Adet döneminde kilo artışıyla ilgili akılların bir hayli karışık olduğunu söyleyebiliriz. Her ay regl döneminde kilo aldığını düşünen kadınlar, bunun nedenini de merak ediyor. Zira adet dönemlerinden kısa bir süre önce iştah artması yaşanması ve kadınların karbonhidratlı yiyeceklere yönelmesi, kilo alındığı düşüncesini de beraberinde getiriyor. Çok sayıda kadın adet olmadan 1 ya da 2 gün önce karın bölgesinde şişlik hissediyor. Bu nedenle söz konusu şişliğin kilo mu yoksa regl dönemine bağlı ödem mi olduğu da merak ediliyor. Elbette adet dönemlerinde sadece hormon seviyesinde değil metabolizmada da bir değişim meydana geliyor. Bu konuda merak edilen her konuya değineceğiz. Ancak öncesinde kilo artışı konusunda akılları karıştıran unsurları ele alalım.
Öncelikle adet döneminde kilo artışının meydana geldiğini belirtelim. Ancak bu kilo artışı sanıldığı gibi vücudun yağ oranındaki bir artış değildir. Metabolizmadaki ve hormonlardaki değişime bağlı olarak vücudun su tutma düzeyinde bir artış meydana gelebiliyor. Kilo artışı ise her kadında aynı oranda olmaz. Genellikle adet dönemlerinde baskülde normal kilodan 2 ile 3 kilo fazla çıkılır. Bazı kadınlarda sadece 1 ile 1,5 kilo alındığı gözlemlenebilir. Adet döneminin sona ermesiyle beraber kadınlar eski kilolarına yeniden kavuşur.
Vücuttaki ödem, tüketilen gıdalardan da etkilenir. Kadınların adet dönemlerinde en çok hangi gıdaları tükettiğine bağlı olarak da ne oranda ödem oluştuğu değişiyor. Zira bazı kadınlarda hiç kilo artışı olmaması, bazılarında ise kilo artışının 3 ile 4 kiloyu bile bulabilmesi bundan kaynaklanır. Özellikle regl dönemlerinden hemen önce çok fazla tuzlu gıda tüketilmesi ve karbonhidrat tüketiminin artması da ödem oranında artışı beraberinde getirebiliyor. Kalori değeri düşük gıdaların tüketilmesi durumunda ödem miktarı daha az olabilir ve bununla birlikte karın bölgesindeki şişliğin de daha az olabileceğini söyleyebiliriz.
Kadınlar adet döneminde kilo artışının olmasıyla birlikte daha farklı problemler de yaşayabiliyor. Bu sıkıntılar her kadında aynı oranda şikayete neden olmaz. Genel olarak regl döneminde yaşanan problemlere şu örnekleri gösterebiliriz:
Kadınların adet döneminde kilo artışı ile beraber en çok şikayet ettikleri hususlardan biri de vücudun östrojen seviyesinde artış olmasıdır. Özellikle regl döngüsünün son haftasında östrojen hormonunda artış meydana geldiğinde ruh hali de bu durumdan olumsuz etkileniyor. Ani ruh hali değişimleri kadınlar arasında en yaygın görülen şikayetlerden biridir. Mutluyken birden ağlamaya başlamak ya da birden coşku içerisine girmek gibi bu ruh hali değişimleri de adet döneminin sona ermesiyle birlikte ortadan kalkıyor.
Göğüslerde şişkinlik ve beraberinde de hassasiyet olması, bu dönemde yaşanan sıkıntılar arasında yer alıyor. Bu şikayete neden olan ise vücudun progesteron hormon seviyesidir. Vücutta hızlı bir şekilde salgılanmaya başlayan progesteron hormonu göğüs bölgesinde şişmeye ve hassasiyet olmasına da sebebiyet veriyor. Hatta bu durum basküle de yansır. Göğüs bölgesindeki şişme ve hormon seviyesinde artma olması yaklaşık olarak gram daha kilolu çıkmaya neden olur.
Bilgin olsun > Rektosel
İştahta artma olması da kadınların bu dönemde yaşadığı sorunlardan biridir. Çoğu zaman tatlı tüketme ihtiyacı duyan kadınlar aynı zamanda hamur işi ve asitli içecek tüketme isteği de duyabiliyor. Bununla birlikte abur cubur tüketme isteğinde de belirgin bir artış olduğunu söyleyebiliriz.
Karnın alt kısmında ve kasıklarda sancı hissinin de yaygın şikayetler arasında yer aldığını söyleyebiliriz. Ancak bu his çoğunlukla adet kanamasının başlamasıyla birlikte kendini hissettiriyor. Erken dönemde yaşanan şikayetlerden biri değildir. Bazı kadınlarda adet dönemi boyunca bu sancı hissinin devam ettiğini söyleyebiliriz.
Hormon dengesinde ani değişimler olması, halsizlik hissi de beraberinde getiriyor. Sabahları yorgun uyanma ve gün içerisinde kendini bitkin hissetme gibi şikayetlerin de çoğu zaman yaşandığını söyleyebiliriz. Kadınların adet dönemlerinde dinlenmeye daha fazla ihtiyaç duymaları da bundan kaynaklanır. Bu dönemde metabolizmanın yavaşlaması ve kadınların yorgun hissettikleri için daha hareketsiz olması da vücudun su tutmasının nedenlerindendir.
Adet dönemlerinde kadınlar daha fazla uykuya ihtiyaç duyarlar. Daha uzun süre uyumalarına karşın gün boyunca uykulu hissettiklerini de dile getirirler. Fazla uyku isteği her kadında yaşanan bir sıkıntı değildir. Özellikle gün boyunca hareket etmek zorunda olan ya da çalışan kadınlarda uyku isteğinin daha fazla olduğu da söylenebilir.
Elbette kadınlar her adet döneminde kilo almak istemezler. Ancak bu dönemde kilo kontrolü yapmak da kadınlar için zorlayıcı olabiliyor. Kilo almamak için tüketilen gıdaların kalori değerlerinin de göz önünde bulundurulması gerekiyor. Olabildiğince düşük kalorili yiyecekler tüketmek ve hem tuzlu hem de unlu gıdalardan uzak durmak önemlidir. Günlük su tüketimine mutlaka dikkat edilmelidir. Tatlı tüketme eğilimi en çok kilo aldıran unsur olarak karşımıza çıkıyor. Bu nedenle tatlı tüketimine de mutlaka dikkat edilmelidir. Gün içerisinde egzersiz yapmaya daha fazla zaman ayırmakta fayda olacaktır. Günde 40 dakika yürüyüş yapmak ve aynı zamanda akşamları geç saatte yemek yemekten kaçınmak da kilo almayı önleyebiliyor.
İlginizi çekebilir > Progesteron hormonu
Kimi zaman kadınlar adet döneminde kilo vermenin mümkün olmadığını düşünür. Oysa bu bilgi doğru değil. Elbette regl dönemlerinde de kilo verilmesi mümkün olabiliyor. Ancak bunun için kişiye özel olarak hazırlanan diyet programlarının uygulanması ve aynı zamanda egzersize de zaman ayrılması gerekiyor. Yağlı, karbonhidratlı, tatlı ve aşırı tuzlu gıdalar tüketmek yerine mevsimde olan sebzelerin tüketilmesinde fayda olacaktır. Spor ve egzersiz kilo vermeyi kolaylaştırıyor. Spor yapmaya zamanı olmayanların mutlaka yürüyüş yapması lazım… Sonuç olarak adet döneminde olmak, kilo vermenin önündeki bir engel değildir.
Kadınlar adet döneminde kilo almak kadar kadın ve göğüs bölgesindeki şişkinlikten de şikayet edebiliyor. Bu şişkinlik yani ödem adet başlamadan yaklaşık bir hafta öncesinde kendini hissettirir. Kimi zaman da adet dönemi başlamadan sadece birkaç gün öncesinde şişkinliğin meydana geldiğini söyleyebiliriz. Çoğu zaman adet kanamasının başlaması ile beraber şişkinlik de azalmaya başlar. Bazı kadınlarda adet dönemi sona erdiğinde ödem de vücuttan atılmış olur. Bazı kadınlarda ise adet döneminin tamamlanmasından sonra ödemin vücuttan atılma süreci birkaç gün daha uzayabilir. Bu durum kişinin vücut yapısı ile de yakından ilgilidir.
Elbette adet döneminde kilo artışı ve metabolizma konusu çok sayıda kadın tarafından merak ediliyor. Bu dönemde metabolizma hızında bir artış meydana gelir. Genellikle adet dönemine bir hafta kala metabolizma hızının artığını söyleyebiliriz. Buna bağlı olarak kadınların günlük kalori ihtiyacında da bir artış olabiliyor. Günlük kalori ihtiyacının yaklaşık olarak kcal artığını belirtebiliriz. İştahtaki artışın nedeni de budur. Adet döneminde vücuttaki değişimler ve kilo artışıyla ilgili olan tüm sorularınızı yorum bölümüne yazabilirsiniz.
Okumanızda fayda var > Rahim duvarı kalınlaşması
Detaylı bilgi için Özel Bahçelievler Kadın Hastalıkları ve Doğum Merkezimizi arayarak ulaşabilirsiniz.
Cep Tel: 56 66
Ofis Tel: 66 54
E-Mail: [email protected]
Adet dönemimizde östrojen ve progesteron hormonlarındaki denge değişikliğine bağlı karbonhidrat ihtiyacınız artabilir.
İştah artışının nedeni vücutta progesteron seviyesinin artması ile ilişkilendirilebilir. Bu yüzden fazla kalori ve yemek yeme ihtiyacı hissedebilirsiniz.
Adet dönemi öncesi çikolata ve bunun gibi tatlı, şekerli yiyeceklerin yenilmek istenmesinin nedeni ise , östrojen hormonunun azalmasıdır. Östrojen kadınlar için uyarıcı bir hormondur. Bu hormonun azalmasıyla, kan şekerindeki düşme eğilimi artar dolayısıyla bu durum iştah metabolizmasının uyarılmasına neden olur ve sürekli tatlı yeme ihtiyacı hissedilir.
Peki vücutta oluşan bu tüm değişimlere karşı beslenme düzenimizde nelere dikkat etmeliyiz?
Referans:
1. seafoodplus.info WebMD Medical Reference Reviewed by Renee A. Alli, MD on November 10,
Adet dönemi kilo artar mı? Adet döneminde kaç kilo ödem olur? Adetliyken kaç kilo fazla çıkarız? Regl döneminde kaç kilo fazla çıkılır? Aklınızdaki tüm soruların cevabı için okumaya devam edin.
Adet döneminizde, birkaç günlük kanamadan sonra vereceğiniz üç ila beş kilo almanız normaldir.
Adet öncesi sendromunun (PMS) fiziksel bir semptomudur. PMS, kadınları adet dönemlerinden birkaç gün ila iki hafta önce etkileyen çok çeşitli fiziksel, duygusal ve davranışsal semptomları içerir.
Bu semptomlar adet döngüsü sırasında hormonal değişikliklerden kaynaklanır.
PMS çok yaygındır. Adet gören kadınların yüzde 90'ından fazlası PMS yaşar.
Kadınlarda adet dönemi kilo artışının birkaç nedenine bakalım.
Kilo alımı ve karnınızdaki şişkinlik, ağrı hissi, adet döneminiz boyunca yaygın semptomlardır. Birkaç nedenden dolayı bu şekilde hissedebilirsiniz.
Hormonal değişiklikler su tutulmasınıyani ödemi artırarak kilo alımına neden olabilir.
Adet döneminizden önceki günlerde östrojen ve progesteron hızla azalır. Bu, vücudunuza adet görmeye başlama zamanının geldiğini söyler.
Östrojen ve progesteron ayrıca vücudunuzun sıvıyı düzenleme şeklini de kontrol eder. Bu hormonlar dalgalandığında, vücudunuzdaki dokular daha fazla su biriktirir. Sonuç ödemdir.
Ödem göğüslerinizde, midenizde, el ve ayaklarınızda şişkinliğe neden olabilir. Bu vücut ağırlığını arttırır, ancak yağları arttırmaz.
Ödem yaygın bir PMS semptomudur. Adet gören kadınların yüzde 92'sini etkiler.
Adet dönemi şişkinliği veya mide krampları kıyafetlerinizi sıkı ve rahatsız hissettirebilir. Bu gerçek kilo alımı değildir ancak birkaç kilo almış gibi hissedebilirsiniz.
Döneminiz boyunca, hormonal değişiklikler gastrointestinal (GI) sisteminizdeki gazı artırabilir ve şişkinliğe neden olabilir. Karnınızdaki ödem de şişkinliğe neden olabilir.
Şişkinlik, midenizde veya vücudunuzun diğer bölgelerinde sıkı veya şişmiş hissetmek olarak tanımlanabilir.
Mide krampları da kilo alma hissine neden olabilir. Bu kramplara, rahminiz tarafından salınan prostaglandinler adı verilen kimyasallar neden olur. Prostaglandinler rahmin kasılmasını sağlar ve astarını döker. Bu, adet döneminde karın ağrısına neden olur.
Şişkinlik adetinizden beş gün önce başlayabilir ve adetin ilk birkaç gününe kadar devam edebilir. Adetinizden bir veya iki gün önce başlayan mide krampları da birkaç gün sürebilir.
Adet döneminizdeki hormonal değişiklikler aşırı yemenize de neden olabilir.
Adet döneminizden önceki haftada progesteron seviyeleri artar. Progesteron iştah uyarıcıdır. Progesteron yükseldikçe, normalden daha fazla yiyebilirsiniz.
Östrojen ayrıca ruh halini kontrol eden ve iştahı azaltan bir nörotransmitter olan serotonini de düzenler. Östrojen adetinizden hemen önce düştüğünde, serotonin de düşer. Sonuç daha büyük bir iştahtır.
Düşük serotonin, şeker isteğini de artırabilir, çünkü yüksek karbonhidratlı yiyecekler vücudun serotonin yapmasına yardımcı olur. Serotonin düşükse, beyin daha fazla şeker ister. Yüksek şekerli yiyecekler yemek kalori alımınızı artırabilir ve kilo almanıza neden olabilir.
Menstrüel döngünüz sırasında metabolizma hızınız dalgalanır, bu nedenle yükseldiğinde ve vücudunuz daha fazla kalori yaktığında daha fazla iştahınız olabilir ve yüksek kalorili yiyecekler canınız çekebilir.
Döngü boyunca hormonal dalgalanmalar kabızlık, ishal ve karın ağrısı gibi GI sorunlarına yol açabilir. Midenizdeki rahatsızlık ve şişkinlik, kilo almış gibi hissetmenizi sağlayabilir.
Progesteron adetinizden bir hafta önce yükselir. Bu, bağırsak kas kasılmalarını bozar, bu da yavaş sindirim ve kabızlığa neden olur.
Adetiniz başladığında rahminiz prostaglandinleri serbest bırakır. Prostaglandinler, rahim ve bağırsakta kas kasılmalarına neden olur. Pelvik ve karın ağrınız olabilir.
Prostaglandinler ayrıca ince bağırsakta elektrolitleri ve sıvı dengesini bozarak ishale neden olabilir.
Sağlıklı kadınların adet öncesi ve döneminde GI sorunları yaşaması yaygındır.
Adet sancısına ne iyi gelir? Adet ağrısı nasıl geçer? Regl ağrısı nasıl geçer? Öğrenmek için blog yazımızı inceleyebilirsiniz (adet ağrısı).
Adet döneminiz başladığında magnezyum seviyeleri yavaş yavaş azalır. Bu düşüş şeker isteğini tetikleyebilir ve kilo alımına katkıda bulunabilir.
Magnezyum, vücudunuzun hidrasyon durumunu düzenleyen bir mineraldir. Düşük magnezyum seviyeleri dehidrasyona neden olabilir.
Bununla birlikte, dehidrasyon kendini açlık olarak maskeleyebilir. Sadece susamış olsanız da şekerli yiyecekler istemenizi de sağlayabilir.
Yüksek şekerli yiyecekler yemek kilo almaya katkıda bulunabilir.
Şişkinlik ve kramplarınız olduğunda, egzersizi atlamanız daha olası olabilir. Bu, özellikle açlığınız veya iştahınız varsa, kilo alımına katkıda bulunabilir.
Adetinizden bir hafta önce östrojen ve progesteron artar, bu da yorgunluğa ve düşük dayanıklılığa neden olur. Döneminize yaklaştıkça egzersiz yapmak rahatsız edici olabilir.
Aşırı adet kanaması nasıl kesilir? Aşırı adet kanaması nasıl durdurulur? Öğrenmek için blog yazımızı inceleyebilirsiniz (Oku).
Kilo alımına ek olarak, adet döneminiz boyunca başka fiziksel ve duygusal semptomlarınız olabilir. Bu değişiklikler kilo alımı ile veya kilo alımı olmadan ortaya çıkabilir.
Olası semptomlar şunları içerir:
Her ay veya yaşlandıkça farklı belirtiler yaşayabilirsiniz. Her kadın farklıdır.
Kadınların yüzde 90'ından fazlası bu semptomların bir kombinasyonunu yaşıyor.
Adet sancısına ne iyi gelir? Ev ilaçları, yaşam tarzı değişiklikleri ve ilaçlarla dönem boyunca ödem ve şişkinliği azaltmak mümkündür.
Yapabilirsin:
Adet öncesi ruh hali değişiklikleriyle başa çıkmayı öğrenmek için blog yazımızı inceleyebilirsiniz (Oku).
Ay boyunca sağlıklı alışkanlıklar uygulayarak, dönem boyunca kilo alımını veya su tutulmasını önleyebilirsiniz.
İşte yapabilecekleriniz:
AAdet döneminde kilo artışı ve ödem, hormonal değişiklikler ve diğer faktörlerden kaynaklanabilir.
Hormonal değişiklikler, östrojen ve progesteron seviyelerindeki dalgalanmaların su tutulmasına neden olmasıyla kilo artışına yol açabilir. Ödem, vücutta su birikmesiyle oluşan şişkinlik ve kilo artışıdır. Bunun yanı sıra, adet dönemi şişkinliği veya mide krampları da kilo alımı hissi yaratabilir. Gıda istekleri veya aşırı yeme de hormonal değişikliklerin etkisiyle ortaya çıkabilir.
Ayrıca, adet dönemi boyunca gastrointestinal sorunlar da kilo alımı hissine neden olabilir. Bu semptomları azaltmak için sağlıklı yaşam tarzı alışkanlıkları benimsenmelidir. Düzenli egzersiz yapmak, yeterli su içmek, tuz alımını azaltmak, kafein ve şekerli yiyeceklerden kaçınmak gibi önlemler almak, kilo alımını ve ödemi azaltmaya yardımcı olabilir.
Sağlıklı beslenmek ve zayıflamak için türlü diyetler ve zayıflama kürleri deniyor fakat sonuçlarından memnun olamıyorsanız eğer bu işi profesyonelce çözmenin zamanı gelmiş olabilir. Zayıflamak için diyetisyenlerimizin size özel hazırlamış olduğu online diyet listelerini satın almak isteyebilirsiniz. Online diyet için tıklayın (Hadi Zayıfla!)
Adet olmadan günler önce telaşı da başlar Vücudun şişmesi, her zaman giyilen kıyafetlerin dar gelmesi ve bitmek bilmeyen tatlı krizleri Bir büyük çikolatayı bitirdikten sonra duyulan suçluluk hissi pek çok kadının her ay yaşadığı sıradan bir duygudur adeta Bu dönemde sağlıklı beslenmenin önemi büyüktür. Dikkat edilmediği takdirde kilo almak kaçınılmaz olurken, beslenme programında bazı noktalara dikkat etmek regl döneminin istenmeyen etkilerini azaltabilir.
Memorial Hizmet Hastanesi Beslenme ve Diyet Bölümü Uzmanları, regl döneminde sağlıklı beslenmek için ipuçları veriyor.
Adet öncesi yaklaşık bir hafta boyunca bazal metabolizma hızınızda ortalama kalori kadar artış olmaktadır. Bu da günlük alınan enerjinin ortalama kalori artırılabileceği anlamına gelmektedir. Bu dönemde tartıda ,5 kg fazla çıkmanız olasıdır. Bu durum, vücutta su tutumuna bağlı geçici bir durum olduğundan endişelenmenize gerek yoktur.
Tuz miktarını azaltmanız, regl öncesi vücutta oluşacak sıvı toplanmasını azaltacaktır. Günlük 1 silme çay kaşığı tuz tüketmeniz vücudunuzun tuz ihtiyacını karşılayacaktır. Az tuzlu beslenmekte zorluk yaşıyorsanız; bu dönemde yemeklerinizi tuzsuz pişirebilir, tuz yerine karabiber, kekik gibi baharatlar kullanabilir, salatalarınızı nar ekşisi, limon ve sirkeyle tatlandırabilirsiniz. Ayrıca konserve ürünlerin tuz içerikleri yüksek olduğundan taze ürünleri tercih etmenizde fayda vardır.
Adet döneminde vücutta demir, magnezyum ve B6 vitamini seviyelerinde da azalma söz konusudur. Bu dönemde vücutta kanamayla birlikte özellikle demir kaybı çok fazla olmaktadır. Yeterli demir minerali alınmadığı takdirde demir eksikliği oluşacağından halsizlik, yorgunluk, isteksizlik, enfeksiyonlara dirençsizlik, konsantrasyon güçlüğü oluşabilir, dikkat edilmediği takdirde demir eksikliği anemisi görülebilir. Bu nedenle adet dönemi boyunca kırmızı et, yumurta, tavuk, balık gün içerisinde ortalama 1avuç içi büyüklüğünde (90gram kırmızı et, gram tavuk-balık) mutlaka tüketilmelidir. Yağsız kırmızı et demir içeriği daha yüksek olduğu için öncelikli tercih edilmelidir. C vitamini demir emilimini artırdığı için kırmızı et, tavuk, yumurta tüketirken yanında c vitamininden zengin olarak 1 bardak taze sıkılmış portakal suyu, bol domates ve maydanoz tüketmenizde fayda vardır.
Ispanak gibi koyu yeşil yapraklı sebzelerinin de demir içeriği yüksektir ancak bu demirin vücut için biyoyararlığı yoktur. Eğer yanında belli bir miktar et/ tavuk/ balık tüketilirse vücut için faydalı olacaktır.
Pekmez ve siyah üzümünde demir içeriği yüksektir. Günlük 1 yemek kaşığı pekmez veya 1 avuç siyah üzüm tüketilmesi beslenmenize demir açısından destek sağlayacaktır.
Öğünlerle birlikte çay tüketilmesi demir emilimini azaltacağından önerilmemektedir. Yemek yedikten 45dk sonra açık limonlu çay içebilirsiniz
Regl döneminde magnezyum düzeyi azalacağından tatlı isteği artmaktadır. Koyu yeşil sebzeler, rafine edilmemiş tahıllar, tam tahıllı ekmek, fındık, badem, soya fasulyesi, kuru yemişler, kuru baklagiller, kakao tozu, muz, avokado, ayçiçeği çekirdeği, kabak çekirdeği, kepek, fındık, yer fıstığı ezmesi, buğday gevreği, patlamış mısır, tahıl ekmeği, balık ve tavuk eti, peynir, yumurta, patates ve portakalda da bol miktarda magnezyum bulunmaktadır. Magnezyumun kalsiyumla birlikte tüketildiğinde sakinleştirici etkisi bulunduğunda kakao oranı yüksek 20 gram çikolatayla birlikte bir fincan sıcak süt tüketmek sizi hem sakinleştirecek, hem tatlı ihtiyacınızı karşılayacak hem de fazla kalori almanızı engelleyecektir
B6 vitamininden zengin bir beslenme, sinir sistemine olumlu etkisi sayesinde adet öncesi yaşanan gerginlik ve sinirlilik durumunu azaltır. Balık, tavuk, soya ürünleri, brokoli, muz, havuç, yumurta, avakado, ıspanak ve tahıllar B6 vitamininden zengin besinlerdir. Bu dönemi beslenmemizde ufak değişiklikler yaparak daha rahat geçirmemiz mümkündür.
Günde 2, litre su içmek ödemi azaltmaktadır. Yetersiz su tüketildiğinde vücut kendini koruyabilmek için içilen her suyu tutmakta, bu da daha çok ödem oluşumuna sebep olmaktadır.
Taze ananas, içeriğindeki protein sindiren enzimlerin karışımı olan bromelain"in olumlu etkisi sayesinde ödemlerin çözülmesine yardımcı olur. Maydanoz, karahindiba, tarçın, kiraz sapı, beyaz- kırmızı lahana, kabuklu armutta ödem çözülmesinde çok faydalıdır.
Salam, sosis, sucuk, pastırma vb. şarküteri ürünleri, tuzlu krakerler, konserve ürünler, içeriği bilinmeyen hazır gıdalar tuz içeriği yüksek olduğu için bu dönemde vücutta ödeme neden olacağından bu gıdalardan uzak durulmalıdır.
Regl döneminde vücutta oluşan değişimlerden en rahatsız edici olanlarından biri de memede hassasiyettir. Günlük yaşamda kişisel konforu büyük ölçüde etkileyen bu şikayetten korunmak mümkündür. Kafein içeren içecekler (kahve, kola) ve alkol tüketimini azaltmak yoğun meme hassasiyetinin azalmasını sağlayacaktır. Bu dönemde içilen adaçayı, melisa çayı (düşük tansiyonlara önerilmez) size iyi gelecektir.
Beyaz ekmek, makarna, beyaz pirinç pilavı beyaz undan yapılmış her türlü yiyecek tokluk hissi vermediğinden bu dönemde de zaten kendinizi sürekli aç hissettiğinizden fazla kaçırmanız çok olasıdır. Ancak bu dönemde posa içeriği yüksek, bol suyla birlikte tüketildiğinde tokluk hissi veren kepek /çavdar /tam buğday ekmeği, kepekli makarna/pilav, bulgur pilavı ve kurubaklagilleri tüketirseniz hem ufak porsiyonlarla doymuş olursunuz hem de daha az kalori almış olursunuz.
Kuruyemişler E vitamini, magnezyum, selenyumdan zengin besinler olduğu için bu dönemde tüketildiğinde yakınmaları azaltıcı etkileri vardır. Aynı zamanda kuruyemişler yağlı tohum olduklarından bol suyla birlikte tüketildiklerinden tokluk hissi vereceklerdir. Ancak kuruyemişlerin kalori seviyesi oldukça yüksektir. Gün boyunca 10 fındık, 6 badem, 2 ceviz yemeniz ihtiyacınızı karşılayacaktır.
Regl dönemi öncesi bayanların çoğunda iştahını kontrol edememe, aşırı tatlı ve karbonhidratlı yiyecek tüketme isteği artmaktadır. Bu durum östrojen hormonunun vücutta dolaşımının azalması nedeni ile oluşmaktadır. Östrojen hormonu azaldığından kan şekerinde düşme eğilimi artmakta, dolayısıyla iştahta artma söz konusu olmaktadır. Bu yüzden sürekli tatlı yeme ihtiyacı hissedilir. Bu dönemde kan şekerini dengelemek gerekmektedir. Bunun için;
Günde 1 defa olacak şekilde ara öğünlerde (Özellikle öğle- akşam yemeği arasında) ufak porsiyonlarda bu gıdaları tüketebilirsiniz.
Sütlaç / keşkül
veya
Taze ananas fındık
veya
Kuru kayısı ceviz
veya
Kuru incir ceviz
veya
Diyet bisküvi
veya
Tarçınlı çay grissini
veya
Tarçınlı süt meyve
Meyve ve sebze tüketiminizi artırın. Özellikle kayısı, incir, kabuklu armut, beyaz- kırmızı lahana, karnabahar, bamya bağırsak hareketlerinizi artırarak kabızlığınızı önleyecektir. Ayrıca ara öğünlerde probiyotik yoğurt, yulaf ezmesi karışımları da kabızlığınızı önler.
Regl döneminde eğer sıkı bir diyetteyseniz günlük aldığınız enerjiyi ortalama kalori civarı artırabilirsiniz. Bu dönemde 1 hafta boyunca diyet listenize harfiyen uysanız dahi vücuttaki ödemden dolayı kilo vermemiş çıkabilirsiniz. Asla moralinizi bozmayın, listenizi aynen uygulamaya devam edin, adet döneminiz bittikten sonra fazlasıyla kilo kaybettiğinizi göreceksiniz.