eski yabancı diziler arşivi / TRT'de yayımlanan yabancı diziler - Vikipedi

Eski Yabancı Diziler Arşivi

eski yabancı diziler arşivi

Televizyon dizilerinin bağlayıcı ajandasına elini verenin kolunu kaptırması yeni değil. Bir başladın mı dibini bulmadan kurtulamadığın ay çekirdeği paketi, tadına doysan da nefsini doyuramadığın o bir çırpıda kana karışan çikolatalı drajeler gibi…

Tek bir bölüm maliyetinin, milyonlarca dolarla ifade edildiği ve neredeyse sinema filmleri kadar ses getirdiği günümüzde; biz de sıralamaya çok takılmadan aklımızda kalan eskiler, klasikler ve paylaşmaya değer yenilerden bir liste hazırlayalım dedik.
Değerli önerilerinizle listemizi büyütmek isterseniz, onur verirsiniz efendim&#;

1. The Sopranos ( &#; )

The Sopranos
Yıllarca TV dizi ve filmleri yazdıktan sonra TV yapımlarının ‘bölümsel &#; bağlayıcı &#; uyuşturucu’luğunun illallah getirdiği David Chase; izleyicinin tüm dikkati ile kendini vereceği, sinema tadında bir projeye imza atar. Her bir bölümü bir sinema filmi tadında, kurgusal bir yapımın boyunu aşacak derinlikte olay örgülü ve milim milim işlenmiş incelik ve tutarlılıkta bir karakter yapısı ile TV tarihinin belki de gelmiş geçmiş en iyi TV dizisi The Sopranos işte Chase’in bu ruh halinin bir sonucu.

The Sopranos, mafya lideri Tony Soprano’un nevrotik annesinden miras aldığı travmatik hallerinin psikiyatrist Dr. Melfi tarafından çözümlemeleri ekseninde süregelen bir suç-drama yapımı. Dizi, bu psikiyatri seanslarına paralel olarak, iyi ve kötünün flu çizgiler üzerinde birbirine karıştığı Amerikan hayatına ve düzenin akıllara zarar çarpıklıklarına değiniyor.

Kendisi de İtalyan asıllı bir Amerikan olan David Chase’in yarattığı ve rahmetli James Gandolfini’nin hayat verdiği İtalyan-Amerikan mafya lideri Tony Soprano, bugün en efsanevi kurgu karakterlerin başında geliyor.

Emmy’den Altın Küre’ye, TV dalında alınmadık ödül bırakmayan The Sopranos, televizyonlara getirdiği kendine has sinematik dili ve kurgu stili haricinde gözlerden sakınılası bir özenle seçilen dizi müzikleri ile de akıllardan çıkmıyor.

2. Seinfeld ( &#; )

Seinfeld
Bir TV fenomeninden bahsedilecekse, listenin başını tutacak efsane: Seinfeld!
90’lardan aklımızda kalan en iyi şey olmakla yetinmeyip, bugün de can sıkıntısı vurduğu an hap niyetine birer bölüm attırdığımız dahiyane komedi. Jerry, George, Elaine ve Kramer’in New York’un batı yakasında bir yerlerde yaşadıkları aşırı sıradan hayatların durumsal komedisi. Yaratıcılarının da tabiri ile ‘hiçbir şey hakkında’ bir komedi.

Bir stand-up komedyeni iken, sitcom yapmak için hayallerinin peşinde arkadaşı Larry David ile NBC’nin kapısını vuran Jerry Seinfeld, dizinin bizzat kahramanı. Gerçek yaşamının kurgusallaştırılmış bir yansıması olarak da değerlendirilecek şovda, huysuz-bahtsız yüce insan George Costanza karakteri de Larry David’in şahsiyetinden ilhamla yaratıldı.

Sadece 4 bölümlük bir anlaşma ile yayın hayatına başlayan dizi tam 9 sezon devam etti. Hala her sene kotarılan ‘gelmiş geçmiş en iyi TV dizileri’ listelerinde en başı çekenlerden olmaya devam ediyor. ‘Hiçbir şey hakkındaki’ onlarca repliği, sınır tanımadan dilden dile geziyor.

3. The Simpsons ( &#; …)

The Simpsons
Tam 26 (yazıyla yirmi-altı!) sezondur devam eden, Amerika’nın en uzun soluklu TV dizisi, bir televizyon klasiği: The Simpsons. Orta-sınıf bir Amerikalı ailenin ve yakın çevresinin, Springfield isimli kurgusal bir kasabada bitip tükenmek bilmeyen bol hicivli, komik maceraları. Amerikan popüler kültürüne, kendine ve yayınlandığı kanala rağmen televizyon sektörüne, siyasete ve Amerikan toplumunun günlük hallerine edilmedik laf, batırılmadık iğne bırakmayan arıza aile.

Yaratıcısı Matt Groening’in tamamıyla kendi ailesinden ilhamla isimlendirdiği: Homer, Marge, Bart, Lisa ve Maggie. Simpsonlar!

’da bir TV şovunun kısa skeçleri olarak planlanan The Simpsons’ın başarısı amaçlananın bir hayli ötesine geçince, projenin ‘prime time’da yayınlanmak üzere bir animasyon-sitcom’a dönüşmesi kaçınılmaz oldu. Sivri dili ve en hassas konuları deşecek gözükaralığı ile gündem üzerine gündem oluşturmaya devam etti. Sayısız ödülün yanı sıra, birçok yeni nesil animasyon projelerine ilham kaynağı oldu. Homer’ın en hezeyanlı zamanlarda ağzından düşürmediği ‘D’oh!’ nidası, Oxford İngilizce Sözlüğü’nde kendine yer buldu.

Jenerasyonlar eskiten ama eskimek bilmeyen The Simpsons, nice yıllar nice rekorlara koşmaya devam etsin. Temenni ederiz.

4. Twin Peaks ( &#; )

Twin Peaks
Her şey, lise öğrencisi Laura Palmer’ın esrarengiz cinayeti ile başlar. Ve, eksantrik FBI ajanı Dale Cooper, olayı araştırmak üzere Twin Peaks kasabasına seafoodplus.infoğa ‘gayet sıradan bir polisiye’ gibi geliyor; diye düşünebilirsiniz tabii. Düşünmeyin. Kendinizi David Lynch ve Mark Frost’un alengirli zihinlerine bırakın gitsin.

Blue Velvet’ten de hatırlayacağımız üzere; küçük kasabaların üstü cilalı ‘saygınlık’ kavramını yerle bir eden, neslinin pembe dizi karakterlerini amansızca parodileştiren, gerilim ve korkuyu usta sinematografi ile bezeyen bir başyapıt.

Dizi, zamanında ikinci sezonu tamamlayamadan yayından kaldırılmış olsa da çok konuşulan birinci sezonu ve sonrasında gelen sinema filmi ile 90’ların kültleri arasında adı kazınamayacak bir yere oturdu. Nice filmlere, şarkılara, programlara ilham oldu. Yıllar geçtikçe katlanarak artan meraklıların sayısı, dizinin yaratıcıları üstad Lynch ve Frost’un dikkatinden kaçmamış olacak ki; Twin Peaks, dokuz bölümlük yeni bir seri ile yılında ekranlara geri dönüyor. Kelimeler yetersiz kalır, heyecanımızı anlatmaya!&#;

5. The Twilight Zone ( &#; )

The Twilight Zone
Rod Serling’in efsanevi antolojisi, The Twilight Zone’u (Alacakaranlık Kuşağı) izlememiş olsa da duymayan kalmamıştır herhalde. Bilim-kurgu ve fantezinin TV kutusunda kimlik kazandığı bu efsanevi antoloji yıllar içinde onlarca yeni yapımı da etkileyen bir çıkış noktası oldu. ve yıllarında yeniden çevrim denemelerine girilmiş olsa da, hiçbiri orijinalinin yerini tutamadı.

Her bölümünün birer monologla açılıp birer monologla kapandığı dizide, birbirinden bağımsız doğaötesi ve paranormal hikayeler işlenir ve her bir hikayenin sonu mutlaka ahlaki ve sürpriz bir sona bağlanırdı. İnsan davranışı ve ahlaki çetrefilliğin ustalıkla portrelendiği bu hayatın kara komedisini hala izlemelere doyamıyoruz.

6. Six Feet Under ( &#; )

six feet under
Los Angeles’ta bir cenaze evi ve burayı işleten bir acayip Fisher Ailesi. Her bölümün bir ölüm vakası ile başladığı dizide, karakterler üzerinde ölüm ve sonrasının etkileri gözlenirken; Fisherlar&#;ın deprseyon, din, cinsellik, sadakatsizlik ve ahlaki algılar gibi kavramlarla boğuşmalarını izliyoruz.

Dingin ve sinematografik anlatımı boyunca yüksek dozda ‘kara mizah’ ve ‘sürrealizm’e başvurulan bu bol ödüllü yapım; dizi bittikten sonra bile gündemde kalmaya devam eden efsanevi final bölümü ile, ‘en iyi final bölümüne sahip diziler’ sıralamalarını da altüst etmişti.

Dizinin yaratıcısının, çok konuşulan &#;American Beauty&#; filminin Oscarlı senaristi ve &#;True Blood’un yaratıcısı Alan Ball olduğunu da hatırlatmış olalım.

Fisherlar’ı özlüyoruz.

7. Monty Python’s Flying Circus ( &#; )

Monty Python
Absürd. Sürreal. Sarih. Entelektüel. Felsefi. Edebi. Açık saçık. Cesur. Yenilikçi. Zeki…
Televizyon tarihinin gözü kapalı ‘EN’lerinden bir komedi efsanesi Monty Python.

Britanya kültürü, sıradan insanlar, siyaset, tarih… skeçlerden oluşan şovlarında, aklınıza gelebilecek her şeyin komedisini yapan, bunu yaparken en iğneli lafları seçen, zamanın normlarında hayrete düşürse ve eleştirilse bile aşırıya kaçmaktan geri durmayan komedi dahileri. Getirdiği yeni mizah anlayışı ile sadece Britanya’yı değil tüm küreyi etkileyen, cesur kaşifler.

8. Star Trek ( &#; )

star trek
Yer: Samanyolu Galaksisi
Tarih: ’lar
‘Uzay, son sınır. Bunlar yıldız gemisi Atılgan&#;ın seyahatleridir. Beş yıllık görevi: yeni tuhaf dünyaları keşfetmek, yeni hayat ve yeni uygarlıklar aramak, daha önce hiçbir insanın gitmediği yerlere cesurca gitmektir.’

Bu efsanevi girizgahla başlayan tüm zamanların belki de en popüler bilim-kurgu dizisi Star Trek; uzay gemisi Enterprise (Atılgan) ve Kaptan Kirk’lü, Mr Spock’lu mürettebatının uzay yolu macerasını anlattı yıllarca. Yayınlandığı günden bugüne katlanarak büyüyen bir fenomene dönüşen Star Trek, bilim-kurgu janrını &#;ergenleştirmeden&#; ve şiddete başvurmadan da bir projenin televizyonda başarılı olabileceğini kanıtladı.

9. Forbrydelsen ( &#; )

Forbrydelsen
İskandinavya’dan ne çıksa yenir yenmesine de, Forbrydelsen’in tadı başka bir lezzetli, başka bir yekta geldi bize.

Kopenhag Polis Departmanı ve takıntılı detektif Sarah Lund etrafında dönen bu müthiş polisiye, psikolojik gerilimin de en başarılı örneklerinden oldu. Her sezonun tek bir soruşturma ile geçtiği dizide her bölüm soruşturmanın 24 saatini anlatıyor. Gizemli cinayet vakalarını, gözü kara bir şeffaflıkla siyasetten bürokrasiye çok kollu etkenlere bağlayan dizi, ‘İskandinavya’da da her şey mükemmel değilmiş’ hissi veriyor zaman zaman.

Karanlık Danimarka ambiyansında ve Hollywood klişelerinden itina ile kaçınılarak yazılmış sürükleyici senaryosu ile izleyiciyi koltuğa mıhlayan Forbrydelsen’in namı Danimarka sınırlarını aşıp dünyayı sarmış durumda. İngiltere reyting listelerine ‘altyazılı’ bir diziyi Top 10’dan sokacak kadar iddialı, Sarah Lund’un ikonik kazak modelini tüm Britanya’da ‘best seller’ yaptıracak kadar ‘hype’ bir kere. Halen yüksek reyinglerle devam etmekte olan Amerikan versiyonu ‘The Killing’ konusuna girmiyoruz bile. (Türkiye versiyonunun pek uzun soluklu olduğunu söyleyemeyeceğiz maalesef&#;)

Breaking Bad ( &#; )

breaking bad
Yıllarca The X-Files için yazarlık yaptıktan sonra bir süre işsiz kalan Vince Gilligan, o zamanlar birlikte çalıştığı arkadaşı Thomas Schnauz ile bu bahtsız durum üzerine laflarken, ‘olmadı bir karavan alır, içine metamfetamin laboratuarı kurar, tüm ülkeyi turlar, para kazanırız’ diye bir espri ortaya atar. Tamamen bir geyik muhabbetinden türeyen fikir, Gilligan’ı içine girdiği duraklamadan kurtaracak adımın ta kendisidir!

Baş kahramanın, kötü adama dönüştüğü bir dizi yazmak isteyen Gilligan artık yol haritasını belirlemiştir. Kimya öğretmeni, sade vatandaş, aile babası Walter White’ı, uyuşturucu kartellerinin işleyen demiri Heisenberg’e dönüştürecektir. Halihazırda öğretmen maaşı ile geçinmekte zorlanan White, akciğer kanserine yakalanması ile daha da büyüyecek masraflarını alt edebilmek için işinde en iyi olduğu yere, bir kimya laboratuarına sığınacaktır. Öyle bildiğimiz lablardan değil tabii. Sabıkalı eski öğrencisi ile New Mexico’nun en kaliteli metamfetaminini ‘pişireceği’ gezici bir laboratuardır bu.

İnsanoğlunun, doğasında barındırdığı her tür potansiyelin aktifleşmek için fırsat kolladığını anlatan aşırı sürükleyici bir suç hikayesi. Okkalı bir kara komedi. Breaking Bad.

Mad Men ( &#; …)

Mad Men
’lar Amerika’sı. New York’un reklam ajansları ile dolu hareketli caddesi; Madison Avenue. Bu ortamın üst-düzey reklamcılarından; Don Draper. Tarihi sahiciliği ve görsel stili ile kısa zamanda devleşen bir dönem draması; Mad Men.

Baş kahraman Don Draper’in hayatını konu edinen dizi aynı zamanda Draper’in iş ve sosyal ortamına ve de 60’ların reklamcılık dünyasına da odaklanıyor. Tarihi tutarlılık ve açık sözlülüğün elden bırakılmadığı senaryo, Kennedy Suikasti’nden Vietnam Savaşı’na, Amerikan yakın tarihini de bu prizmadan hatırlatıyor.

Arrested Development ( &#; , &#; …)

arrested development
‘Deliler’ arasında ‘akıllı’ kalmaya çalışan örnek evlat, örnek kardeş, örnek baba; bir garip Michael Bluth ve ‘artık zengin olamamakla’ başa çıkmaya çalışan çatlak ötesi ailesi. Hangi birine yetişsin zavallı Michael? Üçkağıtçı, manüpilatif, narsist, beceriksiz, kan-emici ailesini içine düştükleri iflastan kurtarmaya çalışırken, yavrusu George Michael’ı da ‘normal’ biri olarak yetiştirmeye çalışıyor bir yandan.

Enron ve Adelphia gibi dev şirketlerin skandallı iflaslarının verdiği ilhamla yaratılan Arrested Development, karakter yapılanmasında The Godfather’ın karikatürize edilmiş bir sitcom versiyonu olarak yorumlanıyor.

Elle tutulan dijital kamera çekimleri, arşiv fotoları, sarkastik dış-ses gibi unsurların kullanılması ile bir belgesel havasında kotarılan dizi, içerdiği anlatım dili yenilikleri ile aile-komedisi kavramına büyük yenilikler getirdi vakti ile. Yayınlandığı süre içinde aldığı ödül ve övgülere rağmen, üç sezondan sonra ‘düşük reyting’ gerekçesi ile yayından kaldırılan Arrested Development, bugün tv tarihinin kült hitleri arasında gösteriliyor. Dizi, nihayet yılında aynı ekiple ekranlara geri döndü.

Lost ( &#; )

Lost
Sidney’den Los Angeles’a giden bir yolcu uçağı, Pasifik Okyanusu’nun güneyinde, gizemli mi gizemli, tropik mi tropik bir adaya düşer. Mucizevi bir biçimde hayatta kalan yolcuların ‘anlatacakları’ pek çok şey vardır. 6 sezon kadar.

Bilim-kurgu’dan gerilime, aksiyondan maceraya, doğaüstünden dramaya… Envai çeşit janrı bir arada ustalıkla barındıran Lost’un esas alameti farikası, klişeleşmiş TV dizisi anlatı stiline getirdiği yenilikti. Karakterlerinin adadaki yaşamlarına paralel olarak, her birinin geçmiş yaşamlarının da geriye dönük ikinci bir dille anlatıldığı dizi, sosyal medyadan okul kampüslerine, toplu taşımadan plaza asansörlerine milyonları kendine kilitledi.

Özellikle, dev kalabalık bir ekiple Hawaii’de gerçekleştirilen çekimlerden dolayı Lost’un TV tarihinin en pahalı yapımlarından biri olduğunu da belirtelim.

Boardwalk Empire ( &#; )

boardwalk empire
The Sopranos’un yapımcı ve yazarlarından Terence Winter’ın, Nelson Johnson’un aynı isimli romanından uyarladığı, takdire şayan bol soslu bir dönem dizisi.

yy’ın ilk yarısında ABD’de uygulanan ‘alkol yasakları’ süresince Atlantic City’nin yönetiminden sorumlu, zamanın kilit siyasetçilrinden Enoch Johnson’dan ilhamla yaratılan baş karakteri canımız ciğerimiz Steve Buscemi canlandırıyor. Dönemin mafya-siyasetçi arasındaki gizli kapaklı ilişkilerinin ve Atlantic City’deki yozlaşmanın tarihi figürlere de yer verilerek anlatıldığı dizi, 5 sezonluk hayatında en çok konuşulan ve ödül alan yapımlar arasına girdi. Dizinin ilk bölümünü, yapımcılardan Martin Scorsese yönetmişti.

Portlandia ( &#; …)

portlandia
‘90’ları hatırlar mısınız?’
Piercingin hala moda olduğu, dövme mürekkebinin hiç kurumadığı, insanların durmadan rock grubu kurup dünyayı kurtarmak için şarkılar söylediği 90’lar&#;
Kimsenin başarma hırsı ile yanıp tutuşmadığı, herkesin saat 11’e kadar uyuyup sonrasında arkadaşlarla takıldığı ve bütün seksi kızların gözlük taktığı 90’lar…
İnsanların ikinci el CD’lerini müzik dükkanlarına satabildiği, olmadık bir kıyafetin üzerine ‘kuş’ motifi ekleyip adına ‘sanat’ dedikeri 90’lar…
İşte, öyle bir yer hala var! Düşünün, öyle bir yer ki sanki Al Gore seçimleri kazanmış ve Bush devri hiç yaşanmamış gibi… ’ların alternatif evreni, Portland!

Sleater-Kinney’den Carrie Brownstein ve Saturday Night Live’dan Fred Armisen’in yarattığı Portlandia, yarı skeç-yarı şarkı biçiminde kurgulanmış enfes bir girizgah videosu ile, tam da bu cümlelerle düştü kalplerimize.

Herkesin DJ olup, organikten başka besin almadığı, ‘hipster’ kültürünü bir nevi minyatürleştirmiş Portland imgesi ve camiasını konu alan hiciv dozajı aşırı yüksek, bol doğaçlamalı bu enfes komedi nice 10 yıllara damga vuracak cinsten.

Steve Buscemi, Kyle MacLachlan, Gus Van Sant, Johnny Marr, ve Tim Robbins gibi isimlerin de konuk sanatçı olarak yer aldığı diziyi, Jerry Seinfeld de favorileri arasında gösteriyor.

The Wire ( &#; )

the wire
Şehir hayatı ile onun sosyal ve politik ilintilerine yönelik romansı bir suç draması. Geçmişte polis muhabirliği yapan David Simon, o zamanlar aktif olarak çalıştığı Baltimore’da karşısına çıkan bürokratik engeller ve suç haberlerinden aldığı ilhamla, Charles Dickens romanlarını andıran bu lafını esirgemeyen projeye koyuldu. 5 sezon devam eden serinin her bir sezonunda, Baltimore ile ilgili farklı bir konu incelikle işlendi; uyuşturucu ticareti, limancılık sistemi, bölgesel yönetim ve bürokrasi, eğitim sistemi ve yazılı basın.

Yayınlandığı süre içerisinde rekorlara koşan izlenme oranları ya da ödüller almamış olsa da, The Wire, eleştirmenlerce gelmiş geçmiş en iyi TV dizilerinden biri olarak gösteriliyor.

True Detective ( &#; …)

true detective
yılının muhtemelen en çok konuşulan TV olaylarından biri True Detective idi. Halihazırda, bir süredir Hollywood dolaylarında kısmeti açık olan Matthew McConaughey ve etkileyici performanslarına hasret kalınan Woody Harrelson’un projede isimlerinin geçmeleri elbette ki medyatik bir etki yarattı. Ama dizinin asıl marifeti, özgün dili ile klasikleşmiş Amerikan polisiyeleri için çıtayı yükseltebilmesiydi.

Ana hatları ile karamsar bir polisiye olan birinci sezon, aslında ta yüzyıla dayanan mitolojik altyapısı ile çözülmeyi bekleyen birçok alt-metin sundu. Robert W. Chambers’ın ‘The King in Yellow’ hikayelerinden ve Ambrose Bierce’nin gizemli &#;Carcosa&#; şehrinden ziyadesiyle etkilenen Nic Pizzolatto, dizinin kağıt üstündeki kurgusal hikayelerini edebi referanslarla donattı.

Adını, ’lerde yayınlanan ‘True Detective’ dergisinden ilhamla alan dizi, çok konuşulan ve ödüllere doymayan başarılı ilk sezonu sonrası, tamamıyla farklı karakterlerin yer alacağı ikinci sezon hazırlıklarına koyuldu.

South Park ( &#; …)

south park
Stan, Kyle, Eric ve Kenny. South Park kasabasının nevi şahsına münhasır ufaklıkları. Etraflarındaki büyüklerin çelişki ve ikiyüzlükleri ile toplum ve ahlaki değerlerin çarpıklığının normalleştiği küçük kasabalarında, sürrealizm ve kara komedinin doruklarında maceralar yaşıyorlar.

Hakaretler, küfürler, fantastik hikayeler… Dini inançlardan ırk meselelerine, günlük hayattan siyasete; 18 sezondur kimselerin ağzına almaya cesaret edemediği en hassas konularla alay eden, muhatabı kim olursa olsun lafını esirgemeyen rüya dörtlü. Gözü kara dobralığın, animasyonda vuku bulmuş hali…

Deadwood ( &#; )

deadwood
’lü yıllar. Dakota’nın Deadwood kasabası. Madenciler. Altın. Zenginler&#;
David Milch’in takdir edilesi bir arşiv çalışması sonucu, tarihi figürlerin gerçek hayatlarından hareketle yarattığı gerçek bir kapitalizm retrospektifi.

Basit bir madenci köyü iken ‘altın kokusu’ ile zaman içinde gelişmiş bir kasabaya dönüşen Deadwood, bu süreç içerisinde ırkçılık, cinsiyetçilik, politika, göçmenlik, fahişelik ve şiddet gibi bir yığın hayati sıkıntı ile boğuşmak zorunda kalır. Küçük bir komünitenin geçirdiği dönüşüm, ‘kaos’ üzerine ‘medeniyetler’ inşa eden ‘batı kapitalizmi’ne yapılan sağlam-gerçekçi bir eleştiridir aynı zamanda.

Maalesef dizi HBO’nun, reyting engeline takılarak, üç sezon sonra izleyiciye veda etmek durumunda kaldı.

Curb Your Enthusiasm ( &#; …)

curb your enthusiasm
Seinfeld’in mimarlarından ulu insan Larry David’in kulaklarını çınlatmıştık biraz evvel. Kendisinin bir diğer beş yıldızlık projesi &#;Curb Your Enthusiasm&#; da aynı Seinfeld gibi günlük hayatın önemsiz ayrıntıları üzerine çamlar deviriyor. Larry David’in kaba hatları ile kotardığı senaryonun yönlendirmesi ile bol bol doğaçlama içeren şov, kendisinin bir miktar karikatürize edilmiş nevi şahsına münhasır gerçek karakterini ve hayatını konu alıyor.

Dizinin, Seinfeld’in yeniden çekilmeye çalışıldığı bölümü, unutamadığımız efsaneler arasında. Nasıl unutulur, Larry David’in kendi kişiliğinden esinlenilerek yaratılmış George karakterini bizzat oynamaya çalışırkenki çuvallamaları?!..

The Office ( &#; )

the office
Bir kağıt şirketinde çalışanların sıkıcı ofis hayatlarını kim izlemek ister ki? İnanılmaz belki, ama milyonlar izledi. Ricky Gervais ve Stephen Merchant’ın ’lere damgasını vuran bu kurgusal-belgesel tadındaki enfes komedisi, sitcom mecrasına da yeni soluk getirdi.

Kameranın varlığını her karede hissettirdiği dizide, kahkaha efekti kullanılmadı.
Gervais’in canlandırdığı ofis yöneticisi David Brent’in çalışanlarını etkilemeye çalışırken ağzından kaçırdığı ırkçılıktan cinselliğe türlü türlü gafları, sadece Britanyalı izleyicileri değil, okyanus ötesini de kahkahalara boğdu. Öyle ki, dizinin ABD, Fransa, Almanya, Kanada, Şili, İsrail ve İsveç versiyonları da yapıldı.

The X-Files ( &#; )

the x files
&#;The Twilight Zone&#; ve &#;The Invaders&#; gibi dizilerden ilhamla yaratılan The X-Files, bilim-kurgu dalında televizyon tarihinin en hit yapımlarından biri olarak gösteriliyor hala. Seride, bilim-kurgu’ya paralel olarak paranormal unsurlar ve komplo teorileri de işlendi 9 sezonluk yayın hayatı boyunca.

FBI ajanları Fox Mulder ve Dana Scully, ‘X-Files’ olarak tabir edilen tuhaf ve çözülememiş davaları soruştururken, her bir bölüm bilimsellik ve ruhaniyet kavramlarının izleyiciyi de taraf haline getirerek çatışması üzerine kuruldu. Zamanın genel-geçer yapımlarının aksine kadın karakter Scully, ‘şüpheci’ ve ‘bilimsel’ yaklaşımı ile soruşturmaya yön verirken, olaylara ‘ruhani’ ve ‘inançlı’ bakış açısı ile yaklaşan erkek karakter Mulder oldu.

House M.D. ( &#; )

House
Beyaz önlüklü adamların sıkıcı hastane koridorlarını arşınladığı ‘medikal dramaların’ kabak tadı verdiği ve de ufaktan tarihe karışmaya başladığı bir zamanda girdi hayatımıza Dr. Gregory House.

Aşırı zeki ve aşırı aksi, ‘rasyonellik’ abidesi, kural-kaide-otorite tanımayan bir tıp dahisi! New Jersey’de bir hastanenin teşhis ekibinin başında, olmadık yöntemlerle bir CSI memurundan hallice en karmaşık vakaların üzerine üzerine giden, ‘Tanrı’ kavramı ile kavgalı, takıntılı bir inatçı. Bastonla desteklediği bacağındaki kalıcı ağrılardan ötürü ilaçlara bağımlı yaşarken, milyonda bir görülecek nadir hastalıkları akıl oyunları ile dedektif timsali çözüveren ıssız kahraman…

Gerek karakter, gerekse üslup benzerlikleri ile Sherlock Holmes’dan esinlenerek yaratılmış House karakteri, bir medikal drama kahramanı olarak nam salmış olsa da, 8 sezon boyunca ‘gerçeklik’ ve ‘doğruluk’ gibi kavramların farklı vakalar üzerinden felsefi yorumlanmasının bir yansıması idi.

Doctor Who ( &#; , &#; …)

doctor who
Uzay gemisi TARDIS içinde kah zamanda yolculuk eden, kah evreni keşfe çıkan Doctor Who, namı diğer; Zaman Lordu, yaklaşık bölümdür medeniyetleri kurtarmaya, yanlışları doğru yapmaya ve muhtaçlara merhem olmaya devam ediyor.

Aslında insansı bir &#;alien&#; olan Doctor’un bir diğer gıpta edilesi özelliği de, rejenerasyon yolu ile başka bedenlerde vücut bulabilmesi. Her rejenerasyonla başrol oyuncusunun da değiştiği düşünülürse, onyıllara yayılan dizinin dinamiğini kısmen çözmüş oluyoruz bu arada. Dile kolay. Dizi, tam on-iki doktor eskitti bu yolda. Bir televizyon klasiği olmak kolay değil tabii bu devirde.

Bron IMDb:

21 jump street dizi

  • Tür: Suç, Dram, Gizem
  • 5 Sezon, Bölüm

Johnny Depp&#;in henüz ufacık olduğu dönemlerde televizyonu kasıp kavuran 21 Jump Street, Depp&#;in kariyerindeki en büyük sıçrama noktası olmuştur. Günümüzde oldukça sevilen iki filme de uyarlanan dizi, birer ergen gibi görünen bir grup polisin yaşadıklarına odaklanıyor. Oldukça genç görünen bu polisler görünüşleri sayesinde okullara sızabiliyor ve buralarda uyuşturucu trafiğini gözlemleyip suçluları yakalayabiliyorlar. ABD&#;nin kolej ve lise yaşantısına hem gerçekçi hem de eğlenceli bir şekilde ışık tutan dizi, bir yandan toplum eleştirisi yapmayı da ihmal etmiyor. 


22) Miami Vice ( &#; )

nest...

batman iftar saati 2021 viranşehir kaç kilometre seferberlik ne demek namaz nasıl kılınır ve hangi dualar okunur özel jimer anlamlı bayram mesajı maxoak 50.000 mah powerbank cin tırnağı nedir

© 2024 Toko Cleax. Seluruh hak cipta.