Makat (anal kanal-anüs) bölgesinde bulunan kan damarlarının genişlemesi, şişmesi ve ele gelmesi durumuna hemoroidal hastalık (basur - mayasıl) denmektedir.
Normal şartlarda hemoroid, gaz-gaitanın tutulmasını, dışkılama sırasında tam boşaltımın yapılmasını sağlayan ve dinlenme sırasında su sızdırmazlık görevi olan anatomik yastıkçıklardır. Hemoroid her insanda birden fazla sayıda bulunmaktadır. Hastalık durumu hemoroidal hastalık, halk arasındaysa basur veya mayasıl olarak adlandırılmaktadır.
Hemoroidler bulundukları bölgeye göre iç ve dış olmak üzere ikiye ayrılmaktadır.
İç hemoroidler anal kanalın içindedir ve bu damarların üzeri bağırsağın iç yüzeyini örten tabaka yani mukoza ile kaplıdır.
İç hemoroidler, dışkılama ile taze renkli kanamaya sebep olabildiği gibi ağrısız olarak makattan dışarıya sarkan şişlikler-memeler olarak da görülebilmektedir.
Dış (eksternal) hemoroid, hastanın, makatta hemoroid memelerinin gözle gördüğü ve elle hissedebildiği bir oluşum olarak açıklanabilir. Üzeri ince bir deriyle kaplı olan dış hemoroidler normalde hissedilmezler. Hemoroid memeleri makatta mavi ya da mor rengine yakın bir tonda gözlemlenebilmektedir.
Hemoroidal damarlardaki kan akışının bozulması ve bölgede kan birikiminin yaşanmasıyla birlikte damarların tıkanır ve sonucunda bu damarlarda kanın pıhtılaşması gerçekleşir. Dış hemoroidal damarlardaki kanın pıhtılaşmasıyla da “tromboze hemoroid” oluşumu meydana gelir. Oldukça ağrılı seyreden tromboze hemoroid rahatsızlığında hastanın şikâyetleri arasında, makatın hemen yanında;
Dışkılama esnasında sıklıkla lavaboyu kırmızıya boyayan taze renkli kanama ve/veya temizlik sırasında hasta tarafından hissedilen makattaki meme, şişlik başlıca belirtilerindendir.
Ayrıca;
Kronik kabızlık ve düzensiz dışkılama alışkanlığı hemoroidi olanlarda sık görülmektedir. Hemoroid hastalarının yakın aile bireylerinde de benzer hemoridal hastalıklar sıktır.
Hemoroidin (Basurun) nedenleri şunlardır:
Hemoroidin kesin tanısı klinik muayenenin yanı sıra,
Hemoroid kendiliğinden iyileşme seyredebilen kronik bir sorundur. Hemoroid, yüzde 90 oranında cerrahi yöntemlere başvurulmadan tedavi edilmektedir.
Hemoroid tedavisinde öncelikle;
Hemoroid hastalığının erken döneminde mukozal fiksasyon yöntemleri (lastik band ligasyonu, infrared, skleroterapi) yapılabilmektedir. Bu yöntemler ofis şartlarında, anestezi gerektirmeden ağrısız uygulanabilmektedir.
Hemoroid cerrahisi seçenekleri arasında;
Ayrıca son yıllarda hemoroid ameliyatlarında lazer tedavisine de sıklıkla başvurulmaktadır.
Hemoroidin ilerlemesi durumunda cerrahi yöntem gündeme gelir. Hemoroid ameliyatı yöntemi, hastaya göre seçilmelidir ve uygun olan teknikle ameliyat yapılmalıdır.
Hemoroid ameliyatı öncesinde, hastaların kan sulandırıcı ilaçları kesilir ve ilaca uygun bekleme süresince beklenir. Ameliyattan 12 saat önce, su ve gıda alımı kesilir.
Milligan & Morgan, Ferguson, Parks ve Whitehead Ameliyatları: Temelde hemoroid yastıkçıkların makas, bıçak ve damar kapatma cihazlarıyla kesilerek çıkartılmasını hedeflerler. Bu tekniğe ‘’hemoroidektomi’’ adı verilir. İşlem sırasında makatın genişletilmesi veya ‘anal dilatasyon’ işlemi özellikle üçüncü derecede hemoroidlerde belirgin bir rahatlama sağlar.
Hemoroid yastıkçıkları anal kanalının içerisinden alınması durumuna “kapalı hemoroidektomi’’ adı verilir. Bu teknikte, makat derisinde hiçbir yara veya iz olmaz. Anal kanalın dışında ve makat derisinden hemoroid yastıkçıkların alınması işlemiyse “açık hemoroidektomi’’ olarak adlandırılır.
Lateral İnternal Sfinkterotomi: Anal kanal basıncını düşürme amacıyla sfinkterik iç kasın kesilmesi işlemidir.
Anal kanalın genişletilmesi (Anal Dilatasyon): Makat kaslarının anestezi altında cerrahın parmaklarıyla genişletilmesi işlemidir. Bu işlem sıklıkla diğer tekniklere ek olarak yapılmaktadır. Ancak, sadece anal dilatasyon yapan cerrahlar da vardır.
Lazer Yöntemi: CO2, Argon, NdYag, Diod lazerler bu amaçla kullanılabilir. Lazerlerin ana amacı, damarların tutkal ile yapıştırılarak kapatılması gibi adlandırılabilir. Bu yöntemlere ‘’lazer hemoroid ablasyonu’’ veya ‘’lazer hemoroidoplasti’’ denmektedir.
Longo Yöntemi: Hemoroidal hastalık tedavisindeki ameliyat yöntemlerinden biri de longo tekniğidir. Hemoroidal yastıkçıklar, anal kanalda genellikle üç yerde olmaktadır. Klasik cerrahi yöntemde en az üç yerden yara oluşturmak gerekir. Bu işlem normal dikişle de lazer uygulamasıyla da yapılsa makatta ciddi yaralar oluşur. Longo yönteminin anal kanalın içinde gerçekleştirilmesi ameliyat sonrasında ağrı duyusunun azalmasını sağlar. Ayrıca, makat sarkması durumlarında ve ileri derecedeki hemoroidlerde (üçüncü ve dördüncü derecedeki hemoroidler), longo tekniğinin olumlu sonuçlar verdiği bildirilmektedir.
Rektal Mukopeksi/RAR Yöntemi: Bu yöntem anal kanalın kalın bağırsağın son kısmına, emilen ve dışkı ile dışarı atılan dikişlerle tespit edilmesi esasına dayanır. Rektal mukopeksi yöntemi; rektoanal repair (RAR), transanal haemorrhoidal dearterialisation (THD) veya hemoroid arteri ligasyonu (HAL) olarak da adlandırılmaktadır.
Hemoroidin cerrahi tedavisi güvenle yapılabilir. Fakat basur ameliyatında seyrek de olsa bazı riskler ve komplikasyonlar ortaya çıkabilir.
Bu risklerin bazıları ameliyata bazıları da anesteziye aittir. Hemoroid ameliyatına bağlı gelişebilen komplikasyonlar şunlardır:
Ameliyat süresi, her hastaya ve uygulanan tekniğe göre farklılık göstermektedir. Bu farklılıklar göz önüne alındığında hemoroid ameliyatı süresi dakika arasında değişmektedir.
Hemoroid ameliyatı olanlar çoğunlukla aynı gün içerisinde veya ertesi gün hastaneden taburcu edilir. Uygulanan tekniğine ve kanama, şişlik, akıntı gibi şikâyetlerin bulunup bulunmadığına göre ameliyat sonrası iyileşme süresi bir haftayla bir ay arasında değişmektedir. Hasta, ameliyatın aynı günü ayağa kalkabilir ve kısa süre sonra normal hayatına dönebilir.
Hemoroid ameliyatı sonrasında iyileşme sürecinin ağrısız ve konforlu geçmesi için dikkat edilmesi gereken bazı kurallar vardır.
Hemoroid ameliyatı sonrasında dikkat edilmesi gerekenler şunlardır:
Genellikle basur ismi ile bilinen hemoroid kadın ve erkeklerde sıklıkla görülebilmektedir. Yaşam kalitesini olumsuz etkileyen basur makat bölgesinde gelişmekte ve tedavi uygulanmadığı zaman ağrı ve acılar oluşturmaktadır.
Dış Basur Memesi Nedir?
Basur makat bölgesinde oluşan bir sağlık problemidir. Makat bölgesinde sarkan çıkıntılara da basur memesi adı verilmektedir. Günümüzde pek çok basur hastalığına yakalanmış kişi doktorlara gitmekten çekinmektedir. Fakat bu hastalıkta tıbbi destek almak gerekir. Basur hastalığına yakalanan kişiler doktora gitmezler ise kişilerin yaşam kalitesini de olumsuz yönde etkileyecektir.
Dış Basur Memesi Kendiliğinden Geçer mi?
Basur memesinin oluşmasının ana nedenlerinden birisi bireylerin dışkılamada zorlanması veya uzun süre boyunca oturma pozisyonunda kalmasıdır. Bu durum kişilerde kan akışını olumsuz etkilemektedir. Böylece damarlarda büyüme meydana gelmektedir. Damarların büyümesi sonucunda uterusun baskı uygulamaya başlar ve basur memesi meydana gelebilir.
Dış basur memesi hastalığı genellikle kendiliğinden geçmektedir. Dış basur memesi durumunda kişilerde herhangi bir şikayet yok ise herhangi bir tedavi uygulanmamaktadır. Fakat hastaların burada dikkat etmesi gereken noktalar bulunur. Özelikle beslenme alışkanlıklarının düzene girmesi gerekir. Ayrıca kabız yapan yiyeceklerden kaçınmak ve tuvalette uzun süre oturur pozisyonda da kalmamak gerekmektedir.
Dış Basur Memesi Tedavisi Nasıl Yapılmalıdır?
Basur memesi hastalığında temizlik çok önemlidir. Özellikle bu hastalığa yakalanan kişiler lifli gıdalar tüketmesi gerekir. Alınan önlemler sonucunda dış basur memesinde büyüme meydana gelir ise mutlaka bir doktora gidilmesi gerekir.
Dış basur tedavisinde genellikle bir tedavi yöntemi uygulanmamaktadır. Kendiliğinden geçen dış basur memesi bazen makat bölgesinde ağrı ve kanamalara neden olabilir. Böyle durumlarda kişilerin mutlaka uzman bir doktora gitmesi gerekir. Doktorlar dış basur memesi tedavileri için kremler verebilir. Bunun yanında fitil veya pomad tedavisi de uygulanmaktadır. Fakat dış basur tedavisinde en büyük görev hastalara düşmektedir.
Dış basur memesi olan hastaların temizlik ve hijyene çok dikkat etmesi gerekir. Özellikle makat bölgesi 15 dakika boyunca yıkanmalı ve temizlenmelidir. Bunun yanı sıra sert zeminlere oturmakta bu hastalıkta tehlikeli olabilir. Bu nedenle dış basur memesi hastaların daha yumuşak bir zemine oturulması tavsiye edilmektedir.
Söylemekten utanıldığı için ağrı çekilen ve ne yazık ki genellikle son aşamaya ulaştığında hekime başvurulan halk arasında basur olarak da bilinen hemoroidden korunmanın aslında ne kadar kolay olduğunu biliyor muydunuz?
Hemoroid (Basur) makat etrafındaki toplardamar yumağının gevşemesi ve meme şeklinde dışarı doğru sarkmasıdır.‘Bu gevşeme ve genişleme, genellikle birden olmaz. Belli bir zaman geçmesi gerekir. Bu nedenle hemoroid problemi olan kişinin belirgin olmasa da uzun süredir devam eden şikayetleri vardır. Ancak bazen hiç şikayeti olmayan kişiler veya hemoroidi olduğu bilinen ama çok rahatsız olmayan kişiler, makatlarında aniden ortaya çıkan ağrılı bir şişlikten dolayı başvururlar. Akut tromboze hemoroid dediğimiz bu durum şiddetli ağrı sebebiyle tedavi edilmesi gereken bir hastalıktır.’
Basur yani Hemoroid hastalığının dört derecesi vardır.
Hemoroid şikayetleri, kalın barsak kanseri olan bir hastanın şikayetleriyle karıştırılabilir. Hemoroid tedavi edilirken kanser gözden kaçabilir. Bu nedenle hastanın durumuna göre hemoroid tedavisi öncesi kalın barsak kontrolü (kolonoskopi) gerekebilir. Makatta ve çevresinde sıkça görülen diğer hastalıklar, anal fissür (çatlak), fistül (tünel), kıl dönmesi ve siğiller de hemoroid hastalığı ile karıştırılabilir. Dikkatli bir muayene ile bu hastalıklar teşhis edilip tedavi edilebilirler.
Maalesef hemoroid şikayetleri olan hastalar hem önemsemedikleri hem de utandıkları için hekime geç başvurarak; ileri evrede tedavi için yardım isterler. Oysaki daha hastalığın başında hemoroid tedavi edilmelidir ki ilerleyip şikayetler artmasın, ilaçlarla düzelebilecek hastalık ameliyat gerektirmesin ve çok miktarda kan kaybından dolayı kansızlık gelişmesin. Hemoroidde evrelerine göre çeşitli tedaviler vardır.
Bu tedavi yöntemleri arasında uzun vadede en etkilisi ve tekrarlama ihtimali en düşük olanı halen ameliyattır. Güncel olarak Longo yöntemi denilen metod ile ağrısız olarak hemoroide müdahale edilebilir. Bu metodda makatın yaklaşık 4 cm içinden 2 cm genişliğinde bir silindirik halka çıkarılıp kalan iki uç tek kullanımlık bir cihaz (stapler) ile uç uca dikilir. Böylelikle hemoroid memeleri makatın içine çekilmekte ve kan akımı kesintiye uğratılarak sönmeleri sağlanır.
1. Derece Hemoroid | 2. Derece Hemoroid | 3. Derece Hemoroid | 4. Derece Hemoroid | |
Tedavisi | İlaç tedavileri, barsak alışkanlıklarının düzenlenmesi, acılı yiyeceklerden sakınmak. | İlaç tedavileri, ışın tedavisi (infrared koagülasyon) ve lastik bantla bağlama tedavileri uygulanır. | Lastik bantla bağlama ve ameliyat tedavileri | Sadece ameliyat tedavileri |
Ameliyat sonrası ilk dışkılama esnasında biraz ağrı ve kanama normaldir. Sonrakilerde bu durum azalır. Kabızlığın olmaması, ilaçların düzenli kullanılması, sıcak su oturma banyoları hem ağrıyı keser hem de iyileşmeyi hızlandırır. Bütün hemoroid memelerinin alındığı bir ameliyattan sonra tekrarlama görülmez. Ancak yara iyileşmesinin tam olmadığı durumlarda hastalar ağrı ve kanamadan şikayet edebilirler. Bu, hastalığın tekrarı değil, iyileşmemiş yaranın yaptığı rahatsızlıktır.