balkona baykuş gelmesi ne demek / Gecenin üzerindeki bilge: Baykuş

Balkona Baykuş Gelmesi Ne Demek

balkona baykuş gelmesi ne demek

Gündüz balkonda baykuş görmenin bir anlamı var mı?

Gündüz balkonda baykuş görmenin bir anlamı var mı?

Kayıtsız Üye
slm.bugün belirli aralıklarla çalıştıgım işyerinin balkonuna iki defa baykuş geldi.sadece bana bikaç kez bakarak uçup gitti.bunun anlamı nedir.acaba açıklayıcı bir cvbınız varmıdır.şimdiden tşk ederim.hoşçakalın


Cevap: gündüz balkonda baykuş görmenin bir anlamı var mı?

Desert Rose
Belki karnı açtır,belkide yuva yapmak için uygun bir ortam arıyordur
Allah (c.c) en iyisini bilir.bu gibi olaylara bir mana yüklemek
doğru değildir, insana ne gelirse Hak’tan gelir
Zihinde batıl inançlara yer vermemek ve buna inanmamak gerekir.


Cevap: gündüz balkonda baykuş görmenin bir anlamı var mı?

Kayıtsız Üye
Gece sahura kalktigimizda karsi binanin uzerinde oten kus vardi ezan okunmadigi için normal kus olamicagini dusunduk ve baktik baykustu ottu sonra kafasini oynatti iceri girdigimde ucmustu ne demek olabilir


balkona baykuş gelmesi, gunduz baykus gormek, gündüz baykuş görmek

Bu kategoride yer alan Tesettürde dar kıyafetin sınırı başlıklı yazımızı da okumanızı tavsiye ederiz.

Gecenin üzerindeki bilge: Baykuş

Sesini sürekli duyup yüzünü hiç görmediğim gecenin esrarlı sakini namıyla zihnime yuva yapmış o gizemli kuşa ilk rastladığımda, 8 yaşında bir çocuktum galiba.

Bizim evin yağmurdan paslanmış balkon demirlerine tünediğinde sonbaharı karşılıyorduk. Gecenin karanlığında hiç kıpırdamadan karşımda duran o ihtiyar baykuştan ürkmediğimi, hatta beyaz benekli kahverengi tüylerinin üzerinde parlayan iri gözlerine uzun uzun baktığımı hatırlıyorum. Yakınlardaki meşe ağaçlarından gelmiş olmalıydı küçük balkonumuza. O ilk karşılaştığımız gecenin güzelliğinden beri, baykuşlara daima başka bir nazarla bakarım. Gecenin uzletine tutunmuş yalnız bilgeler gibi anlarım hep bu kuşları. Karanlığın içinde, gecenin kıymetini bilen. Bazı kadim inanışlara göre, baykuş ölümü çağıran bir elçidir. Ötüşü uğursuz sayılır. Kötü haberleri ve ölümü sesinde taşır. Kara Ulak'tır. Öyle derler.

Nasıl Hüma Kuşu şansa yorulmuşsa, Baykuş ötüşü de uğursuzluğa eşdeğer görülmüş hep.

Anadolu'da hâlâ yaygın olan bu inanışların kaynağında insanın karanlıktan yani bilinmezden korkması yatıyor aslında. Nereden geldiği belli olmayan tuhaf ve ürpertici bir sesin gizemi, zamanla aşılmaz bir korkuya dönüşerek kendi anlamını oluşturmuştur. Nasıl Hüma Kuşu şansa yorulmuşsa, Baykuş ötüşü de uğursuzluğa eşdeğer görülmüş hep.

Elektriksiz köylerdeki cenaze evlerinin çatılarına; ölümü müjdelemek(!) için değil de o zifiri karanlıkta etrafı aydınlatan tek ışık olan gaz lambasının alevine meftun olduğu için tünediğini bir türlü anlatamamasıyla ilgili bir hikâye bu. Yani olay mahallînde bir tekinsiz değil, ışığın sessiz misafiridir yalnızca. Baykuşlarla ilgili bu olumsuz rivayet ve inanışların tüm dünyada yaygınlık kazanması ile Roma ordularının büyük bir hızla ilerlemesi paralel bir seyir izler.

Ölüm kuşu, Murad kuşu, İshak kuşu, Puhu kuşu, Kukumav kuşu. Antik Yunan'daki paraların üstünde de rastlarız ona, hep yanlış anlaşıldığı Anadolu türkülerinde de. Hegel de bahseder ondan, Karacaoğlan da.


Eski Mısır ve Babil'den Roma'ya geçen baykuşun uğursuzluğu inanışı, kara bir sembol olarak Roma'nın ulaştığı topraklarda bu durumun tasvirini mümkün kılmış, Sezar'ın ölümüyle birlikte duyulan baykuş çığlıkları miti ise Roma'nın üç kıtaya yaydığı ölüler diyarından gelen kuş imgesini bütünüyle tahkim etmiştir. Romalı şair Ovid tarafından yazılan Dönüşümler adlı eser dönemin ruhunu oldukça keskin bir biçimde yansıtır mesela; "Başında Phlegeton sularıyla ıslanan bir gaga, tüy, kocaman gözler yarattı. Değişti, tüyle kaplandı sarımsı gövdesi. Büyüdü başı; kıvrıldı, uzadı tırnakları. Güçlükle titredi kımıldayan kolunda tüyler. Yıkımların ulağı, uğursuz sayılan, bütün ölümlerin kaçındığı baykuş derler buna."

Viraneyi gülistana değişmeyen

Baykuş; ağaç pengueni, kanatlı kedi, yanlış karga, düşünen papağan ya da hazine bülbülü. Kanatlarını açınca belli olur heybeti. Ölüm kuşu değil, gecenin hikmeti. Gecenin içinde ve geceye ait. Sessiz uçuşlarıyla meşhur. Büyük bir sükûnetle karanlığın içinden usulca süzülerek yaklaşır avına. Perdeli kulaklarıyla kâinatın en küçük titreşimlerini bile duyar, otların hışırtısını, ağaçların rüzgârla salınışını, kemirgenlerin ayak izlerini ve dünyanın sessizliğini. Karanlıkta görür, karanlığı görür. Kafasının kulak yerinde iki sorguç, gecenin içinde bir gölge. Yırtıcı bir savaşçı ama sessizlikte geceyi dinleyen. Kanatlarındaki telekler pürüzlü tüylerle kaplanmış, uçuşundaki sessizliğin sırrı bu. Kadife örtülü elbisesi, kocaman gözleri, keskin pençeleri ve tedirgin edici sesi. Athena'dan Harry Potter'a, kara Roma baykuşundan beyaz baykuş Hedwig'e kadar uzanan bir yol.

  • Sükûneti, görünüşü, görkemli uçuşu, geceyi hissedişi, avlanma ustalığı ve bakışlarındaki derin aydınlık gibi hususiyetleriyle mitolojik hikâyelerde sıklıkla bilgelik ve hikmetle ilişkilendirilmiştir baykuşlar.

Kastamonulu Ömer Fuâdî'nin Bülbüliyye isimli eserinde bülbülün güle olan aşkından rahatsız olan bazı kuşlar ile Bülbül arasındaki ihtilafı, Hz. Süleyman'ın ulu mahkemesinin bilge hâkimi olarak çözecek olan kuş yine odur. Ve hükmü bellidir; aşk ehlidir haklı olan, bülbül güle doğru yol alır. Hakk'ı zikretmeye döner o da kendi viranesine. Eski Yunan mitolojisindeki Zeus kızı Athena'nın Roma mitolojisindeki karşılığı Minevra'dır. Minerva Roma bilgelik tanrıçasıdır. Baykuş da bu bilgeliğin simgesi olarak görülür. Bilge olduğu kadar, erdemli ve cesaretlidir de. Hayâtü'l Hayevân'da anlatılan baykuş efsanesine göre, kuşların padişahı olan "Anka Kuşu"ndan sonra bu makama getirilen baykuş, Hz. Süleyman'ın kuş tüyü yastıklar yapan eşi için bütün kuşlardan tüylerini istemesi üzerine, padişahı olduğu kuşlar adına Hz. Süleyman'ın huzuruna çıkarak, "tüylerimizden başka bir şeyimiz yok bizim" cevabını verecektir. Hz. Süleyman baykuşun bu cevabını çok beğenir ve sen bundan sonra kuşların "bay"ı ol der ona. Bu efsaneden hareketle baykuşların bilgece konuşmaları Hz. Süleyman tarafından ödüllendirildiği için, hiçbir zaman yiyecek aramayacakları ve rızıklarının daima önlerine-yuvalarına getirileceğine dair inanış yaygınlaşmıştır.

Şu tünediğimiz ölümlü dünya

Baykuşun Türk mitolojisindeki (daha geniş anlamıyla kültür tarihindeki) yerinin, bilgelik ile talih arasında seyreden bir değer olması, eski Türklerin Ugi olarak andığı ve fedakârlık, hikmet, sezgi, bellek gibi sembollerle taçlandırdıkları güçlü bir imgeyle karşı karşıya olduğumuzu gösterir bize. Bu, sözgelimi Manas Destanı'ndaki baykuş ana söyleminde fedakârlık bahsinde ortaya çıkar ya da boyların tamgalar dışındaki sembollerinin yer aldığı Şecere-i Terâkime adlı eserde, Dede Korkut'un da mensubu olduğu Bayat boyunun simgesi (Baykuş) olarak yakın tarihimizi selamlar. Baykuş Türk'te kadimdir ve hikmetiyle sevilir. Uğursuz olan ne baykuş ne de gecedir. Ve herkes bilir ki baykuş insanlığın koruyucularından biridir. Yılan, akrep, kene gibi cümle zehirlilerin ve tarla düşmanı kemirgenlerin hakkından gelir. Gün geceye kavuşurken başladığı nöbetinde, herkes ve her şey uykudayken, karanlığı duyan dev kulaklarıyla büyük nizam için dövüşür durur.

Cömerttir baykuş, hayvanlar âleminde az rastlanan bir vefa-merhamet örneği olarak avladıklarını diğer kardeşleriyle paylaşır.

Cömerttir baykuş, hayvanlar âleminde az rastlanan bir vefa-merhamet örneği olarak avladıklarını diğer kardeşleriyle paylaşır. Zaten isminin başındaki "bay" da zengin, soylu anlamına gelir. Kuşların soylusu yani, soylu kuş. Mavi rengi görebilen tek kanatlı cinsidir ki bu sebeple gecenin muhafızı olsa da gökyüzünün kıymetini; hem ahengi hem de rengiyle bilir. Dervîş Şemseddin'in, anlattığı on kuşun her birinin on ayrı insan karakterini sembolize ettiği Kuşların Münazarası (Deh Murg-On Kuş) isimli manzum eserinde baykuş sûfî temsilidir mesela ve şöyle başlar sözlerine; "Baykuşam mü'min, muvahhid, muttaki / ta'at-i tenhâ-yile buldum hakkı" Kadim hiyerogliflerde, mitolojinin başucunda, savaşçıların bayrağında, imparatorun masasında, sufinin rüyasında, firavunun asâsında, Sezar'ın mezarında, Hz. Süleyman'ın sarayında, ölümün yokuşunda, tanrıçanın omuzlarında, tek başına dallarda ve bizim evin paslı balkonunda hep onun gözleri vardı. O, yılanlarla dans eden avcı, gecenin sahibini zikreden bilge, viraneyi gülistana değişmeyen kuş.

Baykuş; ağaç pengueni, kanatlı kedi, yanlış karga, düşünen papağan ya da hazine bülbülü.

Ölüm kuşu, Murad kuşu, İshak kuşu, Puhu kuşu, Kukumav kuşu. Antik Yunan'daki paraların üstünde de rastlarız ona, hep yanlış anlaşıldığı Anadolu türkülerinde de. Hegel de bahseder ondan, Karacaoğlan da. Karanlık ormanlarda dolaşır, bazı kuytularda, bazı yurtlarda, bazı yıkıntılarda. Bir koyu sessizlikte bekler. Terk edilmiş harabelerde, eski kuş yuvalarında, kovuklarda, ağaçlarda ve oyuklarda yaşar. Gecenin tam ortasında bir gamlıdır. Uzun uzun bakar âleme. Dallara, damlara, çatılara, karanlıklara ve sessizliklere tüner. Gecenin uzletinde, kendinin viranesinde, bilgeliğin demindedir. Flüt gibi gelir sesi. Ölümü çağırmaz elbette, belki varlığıyla ölümü hatırlatır. Bir baykuş gördüğümde benim aklıma hep şu gelir; ölüm haktır, hakikattir, güzeldir ve kaçınılmazdır. Baykuş geceye derin derin bakar, şu tünediğimiz işte ölümlü dünyadır der gibi, bizatihi varlığı ve zahiren ötüşüyle.

Müellifi Kemalüddin Demîrî'yi Doğu'da ve Batı'da büyük bir şöhrete kavuşturan Hayâtü'l Hayvân (Fi Garaibü'l Mahlukat) adlı eserde anlatılan hikâyede, Hz. Süleyman bir peçeli baykuşa sorduğu sorulara aldığı ibretlik cevaplar karşısında şaşırır ve şu sözlerle taltif eder baykuşu; "Kuşlar içinde insanoğluna bu kadar güzel nasihat eden ve bundan daha şefkatli olanı yoktur."

İslamda baykuş ötmesi

Baykuş ötmesi hakkında inanışlar, baykuş herhangi birşeyin habercisi midir? gece baykuş sesi duymak korkulacak birşey mi?

Büyük bir kesim baykuş ötmesinin uğursuzluk veya kötü haber olduğuna inanıyor ancak bunların aslı-esası yok. Yani bu inanıi herhangi bir sağlam bilgiye dayanmıyor. Muhtemelen baykuş ötmesinin kötü bilinmesi bir uydurmanın yayılması sonucu günümüze kadar gelmiş olabilir. İnanışı destekleyen hiçbir delil olmaması yanında aksine bu tür inanışların hurafe olduğuna dair deliller vardır.

"Baykuş ötmesinde şer (kötülük) yoktur. Herhangi bir şeyde uğursuzluk da yoktur"(41)

Peygamberimiz bir başka hadislerinde de, kuşun uçmasında, ötmesinde uğur ve uğursuzluk aramayı, bunlara dayanarak geleceğe dair hükümler çıkarmayı, «sihir ve kehanet nev'inden» görerek yasaklamıştır.

Hayvanlar herhangi bir zamanda herhangi bir sebeple öter veya ulur. Bunu kötüye yorumlamak inancı zaafa uğratır.

İnsanın ölmesi hayvanın ulumasına değil, Allah'ın takdirine bağlıdır. Biz, her canlının vâdesi gelince öleceğine inanırız. Ama insan nerede, nasıl, kaç yaşında ve hangi şekilde ölecek onu bilemeyiz. Çünkü Yüce Allah şöyle buyurmaktadır:

"Aranızda ölümü takdir eden (keyfiyetini, zamanını, mekanını ve ömrün müddetini tayin eden) biziz. Ve biz önüne geçilebileceklerden değiliz"(42).

Allah'ın emri ve takdiri değişmez bir yasa olduğuna göre kimse kuş ötmesinden, köpek ulumasından korkmasın.

(41) Sahih-i Müslim ve Tercemesi, c. 7, s. 87.

(42) Vakıa Suresi, Âyet: 60.

 

Rüyada Baykuş Görmek Ne Anlama Gelir? Rüyada Eve Baykuş Girdiğini Görmek, Kovmak, Sevmek, Öldürmek, Beslemek, Yakalamak Anlamı ve Yorumu

Bilinçaltımızın yansıması olan rüyalar gerçekliğin bir dışavurumu olarak karşımıza çıkar. Her gün gördüğümüz ve tüm detayıyla hatırlamadığımız bu rüyalar, her zaman insanların merak ettiği bir konudur. Gizemini koruyan rüyalar her zaman insanların ilgisini çekmiştir. Zamanla ise rüya yorumcuları ile gördüğümüz simgelerin anlamları dikkat çekmiştir. Rüyada gördüğümüz simgeler, bize onun ne anlama geldiği sorusunu hatırlatmıştır. Rüyada görülen baykuş, kimileri için ürkütücü olabilir. Rüyayı gören kişinin, baykuşu ne şekilde gördüğüne bağlı olarak farklı yorumlarla karşılaşacaktır. Rüyada baykuş görmek genel olarak olumsuz tabirlere yorulur. Baykuş sıkıntı, kedere ve zalim insana işaret eder. Rüya sahibi rüyada baykuşu nasıl gördüğüne bağlı olarak farklı yorumlara denk gelir. Rüyada baykuş görmek ne anlama gelir sorusu da bu noktada önem kazanır.

Rüyada Baykuş Görmek

Rüyada baykuş kötü ve zalim bir insanı simgeler. Kötü, ahlaklı ve art niyetli bir kadına veya yalancı ve yüzsüz bir erkeğe işaret eder. Rüyada baykuş gören kişinin etrafında, ona zarar vermek isteyen insanlar olduğuna işaret eder. Bu rüya aynı zamanda ayrılığa, nazara ve kötü söz söylemeye delalet eder. Rüyadaki baykuşun dişi olması rüya sahibinin kötü ve hain bir kimseyle tanışmasına işarettir.

Erkek baykuş ise, hırsızlığa ve kötülüklere delalet eder. Baykuşun eve geldiğini görmek ölüme ve evin harap olmasına işarettir. Başka bir tabire göre baykuş, sakinlik, bilgelik ve kişinin sakin kararlar vermesine işaret eder. Rüya sahibinin baykuş sürüsü görmesi, sevdiği bazı insanları kıracağına, sabrının tükeneceğine işarettir. Baykuş sürüsü aynı zamanda kişinin anne babasının duasını ve emeklerinin karşılığını alacağına, sıkıntıların kısa sürede sona ermesine işaret eder.

Rüyada Beyaz Baykuş Görmek

Rüyada beyaz baykuş görmek ise rüya sahibinin uzun bir ömre sahip olacağına işaret eder. Aynı zamanda kişinin bolluk ve bereket içinde yaşayacağına, işlerinin yolunda gideceğine işarettir. Beyaz kuş, rüya sahibinin deneyimli ve bilgili olduğu bir konuda saygı duyulan bir insan olacağına delalet eder. Bunun aksine siyah baykuş gören kişinin rahatının yerinde olacağına ve hastalıktan şifa bulmasına işaret eder.

Renkli baykuş gören kişi ise ailesiyle çok sevineceği haberler alacağına, bolluk ve bereketlilik içinde yaşayacağına delalet eder. Baykuş yavrusu ise mal kayıplarına ve sağlık sorunlarıyla uğraşmaya işarettir.

nest...

batman iftar saati 2021 viranşehir kaç kilometre seferberlik ne demek namaz nasıl kılınır ve hangi dualar okunur özel jimer anlamlı bayram mesajı maxoak 50.000 mah powerbank cin tırnağı nedir