ya aliyy ya azim fazileti / Azîm, Kebîr ve Aliyy isimleri arasındaki fark nedir? | Sorularla İslamiyet

Ya Aliyy Ya Azim Fazileti

ya aliyy ya azim fazileti

Allah&#;ın 99 Esmaül Hüsna&#;sından olan El Aliyy isminin anlamı, Arapça-Türkçe okunuşu, Zikir günü ve adedi, Ebced değeri, Fazileti

El Aliyy ismi Allah&#;ın 99 Esmaül Hüsna&#;sından biri olan izzet ve şeref sahibi, yüksek ve yüce olan manasındadır.

Esmaül Hüsna yani Allah&#;ın en güzel isimlerinden 99 isim arasından El-Aliyy ismi ne demek, anlamı nedir, fazileti ve sırları nelerdir, zikir adedi ve ebced değeri ve zikir günü hangi gündür?

El-Aliyy

Şanı, şerefi, izzeti ve kudreti pek yüce olan

Anlamı

Yarattıkları üzerinde kudretiyle yücelik sahibi olan, Pek yüce ve yüksek olan.

Mutlak ve hakiki olarak pek yüce ve yüksek olan. Allahu Teala’nın izzet, şeref ve hükümdarlığında yüceler yücesi olan. Görülen ve görülmeyeni bilen, çok büyük ve yüce olan anlamlarına gelmektedir.

Kuran-ı Kerim’in Suresi A’lâ suresinde Allahu Teala’nın Aliyy ism-i şerifi zikredilerek başlar. A’lâ suresinin ilk ayetinde Yüce Allah, Hz. Peygambere (s.a.v) hitab ederek “Rabbinin yüce adını tesbih et” buyurur. Bu yakınlık ve iltifat dolu hitaba Peygamber Efendimiz (s.a.v) “Sübhane Rabbiyel A’lâ” diye cevap verir.

“Göklerde ve yerde ne varsa hepsi O’nundur. O, yücedir, büyüktür.” (Şura Suresi 4. Ayet)

Allahu Teala yücelerin yücesidir. Her namazımızda secdede biz Müslümanlar da üç defa “Sübhane Rabbiyel A’lâ” diyoruz.

El-Aliyy isminin Ebced değeri ve zikir adedi adettir. Zikir saati Güneş, günü Pazar’dır.

Arapça Yazılışı

El-Aliyy : العلي 

Cenab-ı Hakk’ın El-Aliyy ism-i şerifi

“O, gaybı da görülen âlemi de bilendir, çok büyüktür, çok yücedir.” (Rad Suresi 9. Ayet)

“Allah bir insanla ancak bir vahy yoluyla ya da perde arkasından konuşur veya bir elçi gönderir de izniyle ona dilediğini vahyeder. Gerçekten O, Aliyy’dir, Hakîm’dir.” (Şûrâ Suresi Ayet)

“O’nun kürsisi, bütün gökleri ve yeri kuşatmıştır. Onların korunması O’na güç gelmez. O Aliyy’dir, Azîm’dir.” (Bakara Suresi Ayet)

Ebced değeri, zikir sayısı, zikir günü ve zikir saati:

Ebced değeri ve zikir sayısı:
Zikir günü:Pazar
Zikir saati:Güneş (Sabah güneş doğarken ve ikindi namazı sonrası)

Özellikleri, Faziletleri ve Faydaları

El-Aliyy ism-i şerifinin zikrine devam eden kimseyi Cenab-ı Hak, başkalarına karşı zelil ve hakir olmaktan muhafaza eder. Onu her gören kimse sever ve ona tazim eder, yüceltir ve sever.

El-Aliyy esmasının zikrine devam eden kimse Cenab-ı Allah’ın yardımı ile sözü dinlenen, itibar edilen kimse olur. İstek ve arzuları kabul olur. Zikir ederken “El-aliyyül azîm” demek daha faziletlidir.

El-Aliyy ism-i şerifini her gün defa sabah seher vaktinde okumayı vird edinen kimse ilimde, meşgul olduğu işinde, makam ve mevkide Allah’ın izni ile yükselir, derecesi artar.

Korkularından, zilletten, korktuğu düşmanın şerrinden veya kötü arkadaş gibi kötülük görebileceği şeylerden emin olmak, kurtulmak için “Ya Aliyy” ism-i şerifi her gün sabah-akşam defa zikredilir.

İnsanlar arasında sözünün itibarlı olmasını isteyen, mevki ve makamda derecelerinin artmasını isteyen kimse Yüce Allah’ın ism-i şerifi olan “Ya Aliyy” esmasını zikir günü ve adedine riayet ederek defa zikretmeye devam etmelidir.

“Ya Aliyy” ism-i şerifi ahlakı kötü olan kimsenin ahlakının düzelmesi için günlük olarak zikredilir.

“Ya Aliyy celle celâlühû” ism-i şerifini her gün defa okumaya devam eden kimsenin rızkı bollaşır ve zenginleşir.

5 vakit namazdan sonra kere “Ya Aliyy celle celâlühû” zikrine devam eden kimse ömrü boyunca kimseye muhtaç olmaz ve her türlü kötülüklerden korunur.

Borcu olan, borcunu ödemekte zorluk çeken veya işi bozulan ve maddi yönden zorluk çeken kimse her gün kere “Ya Aliyy celle celâlühû” zikrine devam etmesi halinde Allah’ın borçlarını ödemesi kolaylaşır, işleri yoluna girer.

“Ya Aliyy” ism-i şerifini günde defa okuyan kimse ilimde ilerler ve çeşitli nimetler ihsan edilir, mükâfat görür.

“Ya Aliyy” ism-i şerifini her gün okumayı vird edinen kimse ahlak yönünden yükselir, sözü tesirli olur ve hikmetli konuşur. İlim yönünden derecesi artar. Diğer insanların muhabbetini celb eder.

El-Aliyy vefk-ı şerifi bir gümüş levha üzerine yazıp bu levhayı kısmeti çıkmamış bir kadın üzerinde taşır ve her gün sabah “Ya Aliyy ü ya Azîm” zikrini defa tekrar ederse Allah’ın izniyle çok geçmeden talibi çıkar ve hayırlısı ile evlenir. Kaynak: Kenzül Havas

El-Aliyy ism-i şerifi geçen Kuran Ayetleri

Bakara suresi Ayet

Okunuşu: Allâhu lâ ilâhe illâ huvel hayyul kayyûm (kayyûmu), lâ te’huzuhu sinetun ve lâ nevm (nevmun), lehu mâ fîs semâvâti ve mâ fil ard (ardı), menzellezî yeşfeu indehû illâ bi iznih (iznihî) ya’lemu mâ beyne eydîhim ve mâ halfehum, ve lâ yuhîtûne bi şey’in min ilmihî illâ bi mâ şâe, vesia kursiyyuhus semâvâti vel ard (arda), ve lâ yeûduhu hıfzuhumâ ve huvel aliyyul azîm (azîmu).
Anlamı: Allah, kendisinden başka hiçbir ilâh olmayandır. Diridir, kayyumdur. O’nu ne bir uyuklama tutabilir ne de bir uyku. Göklerdeki her şey, yerdeki her şey O’nundur. İzni olmaksızın O’nun katında şefaatte bulunacak kimdir? O, kulların önlerindekileri ve arkalarındakileri (yaptıklarını ve yapacaklarını) bilir. Onlar O’nun ilminden, kendisinin dilediği kadarından başka bir şey kavrayamazlar. O’nun kürsüsü, bütün gökleri ve yeri kaplayıp kuşatmıştır. (O, göklere, yere, bütün evrene hükmetmektedir.) Gökleri ve yeri koruyup gözetmek O’na güç gelmez. O, yücedir, büyüktür.

Lokman suresi Ayet

Okunuşu:Zâlike bi ennallâhe huvel hakku ve enne mâ yed’ûne min dûnihil bâtılu ve ennallâhe huvel aliyyul kebîr (kebîru).
Anlamı: İşte bu, Allah’ın hak olması sebebiyledir. Ve O’ndan başka taptıkları şeyler mutlaka batıldır. Muhakkak ki Allah; Âli’dir (yüce), Kebir’dir (büyük).

Şura suresi 4. Ayet

Okunuşu:Lehu mâ fîs semâvâti ve mâ fîl ard (ardı), ve huvel aliyyul azîm (azîmu).
Anlamı: Göklerde ve yerde olan her şey, O’nundur. Ve O, Âli’dir (Yüce), Azîm’dir (Büyük).

Şura suresi Ayet

Okunuşu:Ve mâ kâne li beşerin en yukellimehullâhu illâ vahyen ev min verâi hıcâbin ev yursile resûlen fe yûhıye bi iznihî mâ yeşâu, innehu aliyyun hakîm (hakîmun).
Anlamı: Allah’ın hiçbir insanla konuşması olmamıştır, illâ vahyile veya perde arkasından veya dilediğine izniyle vahyetsin diye resûl (melek) göndererek. Allah, bilir ve hikmet sahibidir.

Sebe suresi Ayet

Okunuşu:Ve lâ tenfeuş şefâatu indehû illâ li men ezine lehu, hattâ izâ fuzzia an kulûbihim kâlû mâzâ kâle rabbukum, kâlûl hakka, ve huvel aliyyul kebîr (kebîru).
Anlamı: Ve O’nun huzurunda, kendisine izin verdiği kimseden başkasının şefaati bir fayda vermez. Onların kalplerinden korku giderilince: “Rabbiniz ne buyurdu?” dediler. (Onlar da) “Hakkı buyurdu.” dediler. Ve O; Âli’dir (çok yüce), Kebir’dir (çok büyük).

Rad suresi 9. Ayet

Okunuşu:Âlimul gaybi veş şehâdetil kebîrul muteâl (muteâli).
Anlamı: Görünen (şahit olunan) ve görünmeyeni (gaybı) bilir. Büyüktür, Âlîdir (Yücedir).

Cevşenül Kebir’den El-Aliyy

Cevşen Bölüm

Fe es’elüke biesmâike

Yâ Aliyy
Yâ Vefiyy
Yâ Veliyy
Yâ Ganiyy
Yâ Meliyy
Yâ Zekiyy
Yâ Radiyy
Yâ Bediyy
Yâ Hafiyy
Yâ Kaviyy

سُبْحَانَكَ يَا لآَ اِلٰهَ اِلآَّ اَنْتَ اْلاَمَانُ اْلاَمَانُ اَجِرْنَا مِنَ النَّارِ

Sübhâneke yâ lâ ilahe illâ ente’l emâne’l emâne hallisnâ mine’n-nâr.”

Allah’ım! Sen’den şu güzel isimlerinin hakkı için istiyor, sana yalvarıyorum:

  1. Ey yaratıkları üzerinde, kudretiyle yücelik sahibi olan Aliyy,
  2. Ey bütün müjde ve tehditlerinde sâdık olan ve bütün ihtiyaç sahiplerinin ihtiyaçlarını karşılayan Vefiyy,
  3. Ey kâinatın ve yaratıkların işlerini tekeffül eden Veliyy,
  4. Ey kendi nezdinde bulunan ve malik olduğu şeylerle kâmil olup, hiçbir şeye ihtiyacı olmayan gerçek zenginlik sahibi Ganiyy,
  5. Ey tükenmez hazineleri olan ve kudreti her şeye kâfi gelen Meliyy,
  6. Ey hiçbir kusur ve noksanı olmayıp maddî ve manevî kirlerden temiz ve pâk olan Zekiyy,
  7. Ey kendisini kullarına lütuf ve nimetleriyle sevdirip, onların kulluklarından hoşnut olan Radıyy,
  8. Ey yarattığı harikulâde eserlerinde varlık ve birliği apaçık görünen Bediyy,
  9. Ey her şeyi en ince noktasına kadar bilen ve gizli lütuflar sahibi Hafiyy,
  10. Ey güç ve kuvveti sınırsız olan Kaviyy,

Sübhânsın yâ Rab! Sen’den başka yoktur ilâh! Emân diliyoruz Sen’den, Koru bizi Cehennem’den!

Cevşen Bölüm

وَ اَسْئَلُكَ بِاَسْمَٓائِكَ

Ve es’elüke biesmâike
Yâ Kâfi
Yâ Şâfî
Yâ Vâfî
Yâ Mu’âfî
Yâ Âlî
Yâ Dâ’î
Yâ Râdî
Yâ Kâdî
Yâ Bâkî
Yâ Hâdî

سُبْحَانَكَ يَا لآَ اِلٰهَ اِلآَّ اَنْتَ اْلاَمَانُ اْلاَمَانُ اَجِرْنَا مِنَ النَّارِ

Sübhâneke yâ îâ ilahe illâ ente’l-emâ-ne’I-emâne ecirnâ mine’n-nâr.

Allah’ım! Sen’den şu güzel isimlerinin hakkı için istiyor, Sana yalvarıyorum

  1. Ey yarattıklarının bütün ihtiyaçlarını deruhte edip onlara kâfi gelen Kâfî,
  2. Ey maddî-manevî bütün dertlere şifâ veren Şâfî,
  3. Ey vaadinde duran ve mahlûkâtın bütün ihtiyaç ve taleplerini hikmetle yerine getiren Vâfî,
  4. Ey maddî ve manevî bütün dertlere âfiyetler ihsan eden Muâfî,
  5. Ey mahlûkları üzerinde kudretiyle yücelik sahibi olan Âlî,
  6. Ey kullarını kendileri için faydalı olan iyi, doğru ve güzele, Cennet’e davet eden Dâî,
  7. Ey iyi kullarından hoşnut olan Râzî,
  8. Ey mahlûkâtın ihtiyaçlarını karşılayan, adâlet ve hikmetle hükmeden Kâdî,
  9. Ey varlığının sonu olmayan Bâkî,
  10. Ey dilediğini dosdoğru yola hidâyet eden Hâdî,

 Sübhânsın yâ Rab! Sen’den başka yoktur ilâh! Emân diliyoruz Sen’den, Koru bizi Cehennem’den!

 

Allah’ın 99 ismi ve Anlamları

Allahü Teala’nın Kuran-ı Kerim ve Hadislerde geçen 99 ism-i şerifi ve Türkçe Anlamları.. Büyük faziletleri bulunan Allah’ın 99 ismi sırasıyla Esmaul Hüsna

 

İlgili Konular

seafoodplus.info&#;u Facebook&#;tan takip etmeyi unutmayın!

Azîm, Kebîr ve Aliyy isimleri arasındaki fark nedir?

Değerli kardeşimiz,

Azîm, Kebîr ve Aliyy isimleri arasındaki ince farkı bir derece anlamak için, bunların karşılığı olarak kullanılan ‘yüce, büyük ve yüksek’ kelimelerine bakmak gerekir. Bu kelimeler, o isimlerin mânâlarını tam ifade etmeseler de, aralarındaki fark hususunda bize bir fikir verebilirler. Yani, bu üç kelime aynı mânâya gelmedikleri gibi, bu isimler de aynı değildirler.

Bir de bu isimlerin zıtlarına baktığımızda, ‘azîm’ kelimesinin zıddı 'hakir', ‘kebîr’in zıddı küçük, ‘âlî’nin zıddı 'aşağı' veya 'alçaktır.'

Bilindiği gibi, Güneş’le Dünya arasındaki mesafe, yaklaşık yüz elli milyon kilometredir ve ışık, bu uzun mesafeyi sekiz dakikada kat ettiği halde, ışığı hâlâ dünyaya ulaşmamış yıldızlar vardır.

Bu bilginin ışığında, ‘azamet, kibriya ve ulviyet’ mefhumları arasındaki farka bir derece bakmaya çalışalım.

Semanın bu uçsuz bucaksız genişliğini ve yüksekliğini gözlerin ihatadan ve akılların idrakten aciz kalması noktasında, sema azimdir.

Semanın büyüklüğü yanında yeryüzündeki bütün büyük cisimlerin küçük kalması yönüyle, sema kebîrdir.

Semanın yüksekliği yanında yeryüzündeki bütün yüksekliklerin süflî kalacağı cihetiyle de sema âlîdir.

Bu misal, maddeden münezzeh olan Allah’ın azamet, ulviyet ve kibriyasını anlamakta, elbette tam bir ölçü olamaz. Zira, hiçbir cihetle mahlukuna benzemeyen Allah’ın büyüklüğü, azameti ve ulviyeti de kendine hastır ve bunların bir benzeri düşünülemez. Ancak, bu misal ile sözkonusu isimlerin aynı olmadıkları, bir derece anlaşılabilirse maksat hasıl olmuş demektir.

Azamet, ulviyet ve kibriya, bütün sıfatlar için olduğu gibi bütün şuunât, fiiller ve isimler için de sözkonusudur.

Sadece bir misal olarak merhamet üzerinde duralım:

Nur Müellifi, “Bütün validelerin şefkatleri rahmet-i ilâhiyenin bir lem’asıdır.” buyurur.

Merhametli olmak bir üstünlüktür ve bu sıfatın kemâli ancak Kebîr olan Allah’a mahsustur.

Allah’ın o azim rahmetinin genişliğini ve şümûlünü akıllar idrak edemezler.

Ve Allah’ın mahlukatına ettiği merhamet, bütün merhametlerden çok daha âlîdir, yüksektir.

Selam ve dua ile
Sorularla İslamiyet

nest...

batman iftar saati 2021 viranşehir kaç kilometre seferberlik ne demek namaz nasıl kılınır ve hangi dualar okunur özel jimer anlamlı bayram mesajı maxoak 50.000 mah powerbank cin tırnağı nedir