Az Yediğim Halde Kilo Veremiyorum

Kesin bilgi yayalım ‘az yemek şişmanlatır!’

Kilo vermek için bana ulaşan danışanlarımın ortak ve yaygın hatalarından birisi az yemeleri oluyor. Kimisi şok diyetlerle, kimisi öğün atlayarak, kimisi sabahtan akşama kadar aç gezerek yemesi GEREKEN miktarda yemiyor. Böylelikle günlük enerji alımını azalttığından dolayı kilo vereceğini düşünüyorlar. Bu bir yanılgıdır!

Önce 5 kilo veriyor sonra 8 kilo alıyor... Sonra 5 kilo daha veriyor ama zamanla 10 kilo daha alıyor. Uzun vadede kilo vermenin aksine şişmanlıyor hatta obez oluyorlar… Bunun bilimsel adı ‘’yo-yo etkisi’’.

Oysa ki metabolizmanız beslenmek istiyor!

Metabolizmanızın çalışmasını hatta hızlanmasını istiyorsanız yeterli ve dengeli beslenmeniz şart. Kilo verme sürecinde dahi olsanız gerek protein gerek karbonhidrat gerek yağ gerekse vitamin ve mineral alımınız ihtiyacınız kadar olmalı. İhtiyaçtan az ve fazla yemek ne yazık ki metabolizmanızı olumsuz etkiliyor.

İhtiyacınızdan az beslendiğinizde metabolizma bunu ‘’kıtlık-açlık tehdidi’’ olarak algılıyor ve hayatta kalabilmek için hızını azaltıyor. Bazı danışanlarımın vücut analizini yaptığımda gördüğüm tabloda ne yazık ki metabolizma hızı bin kalorinin daha aşağısında idi. Besin tüketimlerini değerlendirdiğimde günlük enerji alımı çok az olmasına rağmen ne yazık ki şişmanlık hakimdi ve vücut yağ oranı çok yüksekti…

Az beslenenlerin yaşadığı hipoglisemi atakları besinlere saldırmaya yol açıyor!

Yeterli enerji ve doğru karbonhidrat tüketilmediğinde hipoglisemi yani kan şekerinin düşmesi beklenen bir tablodur… Kan şekeri düşen bir bireyin ise tatlı krizi ya da yeme atağı yaşaması son derece muhtemeldir. Yani gün boyunca aç gezdiğinizde ve akşam eve geldiğinizde saldırdığınız sofralar da bir anda yüksek miktarda enerji ve dengesiz besin alımına yol açar ve sizi şişmanlatır.

Çözüm nedir?

Metabolizmanızı hızlandırmak! Bunun için de doğru bir beslenme uzmanı ile ilerlemek ve bireysel ihtiyacınız kadar tüm besin ögelerini gün içerisine yayarak, öğün atlamadan beslenmek lazım. Bunların yanı sıra yeterli su içmek, düzenli uyumak ve fiziksel aktivite yapmak önemli. Örnek olarak verdiğim tüm danışanlarım ile metabolizmamızı bu şekilde hızlandırarak, çıkmaz sokaklara girmeden kilo verdik ve belki de en önemlisi verdiğimiz kiloyu koruyabildik.

Sağlıcakla kalın,

Uzman Diyetisyen Sevde Kahraman

Uzman Diyetisyen Sevde Kahraman

Diyetisyen olduğumu söylediğimde ilk soru şudur. ”Bana diyet programı verir misiniz, hangi besin yağ yaktırır, hangi bitki çayını içersem kilo veririm?” tarzında sorular ile karşılaşırım.Benim de cevabım şu olur.” Sizin vücudunuzu tanımam lazım yani kaç kilosunuz,boyunuz,yaşınız,günlük fiziksel hareketinizi bilmem gerekir. Sonrasında sevdiğiniz ,sevmediğiniz besinler, nerede yersiniz,evinizde yemeğinizi kim hazırlar, kimler ile beraber yersiniz. Tabiki sadece bununla da bitmez.En önemli kısım vücudunuz da herhangi bir sorun var mı? Metabolizma hızını artıran, yağ yaktıran, tek bir besin yoktur. Bu iş sadece bir liste yazılarak da çözülmez.Vücutta bir takım hormonal sorunlar olabilir. Kilo verirken bazı kişiler gerçekten  diyet yaptıkları halde kilo veremezler. Bu yüzden muhakkak biyokimyasal testler yaptırılması gerekir. İsterseniz biraz bunlardan bahsedelim

Hangi hastalıklar kilo vermeyi engeller;

1. Hipotroid Hastalığı: Troid bezlerinin yavaş  çalışmasıdır.Bu da metabolizma hızını0-40 oranında yavaşlatır.Kişi gerçekten diyet yaptığı halde kilo veremez.Muhakkak tıbbi ilaç tedavisi yapılması gerekir.
2. Cushing Sendromu : Böbrek üstü bezlerinden aşırı kortizol salgılanmasıdır.Bu da bir çok metabolizmayı bozar.Tanısının konulması çok kolay değildir.Muhakkak bir endokrin ve metabolizma uzmanı tarafından kontrol edilmesi gerekir.Bu kişiler de diğer kişilerden daha az yemesine rağmen kilo alır ve diyet yaptığı halde kilo veremez.
3. İnsülin Direnci:  Pankreasdan salgılanan insülin hormonun bozulmasıdır.Kişi normal diğer insanlar gibi beslense de çok hızlı kilo alır.Özellikle glisemik indeksi yüksek besinler yediğinde çok hızlı kilo alır.Bu kişiler de endokrin uzmanı tarafından muayene edilip tanısı konduktan sonra diyet tedavisine başlanır.Örnek vermek gerekirse insülin direnci olmayan bir kişiyi 1 dilim beyaz ekmek yediğinde kilo verirken insülin direnci olan kişi beyaz ekmek yediğinde kilo veremez.
4. Polikistikover Sendromu: Bu kişiler de aslında direk insülin hormonu bozulduğu için insülin direnci olan kişiler gibi kilo veremkte zorlanır
5. Reaktifhipoglisemi: Çağın hastalığı diyebiliriz.Yemek yedikten  2-3 saat sonra kan şekeri düşer.Bu kişiler normal verilen diyet programlarını yapamazlar.Çünkü sürekli açlık atakları ve tatlı krizi yaşarlar. Reaktifhipoglisemi de özel diyet tedavisi uygulanması gerekir.
6. Gluten İntoleransı :  Bu kişiler bulgur,buğday,arpa,yarma,tam buğday ekmek gibi sağlıklı besinleri yediklerinde çok hızlı kilo alırlar.Gluten içeren besinleri kullandıklarında vücut yabancı bir madde gibi algılar ve enerji yakıtı olarak kullanmaz.Normal diyet programını yapsalar dahi çok hızlı kilo alırlar.

Bu sebeplerden dolayı kişiler dergilerde,gazetelerde,internette yazılan diyet listelerini uyguladıklarında hep hüsran ile karşılaşır.Hem verilen diyet listeleri onların yaşam tarzına ve beslenme alışkanlıklarına,damak tadına uygun değildir.Aynı zaman da hormanal bir sorun varsa da zaten kilo veremezler.

Diyete başlamadan önce özellikle 27 beden kitle indeksi yüksek olan kişiler endokrin ve metabolizma hastalıklarında uzman bir doktor kontrolden geçmedilir. Sonrasında profesyonel bir diyetisyenden yardım alınması gerekir.