Alışılmışın dışında farklı mevsimlerin yasandığı bir coğrafyaya uzanmaya ne dersiniz? Patagonyada göllerden şelalelere, buzullardan karlı zirvelere, görsel bir şölene şahit olmak için her yıl milyonlarca turist yaşamın tadını bu noktada çıkartıyor. Aynı zamanda bölgede balinalardan penguenlere, deniz aslanlarında uzanan geniş bir yelpazede yüzlerce farklı canlı yaşıyor. Hepsi de doğal ortamında Güney yarımkürenin en zarif ve çekici şehirlerinin başında gelen, tango ateşinin dört bir yanı sardığı Buenos Airesten biraz daha güneye yolculuk yapmak için rotamız Patagonya! Bunun adına bir hayalin peşinden de gitmek diyebiliriz.
Hakkında çok az şey bilinmesine rağmen, bu topraklara Tierra del Fuego deniyor, Türkçe karşılığı ise; Ateş Toprakları Yaz aylarında bile ısının dereceyi geçmediği, sakin, huzurlu insanların yaşadığı, nüfusun i geçmediği Patagonyanın başkenti Ushuaia daha önce gördüğünüz şehirlerden biraz daha farklı. Havası soğuk ama insanları sıcacık ve rahat, bir ana alışveriş caddesi (San Martin), bir de ona paralel limanın bulunduğu sahil caddesinden (Maipu Caddesi) ibaret şehir merkezi, güzel cafeleri ve restoranlarıyla insanı bir anda evindeymiş gibi hissettiriyor.
Güneş akşam dan önce batmıyor; bütün bir gün bulutlarla kaplı gri gökyüzünde akşamın 9unda güneş bir anda gülen yüzünü gösterebiliyor ve insanı şaşırtıyor; tıpkı şehrin yavaş ritminin, hayatın sadeliğinin, Ateş Topraklarının SubAntartik Ormanlarının salkım saçak ağaçlarının insanı şaşırttığı gibi Yerel bir seyahat acentasından kendiniz için günlük turlar seçebilirsiniz. 4X4le Off Road Göller Bölgesi turu ise bu listenin ilk sırasında yer alabilir. Kuzey Amerikanın tepe noktasından, taa Alaskadan başlayan ve bu topraklara kadar Amerika kıtasını boydan boya kat ederek inen Pan-Amerikan Otobanının en uç noktasında ilerlediğinizi unutmayın. Nereye mi? Dünyanın bittiği noktaya, SubAntartik Ormanlarına ve And Dağlarının kıvrımında gizlenmiş Escondido ve Fagnano Göllerine. Kulağa oldukça ilginç geldiği bir gerçek! Biraz merak biraz heyecan, bolca da özgürlük hissedeceğinize emin olabilirsiniz. Aracınızla ormanın derinliklerine daldığınızda ise sanki bir anda Avatar filmindeki o büyülü ormanların tam ortasına düşmüş gibi olabilirsiniz. O esnada yüzünüzde mavi bir gülümseme bile belirebilir Şaka bir yana gökyüzünün en uzak noktasına dek uzanan bölgeye özgü Lenga ağacları, sarı yabani orkideler, kunduzların darbeleriyle zedelenmiş ağaç gövdeleri dört bir yanınızda Garibaldi Geçidinden geçip tepelerden aşağıya kıvrılan yoldan ilerleyerek ulaştığınız göl kenarında bir kahve molası verirken çevrenizi izlemeye, doğayı dinlemeye devam edebilirsiniz.
Tatlım bana bir bilet, bu işin sonuna geldik! Dünyanın Sonuna Giden Trende yerinizi ayırtmalısınız. Şaka değil, gerçekten de dünyanın son noktasına tren ile gidebiliyorsunuz. Patagonya Ormanlarından, Pipo Nehrinden ve Macarena Şelaleleriðnden geçerek ulaşıyorsunuz. yılında kullanılmaya başlanan bu demiryolu hattı o dönemde ormana odun kırmaya götürülen azılı mahkumları taşımak amacıyla kullanılıyormuş, şimdilerde ise gezginleri güzel bir manzara eşliğinde Tierra del Fuego Milli Parkına taşıyor. Trenden indiğiniz zaman Milli Parkın içinden bir süre araçlarla gittikten sonra rehber eşliğinde ormanda yürüyebiliyorsunuz. Ormandaki patikanın sonunda ise Bahia Lapataiaya ulaşıyorsunuz. Burası bölgenin asıl sahipleri iken günümüzde soyları tükenmiş olan yerli Yamanaların yaşam alanıymış; zaten Bahia Lapataia da Yamana dilinde Batıya Kıvrılan Liman demek. Bu limanla birlikte kara da bitiyor kıta da Arjantin topraklarının da sonuna geliyorsunuz, bundan sonrası uçsuz bucaksız deniz, Beagle Kanalı ve sonrasında da Antartika. Lapataia Limanından sonra Milli Park içinde gezmeniz gereken iki durak daha var. Lago Acigami ve Bahia Ensanada. Gölün, dağlarla ve bulutlarla dansı karşısında insanın nefesinin kesildiği bir gerçek. Bahia Ensanada ise göz kırpan şakacı; dünyanın en uç noktasındaki postanesinde 10 peso karşılığında penguenli Patagonya vizesinden vurdurabiliyorsunuz pasaportunuza ya da sevdiğinize hatta kendinize de bir kartpostal atabiliyorsunuz.
Beagle Kanalı turu için Ushuaiadan katamaran ile açılmanız yeterli. Dikkatinizi çevrenize verirken doğanın da sesini dinlemeyi ihmal etmeyin. Islas Bridgesdeki kuşlar, Isla de Lobosdaki deniz aslanları ve foklar, Isla de los Pajarostaki balıkçıllar, kırlangıçlar ve kral karabataklar bütün haşmetleriyle kendilerine ait adada hüküm sürüyorlar aldırışsız bir şekilde Serin sularda biraz daha ilerledikten sonra karşımıza çıkan Les Eclaireurs deniz feneri bize göz kırpıyor
Katamaran gezisinin son durağında ise Isla Martillo, namı diğer Penguen Adası var. Mevsimsel olarak göç eden adadaki penguen nüfusunun içinde bir de yaz kış burada yaşamlarını sürdürmeyi tercih eden tane turuncu ayaklı Macellan pengueni de mevcut. Dünyanın bu kadar uzak bir noktasında hayatın bambaşka bir ritmi olduğuna şahit olmak ruhunuzu dinlendiriyor Kanal boyunca ilerlerken Şili Patagonyası da hemen burnumuzun dibinde bu arada; limanları, köyleri net bir şekilde görünüyor bulunduğunuz noktadan. Dilerseniz bir iki saatlik bir tura katılıp yakınlardaki Martial Glaciara gidebilir, oradaki buzulları gezebilirsiniz.
Etiketler: patagonya,seyahat,gezi,arjantin,şili
Patagonya, Şili ve Arjantin'in güneyindeki bölgedir. Arjantin'deki Rio Colorado ile Şili'deki Bio Bio nehirlerinin güneyi ile Magellan Boğazının kuzeyi arasında kalır. Magellan Boğazı’nın güneyindeki Ateş Toprakları da Patagonya'ya dahil edilebilir. Ağırlıklı olarak Arjantin sınırlarında olan bölgede yer alan Neuquén, Río Negro, Chubut, Santa Cruz, ve Tierra del Fuego şehirleri Arjantin’e aittir ve Buenos Aires ilinin en güney ucu da bu bölgeye dahildir. Bölgede Şili’ye ait iki bölge vardır: Aysén ve Magallanes.
Rivayete göre Ferdinand Magellan, ismini verdiği Magellan Boğazı’ndan geçerken bu topraklarda gördüğü guanako postlarına bürünmüş ve yüzleri boyalı yerlileri bir İspanyol öyküsündeki Patagon adlı bir canavara benzeterek bölgeye bu adı vermiştir.
Patagonya çok az yerleşim olan bir bölgedir. Yerleşim ortalama kilometrekare başına 2 kişidir. Aslında 1 milyonu aşkın insanın yaşamasına rağmen nüfus yoğunluğunun bu derece az olmasının sebebi bölgenin dünyanın en büyük ülkelerinden biri olan Arjantin’inüçte birine tekabül etmesi yani aşırı yüz ölçümüdür.
Düz alanlarında, Pampas denilen bu yöreye özgü otluk steplerin hâkimiyeti vardır. Arjantin tarafı And Dağları'nın engel teşkil etmesinden dolayı Şili tarafından daha kurak bir iklime sahiptir. Şili kesimi ise Valdivia Yağmur Ormanlarının etkisiyle oldukça yağmur çeker. Genel karakter olarak çok güçlü rüzgârlar esmektedir. Kutuplardan sonraki yeryüzünün en büyük buzul alanları Şili kısmındadır.
Güneyinde yarı Antartika ikliminin hüküm sürdüğü Ateş Toprakları (Tierra del Fuego) bulunur. Bölgenin karakteristik hayvanları guanako, bir tür deve kuşu olan nandu ve kondor sayılabilir. Ayrıca çok sayıda deniz kuşuna ve flamingoya ev sahipliği yapmaktadır.
Yazıcı Dostu Sürüm