Magazin
Kendilerine Özgü Havaları ile Beyaz Perdeyi ve Ekranları Kasıp Kavuran En "Cool" 25 Aktör
Kendilerine özgü havaları ile ekranları kasıp kavuran en 'cool' yabancı aktörleri sizin için derledik!
Not: Sadece yaşayan oyuncular listeye alındı ve numaralandırmada herhangi bir sıralama gözetilmedi.
Yorumlar ve Emojiler Aşağıda
Önde gelen bir psikiyatrist olan Trinity College profesörü Michael Fitzgerald, Charles Darwin’in Asperger Sendromu sonra olduğu sonucuna varılan bir makaleyi araştırdı ve yayınladı. Darwin’in çocukluğundan, çok sessiz ve izole bir çocuk olduğunu ve başkalarıyla olabildiğince etkileşimden kaçındığını belirten kayıtlar var. Asperger’li diğer pek çok kişi gibi, mektup yazmak gibi alternatif iletişim yolları aradı. Kimya gibi belirli konularla bağımlılıkları vardı, ama çok görsel düşünüyordu ve otizm spektrumunda ki birisinin hemen hemen tüm özelliklerini gösteriyordu.
Belki de tarihteki en ünlü bilim adamı ve matematikçi Albert Einstein’ın bir dizi muhtemelen ilginç olan noktaları var. Birincisi, özellikle yetişkin olarak sosyalleşmekte zorlandı. Çocukken, ciddi konuşma gecikmeleri ve daha sonra ekolali(echolalia) yani kelimeleri, sesleri tekrarlama alışkanlığı yaşadı. Elbette, Einstein’ın inanılmaz derecede teknik olduğu gerçeği var. Bu özellikler birçok uzmanı, Einstein’in otizm spektrumunda bir yerlerde göründüğü sonucuna götürdü.
Bu konu özellikle tartışmalıdır. ABD’nin üçüncü cumhurbaşkanı ve bağımsızlık bildirgesinin yaratıcılarından Thomas Jeffersonun Otizm spektrumunda bir yere düştüğünü iddia edenler, Jefferson’un rahatsız edici bir halk konuşmacısı olduğu ve başkalarıyla iyi ilişki kuramadığı bilindiğinden böyle düşünüyorlar.
Bazı çağdaş belgeler Jefferson’un yüksek seslere ve alaycı kuşu ile sürekli arkadaşlığı gibi garip rutinlerine karşı hassasiyetini bile referans alıyor. Kanıtlara rağmen, Jefferson söz konusu olduğunda yapabileceğimiz en iyi şey tahminidir, çünkü erken yaşamından kalma çoğu belge çocukluk eviyle birlikte yandı.
Herhangi bir otizm uzmanına James Joyce hakkında bilgi verin ve muhtemelen Joyce’un otistik olduğuna dair birçok kanıt olduğunu iddia ettiğini duyacaksınız. Sonuçta, en ünlü iki eseri “Ulysses” ve “Finnegan’ın Uyanışı” adlı eserleri okuyanlar ne anlatılmak istendiğini anlayacaklardır. Joyce’un Magazine’in dediği gibi, “Okuyucumdan aldığım talep, tüm hayatımı işime ve okumaya adamam gerektiğidir.” Bazıları, çalışmalarına yönelik bu kasıtlı yaklaşımın Joyce’un kendisini toplumdan uzaklaştırma arzusunu dile getirdiğini ve bunun bir çok açıdan otistik bir yaklaşım olduğunu iddia ediyor. Aynı akademisyenler ayrıca Joyce’un gençliğini referans aldılar, bu sırada son derece zeki, ancak aynı zamanda bir dizi sosyal fobiden muzdaripti ve arkadaşlarını yakalamakta çok zorlandı.
Stanley Kubrick, “A Clockwork Orange” gibi filmlerin yenilikçi ve son derece yaratıcı yönetmeni olarak ünlüdür. Dr. Strangelove ”ve“ Bir Uzay Odyssey ”. Fakat bir çeşit otizme de sahip olabilir miydi? Uzmanlar bu konuda bölünmüş durumdalar. Kubrick’in gerçekten otistik olduğunu iddia edenler, yönetmenin münhasır doğasını ve hayvanları istifleme alışkanlığından bahsediyor. Bir satranç ustası gibiydi beyni. Yine de bu konuya muhalefet eden bazı uzmanlar da var .
Bugün hayatta Temple Grandin’den daha meşhur bir otistik insan olmayabilir. Yazar ve Colorado Eyalet Üniversitesi profesörü neredeyse dört yaşına kadar konuşmaya başlamadı ve onu teşhis eden doktorlar normal okul hayatından ayrıştırılması gerektiğini belirttiler. Neyse ki, ailesi bu konuda doktorlarla aynı fikirde değildi. Grandin, hayvan bilimlerinde lider bir güç haline geldi, TIME’nin en etkili kişisinden biri seçildi ve hatta hayatı hakkında ödüllü bir biyografik üretti. Otizm topluluğunda açık sözlü bir savunucu olmaya devam ediyor ve “otizmin özelliklerinin değiştirilebileceği ve kontrol edilebileceğine” dair inancı konusunda hala savaş veriyor.
Bu makalede adı geçen isimlerin hepsinde otizm spektrum bozuklugu belirtilerinin önemli bir kısmı bulunmakta idi. Günümüz bilimine göre otizm olarak tarif edilebilecek bu bulgulardan bazıları geçmişte henüz tanımlı olmadığından, sosyalleşme bozukluğu yaşayan ve o zamanın şartlarında tanı konulamayan bir çok ünlü ve hatta dahi ismin olduğunu bilmenin otizm belirtileri gösteren çocuğunuz için ailelere umutsuzluk ve kaygı değil, umut vermesi dileğiyle…
DERİNCOCUK ANASAYFA
KONUYLA İLGİLİ FAYDALI MAKALELER
Disney'de çocuk yıldız olarak kariyerine başlayan Zendaya uzun zamandır sinema sektörünün içinde olmasına karşın özellikle yeni "Spider-Man" serisindeki MJ rolü ve HBO yapımı "Euphoria" dizisinde başrolde yer almasıyla son yıllarda adından çok daha fazla söz ettirir oldu. doğumlu oyuncu, büyük yapımlardaki başarılı performanslarının yanı sıra stiliyle de ön plana çıkıyor.
Özellikle "Dune" ve "Spider-Man" filmlerinin kırmızı halı ve basın etkinliklerinde gördüğümüz "method dressing" olarak tanımlanan stiliyle oldukça övgü topluyor. Zendaya, her filmin atmosferine ve sanat ve kostüm yönetimine uyum sağlayacak şekilde tasarlanmış kıyafetler giyerek seyirciyi, daha filmi izlemeden hikaye evreninin içine sokuyor. Zendaya, "Euphoria" dizisi, "Dune: Part Two", "Challengers" ve "Megalopolis" gibi devam eden ve yeni projelerle Hollywood'un en büyük isimlerinden birine dönüşeceği kesin gibi görünüyor.
Şu sıralar hangi büyük filmi açsak başrolünde veya yardımcı rollerde, en kötü ihtimalle arkada figüran olarak Timothée Chalamet'yi görme şansımız var. Yapımcılar ve yönetmenler, Chalamet'yi kadrolarına dahil etmek için yarışıyor. Çok hızlı yükselip, her yerde görünmekten ve yüzünün eskimesinden korkan oyuncuların aksine Timothée'nin böyle bir endişesi yok gibi görünüyor çünkü büyük bir yönetmenin imzasını taşıdığı sürece çoğu projeye dahil oluyor. İlginçtir ki gerçekten ne kadar çok görürsek görelim Timothée Chalamet'den bıkmış gibi hissedemiyoruz ve bunun için kendisinin farklı karakterlere bürünebilme konusundaki başarılı oyunculuğunu takdir etmek gerek.
doğumlu Timothée Chalamet, "Call Me By Your Name" filminde parladığından beri yılda birkaç büyük yapımda yer almaya başlayarak, "Lady Bird", "The King", "Little Women", "The French Dispatch", "Dune: Part One", "Don't Look Up" gibi büyük kadrolu filmlerde karşımıza çıktı. "Dune" serisi ile başrolde devam edecek olan Chalamet, "Charlie'nin Çikolata Fabrikası"ndan tanıdığımız Willy Wonka karakterine odaklanacak "Wonka" filminde de genç Willy Wonka'yı canlandıracak.
İzleyenleri satranç öğrenmeye iten mini dizi "The Queen's Gambit"in başrolünde yer alarak büyük bir patlama yaşayan Anya Taylor-Joy, bu kadar ünlü olmasa da aslında bir süredir Hollywood'da başarı basamaklarını emin adımlarla çıkıyordu. Bilim kurgu ve gerilim türündeki "Morgan" filminde başrolü alarak başlayan yükseliş, M. Night Shyamalan imzalı "Split" ve "Glass" filmlerindeki başarılı performansıyla devam etti.
"Marrowbone", "The New Mutants", "The Witch" ile gerilim ve korku filmlerinin aranan yüzü olsa da "Emma" ve "Last Night in Soho" gibi farklı tür filmlerde de yer alarak kendisini tek bir tarzla sınırlamaktan kaçındı. doğumlu Anya-Taylor Joy'un "The Northman", "The Menu" ve daha birçok yeni prodüksiyonda adı geçiyor.
Marvel evrenine zirveden girerek "Spider-Man" rolünü alan doğumlu Tom Holland hem bu filmlerin başarısı hem de kendi oyunculuğu ve bu ünlü karaktere getirdiği yeni yaklaşımla oldukça övgü topladı. Hatta Sony ile Marvel arasındaki anlaşmazlık nedeniyle "Spider-Man" filmlerine devam edilmeyeceğine dair haber çıktığında hayranları dilekçe imzalayarak filmlerin ve oyuncunun bu rolle devam etmesini talep ettiler. Haliyle "Spider-Man"i ve Tom Holland'ı solo filmlerle ve diğer Marvel filmlerinde görmeye devam ettik ve uzun bir süre de devam edeceğiz gibi görünüyor.
Marvel filmlerindeki başarısıyla birçok kapının açıldığı Tom Holland, "The Lost City of Z", "The Current War", "Dolittle", "The Devil All the Time", "Chaos Walking" ve "Uncharted" gibi aksiyon ağırlıklı filmlerle kariyerinde ilerlemeye devam ediyor. Gelecek ne gösterir belli olmaz ama Tom Holland, Hollywood'un büyük isimlerinden biri olma yolunda ilerliyor gibi görünüyor.
Asla aynı tür film veya karakterde rol almıyor gibi görünen Florence Pugh, muhtemelen listedeki en çeşitli portfolyoya sahip oyunculardan biri. doğumlu Pugh, sinema sektörüne "The Falling" isimli gizem ve korku filmiyle giriş yaptı. Ardından "Outlaw King" isimli tarihi filmde, "Fighting with My Family" isimli komedi filminde yer aldı. Ari Aster'in "Midsommar" filminde başrolü alarak sektörde adından çokça söz ettirmeye başladı.
Tabii ki bu başarısının ardından drama türündeki "Little Women", aksiyon türündeki "Black Widow" ve "Hawkeye" dizisi gibi büyük yapımlarda görünmeye başladı. Olivia Wilde'ın yönettiği "Don't Worry Darling" filminde de yer alan oyuncunun, hangi film ve dizilerde yer alacağını, bu sefer ne tür bir yapım ve karakterle bizi şaşırtacağını heyecanla bekliyoruz.
doğumlu Victoria Pedretti, Hollywood'da sessizce ama çok emin adımlarla ilerleyen oyunculardan. Şimdiye kadar dahil olup da hem projeyle hem de performansıyla övgü toplamadığı bir dizi veya film yok gibi. Mike Flanagan'ın yaratıcılığını üstlendiği ve hem izleyicilerden hem de eleştirmenlerden tam not alan korku dizisi "The Haunting of Hill House"ta çıkış yaptığında kendisini belli etmeyi başardı.
Mike Flanagan'ın devam projesi "The Haunting of Bly Manor" ve Quentin Tarantino'nun "Once Upon a Time in Hollywood" filminden, Netflix'in sevilen dizisi "You"daki Love Quinn karakterine kadar, Victoria Pedretti başarıdan başarıya koşuyor. Oyuncunun gelecek projelerinin ne olduğu henüz belli olmasa da yakın bir zamanda büyük festivallerde adaylık ve ödül almasını sağlayacak bir iş olacağı kesin gibi görünüyor.
"Black Panther" filminde çok sevilen Shuri karakterini canlandırmasıyla tanınan doğumlu Letitia Wright, aslında kariyer basamaklarını çıkmaya çok önceden başlamıştı. "Urban Hymn" filmi, "Humans" dizisi, "Black Mirror", "The Commuter" gibi yapımlarda yer aldıktan sonra Marvel evrenine "Black Panther" ile giriş yaptı. Ardından Steven Spielberg'ün "Ready Player One" filminde, Rihanna ve Donald Glover'ın başrollerini paylaştığı "Guava Island"da, animasyon filmi "Sing 2"da ve "Death on the Nile" filminde yer aldı.
yılında "Black Mirror" dizisindeki rolüyle Emmy Ödülleri'nde En İyi Yardımcı Kadın Oyuncu dalında, yılında ise BAFTA Ödülleri'nde televizyon kategorisinde "Small Axe"teki rolüyle En İyi Kadın Oyuncu dalında aday oldu. Böylece de büyük ödüllere yakın olduğunu göstermiş oldu. Letitia Wright'ın ilerleyen projeleri arasında "Surrounded" isimli bir western yapımı, "Silent Twins", "Aisha" ve şu an çekim aşamasında olan "Black Panther: Wakanda Forever" yer alıyor.
Daphne Bridgerton olarak hayatımıza giren doğumlu oyuncu Phoebe Dynevor, "Bridgerton" dizisinin şöhreti sayesinde ve çok sevilen Daphne karakterini canlandırışıyla oldukça ünlendi. Oyuncu Sally Dynevor ve senarist Tim Dynevor'un kızı olan Phoebe'nin bu sektörde kendine bir yer bulacağı kesin gibiydi. Ancak tabii ki elindeki şansı doğru şekilde değerlendirebilmek de en az şanslı doğmak kadar önemli.
Şimdiye kadar kariyerine "Snatch" ve "Younger" gibi dizi projeleriyle devam eden ve "Bridgerton"ın ikinci sezonunda da izleyeceğimiz başarılı oyuncu, "Exciting Times" isimli bir diğer dizi ve "I Heart Murder" filmi ile göz önünde olmaya devam edecek gibi duruyor.
doğumlu John Boyega, "Star Wars: Episode VII The Force Awakens" filmindeki yeni "Star Wars" üçlemesinde Finn isimli bir stormtrooper karakterini canlandırarak herkesin ilgisini üstüne çekti. "The Circle" filminde Emma Watson ve Tom Hanks'in yanı sıra yer aldı.
Anthony Mackie ile birlikte "Detroit"te başrolü paylaştı, büyük bütçeli aksiyon filmlerinden biri olan "Pacific Rim: Uprising"de başrolde yer alarak görünürlüğünü daha da arttırdı. John Boyega'nın filmografisi hızla büyürken, başarılı oyuncuyu uzun süre önemli rollerle görmeye devam edeceğiz gibi görünüyor.
doğumlu oyuncu Sydney Sweeney, "Euphoria" dizisindeki Cassie rolüyle bir anda isminden sıkça söz ettirmeye başlamış gibi görünse de aslında genç yaşına rağmen birçok dizi ve filmde rol aldı.
"Criminal Mind", "Grey's Anatomy", "The Handmaid's Tale" ve "Sharp Objects" gibi çok sevilen ünlü dizilerde küçük roller aldı. "One Upon a Time in Hollywood", "Nocturne", "Downfalls High", "The Voyeurs" ve "Night Teeth" filmlerinin ardından "Euphoria"da karşımıza çıktı.
Sinema-dizi sektöründeki konumuyla olduğu kadar magazinsel olarak da adından sıklıkla söz ettiren Millie Bobby Brown, şimdiye kadar oyunculukta ilerledi, bir makyaj markası kurdu, gençleri temsil ettiği uluslararası konferanslarda konuşmalar yaptı. doğumlu olmasına rağmen kariyerini farklı alanlarda çok büyük noktalara taşıyan Millie, "Stanger Things" dizisindeki Eleven rolüyle karşımıza çıktığında küçük, sevimli bir çocuktu ve muhtemelen bu kadar hızlı yükseleceğini çok fazla kişi tahmin etmemişti.
Dizinin ilk sezonu 'da yayına girdiği andan itibaren dünyanın dört bir yanında Millie Bobby Brown tanınır hale geldi. Sigma ve Birdy'nin "Find Me" şarkısının klibinde, ardından da Maroon 5 ve Cardi B'nin "Girls Like You" müzik klibinde yer alarak ünlüler arasında adından söz ettirir oldu. "Godzilla: King of the Monsters", "Enola Holmes" ve "Godzilla vs. Kong" gibi çok büyük bütçeli Hollywood filmlerinde başrollerde yer aldı. Millie Bobby Brown'un dizi ve film projeleri devam ederken, tek bir sektörde sınırlı kalmayacağı kesin gibi görünüyor.
doğumlu Hailee Steinfeld son yıllarda adından daha çok söz ettirmeye başlasa da aslında kariyerinde büyük işler başararak, sinema sektöründe uzun zamandır tanınan bir isimdi. Taylor Swift ile yakın arkadaş oluşuyla da bilinen Hailee Steinfeld'in, özellikle "True Grit", "Begin Again" ve "Hateship Loveship" filmlerindeki performanslarıyla çok büyük yerlere geleceği öngörülmeye başlanmıştı. Ardından çok hızlı bir şekilde "Ender's Game", "3 Days to Kill", "The Homesman", "The Keeping Room", " Saints", "Pitch Perfect 2", "Barely Lethal" gibi birçok filmde yer almaya başladı.
Bir yandan da şarkıcılıkta ilerleyen Hailee Steinfeld, birçok ünlü müzisyenle düete imza attı. yılında Miu Miu markasının yüzü oldu. Bir yandan müzik kariyerine devam eden Hailee Steinfeld, bir yandan da "Bumblee" ve "Charlie's Angels" filmleri, "Dickinson" dizisi, bolca övgü ve ödülle karşılanan "Spider-Man" animasyon film serisi, "Hawkeye" dizisi ve çok sevilen "Arcane: League of Legends" dizisindeki rolleriyle oyunculuk kariyerinde de emin adımlarla ilerliyor.
Etiketler: Hollywoodun Parlayan Yıldızları,hollywood,Oyuncular,sinema,dizi,film,kltr,sanat
Orijinal karakterleri yaratanGary Scott Thompson
SenaristChris Morgan
BesteciBrian Tyler
Ortak yapımcıAdam McCarthy
YapımcıNeal H. Moritz
Yardımcı yapımcıF. Valentino Morales
İdari yapımcıSamantha Vincent
Ortak yapımcıBrandon Birtell
YapımcıVin Diesel
YapımcıMichael Fottrell
İdari yapımcıAmanda Lewis
İdari yapımcıChris Morgan
2. yönetmen yardımcısıJeff Bilger
Yapım yardımcısıAdrianne Skrzypek
Yapım koordinatörüEric Hooge
Görüntü yönetmeniMarc Spicer
Aksesuar sorumlusuSalim Alrazouk
Set dekoratörüDanielle Berman
DublörHeidi Moneymaker
Sanat yönetmeniDesma Murphy
Boom operatörüC. Douglas Cameron
Görsel efekt süpervizörüKaren Murphy-Mundell
Aksesuar sorumlusuGuillaume DeLouche
Yapım amiriMichael Fottrell
Ses efekti mühendisiGary Hecker
Silah uzmanıDavid Fencl
Makyaj sanatçısıJames MacKinnon
1. yönetmen yardımcısıAlbert Cho
Kostüm şefiSanja Milkovic Hays
ElektrisyenlerRuel Villalobos
Ses montajcısıStephen P. Robinson
Sound mixWhit Norris
Kostüm tasarımcısıShavon Christina Gihan
Dublör koordinatörüJoel Kramer
Cast direktörüAnne McCarthy
Storyboard sanatçısıJames Doh
KurguLeigh Folsom Boyd
Silah uzmanıKevin McCoullough
DublörJohn Cenatiempo
Boom operatörüTom Huck Caton
Set dekoratörüBill Brzeski
Görüntü yönetmeniStephen F. Windon
Görsel efekt süpervizörüMichael J. Wassel
Ses efekti mühendisiGary Marullo
Makyaj sanatçısıSarah Mays
Sound mixMark Weingarten
Cast direktörüKellie Roy
KurguDylan Highsmith
Storyboard sanatçısıJohn Fox
ElektrisyenlerAlfredo Santiago
Kamera operatörüGeoffrey Haley
Yapım yardımcısıGeorge F. Andrews
ProductionOne Race Films
ProductionOriginal Film Feature Films
DistributionUIP Türkiye
Production