Değerli kardeşimiz,
Bu rivayette “şehit olarak öleceği” değil, “şehit ücretinin verileceği” ifadesi yer almaktadır.
İlgili hadis şöyledir:
"Kim bir günde yirmi beş defa ' اَللَّهُمَّ بَارِكْ لَنَا فِي الْمَوْتِ وَفِيمَا بَعْدَ الْمَوْت Allahümme bârik lenâ fi’l-mevt ve fîmâ ba’de’l-mevt / Allah’ım. Bize ölümü mübarek eyle ve ölümden sonrasını mübarek eyle!' diye dua eder, sonra yatağında (bile) vefat etse, Allah ona şehit ücreti verir."
Bununla beraber, Taberanî’nin el-Evsat’ta rivayet ettiği bu hadis için Hafız Heysemî; “Tanımadığım bazı râviler ihtiva etmektedir.” diyerek rivayetin zayıflığına işaret etmiştir.(bk. Mecmau’z-Zevaid, 5/).
Hadiste "yirmi beş defa" kaydı olduğuna göre, sadece yirmi beş defa okumak yeterlidir. Fakat daha fazla okumak bu sırrı bozmaz diye düşünüyoruz.
Ayrıca unutmamak gerekir ki, duaları okumaktan maksat, onları dilimizle okuduğumuz gibi, onların manasına uygun bir hayat sürerek ruh ve bedenimizle de okumaktır.
İlave bilgi için tıklayınız:
- Okunan dualara verilecek sevaplar hakkındaki rivayetler.
Selam ve dua ile
Sorularla İslamiyet
Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.
“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.
İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)
Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.
Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)
Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır.Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.
Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/)
Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.
İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.
İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.
Sual: Herkes şehit olabilir mi? Şehit olmanın faydası ne?
CEVAP
Şehit, kendisine şahitlik yapılmış, Cennetlik olduğuna şahitlik edilmiş anlamındadır. Şahit manası da vardır. Çünkü Allah katında, ölü değil diridir. Şehit olmak için Müslüman olmak şarttır. Gayrimüslim nasıl ölürse ölsün veya öldürülsün şehit olmaz. Hayzlı veya cünüp ölmek şehitliğe mani değildir.
Eshab-ı kiramdan Hanzala cünüp olarak şehit olmuştur. [Gusledecek kadar dahi vakit bulamamış, gazaya katılmıştı.]
Şehit olmak büyük nimettir. Hadis-i şeriflerde buyuruluyor ki:
(Şehit kabir azabından emindir.) [İbni Mace, Beyheki, imam-ı Ahmed]
(Deniz savaşında şehit olanların, bütün günahları, hatta kul hakları da affolur.) [İbni Mace]
(Şehit, yakınlarından 70 kişiye şefaat eder.) [Beyheki]
(Şehit, ölüm acısı duymaz, kabirde üzülmez, kıyametin dehşeti, hesab, mizan, sırat onu rahatsız etmez, doğruca Cennete gider.) [Beyheki]
(Karada şehit olanın borçları ve emanetleri hariç, bütün günahları affolur. Denizde, suda boğularak ölen şehidin ise, borç ve emanetleri de dahil bütün günahları affolur.) [Ebu Nuaym]
Şehit, kanının ilk damlasında günahları affolur. Kabir azabından ve Kıyamet korkusundan emindir.
Şehidin, kul haklarından başka bütün günahları affolur. Kul haklarını da, Allahü teâlâ Kıyamette helalleştirecektir. Suda boğularak ölen şehitlerin kul borçları da affedilir. Hak sahipleri, bu şehitten haklarını istedikleri zaman, Allahü teâlâ, (Ondaki haklarınızı benden isteyin) buyuracak, hak sahiplerine alacaklarını fazla fazla verecektir. Şehit te, sorgusuz sualsiz Cennete gidecektir.
Aşağıda yazının tamamına yakını İbni Âbidin hazretlerinin Redd-ül muhtar kitabından alınmıştır. Müslüman olmak şartı ile aşağıdaki 37 maddede bildirilen kimseler şehid olarak ölür. Hepsi de hadis-i şerif ile bildirilmiştir:
1- Kendinin, komşusunun, can, mal ve namusunu müdafaa ederken öldürülen,
2- Haksız olarak hapsedilip ölen,
3- Mülci ikrah ile öldürülen, mesela bu içkiyi iç denilse onu içmesi caiz olur. Caiz olacağını bilmediği için, içmeyip öldürülürse, şehit olur.
4- Hırsızın, gaspçının, kapkaççının, yol kesicinin, eşkıyanın, yan kesicinin öldürdüğü kimse,
5- Yüksekten veya attan düşüp ölen, başına taş veya başka şey düşerek ölen,
6- Aslan, kurt gibi yırtıcı hayvanlar tarafından parçalanarak ölen,
7- Akrep ve yılan gibi zehirli hayvan sokmasından ölen,
8- Suda boğulan,
9- Yangında ölen,
Gurbette garip iken ölen,
Depremde, duvar ve enkaz altında kalarak ölen,
Sara, sari hastalıklar, ateşli hastalıklar verem, kanser, kolera, veba, şiddetli öksürük, ishal ve diğer iç hastalıkları sebebiyle ölen, [Ameliyat edilirken ölen]
Soğukta gusledip ölen.
Hamile, lohusa ve doğumda ölen kadın, (Bir hadis-i şerif meali:
(Müslüman kadın, hamilelikten doğuma kadar ve çocuğu memeden kesene kadar Allah yolundaki mücahid gibi olup ölürse şehit olur.) [Taberani])
Cuma günü veya gecesi ölen,
Aşkını gizleyip iffetini korurken ölen,
Emr-i maruf ve nehy-i münker yaparken öldürülen şehittir. Doğru imanı ve namaz kılmayı meydana çıkaranlar, dinini öğrenmek, öğretmek ve yaymakta iken ölen,
Allah rızası için müezzinlik yaparken ölen,
Deniz tutup kusarak ölen,
Beş vakit namazı doğru olarak kılan. (İki hadis-i şerif meali:
(5 vakit namazı doğru kılana, her gün için bin şehit sevabı verilir.) [Tergib-i Hadimi]
(Ümmetimin fesadı zamanında sünnetime [Ehl-i sünnete] yapışan ve beş vakit namazı cemaatle kılanın amel defterine her gün yüz şehit sevabı yazılır.) [İ. Nasiruddin])
Kuşluk namazı kılan,
Yolculukta da vitir namazını terk etmeyen,
Her ay üç gün oruç tutan,
Abdestli iken ölen, abdestli yatıp ölen,
Namazda iken ölen,
Günde yirmi kere ölümü düşünen,
Dine uygun ticaret yapan,
Gıda maddelerini ucuza satan,
Helal kazanıp çoluk çocuğunun din bilgisi öğrenmeleri ve ibadet yapmaları için çalışan,
Altmış yaşını geçen salih kimse,
Günde 25 kere "Allahümme barik li filmevt ve fi-ma bad-el-mevt" okuyan,
Müdara eden, yani insanlarla iyi geçinen, dinini koruyabilmek için dünyalık veren, (Bir hadis-i şerif meali: (Müdara eden, şehit olarak ölür.) [Deylemi])
Ölüm hastalığında, kırk kere "La ilahe illa ente sübhaneke inni küntü min-ez-zâlimin" okuyan,
Günde yüz defa salevat-ı şerife okuyan,
Her gece Yasin okuyan, sabah akşam Haşr suresinin sonunu okuyan,
Allah yolunda şehit olarak ölmeyi isteyen, (Birkaç hadis-i şerif meali şöyledir:
(Sıdk ile ihlas ile şehitlik isteyen, yatağında ölse de, şehit olur.) [Müslim]
(Şehitlerin çoğu, yatakta ölür. Savaşta öldürülenin niyetini ancak Allah bilir.) [İ. Ahmed]
(İhlasla şehitliği arzu eden, şehit olmasa da, şehitlik sevabına kavuşur.) [Müslim])
Günah işlerken zulmen öldürülen.
"'Işık'"