baklagillere örnek / Baklagiller - Vikipedi

Baklagillere Örnek

baklagillere örnek

MAKALELER / BAKLAGİL TOHUM BÖCEĞİ..İNSEKTİSİTLER..MÜCADELESİ..

 

ÖZELLİKLERİ

Tek Döl Veren Türlerin Tanımı

Bruchus pisorum L. (Bezelye tohumböceği)
Ergin, 4-5 mm boyunda, oval veya uzamış oval şeklinde, biraz yassı, siyah renkli olup, üzeri gri, beyaz renkte açık kahverengine kadar değişen kısa ve sık kıllarla örtülüdür. Kanatlar üzerinde ortaya yakın kısmında beyaz lekelerden oluşmuş bir bant vardır. Antenler 11 halkalıdır. İlk dört anten segmenti ile birinci çift bacakların tibia ve tarsus kısmı kırmızı kahve, diğer kısımları siyahtır.
Yumurta, portakal sarısı renginde, oval şekilde, bir ucu daha geniş ve yuvarlak olup 0.55-0.65 mm boyundadır.
Larva, krem renkte, baş koyu kahverengidir. Birinci dönemde bacaklı, taneye girdikten sonra bacakları kaybolur ve son dönemde renk kirli beyazdır. Pupa açık kahverengindedir.
Bruchus rufimanus Boh. (Bakla tohumböceği)
Erginin vücudu oval veya uzamış oval şekilde biraz yassılaşmış olup siyah renkli ve üzeri sarı, gri, koyu kahverengi ve beyaz lallarla örtülüdür. Vücut boyu 3.5 -4.5 mm. dir. Her iki kanatta beyaz lekelerin dizilişleri iki ince bant görümündedir. İlk dört anten halkası ve ön bacakların tümü ile orta bacağın tarsusu kızılımsı açık kahverengi diğer kısımlar siyah renktedir.
Yumurta, oval şekilde, ilk bırakıldığında parlak, şeffaf krem renginde olup, zamanla bulanık beyaz ve donuk krem rengine dönüşür. Yumurta boyu ortalama 0.55 mm'dir.
Olgun larva, beyaz krem renginde hafif kavisli ve bacaksızdır.
Pupa, ovalimsi şekilde, krem renginde, gözler koyu, ergine ait ağız parçaları, anten ve bacaklar belirgindir.
Bruchus lentis Fröhl. (Mercimek tohum böceği)
Ergin genel olarak gri renkli ve üzeri beyazımsı lekeli olup 3 mm boyundadır. İlk beş anten halkası ile ön ve orta bacağın tibia ve tarsus kısmı açık kahverengindedir.
Yumurta, yuvarlağımsı 0.3 mm boyunda olup embriyonun bulunduğu uç hafif kabarıktır.
Larva, sarı - krem renkte, baş açık, ağız parçaları koyu kahverengindedir.
Bruchus ervi Fröhl. (Ortadoğu mercimek tohum böceği)
Ergin, 3 - 3.5 mm boyunda, vücudun yan kenarları az çok konkav, uzunca, basık ve silindir şeklinde siyah ve kurşuni kıllarla kaplı ve beyaz tüylerle örtülüdür. Kanatlar
üzerinde başa dönük (V) şeklinde bir kuşak vardır. İlk beş anten halkası ile ön bacak tamamen, orta bacak femur başlangıcından itibaren açık kahverengidir. Orta femurun açık renk oluşu ile diğer türlerden ayrılır.
Yumurta, açık sarı renkli, oval, bir ucu hafifçe kabarıktır. Boyu ortalama 0.55 mm'dir. Larva, tombul kıvrık olup bacaksızdır.
Pupa, serbest olup pürüzsüz ve parlaktır. Bruchus signaticomis Gyll. (Akdeniz mercimek tohum böceği) Erginin vücudu oval, koyu kahve renkli ve kanatlar beyaz tüylerden oluşmuş bir veya iki bant ile örtülüdür. Vücut boyu 3 - 3.5 mm'dir. Son anten halkasının açık renkli oluşu ile diğer türlerden ayrılır. Erkeklerde ise genellikle anten halkalarının tümü açık renkli ve arka femur da belirgin bir diş vardır.
Yumurta, portakal sarısı renginde, üzeri bal peteği görünümünde olup, bir ucu daha geniş silindirik şekildedir. Boyu ortalama 0.52 mm'dir.
Larva yeni oluşmaya başladığında beyaz renkli, daha sonra baş kahverengiye dönüşmektedir.
Çok Döl Veren Türlerin Tanımı

Acanthoscelides obtectus Say (Fasulye tohum böceği)
baklagil tohum böceği ile ilgili görsel sonucuFasulye tohum böceği ergininin vücudu uzunca oval, biraz yassı, açık veya koyu kahve renklidir. Vücudun üzeri arkaya yatık sarı yeşil çok kısa kıllarla örtülü olup aralarında açık gri tüylerle kaplı uzunca lekeler bulunmaktadır. Vücudun alt tarafı kırmızımsı sarı renklidir. Vücut büyüklüğü erkeklerde 3.1 - 4.2 mm, dişilerde 3.8 - 4.8 mm arasında değişmektedir. Antenleri 11 halkalı olup, ilk 4 halka ve son halkası açık kahverengi diğerleri koyu kahverengidirler. Üç çift olan bacakları kırmızımsı kahverengindedir. Fasulye tohum böceği'nin erkeği boyca küçük oluşu ve alttan son karın halkasına ait çizginin içe doğru yuvarlağımsı olması nedeniyle dişisinden ayrılır. Dişi boyca daha iri, son karın halkasının çizgisi düzdür.
Fasulye tohum böceği'nin yumurtası uzun ve ovaldir. Bir ucu sivrice diğer ucu yuvarlaktır. İlk konduğu zaman saydam parlak beyaz renklidir. Zamanla renk donukla-şir, süt beyazı olur. Açılıma yakın yumurtanın yuvarlak ucunda larvanın kafası belirginleşir. Yumurtanın boyu 0.63 - 0.77 mm arasında değişmektedir.
Yumurtadan ilk çıktığı zaman larvanın gövdesi silindiriğimsi uzun olup, arkaya doğru gittikçe incelir, uzun kıllarla kaplıdır. Baş esmerimsi, vücut beyaz renklidir. Uç çift ince uzun göğüs bacağı vardır. Vücut uzunluğu 0.6 - 0.8 mm'dir. Yumurtadan çıkan larva bir süre tanenin üzerinde dolaştıktan sonra, tane kabuğunu oyarak bir galeri (tünel) açar ve orada beslenir. Bu sırada larvanın gövdesi silindirik olup yay gibi kıvrıklaşır, ayaklar kaybolmuştur. Bu haliyle larva l. dönem larvadan çok farklıdır. Son dönem larvanın vücut uzunluğu 3-3.5 mm' dir.
Fasulye tohum böceği'nin pupası tane kabuğunun hemen altındaki bir odacıkta oluşur. Bu durum tane kabuğu üzerinde yuvarlak yağ lekesine benzer renk değişimi ile kolayca anlaşılır. Zamanla lekenin rengi esmerleşir. İlk zaman parlak beyaz olan pupa rengi zamanla koyulaşıp matlaşır ve kirli sarımsıdan açık kahverengine dönüşür. Pupa boyu 2.9 - 4.6 mm arasında değişmektedir.
Callosobruchus maculatus F. (Börülce tohum böceği)
Uçan ve uçmayan olmak üzere iki formu vardır.
Uçucu formunun ergininin vücudu oval şekildedir ve üzeri kızıl kahve, parlak sarı ve beyaz kıllarla örtülmüştür. Anten halkalarının ilk dördü kızıl, diğerleri siyah renkli, erkekte 7. halka genişlemiş biçimdedir. Kanat dikdörtgen şeklindedir. Her iki kanadın üst kısmında küçük fazla belirgin olmayan, ortada yan kenarlara doğru genişlemiş oldukça büyük ve uç kısımda olmak üzere siyaha yakın koyu üç leke ile süslenmiştir. Bacaklar kızıl kahve renklidir. Vücut uzunluğu ortalama erkekte 2.73 mm, dişide ise 2.94 mm'dir.
Uçucu olmayan formun dişisinde zemin rengi hemen hemen siyahtır ve bu nedenle üzerini kaplamış olan sarı ve beyaz kıllar gri gibi görünür. Kanattaki orta siyah leke uzamıştır. Uç kısmında beyaz enine bir bant bulunur. Pygidium büyük olup, üzerinde uzunluğuna beyaz bir bant bulunur. Erkekte ise bu farklılık az belirlidir. Vücut uzunluğu erkekte ortalama 2.41 mm, dişide 3.18 mm' dir.
Yumurta yuvarlağa yakın, bir ucu daha sivri biçimde, kreme dönük beyaz renktedir. Zamanla sedef görünüşünü alır ve daha sonra donuklaşır. Yumurta boyu 0.26 - 0.32 mm'dir.
Yeni çıkan larva uzun bacaklara ve thorax plakasına sahiptir. Yumurtadan çıkar çıkmaz taneye girer, Beslendikten birkaç gün sonra deri değiştirir ve bacaklarla tüyler kaybolur.

 

 DAVRANIŞLARI

Tek Döl Veren Türlerin Yaşayışı

Tek döl veren Bezelye, Bakla ve Mercimek tohum böceklerinin erginleri konukçularının çiçeklenme devresinde görülürler ve doğada çiftleşerek yumurtalarını tohumlan şekillenmiş yeşil kapsüllere bırakırlar. Embriyonun gelişmesi ile meydana gelen larva yumurtayı kapsüle yapıştıran salgı maddesini ve kapsül kabuğunu delerek tohuma girer. Tohuma giren larvanın gelişimi özlü körpe tohumların olgunlaşmasına paraleldir. Tohumda beslenen larva, olgun larva devresinde pupa olmadan önce, tohum kabuğuna doğru ilerleyerek kabukta daire şeklinde şeffaf görünüşteki kapak arkasında pupa olur. Meydana gelen ergin bu kapağı itmek suretiyle tohumu terk ederek, ağaç kabuklan arasında, ambarın kuytu yerlerinde, çuval kıvrımlarında kışlar veya tohum içinde diyapoz halinde kalır. Yılda bir döl verirler.
Çok Döl Veren Türlerin Yaşayışı

Çok döl verenler Fasulye ve Börülce tohum böcekleridir.
Fasulye tohum böceği tarlalarda mayısın ilk haftasından itibaren görülür. Bunlar ambarlardaki üründen uçup gelen veya kışı tabiatta saklı yerlerde geçiren erginlerdir. Temmuzun ilk yarısından sonra fasulye tarlalarında kapsüller kurumaya başlarlar. Bu dönemde dişi fasulye kapsülünü üstünden yemek suretiyle açtığı bir delikten veya kapsül üzerindeki çatlaklardan yumurta borusunu sokarak kapsülün çeperine veya tanelerin üzerine tek tek veya 4-20'lik kümeler halinde yumurtlar. Bir dişi 41-108 yumurta koyabilir. Yumurtalar ortalama 25°C sıcaklıkta 6 günde açılır, çıkan larva taneye girer, larva dönemi 20 - 26 gün sürer, 9-12 gün devam eden pupa dönemi sonunda ergin fasulye kabuğunda yuvarlak bir kapakçık açarak dışarı çıkar. Eğer hasat gecikmişse fasulye kapsülünü delerek uçar. Hasat olgunluğuna gelmiş kapsülleri arar ve içine yumurtlar. Marmara Bölgesi'nde 1.5-2 dölü tarlada, diğerleri ambarda olmak üzere yılda ortalama 5, Orta Anadolu'da 4-5, Ege ve Karadeniz'de 3-5, Güneydoğu Anadolu'da 3 - 4 döl verir.
Börülce tohumböcekleri erginleri yumurtalarını tarlada olgun kapsüllere ambarda kuru tohumlara bırakırlar. Tohum içindeki gelişme birinci gruptaki gibidir. Ancak ergin diyapozu yoktur. Çıkan erginler tekrar yumurta bırakırlar. Böylece yeni nesillerin devamlı çoğalmaları ile çok bulaşık bir tohumda çeşitli devrelerde olan larva pupa ve çıkmaya hazırlanan ergin görmek her zaman için mümkündür. Larvaların gelişebilmeleri, tohum içindeki su miktarı ile ambar sıcaklığına ve orantılı nemine bağlıdır. Marmara Bölgesi'nde yılda 6, Karadeniz ve Ege'de 3-5, Güneydoğu Anadolu'da 3-4 döl verir.
Baklagil tohum böcekleri larvaları, konukçuları olan baklagil taneleri içinde beslenmeleri süresince oyuklar meydana getirerek tanenin besin değerini düşürdükleri gibi dışkı ve vücut artıkları ile de kirletirler. Çok döl veren türlerin devamlı üremeleri sonucu delinmiş ve içinin büyük kısmı yenilerek besin değerlerini tamamen yitirmiş olan taneler hayvan yemi ve gübre olarak dahi kullanılmazlar.

Baklagil tohum böcekleri larvaları beslenmeleri sonucunda tanelerde kalite, çimlenme gücü ve ağırlık kayıplarına neden olurlar. Bu şekilde zarar görmüş, iç ve dış piyasada önemli yeri olan baklagillerin, pazar değeri de düşer.

Baklagil tohum böcekleri, Ülkemizin baklagil ekimi yapılan tüm bölgelerinde yaygın olarak bulunmaktadır.

 

baklagil tohum böceği ile ilgili görsel sonucu KÜLTÜREL MÜCADELE

Geç ekilen fasulyelerde zararlının tarlada bulaşma oranı erken ekilenlere göre çok az olmaktadır. Bu nedenle ağır zarar görülen bölgelerde geç ekim yapılması önerilir.

Hasadı geciktirilmiş ve hasat edilerek tarlada yığınlar halinde bırakılarak harmanı gecikmiş fasulyelerde geçen süre ile orantılı olarak bulaşma çok fazla olmaktadır. Bu nedenle hasat ve harmanın geciktirilmeden yapılarak ürünün, temizliği önceden yapılmış ambara çuvallar içinde alınmasına özen gösterilmelidir. Hasat sonrası tarlada kalan artıklar pullukla derine gömülmeli veya yakılmalıdır.

Temiz tohumluk kullanılmalıdır. Tarladaki gerekli önlemleri alınmış ürün çuvallar içinde temizliği yapılmış, ilaçlanmış, pencerelerine kafes telleri takılmış ambara yerleştirilir. Ayrıca ambara bulaşık ürün çuval veya malzeme konulmamalıdır.

 

 TARIMSAL İLAÇLAR İLE MÜCADELE YÖNTEMİ

Tarla ilaçlamaları; sabahın erken saatlerinde veya akşam üstü serin ve durgun bir havada tarladaki bitkilerin her tarafının özellikle tüm kapsüllerin ilaçlanmasına özen gösterilerek yapılmalıdır.

Boş ambarı ilaçlamaya başlamadan önce ambarın her tarafı sert bir süpürge ile iyice süpürülerek toplanan pislikler yakılır. Bütün delik ve çatlaklar gözden geçirilerek onardır. Ambarın her tarafının yüzey ölçüleri hesap edilerek kalibrasyondan sonra cetvelde belirtilen ilaçlardan biri (su emen yüzeyler için WP., su emmeyen yüzeyler için EC) yüzeye püskürtülür. Öğütlenen ilaç miktarı m2 üzerinden hiç kuru yer kalmayacak şekilde bütün yüzeylere püskürtülmelidir.

Koruyucu İlaçlama

Tohum ilaçlamalarında kullanılan ilaçlama bidonuna 10 kg ürüne 5 g ilaç üzerinden hesap edilerek her ikisi birlikte konulduktan sonra bidon 4-5 dakika çevrilerek ilacın ürüne iyice karışması sağlanır. Bu süre sonunda ürün bidondan alınarak ambara konur. Az miktarda baklagil tohumları için bu yöntem uygulanır. Çok miktardaki ürün için ise daha pratik olan şu metot tercih edilmelidir.

İlaçlanacak ürünün bir ton kadarı düz bir yere ince bir tabaka halinde serilir. İçinde toz ilaç bulunan bir tarafı tuzluk gibi delinmiş konserve kutusu ile bu yayılan miktar için tavsiye edilen doz eşit gelecek şekilde her tarafa serpilir. Karşılıklı iki kişi kürekle bu serili ürünü aktararak ilacın ürüne iyice karışmasını sağlarlar. İlaçlanan bu tohumlar ambara konulur, böylece depolanacak olan ürün birer tonluk partiler halinde ilaçlanmış olur. İlaçlama rüzgarsız havada açık bir yerde yapılmalıdır.

Dolu ambar ilaçlamaları (Fümigasyon)

Methyl bromide fümigasyonu, fümigatuvarlarda veya çadır altında uygulanır. Gazlama süresi 24 saattir.

Hidrojen fosfür etkili maddeli fümigantlar çadır altında ve yapı bakımından uygun gaz kaçırma olanağı olmayan, iyi bandajlama yapılabilen ambarlarda; hacim, ton ve çuval üzerinden gerekli miktarlardaki doz hesaplanarak, yığın ve çuval içlerine veya çuval aralarına bırakılmak suretiyle uygulanır. Gazlama süresi sıcaklığa bağlı olarak;

20°C' nin üstünde 3 gün
16-20°C'de 4gün
10-15°C'de 5gün'dür.
Doz ve gazlama süreleri bölgelere göre değişmektedir.

Fümigasyona ait ayrıntılı bilgi ""Ambar zararlıları talimatları arasında yer alan ""Hidrojen Fosfür, Methyl Bromide ve Dichlorvos etkili maddeli preparatların ambar zararlılarına karşı fümigasyon yöntemine göre uygulaması, Zirai Mücadele Teknik Talimatı'nda yer almıştır.

 

 TARIM İLAÇLARI VE İLAÇLAMA ZAMANI

Tarlada yılda tek döl veren baklagil tohum böceklerine karşı mücadele, bitkiler çiçeklenme başlangıcında iken yapılır. Gerekirse 10 gün ara ile 2. uygulama yapılabilir.

Çok döl veren Fasulye tohum böceği ile bulaşık olduğu bilenen sahalarda fasulye çeşidinin gelişmesi ve ekim zamanı göz önünde tutulmak kaydı ile fasulye bitkilerinde alt kapsüller kuru oluma girer girmez önerilen ilaçlardan birisiyle 10-14 gün ara ile 2-3 ilaçlama yapılarak tarla dönemindeki bulaşmalar önlenir.Alt kapsüllerin kurumasından hasat ve harmana kadar geçen süre iyice hesaplanmalı ve ilaçlama aralıklarının ona göre ayarlanmasına dikkat edilmelidir. İlaçlamada cetvelde verilen ilaçlar dozlarında prospektüslerindeki korunma tedbirlerine uyularak uygulanmalıdır.

Ambarda

Boş ambar ilaçlaması :

Her zaman yapılabilir. Ancak ambar boş ikin ürün konulmadan 15-20 gün önce ilaçlamanın yapılması gereklidir.

Koruyucu İlaçlama

Bu ilaçlama ambarlarda döl vermeye devam eden türlerin zararını önlemek amacıyla ürün ambara konulurken uygulanır.

Hasattan önce bulaşma saptanmış baklagil tohumlarının hemen hasattan sonra tek ve çok döl veren tohum böceklerine karşı fümige edilmesi en uygundur. Şayet bu yapılmamış ise üründe zarar görüldüğünde veya ihracı söz konusu olduğunda fümigasyon yapılmalıdır.

ZİRAİ İLAÇLAR VE İLAÇLAMA REÇETELERİ.


İlaç Detayları :

Etken MaddeFormülasyonMiktar
Aluminium phosphide % 57TB/P6/9 g/1 ton ürün,3 g/1 m3 hacime
Azinphos Methyl 230 g/lEC200 ml
Bromophos 360 g/lEC300 ml/100 m2 ye (ambar ilaçlaması)
Carbaryl % 5TOZ3 kg/da
Chlorpyrifos Methyl 225 g/lEC425 ml/100 m2 ye (ambar ilaçlaması)
Cypermethrin 200 g/lEC50 ml/da
Cypermethrin 250 g/lEC40 ml/da
Deltamethrin 25 g/lEC40 ml/da
Diazinon 185 g/lEC300 ml
Esfenvalerate 50 g/lEC20 ml/da
Fenitrothion 550 g/lEC150 ml/da
Fenthion % 3TOZ4.5 kg/da
Fenthion 525 g/lEC200 ml
Fenvalerate 190 g/lEC20 ml/da
Malathion % 25WP500 g/ 100 m2 ye (ambar ilaçlaması)
Malathion 190 g/lEC625 ml - 100 m2 ye (ambar ilaçlaması)
Malathion 650 g/lEC200 ml/100 m2 ye(ambar ilaçlaması)
Methacrifos 500 g/lEC200 ml/100 m2 ye (ambar ilaçlaması)
Methyl Bromide % 98GAZ35 g/ 1 ton ürüne (ambar ilaçlaması)
Pirimiphos Methyl 500 g/lEC300 ml/ 100 m2 ye (ambar ilaçlaması)
Triazophos 420 g/lEC100 ml/da


 

GÜBRE ÜRETİMLERİ

VE

İMALAT FORMÜLLERİ

ORGANİK GÜBRELER ANSİKLOPEDİSİ

Herhangi bir organik gübre üretimi düşünüldüğünde ve bu konuda kaynak arandığında ORGANİK GÜBRELER ANSİKLOPEDİSİ sizler için iyi bir gübre üretim kaynağı olabilir. ORGANİK GÜBRELER ANSİKLOPEDİSİiçerisinde yüzlerce organik gübrelerin ÜRETİM FORMÜLLERİ ve İMALAT TEKNİKLERİ mevcuttur.

KİMYASAL GÜBRELER ANSİKLOPEDİSİ

Herhangi bir kimyasal gübre üretimi düşünüldüğünde ve bu konuda kaynak arandığında KİMYASAL  GÜBRELER ANSİKLOPEDİSİ sizler için iyi bir gübre üretim kaynağı olabilir. KİMYASAL GÜBRELER ANSİKLOPEDİSİ içerisinde yüzlerce kimyasal gübrelerin ÜRETİM FORMÜLLERİ ve İMALAT TEKNİKLERİ mevcuttur.


TARIM HAMMADDELER ANSİKLOPEDİSİ

Organik ve kimyasal gübrelerde kullanılan hammaddelerin fiziksel ve kimyasal özellikleri,kimyasal formülleri, nerede ve nasıl kullanıldığı ve ne içerisinde çözündüğüne ait, geniş bilgi ve kaynağı TARIM HAMMADDELERİ ANSİKLOPEDİSİ içerisinde bulabilirsiniz.


ORGANİK GÜBRELER ANSİKLOPEDİSİ ve KİMYASAL GÜBRELER ANSİKLOPEDİSİ herkesin çok kolay anlayabileceği ve herkesin çok rahat kullanabileceği sade bir dille yazılmıştır.Bu ansiklopediler yardımı ile kendi gübrenizi kendiniz üretebilir veya gübre üretiminde mevcut işlerinizi geliştirmede sizlere yol gösterici olabilir.

 

ANSİKLOPEDİLER...VİDEOLARI




 






SOLVER KİMYA

Tüm Hakları Sakldır. © Copyright 2013 - Solver Kimya

YUKARI

Baklagiller

Baklagiller (Fabaceae), Fabales takımından çoğunu otsu bitkilerin oluşturduğu çalı ve ağaçtürlerini de içeren büyük bir familya.

400 cins ve 10.000 dolayında tür içerir. Fasulye, bakla, nohut, soya, mercimek, bezelye gibi insan gıdası olarak kullanılan türler bu familyadandır. Baklagiller otsu bir yapıya sahip olabildikleri gibi odunsu bir yapıya da sahip olabilirler. Yalancı akasya, yabani keçiboynuzu, akasya, gülibrişim gibi türler odunsu yapıya sahiptir.

Morfoloji[değiştir

Yemeklik Dane Baklagillerin Morfolojik Özellikleri Nelerdir?

YEMEKLİK DANE BAKLAGİLLER DERS NOTU

Baklagillerin Önemi

  1. 1.İnsan Beslenmesi
  2. 2.Hayvan Beslenmesi;
  • Yemeklik dane baklagillerin özellikle sapları hayvan beslenmesinde kullanılmaktadır.
  • Besleyici değer yönünden 1 ton baklagil samanı 2 ton tahıl samanına eşittir.

 

3.Toprak Islahındaki Önemi

  3.1. N (Azot) Fiksasyonu

  • Baklagiller köklerinde kendisi ile ortak yaşayan bakteriler tarafından havanın serbest azotunu ( %79 ) toprağa bağlayabilme yeteneğindeki tek bitki grubudur.
  • Bir tarlada 10 yıl öncesine ait suş var ise herhangi bir işlem yapmadan ekime geçebilirsiniz.
  • İlk aşamada bitkinin toprak yüzeyine çıkıp fotosentez yapıncaya kadar ihtiyacı olan azotun saf olarak toprağa verilmesi gerekir. Buda azot ihtiyacının 1/3 ü eder.
  • Fotosentez ürünleri hızla yayılır. Bu ürünlerden bir kısmı köke doğru iner, baklagillerin köklerde açtığı yarayı kapatmaya çalışır.
  • Nodül; Köklerde oluşan yumru
  • Nodozite; Nodül içindeki bakteri
  • Suş; Irk. örnek; Rihizobium japonicum, R. phaseoli, R. trifolin
  • Bakteriler için; oksijen, sıcaklık ve molibden gereklidir.
  • Nodüllerin az sayıda ve iri olması istenir.
  • 100 kg tohuma 1 kg toprak kültürü ile karışık bakteri, gölge bir yerde şekerli su ile karıştırılıp yapışması sağlanır. Gölge bir yerde yapılmalı, temiz materyal kullanılmalı, + 4 C derecede muhafaza edilmiş olmalıdır.
  • Ankara Toprak Su Gübre Araştırma Merkezi Müdürlüğü’nden temin edilir.
  • Simbiyotik yolla fiske edilen N çevre kirlenmesinin önüne geçer
  • Fazla gübre atılması engellenmiş olur.
  • N mobil bir elementtir.

 

Üç Dönemden Oluşur

1. Bulaşma

2. Yayılma

3. Azot Fiksasyonu

 

3.2. Yeşil Gübreleme

3.3. C/N oranı düşük olduğu için toprağa faydaları daha kısadır.

Yemeklik Dane Baklagillerde Beslenme Değerini Olumlu Yönde Etkileyen Faktörler?

  1. Proteinler
  2. Yağlar ( Ortalama %0,8 – 1,5 arası yağ vardır )
  3. Vitaminler ( çiğ baklagiller B vitamini türevleri yönünden zengindir.
  4. Folik asit ve folatlar ( B vitamini ve tuzları )
  5. Mineral maddeler (potasyum, fosfor, kalsiyum ve demir)
  6. Korbonhidratlar ve diyetsel lifler

 

  • Nohut Malik asit salgılar. Kendinden sonraki ekilen buğday tohumlarına olumsuz etki yaparak çıkış problemleri görülür. Nohutta cicer maddesi var. Bu madde uyku ve zindelik verir.
  • Nohut, mercimek, bezelye ve baklanın gen merkezleri arasında ülkemizde vardır.
  • Şekerpancarından sonra fasulye ekilmemelidir. Şekerpancarı nematodunun konukçusu fasulyedir.

 

YEMEKLİK DANE BAKLAGİLLERİN MORFOLOJİK ÖZELLİKLERİ

 

1.KÖK (Radix)

Yemeklik dane baklagillerde kök sistemi tüm baklagillerde olduğu gibi, kazık kök sistemidir. Yani ana kök gelişmenin tüm evrelerinde belirgindir. Bununla beraber ana kökten çıkan yan köklerde oldukça iyi gelişebilir.Tahıllardaki kardeşlerde her kardeşin her birinin kendine ait kökleri vardır. Telafi yeteneği yüksektir. Baklagillerde ise dallarda kök yoktur. Baklagillerde köklerin gelişimi, çevre, yetiştirme teknikleri, kültürel işlemler ve çeşit özelliğine göre farklılık gösterir. Ana ve yan köklerin gelişme durumlarına göre yemeklik dane baklagiller başlıca iki gruba ayrılır.

 

1.1.Esas (Ana) Kök

Toprak içerisinde daha derine iner ve önüne çıkan engelleri aşabilir. Yan kökler kuvvetlidir. Bu ana grupta kendi içerisinde iki ana gruba ayrılır.

 

1 - 1 - Ana kök kalın ve birinci kademedeki yan kökler dikkati çekecek şekilde yaygındır.  

Örnek; Bakla, nohut

 

Ana kök daha ince ve yan kökler sayıca daha az ve yüzlektir.

Örnek;Mercimek, bezelye

 

1-2 - Esas kök biraz daha kalındır ve daha az derine iner. Kökü bir engele rastlayınca büyümesi durur. Ve aynı kuvvetle yan kökler ortaya çıkar.  Çıkan kökler diğer gruba göre daha kalındır. Örnek; fasulye ve börülce

 

2.GÖVDE (Culmus)

Yemeklik dane baklagillerde gövde yumuşak ve otsudur. Yabani formlarda bitkilerin çalı tipi olduğu görülür. Genellikle odunlaşma olmaz. Ancak tam olgunlaşma döneminde su kaybından dolayı sertleşme görülür.

  • Gövde büyüme tipi bakımından dik, yarı yatık, yatık ve sarılıcı durumda olabilir.
  • Gövdenin enine kesiti; nohut, bakla, mercimek ve bezelyede 4 köşe, fasulye ve börülcede alt kısımda yuvarlak, üst kısımda 6 köşedir.
  • Baklada gövde iyi gelişmiş, kalın ve dik, bezelyede bazı sırık fasulye çeşitlerinde sarılıcıdır. Bu tiplerde sarılmayı sağlayan özelleşmiş yapılara sülük adı verilir.
  • Dallanma gövdenin alt kısmında olan bakla, üst kısmında olan bezelye, bütün gövde boyunca olan nohut, fasulye, börülce. Dallanması kuvvetli olan ve alt dallarda yeniden dallanan mercimektir.
  • Gövde de boğum ve boğum arası vardır. Ancak belirgin değildir.

 

3.YAPRAK (Folium)

  • Baklagillerde yaprak bileşik yaprak şeklindedir. Yani ortak bir yaprak sapı üzerine özel sapçıklarla bağlanan 3 ya da daha fazla sayıda yaprakçığın oluşturduğu yapraklardır.
  • Bezelye ve mercimekte yaprak ucu sülükle son bulur.
  • Yaprak sapının gövde veya dalla birleştiği yerde değişik sayıda kulakçık (stipula) bulunur. Kulakçıklar baklagillerin çiçeklenme evresinden önceki devrelerde tanımlanmasını sağlar.
  • Bezelyede yaprak sapının dip tarafında ve yaprakçıklardan daha büyük, mercimekte ufak ve mızrak şeklinde, nohutta kulakçığın uç tarafı dişli, baklada yarım kalp, mızrak ya da tarak şeklinde iki adet fasulye ve börülcede yaprak sapının gövdeye bağlandığı yerde iki, yan yaprakçıkların yaprak sapına birleştiği yerde iki ve orta yaprakçık ayasının kendi sapına birleştiği yerde iki adet olmak üzere 6 adet yakacık vardır.

 

4.ÇİÇEK (flor) (Sınav Sorusu Olacak)

  • Kapalı tohumlu (angiospermlarda) çiçek; yaprakların metamorfoza (değişime) uğramış, internodları kısalmış veya tamamen ortadan kalkmış bir dal olarak tanımlanır.
  • Yemeklik Dane Baklagillerde çiçekler; koltuklar (aksileri) çiçek durumundadır. Bodur fasulyede uç (terminal) duruma da rastlanır. Çiçekler salkım tipindedir. Yani bir çiçek sapı üzerine özel sapçıklarla asıl çiçek sapına bağlanan bir ya da daha çok sayıda çiçek bulunur.
  • Çiçek Formu; S (5), P (5), A (10), G (1)
  • Genel olarak bir baklagil çiçeği 5 ana kısımdan oluşur.

4.1. Çiçek Sapı ve Çiçek Tablası (receptable); Çiçek ve çiçek topluluklarını üzerinde taşıyan kısımdır.

4.2. Çanak Yapraklar (Sepal); Çiçeğin en dış kısmında bulunan ve çiçeği saran, yeşil renkli kısımdır. 5 adet olup, alt kısımda birleşerek çanak (calyx) oluşturur.

 

4.3. Taç Yapraklar (Petal); 5 adettir. Çiçeğin rengini oluşturur.

Taç yapraklar Şekil, renk ve büyüklük bakımından 3 gruba ayrılır.

4.3.1. Bayrak Yaprak (Vexillum); En dışta olan ve cezp edici özelliği olan yapraktır. Bayrak yaprak alt kısımda birleşerek corolla denilen bir boru oluşturur. Corolla diğer çiçek kısımlarının taşınmasına yardım eder.

4.3.2. Kanatçıklar (Alae); Bir çift olup, çiçeğin her iki yanında yer alır. Cinsiyet sütununu çiçek açmadan önce korur.

4.3.3. Kayıkçık (Corina); Çiçek açmadan önce erkek ve dişi organı sarar, korur.  Erkek organlar toz verecek olgunluğa erişince kayıkçığın üst kısmı yırtılır ve yay gibi gerili duran erkek organlar geriye doğru fırlar. Buna triping denir.

 

4.4. Erkek Organ (androecium); 10 adettir. Ercik sapı (flament), başçık (anter) den oluşur. 3 farklı durumu vardır.

4.4.1. Monodolphous; Tüm erkek organlar aynı noktadan çıkar. Örnek; Acı bakla

4.4.2. Diadelphous; 9 u bir, 1 tanesi ayrı çıkar. Örnek; Tüm yemeklik dane baklagiller

4.4.3. Polydelphous; Tüm erkek organlar ayrıdır. Örnek; Çivit

 

4.5. Dişi Organ (Gymnoecium); 1 adettir. Üç kısımdan meydana gelir.

      4.5.1. Dişicik Tepesi (stigma)

      4.5.2. Dişicik Borusu (style)

4.5.3. Yumurtalık (ovarium); Tek bir çeperden ibaret olup, içerisinde farklı sayıda yumurta hücresi bulunabilir.

 

5.MEYVE (Fructus, Legume)

  • Yemeklik dane baklagillerde meyve; bakla, çakıldak, badıç, fasulye, kapçık, koza, kapsül gibi isimlerle anılır.
  • Meyve yumurtalığın dış katmanının gelişmesi ile ortaya çıkar. İçerisinde farklı sayıda tohum bulunur. Nohut, mercimekte genelde meyvede tek tohum bulunur.

 

6.TOHUM

  • Meyve içerisinde meyve kabuğuna göbek bağı ile bağlıdır.
  • Rengi beyazdan siyaha kadar değişir.
  • Tene şekli yassı diskten, yuvarlak ve dikdörtgen prizmaya kadar değişir.
  • 1000 dane ağırlığı 22 gramdan 1500 – 1800 grama kadar değişir.

 

Tohumun Kısımları

6.1. Tohum Kabuğu (testa); Tohumu dıştan sarar. Kabuk üzerinde göbek bağı kalıntısı bulunan hilum bulunur. Çiçek tozunun oluşturduğu borucuğun yumurtalıktan girdiği yerde kapçık (micropyle) bulunur.

  • Kapçık ve hilum çimlenmede su alımında görev alır.
  • Hilumun bir ucunda kapçık bulunurken diğer ucunda tohum siğili (strophyle) bulunur.
  • Tohum kabuğu üzerinde tohum dikişi de denilen tohum çizgisi (rephe) bulunur. Tohum çizgisinin sona erdiği yere chalaza denir.
  • Chalaza; Tohum kabuğu üzerinde küçük ve siğilimsi, sertçe bir yükseklik halinde görülmektedir.

 

6.2. Çenek (cotyledonlar); Endospermin görevini üstlenen çeşitli besin elementlerinin depolandığı 2 adet cotyledon bulunur.

 

6.3. Embriyo; Tohumun canlı olan kısmıdır. Yeni bitkiyi oluşturacak ve meydana gelecek bitkinin minyatürü olan kısımdır. İki cotyledon arasında bulunur. Çimlendikten sonra toprak üstü organlarını oluşturacak plumula, sapçık yani hypocotil ve toprak altı organlarını oluşturacak kökçük (radicula)dan oluşur.

 

Baklagillerde Fide Durumu

Çimlenmeden sonra cotyledonların toprak üstüne çıkıp çıkmama durumuna göre ikiye ayrılırlar.

  1. Epigeal Fide Durumu; Çimlenme sonrası cotyledonlar toprak üstüne çıkarsa denir. Örnek; Fasulye, Börülce
  2. Hypogeal Fide Durumu; Çimlenme sonrası cotyledonlar toprak altında kalırsa denir. Örnek; Nohut, mercimek

 

Yemeklik Dane Baklagillerde Antibesinsel (Beslenmeyi Engelleyici) Maddeler

  1. Enzim İnhibitörleri (İndirgeyici) Proteaz, amilaz inhibitörleri
  2. Lektinler (hemaglutenin)
  3. Oligosakkaritler (şeker yapısındaki maddeler) gaz yapıcıdırlar. Stakinaz, rafinaz, vs
  4. Fenolik bileşikler, flavonitler
  5. Saponinler
  6. Siyanogenikler
  7. Vicine ve convicine (fovizm)
  8. Fitik asit ve fitatlar
  9. Allergensler
  10. Alkaloidler
  11. Toksik aminoasitler

 

  • Oligosakkaritler; Baklagiller gaz üreten yiyeceklerdir. Hayvanlarda da sıkıntı verir. Pişirme tüm baklagillerin yapısında oligosakkarit içeriğini yükseltir. Bu şekerlerin azaltılması için pişirme sonrası suyu uzaklaştırılır. Islatma suyu da uzaklaştırılır. Islatma suyu döküldükten sonra pişirme öncesi tekrar yıkanmalıdır.
  • Pişirme ve ön çimlendirmenin de şeker miktarını azaltıcı etkisi vardır.
  • Bu gaz yapıcı maddeler baklagillerde sindirilemeyen lifler olarak tanımlanır.
  • Bu şekerlerin varlığı kanser riskini azaltır.

 

Oligosakkaritlerin Özellikleri

  1. HDL kolestrol seviyesini arttıran
  2. Kendi trigliseritleri azaltan
  3. Dışkı ağırlığını ve sıklığını arttıran
  4. Bağışıklık sistemini güçlendiren
  5. Kan şeker seviyesini kontrol etmeye yardımcı etkiler göstermektedir.

 

Hangi İşlemleri Yaparsak Antibesinsel Etkenler Azalır

  1. Sıcak ısıl işleme
  2. Kuru ısıl işleme
  3. Çimlendirme ve fermantasyon
  4. Tohum kabuğunu soyma ve pişirme
  5. Öğütme

 

FASULYE (Phaseolus vulgare)   2n = 22

Kök:

  • Kazık kök sistemine sahiptir.
  • Açık kahve renkli ve dallanmış bir yapı gösterir.
  • Ana kök önüne bir engel çıktığı zaman gelişmesini durdurur ve aynı kuvvetle yan kökler gelişir.
  • Çimlenmeyi takiben hızlı bir şekilde kök gelişimi olur. Günde ortalama 3,5 cm uzama görülür. Bu uzama kabiliyeti çiçeklenme dönemine kadar devam eder. Bundan sonra gelişme yavaşlar ve meyve doldurma döneminde hemen hemen durur.
  • Kökler yan dallara doğru 65 cm, aşağıya doğru 75 ile 100 cm kadar uzayabilir. Ancak köklerin büyük bir kısmı toprak yüzeyinden itibaren ilk 20 – 25 cm lik kısımda yoğun olarak bulunur.
  • Köklerin soğukta kalması iyon alımını azaltır. Su absorbsiyonunu azaltmaktadır. Toprak sıcaklığının 30 C dereceye kadar her 1 C derecelik artışı verimde dekara ortalama 7 kg’lık bir artış sağlar
  • Fasulye köklerinde Rizobium phaseoli bakterileri nodül oluşturur. Bu bakteriler hızlı gelişen gruba dahil olup 3 – 5 günlük sürede 2 – 4 mm çapında koloniler oluşturmaktadır. Nodüller küre, basık küre veya düzgün olmayan şekilli olabilir. Nodül oluşumunun başlangıcı diğer baklagillere oranla daha geç olup çiçek tomurcuklarının belirginleşmesinden 5 -10 gün önce başlar, nodüllerin sayısı çiçeklenme devresine kadar hızla artar ve meyveler tane oluşturduğunda en yüksek seviyeye ulaşır. Bu dönemden sonra azot fiksasyon aktivitesi durur ve nodüllerin içi boşalır. Kuru olgunluk döneminde kökten ayrılan nodüller toprağa karışır. Toprak tipi ve özelliğine göre bir bitkide 40 – 80 arasında nodül oluşur.
  • Fasulye bitkisi aracılığıyla bir yılda dekara 3 – 5 kg saf azot birikimi olur.

 

Gövde:

  • Tek yıllık otsu bir gövdeye sahiptir.
  • Gövde nod ve internodlardan oluşur.
  • Boğum aralarında gövdenin içi boştur.
  • Gövde uzunluğu bodur ve sırık formlar arasında çok geniş bir varyasyon gösterir. Sırık yada sarılıcı olanlar 3 m ye kadar boylanabilir. Ortalama 11 – 35 adet boğum bulunmaktadır.
  • Gövdenin enine kesiti ilk yapraklar olan cotyledon yaprakların çıktığı kısma kadar yuvarlak, bitkinin daha üstte kalan kısımlarında ise köşelidir (genellikle 6 köşelidir).
  • Gövde dıştan içe doğru; Tüycükler,  epidermis, cortex, iletim demetlerinin bulunduğu kambiyum ve öz kısımlardan oluşur.
  • Fasulye ana sapından 3 – 4 ana dal çıkmaktadır. Gövdenin uç kısmı sülükle son bulur. Sülükler genellikle 2 – 3 cm uzunluktadır.
  • Sırık tiplerde büyüme sınırlı olmadığı için bunlara büyümesi sınırlı olmayan anlamına gelen indeterminate tip adı verilir. Sülük dik olmayıp yana doğru meyilli durur. Tutunduğu yere daima sağdan sola doğru sarılır.
  • Bodur formlarda ise 3 – 10 adet boğum bulunmakta, 40 – 50 cm kadar boylanmaktadır. Sapın ucu çiçek salkımı ile son bulur. Yani sap ucunda çiçek salkımı oluşunca büyüme durur. Bu nedenle bunlara determinate tip adı verilir.
  • Bodur tiplerin yan dalları kısadır. Gövde dik ve çalımsı görünüştedir. Kültürü yapılan fasulye çeşitleri boylanma durumuna göre 2 grupta toplanmakta ve her biride alt gruplara ayrılmaktadır.

 

  1. Bodur Fasulyeler
    1. Yüksek Bodur; Dallanması az fakat boyludur
    2. Yayvan Bodur; Çok dallanıp, yayvan gelişirler
    3. Uzun Yaprak Saplı Bodur; Dağınık bir büyüme gösterir.
    4. Küre Bodur; Toplu büyürler, yaprak uçları aşağıya doğru kıvrılmıştır.

 

  • Sırık Fasulyeler
    1. Az Yüksek; 150 cm ye kadar boylanır
    2. Orta Yüksek; 150 – 200 cm kadar boylanır
    3. Yüksek; 200- 300 cm kadar boylanır
    4. Çok Yüksek; 300 cm den fazla boylanır.

 

Fasulyelerin gövde yüzeyi hafif tüylü olup, beyaz taneli çeşitlerde gövde rengi genellikle yeşil, renkli tohumlularda ise antosiyanlı, menekşe renkli olabilir. Fasulyede gövdenin rengi yeşil, kırmızı ve pembedir. Bu renklilik çiçek rengi ile bağlantılıdır.

nest...

batman iftar saati 2021 viranşehir kaç kilometre seferberlik ne demek namaz nasıl kılınır ve hangi dualar okunur özel jimer anlamlı bayram mesajı maxoak 50.000 mah powerbank cin tırnağı nedir

© 2024 Toko Cleax. Seluruh hak cipta.