yalnızlık zararları / Yalnızlığı Anlamak: Depresyon ve Yalnızlık Arasındaki İlişki | HiDoctor

Yalnızlık Zararları

yalnızlık zararları

Yalnızlığı Anlamak: Depresyon ve Yalnızlık Arasındaki İlişki

Yalnızlık ve depresyon genelde birlikte ifade edilen iki farklı kavramdır. Kültür değişimi, sosyal ilişkilerde yaşanan farklılıklar, gündelik yaşamın getirdiği sonuçlar ve dahası… Pek çok etken bugün yalnızlık kavramı üzerinde daha çok düşünmemize ve bu anlamda sorgulama yapmamıza neden oluyor.

Peki, depresyon ve yalnızlık bağını kurarken ne düşünmeliyiz? Yalnızlık başlı başına bir olguya işaret ediyor, depresyon ise psikolojik bir rahatsızlığa… Kavram olarak birbirinden farklı bu iki durumun arasında genelde güçlü bir ilişki bulunuyor.

Neden Yalnız Hissediyorsunuz?

Yalnızlık üzerinde sıklıkla düşünmemiz, bu konuyla ilgili doğrudan bir bağımız ve ilgimiz olduğu anlamına gelebilir. Eğer kendinizi yalnız olarak tanımlıyorsanız bu noktada sormanız gereken en temel sorulardan birisi “neden yalnız hissediyorum?” olmalıdır.

Sorunun cevabı üzerine düşünülürse sayısız seçenek ortaya çıkar. Burada yalnızlığın tanımından bahsetmek konuyu açıklamak adına faydalı olacaktır. Yalnızlık, kişinin sosyal beklentileri veya ilişkileri bakımından tatmin olmaması olarak tanımlanır.

Kişinin kendiyle baş başa kalmasını ifade eden tek başınalık kavramı ile sosyal olarak birlikteliğe ihtiyaç duyulan ve yoksunluğa işaret eden yalnızlık hissi ayrı düşünülebilir.

Yalnız Hissettiğinize Dair Belirtiler

Kişinin bizzat kendisi ile vakit geçirmesi dışında endişenin eşlik ettiği yalnızlık duygusundan da söz edilmelidir. İnce farklılıklarla ayırt edilebilen bu konuda kendinizi yalnız hissettiğinize dair bazı belirtilerle durumu anlamanız mümkündür.

hidoctor-online-psikolog-terapi-randevu-al-min

Yalnızlık sendromu belirtileri olarak da ifade edilebilecek bazı unsurlar şu şekildedir:

1.     Yükselen Stres Seviyesi

Yalnızlık psikolojisi kişinin tamamen kendi içinde yaşadığı oldukça farklı bir duygu durumdur. Ancak bu ruh hali içinde olan çok sayıda kişi olduğunu da göz ardı etmemek gerekir.

Yani sizin gibi yalnızlık psikolojisi yaşayan ve yalnızlık hissi nedenleri üzerine düşünen çok sayıda kişi var. Bununla birlikte kendinizi mutsuz hissettiğiniz bir yalnızlık duygusu yaşıyorsanız muhtemelen yüksek stres seviyesi de bu duygunun bir sonucu olacaktır.

Aynı zamanda yalnızlık sendromu belirtileri olarak da değerlendirilebilecek yükselen stres seviyesi, dikkat edilmesi ve çözüm üretilmesi gereken bir durumdur.

 

2.     Yorgunluk Hissinde Artış

Kendinizi her daim yorgun hissetmeye başladıysanız bu durumun yalnızlık psikolojisi ile ilgili olması olasıdır.

Yalnızlık ve depresyon ilişkisinde gözlenen gerçeklerden birisi olan yorgunluk artışı, aslında olumsuz etkilenen psikolojinizin göstergesi olabilir. Bu nedenle somut ve fiziksel nedenlere dayandırılamayan yorgunluğunuzun temelini psikolojik süreçlerde arayabilir ve çözüm bulmayı amaçlayabilirsiniz.

3.     Depresyon Belirtileri

Her yalnızlık hali yalnızlık sendromu olarak nitelendirilemeyeceği gibi, her sendrom da depresyon belirtisi değildir. Ancak yalnızlık ve depresyon arasında anlamlı bir ilişkinin olduğunu da söylemek gerekir.

Yalnızlık başlı başına depresyon anlamına gelmez. Fakat yalnızlığın geliştirdiği olumsuz duygular depresyona ilerleyecek sonuçlara yol açabilir. Yani depresyon temelde zihinsel ve psikolojik ölçekte yaşadığımız bir sağlık sorunu iken yalnızlık psikolojisi buna ön ayak olabilecek bir duygu halini alabilir.

Özellikle manevi açıdan yalnız olan kişiler depresif ve içe kapanık olmaya daha yatkındır. Bu durum kişiye göre değişiklik gösterse de depresif ruh halinin depresyona yönelik bir risk faktörü olduğu unutulmamalıdır.

Yalnız Hissettiğinizde Ne Yapmalısınız?

Öncelikle sağlıklı ve seçilmiş kısa süreli yalnızlık durumuyla, yalnızlık sendromunu ayırt etmekte fayda vardır. Yani kişinin kendisiyle baş başa kalması ve yalnız vakit geçirmekten keyif alması denge kurulduğu sürece doğal bir durumdur.

Dengeli bir şekilde kurulamayan ya da koşullar sebebiyle ortaya çıkan yalnızlık psikolojisi kişiyi olumsuz etkileyebilir. Kendinizi yalnız hissettiğinizde mümkünse sevdiğiniz insanlarla iletişime geçmeyi ve sosyalleşmeyi deneyebilirsiniz. Eğer o an sosyalleşmek istemiyorsanız ya da şartlar uygun değilse etrafınızı sizi mutlu eden hobilerle çevreleyebilirsiniz.

Özetlersek;

Sağlıklı bir olguya işaret eden kısa süreli tek başınalık ile kişinin dışında gelişen ve kişiyi psikolojik açıdan olumsuz etkileyen yalnızlık sendromunu ayırt etmek önemlidir. Kendinizi yalnız hissettiğinizde bunun önüne geçebilecek hobiler, etkinlikler ve arkadaş çevresi oluşturmak fayda sağlayacaktır.

Yalnızlığın depresyona yol açabilecek psikolojik bir altyapıya zemin hazırladığı ifade edilebilir. Özellikle yaşadığınız yalnızlık durumu stres seviyenizi artırıyor, yorgunluğa sebep oluyor ve sizi depresif ruh haline sokuyorsa bir uzman desteğine başvurmakta yarar vardır. Depresyon alanında uzmanlaşmış psikologlara HiDoctor üzerinden ulaşabilir, terapi seansınızı ev konforunda gerçekleştirebilirsiniz.

HiDoctor alanında uzman online psikologlar ile yalnızlık ve depresyon üzerine ihtiyacınız olan terapi desteğini almanızı sağlar. Yalnızlık psikolojisini aşmak için HiDoctor’dan randevunuzu oluşturabilir, evinizin konforunda online psikolog seanslarına katılabilirsiniz.

Yalnızlık ömürden çalıyor

ZİYNETİ KOCABIYIK

Modern toplumun yükselen değeri “bireyselleşme”  kelimesine ‘batılı olmak’, ‘kendi kendine yeterli olmak’, ‘özgür olmak’ gibi ekstra anlamlar da yükleniyor. Bizim geleneğimizde yaygın olan anneanneli, dedeli, amcalı, yengeli büyük aileler giderek küçülüyor; anne baba ve çocuktan oluşan çekirdek aile ve hatta tek başına yaşayan bireylerden oluşan bir toplum modeli ortaya çıkıyor. Aslında iyi bir vasıf olan “kendi kendine yeterli olmak”, tamamen bir yanlış anlaşılma ile “yalnızlığa” dönüşüyor. Üsküdar Üniversitesi  NP Feneryolu Tıp Merkezi Psikiyatri Uzmanı Yrd. Doç. Dr. Oğuz Tan, yalnızlığın sağlık için bir risk faktörü olduğunu söylüyor. Yalnızlık duygusunun depresyona soktuğunu söyleyen Yrd. Doç. Dr. Tan “Yalnızlıkla sağlıklı bir hayat sürmek arasında çok yakın bir ilişki var. Bilimsel araştırmalar, yalnızlığın başta ruh sağlığı olmak üzere kalp ve damar sağlığını etkilediğini ispat ediyor” dedi.

ÇEVRESİ GENİŞ OLAN DAHA AVANTAJLI DURUMDA
Danimarka’da yaklaşık bin kişi üzerinde 7,5 yıl süreyle yapılan bir toplum araştırmasında yalnız insanlarla, eş, aile, arkadaşlar, dinî faaliyet çevreleri, sosyal kulüp ahbaplıkları olan kişilerin karşılaştırıldığını anlatan Yrd. Doç. Dr. Oğuz Tan “Bu araştırmada görüldü ki, güçlü sosyal ilişkileri olanlarda hayatta kalma şansı 1,5 kat daha fazlaydı. Sigarayı bırakmak da hayat beklentisini aynı derecede uzatıyordu. Yani geniş bir sosyal çevre, sigarasız bir hayat kadar sağlıklıydı. Güçlü sosyal ilişkilerin sağladığı fayda, şişmanlığın ve hareketsiz hayatın yol açtığı zararları dengelemekle kalmıyor bu zararlara baskın çıkıyordu”dedi.

AİLE TEMEL İHTİYAÇ
Bilim insanlarının aidiyet konusunu temel bir ihtiyaç olarak ele aldıklarını belirten Yrd. Doç. Dr. Oğuz Tan, insanoğlunun asgari sayıda insanla ilişki kurmak ve bu ilişkileri sürdürmeye mecbur olduğunu belirterek “Bu ilişkiler iyi duygular uyandırmalıdır. Kişi temasta bulunduğu insanlara hem sevgi hissetmeli hem de sevildiğini ve iyiliğinin istendiğini bilmelidir. Bu ilişkiler uzun süreli ve kalıcı olmalıdır. Aynı insanlarla sürekli görüşmek; sık sık değişen bir dizi insanla (bunlar arkadaş veya sevgili olabilir) görüşmekten daha doyurucudur” dedi.

DNA’MIZDA YALNIZLIK YOK
Eski çağlarda topluluktan ayrılan kişinin hayatta kalma ve eş bulmasının zor olduğunu, eş bulamayacağı için genlerini sonraki nesillere aktarmasının zor olduğunu vurgulayan Yrd. Doç. Dr. Oğuz Tan “Genlerimizde ‘yalnızların’ DNA’sı yer almıyor. Bize toplu hâlde yaşayabilenlerin DNA’ları ulaştı. Milyar sene öncesinin vahşi tabiat şartlarında büyüklerine ‘yapışan’, onlardan ayrılmayı reddeden çocuklar elbette daha iyi bakılacak, daha fazla yiyecek bulacak ve üreme yaşına ulaşmak için daha fazla şansa sahip olacaktı. Münzevilerin değil grup üyelerinin genlerini taşıyoruz” dedi.

"SOSYAL BÖCEKLER" DAHA MUTLU
Mutluluk bulaşıcıdır… Eğer çevrenizde mutlu insanlar varsa siz de mutlu olursunuz. Sosyal ilişkileri güçlü olan kişilerin daha mutlu olduğunu söyleyen Yrd. Doç. Dr. Oğuz Tan “Ünlü psikologlar Diener ve Seligman, üniversite öğrencisinin mutluluk düzeylerini ölçtükleri bir çalışmayı yayınladı. Bu çalışmaya göre en mutlu olanların ortak noktası ileri derecede sosyal olmaktı. Gerek romantik gerekse romantik olmayan ilişkileri çok daha güçlüydü. Daha dışa dönük, daha uzlaşmacıydılar. Bu da eğer çevreniz genişse, sevdiğiniz ve hatta dayanabildiğiniz insanlarla birlikte zaman geçirebiliyorsanız mutluluk dereceniz artıyor demektir” diye anlattı.

BOŞANAN ERKEKTE ÖLÜM RİSKİ YÜKSEK
Ailenin sosyal ilişkilerin temeli olduğunu hatırlatan Yrd. Doç. Dr. Oğuz, boşanmanın ölüm riskini yüzde 23 artırdığını belirterek “11 ülkede 6,5 milyondan fazla insan izlendi, bin ölüm ve bin boşanma incelendi. Bu araştırmada boşanmanın ‘ömür törpüsü olduğu’ ortaya çıktı. Özellikle erkekler ve nispeten gençler, boşandıktan sonra daha çok yıpranıyordu. Kadınlarda ve yaşlılarda bu etkinin daha düşük olduğu gösterildi. Yapılan başka bir çalışma ise yaş ilerledikçe kadınla erkek arasındaki farkın kapandığını ortaya koydu” diye konuştu. Tıp dünyasının önemli araştırmalarından biri Charleston Kalp Çalışması’nda da boşanmanın kalp sağlığı üzerindeki etkilerinin gösterildiğini söyleyen Dr. Tan “ABD’li bilim adamları yılları arasında bir grubu kalp sağlığı açısından takip etti. ’e  gelindiğinde çalışma katılımcılarının en genci 75 yaşındaydı. Çoğu da elbette ölmüştü. Ölüm riskini artıran en önemli faktörlerden biri boşanmaydı. Boşandıktan sonra yeni bir evlilik yapanların ömrü yine uzuyordu, ama bunlar da hep aynı eşle evli kalanların ulaştığı yaşa kadar yaşayamıyorlardı. Yani hayat süresini belirleyen boşandıktan sonra yalnız olarak geçen süre” dedi.  

 

 

 

 

nest...

batman iftar saati 2021 viranşehir kaç kilometre seferberlik ne demek namaz nasıl kılınır ve hangi dualar okunur özel jimer anlamlı bayram mesajı maxoak 50.000 mah powerbank cin tırnağı nedir