biokadin fitil yan etkileri / Vajinal Mantar Nedir? Belirtileri & Tanısı & Tedavisi - Medicana Sağlık Grubu

Biokadin Fitil Yan Etkileri

biokadin fitil yan etkileri

Biokadin Vajinal Suppozituar (Fitil) g 14 Adet

Ürogenital Sistem ve Cinsiyet Hormonları - Jinekolojik Antiinfektif ve Antiseptikler - Jinekolojik Antiinfektif ve Antiseptikler - Diğer - Povidon İyot

İlaç Adı:Biokadin Vajinal Suppozituar (Fitil) g 14 Adet
Firma:Biokan İlaç
Etkin Madde:Povidon İyot
ATC Kodu:G01AX11
Kamu Kodu:A
Barkod:
Fiyatı:78,60 TL
Reçete Tipi:Normal Reçete
e-Reçete:Aktif
Temin:İlacınızı sadece eczaneden alınız!

Biokadin Vajinal Suppozituar (Fitil) g 14 Adet Endikasyonları

Biokadin Povidon İyot etken maddesine sahiptir. Biokadin farklı enfeksiyonların neden olduğu nonspesifik enfeksiyonlar, enfeksiyöz vajinit, Haemophilus, seafoodplus.infolis, Candida Albicans ve Trichomonas Vaginalis gibi mikroorganizmaların yol açtığı vajina iltihaplarının tedavi edilmesi amacıyla kullanılır.

Biokadin ayrıca dezanfektan ve antiseptik olarak özellikle kontamine olan yaraların tedavi edilmesinde ve de cilt ve mukoza zarların antisepsisi için de kullanılır.

Povidon İyot etken maddeli Biokadin Fitil virüslere, bakterilere, mantar hastalıklarına ve de mikroplara karşı etkilidir.

Biokadin Vajinal Suppozituar (Fitil) g 14 Adet Fiyatı

Biokadin Vajinal Suppozituar (Fitil) g 14 Adet, ilaç fiyatı: Türkiye Cumhuriyeti Sağlık Bakanlığı'na bağlı İEGM (TİTCK) tarafından tarihi itibariyle açıklanan KDV dahil satış fiyatı 78,60 TL dir. Biokan İlaç firması tarafından satışa sunulan barkod numaralı bu ilaç Orijinal/Jenerik/Yirmi Yıllık sınıflandırmasında Jenerik ilaç sınıfındadır.

Biokadin Vajinal Suppozituar (Fitil) g 14 Adet Etkin Maddesi

Biokadin Vajinal Suppozituar (Fitil) g 14 Adet ilacının etkin maddesi olan Povidon İyot, orjinal ismiyle Povidone-iodine maddesinin Milli Tıp Kütüphanesi kayıt numarası (CAS No) olup, molekül ağırlığı g/mol, formülü ise C6H9I2NO dir. Povidon İyot maddesinin hamilelik / gebelik kategorisi C'dir, bu etkin madde bulunan ilaçlar yoluyla alınır.


Biokadin Vajinal Suppozituar (Fitil) g 14 Adet ilacının ana etkin maddesi Povidon İyot için Kimyasal Yapı Resmi:
Biokadin Vajinal Suppozituar (Fitil) g 14 Adet (Povidon İyot) Kimyasal Yapısı (2 D)Biokadin Vajinal Suppozituar (Fitil) g 14 Adet (Povidon İyot) Kimyasal Yapısı (3 D)

Biokadin Vajinal Suppozituar (Fitil) g 14 Adet ilacının Kategorisi

Ürogenital Sistem ve Cinsiyet Hormonları - Jinekolojik Antiinfektif ve Antiseptikler - Jinekolojik Antiinfektif ve Antiseptikler - Diğer - Povidon İyot

Biokadin Vajinal Suppozituar (Fitil) g 14 Adet Uyarılar

ilaç tr uyarısı: Hiçbir ilacı doktorunuza ya da eczacınıza danışmadan kullanmayınız. Unutmayınız ki, internet sitelerinde ilaçlar hakkında verilen bilgiler, bir uzmanın sizi muayene ederek vereceği reçetenin yerini tutmaz. Bu sayfada Biokadin Vajinal Suppozituar (Fitil) g 14 Adet kullananlar veya diğer kişiler ilaç hakkında yorum yapamaz.

İDRAR YOLU ENFEKSİYONLARI

İdrar yolu enfeksiyonu (İYE) idrarın oluştuğu (böbrek) ve sonrasında atıldığı yolakların (üreter, mesane ve üretra) herhangi bir yerinde oluşabilir. İnsanlarda en sık gözlenen enfeksiyonlar arasında 2. sırada yer alır. Bayanların yarısı hayatları boyunca en az bir kez İYE geçirirler.

TANIMLAR:

Enfeksiyonun bulunduğu organa göre farklı isimlendirmeler yapılır.        

Böbrek: Piyelonefrit

İdrar kesesi (mesane): Sistit

İdrar kanalı (üretra): Üretrit

Takrarlayan (rekürren) İYE: Bir yıl içinde 3 veya daha fazla sıklıkta İYE gelişmesidir.

NASIL OLUŞUR:

Sıklıkla dış ortamdan idrar yollarına mikroorganizmaların ulaşması ya da bulaşması (assendan yol) şeklinde oluşur. En sık E. Coli olarak isimlendirilen mikroorganizma tarafından oluşturulur. Bu mikroorganizma bağırsakların doğal yapısı içerisinde bulunur ve idrar yoluna bulaştığında ise enfeksiyona yol açar.  İdrar yolları enfeksiyonları sıklıkla doktorun önerisi doğrultusunda antibiyotik kullanımı ile düzelir. Etken mikroorganizma dış ortamdan üretra dediğimiz kanal yoluyla  idrar kesesine yerleşir ise “sistit” denen tabloyu oluştururken, böbreklere ulaşması durumunda  “piyelonefrit” denen daha ağır bir hastalık tablosunu oluşturur. Bayanlarda idrar kesesinden dış ortama idrar atılımını sağlayan kanal (üretra) çok kısa olduğu için ve idrar yapılan kanal ağzı anüse (makat) ve vajinaya (kadın cinsel organı) yakın olduğu için dış ortamdan enfeksiyon kapma oranları çok daha yüksektir. Sistit dediğimiz ve idrarda yanma, sık idrara çıkma gibi şikayetlere yol açan tablo idrar yolu enfeksiyonları arasında en sık karşılaşılan tablodur. Bu nedenle bu yazımızda daha çok “sistit” tablosundan bahsedilecektir. Daha az görülen piyelonefrit durumunda ise benzer şikayetlere ilaveten ateş, sırt ağrısı, bulantı ve kusma eşlik etmektedir.

Erkeklerde ve bayanlarda böbrek taşı, vezikoüreteral reflü ve nörojen mesane gibi idrar akımını engelleyen veya değiştiren hastalıklarda da İYE gelişebilir. Bunun dışında bazı kişilerde İYE açısından genetik yatkınlığın olduğuna dair çalışmalar da vardır.

Bayanlarda ise vajinal enfeksiyonlar sistit benzeri şikayetler oluşturabilir. Bu durumda sıklıkla bir vajinal akıntı vardır. Böyle bir tabloda hasta öncelikle Kadın Doğum uzmanı tarafından değerlendirilmelidir.

Bayanlarda östrojen hormonu normal vajina florası için gerekli olan laktobasillerin çoğalmasını (kolonize) sağlar. Laktobasiller ise vajen ortamını asidik hale getirerek enfeksiyona yol açan mikroorganizmanın gelişimini engeller. Menapoz sonrası dönemde hem östrojen eksikliği hem de laktobasillerin azalması sonucunda vajinal flora bozulduğu için tekrarlayan enfeksiyonları görülmektedir.

RİSK FAKTÖRLERİ:

Aşağıda madde madde belirtilen durumlarda; idrar yolu enfeksiyonları artmaktadır.  Tedavi yöntemlerinden bahsedilirken bu durumların düzeltilmesinin tedavide en önemli basamak olacağı vurgulanacaktır.

  • Uzun süre idrar yapılmaması veya idrarın uzun süre tutulması

  • İdrar yapılırken idrar kesesinin tam boşaltılmaması

  • Sünnetsiz olmak (erkek)

  • Kabızlık

  • Kalıcı sonda bulunması

  • Vücut direncinin (immun sistem) zayıflaması

  • Şeker hastalığının bulunması

  • Sık ve uzun süreli antibiyotik kullanımına bağlı mikroorganizmalara karşı direnç gelişmesi

  • İdrar yollarını tahriş eden kimyasallara maruz kalınması

  • Doğum kontrol yöntemi olarak kullanılan diyafram, spermisid ajanlar veya spermisid içeren kondomların (prezervatifler) kullanılması

  • Menapoz döneminde östrojen eksikliğine bağlı vajinal kuruluk

  • Cinsel ilişki (Bayanlarda, ilişkide oluşan hareketlere bağlı olarak mikroorganizmaların dış ortamdan idrar yollarına ulaşması kolaylaşır)

  • Cinsel ilişki esnasında vajinal kuruluk olması

  • Gebelik

  • Bayan olmak (erkelerden 40 kat daha riskliler)

  • Annesinde idrar yolu enfeksiyonu öyküsünün olması

  • Çocukluk döneminde idrar yolu enfeksiyonu geçirmiş olması

  • Az sıvı tüketilmesi

  • Cinsel ilişkiden sonra idrar yapmanın geciktirilmesi

  • Dar ve terleten giysi kullanılması

  • Bayanlarda tuvalet sonrası arkadan öne doğru temizlik yapılması

BELİRTİLER:

Alt idrar yollarının etkilendiği enfeksiyon tablosunda (SİSTİT) aşağıdaki şikayetler görülür;

  • Sık sık idrara çıkma veya az miktarda sık sık idrar yapılması

  • Acil idrar yapma hissi oluşması

  • İdrar yaparken ağrı ya da yanma

  • Bulanık idrar. Kötü kokulu idrar.

  • Karın alt bölgesinde ağrı

  • İdrar yapmakta zorlanma

  • İdrarda kan görülmesi

  • Vajinal yanma-ağrı

Üst idrar yollarının etkilendiği enfeksiyon tablosunda (PIYELONEFRİT) yukarıdaki şikayetler olsun-olmasın aşağıdaki şikayetler görülür;

  • Bulantı, kusma, halsizlik, ishal

  • Karın ağrısı, sırt ağrısı

  • Ateş (38 in üzerinde)

  • Titreme

TANI:

Tam idrar tahlili (en sık kullanılan testtir ve erken sonuç verir)

İdrar Kültürü (Tipik enfeksiyon bulgusu yok ise, dirençli enfeksiyon beklentisi var ise, sık tekrarlayan enfeksiyonlarda, saatte düzelmeyen enfeksiyon tablosunda ve hamilelerde yapılmalıdır)

Kan testleri

Görüntüleme  (gerekli hallerde)

TEDAVİ:

İdrar yolu enfeksiyonlarının tedavisinde en önemli basamak; enfeksiyona zemin hazırlayan risk faktörlerinin giderilmesidir. Bu nedenle yaşam tarzında bazı değişiklikler yapmak gereklidir. Buna ilaveten ülkelerdeki antibiyotik direnç durumlarına göre; hekim tarafından reçete edilen antibiyotiklerin düzenli ve yeterli sürede kullanılması gerekmektedir. Tekrarlayan idrar yolu enfeksiyonu bulunanlarda ise koruyucu amaçla; uzun süreli ve düşük doz uygulanan antibiyotikli tedavi uygulamaları vardır.

TEKRARLAYAN ENFEKSİYONLAR:

İdrar yolu enfeksiyonu 6 ay içerisinde 2 veya daha fazla kez tekrar eder ise; ya da bir yıl içerisinde 3 veya 3 den fazla enfeksiyon (sistit) atağı olan kişilerde “tekrarlayan (rekürren) sistit” tanısı konabilir. Özellikle genç bayan hastalarda sistit dediğimiz enfeksiyon tablosu sıklıkla tekrarlayabilir. Bu durumda hasta şikayetlerinin gerçekten İYE kaynaklı olup olmadığını anlamak için idrar kültürü testi mutlaka yapılmalıdır. Tekrarlayan enfeksiyonun sebebini belirlemek açısından ileri tetkikler (ultrasonografi, bilgisayarlı tomografi, sistoskopi) yapılabilir.

Tüm kadınların yaklaşık yarısı hayatlarının bir döneminde en az bir kez sistit atağı geçirirler. Sistit atağı geçiren kadın hastaların ise yaklaşık dörtte birinde enfeksiyon yeniden gelişecek ve yeniden klinik değerlendirme, antibiyotik kullanımı olacaktır. Bu durum sıklıkla genç seksüel aktif bayanlarda (evliliğin ilk zamanlarında) ve 55 yaşını geçmiş bayanlarda görülmektedir. Bu hastaların yapılan tetkiklerinde sıklıkla anatomik ya da fizyolojik problem saptanmamaktadır.

Tekrarlayan enfeksiyonlardan tedavi 3 ana başlıkta toplanabilir. Bunlar; yaşam tarzı değişikliği, antibiyotiksiz tedaviler ve antibiyotik tedavileri olarak sıralanabilir. Antibiyotik tedavisi hekim tarafından düzenlenirken; hastanın da yaşam tarzı değişikliği konusundaki önerilere uyması gerekmektedir.

Önleyici antibiyotik tedavileri: Tekrarlayan enfeksiyonların önüne geçmek için uzun süreli ve düşük dozda antibiyotik kullanılabilir. Ancak bu tedavinin hekim önerisi ve kontrolünde yapılması gerekmektedir. Bulunulan merkezdeki antibiyotik dirençlerine göre tedavi şekillendirilir. Önleyici antibiyotik tedavisi 3 farklı şekilde yapılabilir;

  1. Devamlı antibiyotik: Düşük doz antibiyotik her gün veya haftada üç gün aylarca kullanabilir. Sıklıkla 6 aylık tedavi önerilir. 12 aylık tedavi uygulayan merkezlerde vardır.

  2. İlişki sonrası antibiyotik: Tekrarlayan enfeksiyonlar cinsel ilişkiden sonraki saat içinde oluşuyor ise; cinsel ilişkiye bağlı enfeksiyon oluştuğu düşünülebilir. Bu durumda ilişkiden sonra 2 saat içerisinde tek ve düşük doz olarak antibiyotik alınabilir. Böylelikle devamlı antibiyotik tedavisine göre daha az antibiyotik kullanılmış olur. Gebelikten önce tekrarlayan enfeksiyonları olanlarda ilişki sonrası antibiyotik kullanımı önerilebilir.

  3. Kendi kendine tedavi: Mesane enfeksiyonu (sistit) düşündüren şikayet başladığında 3 gün antibiyotik kullanımını öneren protokoller vardır. Ancak şikayetlerin idrar yolu enfeksiyonu kaynaklı olduğundan emin olmak lazımdır.

Antibiyotiksiz tedaviler: Son zamanlarda kullanımı artmaya başlamıştır.

Cranberry(Turnayemişi)( (Vaccinium macrocarpon): Bu ürünlerin tekrarlayan enfeksiyon ataklarını azalttığına dair çalışmalar olmakla birlikte faydasının olmadığını belirten çalışmalar da vardır. Ülkemizde endüstriyel olarak sadece yemiş tarzında marketlerde elde edilebilmektedir. Tüketimi ile ilgili standart bir öneri yapılamamaktadır.

İmmun güçlendirici ajanlar (aşılar): Uro-Vaxom 6 mg 30 kapsül olarak ülkemizde zorda olsa temin edilebilmektedir. Hastaya göre değişmekle beraber 3 ay – 6ay ay süreyle tek doz, aç karınla ağızdan alınarak kullanılması önerilmektedir. Birçok çalışmada özellikle sexüel aktif ve 52 yaşından küçük bayanlarda görülen tekrarlayıcı idrar yolu enfeksiyonlarında etkili olduğu saptanmıştır.

Probiyotikler (Lactobacillus sp): Vajen florasını asidik olarak düzenleyen bir bakteri türüdür. Vajinal uygulanabilen bu tabletler; idrar yolu enfeksiyonuna yol açan mikroorganizmaların vajende çoğalmasını engellemektedirler. Tekrarlayan enfeksiyonlarda tercih edilebilirler.

Lokal östrojen uygulaması: Menapoz sonrası dönemde kadınlarda östrojen eksikliği sonucunda vajinal pH artar ve laktobasiller (koruyucu mikroorganizmalar) vajen florasında azaldığı için E. Coli mikroorganizması vajende çoğalabilmektedir. Bu nedenle vajinal östrojen preparatları kullanılarak vajinal flora doğal haline getirilir ise tekrarlayan enfeksiyonlar azaltılabilmektedir.

Yaşam tarzında yapılacak değişiklikler:

  • Antibiyotikler tam ve düzenli kullanılmalı. Şikâyet geçse bile tedavi tamamlanmalı.

  • Bol sıvı tüketilerek idrar renginin berrak ve açık sarı olmasını sağlanmalı.

  • Alkol, çay, kafeinli içecekler (kahve, kola) ve gazlı içeceklerden uzak durulmalı.

  • Sık işeme yapılmalı. İdrar uzun süre tutulmamalı.

  • Cinsel ilişki sonrasında en kısa zamanda idrar yapılmalı.

  • Cinsel ilişki esnasında vajinal kuruluk var ise lubrican(kayganlaştırıcı) jel kullanılmalı.

  • Tuvalet sonrasında temizlik önden arkaya doğru yapılmalı. Temizlik ürünü sadece bir kez kullanılmalı.

  • Doğum kontrol yöntemi değiştirilmeli ve spermisid / diyafram kullananlarda farklı bir doğum kontrol yöntemi kullanılmalı.

  • Spermisid içeren kondomlarla ve sert temizleyiciler ile vajinal flora bozulmamalı.

  • Menapoz sonrası bayanlarda vajinal kuruluk giderilmeli.

  • Pamuklu iç çamaşırı giyilmeli. Bakteriler nemli ortamları sever ve pamuklu çamaşırlar nemi engeller.

  • Menstrüasyon döneminde kullanılan hijyenik pedler ve tamponlar sık sık değiştirilmeli.

  • Probiotiklerin kullanımı faydalı olabilir.

DİKKAT!!!

Sırt ağrınız oluşursa, alt karın bölgesinde ağrı oluşursa, titreme oluşursa, mide bulantısı başlarsa, kusarsanız, işemekle ağrı ve yanmanız azalmaz ise, ateş yükselirse, 3 gün içinde şikayetleriniz azalmaz ise DOKTORUNUZA YENİDEN BAŞVURUNUZ.

Vajinaya Fitil Nasıl Sokulur?

Vajinal fitil çoğunlukla kadınsal hastalıkların kendini gösterdiği dönemlerde yalnızca doktor tarafından tavsiye edilen ilaçlar ile kullanılmalıdır. Doktorunuz, size verdiği 1 veya 2 adet fitili gün içerisinde istediğiniz zaman diliminde uygulamanızı isteyecektir. Fitil ilk etapta gözünüzü korkutabilir ancak doğru uygulama yöntemiyle en ufak bir acı dahi hissetmeyeceksiniz.

Fitilin Yerleştirilmesi

İlk olarak fitilin vajinaya nasıl yerleştirildiğinden bahsetmek istiyoruz. Öncelikle ellerinizi güzelce yıkayıp kurulayın. Ardından yatağınıza uzanın ve kabından çıkardığımız fitilin ince kısmını vajina deliğinden içeriye doğru itiniz. Özel bir madde olarak üretilen fitil, vajina içerisine hemen kayıp içine girecektir. Fitil içeri girdikten birkaç saniye sonra rahminizi sıkarak kısa bir müddet şekilde bekleyin. Daha sonra ayağa kalkabilirsiniz.

Burada önemli bir hususu getirmeliyiz ki vajinal fitilin elbette bakireler tarafından kullanılması uygun değildir. Eğer bakire bir bayansanız kesinlikle kullanmayınız ve hekiminizi bu hususta uyarınız. Fitiller haplara oranla hastalığın çok daha erken iyileşmesini sağlasa da ne yazık ki uygulanmayan kişilerde hap kullanımı zorunlu hale gelecektir.

Vajinal Fitil Nasıl Kullanılır? Resimli

Vajinal fitil vajinanın çevreden gelen olumsuz bakterilere karşı vajinanın olumsuz şekilde etkilenip rahatlama halidir. Vajinaya katı yapılı olan oval şeklinde bir fitil sokulur üçgen şeklinde de vardır vücut sıcaklığı ile bu fitil erime sağlar. Kulağa hoş gelmese de tedavide başarılıdır ve birçok kadının başvurduğu tedaviler arasındadır.

Fitil Nasıl Kullanılır?

Vajinal fitili kullanırken, ilk olarak ellerimizi temiz bir şekilde sabun ile yıkanmalıdır. Daha sonra sırt üstü uzanıp ayaklarımızı kendimize doğru çekmemiz gerekir sonra fitili düz bir şekilde içeri doğru ittirerek ilerlemesini sağlarız bazı fitiller çok katı yapıdadır ve girerken can yakmaktadır bu yüzden katı oval fitilini uç tarafından hafif ıslatıp ettirmeniz daha kolay hala getirecektir. Üçgen fitiller genelde kaygan yapıdadır ama eğer üçgen fitil den de aynı şekilde zorluk çekerseniz fitili ıslatıp ittirerek işleminizi gerçekleştirebilirsiniz. Daha sonra bir süre sırt üstü yatmak gerekir fitil dışarı atabilir bu yüzden uzanıp erimesini beklemek gerekir.

Progestan Fitil Vajinaya Ne Kadar İtilmeli?

İlk olarak ellerin temizliğine dikkat edilmelidir hijyen güzel temiz bir şekilde yapılmalıdır. Elleri iyi bir şekilde durulamak gerekir. Vajinal fitil de progestan, ince tarafı vajinanın içine konulmalıdır. Bu süreçte ayaklar çeneye doğru çekilmelidir. Kısa süre beklenir iki üç saniye sonra fitil kendiliğinden vajina içine girmektedir. Bu sırada doktorunuzun dediği vajina sıkma işlemini yapmanız gerekmektedir.

Doğru şekilde yaparsanız ilaç dışarı atmayacaktır. Vajinal yolla alınan progestan fitil, yatay pozisyon halinde yapılması gerekir. Vajinanın içine girdiğine emin olduğunuzda ayağa kalkabilir siniz. Progestan fitil doktorlar tarafından olumlu bir şekilde hızlı yanıt veren bir fitil olarak bahsedilir ve doktorlar kısa sürede olumlu sonuç aldıklarını bildirmektedirler. Yan etkisi çok azdır ve kullanımda hiçbir sakıncası yoktur.

Progestan Fitil Nasıl Kullanılır?

Progestan fitili kullanmadan önce eller düzgünce yıkanmalıdır. Fitili kullanırken yatay pozisyon alınır ve ayaklar çeneye doğru çekilir sonra fitilin uç kısmını vajinanın ağız tarafına yerleştiriniz daha sonra biraz beklemeniz gerekecektir sonra fitil kendiliğinden içeri doğru kayıp gidecektir.

Bu işlem yatay pozisyonda yapılmalıdır çünkü dikey pozisyonda işlem zorlaşacaktır ve fitil kendini dışarı doğru atacaktır. Biraz yattıktan sonra fitilin eridiğine emin olduktan sonra ayağı kalkabilirsiniz. Fitili kullanırken her gün kullanmadan önce hijyen önemlidir çünkü ellerde bakteriler genellikle daha fazla olduğu için enfeksiyon kapabilir siniz.

Bu yüzden işleminiz zor bir hal alacaktır ve buda sizi zor bir sürece sokacaktır. Progestan fitil genellikle düşük yapan kadınlar için doktorlar ve hekimler tarafından verilmektedir. Düşük yapma riskini de azaltmaktadır. Kısırlık tedavisinde ve hamile kalmak isteyenlerin gebeliğini hızlandırmak için de kullanılmaktadır. Rahim içerisindeki milyonların baş göstermesini de engellemektedir bu yüzden de kullanılır.

Adetliyken Fitil Kullanılır Mı? Regl D&#;neminde Fitil Kullanmanın Zararları Var Mıdır

Adet dönemi, kadınların her ay düzenli bir şekilde içinde yer aldıkları bir döngünün adı olmaktadır. Bu döngü sırasında bazı ilaçları kullanmak mümkün iken bazılarının ise kullanımı mümkün olmamaktadır.

Adetliyken Fitil Kullanır mı?

Fitili hastalıklara karşı hızlı bir şekilde cevap verebilen ilaç olarak tanımlamak mümkün olmaktadır. Adet dönemlerinde kadınların fitil kullanmaları tavsiye edilen bir tedavi şekli olmamaktadır. Fitillerin farklı amaçlarla hazırlanmış pek çok formu bulunmaktadır. Eğer kullanılacak fitil vajinal ovül şeklinde ise adet döneminde kullanılması tavsiye edilmemektedir. Adet döneminde vajina içerisinde kan bulunmasından dolayı fitil uygulaması yapılırsa ilaç etkisini göstermeden kanla dışarıya akacaktır.

Regl Döneminde Fitil Kullanmanın Zararları Var mıdır?

Çeşitli hastalıkların tedavisi için kullanılan fitillerin birden fazla çeşidi bulunmaktadır. Fitiller rektal, vajinal ve üretral fitil olmak üzere 3'e ayrılmaktadır. Regl döneminde rektal bir fitil kullanmanın herhangi bir zararı söz konusu olmamaktadır. Rektal fitiller ateş, kabızlık, mide bulantısı, araba tutması, alerji ve astım hastalıklarının tedavisi için kullanılmaktadır. Üretral fitiller ise erkekler tarafından nadir olarak ereksiyon problemlerinin tedavisinde kullanılmaktadır. Vajinal fitiller ise bakteri, doğum kontrolü ve vajinal kuruluk gibi şikayetlerin tedavisi için kullanılmaktadır. Vajinal fitiller regl dönemlerinde kullanıldığında herhangi bir zararı olmamakla birlikte fitilden alınacak fayda bu dönemde oldukça azalmaktadır.

False

nest...

batman iftar saati 2021 viranşehir kaç kilometre seferberlik ne demek namaz nasıl kılınır ve hangi dualar okunur özel jimer anlamlı bayram mesajı maxoak 50.000 mah powerbank cin tırnağı nedir