yeşil orb anlamı / Fotoğraflarımıza Yakalanan Canlılar: Orb’lar Nedir? Orb Teorileri | Korku Bilimi

Yeşil Orb Anlamı

yeşil orb anlamı

Orb’ları eğer kabataslak bir tarif ile tarif edersek fotoğraflarımızda bizi rahatsız eden ışık küreleri olarak değerlendirebiliriz. Orb’ları gözümüzle görmemiz imkansızdır fakat onları dijital fotoğraf makinemizde görüntülememiz doğaldır, bunun sebebi ise insanların belirli bir frekansta görmeleri ve yine belirli bir frekansta duymalarıdır. Orb’lar ile ilgili birçok ve birbirinden çok farklı teoriler var.

Orb’lar bilim adamları ve teori sahiplerine göre;

  1. Ölen kişilerin ruhları
  2. Çok boyutlu ışık varlıkları
  3. Tanımlanamayan bilinçli varlıklar
  4. Fotoğraf anomalisi ( fotoğraflarda ki piksel sapmaları)

Bilimin de desteklediği fotoğraflarda ki bu anormallik ile ilgili güncellenmiş veriler, bunun bir varlığı temsil ettiğini gösteriyor öyle ki bu varlıklar, Orb’lar, auraları (canlıların yaydığı enerjinin yarattığı elektromanyetik alan) genişlemiş 5. boyut varlıkları.

Orb’ları Nasıl Görüntüleyebiliriz ?

Bu çoğu kesime göre ruhani olan varlıkları görüntülemek bilime göre mümkün. Ruhani bilgi birikimine sahip insanlara göre ise bunun bir yöntemi var onlara göre Orb’ları kalbimizi onlara açarak, onları düşünerek ve fotoğrafınıza davet ederek görüntülemek mümkün. Denemesi kulağa çokta kötü gelmiyor! Ruhani insanlara göre her auranın yayılış enerjisi ayrıdır, buna bağlı olarak da görüntüleyeceğimiz renklerde farklı. Mesela bir meleğin yaydığı enerji örnek olarak sarı renk ise, dünyadan göçen ruhun yaydığı enerji rengi kahverengi olabilir. Yine ruhani bilgi birikimine sahip insanlara göre Orb’ların bir koruma halkası bulunur, bu halkalar fotoğrafta gördüğünüz gibi en dışta olan halkadır. Bu halkaların içinde aura vardır. Auraların teması sonucu bilgi alışverişi gerçekleşebilir. Yine başka bir bilgi olarak aura sahibi Orb’ların renklere göre kategorileri mevcuttur. Kim bilir belki bir gün size de denk gelir bu listeye göre temasta bulunduğunuz Orb’u değerlendirebilirsiniz;

  • Pembe – Doğruculuk,Dürüstlük
  • Açık Kırmızı – Yüksek EnerjiKırmızı – Sinir Stres ve Huzursuzluk
  • Koyu Kırmızı – Öfke-Ağrı Problemi – Pskolojik Problemler
  • Altın Rengi – Serbest akmakta olan enerji-Tolerans
  • Sarı – İkaz-UyarıSarı
  • Yeşil – Ruhsal gelişme – Ruhsal BüyümeYeşil – Şifa – Doğurganlık
  • Turkuaz – Eğlence-Neşe – TarafsızlıkAçık
  • Mavi – HuzurPilot
  • Açık Mavi- Koruyucu
  • Koyu Mavi – Koruyucu-Utangaç Olmak – Kurtulan İçgüdü
  • Lavanta Rengi – Tanrı ile barışık olmak
  • Mor – Depolanan Bilgiler
  • Menekşe Rengi – Manevi Arayış içerisinde bulunmak
  • Beyaz – Yüksek frekans koruma
  • Gümüş Rengi – Telekinetik Güç
  • Kahvenrengi – Yeryüzü ile bağlantı

 

İngilizcede "orb" denilmesinin nedeni, küreye benzeyen şekillerinden ileri gelmektedir. "Orb" , anlam olarak "küre, daire, gökcismi" demektir. “orb”ların ne olduklarına dair birçok fazla iddia var.

✔ Ölen kişilerin rûhları/hayaletler.
✔ Çok boyutlu ışık varlıkları.
✔ Birtakım belirlenemeyen bilinçli varlıklar.
✔ Fotoğraf anomalisi.

Fakat günümüzde “orb”ların auraları genişlemiş 5. boyut varlıklar olduğu saptanmıştır. Bilince sahiptirler. Mesela bulunduğunuz ortamda meraklı bir koruma orb’u varsa, yakınlarında bulunan insanların negatif enerjisini kendine çeker ve onları korur. İnsanları mânen rahatlatır.

“Orb”ları kamera ve fotoğraf makinesi dışında, belli bir frekans aralığında, meditatif bir durumdayken çıplak gözle görmek de mümkündür.

orb
“Orb”ların Genel Özellikleri

✔ Sürü halindedirler ve organiktirler (canlı).
✔ Soğana benzer çok katlı derinlikleri vardır.
✔ Hem fiziksel hem de eterik bedenleri vardır.
✔ Bilince sahiptirler: Bazı medyumlar, onlarla konuşabilmektedir.
✔ Hızlılar…çok çok hızlılar.

“Orb”ların başka bir boyuttan geldikleri düşünülüyor. Özellikle bilim insanları, “orb”ların bizim boyutumuzda görünür olabilmek için bu tür rûhların titreşimlerini düşürdüklerini ileri sürüyorlar.

“Orb”lar, şekillerine göre 3 gruba ayrılıyorlar.

1. “Orb”lar
2. Huniler (funnels)
3. Plazmalar

İnsanlar, sadece belli bir frekans aralığında duyabilmekte ve görebilmektedirler. Melek ve diğer ışık varlıklarsa, farklı bir frekansta titreşirler. Çok sayıda insan, sadece somut olana inandığından, rûhsal varlıkların olmadığını düşünüp, yok sayarlar. Bunun sonucunda bu varlıkların sundukları yardım elinin farkına varmadan umutsuz bir yaşam sürerler.

İnsanlar, rûhânî dünyanın varlığı için kanıt aramaktadır. Spritüel hiyerarşi, yüzyıllardır insanların görme ve duyma duyularının ötesinde farklı boyutlar olduğu konusuna dikkatleri çekebilmek için çalışmalar yapmaktadır. Melekler ve Yükselmiş Üstatlar, insanların fotoğraflarında görünüp dikkatlerini çekebilmek için, Orb olarak görünme projesini başlatmışlardır. Böylece hem insanlara bir kanıt sunulacak, hem de Orb gören kişiyle ilişki kurulabilecektir.

Siz bir Orb görüntüsü yakaladığınızda, ışık varlığın enerji alanını görmektesiniz. Işık beden ya da merkabah, normalde 6 köşeli yıldız şeklindedir. Varlık geliştikçe daire şeklini almaya başlar. Buysa tamlığı ve bütünlüğü simgeler. Ayrıca küre diğer şekillerden daha yüksek bir enerjiye sahiptir ve enerji akışını kısıtlayacak köşeleri yoktur. İçindeki varlığı korur ve seyahati sırasında zarar görmesini engeller.

“Orb”lar, sadece belli bilinç seviyesindeki fotoğrafçıların çektiklerinde belirirler. Sevgi, işin anahtarıdır. “Orb”lar, auraları genişlemiş 5. boyut varlıklarıdır. “Orb”ları görüntüleyebilmek için sevgi bilincine ulaşmalısınız.

“Orb”ları Nasıl Görüntüleyebiliriz?

Sadece kalbinizi açın, melekleri ve varlıkları düşünün fotoğrafınıza davet edin. Sonuca şaşırabilirsiniz. Birçok boyut bulunduğu ve hepsi farklı frekansta titreştiğinden birçok değişik renk ve şekilde “orb”lar görülebilir. Her melek, başmelek, rûh kendine özel bir şekle ve renge sahiptir.

Her Orb, merkez bölgesinden ilahi enerjiye bağlıdır ve en saf ilahi ışığı yansıtır. Dış hat korunma hattıdır. Korunma halkasının dışında aura bulunur ve bu bölge sizin auranızla temas eder. Böylece aranızda bilgi alışverişi sağlanır.

Fotoğraflarda çıkan renkli “orb”ların, rengine göre anlamlarını inceleyelim.

1. Pembe – Doğruculuk, Dürüstlük
2. Açık Kırmızı – Yüksek Enerji
3. Kırmızı – Sinir Stres ve Huzursuzluk
4. Koyu Kırmızı – Öfke-Ağrı Problemi – Pskolojik Problemler
5. Altın Rengi – Serbest akmakta olan enerji-Tolerans
6. Sarı – İkaz-Uyarı
7. Sarı Yeşil – Rûhsal gelişme – Rûhsal Büyüme
8. Yeşil – Şifa – Doğurganlık
9. Turkuaz – Eğlence-Neşe – Tarafsızlık
10. Açık Mavi – Huzur
11. Pilot Açık Mavi- Koruyucu
12. Koyu Mavi – Koruyucu-Utangaç Olmak – Kurtulan İçgüdü
13. Lavanta Rengi – Tanrı’yla barışık olmak
14. Mor – Depolanan Bilgiler
15. Menekşe Rengi – Manevi Arayış içerisinde bulunmak
16. Beyaz – Yüksek frekans koruma
17. Gümüş Rengi – Telekinetik Güç
18. Kahverengi – Yeryüzüyle bağlantı

orbs, orblar
Dr. Klaus Heinemann’ın Araştırması

NASA’da görevli bilim insanlarından Prof Klaus Heinemann, fotoğraflardaki paranormal “orb”lar gerçeğini desteklediğini açıklamıştır.

Prof. Klaus Heinemann, “Daily Mail”in “Strange Orbs of Light” başlıklı incelemesine katılan birkaç bilim insanından biridir. Prof. Heinemann, kendisiyle konuşan bir gazeteciye rûhsal şifacıların bir toplantısında, karısının çektiği fotoğraflarda minyatür Ay’a benzer ışık dairelerinin bulunduğunu gördüğü zaman çok şaşırdığını söylemiştir. Prof. Heinemann önce, bu ışıklı lekeleri su ve toz parçacıklarıyla ortaya çıkmış oluşumlar sanmışsa da, sonra merakını yenemeyerek yakından incelediği zaman onların bu kadar basit bir oluşum olmadıklarını anlamakta gecikmemiştir. Mikroskop teknolojisinde de epeyce bir deneyim ve birikime sahip olan Prof. Heinemann, resimlerin çekildiği kamerada da bir arıza bulamamıştır.

“Bununla da yetinmeyen Prof. Heinemann...” diyen H. Courteney, Daily Mail’e hazırladığı araştırma yazısını şöyle sürdürüyordu:

“...bu gizemli dairelere neyin neden olduğunu düşünmeyi sürdürdü. Bunun için karısıyla birlikte orada burada yüzlerce dijital resim çekti durdu. Bu oluşuma neden olan gizemli etkiyi keşfetmek istiyordu. Pek çok çekimden sonra buldular. İnanılacak gibi değildi ama yakın gerçek buydu: Evet, bu gizemli daireler (“orb”lar) sadece, kendilerinden kameraya görünmeleri rica edildiği zaman ortaya çıkıyorlardı! Ayrıca, spritüel nitelikli toplantılarda onları çekme şansına daha çok sahip oluyorlardı.”

Prof. Heinemann, bu ilk başarılı sonuca ulaştıktan sonra durmadı ve bu sefer daha sıkı ve kontrollü şartlar altında çekimlerde çift kamera kullanmaya başladı. Bu şekilde ve bu 2. aşamada “orb”ların saatte 500 mil hızla hareket edebildiğini saptadı ve beklenen ilk açıklamasını yapmakta gecikmedi:

“Bence artık hiç kuşku yok ki, “orb”lar, pekala şimdiye kadar insanlığın tanık olduğu bu realitenin ötesiyle ilgili bir oluşum olabilir. Şimdiye kadar rûhsal âlemin varlığı yokluğu konusunda ciddi ya da gayrı ciddi pek çok şey söylendi. Bence bu konunun şakaya gelir yanı yok. Fiziksel olmayan fakat gerçek bir fenomen ile karşı karşıya bulunuyoruz. Artık sayıları giderek artan saygın bilim insanı “orb”lar konusunu kabul ediyor.”

Gazetenin bu konudaki ayrıntılı haberine göre, 2007’nin başlarında “orb”lar üzerine ilk uluslar arası konferansı Arizona’da yapılmıştır. Dünyanın birçok üniversitesinden konuyla ilgili profesörlerin katıldığı bu konferansta ağırlıklı görüş “orb”ların paranormal kökenli olmalarıyla ilgiliydi. Konferansa bildiri sunanlardan teorik fizik profesörü (madde ve şuur araştırmaları konusunda Stanford Üniversitesinde uzman bir araştırmacı olarak) William Tiller; dünya beşeri olarak bizlerin, görünen evrenin sadece 10’da 1’ini algılayabildiğimizi söylemiştir.

İrlanda Ulusal Üniversitesi’nden teoloji profesörü Miceal Ledwith de:

“Bana göre, hiç kuşkusuz bu orb fenomeni gerçektir ve ciddi çalışmalara layıktır. Elimizdeki birikim sadece birkaç orb fotoğrafı değildir. Dünyanın 4 bir yanından gelen yüzbinlerce gerçek orb fotoğrafı bulunuyor elimizde.”

Demektedir. Vatican’da Uluslar arası Teoloji Komisyonu Üyelerinden olan Bay Ledwith’in sadece kendi özel orb resim koleksiyonu yüz bin parçadan oluşuyormuş.

“Her boydan orb var: 3 5 santimden, çapı 90 cm, 1 metreye kadar değişenler var. Ayrıca renk olarak da çeşitlilik gösteriyorlar. Beyazdan altın sarısına kadar her renkte olanı var. Zamanla kendi çekimlerimde anladım ki, çekimlerde flaş gerekiyor, gün ışığında bile. Çünkü “orb”lar flüoresan ışıkta daha iyi görülebiliyorlar; bildiğiniz gibi, fotoğraf flaşında da floresan yayını vardır.”

Bay Ledwith’e göre (bir kısmı) bedensiz varlıklara, (bir kısmı da) enkarne olmak üzere sıra ve zaman bekleyen (yine “bedensiz”) varlıklara aittir. Yine Bay Ledwith’e göre “orb”lar, fiziksel ortamlara daha hiç enkarne olmamış bir tür enerji varlıklara ait oluşumlar da olabilirler…

Psişik önemi olan mekânlarda “orb”ların fotoğrafları daha güzel çekilmektedir. Spritüel amaçlı ve rûhsal konulu toplantılar “orb”ların görüntülenmesi için ideal fırsatlardır. “Orb”lar, rûhsal şifa celselerinde de şifacının yakın çevresinde ve yoğun olarak da şifacının elleri yakınlarında görülür.

Deneyimli fotoğrafçı Anna Donaldson da konferansa katılanlar arasındaydı. Anna Donaldson, ünlü medyum Keith Watson’un da çalışmadayken birçok fotoğrafını çekmiştir. Ayrıca Anna Donaldson, büyükannesinin Batı Sussex’teki evi yakınında oynarken kaçırılan Sarah Payne olayında da araştırmacılara yardım etmişti. Kaçırılan Sarah’ın, Anna Donaldson tarafından çekilen en son resimlerinden birinde sanki alev alev yanan ışıklı ve gizemli bir nokta da ortaya çıkmıştı. Anna Donaldson, konferansta yaptığı konuşmada;

“Benim aslında paranormal ile aram açıktır, inanmam. Bu ışıklı lekenin bulunduğu kareden dolayı makinemi tekrar tekrar kontrol ettim, hiçbir bozukluk yoktu. Eğer makine de bir şey olmuş olsaydı, çektiğim tüm resimlerde sıra dışı bir şey olması gerekirdi. Sonunda deneyimli fotoğrafçı medyum K. Watson’u, çocuğun kaçırıldığı o noktada bir daha çekmeye karar verdi ve o karede de mavi bir orb görünmüştü medyumun görüntüsünün yanında. Ertesi gün aynı yerde çekilen resimlerde de “orb”lar vardı fakat renkleri değişik: Bu kez turuncu renkte.”

Demiştir. Arizona Üniversitesi’nden psikiyatri profesörü Dr. Gary Schwartz’da konferansın konuşmacıları arasındaydı. G. Schwartz “orb”larla ilgili çalışmalarını Katherine Creath adlı optik bilimciyle birlikte yapmış.

Konferansın sonunda tekrar söz alan Prof. Heinemann, “orb”lar konusundaki araştırmaların daha emekleme aşamasında olduğunu fakat eldeki fotoğrafların daha şimdiden spritüel gerçekliğin bilimsel kanıtlarını oluşturduğunu söylemiştir.

YEŞİL PASAPORT NEDİR & KİMLERE VERİLİR (HUSUSİ PASAPORT)

Yeşil Pasaport Nedir? Yeşil pasaport, bordo pasaporttan farklı olarak daha fazla dolaşım gücüne sahip olan bir pasaport türüdür. Peki, kimlere verilir? Kabaca “Yeşil pasaport devlet memurlarına verilir” diye bilinir ama bu fazla geniş bir açıklamadır. Aslında kamu görevlilerinin sadece %4’lük bir bölümü yeşil pasaporta adaydır. Bunların kimler olduğunu ve nasıl yeşil pasaport çıkartabileceklerini aşağıda detaylıca anlattık.

Yeşil pasaportun dolaşım gücü: Dünyadaki 195/6 ülkenin (bazı ülkeler bazı ülkeleri tanımıyor) sizce kaçına yeşil pasaport sahiplerinin vizesiz ya da kapıda veya online vize ile kolayca gitme avantajı vardır? Kopya çekmeden bi tahmin etmeye çalışın bakalım…Bir tahmin yürüttüyseniz, artık söylüyoruz: 160 ülkeye!! Bu inanılmaz bir rakam. Bu kadar güçlü pasaport dünyada çok az ülkede var. Kıyaslayacak olursak, bordo pasaportun 102 ülkeye, Amerikan pasaportunun 174, Rus pasaportunun 105, İsrail pasaportunun 147, Çin pasaportunun ise 52 ülkede dolaşım kolaylığı var.

YEŞİL PASAPORTU KİMLER ALABİLİR? (HUSUSİ PASAPORT KİMLERE VERİLİR)

Yeşil pasaport, bazı kamu görevlilerine (memurlar ve kamu görevlileri farklı), eski bürokratlara veriliyor. Bunlar:

– 1., 2. ve 3. derece kadrolarda bulunan veya sözleşmeli devlet memurlarına,

Yeşil pasaporta başvurabilmek için önce devlet memurlarının belli bir kıdeme ermesi gerekiyor. Bu kıdemin “derece ve kademe olarak” bir hesabı var. En yüksek derece 1’dir, en düşük ise 13. Ama mesleğe başlayan tüm memurlar 13 dereceden başlamaz. Kişilerin askerlik durumuna, kaç sene okuduğuna, vb faktörlere göre başlangıç derecesi değişir. Mesela lisans mezunları mesleğe 9 derece 1 kademe olarak başlar, bu da 9/1 olarak ifade edilir. 1. senesinin sonunda kişi 1 kıdem ilerler ve 9 derece 2 kıdem, yani 9/2 olur. Derece ise, sicilinde bir olumsuzluk olmaması halinde 3 yılda bir ilerler. Bu hesaba göre 1., 2. ve 3. dereceden kadrolu memurlar yeşil pasaport almaya hak kazanır.

–  TBMM eski üyelerine,

Yani görevini tamamlamış millet vekilleri (görev sürelerinde siyah pasaport kullanıyorlar).

–  Eski bakanlar,

Görevlerine devam ederken siyah pasaport kullanıyorlar. Görevlerinin bitiminde yeşil pasaporta geçiyorlar.

– 1.,2. ve 3. derece kadro karşılığı çalışan diğer kamu görevlilerine,

Devlet memuru ve kamu personeli farklı şeyler mi derseniz, bu madde, devlette kadrolu olmayan, ancak sözleşmeli çalışan personeli ifade ediyor. Bu personel içinden 1,2 ve 3. derece kadro karşılığı olanlar da yeşil pasaporta hak kazanır.

– Kadro derecesi 1.,2. veya 3. derece iken emekliğe ayrılan veya görevden çekilen memur ve diğer kamu çalışanlarına,

Yukarıda bahsi geçenler emekli olduktan sonra da yeşil pasaport ayrıcalıklarını korurlar. Aynı şekilde görevlerinden kurum tarafından çekirlerse de yeşil pasaport haklarını korurlar.

– Görevleri süresince olmak kaydıyla büyükşehir, il ve ilçe belediye başkanlarına,

Aktif olarak başkanlık yaptıkları süre boyunca, bu belediye başkanlarına da yeşil pasaport verilir.

– 1. derece kadro ile emekli olan belediye başkanlarına,

Yukarıda saydığımız belediye başkanları görevden ayrıldıklarında pasaportları bordo pasaporta döner. Ancak 1. derece kadroyken emekliliğe ayrılan belediye başkanları yeşil pasaportlarını korurlar.

–  Devlet sporcusu ünvanını taşıyan atletlere,

Hangi spor branşı olduğu fark etmez, ülkeye başarı getirdiği için devlet sporcusu statüsü verilen sporculara hem aylık bağlanıyor, hem de yeşil pasaport veriliyor.

–  Eskiden devlet bankaları olup, sonradan özelleştirilen Halk Bank, Ziraat Bankası ve Emlak Bankası çalışanlarından şu kişilere;

Özelleştirmeden önce yeşil pasaport hakkını elde etmiş olanlar,
Kuruluş sermaye payının en az %51’i devlete ait kamu kuruluşu olanlar,
Sosyal Güvenlik yönünden T.C. Emekli Sandığına bağlı olmak, Kamu görevlisi olanlar,
4603 Sayılı İş Kanununa tabi olanlar.

–  Kadro karşılığı olmaksızın çalışıp, emekli kesenekleri 1.,2 ve 3. derece üzerinden kesilerek Emekli Sandığına yatırılan çalışanlar ve bu durumda çalışırken EMEKLİ olan sözleşmeli devlet memurlarına

… veriliyor.

İhracat ile uğraşan iş adamlarına verilmesi için de bir yasa var.

Bakanlar Kurulu  22.03.2017 tarihinde “İhracatçılara Hususi Damgalı Pasaport Verilmesine İlişkin Esaslar”a dair aşağıdaki yasayı çıkarmış:

Son üç takvim yılında (2019, 2020, 2021) yıllık ortalama ihracatı 1 milyon doların üzerinde olan ihracat yapan firma temsilcilerine yeşil pasaport veriliyor. 

NOT: Son üç takvim yılında yıllık ortalama ihracatı 1-10 milyon dolar arasında olan firmalara 1,
10-25 milyon dolar arasında olan firmalara 2,
25-50 milyon dolar arasında olan firmalara 3,
50-100 milyon dolar arasında olan firmalara 4,
100 milyon doların üstünde olan firmalara ise 5 yetkilisine hususi damgalı pasaport veriliyor.

-Bu yasa devlete karşı şu suçlardan birisininden hüküm giymemesi durumunda geçerli:
Devletin güvenliğine karşı suçlar, anayasal düzene ve bu düzenin işleyişine karşı suçlar, zimmet, rüşvet, hırsızlık, dolandırıcılık, sahtecilik, güveni kötüye kullanma, hileli iflas, ihaleye fesat karıştırma, edimin ifasına fesat karıştırma, suçtan kaynaklanan malvarlığı değerlerini aklama veya kaçakçılık.
-Diğer suçlardan hüküm giyenler, Bakanlar Kurulu’nun belirlediği miktarı tutturuyorsa yeşil pasaport alabilecek.

Hususi damgalı pasaporta başvurmak için, Ekonomi Bakanlığı’nın Talep Formu ‘nu doldurup, üyesi olduğunuz İhracatçı Birliği’ne gitmelisiniz.

Aile Sebebiyle Yeşil Pasaport Kimlere Verilir?

Yeşil Pasaport sahibiyseniz sizin sayenizde bazı aile bireyleri de Yeşil pasaport hakkından yararlanabiliyor. Bunlar:

– Eşiniz,
– 18 yaş altı çocuklarınız,
– 25 yaşın altındaki, hak sahibi ebeveyn ile ikamet eden, evli olmayan, sigortalı iş sahibi olmayan (öğrenim nedeniyle yapılan kısa süreli stajlarda sigortalı olmak sayılmıyor) ve öğrenimine devam eden (öğrenci olduklarını belgelemek suretiyle) çocuklarınız veya,
– Yaşı kaç olursa olsun, zihinsel, ruhsal ya da bedensel engelli çocuklarını eğer sizinle  ikamet ediyor, bekar ve işsiz ise sizin yeşil pasaport hakkınızdan faydalanabiliyor. Ancak engellerini tam teşekküllü bir devlet hastanesinden alacakları sağlık kurulu raporu ile belgelemeleri gerekmekte.

Eşler için şartlar

Eşi dolayısıyla yeşil pasaport alma hakkına sahip kişiler, eşlerinin halihazırda hiç pasaportu olmasa bile kendilerine yeşil pasaport çıkarabilirler.

Çocuklar için şartlar

Çocuklar, öğrenimlerine devam ettikleri sürece 25 yaşına kadar pasaportlarını kullanabilirler. Öğrenimleri sona erince bu durumu bildirmek ve yeşil pasaportlarını iptal ettirmek zorundadır. Kız çocuklar da 25 yaşın altında iken evlenirlerse yeşil pasaport statüleri sona eriyor.

Ebeveynlerinden dolayı yeşil pasaport sahibi olma hakkına sahip çocuklar, ebeveynlerinin halihazırda hiç pasaportu olmasa bile kendilerine yeşil pasaport çıkarabilirler.

Ebeveynlerinden dolayı yeşil pasaport sahibi olan çocuk, yaşı müsait olsa da çalışmaya başlayıp SGK üyeliği başladığında pasaportunu iade etmek zorundadır.

Ebeveynlerinden dolayı yeşil pasaport sahibi olan öğrenci kişi, eğer ki ailesinden başka bir şehirde eğitim görüyorsa ve yeşil pasaport süresi bittiyse, bulunduğu şehirdeki nüfus müdürlüğünden randevu alıp kendisi başvuru yapabilir. 

Yeşil pasaportlu ebeveynin vefatı durumunda
Vefat eden ebeveynden dolayı bağlanan emekli aylığı ile (yetim maaşı) çocuklar iş sahibi olarak değerlendirilmiyor. Yani, eğer yukarıdaki şartları karşılıyorsanız yetim maaşı yeşil pasaporta engel teşkil etmez.

Yeşil Pasaport Ne Kadar Süreliğine Verilir?

Yeşil Pasaportun süresi, bağlı olduğunuz kurumdaki amirinizin başvurusu ile en az 6 ay en fazla 5 yıl olmak üzere İçişleri Bakanlığınca belirleniyor. Not: Mayıs 2022 itibari ile 5 yıl olan yeşil pasaport geçerlilik süresi, yeni nesil yerli e-pasaportla 10 yıla çıktı.

YEŞİL PASAPORT NASIL ÇIKARTILIR?

Eğer yeşil pasaporta aday olabileceğinizi düşünüyorsanız başvuru işlemlerini ve gerekli evrakları Yeşil Pasaport Nasıl Alınır? yazımızdan öğrenebilirsiniz.

YEŞİL PASAPORTUN AVANTAJLARI

Yeşil pasaportun iki avantajı var:

1-) Pasaport harcından muaftır. Bordo pasaportlular defter bedeli ve pasaport harcı olmak üzere 2 farklı ücret öderler. Yeşil pasaport çıkaranların tek ödemesi gereken bedel 501 TL’lik defter bedelidir. (2023 yılı için.)
2-) Bazı ülkelere vizesiz giriş yapabilmek. Bordo pasaportla vizesiz girilebilen ülke sayısı 102 iken, yeşil pasaportun 160’tır. Bordo pasaportluların vizesiz gidemediği Schengen ülkelerine yeşil pasaport sahipleri vizesiz gidebilirler.

Yeşil Pasaporta Vize İstemeyen Ülkelerin eksiksiz ve güncel listesini görmek için tıklayın.
Bordo pasaport ile vizesiz gidilebilen ülkeleri görmek için Vizesiz Ülkeler yazımızı inceleyebilirsiniz.

ÖNEMLİ: Yeşil pasaporta vize istemeyen ülkelere vize almadan girebilirsiniz ancak mutlaka pasaportunuzun en az 3 ay daha geçerliliğinin olması gerekir.

YEŞİL PASAPORT İLE VİZE BAŞVURUSU

Yeşil Pasaport sahibiyseniz, ve vizeye başvuracaksanız, ülkeye giriş için yine en az 3 aylık pasaport geçerliliğinizin olması bekleniyor. Hatta 6 aylık geçerlilik arayanlar bile var.

Yani bu geçerlilik süresinin, sizin ziyaretinizi kapsaması yetmiyor: Örneğin, 1 Ocak 2023’te Schengen ülkelerinden birine giriş yapacak ve 20 Ocak’ta çıkış yapacaksanız, pasaportunuzun süresinin en az Nisan 2023’e kadar geçerli olması bekleniyor. Sizin bu durumda vize başvurunuzu Aralık’ta tamamlamanız lazım.

Bazı devletlerin ülkeye girişte resmi pasaportlarda aradığı minimum geçerlilik sürelerini öğrnemek için tıklayın.

ÖĞRETMENLER NE ZAMAN YEŞİL PASAPORT ALIR?

Devlet kurumlarında çalışan öğretmenler, belli bir kıdeme erdikten sonra yeşil pasaporta hak kazanır.

Diğer memurluklarda olduğu gibi derece ve kademe sistemi öğretmenlikte de mevcut. Öğretmenlerin de diğer memurlar gibi, yeşil pasaport alabilmeleri için kadro derecelerinin 3, 2 ya da 1 olması gerekiyor.

Öğretmenler göreve 9 derece, 1 kademe ile başlar. Bu 9/1 olarak ifade edilir. En yüksek derece 1’dir. Yani aslında yükseldikçe, derece düşer.

Olumlu sicil alan hocaların her yıl kademesi 1 artar. Kademe 3 olduktan sonraki yıl 4 olmaz. Onun yerine öğretmenin derecesi 1 sayı azalır (yani bir rütbe yükselmiş olur). Yani 9/3 olan bir öğretmenin bir sene sonraki derece kademesi 8/1 olur. Meslekten önce okunan hazırlık sınıfı ve üst üste alınan olumlu siciller kademe ilerlemesini olumlu olarak etkilerken, bazı disiplin cezaları da kademe ilerlemesini olumsuz olarak etkiliyor.

Bir öğretmen ortalama olarak her bir derecede 3 yıl çalıştığı için, öğretmenin 3. dereceye varması yaklaşık olarak 15 yıl sürüyor. Bu sürenin sonunda 3. dereceye ulaşan öğretmen yeşil pasaport almaya hak kazanıyor.

pasaport-nasil-cikarilir

"Hepimizin meleği var"

RÖPORTAJ: ÖZKAN BİNOL

Önce Robert Kolej ardından Boğaziçi Üniversitesi ve P&G'da 13 yıl üst düzey yöneticilik. Bu başarılı geçmişe sahip olan Beki İkala Erikli işinden ayrılıp spiritüalizmle tanışıyor ve hayatını değiştiriyor. O şimdi Meleklerle Yaşam Eğitmenliği yapıyor. Yazdığı kitaplar liste başlarından inmiyor. Beki Hanım yaşadığı mucizeleri ve meleklerle iletişim kurma yollarını anlatıyor. Okuyun meleklerin gücünden siz de yararlanın.

- Beki Hanım önce çok iyi bir eğitim, ardından sıkı bir kariyer. Ne oldu da aniden hayatınızı nasıl değiştirdiniz?

Oğlumu doğurduktan sonra doğum iznine ayrıldım. Oğlum 3.5 aylık olunca da işe döndüm. Yoğun çalışıyordum ama oğlumun karakterinde değişmeler olduğu gözümden kaçmıyordu. Bir iş seyahatinden dönüşte ona sarılmak isterken o bana bir tokat attı. Hayatımı değiştirmemle ilgili ilk işaret oydu.

- Daha önceden bir planınız bir var mıydı?

Bir dönem ters bir müdüre rast geldim. Ben başarı odaklı çalışıyorum tamamen. Performans değerlendirmesi yaparken bana "Senin yükseltmen gereken yol içgüdülerin" dedi. Ben bunu kabul etmedim. Hani nerede P&G'nin kriterleri, nerede onun eleştirirleri. "Ne diyorsunuz siz" dedim. Bana "İstersen güçlü yönlerine odaklan, istersen değiştirmen gereken yönlerine" bak böyle daha başarılı olursun dedi. İyi de içgüdülerimi nasıl yükselteceğim? Hemen araştırmaya başladım. Allah'tan o zaman NLP koçluğum vardı. Tüm bunları öğrenmeye başladım ama bir yere kadar. Asıl melekler; içgüdü odur. O eğitimlerde yaşam amacımı öğrendim. Daniel Goleman'ın duygusal zeka hakkında makaleleri ve bir kitabı var. Duygusal zeka neden önemlidir onu anlatıyor. Nasılı yok, ben bunu nasıl öğreneceğim. Bir de şunu yazıyor: IQ ile doğulur EQ ile geliştirilebilir. O zaman nasıl geliştireceğim ben bunu. En sonunda Meleklerle buldum. Executive NLP eğitiminde o anda öyle bir şeyler yaşadım ki birden bire yaşam amacım net bir şekilde belirdi. Ve 13 sene yanlış merdivene tırmandığımı anladım. Altı boş.

- Meleklerden yardım isteneceğini ilk nasıl keşfettiniz?

Hepimizde var olan bir şey bu ama yetiştiriliş tarzımızdan dolayı belki yeni farkına varıyoruz. Tamamen rasyonel, tamamen fiziksel olana odaklanıyorsunuz. Bir arkadaşım bir kitap verdi; al şunu oku dedi. Kitap meleklerle ilgiliydi. İlk tepkim "Yok daha neler" olmuştu. Can sıkıntısından kitabı okuyunca nötr yaklaşıp denemeye karar verdim. Sonrasında hayatımda öyle şeyler yaşadım ki...

- Bunun üzerine gidip eğitim aldınız

E tabii, bu kadar tesadüften sonra ben bu konuda her şeyi öğrenmeliyim dedim; kitap okumaya başladım. Hawaii'deydi almak istediğim eğitim, bir tek orada vardı. Ve oraya gittim.

- Siz de bir melek misiniz?

Hayır, sadece bazı insanların yüreğinde, insanlara yardım etme isteği var. Onlar ışık işçisi... Ben sadece bir şekilde bildiklerimi paylaşmak istiyorum. Benim hayatım değişti, onların da hayatı değişsin. Çalışarak bir şeyler başarılır. Tabi ki çalışacağız ama daha kolay bir yolu var. Bunu öğrenince hayatım değişti. Bu kadar sene bunlardan uzak nasıl yaşadım dedim.

- Son yıllarda herkes evrene mesajını gönderiyor ve bekliyor. Maddi dünyadan kafamızı kaldırıp manevi dünyayı yeni mi keşfettik?

Orası öyle. Zamanı geldi bence. Bizim de uyanma zamanımız kutsal kitaplarda yazıyor. Müslüman bir ülkedeyiz, melekler imanın şartlarından bir tanesi. Ben şahsen meleklerden yardım isteneceğini bilmiyordum. Allah çok büyük, ondan büyük şeyler istenir diye bir düşüncemiz vardı. Akşam dua edersiniz, sağlık için yardım dilersiniz. Diğer isteklerimiz için Allah'ın sevgi dolu ellerinin olduğunu hatırlamak çok yeni.

- Bu bir din mi?

Melekler dinler üstüdür. Hiçbir şeye inanmasanız bile hepimizin meleği var. Allah'ın sevgi dolu elleri deyin ya da gücün bize uzanan parçası. Bir gün agnostik bir gazeteciyle tanıştım. Bir şekilde neresinden tutacağını bilemedim, hisleriniz vardır ya dedim. Evet, bu aralar çok içgüdüsel oldum. İşte bunu herkes yaşıyor zaten. Adına ben melek diyorum.

- Melekler inanana da, inanmayana da yardım eder mi?

Evet, yardım eder diyebiliriz. Biz yardım istemeden meleklerimiz bize yardım edemiyorlar. Eğer bunu yaparlarsa özgür irademize müdahale etmiş oluyorlar; bütün anahtar bu işte.

- Birden fazla melekten mi bahsediyorsunuz?

Her insanın iki özel meleği, onun dışında baş melekler var. Bunun 4 tanesi Kuran'da yazıyor ama bundan da çok var. Ben de daha yeni baş melekle yaşıyorum. Dünyanın enerjileri değişmeye başladı. Bu dönemde pek çok yardım ve baş melek var.

- Melekleri görme, hissetme şansımız var mı?

Önce yardım istemek lazım, melekleri hissetmeseniz de görmeseniz de. Bir laf vardır: Asıl kutsananlar görmeden de inananlardır der. Gerçekten Allah'tan yardım istemek için görmemiz gerekmiyor. Yardım isteyin ve unutun, istediğim işi bulmak istiyorum deyip bırakın. Görmek, hissetmek öteki tarafı, öteki tarafa hassasiyetiyle olur. Kendi enerjinizi arındırdıkça, İslamiyet'te kalbimiz yıkandıkça derler. O zaman tortulardan arınıyoruz zaten, daha fazla titreşimimiz artıyor, enerjimiz yükseldiği için daha hassas hale gelebiliyoruz. Genelde gördüğümüz ışık çarpmalarını eğitimlerde soruyorum; gözler açık ya da kapalı ışık çarpması. Gözlerinde hiçbir şey yok aslında, melekler geçerken onların ışıklarını görüyoruz. Kameralar bunu tespit ediyorlar. Bununla ilgili fotoğraf ustası toz bulutu diyor. Bir Alman profesör bunu araştırdı. ORB Fenomeni diye bulabilirsiniz internetten. Gerçekten araştırdılar ama toz ya da buhar ortamında olmadığı kesin. Çok tartışıldığı için yazmıyorum kitaplara. Görmeye takmanıza gerek yok, meleklerin yardımını isteyin ki hayatınız biraz daha kolaylaşsın.

- Bir de renklerinden bahsediyorsunuz.

Her meleğin farklı enerjisi var. Mesela yeşil şifa Rafael. Mikail nazar boncuğu rengi. Türkler Şamanist bir toplumdan geliyor. Kurşunun içinde bilimsel olarak kanıtları çıkmaya başladı. Bilimle ruhani hayat en sonunda birleşmeye başladı.

- Geçmişi nasıl şifalandırıyorsunuz?

Meleklerle yaşamak günlük hayatta yürüdüğümüz yolu kolaylaştırıyor. Milat olarak getirdiğimiz bazı konular var. Bunu düzelttiğinizi düşünün. Uyguluyorsunuz yine de böyle oluyor. Bunlar bilinçaltından gelen şeyler, bunlarla ilgili teoriler var. Kimi genlerden kolektif bilinçtir der. Biz buraya gelirken deneyimlerini beynimize miras aldık. İsteyen reenkarnasyon da diyebilir buna. Eğer bazı şeylere zor ulaşıyorsam, belki geçmişten gelen bir şeyler var. Genlerimden bunu temizlemek lazım. Meleklerin Gücü kitabımdan sonra ilk iş bunun CD'sini çıkarmak oldu. Geçmişini şifalandırmak için o CD ile çalışanlar benim hayatım değişti diye geliyor bana şimdi.

- Hasta olanlar nasıl şifa buluyor?

Böyle dönemlerde manevi güçlerden çok destek almak lazım. Bir hastanın iyileşeceğine inanıp inanmaması çok önemli. Secret'ın DVD'sinde çok önemli bir vaka var mesela. Bir iş adamının uçağı çakılıyor yere. Tek yapabildiği şey göz kırpmak, bundan sonra hayatın böyle olacağına inanıyorlar. "Benim içimden bir ses daha derin nefes almamı söyledi" diyor. Daha derin nefes alınca diyafram makinesi alarm vermeye başlıyor. Koşuyorlar ne oldu diye adam makinesiz nefes almaya başlıyor, gözleriyle anlatıyor her şeyi. Hemşireler alfabeyi tutuyor ona. Ben buradan yürüyerek çıkacağım yazdırıyor ve çıkıyor. Bu tıbben imkansız, fiziksel dünyada kanıtı olan örneklerden bir tanesi. İnanmayan seyretsin.

- Hatta denesinler.

Yürekten isteyin ve unutun diyeceğim. Genellikle insanlar şurada hata yapıyor: Zamana takıyorlar. O kadar çok istiyoruz ki, isteyip unutmak çok önemli. Bazen adım atmak gerekiyor. Tabi başvurmak, çalışmak gerekiyor. Yayma, yaz diyorlar. Oturup yazıyorsunuz, bunlar atmanız gereken önemli adımlar, isteyip bırakmaktan söz ediyoruz. İstedim ama hayatta olmaz. Bitti. Kapıyı kapattınız, bitti. Neden Allah'tan istemiyoruz. Allah'ın bize yolladığı melekler ya da içiniz rahat etsin diye Allah'ın izniyle isteyin. Yukarı havale edin ve çekilin. Kaç gün geçti hala tık yok; böyle engel koymaya başlıyoruz. Zaman da koymayalım. Allah vermeyeceğini istetmez. Çıkar kendini aradan, ortaya çıksın Yaradan. Muhteşem bir söz.

- Melekler gelecekten haber veriyor mu?

Geleceği biz yaratıyoruz. Dünyamızın geleceğini de kolektif olarak tabi ki biz yaratıyoruz. Kader var. Meleklerin asıl görevi bizim için en hayırlı, en güzel, sağlıklı olan yolu göstermek. Onlar bize rehberlik ediyor. İki tane ses var içimizde: Melek ya da öteki ses, ister ego ister şeytan deyin.

- Geleceği falla arayanlara ne diyeceksiniz?

Ben şahnen şu falı tehlikeli buluyorum. Çünkü fala bakan insan acaba hangi sesi dinliyor. Eğer o kötü bir enerjiyse, mesela 5 yıl sonra boşanacaksın derse, işte o geleceğe odaklanırsınız. Baş Melek Mikail bununla ilgili mesaj gönderdi bana. Melek Mikail bana "Enerjinizi kimin açtığınızı iyi bilin" dedi. P&G'de çalışan bir arkadaşım bana "Benim boşanmam, tarot falcısının boşanacaksın demesinden sonra oldu" dedi. Evliliğinde hiçbir sorun yoktu, kendisi hala bekar ve hayatını yalnız geçirdi. Bu yüzden ben Meleklerin rehberliğini almalarını öğütlüyorum bana danışanlara. Allah hepimizi seviyor. Bazılarımıza büyük dersler verdi ama aşamayacağımız dertler değil bunlar. Allah ve Melekleri sonuna kadar yanımızda.

- Bu konuyla ilgili eğitimler de veriyorsunuz. Başvuranlar arasından eğitime alacaklarınızı nasıl seçiyorsunuz?

Lütfen gelmesi gereken insanlar gelsin diyorum. Eğitimler dönem dönem sık yapıyoruz. O zaman 20, 40, 50 kişilik özel eğitimlerimiz de var. Şirketler de katılıyorlar.

- İşyerindeki başarı için mi?

Başarı ama kolay yoldan başarı, kolay yoldan zengin olma değil. Yüreğinin istediği o gücü arkana alarak öyle bir rüzgar geliyor ki, bazı kapılar uğraşırsınız kapalı kalır. Diyecek ki senin kapın bu.

- Sadece İstanbul da mı eğitimleriniz?

Her yere gidiyoruz. İzmir, Ankara. Antalya'dan, Kıbrıs'tan çok talep var. Kıbrıs'ın enerjisine aşığım, bütün adanın enerjisi çok yüksek. Çok açıklar, yürekleri temiz. Bazıları içinizi rahatlatır. O insan adına melek demese de meleklerin mesajlarını iletir. Annecim ağzına sağlık içim ferahladı deriz mesela. Bu eğitimlerde sık sık bu tarz kişilerle karşılaşmam mümkün oluyor.

Kitapta adı geçen meleklerden bazıları

Başmelek Mikail: Adı 'Allah gibi olan' anlamında. Mikail'in görevi egoyu ve korkuyu uzaklaştırmak. Her türlü tehlikeye karşı kusursuz kalkanıyla sizi korur. Hangi melekten yardım isteyeceğini bilmiyorsanız ona başvurun.

Başmelek Azrail: Adının anlamı 'Allah'ın yardım eden eli'. Azrail, canımızı almaz, ölüm anında bize yardım eder, ışığa doğru yumuşak geçiş yapmayı sağlar. Kaybetme acısını hafifletir. Bir ölüm durumunda onu, kendiniz ve sevdikleriniz için yardıma çağırabilirsiniz.

Başmelek Cebrail: Yazar, konuşmacı, gazeteci, iletişimci ve çocukların başmeleği. İncil'de Meryem'e hamile olduğunu bildiren melek olduğu düşünülür. Bu yüzden habercidir. Adının anlamı 'Allah benim gücümdür'.

Başmelek İsrafil: İyileşme için 'Allah'ın şifacısı' anlamına gelen İsrafil'i çağırmak gerekir. Her türlü ağrı fiziksel, duygusal, ruhsal yardımı ondan isteyin. Şifa için yol göstermesini isterseniz, İsrafil, aurasının rengi olan yeşil ışıkla sizi sarar. Yeşil şifanın rengidir ve özel kişiler İsrafil çevredeyken yeşil kıvılcımlar görür.

Başmelek Uriel: Bize ve hayatımıza ışık tutmak için var. Adı 'Allah'ın ışık veren eli' anlamında. Her ortama, konuya, çözemediğiniz her türlü probleme ışık tutarak çözmenizi sağlar. Unuttuğunuz konuyu da hatırlatır.

Başmelek Sandalfon: Müziğin ve yerine gelen duaların başmeleği. Moraliniz bozuksa, kendinizi yalnız hissediyorsanız onu çağırın. Bilin ki her dua duyulur, her istediğiniz olur. Unutmayın sınır da sizsiniz, engel de...

Başmelek Raziel: Ezoterik (içe ait) sırların başmeleğidir. Allah'ın tahtına en yakın oturan olduğu ve onun tüm sırlarına vakıf olduğu söylenir. Adı 'Allah'ın sırları' anlamını taşır. Simyanın, yaratmanın, dönüşümün başmeleğidir.

Başmelek Raguel: 'Allah'ın arkadaşı' anlamına geliyor. İlişkileri şifalandırır, ortama huzur getirir. İyi gitmesini istediğiniz ilişkilerde, bir tartışma ortamında ya da bir iş toplantısında Raguel'i çağırın. Konunun yumuşak şekilde halledilmesine yardım eder. O anda verdiği tavsiyelere uyun. Susmanız gerekiyorsa, zor da olsa susun.

Başmelek Ceremayel: Affetmenin de başmeleğidir. Affetmeme duygusu vücut için bir zehirdir. Duygusal detoks için Ceremayel'den yardım isteyin.

Başmelek Samuel: Adının anlamı 'her şeyi gören'. Hayatınızın kaybolan parçalarını bulmanıza yardım eder. Hayatınızın işini, eşini, evini bulmak gibi... Evde bir şey kaybettiğinizde en önemli eşya bulucunuz olabilir.

Başmelek Ariel: 'Allah'ın dişi aslanı' olarak bilinir. Cesarete ihtiyacınız olduğunda Başmelek Ariel'i çağırın. Kalbinizin istediği yolda ilerlemeniz için ihtiyacınız.

nest...

batman iftar saati 2021 viranşehir kaç kilometre seferberlik ne demek namaz nasıl kılınır ve hangi dualar okunur özel jimer anlamlı bayram mesajı maxoak 50.000 mah powerbank cin tırnağı nedir