açık artırmayla yapılır ve ihale vesayet makamının onamasıyla tamam olur; onamaya ilişkin kararın ihale gününden başlayarak on gün içinde verilmesi gerekir. Ancak denetim makamı, istisnai olarak özel durumları, taşınmazın niteliğini veya değerinin azlığını göz önüne alarak pazarlıkla satışa da karar verebilir.
  • Vesayet dairelerinin yetkilerine ilişkin hükümler saklı kalmak kaydıyla vasi, vesayet altındaki kişiyi bütün hukuki işlemlerinde temsil eder. Fakat vasi olan kişi kefil olma, yeni bir vakıf kurma ya da vesayet altında bulunan kişinin adına bağışta bulunmaya yetkili değildir.
  • Vesayet altındaki kişi görüşlerini oluşturma ve açıklama yeteneğine sahipse, vasi önemli işlerde karar vermeden önce olanak ölçüsünde, onun görüşünü almakla yükümlüdür; ancak vesayet altındaki kişinin işi uygun bulmuş olması vasiyi sorumluluktan kurtarmaz.
  • Vesayet altındaki kişiye vesayet makamı tarafından bir meslek veya sanatın yürütülmesi için izin verilmiş ise, o kişi bununla ilgili her türlü olağan işlemleri yapmaya yetkilidir ve bu tür işlemlerden dolayı bütün malvarlığı ile sorumludur. Vesayet altındaki kişi, kendi tasarrufuna bırakılmış olan mallar ile vasinin izniyle çalışarak kazandığı malları serbestçe yönetir ve kullanır.
  • Vasi, vesayet altındaki kişinin malvarlığını iyi bir yönetici gibi özenle yönetmek zorundadır. Vasi, yönetimle ilgili hesap tutmak ve vesayet makamının belirlediği tarihlerde ve her hâlde yılda bir defa hesabı onun incelemesine sunmakla yükümlüdür.
  • Yasalar çerçevesinde vasi tayini sonucu görev alan kişinin bu görev süresi iki yıldır. Makamlar gerekli ve uygun gördüğü takdirde bu süreyi her seferinde iki yıl uzatmak üzere genişletebilmektedir. Vasi görevini yürüten kişi dört senelik görevinin sonunda vasilik görevinden kaçınma hakkını kullanma özgürlüğüne sahip olmaktadır.
  • Vesayet altında bulunan kişi vasinin isteğinin bulunması durumunda ücret ödemekle yükümlü olmaktadır. Eğer bu yükümlülüğü yerine getirebilecek bir duruma sahip değilse bu durumda Hazine tarafından vasiye ödeme yapılmaktadır. Ücretin belirlenmesinde ise vasinin ortaya koyduğu emek ve üzerinde sorumlu olduğu malvarlığına bağlı olarak esaslar belirlenerek bir değerin belirlenmesi gerçekleştirilir.

Vesayet Makamından İzin Alınması Gereken Durumlar

Aşağıdaki hallerde vesayet makamı olan Sulh Hukuk Mahkemesinin izni gereklidir:

  1. Taşınmazların alımı, satımı, rehnedilmesi ve bunlar üzerinde başka bir ayni hak kurulması,
  2. Olağan yönetim ve işletme ihtiyaçları dışında kalan taşınır veya diğer hak ve değerlerin alımı, satımı, devri ve rehnedilmesi,
  3. Olağan yönetim sınırlarını aşan yapı işleri,
  4. Ödünç verme ve alma,
  5. Kambiyo taahhüdü altına girme,
  6. Bir yıl veya daha uzun süreli ürün ve üç yıl veya daha uzun süreli taşınmaz kirası sözleşmeleri yapılması,
  7. Vesayet altındaki kişinin bir sanat veya meslekle uğraşması,
  8. Acele hâllerde vasinin geçici önlemler alma yetkisi saklı kalmak üzere, dava açma, sulh olma, tahkim ve konkordato yapılması,
  9. Mal rejimi sözleşmeleri, mirasın paylaştırılması ve miras payının devri sözleşmeleri yapılması,
  10. Borç ödemeden aciz beyanı,
  11. Vesayet altındaki kişi hakkında hayat sigortası yapılması,
  12. Çıraklık sözleşmesi yapılması,
  13. Vesayet altındaki kişinin bir eğitim, bakım veya sağlık kurumuna yerleştirilmesi,
  14. Vesayet altındaki kişinin yerleşim yerinin değiştirilmesi.

Denetim Makamından İzin Alınması Gereken Durumlar

Aşağıdaki hallerde vesayet makamının izninden sonra denetim makamı olan Asliye Hukuk Mahkemesinin da izni gereklidir:

  • Vesayet altındaki kişinin evlât edinmesi veya evlât edinilmesi,
  • Vesayet altındaki kişinin vatandaşlığa girmesi veya çıkması,
  • Bir işletmenin devralınması veya tasfiyesi, kişisel sorumluluğu gerektiren bir ortaklığa girilmesi veya önemli bir sermaye ile bir şirkete ortak olunması,
  • Ömür boyu aylık veya gelir bağlama veya ölünceye kadar bakma sözleşmeleri yapılması,
  • Mirasın kabulü, reddi veya miras sözleşmesi yapılması,
  • Küçüğün ergin kılınması,
  • Vesayet altındaki kişi ile vasi arasında sözleşme yapılması.

Vesayet Makamının Rapor ve Hesapları İncelemesi

Vesayet makamı, vasinin belli dönemlerde vereceği rapor ve hesapları inceler; gerekli gördüğü hâllerde bunların tamamlanması veya düzeltilmesini ister.

Vesayet makamı, rapor ve hesapları kabul veya reddeder; gerektiğinde vesayet altındaki kişinin menfaatini korumak için uygun önlemleri alır.

Ayırt etme gücüne sahip olan vesayet altındaki kişi ve her ilgili, vasinin eylem ve işlemlerine karşı vesayet makamına şikayette bulunabilir. Vesayet makamının kararlarına karşı tebliğ gününden başlayarak on gün içinde denetim makamına itiraz edilebilir.

Vesayet Dairelerinden İzin Alınmadan Yapılan İşlemler

Kanunen gerektiği hâlde vasinin yetkili vesayet dairelerinin iznini almadan yapmış olduğu işlemler, vesayet altındaki kişinin vasinin izni olmaksızın yaptığı işlem hükmündedir.

Ayırt etme gücüne sahip olan vesayet altındaki kişi, vasinin açık veya örtülü izni veya sonraki onamasıyla yükümlülük altına girebilir veya bir haktan vazgeçebilir. Yapılan işlem diğer tarafın belirlediği veya başvurusu üzerine hâkimin belirleyeceği uygun bir süre içinde onanmazsa, diğer taraf bununla bağlı olmaktan kurtulur. Vasinin onamadığı işlemlerde taraflardan her biri verdiğini geri isteyebilir. Ancak, vesayet altındaki kişi, sadece kendi menfaatine harcanan veya geri isteme zamanında malvarlığında mevcut olan zenginleşme tutarıyla ya da iyiniyetli olmaksızın elden çıkarmış olduğu miktarla sorumludur. Vesayet altındaki kişi, fiil ehliyetine sahip olduğu hususunda diğer tarafı yanıltmış ise, onun bu yüzden uğradığı zarardan sorumlu olur.

Vesayet altındaki kişinin vasi veya Devlete karşı alacakları imtiyazlı alacaktır.

Vasinin ve Vesayet Dairelerinin Sorumlulukları

Vesayet organları ve vesayet işleriyle görevlendirilmiş olan diğer kişiler, bu görevlerini yerine getirirlerken iyi bir yönetimin gerektirdiği özeni göstermekle yükümlüdürler.

Vasi, görevini yerine getirirken kusurlu davranışıyla vesayet altındaki kişiye verdiği zarardan sorumludur. Kayyım ve yasal danışmanlar hakkında da aynı hüküm uygulanır.

Devlet, vesayet dairelerinde görevli olanların hukuka aykırı olarak sebebiyet verdikleri zararlardan doğrudan doğruya sorumlu olduğu gibi; vasi, kayyım ve yasal danışmanlara tazmin ettirilemeyen zararlardan da sorumludur.

Zararı tazmin eden Devlet, zararın meydana gelmesinde kusurlu olanlara rücu eder. Zararın doğmasına kusurları ile sebep olanlar, rücu hakkını kullanan Devlete karşı müteselsilen sorumludurlar.

Devletin vesayet dairelerinde görevli kişilere karşı rücu davasına bakmaya, vesayet dairelerinin bulunduğu yere en yakın asliye mahkemesi yetkilidir. Vesayetle ilgili tazminat ve diğer rücu davaları vesayet dairelerinin bulunduğu yer asliye mahkemesinde görülür.

Vesayeti Gerektiren Hallerin Sona Ermesi

  • Küçüklerde Vesayeti Gerektiren Hallerin Sona Ermesi

Küçük üzerindeki vesayet, onun ergin olmasıyla kendiliğinden sona erer.

Erginliğe mahkemece karar verilmiş ise, mahkeme aynı zamanda küçüğün hangi tarihte ergin olacağını tespit ve ilân eder.

  • Kısıtlılarda Vesayeti Gerektiren Hallerin Sona Ermesi

Özgürlüğü bağlayıcı cezaya mahkûmiyet sebebiyle kısıtlı bulunan kişi üzerindeki vesayet, hapis halinin sona ermesiyle kendiliğinden ortadan kalkar.

Diğer kısıtlılar üzerindeki vesayet, yetkili vesayet makamının kararıyla sona erer. Vesayeti gerektiren sebebin ortadan kalkması üzerine vesayet makamı vesayetin sona ermesine karar verir.

Kısıtlı ve ilgililerden her biri, vesayetin kaldırılması isteminde bulunabilir. Kısıtlama ilan edilmişse, kaldırılması da ilan olunur. Fiil ehliyetinin yeniden kazanılması ise, ilanın yapılmasına bağlı değildir.

Akıl hastalığı veya akıl zayıflığı yüzünden kısıtlanmış olan kişi üzerindeki vesayetin kaldırılmasına, ancak kısıtlama sebebinin ortadan kalkmış olduğunun resmî sağlık kurulu raporu ile belirlenmesi hâlinde karar verilebilir.

Savurganlığı, alkol veya uyuşturucu madde bağımlılığı, kötü yaşama tarzı veya malvarlığını kötü yönetmesi sebebiyle kısıtlanmış olan kişinin vesayetin kaldırılmasını isteyebilmesi, en az bir yıldan beri vesayet altına alınmasını gerektiren sebeple ilgili olarak bir şikâyete meydan vermemiş olmasına bağlıdır.

Kendi isteğiyle kısıtlanmış olan kişi üzerindeki vesayetin kaldırılması, kısıtlamayı gerektiren sebebin ortadan kalkmasına bağlıdır.

Vasilik Görevinin Sona Ermesi

  • Fiil Ehliyetinin Yitirilmesi ve Ölüm

Vasi konumunda bulunan kişinin fiil ehliyetini kaybetmesi veya yaşamının sonlanması sonucu fiziki olarak vasilik görevinin bitmesine sebep olan şartlar sağlanmış olur.

  • Sürenin Sona Ermesi ve Uzatılmaması Nedeniyle Vasilik Görevinin Sona Ermesi

Vasilik görevi, uzatılmadığı takdirde, sürenin dolmasıyla sona erer.

  • Engelin veya Kaçınma Sebebinin Ortaya Çıkması

Vasi, vasiliğe engel bir sebebin ortaya çıkması hâlinde görevinden çekilmek zorundadır.

Vasi, bir kaçınma sebebi ortaya çıktığı takdirde sürenin bitiminden önce görevinden alınmasını isteyebilir; ancak, önemli sebeplerin varlığı hâlinde görevine devam etmek zorundadır.

Görevi sona eren vasi, yenisi göreve başlayıncaya kadar zorunlu işleri yapmakla yükümlüdür.

Vasilik Görevinden Alınma

Ayırt etme gücüne sahip olan vesayet altındaki kişi veya her ilgili, vasinin görevden alınmasını isteyebilir. Vasi atamada olduğu gibi vasinin görevden alınması görevi vesayet makamına aittir. Vasinin görevini yapmakta yetersizliği sebebiyle vesayet altındaki kişinin menfaatleri tehlikeye düşerse, vesayet makamı kusuru olmasa bile vasiyi görevden alabilir. Görevden alınmayı gerektiren sebebin varlığını başka bir yoldan öğrenen vesayet makamı, vasiyi re’sen görevden almakla yükümlüdür.

TMK’nın maddesine göre vasinin görevden alınma nedenleri;

  • Görevini ağır surette savsaklaması,
  • Yetkilerini kötüye kullanması,
  • Güveni sarsıcı davranışlarda bulunması,
  • Borç ödemede acze düşmesi

Başvuru üzerine veya resen harekete geçen vesayet makamı TMK’nın maddesine göre görevden alma işleminden önce, gerekli araştırmayı yapmalı ve vasiyi dinlemelidir. Ancak yaptığı araştırmadan sonra ağır olmayan hallerde görevden almak yerine vasiye görevden alınacağı konusunda uyarıda bulunulur.

Gecikmesinde tehlike bulunan hallerde vasiye geçici olarak işten el çektirilip bir kayyım atanabileceği gibi; gerekirse muhtemel zararı göz önünde bulundurarak vasinin mallarına ihtiyati haciz koyabilir ve tutuklanması da istenebilir. Görevden almak ve uyarıda bulunmanın tanı sıra, vesayet altındaki kişinin korunması için gerekli diğer önlemler de alınmaktadır.

İlgililer, vesayet makamının kararlarına karşı, tebliğ gününden başlayarak on gün içinde denetim makamına itiraz edebilirler. Denetim makamı, gerektiğinde duruşma da yaparak bu itirazı kesin karara bağlar.

  • Vasinin Kesin Hesap ve Malvarlığını Teslim Zorunluluğu

Görevi sona eren vasi, yönetimle ilgili son raporu ve kesin hesabı vesayet makamına vermekle yükümlü olduğu gibi; malvarlığını vesayet altındaki kişiye, mirasçılarına veya yeni vasiye teslim edilmek üzere hazır bulundurmak zorundadır. Son rapor ve kesin hesap belli zamanlarda verilen rapor ve hesaplar gibi vesayet makamı tarafından incelenir ve onaylanır.

  • Vasinin Görevine Son Verilmesi

Son rapor ve kesin hesap onaylandıktan ve malvarlığı vesayet altındaki kişiye, mirasçılarına veya yeni vasiye teslim edildikten sonra, vesayet makamı vasinin görevinin sona erdiğine karar verir. Vesayet makamı, son rapor ve kesin hesabın onaylanması veya reddi konusundaki kararı ile birlikte kesin hesabı vesayet altındaki kişiye, mirasçılarına veya yeni vasiye, tazminat davası açma hakları bulunduğunu da belirtmek suretiyle tebliğ eder. Bu tebliğde vasinin görevine son verildiği de belirtilir.

Sorumluluk Davasında Zamanaşımı

Vasi, TMK’nın /1. maddesine göre, görevini yerine getirirken, kusurlu davranışı ile yaptığı işlemlerden doğan zararlardan tek başına sorumlu olur. Bu kural, TMK’nın /2. maddesine göre, kayyım ve kanuni danışmanlar için de geçerlidir.

Sorumlu vasi ve kayyıma karşı açılacak tazminat davası kesin hesabın tebliğ edildiği tarihten başlayarak bir yıl geçmekle zamanaşımına uğrar. Tazmin ettirilemeyen zararlar için Devlete karşı açılacak tazminat davasının zamanaşımı süresi, zararın vasi, kayyım ve yasal danışmana tazmin ettirilemeyeceğinin anlaşılmasından başlayarak bir yıldır. Vesayet dairelerinde görevli olanların sebebiyet verdikleri zararlardan dolayı Devlete karşı açılacak davaların zamanaşımı genel hükümlere tâbidir. Devletin rücu davası, rücu hakkının doğumunun üzerinden bir yıl geçmekle zamanaşımına uğrar.

Olağan zamanaşımı süresi işlemeye başlamadan önce zarar gören tarafından bilinmesi veya anlaşılması olanağı bulunmayan bir hesap yanlışlığına veya bir sorumluluk sebebine dayanan tazminat davası, hesap yanlışlığının veya sorumluluk sebebinin öğrenilmesinden başlayarak bir yıl içinde açılabilir. Vesayetten doğan tazminat davaları, her hâlde kesin hesabın tebliğinin üzerinden on yıl geçmekle zamanaşımına uğrar.

Vesayet Davası ve Vasi Tayini (Atanması) Yargıtay Kararları

Yargıtay 2. HD Karar: /

  • Medeni Kanunun Madde ve Devamı
  • Vasi Tayini

Davacı, hükümlü olması nedeniyle vasisi aracılığıyla açtığı boşanma davasında eşinin de boşanma talebini kabul ettiğini beyan etmiş, davalı eş de cevap dilekçesi ve duruşmadaki beyanında boşanmayı kabul ettiğini bildirmiştir. Mahkemece, davacının hükümlü olması nedeniyle anlaşmalı boşanmanın mümkün olmadığı belirtilerek davaya çekişmeli olarak devam edilerek davanın reddine karar verilmiştir. Davacı almış olduğu kesinleşmiş hapis cezası nedeniyle kısıtlanmıştır. O halde sınırlı ehliyetsiz olan davacı, kişiye sıkı sıkıya bağlı haklarını yasal temsilcisinin rızası olmadan kullanabilir (TMK.m). Davacının talebi Türk Medeni Kanununun /3 maddesinde düzenlenen “anlaşmalı boşanmaya” yöneliktir. Mahkemece, davacı bulunduğu cezaevinden getirtilerek, davalı da davet edildikten sonra beyanlarının alınması ve şartları oluştuğu takdirde “anlaşmalı olarak” boşanmalarına karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir.

Yargıtay 2. HD Karar: /

  • Medeni Kanunun Madde ve Devamı
  • Vasi Tayini

Davacı tarafından aile mahkemesinde evlenmenin iptali davası açılmıştır. Davacı erkek, davalıyla yapmış olduğu evliliğini davalının akıl hastalığına dayalı mutlak butlan sebebini ileri sürerek evlenmenin iptalini istemiştir. Mahkeme davalı kadın hakkında rapor düzenlenmesini istemiş ve Adli Tıp Kurumu 4. İhtisas Kurulu tarafından verilen raporda, davalı kadın olayları kavrayıp sağlıklı sonuca varabilme yeteneğini ortadan kaldıracak derecede psikotik bozukluk denilen hastalık olduğu saptanmıştır. Davalı kadının bu hastalığının geçici olmadığı, sürekli olduğu ve belirtilerinin devam etmesi ile ayırt etme gücünü kazanmadığı belirtilmiştir. Mahkeme, ilgili raporu gerekçe göstererek kurmuş olduğu davanın kabulüne karşılık davalı kadın tarafından temyiz başvurusunda bulunmuştur.

Yargıtay, dosya incelemesinde dava şartının dava ehliyetine sahip olması konusunun kamu düzeniyle ilgili olduğunu belirtmiştir. Bu nedenle mahkeme tarafından davalı kadın hakkında sulh hukuk mahkemesine ihbarda bulunarak davalı için vasi tayini atanmasını sağlayarak ihbarda bulunulması vasi atanmasının sağlanması, vasiye yöneltilmesi ve tüm deliller ile birlikte karar verilmesi gerekmektedir. Davalının taraf teşkili sağlanmadan, savunma hakkı kısıtlanmış olduğundan kanuna aykırı kurulan hüküm karşısında bozma kararı verilmiştir.

Yargıtay 2. HD Karar: /

  • Medeni Kanunun Madde ve Devamı
  • Vasi Tayini

Mahkeme tarafından davalı K. davacı kadına vasi atanmasının gerekip gerekmediği konusunda ilgili üniversiteye sevk etmiş ve kadının akıl zayıflığı bulunduğu, iyileşmenin de mümkün olmaması nedeniyle vasi atanması gerektiğini belirtmiştir. Ancak … Sulh Hukuk Mahkemesinin vesayet dosyasında, davalı kadının duygu durum bozukluğu olduğuna dair tanı konularak vasi tayini atanmasına ihtiyaç olmadığını belirtmiştir. Taraflar arasında aile mahkemesinde boşanma davası görülmüş, mahkemenin kurmuş olduğu hükme karşılık temyiz başvurusunda bulunulmuştur.

Yargıtay, dosya incelemesinde her iki raporun çelişkili olduğunu, çelişkinin giderilmesi adına mahkeme tarafından Adli Tıp Kurumuna davalı kadının tekrardan sevk edilmesi gerektiğini belirtmiştir. Tüm bu nedenlerle mahkeme tarafından kurulan hüküm kanuna aykırı olduğundan bozma yönünde karar verilmiştir.

Yargıtay 2. HD Karar: /

  • Medeni Kanunun Madde ve Devamı
  • Vesayet Davası

Aile mahkemesi sıfatıyla görülen boşanma davasında karar verilmiş, hüküm davalı erkek tarafından temyiz edilmiştir. Yargıtay tarafından gerçekleştirilen dosya incelemesinde davalının ağır ceza mahkemesinde uyuşturucu veya uyarıcı madde imal ve ticareti suçundan 8 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verildiğini tespit etmiştir. İlgili karar kesinleşmiş olduğundan cezaevinde hükümlü olduğu anlaşılmıştır. Türk Medeni Kanunu’nun maddesine göre 1 yıl veya uzun süreli özgürlüğü bağlayıcı cezaya mahkum olan erginin kısıtlanır hükmünü haiz olduğundan davalıyı temsil etmek üzere vasi atanması için vesayet makamına ihbarda bulunulması gerektiği belirtilmiştir. Mahkemenin usule aykırı olması nedeniyle bozma yönünde karar verilmiştir.

Yargıtay 2. HD Karar: /

  • Medeni Kanunun Madde ve Devamı
  • Vesayet Davası

Çocuğun babaannesi, annesinin çocuğu uzun zaman önce bıraktığını ve bu nedenle başka bir ailenin yanında büyüdüğünü ve annesine alışkın olmadığını belirterek çocuğun velayet hakkının kaldırılmasına, kendisinin vasi olarak atanmasını talep etmiştir. Mahkeme tarafından çocuğun velayetine ilişkin davalı anneden kaldırılması yönünde karar verilmiştir.

Yargıtay, velayetin kamu düzenine ilişkin olduğunu ve re’sen araştırma ilkesinin geçerli olduğunu belirtmiştir. Çocuk Haklarının Kullanılmasına İlişkin Avrupa Sözleşmesinin 4. maddesine göre çocuklarla velayet sorumluluğuna sahip kişiler arasında çıkar çatışmasının olması halinde adli merci önünde kendisini ilgilendiren davalarda temsilci atanmasını ön sorun olarak görmektedir. Ayrıca Türk Medeni Kanunu’nun maddesinin ikinci fıkrasında, çocukları davada temsil etmek üzere kayyım atanması için vesayet makamına ihbarda bulunulması, kayyımın duruşmaya çağrılması ve tüm delillerle değerlendirilmesi gerektiği belirtilmiştir. Mahkeme eksik hasım ve eksik inceleme ile hüküm kurmuş olduğundan bozma yönünde karar verilmiştir.

Yargıtay 2. HD Karar: /

  • Medeni Kanunun Madde ve Devamı
  • Vesayet Davası

…Davacılardan &#;, doğumlu olup tarihinde ergin olacaktır. &#;’ın annesi ve babasının boşanmasından sonra velayetinin mirasbırakanı annesi &#;’ye verilmiş olduğu nüfus kaydından anlaşılmaktadır. Boşanma kararıyla velayet kendisine verilen tarafın ölümü halinde velayet, sağ kalan ebeveyne kendiliğinden geçmez. Velayet sahibi anne öldüğüne göre çocuk yasal temsilciden yoksun haldedir. Bu durumda, davada çocuğu temsil etmek, hak ve menfaatlerini korumak için çocuğa temsilci atanması gereklidir. (Çocuk Haklarının Korunmasına Dair Avrupa Sözleşmesi m. 4/1). O halde, çocuğun haklarının gözetilip korunması ve temsili için Türk Medeni Kanununun maddesi gereğince kayyım tayini için ihbarda bulunup, atanan kayyımın davaya dahil edilmesi, gösterdiği takdirde delilleri toplanıp, tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucu uyarınca bir karar verilmesi gerekir, eksik hasım ile karar verilmesi doğru görülmemiştir. Ancak &#;’ın tarihinde ergin olacağı dikkate alınarak bu tarihten sonra, davacı &#;’ın kendi katılımı ve davaya muvafakati olup olmadığı araştırılmalı, göstermesi halinde delilleri toplanmalı ve sonucuna göre karar verilmelidir.

Öte yandan, &#; . Sulh Hukuk Mahkemesinin / Esas, / Karar ve tarihli kararı ile, davacılardan &#; ’ın 1 yıldan fazla hürriyeti bağlayıcı cezaya mahkum olması nedeni ile Türk Medeni Kanunu madde gereğince tarihinde kısıtlandığı ve kendisine kardeşi diğer davacı &#;’ın vasi olarak atandığı anlaşılmıştır. TMK&#;nın /2 maddesine göre bir işte yasal temsilcinin menfaati ile küçüğün veya kısıtlının menfaati çatışırsa vesayet makamının ilgilisinin isteği üzerine veya resen temsil kayyımı ataması gerekmektedir. Mahkemece, mirasın reddinde davacı &#;’ın hukuki yararı ile kısıtlı &#;’ın hukuki yararı çatıştığından, kısıtlıya kayyım tayin ettirilmesi, husumetin kayyıma yöneltilmesi, kayyım gösterdiği takdirde delillerin toplanması gerekirken kısıtlı &#;’a kayyım tayin ettirilmeden karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olmuştur.

Eksiklikler giderilmeden karar verilmiş olması nedeni ile hükmün bozulmasına karar vermek gerekmiştir.

Vasi Tayini (Atanması) Davası Dilekçe Örneği

&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#; NÖBETÇİ SULH HUKUK MAHKEMESİ’NE

Davacı : Ad Soyad (TCKN: ……) Adres

Vekili   : Av. Umur YILDIRIM

Davalı  :Hasımsız

Konu      : Vasi Atanması İstemi.

Kendisine Vasi Tayini İstenilen: Ad Soyad (TCKN: …) Adres

AÇIKLAMALAR       : 

Davacı müvekkil geçirdiği trafik kazası sonucu felç geçirmiş ve yatağa bağımlı hale gelmiştir. Bu nedenle adına kayıtlı taşınmazların kiralanması işlemleri ile ilgilenememekte, kira paralarının yatırılıp yatırılmadığını takip edememekte, büyük sıkıntılar yaşamaktadır. Kendisine eşi …. bakmakta olup, işleriyle eşi ilgilenmekte ancak davacının imzasının gerekli olması halinde davacının bu haliyle taşınması gerekmektedir.

Bilindiği üzere TMK’nın maddesine göre, “Yaşlılığı, sakatlığı, deneyimsizliği veya ağır hastalığı sebebiyle işlerini gerektiği gibi yönetemediğini ispat eden her ergin kısıtlanmasını isteyebilir.”

Açıklanan nedenlerle davacının kısıtlanması ve kendisine eşinin vasi atanması istemli bu davanın açılması zorunlu hale gelmiştir.

(Kendisine vasi tayini istenilen kişinin Engelli, Alzheimer Hastası, Zihinsel Engelli, Hükümlü olması yahut kendisine vasi tayin edilmesi gereken diğer hususlardan birinin varlığı halinde AÇIKLAMALAR kısmında bu sebep ayrıntılı olarak izah edilmelidir.)

HUKUKİ SEBEPLER : TMK ve diğer ilgili sair mevzuat.

HUKUKİ DELİLLER : Nüfus Kaydı, Sağlık Kurulu Raporu, Tanık ve Her türlü yasal delil.

SONUÇ ve İSTEM:

Yukarıda kısaca açıklanan nedenlerle; davacının TMK’nın maddesi gereği kısıtlanmasına ve davacıya eşi …. TC kimlik nolu …’nın vasi olarak atanmasına karar verilmesini arz ve talep ederim. ../../

              Davacı Vekili

        Av. Umur YILDIRIM

İmza

Ekler:

  1. Sağlık Kurulu Raporu
  2. Kimlik Fotokopisi
  3. Vekaletname Örneği

Vesayet davası açmak için Kadim Hukuk ve Danışmanlık ile iletişime geçebilirsiniz.

Vesayet Davası Nedir?

Vesayet ve Vasi Tayini (Atanması) Nedir?

Vesayet, bazı ergin kişilerin veya velayet altında bulunmayan küçüklerin kişisel ve maddi menfaatlerini korumak amacıyla sayılı Medeni Kanun ile düzenlenmiş bir hukuk kurumudur. Vesayet altına alınma, kanuni bir zorunluluktan kaynaklanabileceği gibi kişinin kendisi de bazı durumlarda vesayet altına alınmasını mahkemeden talep edebilir.

Vesayet altına alınan herkese bir vasi tayin edilir. Vasi, vesayet altındaki küçüğün veya kısıtlının kişiliği ve malvarlığı ile ilgili bütün menfaatlerini korumak ve hukuki işlemlerde onu temsil etmekle yükümlüdür (MK m).

Medeni Kanun , , ve maddelerinde vesayeti gerektiren haller ve şartları tek tek sayılmış, maddede ise kişinin kendi isteğiyle vesayet altına alınması isteğe bağlı kısıtlama düzenlenmiştir.

Vesayeti Gerektiren Haller Nelerdir?

Medeni Kanun’a göre vesayeti gerektiren haller şunlardır:

  • Yaş küçüklüğü,
  • Kısıtlanma
  • Hürriyeti bağlayıcı (hapis cezası) ceza alma,
  • Kişinin kendi isteğiyle vesayet altına alınmayı talep etmesi.

1. Yaş Küçüklüğü Nedeniyle Vesayet

Velâyet altında bulunmayan 18 yaşından küçük her çocuk vesayet altına alınır.

Görevlerini yaparlarken vesayeti gerektiren böyle bir hâlin varlığını öğrenen nüfus memurları, idarî makamlar, noterler ve mahkemeler, bu durumu hemen yetkili vesayet makamına bildirmek zorundadırlar.

2. Kısıtlanma Nedeniyle Vesayet

I. Akıl hastalığı veya akıl zayıflığı nedeniyle vesayet

Akıl hastalığı veya akıl zayıflığı sebebiyle işlerini göremeyen veya korunması ve bakımı için kendisine sürekli yardım gereken ya da başkalarının güvenliğini tehlikeye sokan her ergin kısıtlanır.

Görevlerini yaparlarken vesayet altına alınmayı gerekli kılan bir durumun varlığını öğrenen idarî makamlar, noterler ve mahkemeler, bu durumu hemen yetkili vesayet makamına bildirmek zorundadırlar.

II. Savurganlık, alkol veya uyuşturucu madde bağımlılığı, kötü yaşama tarzı, kötü yönetim

Savurganlığı, alkol veya uyuşturucu madde bağımlılığı, kötü yaşama tarzı veya malvarlığını kötü yönetmesi sebebiyle kendisini veya ailesini darlık veya yoksulluğa düşürme tehlikesine yol açan ve bu yüzden devamlı korunmaya ve bakıma muhtaç olan ya da başkalarının güvenliğini tehdit eden her ergin kısıtlanır.

3. Hürriyeti Bağlayıcı Hapis Cezası Nedeniyle Vesayet

Bir yıl veya daha uzun süreli özgürlüğü bağlayıcı bir cezaya mahkûm olan her ergin kısıtlanır.

Cezayı yerine getirmekle görevli makam, böyle bir hükümlünün cezasını çekmeye başladığını, kendisine vasi atanmak üzere hemen yetkili vesayet makamına bildirmekle yükümlüdür.

4. Kişinin Kendi İsteği Üzerine Vesayet Altına Alınması

Yaşlılığı, sakatlığı, deneyimsizliği veya ağır hastalığı sebebiyle işlerini gerektiği gibi yönetemediğini ispat eden her ergin kısıtlanmasını isteyebilir.

Vesayet Altına Alma Usulü Nasıldır?

I. İlgilinin dinlenilmesi ve bilirkişi raporu

Bir kimse dinlenilmeden savurganlığı, alkol veya uyuşturucu madde bağımlılığı, kötü yaşama tarzı, kötü yönetimi veya isteği sebebiyle kısıtlanamaz.

Akıl hastalığı veya akıl zayıflığı sebebiyle kısıtlamaya ancak resmî sağlık kurulu raporu üzerine karar verilir. Hâkim, karar vermeden önce, kurul raporunu göz önünde tutarak kısıtlanması istenen kişiyi dinleyebilir.

II. İlân

Kısıtlama kararı, kesinleşince hemen kısıtlının yerleşim yeri ile nüfusa kayıtlı olduğu yerde ilân olunur.

Kısıtlama, iyiniyetli üçüncü kişileri ilândan önce etkilemez.

Ayırt etme gücüne sahip olmamanın sonuçlarına ilişkin hükümler saklıdır.

Vesayet Davasına Bakmaya Yetkili ve Görevli Mahkeme

Vesayet davasına bakmaya yetkili mahkeme, küçüğün veya kısıtlının yerleşim yerindeki mahkemedir.

Görevli mahkeme, Sulh Hukuk Mahkemesi olarak düzenlenmiştir.

Vesayet Altındaki Kişinin İkametgahını Değiştirmesi

Vesayet makamının izni olmadıkça vesayet altındaki kişi yerleşim yerini değiştiremez. Yerleşim yerinin değişmesi hâlinde yetki, yeni vesayet dairelerine geçer. Bu takdirde kısıtlama yeni yerleşim yerinde ilân olunur.

Özellikle belirtelim ki; cezaevinde bulunan hükümlü kişinin ikametgah adresi cezaevidir. Vesayet davasında yetkili mahkemenin belirlenmesinde, hükümlünün mahkumiyetten önceki son adresi dikkate alınır. Cezaevinde bulunan hükümlünün mahkumiyetten önceki son adresi, mahkeme kararı ile de olsa sonradan değiştirilemez.

Vesayet kararı verilmekle kısıtlının yerleşim yeri artık karar veren vesayet makamının bulunduğu yer olur. (seafoodplus.info) Vesayet makamının izni olmadıkça vesayet altındaki kişi yerleşim yerini değiştiremez. (TMK. md/1) Kısıtlının yerleşim yerinin değiştirildiğine ilişkin vesayet makamının herhangi bir izni bulunmamaktadır. Böyle bir izin alınmaksızın kısıtlının vesayet makamının bağlı bulunduğu yer dışına gitmiş olması veya başka bir yerde oturuyor olması o yeri yetkili kılmaz. Bu durumda uyuşmazlığın vesayet makamı olan … Sulh Hukuk Mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir (Y(K)17HD-K/).

Vesayet Organları ve Vesayet Makamı

Vesayet organları, vesayet daireleri (Sulh Hukuk ve Asliye Hukuk Mahkemesi) ile vasi ve kayyımlardır (MK m).

Kamu vesayeti, vesayet makamı ve denetim makamından oluşan vesayet daireleri tarafından yürütülür. Vesayet makamı, sulh hukuk mahkemesi; denetim makamı, asliye hukuk mahkemesidir (MK).

Vesayet Makamına Şikayet ve İtiraz

Ayırt etme gücüne sahip olan vesayet altındaki kişi ve her ilgili, vasinin eylem ve işlemlerine karşı vesayet makamına şikâyette bulunabilir.

Vesayet makamının kararlarına karşı tebliğ gününden başlayarak on gün içinde denetim makamına itiraz edilebilir.

Vesayet Makamından İzin Alınması Gereken Durumlar

Aşağıdaki hâllerde vesayet makamı olan Sulh Hukuk Mahkemesinin izni gereklidir:

  1. Taşınmazların alımı, satımı, rehnedilmesi ve bunlar üzerinde başka bir aynî hak kurulması,

  2. Olağan yönetim ve işletme ihtiyaçları dışında kalan taşınır veya diğer hak ve değerlerin alımı, satımı, devri ve rehnedilmesi,

  3. Olağan yönetim sınırlarını aşan yapı işleri,

  4. Ödünç verme ve alma,

  5. Kambiyo taahhüdü altına girme,

  6. Bir yıl veya daha uzun süreli ürün ve üç yıl veya daha uzun süreli taşınmaz kirası sözleşmeleri yapılması,

  7. Vesayet altındaki kişinin bir sanat veya meslekle uğraşması,

  8. Acele hâllerde vasinin geçici önlemler alma yetkisi saklı kalmak üzere, dava açma, sulh olma, tahkim ve konkordato yapılması,

  9. Mal rejimi sözleşmeleri, mirasın paylaştırılması ve miras payının devri sözleşmeleri yapılması,

  10. Borç ödemeden aciz beyanı,

  11. Vesayet altındaki kişi hakkında hayat sigortası yapılması,

  12. Çıraklık sözleşmesi yapılması,

  13. Vesayet altındaki kişinin bir eğitim, bakım veya sağlık kurumuna yerleştirilmesi,

  14. Vesayet altındaki kişinin yerleşim yerinin değiştirilmesi .

Ayrıca Denetim Makamının İzni Gereken Durumlar

Aşağıdaki hâllerde vesayet makamının izninden sonra denetim makamı olan Asliye Hukuk Mahkemesinin da izni gereklidir:

  1. Vesayet altındaki kişinin evlât edinmesi veya evlât edinilmesi,

  2. Vesayet altındaki kişinin vatandaşlığa girmesi veya çıkması,

  3. Bir işletmenin devralınması veya tasfiyesi, kişisel sorumluluğu gerektiren bir ortaklığa girilmesi veya önemli bir sermaye ile bir şirkete ortak olunması,

  4. Ömür boyu aylık veya gelir bağlama veya ölünceye kadar bakma sözleşmeleri yapılması,

  5. Mirasın kabulü, reddi veya miras sözleşmesi yapılması,

  6. Küçüğün ergin kılınması,

  7. Vesayet altındaki kişi ile vasi arasında sözleşme yapılması .

Vesayet Makamının Rapor ve Hesapları İncelemesi

Vesayet makamı, vasinin belli dönemlerde vereceği rapor ve hesapları inceler; gerekli gördüğü hâllerde bunların tamamlanması veya düzeltilmesini ister.

Vesayet makamı, rapor ve hesapları kabul veya reddeder; gerektiğinde vesayet altındaki kişinin menfaatini korumak için uygun önlemleri alır .

Vesayet Dairelerinden İzin Alınmadan Yapılan İşlemler

Kanunen gerektiği hâlde vasinin yetkili vesayet dairelerinin iznini almadan yapmış olduğu işlemler, vesayet altındaki kişinin vasinin izni olmaksızın yaptığı işlem hükmündedir.

Vesayet daireleri olan Sulh Hukuk Mahkemesi ile Asliye Hukuk Mahkemesinin izni alınmadan yapılan işlemler, bu daireler tarafından daha sonra onaylanırsa hukuki geçerlilik kazanır.

Vasinin ve Vesayet Dairelerinin Sorumlulukları Nelerdir?

Vesayet organları ve vesayet işleriyle görevlendirilmiş olan diğer kişiler, bu görevlerini yerine getirirlerken iyi bir yönetimin gerektirdiği özeni göstermekle yükümlüdürler.

Vasinin Hukuki Sorumluluğu

Vasi, görevini yerine getirirken kusurlu davranışıyla vesayet altındaki kişiye verdiği zarardan sorumludur. Kayyım ve yasal danışmanlar hakkında da aynı hüküm uygulanır .

Davacıların davalı vasinin görevini gereği gibi yapmadığı, kısıtlıya ait taşınmazları kendi üzerine aldığından bahisle tazminat istedikleri, mahkemece davalının kısıtlıya vasi atanmadan önceki döneme ait işlemler nedeniyle vasinin sorumlu olduğu gerekçesiyle tazminata karar verildiği anlaşılmaktadır. Dava, vasinin görevini yerine getirirken kusurlu davranışıyla vesayet altındaki kişiye verdiği zarar nedeniyle tazminat istemine ilişkindir. Somut olayda davalı vasinin, vasilik yaptığı dönem içerisinde kısıtlının zararına bir eylemi (yahut eylemsizliği) nedeniyle bir zararın doğması söz konusu olmadığı gibi vasi atanmadan önceki döneme ilişkin olarak zarar oluştuğundan bahisle tazminata hükmetmekte mümkün değildir. Türk Medeni Kanununun ve devam eden maddelerinde yer alan vasinin sorumluluğu koşulları oluşmadığından mahkemece davanın reddine karar verilmesi gerekirken yerinde olmayan gerekçe ile davanın kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiştir (Y18HD-K/7).

Vesayet Uygulamasında Devletin Sorumluluğu

Devlet, vesayet dairelerinde görevli olanların hukuka aykırı olarak sebebiyet verdikleri zararlardan doğrudan doğruya sorumlu olduğu gibi; vasi, kayyım ve yasal danışmanlara tazmin ettirilemeyen zararlardan da sorumludur.

Zararı tazmin eden Devlet, zararın meydana gelmesinde kusurlu olanlara rücu eder.

Zararın doğmasına kusurları ile sebep olanlar, rücu hakkını kullanan Devlete karşı müteselsilen sorumludurlar.

Vesayetin Sona Ermesi

Küçüklerde Vesayeti Gerektiren Hâllerin Sona Ermesi

Küçük üzerindeki vesayet , onun ergin olmasıyla kendiliğinden sona erer.

Erginliğe mahkemece karar verilmiş ise, mahkeme aynı zamanda küçüğün hangi tarihte ergin olacağını tespit ve ilân eder.

Hükümlülerde Vesayeti Gerektiren Hâllerin Sona Ermesi

Özgürlüğü bağlayıcı cezaya mahkûmiyet sebebiyle kısıtlı bulunan kişi üzerindeki vesayet , hapis hâlinin sona ermesiyle kendiliğinden ortadan kalkar.

Kısıtlılarda Vesayeti Gerektiren Hâllerin Sona Ermesi

Diğer kısıtlılar üzerindeki vesayet , yetkili vesayet makamının kararıyla sona erer .

Vesayeti gerektiren sebebin ortadan kalkması üzerine vesayet makamı vesayetin sona ermesine karar verir.

Kısıtlı ve ilgililerden her biri, vesayetin kaldırılması isteminde bulunabilir.

a. İlân

Kısıtlama ilân edilmişse, kaldırılması da ilân olunur.

Fiil ehliyetinin yeniden kazanılması, ilânın yapılmasına bağlı değildir.

b. Akıl hastalığı veya akıl zayıflığı nedeniyle kısıtlılığın kaldırılmasında usul

Akıl hastalığı veya akıl zayıflığı yüzünden kısıtlanmış olan kişi üzerindeki vesayetin kaldırılmasına, ancak kısıtlama sebebinin ortadan kalkmış olduğunun resmî sağlık kurulu raporu ile belirlenmesi hâlinde karar verilebilir.

c. Savurganlık, alkol veya uyuşturucu madde bağımlılığı, kötü yaşama tarzı, kötü yönetimde

Savurganlığı, alkol veya uyuşturucu madde bağımlılığı, kötü yaşama tarzı veya malvarlığını kötü yönetmesi sebebiyle kısıtlanmış olan kişinin vesayetin kaldırılmasını isteyebilmesi, en az bir yıldan beri vesayet altına alınmasını gerektiren sebeple ilgili olarak bir şikâyete meydan vermemiş olmasına bağlıdır.

d. İstek üzerine kısıtlamada

Kendi isteğiyle kısıtlanmış olan kişi üzerindeki vesayetin kaldırılması, kısıtlamayı gerektiren sebebin ortadan kalkmasına bağlıdır.

Sürenin Sona Ermesi ve Uzatılmaması Nedeniyle Vasilik Görevinin Sona Ermesi

I. Sürenin dolması

Vasilik görevi, uzatılmadığı takdirde, sürenin dolmasıyla sona erer.

II. Engelin veya kaçınma sebebinin ortaya çıkması

Vasi, vasiliğe engel bir sebebin ortaya çıkması hâlinde görevinden çekilmek zorundadır.

Vasi, bir kaçınma sebebi ortaya çıktığı takdirde sürenin bitiminden önce görevinden alınmasını isteyebilir; ancak, önemli sebeplerin varlığı hâlinde görevine devam etmek zorundadır.

III. Göreve devam zorunluluğu

Görevi sona eren vasi, yenisi göreve başlayıncaya kadar zorunlu işleri yapmakla yükümlüdür.

Vasilik Görevinden Alınma

I. Sebepleri

Vasi, görevini ağır surette savsaklar, yetkilerini kötüye kullanır veya güveni sarsıcı davranışlarda bulunur ya da borç ödemede acze düşerse, vesayet makamı tarafından görevden alınır.

Vasinin görevini yapmakta yetersizliği sebebiyle vesayet altındaki kişinin menfaatleri tehlikeye düşerse, vesayet makamı kusuru olmasa bile vasiyi görevden alabilir.

II. Usulü

a. İstek üzerine veya re’sen

Ayırt etme gücüne sahip olan vesayet altındaki kişi veya her ilgili, vasinin görevden alınmasını isteyebilir.

Görevden alınmayı gerektiren sebebin varlığını başka bir yoldan öğrenen vesayet makamı, vasiyi re’sen görevden almakla yükümlüdür.

b. Araştırma ve uyarı

Vesayet makamı, ancak gerekli araştırmayı yaptıktan ve vasiyi dinledikten sonra onu görevden alabilir.

Vesayet makamı, ağır olmayan hâllerde vasiye görevden alınacağı konusunda uyarıda bulunur.

c. Geçici önlemler

Gecikmesinde tehlike bulunan hâllerde vesayet makamı, vasiye geçici olarak işten el çektirip bir kayyım atayabileceği gibi; gerekirse muhtemel zararı göz önünde bulundurarak vasinin mallarına ihtiyati haciz koyabilir ve tutuklanmasını da isteyebilir.

d. Diğer önlemler

Vesayet makamı, görevden alma ve uyarıda bulunmanın yanı sıra, vesayet altındaki kişinin korunması için gerekli diğer önlemleri de almakla yükümlüdür.

e. İtiraz

İlgililer, vesayet makamının kararlarına karşı, tebliğ gününden başlayarak on gün içinde denetim makamına itiraz edebilirler. Denetim makamı, gerektiğinde duruşma da yaparak bu itirazı kesin karara bağlar.

Vasinin Kesin Hesap ve Malvarlığını Teslim Zorunluluğu

Görevi sona eren vasi, yönetimle ilgili son raporu ve kesin hesabı vesayet makamına vermekle yükümlü olduğu gibi; malvarlığını vesayet altındaki kişiye, mirasçılarına veya yeni vasiye teslim edilmek üzere hazır bulundurmak zorundadır.

Son rapor ve kesin hesap belli zamanlarda verilen rapor ve hesaplar gibi vesayet makamı tarafından incelenir ve onaylanır.

Vasinin Görevine Son Verilmesi

Son rapor ve kesin hesap onaylandıktan ve malvarlığı vesayet altındaki kişiye, mirasçılarına veya yeni vasiye teslim edildikten sonra, vesayet makamı vasinin görevinin sona erdiğine karar verir.

Vesayet makamı, son rapor ve kesin hesabın onaylanması veya reddi konusundaki kararı ile birlikte kesin hesabı vesayet altındaki kişiye, mirasçılarına veya yeni vasiye, tazminat davası açma hakları bulunduğunu da belirtmek suretiyle tebliğ eder. Bu tebliğde vasinin görevine son verildiği de belirtilir.

Vesayet ve Vasi Tayini (Atanması) İstinaf ve Yargıtay Kararları


Boşanma Davası Açma Vasinin Onayına Tabi Değildir

Davacı, hükümlü olması nedeniyle vasisi aracılığıyla açtığı boşanma davasında eşinin de boşanma talebini kabul ettiğini beyan etmiş, davalı eş de cevap dilekçesi ve duruşmadaki beyanında boşanmayı kabul ettiğini bildirmiştir. Mahkemece, davacının hükümlü olması nedeniyle anlaşmalı boşanmanın mümkün olmadığı belirtilerek davaya çekişmeli olarak devam edilerek davanın reddine karar verilmiştir. Davacı almış olduğu kesinleşmiş hapis cezası nedeniyle kısıtlanmıştır. O halde sınırlı ehliyetsiz olan davacı, kişiye sıkı sıkıya bağlı haklarını yasal temsilcisinin rızası olmadan kullanabilir (TMK.m). Davacının talebi Türk Medeni Kanununun /3 maddesinde düzenlenen “anlaşmalı boşanmaya” yöneliktir. Mahkemece, davacı bulunduğu cezaevinden getirtilerek, davalı da davet edildikten sonra beyanlarının alınması ve şartları oluştuğu takdirde “anlaşmalı olarak” boşanmalarına karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir. (Yargıtay 2. HD - Karar: /).

Vasinin Sulh Hukuk Mahkemesi Kararına İtiraz Yetkisi

Vasi, vesayeti altındaki kısıtlının malik olduğu aracın satışına izin verilmesini istemiş, talep mahkemece reddedilmiştir. Türk Medeni Kanunu’nun maddesinde, vesayet organlarının vesayet daireleri ile vasi ve kayyımlar, maddesinde de kamu vesayetinin vesayet makamı ve denetim makamından oluşan vesayet daireleri tarafından yürütüleceği, vesayet makamının sulh hukuk mahkemesi, denetim makamı ise asliye hukuk mahkemesi olduğu hükme bağlanmış olup; kanun koyucu kamu vesayetinde vesayet organı vasiler ile vesayet daireleri sulh ve asliye mahkemesi arasında maddede bir hiyerarşi kurarak, vesayet makamı Sulh Hukuk Mahkemesi’nin vasinin eylem ve işlemlerine karşı, denetim makamı Asliye Hukuk Mahkemesinin de Sulh Hukuk Mahkemesi’nin kararlarına karşı şikayet ve itiraz merci olduğu belirlenmiş; maddesinde ise, ilgililerin vesayet makamının vesayetin idaresiyle ilgili olarak aldığı kararlara karşı tebliğinden itibaren on gün içinde itiraz edebileceği, denetim makamının gerektiğinde duruşma da yaparak bu itirazı kesin olarak karara bağlayacağı, bu bakımdan vesayet makamının vesayetin idaresiyle ilgili olarak aldığı kararların temyizi kabil kararlardan olmadığı anlaşıldığından, istem konusunda denetim makamınca bir karar verilmek üzere dosyanın mahkemesine İADESİNE, gününde oybirliğiyle karar verildi (Yargıtay 8. Hukuk Dairesi / E. , / K.).

Vesayet Davası ve İtirazlar Hükümlülükten Önceki Son Yerleşim Yeri Mahkemesinde Görülür

Özgürlüğü bağlayıcı cezaya mahkumiyet nedeniyle kısıtlanan hükümlü O.A.’nın kısıtlanmasına ilişkin karardan sonra mernis adresinin değiştirilmesi için vasiye verilen yetki üzerine hükümlünün mernis adresinin Büyükçekmece ilçesi sınırlarına nakledilmesi nedeniyle vesayet kararını veren mahkeme tarafından yetkisizliğe ve dosyanın yetkili mahkemeye gönderilmesine karar verilmiştir.

Vesayet; kişisel ve maddi yararlarını koruma gücünden yoksun olup velayet altında bulunmayan küçüklerle, ergin olmalarına rağmen menfaatleri için kısıtlanmış kişilerin korunması amacıyla Devletçe yapılandırılmış bir kurumdur. TMK , , ve maddelerinde vesayeti gerektiren haller sayılmış, maddede isteğe bağlı kısıtlama düzenlenmiştir.

Yargılama konusu olayda; özgürlüğü bağlayıcı cezaya mahkumiyet nedeniyle kısıtlanan ve kısıtlılık hali devam eden hükümlünün vasinin talebi üzerine mernis adresinin değiştirilmiş olması nedeniyle vesayet makamı olan mahkeme tarafından yetkisizlik kararı verildiği, Bakırköy 1. Sulh Hukuk mahkemesince 24/12/ tarihinde hükümlüye TMK maddesi gereğince vasi atandığı, karara itiraz eden olmadığı, hükümlülük hali devam ettiği halde vasinin talebi üzerine hükümlünün ikametgahının değiştirilmesi için vasiye yetki ve izin verildiği, hükümlünün mernis adresinin değiştirilmesi üzerine vesayet makamı olan mahkemenin 31/10/ tarihli ek karar ile hükümlünün mernis adresi Büyükçekmece olarak değiştiğinden bahisle yetkisizlik kararı verdiği,

Hükümlünün cezaevine girmeden önceki adresinin Bakırköy ilçesinde olduğu, TMK 19 ve 22 maddeleri gereği vesayet davasını görmeye Bakırköy Mahkemesi’nin yetkili olduğu, hükümlünün kendi beyanında cezaevine girmeden önce Bakırköy’de ikamet ettiğinin anlaşıldığı, Cezaevi kurumunda bulunmanın yeni yerleşim yeri edinme olarak kabul edilemeyeceği, cezaevinde bulunan hükümlünün mernis adresine ancak cezaevi adresi olarak değiştirilebileceği, bu nedenle Silivri Cezaevi’de bulunan hükümlünün adresinin bu cezaevi adresi olanak değiştirilebileceği, bu halde dahi mahkemenin yetkisinde değişiklik olmayacağı, vesayet kararı veren mahkemenin vesayet dosyasını takibe devam edeceği, vasiye bu hususta yetki ve izin verilmesinin hatalı olduğu, vasinin adresinin yerleşim yeri adresi kabul edilemeyeceği gibi yasa gereği mernis adresi de olamayacağı anlaşılmıştır.

Dairemiz ilk derece mahkemesi kararını hem maddi olay, hem de hukuka uygunluk bakımından incelemeye tabi tutarak tespit edilen yargılama hatalarını bizzat düzeltmek amacıyla yapılan inceleme sonunda; duruşma yapılmasına gerek olmadığı,

Mahkemenin yetkili olmasına rağmen yetkisizliğe karar verilmiş olması sebebiyle, incelenen mahkeme kararının yerinde olmadığı, istinaf sebebi yerinde olduğundan HMK /1-a/3 maddesi gereğince istinaf başvurusunun kabulüne karar vermek gerekmiştir.

H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle,

İlk derece mahkemesi kararı yerinde olmadığından HMK /1-a/3 maddesi gereğince istinaf başvurusunun KABULÜNE,

İlk derece mahkemesinin yetkisizlik kararının KALDIRILMASINA,

Vesayet dosyasının yetkili ve görevli Bakırköy 1. Sulh Hukuk Mahkemesince yasanın ön gördüğü süre müddetince takibinin yapılması için dosyanın ait olduğu mahkemeye İADESİNE karar verilmiştir (İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi - Karar/).

Vesayetin Sona Ermesi ve Vasinin Hukuki Sorumluluğu

sayılı Türk Medeni Kanunu’nun maddesi uyarınca küçük üzerindeki vesayet onun ergin olması ile kendiliğinden sona ermiş ise de; vasinin sorumluluğu vesayet makamınca görevinin sona erdiğine karar verilinceye kadar devam eder. Aynı Yasanın ve devamı maddeleri uyarınca görevi sona eren vasi, yönetimle ilgili son raporu ve kesin hesabı sulh mahkemesine vermekle yükümlü olduğu gibi; malvarlığını vesayet altındaki kişiye, mirasçılarına veya yeni vasiye teslim edilmek üzere hazır bulundurmak zorundadır. Son rapor ve kesin hesap belli zamanlarda verilen rapor ve hesaplar gibi sulh mahkemesi tarafından incelenir ve onaylanır. Son rapor ve kesin hesap onaylandıktan ve malvarlığı vesayet altındaki kişiye, mirasçılarına veya yeni vasiye teslim edildikten sonra, sulh mahkemesi vasinin görevinin sona erdiğine karar verir. Sulh mahkemesi, son rapor ve kesin hesabın onaylanması veya reddi konusundaki kararı ile birlikte kesin hesabı vesayet altındaki kişiye, mirasçılarına veya yeni vasiye, tazminat davası açma hakları buluduğunu da belirtmek suretiyle tebliğ eder. Bu tebliğde vasinin görevine son verildiği de belirtilir. Aynı Yasanın maddesi uyarınca kesin hesabın tebliğ tarihinden başlayarak bir yıl geçmekle vasiye karşı açılacak tazminat davası zamanaşımına uğrar. Yine aynı Yasanın maddesinin son fıkrası uyarınca vesayetten doğan tazminat davalarının her halde kesin hesabın tebliğinin üzerinden on yıl geçmekle zamanaşımına uğseafoodplus.info olayda, küçükler üzerindeki vesayet her birinin ergin olması ile kendiliğinden sona ermiş ise de, Rize Sulh Hukuk Mahkesesi’nin / Esas / Karar sayılı vesayet dosyasının incelenmesinde, yukarıda belirtilen Yasa hükümleri gereğinin yerine getirilmediği, böylece vasinin sorumluluğunun devam ettiği, zaman aşımına ilişkin koşulların oluşmadığı hususu dikkate alınmadan, mahkemece, zamanaşımı nedeniyle davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir ( Hukuk Dairesi / E. , / K.).

Vasinin Vesayet ve Denetim Makamlarından İzin Alması Gereken Haller

TMK maddesinde, vesayet altındaki kişi adına kefil olmanın vakıf kurmanın ve önemli bağışlarda bulunmanın yasaklandığı; maddesinde, taşınmazların alımı, satımı, rehnedilmesi ve bunlar üzerinde başka bir ayni hak kurulması, olağan yönetim ve işletme ihtiyaçları dışında kalan taşınır veya diğer hak ve değerlerin alımı, satımı, devri ve rehnedilmesi, olağan yönetim sınırlarını aşan yapı işleri, ödünç verme ve alma, kambiyo taahhüdü altına girme, bir yıl veya daha uzun süreli ürün ve üç yıl veya daha uzun süreli taşınmaz kirası sözleşmeleri yapılması, vesayet altındaki kişinin bir sanat veya meslekle uğraşması, acele hâllerde vasinin geçici önlemler alma yetkisi saklı kalmak üzere, dava açma, sulh olma, tahkim ve konkordato yapılması, mal rejimi sözleşmeleri, mirasın paylaştırılması ve miras payının devri sözleşmeleri yapılması, borç ödemeden aciz beyanı, vesayet altındaki kişi hakkında hayat sigortası yapılması, çıraklık sözleşmesi yapılması, vesayet altındaki kişinin bir eğitim, bakım veya sağlık kurumuna yerleştirilmesi, vesayet altındaki kişinin yerleşim yerinin değiştirilmesi için vesayet makamının izni gerektiği; maddesinde de, vesayet altındaki kişinin evlat edinmesi veya evlat edinilmesi, vesayet altındaki kişinin vatandaşlığa girmesi veya çıkması, bir işletmenin devralınması veya tasfiyesi, kişisel sorumluluğu gerektiren bir ortaklığa girilmesi veya önemli bir sermaye ile bir şirkete ortak olunması, ömür boyu aylık veya gelir bağlama veya ölünceye kadar bakma sözleşmeleri yapılması, mirasın kabulü, reddi veya miras sözleşmesi yapılması, küçüğün ergin kılınması, vesayet altındaki kişi ile vasi arasında sözleşme yapılması için vesayet makamından sonra denetim makamının da izninin zorunlu olduğu; maddesinde ise, vesayet organları ve vesayet işleriyle görevlendirilmiş olan diğer kişilerin bu görevlerini yerine getirirlerken iyi bir yönetimin gerektirdiği özeni göstermekle yükümlü oldukları hükme bağlanmıştır (Yargıtay (K.) Hukuk Dairesi / E. , / K.).

Vesayet Altındaki Kişinin Yerleşim Yeri Vesayet Makamının Bulunduğu Yerdir

Türk Medeni Kanunu’nun maddesinde “Vesayet işlerinde yetki küçüğün veya kısıtlının yerleşim yerindeki vesayet dairelerine aittir.”, maddesinde “Vesayet makamının izni olmadıkça vesayet altındaki kişi yerleşim yerini değiştiremez. Yerleşim yerinin değişmesi halinde yetki, yeni vesayet dairelerine geçer. Bu takdirde kısıtlama yeni yerleşim yerinde ilan olunur.”, 21/2. maddesinde ise “Vesayet altındaki kişilerin yerleşim yeri, bağlı oldukları vesayet makamının bulunduğu yerdir.” hükümleri düzenlenmiştir. Açıklanan hükümler uyarınca vasi atanması davası sırasında yetkili mahkeme kısıtlıların yerleşim yeri mahkemesi ise de, vasi atandıktan sonra kısıtlıların yerleşim yeri; kısıtlama kararı veren vesayet makamının bulunduğu yer olan Ahlat’tır ve vesayet makamının izni olmadıkça kısıtlıların yerleşim yeri değiştirilemez. Talep olmadığı gibi mahkemece de, kısıtlıların yerleşim yerinin değiştirilmesi hakkında vesayet makamınca verilmiş bir karar dosya içerisinde bulunmamaktadır. Bu durumda davacının talebi hakkında karar vermekle yetkili mahkeme vesayet makamının bulunduğu yer mahkemesi olan Ahlat Sulh Hukuk Mahkemesi olduğuna göre, mahkemece davacının talebi hakkında yetkisizlik kararı verilerek dosyanın Ahlat Sulh Hukuk Mahkemesi’ne gönderilmesi gerekirken esas hakkında karar verilmiş olması doğru görülmemiştir (Yargıtay Hukuk Dairesi / E. , / K.).

Vesayet davası, diğer bir deyişle vasi atanmasına ilişkin dava; vesayet altına alınacak kişinin temel haklarını doğrudan etkileyen ve Sulh Hukuk Mahkemesi’nde görülen en önemli dava türlerinden biri olduğundan talep, itiraz ve diğer başvuruların bir avukat tarafından yapılması hak kayıplarını engelleyecektir.


Avukat Baran Doğan

UYARI

Web sitemizdeki tüm makale ve içeriklerin telif hakkı Av. Baran Doğan’a aittir. Tüm makaleler hak sahipliğinin tescili amacıyla elektronik imzalı zaman damgalıdır. Sitemizdeki makalelerin kopyalanarak veya özetlenerek izinsiz bir şekilde başka web sitelerinde yayınlanması halinde hukuki ve cezai işlem yapılacaktır. Avukat meslektaşların makale içeriklerini dava dilekçelerinde kullanması serbesttir.

Makale Yazarlığı İçin

Avukat veya akademisyenler hukuk makalelerini özgeçmişleri ile birlikte yayımlanmak üzere [email protected] adresine gönderebilirler. Makale yazımında konu sınırlaması yoktur. Makalelerin uygulamaya yönelik bir perspektifle hazırlanması rica olunur.

Vesayet ve Vasi Tayini (Atanmas&#;)

Kimlere Vasi Tayininde Bulunulabilir?

Türk Medeni Kanunu’nun maddesi ile maddesi aras&#;nda vesayeti gerektiren haller düzenlenmi&#;tir. Vasi atanmas&#;n&#;n istek üzerine veya gerekli oldu&#;u hallerde atanmaktad&#;r.

Re&#;it Olmayan, Ya&#; Küçüklü&#;ü Nedeniyle

Çocu&#;un velayet hakk&#;, evlilik süresince ortak olarak anne ve babadad&#;r. Taraflar&#;n bo&#;anma sürecine girmesi halinde veya birisinin ölümü halinde ise velayet hakk&#; taraflardan birisinde olacakt&#;r. Ancak taraflar&#;n her ikisinin velayeti ortak olarak kullanmas&#; veya taraflardan birisinin velayet hakk&#;n&#; kullan&#;rken çocu&#;un menfaatine göre vasi atanmas&#; yönünde karar verilmesi talebinde bulunulabilecektir.

Velayet hakk&#; bulunmayan küçük, vesayet alt&#;na al&#;nacakt&#;r. Vesayet halini gerektiren durumlar&#;n olu&#;mas&#; halinde nüfus memurlar&#;, idari makamlar, noterler ve mahkemeler, hemen yetkili vesayet makam&#;na durumu bildireceklerdir. (TMK madde )

Vesayet, küçü&#;ün ergin olmas&#; halinde kendili&#;inden sona erecektir, herhangi bir yere ba&#;vuruda bulunulmas&#; gerekmemektedir. Mahkeme ya&#; küçüklü&#;ü nedeniyle vasi atanmas&#; yönünde karar vermi&#; ise küçü&#;ün hangi tarihte ergin olaca&#;&#;na dair bilgi hükümde de yer alacakt&#;r. (TMK madde )

Ak&#;l Hastal&#;&#;&#; veya Ak&#;l Zay&#;fl&#;&#;&#; (Zihinsel Engelli Vasi Tayini)

Ki&#;inin ak&#;l hastas&#; veya ak&#;l zay&#;fl&#;&#;&#; nedeniyle;

  • &#;&#;lerini görememesi,
  • Bak&#;m&#; için sürekli yard&#;m gerekmesi ya da
  • Ba&#;kalar&#;n&#;n güvenli&#;ini tehlikeye sokmas&#; halinde her ergin hakk&#;nda vasi atanmas&#; yönünde karar verilece&#;i hüküm alt&#;na al&#;nm&#;&#;t&#;r. (TMK madde )

Ak&#;l hastal&#;&#;&#; veya ak&#;l zay&#;fl&#;&#;&#; nedeniyle verilecek vasi atanmas&#; karar&#;nda sulh hukuk mahkemesi taraf&#;ndan rapor al&#;nmadan verilmeyecektir. 

Ki&#;inin ak&#;l hastal&#;&#;&#; veya zay&#;fl&#;&#;&#;n&#;n kendi ihtiyaçlar&#;n&#; kar&#;&#;lamayacak durumda olup olmad&#;&#;&#;na dair resmi sa&#;l&#;k kurulu raporu al&#;nmas&#; gerekmektedir. Ayr&#;ca hakim, karar vermeden önce k&#;s&#;tlama karar&#; verilecek olan ki&#;iyi mahkeme huzurunda dinleyebilir. (TMK madde /2)

Ak&#;l hastal&#;&#;&#; veya ak&#;l zay&#;fl&#;&#;&#;na dair nedenin ortadan kalm&#;&#; olmas&#; ve mahkeme karar&#;yla resmi sa&#;l&#;k kurulu raporuyla kesinle&#;mesi halinde vesayetin kald&#;r&#;lmas&#; yönünde karar verilebilecektir. (TMK madde )

Savurganl&#;k, Alkol veya Uyu&#;turucu Madde Ba&#;&#;ml&#;l&#;&#;&#;, Kötü Ya&#;am Tarz&#;, Kötü Yönetim

Kendisini veya ailesini darl&#;k veya yoksullu&#;a dü&#;ürme tehlikesinde olmas&#; ve bu yüzden devaml&#; korunmaya ve bak&#;ma muhtaç olmas&#; veya ba&#;kalar&#;n&#;n güvenli&#;ini tehdit etmesiyle;

  • Savurganl&#;k,
  • Alkol veya uyu&#;turucu madde ba&#;&#;ml&#;l&#;&#;&#;,
  • Kötü ya&#;am tarz&#;,
  • Kötü yönetim nedenlerine dayan&#;larak k&#;s&#;tlama karar&#; istenebilece&#;i hüküm alt&#;na al&#;nm&#;&#;t&#;r. (TMK madde )

Bu nedenlere dayanarak vasi atanmas&#; talepli dava aç&#;lmas&#; halinde, mahkeme, k&#;s&#;tlama karar&#; verilmeden k&#;s&#;tlama istenilen ki&#;iyi dinlemeden karar veremeyecektir. (TMK madde /1)

Hürriyeti Ba&#;lay&#;c&#; Ceza Alma

1 y&#;l veya daha uzun süreli özgürlü&#;ü ba&#;lay&#;c&#; ceza almas&#; halinde k&#;s&#;tlanacakt&#;r. Karar verilmesi halinde ceza infaz&#;n&#; yerine getirmekle yükümlü olan makam, ceza alan kimseye vasi atanmas&#; için yetkili vesayet makam&#;na bildirmelidir. (TMK madde )

Ancak ki&#;inin hapis halinin sona ermesi ile vesayet karar&#; kendili&#;inden sona erecektir (TMK madde ). Vesayet makam&#;n&#;n kald&#;rmaya ba&#;l&#; karar&#; için ba&#;vuruda bulunulmas&#; gerekmeyecektir.

Kendi &#;ste&#;i ile Vasi Atanmas&#; Talebi

Belli nedenlere dayanarak kendi i&#;lerini yerine gerekti&#;i gibi yönetemedi&#;ini ispat etmesi halinde k&#;s&#;tlama karar&#; isteminde bulunabilecektir. Türk Medeni Kanunu’nun maddesinde;

  • Ya&#;l&#;l&#;&#;&#;,
  • Engelli&#;i,
  • Deneyimsizli&#;i veya
  • A&#;&#;r hastal&#;&#;&#; sebebiyle i&#;lerini yönetemedi&#;ini belirterek k&#;s&#;tlama karar&#;n&#;n verilebilece&#;i hüküm alt&#;na al&#;nm&#;&#;t&#;r.

Ya&#;l&#;lara Vasi Tayini

Ya&#;l&#;larda ve özellikle alzheimer, demans gibi hastal&#;klara sahip olduklar&#;nda ba&#;kalar&#;na muhtaç ve kendi i&#;lerini gere&#;i gibi yönetemedi&#;i zaman k&#;s&#;tlanmas&#; talepli dava aç&#;labilir. Mahkeme taraf&#;ndan ki&#;inin k&#;s&#;tlanmas&#;na dair gerek olup olmad&#;&#;&#;na dair de&#;erlendirme yap&#;lacak ve tam te&#;ekküllü bir hastaneden sa&#;l&#;k kurulu raporu al&#;nmas&#; talebinde bulunacakt&#;r.

Kimler Vasi Olarak Atanabilir?

Türk Medeni Kanunu’nun vasinin atanmas&#;na dair ko&#;ullar düzenlenmi&#;tir:

  • Ergin olmal&#;d&#;r,
  • Engelli veya k&#;s&#;tl&#; olmamas&#;,
  • Vasili&#;e zaman ay&#;rabilecek birisi olmal&#;,
  • Ayr&#;ca hakl&#; sebepler engel olmad&#;kça öncelikle e&#; veya yak&#;n h&#;s&#;mlar&#;ndan birini göreve atayabilecektir.

Kimler Vasi Olamaz?

Türk Medeni Kanunu’nun maddesinde vasi olamayacak ki&#;iler belirtilmi&#;tir:

  • K&#;s&#;tl&#;lar,
  • Kamu hizmetinden yasakl&#;lar ve haysiyetsiz hayat sürenler,
  • Menfaati kendisine vasi atanacak ki&#;iyle çat&#;&#;acak veya aralar&#;nda husumet bulunanlar,
  • &#;lgili vesayet daireleri hakimleri vasi olamayacakt&#;r.

Vesayet ve Vasi Tayini (Atanmas&#;) Davas&#; &#;artlar&#;

  • Öncelikle vasi tayini talebinde bulunacak ki&#;inin Hukuk Muhakemeleri Kanunu’na uygun dava dilekçesi düzenlemelidir. Dilekçede k&#;s&#;tlama karar&#; getirilecek ki&#;i ad&#;na neden vasi atanmas&#; gerekti&#;ine dair sebebini ve delilini de belirtmelidir.
  • K&#;s&#;tlama karar&#; talebinde bulunulmas&#; için görevli mahkeme olan sulh hukuk mahkemesinde, küçük veya k&#;s&#;tl&#;n&#;n yerle&#;im yerinde dava aç&#;lmas&#; dava sürecini uzatmamak ad&#;na önemlidir.

Vesayet ve Vasi Tayini (Atanmas&#;) Davas&#; Harç

Dava açarken kanunen ödenmesi gereken harç ve masraflar bulunmaktad&#;r. Dava açarken davac&#; bilirki&#;i, tan&#;k gibi delillere dayan&#;yor ise mahkemeye masraflar&#; da yat&#;rmal&#;d&#;r. Vasi atanmas&#; talebiyle aç&#;lacak davalarda harç, maktu harçt&#;r. Her y&#;l yay&#;nlanan Yarg&#; Ücretleri Tarifesi’nde belirtilen maktu harç, dava açarken yat&#;r&#;lmal&#;d&#;r.

Vesayet ve Vasi Tayini (Atanmas&#;) Davas&#; Kamu Düzeni

Davada taraf te&#;kilinin sa&#;lanmas&#; konusu dava &#;art&#; olup kamu düzeninden ileri gelmektedir. Bo&#;anma davas&#; açan bir kimsenin ak&#;l hastas&#; oldu&#;u iddia ediliyor ise mahkeme taraf&#;ndan ak&#;l hastal&#;&#;&#;na dair ara&#;t&#;rma yap&#;lmas&#; ve vasi atanmas&#;na gerek olup olmad&#;&#;&#;na dair sulh hukuk mahkemesine ba&#;vuruda bulunmas&#; gerekmektedir. Sa&#;l&#;k kurulundan gelecek rapora göre, ay&#;rt etme gücü yok ve tedavi ile iyile&#;emeyecek bir düzeyde hastal&#;&#;&#; var ise mutlaka vasi atanmas&#; gerekmektedir. Taraf te&#;kili sa&#;lanmadan mahkeme taraf&#;ndan hüküm kurulamayacakt&#;r.

Noterden Vasi Tayini

Vasi tayin edilmesi ancak mahkeme karar&#; ile mümkündür. Yer bak&#;m&#;ndan yetkili ve görevli mahkeme taraf&#;ndan küçük veya k&#;s&#;tl&#;lara vasi atanmas&#; yap&#;lacakt&#;r, noterden vasi tayini etme olmamaktad&#;r.

Vasinin Bo&#;anma Davas&#; Açmas&#;

Türk Medeni Kanunu’nun maddesinin 8. f&#;kras&#;nda, vasinin dava açmada vesayet makam&#;n&#;n izni olmas&#; gerekti&#;ini belirtmi&#;tir. Kendisine vasi atanan ki&#;i, hangi bo&#;anma nedeni veya bo&#;anma türü olursa olsun dava açma ehliyeti olmad&#;&#;&#;ndan dava açamayacakt&#;r. Bo&#;anma davas&#; açmadan önce vasinin vesayet makam&#;ndan izin almas&#; gerekmektedir.

Vesayet ve Vasi Tayini (Atanmas&#;) Davas&#; Hangi Mahkemede Aç&#;l&#;r?

Vesayet ve vasi tayini davas&#;nda görevli mahkeme, sulh hukuk mahkemesinde aç&#;lacakt&#;r.

Vesayet ve Vasi Tayini (Atanmas&#;) Davas&#; Yetkili Mahkeme

Vasi tayini davas&#;nda yetkili mahkeme, küçü&#;ün veya k&#;s&#;tl&#;n&#;n yerle&#;im yerindeki mahkemedir. (TMK madde )

Vesayet ve Vasi Tayini (Atanmas&#;) Davas&#; Ne Kadar Sürer?

Vasi tayininde bulunma talepli davan&#;n ne kadar sürede sona erece&#;ine dair kesin bir süre vermek mümkün de&#;ildir. Dava süresi mahkemenin i&#; ve dosya yo&#;unlu&#;una, duru&#;ma günü belirleme aral&#;&#;&#;n&#;n uzunlu&#;u, delillerin toplanma a&#;amas&#; gibi birçok etkenden etkilenmektedir.

Vasi tayini davas&#;nda da, vasi atanmas&#; istenilen ki&#;iye dair toplan&#;lmas&#; gereken belgeler veya rapor talepleri bulunacakt&#;r. Bu nedenle sürece dair kesin bir &#;ey söylenemeyecektir.

Vesayet ve Vasi Tayini (Atanmas&#;) Davas&#; Vekalet Ücreti

Her davan&#;n konusu, aç&#;laca&#;&#; il, masraf&#; ve süreci gibi durumlar dava vekalet ücretinde de de&#;i&#;kenlik göstermektedir. Türkiye Barolar Birli&#;i taraf&#;ndan her y&#;l Avukatl&#;k Asgari Ücret Tarifesi yay&#;nlanmaktad&#;r; avukat, tarifede belirtilen vekalet ücretin alt&#;nda dava alamayacakt&#;r. Tüm ko&#;ullar de&#;erlendirilerek vasi atanmas&#; talebiyle aç&#;lacak dava vekalet ücreti, vekil ile müvekkil aras&#;nda belirlenebilir. 

Vesayet ve Vasi Tayini (Atanmas&#;) &#;stemi Dava Dilekçe Örne&#;i

&#;STANBUL (   ). SULH HUKUK MAHKEMES&#;NE

DAVACI: Ad Soyad (TC Kimlik No:…)

Adres

VEK&#;L&#;: Av. Ad Soyad

DAVALI: Has&#;ms&#;z

KONU: Vasi atanmas&#; talepli dava dilekçesidir.

KEND&#;S&#;NE VAS&#; TAY&#;N&#; &#;STEN&#;LEN: Ad Soyad

AÇIKLAMALAR:

1-) Kendisine vasi tayini istenilen … do&#;umludur, ileri derecede ak&#;l hastal&#;&#;&#; bulunmaktad&#;r. Kendisi davac&#; müvekkilin o&#;ludur. Kendisine psikotik bozuklu&#;u te&#;hisi konulmu&#; olup ilgili hastal&#;&#;a dair rapor dilekçe ekinde sunuludur.

2-) Davac&#;n&#;n o&#;lu sürekli nöbetler geçirmekte ve ay&#;rt etme gücü tedavi ile iyile&#;emeyecek düzeye gelmi&#;tir. Bu nedenle davac&#; annesi, o&#;lunun tük bak&#;m ve ihtiyaçlar&#;n&#; kar&#;&#;lamaktad&#;r. Bilincinin yerinde olmamas&#; nedeniyle davac&#;n&#;n o&#;lu banka, devlet i&#;leri gibi i&#;lemlerini yerine getirememekte davac&#; annesi, o&#;lunun hak kayb&#;na u&#;ramamas&#; ad&#;na kendisini vasi tayini olarak atamak istemektedir.

3-) Tüm bu nedenlerle davac&#; müvekkilin annesi, o&#;lu ad&#;na vasi tayin edebilmesi için mahkemenize müracaat etme zorunlulu&#;u has&#;l olmu&#;tur.

HUKUK&#; SEBEPLER: TMK, TBK, HMK ve ilgili her türlü mevzuat.

HUKUK&#; DEL&#;LLER: Nüfus kay&#;t örne&#;i, … Hastanesi sa&#;l&#;k raporu, nüfus kimlik kart&#; sureti, bilirki&#;i, tan&#;k ve ilgili her türlü delil.

SONUÇ ve &#;STEM: Yukar&#;da aç&#;klanan gerekçeler ve nedenlerle, davac&#;n&#;n o&#;lu ad&#;na k&#;s&#;tlama, davac&#; müvekkil ad&#;na vasi atanmas&#;na karar verilmesini sayg&#;lar&#;mla talep ederim.

Davac&#; Vekili

Av. Ad Soyad

&#;mza

Vesayet ve Vasi Tayini (Atanmas&#;) &#;stemi Dava Dilekçe Örne&#;i

&#;STANBUL (    ). ASL&#;YE HUKUK MAHKEMES&#;NE

DAVACI: Ad Soyad (TC Kimlik No: …)

Adres

VEK&#;L&#;: Av. Ad Soyad

Adres

DAVALI: Nüfus Müdürlü&#;ü

KONU: &#;sim de&#;i&#;tirme talepli dava dilekçesidir.

AÇIKLAMALAR:

1-) Nüfus kayd&#;nda müvekkilin ad&#; “Hülya” olarak geçmektedir, ancak kimli&#;inde yaz&#;l&#; olan isim yaln&#;zca kimli&#;inde geçmektedir. Çocuklu&#;umdan bu yana müvekkilin ailesi, sosyal çevresi “Rüya” olarak bilmektedir.

2-) Müvekkil resmi kurumlarda yapt&#;&#;&#; ba&#;vurular ve i&#;lemleri esnas&#;nda al&#;&#;k&#;n olmad&#;&#;&#; ve kullanmad&#;&#;&#; kimlik ismiyle hitap edilmekte oldu&#;undan kar&#;&#;&#;kl&#;k ya&#;amaktad&#;r. Yarg&#;tay&#;n yerle&#;mi&#; uygulamalar&#;nda nüfusta görünen ad&#;n yetersiz oldu&#;u, nüfusta geçen addan ba&#;ka bir ad ile bilinip tan&#;nmas&#;yla ad de&#;i&#;tirme talebi için yeterli sebep olarak görmektedir.

3-) Müvekkil, sosyal ya&#;amda bilinip tan&#;nd&#;&#;&#; ismiyle tan&#;nm&#;&#; oldu&#;undan kullanmak istedi&#;i isim olan “Rüya” olarak de&#;i&#;tirmek istemektedir. Müvekkilin talebinin kabulü ile isim de&#;i&#;tirme talebinin kabulü yönünde karar verilmesini vekaleten talep ederim.

HUKUK&#; SEBEPLER: TMK, Nüfus Kanunu ve ilgili her türlü yasal mevzuat.

HUKUK&#; DEL&#;LLER: Nüfus kayd&#;, nüfus cüzdan&#; fotokopisi, tan&#;klar ve her türlü yasal delil. 

SONUÇ ve &#;STEM: Yukar&#;da aç&#;klanan ve gerekçelendirilen nedenlerle, müvekkilin nüfus kayd&#;nda geçerli olan “Hülya” isminin “Rüya” olarak de&#;i&#;tirilmesine karar verilmesini vekaleten talep ederim.

Davac&#; Vekili

Av. Ad Soyad

&#;mza

Vesayet ve Vasi Tayini (Atanmas&#;) Davas&#; Yarg&#;tay Kararlar&#;

Psikotik Bozuklu&#;u Olan E&#;e Vasi Atanmas&#;

Davac&#; taraf&#;ndan aile mahkemesinde evlenmenin iptali davas&#; aç&#;lm&#;&#;t&#;r. Davac&#; erkek, daval&#;yla yapm&#;&#; oldu&#;u evlili&#;ini daval&#;n&#;n ak&#;l hastal&#;&#;&#;na dayal&#; mutlak butlan sebebini ileri sürerek evlenmenin iptalini istemi&#;tir. Mahkeme daval&#; kad&#;n hakk&#;nda rapor düzenlenmesini istemi&#; ve Adli T&#;p Kurumu 4. &#;htisas Kurulu taraf&#;ndan verilen raporda, daval&#; kad&#;n olaylar&#; kavray&#;p sa&#;l&#;kl&#; sonuca varabilme yetene&#;ini ortadan kald&#;racak derecede psikotik bozukluk denilen hastal&#;k oldu&#;u saptanm&#;&#;t&#;r. Daval&#; kad&#;n&#;n bu hastal&#;&#;&#;n&#;n geçici olmad&#;&#;&#;, sürekli oldu&#;u ve belirtilerinin devam etmesi ile ay&#;rt etme gücünü kazanmad&#;&#;&#; belirtilmi&#;tir. Mahkeme, ilgili raporu gerekçe göstererek kurmu&#; oldu&#;u davan&#;n kabulüne kar&#;&#;l&#;k daval&#; kad&#;n taraf&#;ndan temyiz ba&#;vurusunda bulunmu&#;tur.

Yarg&#;tay, dosya incelemesinde dava &#;art&#;n&#;n dava ehliyetine sahip olmas&#; konusunun kamu düzeniyle ilgili oldu&#;unu belirtmi&#;tir. Bu nedenle mahkeme taraf&#;ndan daval&#; kad&#;n hakk&#;nda sulh hukuk mahkemesine ihbarda bulunarak daval&#; için vasi tayini atanmas&#;n&#; sa&#;layarak ihbarda bulunulmas&#; vasi atanmas&#;n&#;n sa&#;lanmas&#;, vasiye yöneltilmesi ve tüm deliller ile birlikte karar verilmesi gerekmektedir. Daval&#;n&#;n taraf te&#;kili sa&#;lanmadan, savunma hakk&#; k&#;s&#;tlanm&#;&#; oldu&#;undan kanuna ayk&#;r&#; kurulan hüküm kar&#;&#;s&#;nda bozma karar&#; verilmi&#;tir. (Yarg&#;tay 2. Hukuk Dairesi / Esas, / Karar)

Ak&#;l Zay&#;fl&#;&#;&#; Nedeniyle Vasi Atanmas&#; Gereklili&#;i

Mahkeme taraf&#;ndan daval&#; K. davac&#; kad&#;na vasi atanmas&#;n&#;n gerekip gerekmedi&#;i konusunda ilgili üniversiteye sevk etmi&#; ve kad&#;n&#;n ak&#;l zay&#;fl&#;&#;&#; bulundu&#;u, iyile&#;menin de mümkün olmamas&#; nedeniyle vasi atanmas&#; gerekti&#;ini belirtmi&#;tir. Ancak … Sulh Hukuk Mahkemesinin vesayet dosyas&#;nda, daval&#; kad&#;n&#;n duygudurum bozuklu&#;u oldu&#;una dair tan&#; konularak vasi tayini atanmas&#;na ihtiyaç olmad&#;&#;&#;n&#; belirtmi&#;tir. Taraflar aras&#;nda aile mahkemesinde bo&#;anma davas&#; görülmü&#;, mahkemenin kurmu&#; oldu&#;u hükme kar&#;&#;l&#;k temyiz ba&#;vurusunda bulunulmu&#;tur.

Yarg&#;tay, dosya incelemesinde her iki raporun çeli&#;kili oldu&#;unu, çeli&#;kinin giderilmesi ad&#;na mahkeme taraf&#;ndan Adli T&#;p Kurumuna daval&#; kad&#;n&#;n tekrardan sevk edilmesi gerekti&#;ini belirtmi&#;tir. Tüm bu nedenlerle mahkeme taraf&#;ndan kurulan hüküm kanuna ayk&#;r&#; oldu&#;undan bozma yönünde karar verilmi&#;tir. (Yarg&#;tay 2. Hukuk Dairesi / Esas, / Karar)

Uyu&#;turucu veya Uyar&#;c&#; Madde &#;mal ve Ticareti Suçundan Hükümlüye

Aile mahkemesi s&#;fat&#;yla görülen bo&#;anma davas&#;nda karar verilmi&#;, hüküm daval&#; erkek taraf&#;ndan temyiz edilmi&#;tir. Yarg&#;tay taraf&#;ndan gerçekle&#;tirilen dosya incelemesinde daval&#;n&#;n a&#;&#;r ceza mahkemesinde uyu&#;turucu veya uyar&#;c&#; madde imal ve ticareti suçundan 8 y&#;l hapis cezas&#; ile cezaland&#;r&#;lmas&#;na karar verildi&#;ini tespit etmi&#;tir. &#;lgili karar kesinle&#;mi&#; oldu&#;undan cezaevinde hükümlü oldu&#;u anla&#;&#;lm&#;&#;t&#;r. Türk Medeni Kanunu’nun maddesine göre 1 y&#;l veya uzun süreli özgürlü&#;ü ba&#;lay&#;c&#; cezaya mahkum olan erginin k&#;s&#;tlan&#;r hükmünü haiz oldu&#;undan daval&#;y&#; temsil etmek üzere vasi atanmas&#; için vesayet makam&#;na ihbarda bulunulmas&#; gerekti&#;i belirtilmi&#;tir. Mahkemenin usule ayk&#;r&#; olmas&#; nedeniyle bozma yönünde karar verilmi&#;tir. (Yarg&#;tay 2. Hukuk Dairesi / Esas, / Karar)

Vasinin Temyiz Ba&#;vurusunda Bulunmamas&#;

Taraflar aras&#;nda aile mahkemesinde bo&#;anma davas&#; görülmü&#;tür. Davan&#;n aç&#;lmas&#;ndan 8 ay sonra daval&#; cezaevine girmi&#;, vasi atanmas&#; için sulh hukuk mahkemesine ihbarda bulunulmu&#;tur. Ancak yarg&#;lama esnas&#;nda daval&#; vekili vekillikten istifa etmi&#; olmas&#;na ra&#;men gerekçeli karar vekile tebli&#; edilmi&#;, vekillik görevi son bulmas&#;na ra&#;men temyizde bulunmu&#;tur. Mahkeme taraf&#;ndan kurulan hükme kar&#;&#;l&#;k daval&#; erkek taraf&#;ndan temyiz ba&#;vurusunda bulunulmu&#;tur.

Yarg&#;tay, dosya incelemesinde vekalet görevi son bulan avukat&#;n temyiz isteminde bulunmas&#;, vasiye dilekçenin gönderilmesine ra&#;men vasinin temyiz ba&#;vurusunda bulunmamas&#; ile temyiz ba&#;vurusunda bulunmad&#;&#;&#;n&#; belirtmi&#;tir. Bu nedenle temyiz talebinin reddine karar verilmi&#;tir. (Yarg&#;tay 2. Hukuk Dairesi / Esas, / Karar)

Babaannenin Çocu&#;a Vasi Olarak Atanmas&#;n&#; &#;stemesi

Çocu&#;un babaannesi, annesinin çocu&#;u uzun zaman önce b&#;rakt&#;&#;&#;n&#; ve bu nedenle ba&#;ka bir ailenin yan&#;nda büyüdü&#;ünü ve annesine al&#;&#;k&#;n olmad&#;&#;&#;n&#; belirterek çocu&#;un velayet hakk&#;n&#;n kald&#;r&#;lmas&#;na, kendisinin vasi olarak atanmas&#;n&#; talep etmi&#;tir. Mahkeme taraf&#;ndan çocu&#;un velayetine ili&#;kin daval&#; anneden kald&#;r&#;lmas&#; yönünde karar verilmi&#;tir.

Yarg&#;tay, velayetin kamu düzenine ili&#;kin oldu&#;unu ve re’sen ara&#;t&#;rma ilkesinin geçerli oldu&#;unu belirtmi&#;tir. Çocuk Haklar&#;n&#;n Kullan&#;lmas&#;na &#;li&#;kin Avrupa Sözle&#;mesinin 4. maddesine göre çocuklarla velayet sorumlulu&#;una sahip ki&#;iler aras&#;nda ç&#;kar çat&#;&#;mas&#;n&#;n olmas&#; halinde adli merci önünde kendisini ilgilendiren davalarda temsilci atanmas&#;n&#; ön sorun olarak görmektedir. Ayr&#;ca Türk Medeni Kanunu’nun maddesinin ikinci f&#;kras&#;nda, çocuklar&#; davada temsil etmek üzere kayy&#;m atanmas&#; için vesayet makam&#;na ihbarda bulunulmas&#;, kayy&#;m&#;n duru&#;maya ça&#;r&#;lmas&#; ve tüm delillerle de&#;erlendirilmesi gerekti&#;i belirtilmi&#;tir. Mahkeme eksik has&#;m ve eksik inceleme ile hüküm kurmu&#; oldu&#;undan bozma yönünde karar verilmi&#;tir. (Yarg&#;tay 2. Hukuk Dairesi / Esas, / Karar)

Orta Zeka Düzeyinde Olmas&#; Nedeniyle Yasal Dan&#;&#;man Atanmas&#;

Taraflar aras&#;nda dava görülmü&#;, mahkeme taraf&#;ndan kurulan hükme kar&#;&#;l&#;k daval&#; kad&#;n taraf&#;ndan temyiz ba&#;vurusunda bulunulmu&#;tur. Mahkeme taraf&#;ndan hastaneden al&#;nan raporda daval&#; kad&#;n&#;n s&#;n&#;r zekas&#; düzeyinde zekas&#;n&#;n bulundu&#;u ve herhangi bir ak&#;l hastal&#;&#;&#; olmad&#;&#;&#;ndan vasi tayini gerekmedi&#;i belirtildi&#;i, yasal dan&#;&#;man&#;n uygun oldu&#;una dair karar verildi&#;i tespit edilmi&#;tir.

Yarg&#;tay, mahkemenin kurmu&#; oldu&#;u hükmü hukuka ayk&#;r&#; oldu&#;unu tespit etmi&#;tir. Daval&#; kad&#;na yasal dan&#;&#;man atanmas&#; için süre verilmeden, yasal dan&#;&#;man atanmas&#;na ili&#;kin karar dosyaya al&#;nmadan verilen hüküm hakk&#;nda bozma karar&#; vermi&#;tir. (Yarg&#;tay 2. Hukuk Dairesi / Esas, / Karar)

Annenin Kötü Davranmas&#; Nedeniyle Dedenin Vasi Olarak Atanmas&#;n&#; Talep Etme

Büyükbaba, torunun annesine kar&#;&#; dava açm&#;&#;, çocu&#;a sert davrand&#;&#;&#;n&#; ve velayetinin kald&#;r&#;larak vasi olarak kendisinin atanmas&#;na karar verilmesini, verilmez ise çocukla aras&#;nda ki&#;isel ili&#;ki tesis edilmesi talebinde bulunmu&#;tur. Mahkeme taraf&#;ndan dava reddedilmi&#;, karara kar&#;&#;l&#;k davac&#; taraf&#;ndan temyiz ba&#;vurusunda bulunulmu&#;tur.

Yarg&#;tay, mahkeme taraf&#;ndan çocuk ile anne aras&#;nda menfaat çat&#;&#;mas&#; olmas&#; nedeniyle çocuklar&#; davada temsil etmek amac&#;yla kayy&#;m atanmas&#; için yetkili vesayet makam&#;na ihbarda bulunmas&#; gerekti&#;ini belirtmi&#;tir. Kayy&#;m&#;n delillerinin toplanmas&#; ve tüm delillerle birlikte de&#;erlendirilmesi has&#;l oldu&#;u belirterek eksik has&#;m ve eksik inceleme ile kurulmas&#; nedeniyle bozma karar verilmi&#;tir. (Yarg&#;tay 2. Hukuk Dairesi / Esas, / Karar)

nest...

batman iftar saati 2021 viranşehir kaç kilometre seferberlik ne demek namaz nasıl kılınır ve hangi dualar okunur özel jimer anlamlı bayram mesajı maxoak 50.000 mah powerbank cin tırnağı nedir