Türkçe anlamı bilinmeyen veya ilk defa duyulan kelimelerin anlamı genellikle Türk Dil Kurumu (TDK) sözlüğünde aranmaktadır. TDK'da binlerce kelimenin yanı sıra Türkçede önemli atasözleri ve deyimleri de bulunmaktadır. Peki Elini taşın altına koymak (veya sokmak) sözü TDK’ya göre doğru anlamı nedir? Elini taşın altına koymak (veya sokmak) sözünün doğru kullanımı ve yazılışı nasıldır? Elini taşın altına koymak (veya sokmak) sözünün kökeni nedir? Elini taşın altına koymak (veya sokmak) doğru kullanımı ve yazılışı nasıldır? Elini taşın altına koymak (veya sokmak) sözüne dair Türk Dil Kurumu sözlüğünde yer alan bilgiler
1. bir konuda sorumluluk üstlenmek
Elini taşın altına koymak (veya sokmak)
© Tüm Hakları Saklıdır.
Sitedeki içerikler izinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Yayınlanan yazı ve yorumlardan yazarları sorumludur. seafoodplus.info ile bir bağlantı kurulamaz, site sorumlu değildir.
Değerli dostum Yaşar Ateşsoy liderlik konusunda konuşma yaparken bir sorunu çözmek için herkesin elini taşın altına koyması gerektiğini söyledi.
Bir konuşmasında gençlerden birinin “Niçin elimizi taşın altına koyalım ya altından yılan, çıyan çıkarsa” diye itiraz ettiğini , “ Eli taşın altına koymanın mantıklı bir şey olmadığını söylediğini” nakletti.
Konuşma sonrasında gençlerin kavram ve deyim bilgisi yönünden çok zayıf olduğu konusunda sohbetimiz oldu. Bu durumun gençlerde konuları kavrama yönünden büyük bir zafiyet oluşturduğu kanaatına vardık.
“Elini taşın altına koymak” deyiminin nereden geldiği üzerinde Yaşar Ateşsoy, Hacerül Esved'in yerine yerleştirilmesi ile bu olayın nesilden nesile aktarılması sırasında oluştuğunu söyledi.
Peygamberimiz 35 yaşında iken, Kabe'nin duvarları yağmur ve seller nedeniyle yıpranmıştı. Mekke'liler Kabeyi temele kadar yıkıp yeniden inşa ettiler. Duvarların örülmesi kabileler arasında paylaşılmış ve duvarlar işbirliği içinde örülmüştü.
Sıra kutsal taş olan Hacerül Esved’in yerleştirilmesine gelmişti. Her kabile bu şerefe nail olmak için taşın kendi kabilelerince yerleştirilmesini istiyordu. Bu konuda kabileler arasında anlaşmazlık oluştu.
Yaşlı bir zat, “Ey Kureyş topluluğu, anlaşamadığımızın bu durumu hakkında hüküm vermek üzere kapıdan giren ilk kişiyi hakem yapalım” dedi. Teklif orada bulunanlarca kabul edildi.
O sırada kapıdan Hz. Muhammed girdi. O’na durum anlatıldı. Peygamberimiz taşın konulacağı yere kadar birlikte havaya kaldırılması istedi. Sonra Peygamberimiz taşı kavrayarak yerine yerleştirdi.
Böylece sorun herkesin katılımıyla ve herkesin memnun kaldığı bir şekilde çözülmüştü.
Bir sorunun çözülmesi konusunda bu örnek olaya gönderme yapılarak elini taşın altına koymak deyimi nesilden nesile aktarıldı.
Deyimler kültür taşıyıcıdır, geçmişteki deneyimlerin ve düşüncelerin nesilden nesile aktarılmasında rol oynar.
Deyimlerin anlamı tam bilinmediği zaman, düşünceleri oluştururken ondan doğru şekilde yararlanamayacağımız gibi iletişim kazalarına da yol açar.
Son söz: Bir sorunumuz varsa herkes elini taşın altına koymalıdır.