Beyin ve damar tıkanıklıkları insanlar için hayati risk oluşturan sonuçları barındırmaktadır. Tedavi edilmediği takdirde inme, felç hatta ölüme neden olmaktadır. Buna bağlı olarak teşhis ve tedavisi Nöroloji bölümü doktorları tarafından yapılan beyin ve damar tıkanıklıkları, olabildiğince erken teşhis edilmelidir.
Avicenna Hastanesi olarak kaleme aldığımız bu yazıda “Beyin ve Damar Tıkanıklıkları Tedavisi” hakkında merak ettiğiniz tüm detaylara ulaşabilirsiniz.
Vücudumuzda beyne kan taşıyan ve düşünme, konuşma, kişilik, duyusal ve motor işlevlerinin bulunduran iki karotis arter vardır. Karotis arterler beynin büyük kısmını besler. Karotis arterlerin diğer adı şah damarlardır. Bu damarlar ayrıca beyne giden kanın yüzde 80’ini sağlar. Bu damarlar içinde bazen yağ ve kolesterol birikintileri meydana gelir. Buna bağlı olarak damar sertliği gelişir. Damar sertliği sonucunda ise şunlar gelişir ve tüm bu durumlar beyin ve damar tıkanıkları olarak adlandırmaktadır.
1.Aşama: Damarların daralması
2.Aşama: Beyne pıhtı atması
3.Aşama: Kan akışının azalması
4.Aşama: Felç, İnme
Tanı ve teşhisinde karotis arterler (şah damarlar), Bilgisayarlı Tomografi(BT), Doppler ultrasonografi veya Manyetik Rezonans (MR) ile görüntülenmektedir. Hangi yöntemin kullanılacağı doktor tarafından belirlenmektedir. Bazen tek bir görüntüleme yöntemi ile istenilen sonuç elde edilir. Bazen ise diğer görüntüleme yöntemlerinden de yardım alınmaktadır.
Beyinde oluşan damar tıkanıklıkları erken teşhis ve tedavide geçicidir. Diğer taraftan tedavide gecikildiği bazı durumlarda geçici veya kalıcı felce sebep olmaktadır. Geçici felçler, geçici iskemik atak olarak bilinmektedir.
Bu tıkanıklıklar tedavi edilmediği durumlarda tansiyon aşırı yükselip aşırı düşebilir. Bu sebeple kişi hayatını kaybedebilir. Beyin ve damar tıkanıklıkları felç, inme gibi kalıcı hasarlara da yol açmaktadır. Erken teşhis ve tedavi hayati riskin önüne geçmek açısından son derece önemlidir.
Sıkça Sorulan Sorular
Sol beyin damar tıkanıklığı belirtileri?
Bu belirtiler, sağ kol ve bacakta güçsüzlük, kuvvetsizlik ve uyuşma; yüzün sağ tarafında düşme ve his kaybı; konuşma, anlama ve görme bozuklukları şeklindedir.
Beyin damar tıkanıklığı nedir?
Bu damarlar içinde bazen yağ ve kolesterol birikintileri meydana gelir. Buna bağlı olarak damar sertliği gelişir. Damar sertliği sonucunda ise damarlar daralır, beyne pıhtı atar ve kan akışı azalır. Sonucunda kişi felç olur. Tüm bu durumlar beyin damar tıkanıklığı olarak adlandırılmaktadır.
Beyinde damar tıkanıklığı neden olur?
Yüksek kan basıncı, sigara kullanımı, yaşlılık ve çeşitli ilaçların yan etkisi olarak gelişebildiği gibi; çeşitli enfeksiyonlar, tümörler, doğumsal hastalıklar, beyin ve damar hastalıkları, kalp ve hematolojik hastalıklar gibi nedenlerden dolayı da gelişmektedir.
Nöroloji bölümü doktor listesi aşağıda yer almaktadır:
Arterler yani diğer bir adıyla atar damarlar, oksijenden zengin kanı kalpten alıp beyin ve tüm vücuda taşıyan damarlardır. Beyne oksijenden zengin kanı taşıyan, boynun her iki tarafında birer tane olmak üzere uzanan iki karotis arteri mevcuttur. Bu atar damarlar, düşünme, konuşma, kişilik ve duyusal ve motor işlevlerin bulunduğu beynin ön kısmını besleyen kan damarlarıdır. Karotis arterlerin içinde yağ tabakası veya kolesterol birikintisinden oluşan ‘plak’ adı verilen yapılar birikip tıkanmaya sebep olabilir. Zamanla oluşan bu birikim, atar damarı daraltır, beyne giden kan akışını azaltır ve inmeye yol açabilir. Beyin damar tıkanıklığı tüm inmelerin yaklaşık %85’inden sorumludur.
Serebrovasküler hastalıklar yani beyin damar hastalıkları, esas olarak beyin damar tıkanıklıkları ve beyin kanaması ile ilişkilidir. Çoğu serebrovasküler hastalık (beyin damar hastalığı),tam iyileşmeden ani ölüme kadar değişen ve primer hasarın lokalizasyonuna bağlı olarak çok çeşitli orta ve değişken nörolojik hasarları kapsayan, iskemik inme (tıkayıcı) veya hemorajik (kanama) akut inme olarak kendini gösterir.
İskemi, kan akışının yokluğunu belirtmek için kullanılan terimdir. İskemik inme en yaygın görülen inme tipidir. Beyin damarlarını tutan hastalıklar, beyin damar tıkanıklıklarına sebep olabilir.
Ateroskleroz beyin damarlarını tutan, genellikle yaşamın ikinci veya üçüncü on yılında başlayan ve yaşla birlikte yavaş yavaş ilerleyen büyük beyin damarlarının en yaygın dejeneratif hastalığıdır. Başlıca sonuçları, beyin damarlarının tıkanmasına bağlı olarak beyinde yetersiz beslenme (hipoperfüzyon), tromboz ve emboliye yol açan kan akımının azalmasıdır. Risk faktörleri kolesterol, hipertansiyon, diyabet, metabolik sendrom ve sigara kullanımıdır.
Atar damarda ciddi boyutta bir daralma, tıkanıklık varsa kişi risk altındadır; Bu riski azaltmak için atar damardaki tıkanıklığı açmak ve beyne giden kan akışını sağlamak gerekir ve kişiye cerrahi müdahale gereklidir. Kişiye eğer zamanında cerrahi müdahale yapılmazsa inme (felç) meydana gelebilir.
Bazı durumlarda ise, hastalar ”kısa bir süreliğine” ortaya çıkan inme(felç) semptomlarına sahip olabilirler. Bu durum ” minör inme ” veya tıp dilinde ”geçici iskemik atak (GİA)” olarak adlandırılır ve özellikle karotis atar damarının daralması ve tıkanması durumunda daha şiddetli bir sonraki inme(felç) için önemli bir risk faktörü ve aynı zamanda ön habercisidir.
Beyin damar tıkanıklıklarına önlenmesi ve ilerlemesini engellemek amacıyla yaşam tarzı değişiklikleri büyük önem taşır. Bu yaşam tarzı değişiklikleri genel anlamda şu maddeleri içerir: