Can Örnekleri
Can ve Can’t ile İlgili İngilizce Soru Cümleleri
“Can” ve “can’t” yardımcı fiilleri ile soru cümleleri bir eylemin gerçekleştirilmesi veya gerçekleştirilmemesi ile ilgili yeteneğin, olasılığın ya da iznin sorgulanması veya rica bildirmek için kurulur.
“Can” yardımcı fiili ile kurulan soru cümleleri eylemin gerçekleşmesi hakkında olumlu olarak yeteneği, olasılığı ve izni sorgulamak veya rica bildirmek için kullanılır. “Can” yardımcı fiiliyle olumlu soru cümlesi kurmak için “can” yardımcı fiilinden sonra özne, sonrasında fiilin yalın hali ve varsa nesne art arda eklenir. Yani “can” yardımcı fiili ile olumlu soru cümlesinin dizilimi şu şekildedir;
Can (yardımcı fiil) + subject (özne) + V1 (fiil)
Aşağıda yer alan “can” yardımcı fiili ile soru cümlesi örneklerini inceleyelim;
Cümle dizilişi: Can (yardımcı fiil) + subject (özne) + V1 (fiil)
Can you speak Chinese? (Çince konuşabiliyor musun?)
Can they come earlier than we expect? (Beklediğimizden daha erken gelebilirler mi?)
Can we join you? (Size katılabilir miyiz?)
Can you give me a lift? (Beni arabayla bırakabilir misin?)
“Can’t” yardımcı fiiliyle kurulan soru cümlelerinde eylemin gerçekleşip gerçekleşmemesi hakkında olumsuz olarak yetenek, olasılık veya izin sorgulanır ya da ricada bulunulur.
“Can’t” yardımcı fiiliyle olumsuz soru cümlesi kurmak için “can’t” yardımcı fiili, ardından özne, sonrasında yalın halde fiil ve varsa nesne art arda eklenir. Yani “can’t” yardımcı fiili ile olumsuz soru cümlesinin dizilimi şu şekildedir;
Can’t (yardımcı fiil) + subject (özne) + V1 (fiil)
Aşağıda yer alan “can’t” yardımcı fiili ile soru cümlesi örneklerini inceleyelim;
Cümle dizilişi: Can’t (yardımcı fiil) + subject (özne) + V1 (fiil)
Can’t they swim? (Onlar yüzemiyorlar mı?)
Can’t she be someone you know? (Tanıdığın biri olamaz mı?)
Can’t we leave the class earlier? (Sınıftan daha erken çıkamaz mıyız?)
Can’t you bring me the water bottle? (Bana su şişesini getiremez misin?)
Can Ne Demek, Ne Anlama Gelir? Can Kelimesi TDK Sözlük Anlamı Nedir?
Türkçeyi doğru kullanmak adına kelimelerin anlamı ve kökeni hakkında bilgi sahibi olmak önemlidir. Kelime açısından en zengin dillerden biri olan Türkçede, gün içerisinde anlamını bilmediğimiz kelimelerle karşılaşabiliyoruz. Bu noktada, Can kelimesi TDK anlamı da sık sık araştırılabilmektedir. Peki, Türk Dil Kurumu (TDK) sözlüğüne göre, Can ne demek, anlama gelir? Can kelimesi sözlük anlamı nedir? Detaylara yakından bakalım.
-Can İle İlgili 50 Cümle. İngilizce can ile ilgili yetenek belirten 50 cümle ve Türkçe anlamlarını kısaca yazdık. Can-ability yani yetenek bildiren 50 adet örnek cümleyi aşağıdaki bölümde bulabilirisiniz. Can&#;t ile ilgili örnek cümleler
Can İle İlgili 50 Cümle
1. I can speak three language
üç dil konuşabiliyorum
2. She can play the piano
O piyano çalabilir
3. I can swim well.
İyi yüzebilirim.
4. I can cook very well
Çok iyi yemek yapabilirim
5. He can run very fast.
Çok hızlı koşabilir.
6. We can make cakes.
Kek yapabiliriz.
7. You can pass the exam
Sınavı geçebilirsiniz
8. They can draw pictures.
Resim çizebilirler.
9. Ali can ride a bike.
Ali bisiklete binebilir.
He can speak Japanese.
I can play table tennis.
Masa tenisi oynayabilirim.
I can ski.
Kayak yapabilirim.
He can type very fast.
Çok hızlı yazabilir.
I can see without my glasses.
Gözlüklerim olmadan görebiliyorum.
He can drive a car.
Araba kullanabilir.
I can write with my left hand.
Sol elimle yazabilirim.
I can play football.
Futbol oynayabilirim.
He can play the guitar.
Gitar çalabilir.
It can fly.
Uçabilir.
She can sing.
Şarkı söyleyebilir.
Sue can skate.
Sue paten yapabilir.
My father can cook.
Babam yemek yapabilir.
Spiderman can climb up walls.
Örümcek Adam duvarlara tırmanabilir.
I can send an email.
Bir e-posta gönderebilirim.
They can use a computer.
Bilgisayar kullanabilirler.
I can help you.
Sana yardım edebilirim.
I can touch my toes.
Ayak parmaklarıma dokunabiliyorum.
We can visit you.
Sizi ziyaret edebiliriz.
Superman can fly.
Süpermen uçabilir.
Superman can see through objects.
Süpermen nesnelerin arkasını görebilir.
Superman can lift anything.
Süpermen her şeyi kaldırabilir.
He can solve problems.
Problemleri çözebilir.
She can make a salad.
Salata yapabilir.
I can write a novel.
Bir roman yazabilirim.
She can do her homework.
Ödevini yapabilir.
I can read very fast.
Çok hızlı okuyabilirim.
I can jump high.
Yüksek zıplayabilirim.
My grandmother can play computer games.
Büyükannem bilgisayar oyunları oynayabilir.
We can try again.
Tekrar deneyebiliriz.
I can wash my car.
Arabamı yıkyabilirim.
I can clean my room.
Odamı temizleyebilirim.
You can trust him.
Ona güvenebilirsin.
Mary can dance well
Mary iyi dans edebilir
I can carry this package.
Bu paketi taşıyabilirim.
I can fix my broken vase.
Kırık vazomu tamir edebilirim.
She can write English.
İngilizce yazabilir.
We can buy a pencil.
Bir kalem alabiliriz.
I can open this box.
Bu kutuyu açabilirim.
I can hear you.
Seni duyabiliyorum.
I can watch the movie.
Filmi izleyebilirim.
I can remember her name.
Adını hatırlayabiliyorum.
She can get up early in the morning.
Sabah erken kalkabilir.