Doğru beslenme, fiziksel olarak aktif olmak sağlıklı ve genç kalmak için mükemmel alışkanlıklardır. Ancak yaşlandıkça kaslarımız dirençlerini kaybederek; vücudumuzda sarkıklar meydana gelmeye başlar.
Bunlar yüz kasları için de geçerlidir. Gıdı sarkması ( ya da gıdık veya çene altı da diyebiliriz) ise birçok kişinin muzdarip olduğu bir konu. Oturduğunuz yerden çene altı sarkıklarınızın için uygulayabileceğiniz çok basit egzersizleri sizler için derledik.
Bunu antrenman öncesindeki ısınma hareketleri gibi düşünebilirsiniz. Alt çeneninizi ileri ve geri hareket ettirin; sonra sağa ve sola hareket ettirin. Tüm hareket sakince ve yavaş yavaş yapılmalıdır. Bu hareketleri 8 – 10 kez tekrarlayın. Şimdi egzersizlerimize geçebiliriz.
Ağzınızı açın ve alt dudağınızı alt dişlerinize doğru geri çekin. Ağzınızda bir su olduğunu ve onu boşaltmanız gerektiğini düşünün. Alt dudağınız alt dişlerinize geçmiş bir şekilde başınızı aşağı doğru yavaşça indirin. Çenenizin altının kasıldığını fark edeceksiniz. Bu egzersizi yaparken dudaklarınızın köşelerinin tamamen rahat olduğundan emin olun. Bu hareketi 5-7 kez tekrarlayın.
Gıdının sebeplerinden bir tanesi de hiyoid kaslarının (boyun kasları) zayıflığıdır. Bu kaslarda güçlendirilmelidirler. Şimdi hareketimize geçelim: Dilinizi olabildiğince uzak tutun ve dilinizin ucuyla burnunuza ulaşmaya çalışın. Bu egzersizi yaparken dudaklarınızın rahat olduğundan emin olun ve egzersizi 5 kez tekrarlayın.
Yüzünüzün genç görünmesini istiyorsanız bu egzersizi kaçırmayın! Başınızı sola çevirin ve alt çenenizi öne çekin. Bu hareketi yaptığınızda çenenizden boynunuza kadar kaslarınızı hissedeceksiniz. Ardından başınızı sağa çevirin ve aynı hareketi yapın. Her iki taraf için de 5 kez tekrarlayın.
Şimdi bir zürafayı veya çok uzun boylu birisini öpeceğinizi düşünün. Yüzünüzü kaldırın ve tavana bakın. Ve öpücük atar gibi yapın. Öpücük atarken alt çenenizin ileri gittiğine ve gerildiğine dikkat edin. Eğer doğru yapıyorsanız boynunuzda güçlü bir gerilim hissedeceksiniz. Bu pozisyonda 5 ile 8 saniye arasın durun ve serbest bırakın. 5 kez tekrarlayın.
Bu egzersiz için ellerinizi iki yumruk yaparak çenenizin altına koyun. Çenenizi açmaya çalışın. Direnç maksimum seviyeye ulaştığında; yani çeneniz yumruklarınızı itebileceği son noktaya kadar ittiğinde 3 saniye bekleyin. Bu arada direnç yavaş yavaş ve sağlıklı bir şekilde artmalıdır. Ardından rahatlayın ve egzersizi 5 ile 7 kez arası tekrarlayın.
Ağzınızı kapatın ve mümkün olduğunca gülümseyin. Şimdi dilinizi sert bir şekilde damağınıza doğru itin. Baskı şiddetini yavaş yavaş arttırın. Çene kaslarınızda güçlü bir gerginlik hissederseniz egzersizi doğru bir şekilde uyduladığınız anlamına geliyor. Bu gerginlik hissini 5 saniye boyunca devam ettirin ve 3 saniye dinlendirin. 5 ile 8 tekrar yapın.
Derinden bir nefes alın ve ağzını havayla doldurun. Yanaklarınızı iyicene şişirin. Kaslarınızda gerginlik hissetmek için elinizde yanaklarınıza iyicene bastırın. 3 ile 5 saniye arası bu egzersizi tekrarlayın. Ardından havayı boşaltın ve rahatlayın. 5 ile 6 tekrar yapın.
Yararlanılan Kaynak: Bright Side
Yaşam
Gıdı Nasıl Gider? Diye Kara Kara Düşünenlerdenseniz Bu Egzersizler Tam Size Göre!
Gıdık sorunu, birçok kişinin başının dertte olduğu durumlardan bir tanesi biliyorsunuz ki. İstenmen durumlardan biri olarak görülen gıdıktan kurtulmak isteyen çeşitli yönetemlere başvurabiliyor. Gıdığınızdan kurtulmanın tek tolunun estetik olmadığını biliyor muydunuz? Doğal yöntemler ve egzersizlerle de gıdık sorununa ‘’elveda!’’ diyebilirsiniz. Peki gıdık nasıl erir, yok edilir? Gıdık eritmek için en iyi egzersiz hangisidir?
Tüm detaylar içeriğimizde…
Yorumlar ve Emojiler Aşağıda
Ameliyatsız Boyun Germe; Cilt dokusuna herhangi bir kesi atmadan boyunda bulunan kırışıklıkların ve deri bollaşmalarının giderilmesi işlemine denir. Fokus ultrason, hifu ve örümcek ağı estetiği olmak üzere 3 farklı yöntemle uygulanır. Hastanın yaşı, genel sağlık durumu ve kronik rahatsızlıkları göz önünde bulundurularak gerçekleştirilen bir işlemdir.
Boyun bölgesi fiziki görüntüde dikkat çeken ilk alanlardan biridir. Bu nedenle hastalar bu alanda herhangi bir ameliyat izinin kalmasını istemezler. Boyun germe işlemi tıbbi açıdan bir rahatsızlık oluşturma. Estetik görüntüyü bozduğu için insanlar müdahale ettirir.
Ameliyat sonrası iz kalması gibi sorunlar oluşabilir. Bu durumların yaşanmaması için cerrahi tedavi seçeneği en son kriterdir. Ameliyatsız boyun germe işlemi hastaya özel planlanan bir tedavi türüdür. Bu sayede memnun edici sonuçları vardır.
Farklı teknikler kullanılarak uygulanan bir işlemdir. Bu tedavi genellikle ultrason yardımı ile uygulanır. Cildin alt katmanında bulunan kollajen üreten maddeleri ve yapıları uyarmak önemlidir. Ultrason dalgaları cilt altında sıcak odaklar oluşturur.
Bu odaklar kollajen üretiminin hızlı salgılanmasına ve sarkan derinin toparlanmasına yardımcı olur. Deri altındaki hücreler hedef alınarak uygulanır. Ömür boyu kalıcılığı olan işlemler değildir. Hastadan hastaya göre işlemin kalıcılık süresi değişiklik gösterir.
Ağrı ve acı hissettiren bir işlem değildir. Bu nedenle anesteziye gerek duyulmaz. Önemli olan husus gerekli sterilizasyonun yakalanmasıdır.
Genel olarak bakıldığında hasta portföyü 30-65 yaş arası kişilerden oluşur. Boyun derisinin sarkması ortalama 45 yaş ve sonrasında görülen bir durumdur.
Ancak erken menopoz, hormon dengesinin ani değişmesi, aşısı kilo alıp verme ve farklı hastalıkların tedavisi için kullanılan ilaçlar erken yaşta sarkmalara neden olabilir.
Cerrahi bir müdahale olmaması ve invaziv girişimde bulunulmaması nedeni ile işlem için herhangi bir kriter konulmamıştır. Boyun bölgesinden rahatsız olan herkes ameliyatsız boyun germe işlemini gerçekleştirebilir.
Hamileler, lohusa anneler, kontrol altına alınamayan şeker hastalığı olan kişiler ve kanser tedavisi gören kişilere tavsiye edilmemektedir. İşlemin herhangi bir yan etkisi yoktur.
Ancak bağışıklık sistemini ciddi oranda düşüren bir rahatsızlığı olan kişilerde tedavi önerilmez. Bu kişilerin ilk önce var olan rahatsızlıklarının giderilmesi beklenir. Gerekli tedaviler sağlandıktan ve hekimleri izin verdikten sonra bu işlemi yaptırabilirler.
Boyun sarkmaları kadın ve erkeklerin belirli bir yaştan sonra ortak sorunudur. Cerrahi müdahalelerin zorluğu ve iyileşme sürecinin sıkıntılı olması nedeni ile ameliyatsız boyun germe işlemi geliştirilmiştir. Farklı teknikler kullanılarak bu işlem yapılabilir.
Tedavi öncesinde dikkat edilmesi gereken bazı hususlar vardır. İşlemin başarısını artırmak ve kalıcılık süresini uzatmak için bu kriterler büyük önem taşır. İlk olarak uygulamanın yapılacağı kliniğin seçimine özen göstermektir. Kliniğin sahip olduğu teknolojik cihazlar ve uygulama sistemleri mutlaka sorgulanmalıdır. Yeni nesil teknolojiye sahip olan cihazlar her zaman daha başarılı tedavi almanızı sağlar. Doktor seçimi de önemlidir.
Daha önceki hastaların geri dönüşleri ve işlem öncesi sonrası görselleri değerlendirilir. Bu sayede ameliyatsız boyun germe işleminin işe yarayıp yaramadığı kontrol edilir. Kan sulandırıcı ya da kronik hastalıkların tedavisi için ilaç kullanan kişiler bu durumları hakkında hekime detaylı bilgi vermelidir.
Tedavi sonrasında kişi hemen günlük yaşantısına dönebilir. Tedaviden sonra şişlik morarma ve ödem gibi yan etkiler ortaya çıkmamaktadır. Çok nadir görülen vakalarda hafif dereceli kızarıklıklar olmaktadır.. Bu durum kısa bir süre sonra kendiliğinden geçer. Geçmeyen durumlarda işlemi yapan hekime başvurulmalıdır. Tedavi sonrasında istirahat gerekli değildir.
Cerrahi bir müdahale uygulanmadığı için hayat rutinini etkileyecek bir sorun yaşanmaz. Tedavinin kalıcı sonuçları en geç 2 ay içerisinde ortaya çıkar. Alkol ve sigara gibi cildi yaşlandıran ve zarar veren maddeler tedaviden sonra da kullanılmamalıdır. İlk seans sonrasında ciltte bazı gerilemeler meydana gelebilir.
İşlemden 1 ay sonra rutin doktor kontrolü uygulanır. İşlemin etkileri ve hastanın genel durumu değerlendirilir. İşlem sonucu gözlenir ve ek seans gerekli görülürse tekrar bir seans düzenlenir. İki seans arası ortalama 2 ay sürebilir.
İlk seans sonuçlarının değerlendirilmesi için bu süre gereklidir. Çok ileri derecede sarkması bulunan ve cerrahi müdahale için uygun olmayan kişilerde sık aralıklar ile seanslar düzenlenebilir.
Günümüzde uygulanan 3 farklı tedavi yöntemi vardır. Bu tedavi tekniklerinden hangisinin tercih edileceğine hekim karar verir. İşlem sonucundan memnun kalmak ve uzu süre tedavinin avantajlarından yararlanmak için hekimininiz yöntemine güvenmelisiniz.
En doğru tercihi sizin genel vücut sağlığınızı değerlendirerek hekiminiz yapar. Ulthera, thermage ve iple boyun asma teknikleri en sık uygulanan ve önerilen işlemlerdir. Bu uygulamalar sayesinde hayal ettiğiniz görüntülere ulaşabilirsiniz.
İşlemlerin uygulama şekilleri, kullanılan cihazlar ve uygulama süreleri birbirinden farklıdır. Bu nedenle işlemlerin maliyeti de değişir. Tedavi türü hastaya özel olarak seçilmeli ve uygulanmalıdır. Her hastanın vücut dengesi ve kolajen derecesi farklıdır.
Kolajen üretiminin durumu incelenerek karar vermek önceliklidir. Tüm uygulamaların ilk hedefi kolajen üretiminin sağlanmasıdır. Ancak kolajen üretimi hala devam eden kişilerde seans sayısı farklı belirlenir.
Cildin altında bulunan taşıyıcı dokulara ses dalgalarının verilerek bu dokuları hareket geçirir ve kollajen üretimini sağlar. Özellikle yaşı ilerleyen ve menopoz sonrası cilt nemi azalan kişilerde bu tedavi uygulanır. Nem dengesi cildin kırışmasına ve yer çekimine karşı koymasına yardımcı olur.
Zaman içerisinde nem alır ve hücreler yer çekimine karşı gelemedikleri için hücreler zaman içerisinde kırışır ve bozulur. Kırışıklık erken dönemde müdahale edilmezse derinleşen ve kötü görüntüye neden olan bir durumdur. Bu tedavi sayesinde bağ dokusunun güçlenmesi, daha sıkı bir cilt ve kırışıklıklarda gözle görülmeyecek derecede küçülme sağlanır.
Dekolte bölgesi, gıdı bölgesi, yanaklar ve ağız çevresindeki deformasyonlar başarılı bir şekilde giderilebilir. Ulthera cihazının özel başlığı ultrason özelliği taşır. Bu özellik sayesinde cildin 4-4.5 milimetre altına inerek bağ dokuları etkiler. Çok güçlü sıkılaştırma özelliği vardır.
İşlem süresi ortalama 20 dakikadır. Uygulama alanının büyüklüğüne göre bu süre değişiklik gösterir. Tüm yüz ve boyun bölgesi yapıldığında en fazla 60 dakika sürer. İşlem yapılırken hastaların en fazla hissettiği şey anlık iğne batmalarıdır. İmkânların artması sayesinde uygulama sayısının artması ve enerjinin düşürülmesi ile bu batma durumu minimum seviyeye indirilmiştir.
İşlem sonrasında ciltte hafif dereceli kızarıklıkların oluşması normaldir. Bu kızarıklıklar 1 saat içerisinde kendiliğinden geçer. Cildin derinlerine indiği için sıkılaşmama ihtimali yoktur. Yüzeysel işlemler ile cilt gerginliğinin istenen seviyelerde olması mümkün değildir.
Uzun yıllardır kullanılan en güvenilir tedavi tekniklerinden biridir. Tedavi uygulanır uygulanmaz hemen sıkılaşma durumu görülür. Tedavinin kalıcı sonuçları 6 ay içerisinde ortaya çıkar.
Radyofrekans yöntemi ile cildin derin tabakalarına etki ederek kolajen üretiminin artması işlemine thermage boyun germe denir. Ameliyatsız boyun germe teknikleri arasında hastaların en memnun kaldığı tekniklerdendir. Bu teknik sayesinde kısa sürede hayal edilen boyun ve dekolte görüntüsüne kavuşmak mümkündür.
Boyun bölgesinde bulunan ve sarkan kollajen lifleri radyofrekans enerjisi ile ısıtılır. Cildin kendini toplayarak çok sıkı bir hale gelmesi sağlanır. Lifler ısı enerjisi ile harekete geçer ve yer çekimine karşı daha dirençli bir hale gelir.
İşlemden kısa süre sonra boyun bölgesinde etkileri görülmeye başlanır. Aynı zamanda boyun bölgesinde bulunan yağ hücrelerinin de parçalanması sağlanır. Bu sayede daha genç ve sağlıklı bir görüntü elde edilir. Genel olarak bakıldığında bir çeşit lifting işlemidir.
Bu işlem sayesinde her yaştan insan konforlu bir şekilde tedavi uygulanması mümkündür. İşlemin temelinde vücut hücrelerini uyararak vücudun kendini yenilemesine imkân tanır. Kontrollü hasar vere tekniği ile uygulanan bir tedavi tekniğidir. Tecrübeli ve uzman dermatologlar tarafından uygulanmalıdır.
Gevşek gıdı ve sarkık boyun bölgesi ameliyat ipleri kullanılarak gergin ve estetik bir hale getirilir. Tamamen medikal malzemeden üretilen iplerin cilde herhangi bir zararı ve yan etkisi bulunmaz.
Bu ipler ortalama 2 yıl kadar cilt altında kalır ve kişinin vücudu tarafından eritilerek kaybolur. Tedavi öncesinde bazı analizlerin uygulanması gerekir. Kişinin ihtiyacı belirlenir ve ihtiyacına göre ip sayısı belirlenir. İşlemden sonra kişilerin dikkat etmesi gereken bazı hususlar vardır.
Bir hafta boyunca kesinlikle yüz üstü yatılmamalıdır. Bir hafta boyunca sıcak su kullanılmamalıdır. Hamam ve sauna gibi alanlara gidilmemelidir. Güneş ışınlarından uzak durulmalıdır. İlk 1 ay ağır egzersizler yapılmamalıdır. Masaj ve baskı uygulanmamalıdır. Bu durumlar dikkate alınarak gerekli özen gösterilmelidir. Aksi halde hem komplikasyon riski artar hem de işlemin sonucu istenildiği gibi olmaz.
Tedavi fiyatları değişken tutarlardır. Tedavinin uygulandığı hastane, işlemi yapan hekimin bu alandaki ünü, tedavi tekniği, işlem süresi, uygulama alanının büyüklüğü ve kur farklı fiyatlar üzerinde etkilidir. Özellikle iple boyun germe işleminde kullanılan medikal malzemeler genellikle ithal edilen ürünlerdir. Bu nedenle işlem maliyetleri oldukça değişkendir.
Kur arttıkça tedavi fiyatları artar. İşlem maliyetleri hakkında detaylı bilgi almak için hastaneler ile birebir görüşmelisiniz. Kaliteli hizmet veren, yeni teknolojik donanımlara sahip ve komplikasyon oranı düşük hastaneler seçilmelidir. Aksi halde ciddi sağlık sorunları ortaya çıkabilir. Ameliyatsız boyun germe işlemi için hastane seçimi büyük önem taşır.
Kullanılan tekniğe göre seans sayısı değişiklik gösterir. Genç ve kollajen üretimi devam eden hastalarda tek seans yeterli iken 55 yaş üzeri kişilerde ortalama 3 seans uygulanır. Kollajen üretimi desteklenirken aynı zamanda bollaşan derilere de müdahale edilir. Çok ilerleyen vakalarda kombine tedaviler önerilir.
Bu tedavilerin sonucunda elde edilen yeni görüntü ortalama 3 yıl kalıcı olur. Hastanın yaşı, yaşam standartları, beslenme alışkanlıkları ve egzersizler işlemin kalıcılık süresini değiştirebilir. Tedavi öncesinde hekim tarafından fiziksel muayene uygulanır.
Muayene sırasında hastanın ihtiyacı, yaşı ve genel durumu kontrol edilerek seans sayısı belirlenir. Ameliyatsız Boyun Germe Fiyatları 2023 hakkında bilgi almak için bizlere ulaşabilirsiniz.
Estetik operasyonların en önemli hedefi tedai sonrasında vücutta kalacak izlerin engellenmesidir. Kişiler estetik görüntünün düzeltilmesi amacı ile işlem yaptırdıkları için iz kalmasından her aman korkarlar. Cerrahi operasyonlarda doku bütünlüğü bozulur.
Bu nedenle yara iyileşmesi gibi bir süreç yaşanır. Cerrahi olmayan müdahalelerde her zaman doku bütünlüğü korunur. Dokulara bir zarar verilmez ve cilt altı dokusuna işlem yapılır. Ameliyatsız boyun germe işleminde herhangi bir kesi atılmadığı için iz kalması da söz konusu değildir.
Aslına bakarsanız yaşlanma doğumla başlayan bir süreç ve tüm canlıların ortak kaderi. Fakat yaşlanma belirtilerinin ortaya çıkmasına izin vermeden önlem alınmalıdır. Özellikle gıdık eritme egzersizlerine erken yaşlarda başlamak önem taşır. Bunun için günde sadece 20 dakikanızı ayırmanız yeterli olacaktır.
“Gıdı bölgesinde neden diğer bölgelere göre daha çabuk sarkma yaşanıyor?” bu konuyu kısaca bir gözden geçirelim… Eğer kilolu bir insansanız şimdiden zayıflamanızı öneriyoruz. Çünkü kilolu insanlar zayıf yapıdaki insanlara göre daha fazla cildini genleştiriyor ve ilerleyen yaşla birlikte ciltteki elastikiyet bozulduğu için geri dönüşler çok daha zor oluyor. Bunu aşırı kilolu bir insanın zayıfladıktan sonra derisinde gözlemlenen sarkmalara benzetebilirsiniz.
Aşırı kilo etkisinin dışında gıdı bölgesinin bir kemik üzerinde bulunmaması ve yerçekimine direnç gösterememesi ikinci bir dezavantaj olarak karşımıza çıkıyor. Dolayısıyla 30’lu yaşların ortalarına geldiğinizde gıdı, ilk etapta siz fark etmeseniz bile elastikiyetini yavaş yavaş kaybediyor. Bu bölgede 40’lı yaşların başlarında sarkma hızla ilerliyor. Dıştan çok görünmese bile elinizle gıdı bölgenizi tutarak aşağı yönde hafifçe çektiğinizde dış derinin hemen elinize gelmesi ile bunu anlayabilirsiniz.
Peki, gıdı sarkmasının önüne nasıl geçilebilir? İşte, basit ve etkili gıdı eritme egzersizleri…
Gıdık eritme egzersizlerine başlamadan önce boyun bölgesinin ısınmasını sağlamak gerekiyor. Çünkü boyun bölgesindeki dokular ısınmadan egzersize başlanıldığında, soğuk olan bölgede istenilen performansın yakalanması güçleşecektir. Ayrıca egzersizlerin sabah saatlerinde ve oturarak yapılması gerekiyor.
Hatırlatmamızın sonrasında ilk egzersiz hareketine geçiyoruz.
Dilerseniz kendinize bir program belirleyip haftanın belli günlerinde bu egzersizleri yapabilirsiniz. Amaç, gıdı bölgesinin yıllara yenik düşmesini engellemektir. Gıdı eritme olarak da adlandırılan bu sarkmaların estetik görselliğinizi bozmasına izin vermeyerek fark yaratacaksınız!
#Boyun#Gıdı#Gıdı Eritme Egzersizleri
LinkedinFlipboardLinki KopyalaYazı Tipi