blogspot oyun / Scratch Dersleri | Oyunlar: Örnek Oyunlar

Blogspot Oyun

blogspot oyun

Adam ısrarla kızını okutmuyormuş.

“Okuyup da ne olacak, alt tarafı benim dükkâna koyarım onu, bir, iki, üç diye saymasını bilsin yeter.” 

Öyle de yapmış.

Kızcağız dükkânda çalışmaya başlamış.

Bizimki köy kahvesinde kâğıt oynuyor.                                   

“Baba, dükkâna üç kişi geldi, yanlarında bir kişi daha var” demiş.

17 HAİKU

bir şey söylediler bana                                                                                                       

ikindi vakti ve dağ 

onu yitirdim bile

engin gece 

bir rayihadan  

başka bir şey değil, şimdi

var mı yok mu                                                                                                                            unuttuğum düş

şafaktan önce

teller susuyor

müzik biliyordu

benim duyumsadığımı

bugün eğlendirmiyor beni 

bahçedeki badem ağaçları

senden bir anı olan

sessizce 

izliyorlar yazgımı

kitaplar, klişeler, anahtarlar

o günden beri                                                                                                                          oynatmadım yerinden

oyun tahtasındaki taşları

çölde 

şafak söküyor

biri biliyor bunu

paslı kılıç  

düşlüyor savaşlarını   

benim düşüm bir başka

adam öldü 

sakal bilmiyor bunu

uzuyor tırnaklar

bu eldir  

kimi kez dokunan 

senin saçlarına 

sundurmanın altında 

ayna, aydan başkasını                                                                                                             

göstermiyor

ayın altında 

uzanan gölge 

tek başınadır

bir imparatorluk mudur 

sönen bu ışık 

yoksa bir ateşböceği mi 

yeni ay  

o da ona bakıyor

öteki kapıdan

uzakta bir cıvıltı

bülbül bilmiyor

seni avuttuğunu 

yaşlı el  

dizeler çiziktirip duruyor 

unutmak için

Jorge luis Borges                                                                                        https://www.piktobet.net/2010/06/17-haiku.html

http://www.leblebitozu.com/haiku-siir-nedir-turk-siirinde-haiku-ornekleri/

**

BRİÇÇİLERE ÖĞÜTLER
1. Konvansiyon kullanımında seçici davranın.
1SA açtınız, sol kontr, ortak 2 kör dedi. Kontrdan sonra transfer devam edecek miydi? Konuşulmadıysa işiniz zor. Şunlara dikkat etmeliyiz; kolay hatırlanabilen mantıklı konvansiyonlar kullanın, konvansiyonların devam sekanslarını konuşun, oldukça sık gelecek ve teknik avantajı olan konvansiyonları kullanın.
2.Yıldız olma, kitaplara geçme sevdasından vazgeçin.
Briç dünyasında iyi briççilerin temel hastalığı bence budur. Yıldız sevdasında olanlar kural dışı atak yapmaya çalışırlar, psişik ve taktik deklareler icat ederler, kambura yatıp rakipleri cezalandırma ya da rakibi kandırıcı deklareler peşindedirler, bunlar çok yanlıştır.
3. Kötü bir eliniz varsa da oyunla ilginizi kaybetmeyin.
Yer “ AKx K98 QJ10x AQx “ eliniz ise “ Qxx AJ10xx AKx Kx “ . 7 oynuyorsunuz, kör damını kimde arayacaksınız? Rakiplerden biri kartlarını karıştırıyor, dikkati yoğun, öbürü ise oflayıp duruyor, oyuna konsantre olmadığını fark ediyorsunuz, dikkati yoğun olana empası yapmanız gerekir.
4. Oyun içinde eğitimci olmaktan vazgeçin.
Briçte sistem, temel bir alt yapıdır, ancak ortaklığın başarısında esas faktör oyun stilidir. Örneğin sol rakip 1 karo açtı, ortak 1 kör dedi, sağınız kontr attı, şimdi sürkontr – 2 kör – 3 kör – 2 sanzatu oyun stili olup sistemden çok daha önemlidir. Genelde artık özel konvansiyon kullanacak eller oldukça azalmıştır. Ellerin büyük çoğunluğu doğru kompetisyon gereken ellerdir. Ortaklıkta briçin başarısı ellerin yorumlanmasıyla olur ancak bunun tartışmasının oyun içinde değil oyun sonrası yapılması doğrudur.
5. Mücadeleci olun, kolay teslim olmayın.
Genelde briççiler iyi giden oyunda kendilerini oyuna verirler ama birkaç bord kötü gitmişse keyifleri kaçar ve oyuna fazla asılmazlar, olursa olur diyerek fazla incelemeden gömerler, batmazsa biraz farkı kapatmış oluruz, batarsa da, sağlık olsun derler. Bu çok temel bir yanlıştır, yenileceksek minimum yenilmek önemlidir.
6. Kararlı ve kendinden emin deklare verin oyunu da böyle oynayın.
Ortak bir pik açtı, sağ taraf 2 kör dedi, körünüzün tek olduğunda 4 pik demeniz sol oyuncuyu zora sokar, çoğu zaman 5 kör diyecektir. Briçte oyuna tüm dikkati vermek önemlidir, ikide bir deklareyi , ortağın verdiği markayı soran yeterli dikkat vermiyor demektir. Deklarede de kararlı bir ifadeyle konuşun rakipleriniz çoğunlukla kontr yerine kendilerinin batacak seviyesine çıkmayı tercih zorunda kalacaklardır.
7. Daha uzman oyuncu ortağına uyum göstermelidir.
Ortağınızla basit, akılda kalıcı, az deneyimli ortağın zorlanmayacağı sistem kurun. Basit atak ve oyun içi sinyaller oynayın. Uzman deklarelerle olayı karmaşık hale getirmekten kaçının.
8. Oyun sisteminizin kurallarına bağlı kalın.
Yaşadığım bir olay anlatayım, elimde “ Kxx AQJ KJx KJxx “ 18 p var ortak 1 sanzatu açtı 6 sanzatu dedim rakip kontr attı. İki as olması veya as ruva alması mümkün değil diye sür attım. İki as aldılar, battık tek kelime söylemedim. Oyun bitince ortak ama iyi 14 vardı diye kendini savunmaya çalıştı, gelecek sefer yine 6 derim dedim o kadar. Daha önce elimizi abarttık diye ortağımızın forsing konuşmasına pas geçmemek, sistemin gerektirdiği puan limitinin altına inmemek üstüne çıkmamak bence briçte önemlidir. Bunlar çoğunlukla 1 – 2 sanzatu açarken, 2 SA rebid ederken, zayıf 2 açarken, ortağın rengini yükseltirken yapılmaktadır.
9. Aynı tempo içinde deklare verin ve oyun oynayın.
4 pik oynuyorsunuz, yerde A1094 elde Q832 varken nasıl oynanır? Önce elden oynayıp yerden 9 koyarsınız diyelim ki vale alındı, sonra elden dam oynarsınız. Rua ya da valeden birisinin solda olması oranı %75 dir. Ancak 4 pike sağdaki oyuncu epey düşündü ve sonra pas dedi aynı mı oynarsınız? Belli ki sağdaki rakipte ruva vale dörtlü pik var. Şimdi yerden as çekip 10 oynarsınız.
10. Konsantrasyonunuzu sürekli kontrol altında tutun.
Yer olduğunuzda oyunu siz de oynamaya çalışmayın, eller arasında ya da yer değişiminde elleri konuşmak enerjinizi azaltır. Uzun turnuvalarda da seans aralarında elleri tartışmak yerine zihninizi dinlendirin.
11. Kartlarınızı gözlerden koruyun.
Ellerinizi göğsünüze yakın tutun, singlton ve dabltonları kartlarınızın orta yerinde tutun, onörleri ve büyük markaları ortaya, küçük kartları dışta tutun, arkadaşlarınıza ellerinizin gözüküp gözükmediğini sorun.
12. Büyük oyunculardan çekinmeyin.
Elim “ Jx A1082 QJ4 K1095 “ sağım 1 pik açtı pas dedim, solum 2 pik dedi pas, pas bana kadar geldi. Oynadığımız rakip kişiler briçte oldukça yeni iki bayandı, kontr dedim, ortak 3 kör dedi pas, pas, solum biraz düşündü ve kontr dedi, sağım da kontru tuttu ve oyun iki battı 300 verdik. Diğer spor yarışmalarında mesela teniste şampiyonlara karşı başarılı olma şansınız sıfırdır ama briçte başarılı olunabilir, yeter ki korkmadan oynayın.
13. Bir briç oyuncusunun ulaşması gereken en önemli beceri iyi bir partner olabilmektir.
1957 yılında İtalya – Fransa maçında ortağı 6 pik diyince Pietro Forquet körü şikan olduğu için 7 pik dedi, rakip kontr atınca ortağı 7 sanzatuya çevirdi ve 7 pik olurken oyun 6 battı. Pietro Forquet ortağının 2870 puan fark eden yanlış mantığına hiçbir şey söylemeden bir sonraki bordu masaya koymuş ve hiç bir şey olmamış gibi devam etmiş. Bu sayede İtalya maçı kazanmayı başarmış.
14. Yer açıldığı zaman olumlu veya olumsuz hiçbir duygusal tepki göstermeyiniz.
Ortağınıza olumsuz bir hareket yaparsanız defans oyuncuları ortaklıklarında daha doğru hareket ederler.
15. Duygunuzu bir önceki elden ayırma becerisini gösteriniz.
Bir önceki elde rakiplerden kazık yiyen oyuncu bir sonraki elde ödeşmeye çalışır , mesela yanlış bir 3 pik oyun açar, kontr yer ve 4 batar , şansız bir dağılımla rakibin şilem karosu batıyordur. Aynı şekilde iyi bir deklerasyon veya oyunla alınan iyi bir skor sonrası dikkat zayıflaması olabilir. Bu tür başarılı ellerden sonra bilinçli bir dikkat göstermek gereklidir.
16. İlk löveye kart vermeden önce iyi düşünmek ve plan yapmak gereklidir.
Oyunun yapımı çok zorsa hangi dağılımla olabileceğini, oyun çok kolay oluyor gibiyse hangi dağılımla sorun olabileceğini düşünmelisiniz. Yer olan kişi olarak da ortağınıza yardımcı olabilmek için:
a) Masaya en son atak edilen rengi yatırınız.
b) Eğer ortaklık bir renkte anlaşmasına rağmen sanzatu oynuyorsa bu rengi hiçbir zaman baş tarafa koymayınız.
17. Briçin espri yönünü yakalayın, eğlenmeyi bilin.
Eliniz “ A AQJ987 K83 QJ10 “ 1 kör açtınız, ortak 1 pik dedi, 3 kör dediniz ortak 4 trefl ile kör fiti ve iyi el söyledi, as sordunuz, iki onör bulunca şilemi söylediniz. Trefl atağına yer açıldı , “ J10852 K10 Q104 AK6 “ Şilemi yapmak için karo vale kritik kart, başka seçenek var mı ? Var 5. Piki sağlayarak karo atılabilir. Onun için 2. Lövede pik asını çektiniz ve … sol taraf pike çaktı!Trefl gitti ona da sağ taraf çaktı ve iki battınız. Briç oyununun güzel bir yanı da sürprizlere açık olmasıdır. Böyle zamanda kendimize gülebilmek önemli bir beceridir.
18. Oyunu yapmanız her zaman yetmeyebilir!
İki Sanzatu açtınız, ortak 3 sanzatu dedi. Eliniz “ A4 AKQ52 A76 A42 “ solunuz pik çıktı, yer açıldı “ 65 J10643 KJ K865 “ 1 pik, 5 kör, 2 karo, 2 trefl alarak 10 löveniz var, oyun 3 sanzatu +1 olacak ancak bu size iyi bir skor olamaz ki ! Çünkü salon bu eli 4 kör oynar ve 1 pik 1 trefl vererek +1 yapacak ve sizin 3 sanzatuyu +1 yapmanız hiçbir şey ifade etmeyecektir. Onun için karo empası yapın tutarsa +2 olacak ve iyi bir skor alacaksınız, tutmazsa da batacaksınız ama +1 ile batmak farklı sonuç getirmeyecektir.
19. Pratik ve basit deklare sistemi uygulayın.
Briçte doğru yol “ Best result possible “ değil “ Best possible result” dur. Yani bu elde doğru seçim “ en iyi skora ulaşmak “ değil “ ulaşılabilen en iyi skoru yapabilmek “ tir. Örneğin zor bir defans yürütmektesiniz, ortağınızın zor defansa uyum göstermesi halinde oyunu iki batıracaksınız ama ortak defansı çözemezse oyunu yaptıracaktır. Oyunu basit defansla bir batıracaksanız bir batırmayı tercih edin illa iki batırabiliriz diye özel bir defans yöntemi uygulamaya çalışmayın!
20. Gerektiğinde acımasız olmayı bilin.
Eliniz “ QJ1097 A52 A76 43 “ Sol taraf 1 karo açtı, sağınız 1 pik dedi, pas dediniz , solunuz 2 trefl dedi, sağ taraf 2 sanzatu, sol 3 pik, sağ 4 pik. Pas mı dersiniz, kontr mu? Rakipleriniz, yakın arkadaşlarınız, akrabalarınız bile olsa bu eli kontrlu oynamak zorundadır.
21. Olumsuz düşünme alışkanlığından vazgeçin.
“ Ben oynarken renkler hiç doğru dağılmaz “, “ Benim empasım hiç tutmaz “ , “ Ben iyi kartlar çekemem “ , “ Bana karşı oturan rakipler çok şanslıdır, şileme gittiklerinde öyle dağılım bulurlar ki oyun olur “. Briç oyuncularının önyargılarında çoğunlukla bunlar vardır. Bu düşüncelerden kurtulup oyunun olması için ne gerekiyorsa onu denemek gerekir.
22. Yenilikleri takip edip kendinizi sürekli geliştirmeye çalışın.
İyi briç oyuncularına sorular sorarak yenilikleri takip edin. Çok kitap okuyun, Kuvvetli rakiplerin oyunlarını izleyin. Mümkün olduğu kadar sizden üstte briççilere karşı oynamaya çalışın.
23. Objektif olun, skora göre değerlendirme yapmayın.
Zon durumu eşit , Eliniz “ 6 K3 AQJ862 A1087 “ 1 karo açtınız, solunuz 4 kör dedi, ortağınız 4 pik dedi, sağ taraf kontru çekti. 5 karo der misiniz? Demediniz ortağınızın eli “ AQJ8743 108 7 J52 “ imiş! İki kör, iki pik, bir trefl verdi ve 4 kör batacakken siz 4 pike iki battınız. 5 karo deseniz daha fazla batacaktınız. Alınan kötü skorlarda objektif olun, skora göre değerlendirme yapmak ortaklığın bozulması için en büyük nedenlerdendir.
Briçte başarının temeli doğru bir ortaklığı yaşamak ve yaşatmaktır!
Mart, Nisan, Mayıs, Haziran 2011 Faik Falay, Cumhuriyet

Elif DURGUN

Başlık sizi yanıltmasın; yazar burada ESPN’in müthiş belgesel serisi ‘30 for 30’nin en güzel bölümlerinden olan ve Petroviç ile Divaç kankaların hikayesinin anlatıldığı bölüme gönderme yapmaya çalışıyor. (Ve başaramıyor olabilir…)
Aslında onların hikayesi Boateng kardeşlerinkini anımsatıyor, bir yönüyle Fabio ve Rafael’e de benziyor, beri yandan Neville’lerinkini de andırıyor: William ve Micheal Keane kardeşler.

İki kardeş, şu an Manchester United forması giyiyor. İkizlerden William, hem oynadığı mevki hem de oynadığı mevkinin hakkını verdiği için biraz daha ilgi çekiyor. 2009’da Süt Kupası’nı kazanan genç takımın bir parçası olan Will, 19 yaşında ilk profesyonel kontratına imza attı ve ardından geçtiğimiz ay 3-2 kaybedilen Blackburn maçında, Premier League’de ilk kez forma giymeyi başardı. Hem de mağlup takımının hücum gücü olarak, maçın 84. dakikasında, hikayelerinin bir yönüyle örtüştüğü Rafael Da Silva’nın yerine…
Stockport doğumlu William Keane kulübün resmi sitesinde ‘tam anlamıyla yaratıcı ve rakibini çaresiz bırakacak bir orta saha oyuncusu’ olarak tanımlanıyor. Ve devam ediyor: Keane çalım atabilen(ki aldatıcı daha uygun), kendinden emin, bitirici özelliğiyle olağanüstü bir oyun vizyonuna ve üst düzey bir öldürücü pas yeteneğine sahip… Zaten Blackburn maçını izlemiş olanlar uzatmalarda takıma kazandırdığı kornerdeki özgüvenini de fark etmiştir.
2010 yılında Manchester United Player of The Year ödüllerinde Jimmy Murphy Yılın Genç Oyuncusu ödülünü kazanan 1993 doğumlu William Keane’nin, takımın gelecekteki efsanelerinden biri olabileceği konuşuluyor. Öyle ki; Will için sorulan soru ‘yeni Keane’ o mu? Önceki yazıda da bahsi geçtiği üzere Paul Scholes’un söylediğine bakılırsa William, muhteşem bir ofans oyuncusu olarak daha çok Ruud Van Nistelrooy’a benziyor.

Diğer Keane, Micheal da United Akademi’nin bir ürünü. Will, ofansif orta saha oynarken, Micheal defans yapıyor. Küçük kardeş(!), 2009/10 sezonunda genç takım için William kadar forma giyemese de aynı yıl Wigan’a karşı ilk kez rezerv takımda oynamayı başardı.
‘Küçük kardeş’ diyorum çünkü Messi gibi olmasa da Micheal’ın da, yaşıtlarına oranla bir gelişim problemi varmış. Ancak akademi, bir dizi fiziksel gelişim programı sayesinde 19 yaşındaki oyuncuyu, 2010/11 sezonunda FA Kupası’nı kazanmayı başaran genç takım içinde kilit bir figür haline getirmeyi başarmış.
Akademi’den Warren Joyce’un rezerv takımına başarılı bir geçiş yapan Keane, kendine defansın göbeğinde zahmetsizce yer bulmuş. Joyce’un genç oyuncuyu takıma yerleştirmesindeki en büyük etkense antrenmanlardaki azmi olmuş.
Kardeşi gibi o da bu sezon A takımda forma şansı buldu; 25 Ekim’deki Aldershot Town’la oynanan Lig Kupası maçının 70. Dakikasında. Micheal, ayrıca ilk profesyonel sözleşmesine de 11 Ocak 2011’de yani doğum gününde imza atarak en güzel doğum günü hediyesini de almış oldu.
Şimdi esas konuya gelirsek! Onları, görünümü ve sahadaki mevkileri haricinde ayıran bir özellik daha var: William, İngiltere milli takımının formasını giyiyor. Micheal ise atalarının ülkesi olan İrlanda Cumhuriyeti için oynamayı seçmiş! Enteresan bir hikaye değil mi?
FIFA’nın yeniden elden geçirmek gereği duyduğu yönetmeliğe göre ikisinin yolları ileride milli takımlarda da kesişebilir ancak bu yönüyle bile kardeşlerin hikayesi oldukça çarpıcı. Micheal’ın Şubat ayında İngiltere 19 yaş altı milli takımının Çek Cumhuriyeti ile yapacağı maça çağrılacağı da konuşuluyor.
Inside United dergisinden Adam Marshall’ında yazısında yer verdiği gibi, şimdi soru şu: Micheal İrlanda Cumhuriyeti için oynamaya devam edecek mi? Keane Kardeşler milli takımlarda da buluşmayı istiyor. Hatta öyle ki Marshall’a konuşan Micheal, açık açık ‘kararımı değiştirdim, umarım Çek Cumhuriyeti’yle oynanacak karşılaşmada yer alabilirim’ dedi. Üretken bir oyuncu olan Will ise hali hazırda alt yaş kategorilerinde forma giyiyor ancak onun heyecanı ise Stuart Pearce tarafından A milli takımdan önceki ve en önemli basamak olan 21 yaş altı takımına seçilebilmek.

Oyun, Öz Hakiki Türkçe. Bazı Eski Uygurca kaynaklardaoyugdiye de geçiyor. +In ve +Ig eşdeğer anlamlı iki yapım ekidir, geçişli fiillerden nesne adı, geçişsiz fiillerden özne veya eylem adı yaparlar. Dolayısıylaoy-fiilini varsayabiliyoruz. Bu bizim bildiğimizağaç oymak, gözlerini oymakvs.’dekioymakmıdır acaba? Köken anlamı “boşaltmak” ise eğer, hımm, bir mantıkî alaka kurar gibi oluyoruz. Boşlamak, boş işler yapmak, boş boş oyalanmak filan? Geçişli anlamı olan oymak’tan başka bir de geçişsiz oymak mı vardı,“dün akşam canım sıkıldı, bir süre oydum”gibisinden? I-ıh olamaz, Türkçede bir fiilin hem geçişli hem geçişsiz anlam taşıması görülmüş şey değil.

Peki, başka ihtimal. Belki oymanın dönüşlü (yani refleksif) hali olan biroyunmakfiili vardı, “boşalmak, boşa vakit geçirmek, kendini boş kılmak” anlamında. Oyun dediğimiz şeyin aslı da asimile edilmiş +Ig ekiyleoyuŋidi. Eski Türkçede malum, bir normal /n/ bir de dilin arka tarafıyla söylenen /ŋ/ var, ayrı sesler, bazı Anadolu ağızlarında halâ o ayrım korunur. Bu ikincisi her zaman n+ğ bileşiğidir. Olabilir mi? Yok, bu teori de zayıf. Bir kere sözcük oyuŋ değil oyun, Kaşgarlı’da, Kutadgu Bilik’te, Kitabül İdrak’te hep böyle yazılmış. İkincisi, oyunmak diye bir fiil hiç kaydedilmemiş.

Mevzuyu daha da karıştıralım.Oyalamakne demek? Bu sadece Türkiye Türkçesine has bir fiil, diğer Türki dillerde yok. +AlA- eki eski Anadolu Türkçesinde sevilen bir yapım ekiyken şimdi hemen hemen öldü. Süreğen ve kararsız eylem bildirir, misal: çapmaktan çabalamak, tepmekten debelenmek, gevmekten gevelemek, kakmaktan kakalamak, sepmekten sepelemek. Demek ki oyalamanın ardında gene bir oymak fiili olmalı. Peki bunun anlamı neydi? “Oynamak” mı? “Boş iş yapmak” mı? Vallahi bilmiyorum. Bileni de yok galiba.

Kaşgarlıda, Çağataycada ve bilumum Türk dillerinde geçenozmakdiye bir başka fiil var, “yarışta başkasını geçmek” anlamında. Bu bir ipucu verir mi? “Yarış” ile “oyun” arasında anlam bağı belirgin gerçi, ama yok, bu da olmaz, fiil sonsesinde /y/ ile /z/ arasında yapısal bir bağ kurmanın yolu yok.

Peki ya tığla işlenenoya? Onun hiç alakası yok, Yunancadan alıntı. Ta eski Atina’da chiton’un kenarına işledikleri tığ işinin adı ὤια, Türçeye çok geç devirde İstanbul ağzından geçmiş.

Bu soruyu bilemedim hocam.

*

İngilizceplay, Anglosaksoncaplegan/plaegianfiilinden. Esasen to cultivate demek, yani idman etmek, egzersiz yapmak, fiziksel becerilerini geliştirmek – oyun işini ciddiye almış adamlar. Almanca eşdeğeripflegenolur, onun oyunla hiç alakası kalmamış, “ilgi ve özen göstermek, gözkulak olmak, to care” yönüne evrilmiş.

Gameneymiş diye bakıyoruz. Anglosaksoncagaman“bir araya gelmek, toplanmak, beraber bir iş yapmak”, aşağı yukarı Almancagemeinve Latincecommunisayarında bir kavram. Demek ki eski İngilizler oyun deyince bir yerde toplanıp idman ve beceri işleri yapmayı anlıyormuş.

*

Latincede ilk zamandan beriiocusileludusayrılmış. İlki “sözcük oynu, espri, laf ebeliği”, ikincisi bedensel etkinlik gerektiren oyun, cambazlık, aslan terbiyeciliği, gladyatörlük filan. Ernout & Meillet sf. 656-657’de ludus üzerine enfes bir analiz var. “Oyunlar” derken dinî ve törensel kökenli birtakım kamu eğlencelerinin kastedildiğini, eski Roma dinine ait pek çok sözcük gibi bunun da Hintavrupa kökenli olmadığını gösteriyor; belki de Etrüsklerden alınmış.

İmparatorluğun son demlerinde kamusal oyunların sona ermesiyle beraberludussözcüğü de kullanımdan düşmüş;iocusanlam genişlemesiyle her türlü oyun için kullanılmaya başlamış. Fransızcajouer“oynamak”, İtalyancagioco“oyun”, ikisi de iocus’tan geliyor. Ludus’un türevleri ise ancak edebî Latinceden derlenmiş entel mamulleri,prelude(“oyun-öncesi”), elude(“oyundan kaçmak”), illusion(“algılarım bana oyun oynuyor, Oytun”),delusion, ludicrousvb.

La Gioconda “oynaşlı bayan” demek, aklımıza gelmişken.Jokerde “oyuncu”. (“Şakacı” anlamı derivatif.)

*

Farsçabâxtanoynamak, şimdiki zaman kökübâz. Farsça fiilin, tıpkı İngilizce Almanca Yunanca filan gibi bir muzari (şimdiki zaman) bir de mazi (perfekt) kökü vardır. İkincisi binlerce yıl önce fiil köküne +t ekleyerek imal edilmiştir. Finaldeki /g/ sesi ardına +t alınca sertleşir ve sızıcılaşır, /xt/ olur. Bir şey almazsa İndo-İrani dillerin tipik evrimini geçirip önce /c/, sonra /dz/ ve en son /z/ halini alır. Orijinal kök *bhag- olmalı. Ama bu dediğim üçbin senelik hikâye.

Kumarbâz,sihirbâz,hilebâz,düzenbâzTürkiye Türkçesinin ta ilk devirlerinden beri görülen bileşikler.Canbâzilehokkabâzda 17. yüzyıldan önce zuhur etmiş.Küfürbâz’a ise 1920’lerden önce rastlamadım. Tuhaf bir türev, galiba kumarbaz’dan kinaye ile türetilmiş. Yoksa “küfür-oynayan” deyiminin makul bir anlamı yok.


Bir debâzîçevardır, oyuncak anlamında, ama onu kaç kişi bilir?

Barbie As Fashion Blogger

Barbie As Fashion Blogger

Barbie As Fashion Blogger dünyasına adım atın ve tüm endişelerinizi geride bırakın! Eniyioyunlar.com üzerinde, gününüzde size çok fazla eğlence ve rahatlama getirecek birçok benzer deneyim bulabilirsiniz. Hemen en iyilerden birini deneyin giydirme oyunları!

Barbie modayı ve blogları sever. En sevdiği ünlülerin ayak izlerini takip etmeye ve tüm kız hayranları için moda ilhamıyla blog yazmaya karar verdi. Şimdi ona katılın ve güzel bir yaz görünümüyle yeni bir resim yayınlamasına yardımcı olun. Harika bir görünüm için hem makyaja hem de kıyafete ihtiyacı var. Ruj, allık, göz farı, rimel ve göz kalemi gibi uygulayabileceği birkaç harika renk tonuna ve ürüne ihtiyacı var. Pembe veya mor gibi kız gibi tonları kullanın. Farklı elbiseler, şortlar ve bluzlar deneyebilir ve blogu için oldukça şaşırtıcı bir görünüm yaratabilir. Aksesuarlar takmak iyi bir fikir çünkü bu yaz mücevherler çok önemli. Onu bir süper model gibi gösterecek gümüş bir kolye ve kırmızı küpelerden oluşan harika bir seti deneyebilirsiniz. Yaz için iyi bir saç modeli, Barbie'nin favorisi olan kıvırcık bir saç modelidir. Zevk almak!

Benzer oyunlar:

Beğedin mi Barbie As Fashion Blogger? Aşağıdaki benzer oyunları denemekten çekinme:

Talimatlar:

  • Sol fare düğmesine basın veya Akıllı telefon kullanıyorsanız ekrana dokunun.

Yeni ve unutulmaz bir deneyim için giydirme oyunları kategorisinden diğer ücretsiz oyunları deneyin!

Bu oyun hem PC'de hem de mobil cihazlarda oynanabilmektedir.

Kız oyunlarıBarbie oyunlarıGüzellik oyunlarıGiydirme oyunlarıMakyaj oyunlarıModa oyunları

nest...

batman iftar saati 2021 viranşehir kaç kilometre seferberlik ne demek namaz nasıl kılınır ve hangi dualar okunur özel jimer anlamlı bayram mesajı maxoak 50.000 mah powerbank cin tırnağı nedir