gut güvercin / TÜRK ÇATILARINDA GÜVERCİNLER

Gut Güvercin

gut güvercin

A

açık devetüyü : Açık devetüyü renginde olan güvercin. Mardinli türünde olur.

açık ense : Kuyruğunun içi boş olan Selçuklu türü güvercin. Kılıncına dolmaya göre daha az değerlidir. Selçuklu türü güvercinlerin bütün renklerinde olabilir.

açık gök Musullu : Musullu güvercinin açık gök renkte olanı. açığın dolması : Kuyruğunun alt kısmı açık üst kısmı dolma olan güvercin. Selçuklu türünde olur.

adana:

açık gezme: Güvercinin uçuş menzilinin fazla olması

ağ:

ağız hastası : Nezle olan ya da ağzının içinde çatlak olan güvercin.

ağızlamak : (Güvercin) Havaya doğru diklemesine uçmak. (bk. Namlıyı dikmek)

ahır kuşu : Demkeş ve gut türü güvercin. Ahırlardaki örümcekleri yerler, (bk. demkeş, gut).

ak ganrık : Enseli ganrık&#;ın ak olanı.

akkuyruk kara : Gövdesi ve kanatları kara. kuyruğu ak olan Selçuklu türü güvercin. Kılıncına dolma olanları daha değerlidir. Gözü beyaz. yeşil, kırmızı olanları vardır. Kızıl gözlüler diğer enselilerle karışmadan meydana gelir, değersizdir. Gözü. büyük çerçeveli ve beyaz olanlar değerlidir.

ak Mardinli :Tamamen beyaz olan Mardinli türü güvercin (bk. Beyaz Mardinli).

ak taklambaç : Tamamen beyaz renkli olan taklambaç türü güvercin.

ala : 1. İki renkli olan güvercin. Daha çok akkuyrukla beyaz karışımından olur (bk. enseli ala). 2. Başı siyah, diğer tarafları beyaz taklambaç (bk. karakafa). 3. Başı ve kuyruğu siyah, diğer tarafları beyaz olan taklambaç (bk. karakafa karakuyruk).

ala ganrık : İki renkli olan enseli ganrık güvercin.

ala Mardinli : Siyah beyaz karışımı Mardinli türü güvercin.

ala badem:

alçak uçma:

altlık:

akmak: Mly. Güvercinin rüzgarda evinden uzağa gitmesi

akçil:

akkuyruk: Güvercinin kuyruklarının tamamının ya da bir kısmının beyaz olması hali

akli: Osm. kekmegin hemen ustundeki tuglerin beyz olmasi (>) seklinde olur

ala: Siyah beyaz karışık renkli taklacı güvercin

alay: Dnz. Uçurulan filo.

ağıza kusma:Yavrusunu beslemek, yem vermek

amberi:

Ana tüyü: Yavru güvercinin kızmalığa geçmeden önceki tüy yapısı

anadolu çember dövücüsü:

anaç : Muklufluktan çıkıp eş olan güvercin. Eş olan güvercinin erkeğine de dişisine de anaç denir. Anaçlık devresi yıl sürer.

ankut:

apraş : Değişik türdeki iki güvercinin eşleşmesinden olan yavru (M- A. Apalı.)

apsi:Suriye kokenli guvercin cinsi,cift tepeli,tepeler kafanin iki yaninda birbirine paralel onden arkaya olan , siyah ve nadir bulunan grup ucucusu.

arap: Güvercinlerde tamamen siyah olan kuşun rengi

arka takkalı : Başının arkasında takke olan güvercin.

arka tırnak:

askeriye: rengi gov olan,kalitesiz

aşıktora: Dyb. Dişisine sevdalı olan.

atkın: Osm. kusun yavruluktan cikarken yavru kanatlarini tek tek atip doldurmasi.

atlamak : Erkek güvercin eşleşmek için dişi güvercinin üzerine çıkmak (M. A. Apalı)

atmak : 1. Güvercinler yürükte uçarlarken bir ya da birkaç güvercin bu uzun uçuşa dayanamayıp halkadan, oynayarak veya sağarak aşağıya doğru gelmeye başlamak. Buna. attı denir. Eylem yalnız attı biçiminde kullanılır. 2. Güvercincinin güvercini eliyle havaya doğru fırlatması. 3. Güvercinin takla atması [M. Büyükgidiş).

atmaca: Güvercinlere musallat olan yırtıcı kuş

avian influenza: kuş gribi hastalığı.

avvuk çekmek : Erkek güvercin dişi güvercini eşleşmek için çağırmak.

ayak: Güvercinlerde bilekten aşağı olan kısım

ayak tökmek: Dyb. Ayakları çıplak olan güvercin türünde dirsekten parmağa doğru uzanan kısa tüyler

ayna: Güvercinin kuyruğundaki beyaz tüyler. Güvercinin kuyruk altı tüylerinin birinin ya da birkaçının beyaz olması

ayrılmak : Yad ya da kuşçuya ait güvercinlerden biri veya birkaçı uçuş düzeninden ayrılmak. Örneğin, gök ayrıldı, yad ayrıldı denir. Eylem yalnız, ayrıldı biçiminde kullanılır (M. A. Apalı).

ayırma: Yetişkinleri birbirinden ayırma, Üreme mevsimi dışında dişileri erkeklerden ayırma işi.

azap: Dnz. Eşeysel olgunluğu artmış erkek veya dişi

azanlama: Dnz. Ani dış etkilerden dolayı kuşun aşırı ürkmesi,sakinleşmemesi.

azı : Kanat tüyleri, kanatlardaki büyük tüyler. Dıştan içe doğru tele azı denir. Uçuşu bunlar sağlar.

azman:

B

badanas : Güvercinin çiftleşme, yumurta yapma dönemi. Badanas dönemine giren güvercin ortalama günde yumurtlar. Badanas döneminde erkek, dişinin peşine düşer.

badanasa binmek : Yumurtlama dönemi yaklaşmış dişi güvercinin arkasına erkek güvercin düşmek. Erkek güvercin dişiyi kovalar. Bu görüldüğü zaman badanas dönemi başlar.

badanasa girmek : Güvercin çiftleşme zamanındaki durumda olmak. Dişi yatar erkek üzerine çıkar, bazen de erkek yatar dişi onun üzerine çıkar.

bağdadiye : İrice bir güvercin türü. Gagası uzun ve kalın, burun delikleri belli, burnunun üzeri etli, ayakları paçasız, göz rengi turuncu veya kırmızı, gözleri büyük; göz çevresi tüysüz, kırmızı ve kabarık etli; ayakları büyük ve kırmızı, ayak parmakları uzun, boynu uzun ve aşağıya doğru yay çizen, kartal görünüşünde olan bir güvercin türü. Her rengi olmakla birlikte çoğunlukla siyahtır. Hızlı döğüşür. Burnunun üzerindeki et büyük ve gözü kırmızı olanlar değerlidir. Oyunsuzdur. Çok uçar. Salma kuşudur. Vücut ağırlığı gr. gelebilir. Bir kilo gelenleri de vardır. Konya&#;da pek bulunmaz.

bağdat:

balkona alıştırma:

balrengi limonlu : Balrenginde olan güvercin. Mardinli türünde olur.
Kanadının üzerinde balrengi sırma olabilir.

baltama: Dyb. Saplı bir kasnak üzerindeki file ( Atrap )

bakıcı: İyi yumurta bakan güvercin

bango:

banyo yapmak: Güvercinlerin yıkanması

barana : Güvercinlerin toplu halde uçması.

basışmak : Erkek güvercin çiftleşmek için dişi güvercinin üzerine çıkmak

baska:

basma tepe: Gözlerinin kapanacak derecede perçeminin olması, gül perçem

basra: Dnz. Düz renk üzerinde görülebilen koyu noktalar,çakmak.

baştankara:

bayburt:

bayramlı:

beli temiz:

beli gara : Beli siyah, diğer tarafları beyaz alan güvercin. Ak Mardinli ve taklambaçta olur (bk. yamalı, dalı gara, sırtı gara).

benekli sıçantüyü : Üzerinde kahverengi benekler olan sıçantüyü rengindeki güvercin. Mardinli türünde olur.

benekli: Kanat üzerinde beneklerinin olması

benk: Dyb: Vücut tüyü ayı renk, göğüs kısmı başka renk, başındaki tüy ve vücut rengindeki tüylerin göğse doğru uzaması.

beyaz Mardinli : Beyaz renkte olan Mardinli türü güvercin (bk. Mardinli

beyaz gaga: Güvercinin gaga rengi

bıyık : Ağızla göz arasındaki tüy dönmesi, tüyün ivinti halinde dönmesi.
Tek taraflı veya çift taraflı olabilir. Tek tarafta olana tek bıyık, iki tarafta bıyığı olana bıyıklı veya çift bıyıklı denir. Çift bıyıklılar daha makbuldür. Bıyık Mardinli türünde olur. Selçuklu ve taklambaç türlerinde bıyık olmaz.

bıyıklı: iki tarafta da bıyığı olan güvercin. Mardinli türünde olur.

bilezikli: Dyb. Renginin haricinde bileklerdeki tüy ( Güvercinlerin cinslerine göre değişir:)

bir esnek : şahadet parmağı ile başbarmağın u harfine yakın biçimde, ortalama 8 cm. açılmasıyla belirlenen bir ölçü birimi. Selçuklu türü güvercinin ufak yapılısı makbuldür. Kuşçu güvercini değerlendirirken ölçer. Güvercinin göğsü ile kuyruğunun sonu bir esnek olmalıdır. Bu ölçü Selçuklu türü güvercinler için geçerlidir. Taklambaç için kullananlar da var.

bitlenme: Güvercinin bitlenmesi

boncuk: Güvercinlerin ayağına takılan boncuk. Nazar değmemesi ve kuşları birbirinden ayırt etmek için takılır. Genellikle mavidir.

bok fare: Bkz. yanardöner, gonur, humey, çikolata

bol paça: Taklacı güvercinlerde ayak tüylerinin fazla uzun olma hali???

boyun: Güvercinin başı ile gögsü arasındaki bölüm

boynu dönmüş: Hastalıktan dolayı boynu eğri güvercin

boz:

bozlak : Göğsü, kuyruğu ve sırtı sarımtırak, kanatları ve kuyruğu üzerinde sırması ve kalemleri olan güvercin. Mardinli türünde olur.

bozlak çallı : Vücudu ve kuyruğu bozlak, kanatları beyaz, paçaları kesme beyaz, gıdık altında zincir olan güvercin. Mardinli türünde olur.

bozlak elifli : Kanatları, kuyruğu ve başı beyaz, vücudu boz olan güvercin. Mardinli türünde olur.

bozlak Musullu : Boz renkli olan Musullu güvercin.

boz zidgara : Rengi mat siyah, uçuk siyah olan güvercin. Taklambaç ve Mardinli türünde olur. Taklambaçta boz zidgara makbul değildir. Mardinli türünde ise güvercinin değerini azaltmaz.

böğrü telli : Beyaz olan kuyruğunun üstüyle yanı arasında bir veya iki koyu renk tel bulunan güvercin (M. A. Apalı).

bulutlu : Koyu küf renkli güvercin. Daha çok külümsü denir. Mardinli türünde olur {bk. külümsü).

burma : 1. Ağızla göz arasındaki tüy dönmesi, tüy ivintisi. Bıyık da denir (bk. bıyık). 2. Başın önünde yukarıya doğru kalkan tüy tutamı, demeti.

burma (3) : Dyb. Kafadaki kepezin yanlardan olan bükümü.

Perçem veya ön takka da denir {bk. perçem, ön takka).

buludi:

burmalı:

bursa:

Burunsuz: Brd, Isp: Kısa gagalı ırkların tamamına verilen ad

C

cıbıl: Paçası olmayan güvercin.

cılk yumurta : Hiç gelişmeden bozulan yumurta.

cırcır : Çene altından boyuna doğru inen siyah beyaz zincir. Mardinli türünde olur (bk. zencir) (İ. Ulu).

cırcırlı : Boynunun altında siyah beyaz zinciri olan güvercin. Mardinli türünde olur (İ. Ulu).

ciba: Dnz. Gövdenin beyaz,kanat ve kuyrugun aynı renk olması. Kuşun kanat direginin iki yanındaki tüyleri kesmek, uçamamasını sağlamak.

cizzik: Dnz. Ana babası tarafından bakılan yavru güvercin

Ç

çakal: Güvercinin başındaki beyaz cimkeler. beyaz benekler. Mardinli &#; türünün diğer renklerinde de olmakla birlikte deha çok çallı cinsinde bulunur. Çakal daha çek Mardinli ve taklambaç tüllerinde olur. Selçuklu türünün ise kare ve gök&#;ünde olmaz. Yalnız çopur cinsinde olur. Selçuklu türünün diğer çeşitlerinin başında çakal bulunursa makbul değildir. Başında çakal bulunan Mardinli türü güvercinler, çakal zidgara, çakal gök, çakal bozlak, çakal devetüyü, çakal çallı, çaka! gök çallı, çakal elifli, çakal limonlu çeşitlerine ayrılır. 2. Çopur güvercin terde, baştaki grinin tam ortasında gagadan başa doğru çekilmiş olan beyaz hat. Çopurda makbuldür, diğerlerinde makbul değildir (M. A. Apalı).

çakal bozlak : Başında beyaz çimkeler, benekler bulunan güvercin. Mardinli türünde olur.

çakal çallı : Başında beyaz çimkeler, benekler bulunan, vücudu ve kuyruğu siyah, kanatları beyaz, paçaları kesme beyaz olan güvercin. Mardinli türünde olur.

çakal çopur : Baştaki gri rengin tam ortasında gagadan başa doğru beyaz bir hat çekilmiş olan çopur güvercin (M. A. Apalı)..

çakal devetüyü : Başında beyaz çimkeler. benekler bulunan ve devetüyü renginde olan güvercin. Mardinli türünde olur.

çakal elifli : Başı, kanatlan, kuyruğu ve paçaları beyaz, vücudu siyah, gök, bozlak vb. renklerde olan ve başında beyaz çimkeler, benekler bulunan güvercin. Mardinli türünde olur.

çakal gök : Başında beyaz, çimkeler, benekler bulunan güvercin. Mardinli türünde olur.

çakal gök çallı : Başı. kanatlan, kuyruğu ve paçaları beyaz vücudu flok olan ve başında beyaz çimkeler, benekler bulunan güvercin. Mardinli türünde olur.

çakal limonlu : Başında beyaz çimkeler, benekler bulunan ve vücudu açık balrengi olan güvercin. Mardinli türünde olur.

çakal zidgara : Başında beyaz çimkeler, benekler bulunan zidgara güvercin. Mardinli ve taklambaç türlerinde olur.

çakır : Mavi hareli, bej hareli göz. Gözü mavi hareli ya da bej hareli olan güvercin. Çopurda ve taklambaç çallıda olur. Çopurda gözün biri siyah diğeri çakır olur. Çakır gözün yarısı çakır, yansı siyahtır. Çakır kısım, gözün alt yarısında, üst yarısında, ya da yan tarafında olabilir. Taklambaç çallıda gözün ikisi de çakır olabilir.

çalı : Çopurun kanadındaki beyaz teller, çalı çopurda olur. Çalılı çopur makbul değildir.

çallı : Vücudu ve kuyruğu siyah, kanattan beyaz olan güvercin.
Taklambaç ve Mardinli türlerinde olur. Göğsünde zincir ölür. Paçalar kesme beyazdır. Kanattaki beyaz teller her iki yanda , olabilir. Beyaz teller olanlar makbuldür. Kanat telleri arasında siyah teller olursa bozuktur, makbul değildir. Çallı denince siyah beyaz renk anlaşılır. Asıl çallılar siyah beyaz olmalıdır. Taklambaçların çallısı siyah-beyaz olur, başka rengi olmaz. Mardinlilerde, siyah-beyaz çallı yanında gök çallı, devetüyü çallı. limonlu çallı, külümsü çallı, karyağdı çallı da olur.

çatal kuyruk : Kuyruk telleri ortadan ikiye ayrılmış gibi görülen güvercin.
Kuyruk telleri toplam 14 olur. Bu sayı 15 veya 16 olabilir. Mardinli türü zidgaralarda olur. Zidgara karışımlarının bazılarında da çatal kuyruk olabilir.

çatlak : Güvercinin ağzının içinde çıkan çıban (bk. ağız hastası).

çekilmek : Güvercin uçarken en yükseklere kadar gitmek. Örneğin kuşlar çekildi denir (M. A. Apalı).

çelenk atma: Yavru güvercinin her günde sırayla kanat tüylerinden birini değiştirerek ergenleşmesi.

çift bıyıklı : iki tarafta da bıyığı olan güvercin.

çift takkalı : Önde ve arkada takkesi olan güvercin. Basının önünde ve arkasında yukarıya doğru kalkan tüy demeti olan güvercin.

çimke : Güvercinin üzerindeki siyah benekler. Mardinli ve Musullu&#;da olur.

çimkeli bozlak : Üzerinde siyah benekler olan bozlak güvercin. Asıl olarak Mardinli türünde olur.

çimkeli bozlak Musullu : Üzerinde siyah çimkeler olan Musullu güvercin. Tür olarak Mardinli&#;ye girer.

çimkeli açık gök Musullu : Üzerinde siyah çimkeler olan açık gök renkli Musullu güvercin.

çimkeli gök Musullu : Üzerinde siyah çimkeler olan açık veya koyu gök renkli Musullu güvercin.

çingene alası : Siyah beyaz düzensiz ala güvercin. Selçuklu türünde olur.

çitleşmek : (Güvercin) Ağız ağıza verip kusmuklaşmak (M. Büyükgidiş).

çoloğ: Dyb. Güvercin kanatlarından birinin felç olması hali.

çorumlu : Mardinli türü güvercinin paçasız olan çeşidi. Çorumluda oyun vardır. Oyunsuz olanları makbul değildir. Çorumluya Çorumlu-Mardinli de denir (bk. Çorumlu-Mardinli).

çorumlu-Mardinli : bk. Çorumlu.

çopur : Başı açık gök, boyundan kesmeli, kanalları füme, belinde gök olmayan, arkası sütbeyaz ve ayaklan paçalı olan Selçuklu türü güvercin. Gözleri çakırdır. Açık ense veya dolma olabilir. Kuyruğu beyazdır Arkadan takkeli veya dabak olabilir. Değerli bir çopurda aranan nitelikler: Başı gayet açık mavi, gözlerinden biri siyah diğeri çakır, kanat uçları koyu zeytuni olan çopurlar değerlidir. Kanatlarında darı ve çalı, gözlerinde nergiz, boynunda sarkığı yani indirmesi olan çopurlar makbul değildir.

çakçırlı:

çakmaklı: Kanat üzeri irili ufaklı siyah benekli güvercin

çakır:

çalazmanı: Demkeş ırkı

çallı: Konya yoresinde kanatlarinin uclari beyaz olan kuslara verilen ad.Kırçallı,siyahçallı gibi

çapar: Sarı renkli bir kuşun üzerinde genellikle siyah renkli tüylerinde olması

çatıya gelme: Güvercinin çatıya yaklaştığında oynaması, takla atması. seferini çatıya yapması.

çemberci ırk:

çeşitgöz: Dnz. Göz renklerinin birbirinden farklı olma durumu.

çiftleştirme: Güvercinleri dişili erkekli eş yapma

çiftlik: Dnz. Eş güvercinlerin yuva tuttuğu bölme

çiçek:

çiçi:

çilli:

çorum çıplağı: Türkiye&#;nin Çorum ilinde yetişen, paçasız, taklacı bir güvercin soyu.

çorum çitesi: Kanatların iple bağlanması

D

dabak : Takkesiz güvercin. Başının önünde ya da arkasında doğru kalkık tüy olmayan güvercin. Her türde olur

dalı gara : Kendisi beyaz sırtı siyah olan güvercin Ak Mardinli ve ak taklambaçta olur (bk. beli gara, sırtı gara, yamalı).

damarlı : Uzak mesafelerden salındığında yuvasına çok kısa bir zamanda dönen güvercin. Damarlı güvercinler yabancı yerlere inmezler. Damarlı güvercin mukluf bile olsa, çevreyi iyi tanımasa bile yuvasını bulabilmek için günlerce uğraşır. Damarlı güvercinler ev üzerinde uçurulduklarında da çok uçarlar. Ortalama saat uçarlar. Az olmakla birlikte saat uçanları da bulunur. Her türde olur. Damarlı güvercine yiğit güvercin de denir (bk. yiğit güvercin).

damarsız : Kendi yuvasından başka yuvaya giden güvercin. Damarsızlar uçtuktan sonra çoğunlukla kendi yuvalarını bulamazlar. Damarsız güvercin çabucak bir başka yuvaya inebilir. Damarsız güvercinlerden damarlı yavrular olabileceği gibi, damarlı güvercinlerden de damarsız yavrular olabilir, ama saf kanlardan damarsızlar pek çıkmaz. Damarsız güvercine giriş da denir (bk. giriş).

Damüstü : Elden çıktıktan, havaya atıldıktan sonra, takla atıp düz uçan, evin çevresinde dönen, her turda bir, damın üstünde oyuna giren güvercin. Havada saat kalır. Havacılar gibi fazla yükselmez. Oyuna giren damüstü takla atar. Damüstü Mardinli türünde olur.

darı: Kanat üzerinde acık siyah renkteki büyükçe benekler. Çopurlarda ve enseli göklerde olur.

dar paça : Tüyleri kısa olan paça.

dem çekmek : (Güvercin) Ötmek. İyi dem çeken güvercinler dakika dem çeker. Demkeş, gut ve kuşkumrular dem çeker.

demkeş : Dem çeken, beyaz, kahverengi ve siyah renkleri olan güvercin türü. çit takkeli olur. Ahır kuşudur. Fazla uçmaz. Kahverengi demkeşle gut birbirine benzer, ancak kuğurmalarından ayırt edilebilirler. Demkeş geniş paçalı ve iri vücutlu olur.

deste kuyruk : 1. Üçgen biçiminde olup içi dolu veya içi açık olan kuyruk. Selçuklu türünün özelliğidir. 2. Kuyruğu açık ense veya kılıncına dolma olan Selçuklu türü güvercin.

devetüyü : Kestanerengi veya açık kestanerengi güvercin. Açık kestanerengine açık devetüyü de denir (bk. açık. devetüyü). Koyu devetüyüne kestanerengi de denir. Tür olarak Mardinlidir.

devetüyü elifli : Başı, kanatları, kuyruğu ve paçaları beyaz, vücudu devetüyü güvercin. Merdini i türünde olur.

devetüyü çallı : Vücudu ve kuyruğu devetüyü, kanatları beyaz olan güvercin. Mardinli türünde olur.

dıkdık : Gaga (bk. gaga).

dik : Güvercinin ağzının ön tarafa doğru olması. Ağız aslında göğüse doğru olur. Makbul değildir. Enselide ve taklambaçta olur (bk. kertlez).

dimdik: Dyb. gaga

difteri : Güvercinin ağzında olan bir hastalıktır. Ağsın içi beyazlaşır. Nezle ilerleyince difteriye döner. Difteri olan güvercin yem yiyemez (bk. ağız hastası). Halk arasındaki tedavi biçimleri: 1. Limon suyuyla zeytinyağı yarı yarıya karıştırılıp ağız yıkanır. 2. Ağız koruk suyuyla yıkanır. 3. Ağız tut şurubuyla yıkanır.

dolma : Kuyruğunun içi dolu olan Selçuklu türü güvercin. Selçuklu türünün bir özelliğidir. Açık enseye göre daha değerlidir (bk. kılınana dolma).
dumanlı : Külümsü Mardinli. Açık olana dumanlı, koyu olana bulutlu denir (bk. külümsü Mardinli).

düz kuyruk : Selçuklu türü güvercinlerin dışındaki kuyruk çeşidi. Kuyruktaki tel sayası 12, 13, 16 arasında olur (bk. tahta kuyruk).

düz oyun : Tek takla atarak uçma. Düz oyun Selçukluda, taklambaçta ve Mardinlide olur.

dalıcı ırk:

dağlı: Dnz. Dağlanmış et rengi.

damar: Güvercin yetiştiriciliğinde kuşların soyu. Kuşun yerine saglam olması ve başka yerden kaçıp gelmesi

damcı: Oyununu çatıya yapan

damızlık: Üretim için ayrılan güvercin

debelenme: Oyun sökme hareketi, Havayı baş yapma

dernek:

dervişaliler:

dirsek:

Didak: Brd, Isp:Gaga

dolapçı: Türkiye&#;de Denizli, Burdur, Isparta çevresinde yetiştirilen bir çeşit güvercin soyu

domino:

donlu: Az paçalı güvercin.

dökmek: Dyb. Yarışa katılan güvercinleri müştereken salmak.

dökme perçem:

döl:

dölsüz yumurta:

dönek:

döş: Göğüs

dudik kenkül: Mly. Dar arka tepe

duble: Taklacı güvercinlerde kuyruğun tamamen beyaz olma durumu

duluk: Osm. kulak ustu tugler

dumanlı:Evcil güvercinlerde koyu mavi renk

düşük kanat: Kanadı kuyruk altı seviyesine düşmüş güvercin


E

ebrulu ; Vücudu beyaz, kuyruğundaki tellerin biri beyaz biri siyah dizili veya karışık olan güvercin. Taklambaçlarda olur.

eğriceli : Kuyruğundaki tellerden biri çatal olan güvercin. Telin kökü tek. uç kısmı çatallı olur. Çoğunlukla Selçukluda bulunur, ama taklambaç ve Mardinlilerde de bulunabilir. Eğrice çok az güvercinde bulunur, iyisi de olabilir kötüsü de, ama çoğunlukla makbul sayılır.

elifli : Başı, kanatları, kuyruğu, beli ve paçaları beyaz, diğer kısımları gök. bozlak devetüyü ve külümsü gibi değişik renklerde olan güvercin. Mardinli türünde olur. Elifliler renk durumlarına göre bozlak elifli, devetüyü elifli, zidgara elifti (siyah elifli), külümsü elifli. limonlu elifli. karyağdı elifli çeşitlerine ayrılır.

ense : Selçuklu ve ganrık türü güvercinlerin kuyruk kısmı. Diğer türler için ense sözü kullanılmaz

enseli : 1. Selçuklu türü güvercin (bk. Selçuklu). 2. Ensesi geniş olan Selçuklu ve ganrık türü güvercinlerin kuyruk özelliği. Enseli güvercinlerin kuyruklarındaki tel sayısı fazladır. Enseliler topkuyruk olur. Selçuklu türü güvercinlerin tümü enseli olur. Selçuklu türü güvercinler, enseli gök, enseli ak, enseli zidgara, enseli çopur, enseli ala, enseli pal çeşitlerine ayrılır. Enseli ganrık&#;ın ise renk durumlarına göre çeşitleri vardır. Açık ense veya dolması olabilir.

enseli ak : Tamamen beyaz olan Selçuklu türü güvercin.

enseli ala : Siyah-beyaz düzgün ala olan Selçuklu türü güvercin. Kafa siyah, gerdan siyah indirmeli, sırt siyah ve beyaz, kuyruk sütbeyaz olur. Çoğunlukla çakır gözlüdür. Dalması ve açık ensesi olur.

enseli çopur : bk. çopur.

enseli gök ; Açık gök renkte olan Selçuklu türü güvercin. Kuyruk kalemleri zeytuni siyah, kanatları sırmalı ve boncuk mavi gözlü olanları değerlidir. Külümsüye çalanlar, gözleri kızıl olanlar, üzerinde beyaz bulunanlar makbul değildir.

enseli ganrık : Kuyruğunu tavus kuşu gibi açıp kafasına değecek biçimde geriye, kafasını kuyruğuna değecek biçimde arkaya kanırırken vücudunu titreten bir güvercin türü. Ayağı paçasızdır. Enseli ganrık&#;ın. ak ganrık. gök ganrık. ala ganrık, siyah ganrık çeşitleri verdir. Çoğunlukla ok olur. Ganrık Konya&#;nın yerli güvercini değildir.

enseli pal : Vücudu külümsü. kuyruğu sütbeyaz, ensesi açık veya dolma olan Selçuklu türü güvercin. enseli ak ile enseli gök birleşmesinden olur (bk. pal).

enseli zidgara : Vücudu bütünüyle siyah olan Selçuklu türü güvercin. Geniş ve beyaz gözlüleri makbuldür.

emişmek: Dyb. Dişi gagasını erkeğin gagasının içine geçirerek başını sallaması.

Ereğli gara : Konya&#;dan Konya Ereğlisi&#;ne götürülen ve bir süre sonra Konya&#;ya geri getirilen Selçuklu türü bir çift akkuyruk kara güvercinden çoğalan akkuyruk kara güvercinler. Ereğli&#;ye götürülen güvercinlerin ikisi de açık ense idi. şimdi Ereğli garaların dolma veya açık ense olanları vardır. Ereğli garaların göz çerçeveleri geniş, gözleri yeşil veya beyaz, gövdesi siyah, kuyruğu beyazdır. Ereğli garalar oldukça değerlidir.

eke: Yetişkin güvercin

ense: Dnz. Yumurta koymak üzere olan dişi kuşu erkek kuşun takip etmesi,kovalaması.

eserli: Boynu dönük güvercin.

etkelle: seafoodplus.info kümesinden başka kümeslere çok rahat meyil eden kuş.

eşbah: Dnz. Eşine cok baglı ve sürekli öten erkek kuş.

eşe atma: Üretime ayrılmış güvercine eş vurma

eşe çekmek: Bkz. Eşe atma

eşe vurma: Bkz. Eşe atma

eşinme: Güvercinin güneşlenirken toprağı eşelemesi


F

felç : Güvercinlerde görülen felç hastalığı. Felç, ayakta, kanatta ve başta olur. Ayak ve kanat hareket edemez. Felç başta ise baş aşağı sarkar ve ters döner. Felç olan güvercin ilk on günde ölmezse kurtulma şansı artar.

fenerli : 1. Kuyruğunda füme tüyler bulunan veya bir füme bir beyaz karışık olan çopur güvercin (bk. fenerli çopur) (M. A. Apalı). 2. Siyah olan kuyruğunun üzerinde enine doğru beyaz çizgi olan karakuyruk taklambaç (M. Büyükgidiş).

fenerli çopur : bk. fenerli.

fişekleme : Güvercinin oyun yaparak yükselmesi. Güvercinin, havada oyun yaparken oyunu bırakıp yukarıya doğru sıçraması. Mardinli türü güvercinler fişekleme yapar.

Fizana gitmek : (Güvercin) Yürüyerek çok yükseklere gitmek, uçmak (M. A. Apalı).

ferah: Dyb. Fazla öten güvercin

ferig: Güvercin yavrusu, cücük

feslice: Sırbistan ve Eski Yugoslavyada arka tepe kuşlar için kullanılan kelime.

festival:

fırfırlı:

fırlak: Bkz. sinek, sine

fıstık: Dnz. Kuyruküstü yağ bezesi

fışkırma: Taklacı güvercinin taban taklasını attıktan sonra yükselerek takla atması

filiz: Yeni gelmekte olan telek

filiz patlatmak: Yeni gelmekte olan teleklerin kanaması

filo ırkı:

fişekleme: Bkz. Fışkırma.

föter: Baska ırkı

fulya: Osm. on tepe

füsfül: Dyb. Uçmaya tahammülü olmayan.


G

gah gah : Güvercini çağırma ünlemi. Çağırma alıştırmaya bağlıdır. Gah gah dendiği gibi kıs kıs vb. biçimde de çağrılabilir (bk. kıssı kıssı).

geniş göz : Büyük ve yuvarlak olup iç ve dış çerçeveleri geniş olan göz.
Gözün kenarındaki tüysüz kısmın çemberi geniş, rengi beyaz veya ayva sarısıdır. Gözün rengi beyaz veya siyah olabilir. Hafif kızılımsı olanları da olur. Selçuklu türü güvercinlerin göz özelliğidir.

geniş paça : Tüyleri uzun olan paça. Paça tüyleri ayak parmaklarını aşıp yere değer.

gıdık : Güvercinin çene altındaki ileriye doğru olan kabarıklık. Gerdanın ileriye doğru alan kabarıklığı. Enseli ve taklambaçta olur.

gıdıklı : Çenesinin altında ileriye doğru kabarıklık olan güvercin. Eskiden makbul değildi, şimdi makbul sayılıyor.

gılıncına dolma : Kuyruğunun iç kısmı dolu olan Selçuklu türü güvercin. Açık enseye göre daha değerlidir (bk. kılıncına dolma).

gılıncına ense : Tabanı geniş, üst tüyleri bıçak gibi olan ense. Üçgen biçimindeki ense (bk. kılınana ense) (M. Öztermiyeci).

gırcalı : Açık renkteki gök ve ak karışımı güvercin. Mardinli türünde olur.

gır göğ : Yaban güvercini. şehirlerde yaşar. Çatılarda barınır. Tarlalarda yayılır. Paçasızdır, oyunsuzdur. Mardinliye benzer. Cami güvercinleri gır göğdür (bk. kır göğ).

gırış : 1. Kendi yuvasından başka bir yuvaya aldanarak inen. kendi yuvasını bulamayan, bir başka yuvaya çabucak inebilen güvercin. Her tür güvercinde olabilir (bk. damarsız). 2. iki ayrı türün eşleşmesinden olan güvercin. Özelliği olmaz (bk. kırma, palanlı).

gırma : Aynı türden olmayan güvercinlerin eşleşmesinden olan güvercin (bk. kırma, giriş, palanlı).

gırmızı cepeli : Zidgara ve gök Mardinlilerde baş dahil kursağa kadar olan bölgesi yanardöner kırmızı, bordoya çalan kırmızı olan güvercin (bk. kırmızı cepeli).

gısrak kafa : bk- kısrak kafa.

gız alası : Siyah beyaz olup da beyazı çok olan düzgün ala güvercin. Taklambaç türünde olur (bk. kız alası).

gızkumru : Ötüşü için kafeste beslenen, bırakıldığında da evden ayrılmayan evcil kumru. Erkeği ile dişisinin ötüşü arasında fark vardır. Kızkumru Konya&#;da eskiden beri vardır, fakat yaban kumrusu Adana&#;dan getirilmiştir (bk- kızkumru).

gök : 1. Gök renkli olan güvercin. Mardinli ve Selçuklu türlerinde olur. Açık veya koyu gök olabilir. 2. Mardinli türü gök güvercin.

gök çakal : Başında beyaz çimkeler, benekler olan gök güvercin. Mardinli türünde olur.

gök çatlı : Gövdesi gök, kanatları ve kuyruğu beyaz olan güvercin. Mardinli türünde olur.

gök elifli : Başı, kanatları, kuyruğu ve paçaları beyaz, gövdesi gök olan güvercin. Mardinli türünde otur.

gök ganrık : Gök renkli olan ganrık güvercin. Aslında ganrıklarda gök olmaz. Gök ganrıklar kırmadır.

gök Mardinli : Gök renkli olan Mardinli türü güvercin. Mardinli türünün temel renklerindendir. Gök Mardinlinin koyu rengine külümsü denir.

götlemek : (Güvercin) takla atacak gibi yapıp takta atmamak, çömelir gibi yapmak. Daha çok muklufluk devresindeki güvercinler yapar. Götledi biçiminde kullanılır.

gud ala : Kanattan beyaz diğer tarafları kahverengi olan gut.

guğurmak : (Güvercin) Ötmek. Erkek güvercinler dişilere oranla daha gür, daha sesli kuğurur. Eş olma dönemine giren güvercinler kuğurmaya başlar. Yavru ve mukluflar kuğurmaz (bk. kuğurmak).

gut : Açık veya koyu kahve renkli, kamış paçalı, uzun gagalı, çift takkeli, asıl özelliği dem çekmek alan, fazla uçmayan ve takla atmayan güvercin türü. Süs kuşudur (bk. ahır kuşu)

güdek: Güvercinin kuyruklarının çekilmiş olma hali. Bkz. Kuyruksuz.

güllü : Taklambaca benzeyen, fakat paçasında tüy olmayan güvercin türü. Göğsündeki tüyler gül biçiminde ayrıldığı için bu adı almıştır. Oyun oynamaz, takla atmaz. Düz uçar. Konya&#;da fazla tutulmaz. Daha çok İzmir ve Bursa yörelerinde olur (bk. mısıri).

güllü (2): Dyb. Başındaki tüy ve vücut renkgindeki tüylerin göğse kadar uzaması.

gül, paça : 1. Paçasındaki tüyleri orta uzunlukta, ortalama 3 cm. olan güvercin. 2. Tüyleri ortalama 3 cm. uzunluğunda olan paça. Tüyler tırnakları örter. Makbuldür. Bütün türlerde olur.

gaga: Güvercin ağzı

gama: Dnz. Kanat baş teleklerinde farklı olan renk

garip: Osm. baska sehirden gelen kus

gıpgıp: Dnz. Havada nokta olma yüksekliği. Bkz. sine, sinek, fırlak

golak: Dnz. Kanat eklemlerinde görülen şişlik.

gonur: Bkz. seafoodplus.infoöner Çor: Gonur, çikolata, humey, bokfare, Mly: sıçan

göğürmek: Bkz. guğurmak, guk çekme

göğüs: Güvercinin boynu ile ayakları arasında kalan kısmı

göğsüak:

gök: Güvercinlerde çok açık yabani &#; mavi- rengi

görünüş ırkı: Görünüş özelliği için yetiştirilen güvercin ırkları

guğurmak: Kon. Güvercinin ötmesi

guvala < gökala :Çor: çorum ırkı rengi

gül: Güvercinlerde göğüslerinin üzerindeki tüylerin kendiliğinden kabarık olma hali

güneşlenme: Güvercinin güneşlenmesi

günleme: Bkz: Güneşlenme

güvercin saklamak: Güvercin beslemek, alıkoymak

güvercin kebabı:

grit: mineral taş


Ankut Güvercin

Ankut Güvercin

Ankut güvercin, bu güvercin ırkı ülkemizde kut, gut, gud gibi isimlerle de anılır. Yurt dışında ise, Ankhut trumpeter ya da Ankut trumpeter olarak bilinen kuşlar, ülkemizde yaygın olarak ankut olarak bilinir. Kökeni Orta Asya olan güvercinler, ülkemizdeki yerli ırk güvercinlerindendir. Göçler ile dünyaya yayılım göstermişlerdir. Bu nedenle güvercinler Avrupa'da bile görülür. Ülkemizde ankut güvercinleri ayrı bir yere sahiptir. Bunun sebepleri arasında Hz. Muhammed'in halifelerinden olan Hz. Ali tarafından bu güvercinlerin beslenmiş olmasıdır. Evliya Çelebi tarafından Seyahatnamede yazılana göre, Hz. Ali'nin kırmızı çatal ibikli olan çakşırlı güvercin beslediği ve bunların beslenmesinin sünnet olduğunu belirtmesidir. Bu güvercinler ildiğimiz ankut güvercinidir. Burada çatal ibik kuşların tepesindeki çift tepedir. Evliya Çelebi'ye göre kuşların paçalı, sade kut, taçlı kut gibi türleri de vardır.

Ülkemizde Urfa yöresinde ankut güvercinlerinin uğurlu olduğuna inanılır. Bu düşünce eski döneme dayanır. Halk arasında gece uykusunda korkan kadınlara, çocuğu olmayan kadınlara uğur getireceğine inanılır. Hz. Eyüp bunları cüzzama yakalandığından, mağarada beslemiştir. Bu mağara Urfa ilinin 2 km güneyinde, Eyyubi mahallesindeki tepede bulunmaktadır. Burası halk için şifa bulma yeri kabul edilir ve ziyaret edilir. Ankut güvercinlerin beslenmesi sünnet olsa da son zamanlarda azaldıklarından ırkları oldukça azalmıştır. Ülkemizde daha çok doğu ve güneydoğu illerinde, en fazla Diyarbakır'da bulunurlar. Nevşehir'de de yetiştirilirler. Bu güvercin ırkının acile koruma altına alınması gerekir. Genellikle kuş pazarlarında görülen ankut güvercinlerin formu bozuktur. Yani bunlar kırma kuşlardır. Bunlardaki fiziksel özelliklerde paçalar normal uzunlukta olmaz ve şekilleri farklı olur. Ön tepe ile takka düzgün değildir, rengi parlak olması gerekirken daha soluk olur ve genellikle karışık renklere sahiptirler.

Ankut güvercinlerinin fiziksel özellikleri

Ankut güvercinler ülkemizin dışında Rusya'da da yetiştirilir. Burada kuşlara iyi sahip çıkılmaktadır. Rus trumpeter ırkının kökeninin ankut olduğu bilinir. Bunlar uçuş kuşu olmadıkları gibi, takla atma ve oyun özellikleri de yoktur. Fazla uçamadan yere konarlar. Bu yüzden yuvada ve bahçelerde güzellikleri için beslenirler. Böyle süs için beslenen güvercinlerin en önemli özellikleri ise, dem çekme denilen ötüşlerinin olmasıdır. Bu yetiştiricilerde dem çekmenin süresi ve özelliğine göre değerlendirilir ve buna göre kuşlara değer biçilir. Ankut güvercinlerinin dem çekmesi oldukça dikkat çekicidir. İyi bir dem çekme ankut güvercinlerinde dakika devam eder. Ankutlar tek renk olurlar. Renkleri kızıla çalan kahverengi renginde olur. Bu rengin açığı ya da koyusu olabilir. Fakat renklerinin canlı olması aranır. Bunun dışında ala gut denen bir rengi de bulunur. Bu kuşlarda kanatlar beyaz olup, diğer yerle kızıl kahverengi olur. Paçalı olan ankutlar, kamış paça denilen tarzda olan uzun ve geriye doğru kıvrılan paçaya sahiptir. Güvercinlerin paçasız olanı bulunmamaktadır. Çift tepeli olurlar, kafanın ön tarafında düzgün bir perçem, arka tarafında da düzgün bir takka olur. Nadiren tepesiz olan ankut güvercinlerine rastlanır. Ancak bunlar kırma olduklarından fazla değerli olmazlar. Vücutları diğer güvercinlere göre daha büyük, gagaları da daha uzun olur.

Son Güncelleme :

Ankut Güvercin ile ilgili bu madde bir taslaktır. Madde içeriğini geliştirerek Herkese açık dizin kaynağımıza katkıda bulunabilirsiniz.


0 Yorum Yapılmış "Ankut Güvercin"


Kayıtlı yorum bulunamadı ilk yorumu siz ekleyin
Güvercin Kaç Günde Yumurtlar
Güvercin Kaç Günde Yumurtlar
Güvercin Kaç Günde Yumurtlar, Güvercinler ülkemizde yetiştirilmekte olan ve evcilleştirilmeye yatkın olan türden kuşlar olarak bilinirler. Birçok cinste olan güvercinlerden ülkemizde sadece 8 ile 10 kadar cinsi yaşama tutunmuşlardır. Doğal hava koşul
Güvercin Çiftleşmesi
Güvercin Çiftleşmesi
Güvercin Çiftleşmesi, Güvercin bakımı genelde hobi olarak görülen bir şeydir. Güvercinler sevgi bekler ve titizlikle bakım ister. Güvercinlerde çiftleşmeden önce çok farklı kur yapma özellikleri vardır. Güvercin çiftleşmesi diğer kuşlarla benzerdir f
Güvercin Yumurtası Kaç Günde Bozulur
Güvercin Yumurtası Kaç Günde Bozulur
Güvercin yumurtası kaç günde bozulur, güvercin yumurtasının bozulma süresi özellikle üretim sırasında çok önemli olmaktadır. Çoğu güvercin yetiştiricisi üretim zamanı geldiğinde güvercinlerinden yavru alamamaktan yakınır. Kuşların bir kısmı yumurtaya
Güvercin Eti
Güvercin Eti
Güvercin eti, Güvercin eti öncelikle İslami açıdan yenmesinde hiçbir sakınca olmayan yani caiz olan kuş etleri arasındadır. Bazı güvercinler özellikle eti için pişirilir. kg karkas ağırlığında olmak üzere yumurtadan çıktıktan sonra Günden iti
Güvercin Yumurtası Kaç Günde Çatlar
Güvercin Yumurtası Kaç Günde Çatlar
Güvercin yumurtası kaç günde çatlar, güvercinler iyi bir eş buldukları zaman kur yaparak eşleşir. Burada önemli olan güvercinlerin istedikleri kuşla değil, kendi cinsinden olan güvercinle eşleşmesidir. Bu yüzden eş olacak olan güvercinler diğer güver
Güvercin Cinsiyeti Nasıl Anlaşılır
Güvercin Cinsiyeti Nasıl Anlaşılır
Güvercin cinsiyeti nasıl anlaşılır, Güvercinlerin cinsiyetle ilgili olan kromozomları insanlarınkinin tam tersidir. Yani erkek güvercin XX iken dişi güvercinin kromozomu XY şeklindedir. Güvercinlerin 2 tane yavrularlar ve bu yavrular da genel olarak
Güvercin Yemi
Güvercin Yemi
Güvercin Yemi, Bilinen ve uygulanan güvercin besleme yöntemlerinin aksine, güvercinler yalnızca buğday gibi tahıllarla değil farklı çeşitlerdeki tohumlarla beslenmelidir. Bütün canlıların metabolizmalarında olduğu gibi güvercinlerin de dengeli beslen
Hünkari Güvercin
Hünkari Güvercin
Hünkari Güvercin: Hünkari (Oriantal Frill) ilk olarak Yüzyılın başında, Osmanlı kuşçularınca Manisa’ da Şehzade Sarayı için özel olarak yetiştirilmiş ve yetiştirilmesi sarayın dışında, yasaklanmış bir kuş ırkımızdır. Ana vatanı Türkiye, menşe
Güvercin Boyama
Güvercin Boyama
Güvercin boyama, güvercin yetiştiricileri bazen güvercinleri boyayarak görsel bir değişiklik yaparlar. Güvercinlere özel düzenlenen yarışmalarda bu türden boyanmış güvercinlere rastlanır. Bu konuda bazıları güvercin boyamanın zararlı olabileceğini, b
Güvercin Göz Hastalıkları
Güvercin Göz Hastalıkları
Güvercin göz hastalıkları, kronik solunum yolu hastalıkları adı altında ele alınır. Güvercinlerin gözlerini etkileyen hastalıklar Ornithosis, Coryza ve Mycoplasmosis olmak üzere üç tanedir. Bu rahatsızlar güvercinlerin solunum yollarını etkilemekte v
Güvercin Fiyatları
Güvercin Fiyatları
Güvercin Fiyatları, Güvercingiller 'Columbidae' kuşların sınıfına ait bir kuş türleridir. Birçok güvercin çeşitleri vardır. Fiyatları da ırkına, boyuna, yaşına göre ayarlanır. Öncelikle size güvercinler hakkında bilgi vermek istiyorum. Güvercin s
Güvercin Ne Yer
Güvercin Ne Yer
Güvercin Ne Yer, Her canlılarda olduğu gibi güvercinlerinde dengeli beslenmesi çok önemlidir. Yem karışımlarını hazırlarken, onların ihtiyacına göre besin maddeleri içinde bulundukları değişik dönemlere göre değişir. Yazları uzun ve sıcak günler için

 

Güvercin Kaç Günde Yumurtlar
Güvercin Çiftleşmesi
Güvercin Yumurtası Kaç Günde Bozulur
Güvercin Eti
Güvercin Yumurtası Kaç Günde Çatlar
Güvercin Cinsiyeti Nasıl Anlaşılır
Güvercin Yemi
Hünkari Güvercin
Güvercin Boyama
Güvercin Göz Hastalıkları
Güvercin Fiyatları
Güvercin Ne Yer
Tetra
Rostov Güvercin
Ankut Güvercin
Şebab Güvercin
Güvercin Nasıl Yumurtlar
Kelebek Güvercin
İspir Güvercin
Yabani Güvercin
Adana Güvercinleri
Güvercin Kaç Yıl Yaşar
Bango Güvercin
Deste Kuyruk Güvercin
Keşpir Güvercin
Güvercin Bilezikleri
Güvercin Gübresi Nasıl Kullanılır
Saya Güvercin
Kahverengi Güvercin
Güvercin Nasıl Alıştırılır

Popüler İçerik

Tetra

Tetra

Tetra her kapsül içeriğinde, mg tetrasiklin Hcı vardır. Tetra Endikasyonlar: Duyarlı mikroorganizmaların sebep olduğu kulak burun boğaz

Rostov Güvercin

Rostov Güvercin

Rostov Güvercin: Güvercin, Güvercingillerden, hızlı ve uzun bir süre uçabilen, kısa vücutlu, sık tüyleri olan ve evcilleşmiş birçok türü bulunan, ye

Şebab Güvercin

Şebab Güvercin

Şebab Güvercin, taklacı güvercin türlerindendir. Arapça kökenli bir kelime olan Şebab ''güzel genç'' anlamına gelir. İsminden de anlaşılacağı üzere Şe

Güvercin Nasıl Yumurtlar

Güvercin Nasıl Yumurtlar

Güvercin Nasıl Yumurtlar, Güvercinler ülkemizde ve diğer ülkelerde oldukça tanınmış olan ve evcilleştirmeye yatkın olan türden kuşlardır. Bu kuşların

Kelebek Güvercin

Kelebek Güvercin

Kelebek güvercin, güvercin ırkları içinde Anadolu'ya özgü bir ırktır. Ülkemizde aynı isimle tanınmış olan tek ırktır. Çünkü güvercinlerde çoğu ırklar

İspir Güvercin

İspir Güvercin

İspir güvercin, bu güvercin ırkı Mısır ülkesinin ulusal ırkı olarak bilinir. Güvercinlerin kırlangıca benzer bir yapısı vardır. Hem fiziksel yapıları

Bu oldukça gösteri&#;li ba&#;l&#;&#;&#;n, çok eski zamanlardan itibaren çe&#;itli Türk topluluklar&#;nca bilinen ve nesli &#;slah etmek için yeti&#;tirilen güvercinler veya kumrularla ilgili bir dizi dil bilimsel ve tarihsel olaya dikkatinizi çekmekten ba&#;ka bir amac&#; yoktur. Ben y&#;llarca bu konuyu ara&#;t&#;rmak için niyetlendim, fakat bu konuyu ele almam, ancak y&#;l&#;nda yani, Konya Selçuk Üniversitesi Türkologlar&#;ndan Mehmet Özmen'in Türk güvercinleriyle ilgili olarak yazd&#;&#;&#;, 'de  bas&#;lm&#;&#; olan önemli bir makaleden haberdar olduktan sonra gerçekle&#;ti.
Söz konusu makale, sadece Konya ve civar&#;ndaki güvercinleri tan&#;tan s&#;n&#;rl&#; bir nitelik ta&#;&#;d&#;&#;&#; için ben bu yaz&#;da ona birkaç yeni gözlemle ilâvede bulunmay&#; ümit ettim.

M. Özmen'in bu makalesi, konuyu aç&#;klay&#;c&#; nitelikte bir dizi vurgulamay&#; ve dil bilimsel giri&#;i kapsar. Biz bu makalede bölgede ve k&#;smen de bölge d&#;&#;&#;nda olu&#;an güvercin çe&#;itleri ve türleri ile ilgili birinci elden bilgiler buluruz. Bu makalede onlar&#;n d&#;&#; görünü&#;ü; gövdelerinin boyutlar&#;, tüylerinin nitelikleri ve renkleri, üreme fizyolojisi, zekâ, hüner ve baz&#; türlerin &#;slah&#; ile ilgili s&#;rlar vs. de verilmektedir. Gözlemlerinden ayr&#; olarak yazar bu makalede, Mehmet Ali Apal&#; ve Mahmut Sural  gibi baz&#; Türk merakl&#;lar ve ku&#; uzmanlar&#;n&#;n fikirlerine de müracaat eder. Herhangi bir kimse, söz konusu makalede verilmi&#; olan pratik bilgilerden Konya'da bulunabilen güvercinlere ait bir al&#;&#; veri&#; merkezinin nerede oldu&#;unu ve ku&#;lar&#;n fiyatlar&#;n&#; vs. tek tek  ö&#;renebilir.

M. Özmen'in makalesinde; Selçuklu, taklambaç, Mardinli veya Çorumlu-Mardinli, gut, demke&#;, Musullu ve ganrik olarak adland&#;r&#;lan Konya bölgesindeki ba&#;l&#;ca güvercin türlerine yer verilmi&#;tir. Son zamanlarda orada, genellikle Almanya ku&#;u veya Almanya güvercini  olarak adland&#;r&#;lan Almanya'dan getirilmi&#; güvercinler de görülmeye ba&#;lad&#;.

Evcille&#;tirilmi&#; güvercinlerin  Türkçe isimlerinin kökenini;
1) Ku&#;un d&#;&#; görünü&#;ünden (meselâ: tahta kuyruk "tahtaya benzer kuyruklu", geni&#; göz  "geni&#; gözlü") ,
2) Tüylerinin renklerinden ( meselâ; limonlu "limon renkli", kara  kuyruk "siyah kuyruklu"),
3) &#;ç özelliklerinden (meselâ; salma güvercini  " km.'lik bir mesafeden bile evine dönen posta güvercini"),
4) Ç&#;k&#;&#; yeri veya ba&#;l&#;ca yeti&#;tirme merkezinden ve de (meselâ; Mardinli "Mardin &#;ehrinden gelen ", Musullu  "Musul &#;ehrinden veya o bölgeden"),
5) Bir tarihî aile veya hanedan isminden (&#;u veya bu &#;ekilde Selçuklulara ba&#;lanm&#;&#; olan Selçuklu ) ve di&#;er  özelliklerinden al&#;r.

Son iki madde, özellikle kültürel ve tarihsel görü&#; aç&#;s&#;ndan ilgi çekicidir.
M. Özmen, çe&#;itli renklerde olup Selçuklu olarak adland&#;r&#;lan güvercinlerin Konya'da yerel bir &#;rk oldu&#;unu  ve -- baz&#; uzmanlar&#;n iddia etti&#;i gibi seafoodplus.info&#;n Selçuklular taraf&#;ndan Orta Asya'dan getirildi&#;ini iddia eder. Ayn&#; &#;ekilde, Musullu olarak adland&#;r&#;lan ve günümüzde art&#;k yeti&#;tirilmeyen güvercinlerin Musul'dan getirildi&#;i söylenmekte, Çorumlu, Çorumlu Mardinli diye adland&#;r&#;lanlar&#;n da, Hitit zaman&#;nda bile Nikonia  ad&#; alt&#;nda mevcut olan Çorum &#;ehri kaynakl&#; oldu&#;u farz edilir.

Bu tipteki güvercin isimlerine; Gy. Németh'in  Vidin'e dair yaz&#;s&#;nda belirtildi&#;i gibi, Balkanlar&#; da içeren, Osmanl&#; &#;mparatorlu&#;unun di&#;er bölgelerinde çok iyi bilinen, "M&#;s&#;r'dan gelen bir güvercin" M&#;s&#;rl&#;  ismi de eklenebilir. Söz Balkanlarda iken, Gy. Németh'i izleyerek güvercinler için verilen baz&#; di&#;er isimleri de ekleyelim:
                                                           
sak&#;zl&#;, "bu sak&#;zl&#; güvercini renkleri bak&#;m&#;ndan dikkati çeker (ba&#;&#;, arkas&#;, kuyru&#;u siyaht&#;r.)", gut, gutmaq "bir nevi güvercin, uçma esnas&#;nda daireler çizerek süzülmez" (Evliya Çelebi'nin bildirmi&#; oldu&#;u çaq&#;&#;rl&#;-gut , sâde gut , tâçl&#;-gut  gibi, yukar&#;dakilerle kr&#;.), qula "koyu sar&#; bir güvercin çe&#;idi" ve abra&#; "bir çe&#;it güvercin (birçok renkleri vard&#;r)".  demke&#; "çok k&#;ymetli bir tür (beyaz, ayaklar&#; duman rengi)" gibi Konya'da da bilinen baz&#; ba&#;ka çe&#;itler, Vidin bölgesinde de bulunur. Gy. Németh, güvercinlik anlam&#;na gelen kümes ("güvercin kafesi", Redh. kümes , " evcil ku&#;lar kafesi" kar&#;. güvercinlik) kelimesini de kaydetmi&#;tir.

Ayr&#;ca burada, M. Özmen'in Türkiye'nin ba&#;ka bölgelerini de kapsayan, önce Adana-Çukurova'da zikredilen, Konya bölgesine kom&#;u birkaç yerdeki Türk güvercinleri üzerindeki çal&#;&#;malar&#;n&#; sürdürmek niyetinde oldu&#;unu da belirtmek gerekir.

&#;nsano&#;lunun boynu halkal&#; kumru ve güvercinle temas&#;, çok eski tarihlere kadar gider, çünkü bu ku&#;lar, muhtemelen paleolitik ça&#;&#;n sonunda, yani Anadolu bölgesinde evcille&#;tirildi. Baz&#; uzmanlar, güvercinlerin insano&#;lu taraf&#;ndan evcille&#;tirilen ilk canl&#;lardan oldu&#;u fikrini kabul ederler ve bu ba&#;lamda konuyu kitabî bir efsane olan Hz. Nuh'un ve onun di&#;i güvercininin k&#;ssas&#;na dayand&#;r&#;rlar. Baz&#; çivi yaz&#;l&#; metinlerin &#;sa'dan yakla&#;&#;k üç bin y&#;l önce evcille&#;tirilmi&#; güvercinlerden bahsetti&#;i bilinir. Genellikle güvercin yeti&#;tirme faaliyetinin Anadolu'da ba&#;lad&#;&#;&#; ve oradan M&#;s&#;r'a, K&#;br&#;s'a, Roma &#;mparatorlu&#;u'na yay&#;ld&#;&#;&#; ve böylelikle do&#;uya; &#;ran'a, Hindistan'a ve baz&#; ba&#;ka ülkelere kadar ula&#;t&#;&#;&#; san&#;l&#;r. Sonuç olarak güvercinler bu gün, Hint Okyanusu ve Polenezya'daki  birkaç tak&#;m ada hariç, yeryüzünün tamam&#;nda bulunur. Bu hayvanlar dünyan&#;n çok so&#;uk bölgelerinde yoktur, fakat bununla beraber, Sibiryadaki baz&#; tecrit edilmi&#; bölgelerde de bulunur.

Güvercin çe&#;itlerinin ve türlerinin ço&#;u, do&#;u halklar&#; aras&#;nda bilinmektedir. Güvercinlerin Altaik boylara ve her ne kadar yar&#; göçebe bir hayat tarz&#; sürseler de k&#;smen Türk boylar&#;na kadar gerilere tarihlenen erken zamanlarda bilindi&#;ini farzetmek do&#;ald&#;r. Türklerin uzak ve yak&#;n kom&#;ular&#; aras&#;nda güvercinlerin önemini fark etmek dikkate de&#;er bir noktad&#;r. Çin'de posta hizmeti için güvercinlerin yeti&#;tirilmesi i&#;inin tarihin bilinmeyen çok eski bir zaman&#;ndan beri var oldu&#;u ve bunun daha sonra tüm Orta ve Yak&#;n Do&#;u'ya yay&#;ld&#;&#;&#; bilinmektedir. Bu ba&#;lamda, G. Jarring'in, Sincan'&#;n güney k&#;sm&#;n (Do&#;u Türkistan) da konu&#;ulan baz&#; Türk lehçelerindeki bedzin kepte "Pekin güvercini" terimini kaydetti&#;ini mü&#;ahade etmek dikkate de&#;er bir noktad&#;r.

Suriye'nin güçlü hükümdar&#; Nureddin (), özellikle M&#;s&#;r'da, y&#;llarca, çok mükemmel bir &#;ekilde i&#;levini sürdüren güvercinlerden olu&#;mu&#; bir posta sistemi kurmu&#; olmas&#;yla ün kazanm&#;&#;t&#;r. Bu amaç için kullan&#;lan Sultan ku&#;lar&#;,  ayak ve gagalar&#; üzerine kendi &#;ifreleriyle i&#;aretlenirdi. Bu görevdeki en de&#;erli güvercinler, Irak'tan getirilen boyunlar&#; renkli benekli, çok hünerli, kolay bir &#;ekilde e&#;itilmeye yatk&#;n beyaz güvercinlerdi . Özellikle Sultan Selahaddin Eyyübî taraf&#;ndan, Haçl&#; Ordusu taraf&#;ndan zapt edilmi&#; olan &#;ehirleri ku&#;atma esnas&#;nda güvercinlerin askerî amaçlar için kullan&#;ld&#;&#;&#; çok iyi bilinir. Torquato Tasso, Kudüs'ün ku&#;at&#;lmas&#; esnas&#;nda posta güvercinlerinin bir hizmetinden bahseder:
"una colomba per l'aeree strade vista a passar sovra lo stuol francese"

Orta Ça&#;da do&#;u insanlar&#; aras&#;nda güvercinlere ait bir ba&#;ka kay&#;t Mo&#;ollarla ilgilidir. Biz, Cengiz Ka&#;an kumandas&#;ndaki Mo&#;ol ordusunun bu ku&#;lar&#; h&#;zl&#; bir askerî haberle&#;me sa&#;lamak için kulland&#;&#;&#;n&#; biliyoruz. Onlar&#;n bu hizmetleri, karargâhlara, bozk&#;rlar boyunca posta yollar&#;n&#; (Mo&#;. örte zam )  geçerek da&#;&#;t&#;m yapan geleneksel posta vas&#;tas&#;yla kazan&#;labilmi&#; olandan daha h&#;zl&#;, emsalsiz bir bilgi ak&#;&#;&#; temin etti. Ama gene de hem Orta Ça&#; Mo&#;ollar&#; hem de günümüz Mo&#;ollar&#; aras&#;nda güvercinler meselesi detayl&#; bir çal&#;&#;may&#; gerektirmektedir.

Baz&#; önemli kaynaklar, ekseriya Asya seyyahlar&#;n&#;n raporlar&#;, çe&#;itli ça&#;larda Türk dünyas&#;na ait bölgeler üzerinde güvercinlerin varl&#;&#;&#;n&#; tastik eder. Bu kay&#;tlar prensip olarak eksik ve yüzeyseldir fakat, böyle olmakla beraber gene de konumuz için önemlidir. Di&#;er taraftan onlar&#; listelemek de s&#;k&#;c&#; bir i&#;tir.

Bir kaç örnek verelim:
Polonya Kral&#;'n&#;n 'ta Osmanl&#; devletinde Bâb-&#; Ali'deki büyükelçisi, Wojciech Miastkowski, Burgaz'da, camilerin yak&#;nlar&#;nda yuva yapan pek çok boynu halkal&#; güvercinden bahseder:
"Camilerin yak&#;n çevresinde, hemen hemen her yerde; bir çe&#;me, leylek ve boynu halkal&#; güvercin bollu&#;u vard&#;r."
Keza onun arkada&#;lar&#;ndan biri de &#;stanbul'da Sultan bahçelerindeki boynu halkal&#; güvercinleri belirtir:
"Öylece, üzerinde boynu halkal&#; güvercinler bulunan (görülebilen) &#;hlamur ve kestane a&#;açlar&#;, incir a&#;açlar&#;, selvi a&#;açlar&#;, portakal a&#;açlar&#;, limon a&#;açlar&#; vs. (di&#;er) a&#;aç çe&#;itleri aras&#;nda yürüdük."

Ünlü Orta Asya ka&#;ifi Bronislaw Grabczewski (), (Rus servisinde görevli bir Polonyal&#;) Kâ&#;gar'da kald&#;&#;&#; esnada Kum-Ravat bölgesindeki gözlemlerini rapor eder:
" Hz. &#;mam &#;akir'in türbesi etraf&#;nda uçu&#;an on binlerce güvercin".
Bu gün Özbekistan'da birçok güvercin türü ve çe&#;idi yeti&#;tirilmektedir ve muhtemelen bu olgu di&#;er Orta Asya Cumhuriyetlerini ve bölgelerini de kapsar. Yüksek kayalar üzerinde yuva yapan büyük vah&#;i güvercin sürüleri Kazakistan'&#;n birçok ilinde bulunur.

Güvercinler, hatta Bizans döneminden önce de, &#;üphesiz  tüm Anadolu'ya, yay&#;ld&#;lar ve Selçuklu ve Osmanl&#; Türkleri ile bir arada ya&#;ad&#;lar. Kur'an ö&#;retisine tamamen itaat eden Anadolulu müslüman Türkler, tüm di&#;er mahlukata davrand&#;&#;&#; gibi ev güvercinlerine de itinal&#; davrand&#;lar.

Ünlü Frans&#;z yazar&#; M. Alphonse de Lamartine, Türkiye'yi ziyareti s&#;ras&#;nda bu hususta &#;unlar&#; yazd&#;:
"C'est partout de même en Turquie; maître et peuple, grands et petits, n'ont qu'un besoin, qu'un sentiment dans le choix et l'arrangement de leurs demeures: jouir de l'oeil, de la vue d'un bel horizon; ou, si la situation et la pauvreté de leur maison s'y refuse, avoir au moins un arbre, des oiseaux, un mouton, des colombes, dans un coin de terre autour de leur masure"
(Türkiye'de her yerde ayn&#;d&#;r. Efendi olsun halktan olsun, büyük olsun küçük olsun bir arzular&#;, bir duygular&#; var ki, bu duygu onlar&#;n göze ho&#; gelecek &#;ekilde oturduklar&#; yerleri tanzim etmeleri ve güzel manzaras&#; olan bir yeri seçmeleri gerekir. Yahut, e&#;er durum ve evin fakirli&#;i bu i&#;e mani oluyorsa, hiç olmazsa bir a&#;aç, birçok ku&#;, bir koyun, birçok güvercin onlar&#;n oturdu&#;u y&#;k&#;k dökük bir kulübede dahi bulunmal&#;d&#;r.)

Ve ba&#;ka bir vesileyle de o, &#;unlar&#; ilâve etti:
"Les Turcs respectent tout ce que Dieu a fait et ils font quelquefois, en mourant, des fondations pieuses pour qu'on jette du grain aux tourterelles qu'ils nourissaient pendant leure vie" 
(Türkler Allah'&#;n yaratt&#;&#;&#; her&#;eye hürmet ederler Onlar bazen ömürleri boyunca besledi&#;i kumrular&#;na bu&#;day atanlar için ölmeden önce dinî bir vak&#;f kurarlar.).

Hem vah&#;i hem de evcil olarak ya&#;ayan say&#;s&#;z miktardaki güvercinin &#;stanbul panoramas&#;n&#;n en tipik özelli&#;i oldu&#;u yayg&#;n bir bilgidir.. &#;imdi, son yüzy&#;l&#;n ba&#;lar&#;nda Türkiye'yi ziyaret ettikkten sonra yazan bir di&#;er ünlü Frans&#;z yazar&#; F. A. Chateaubrian'dan buraya bir al&#;nt&#; yapal&#;m:
"Nous abordâmes à Galata seafoodplus.info cimetièrres sans murs et placés au milieu des rues, sont des bois magnifiques de cyprès: les colombes font leurs nids dans ces cyprès, et partagent la paix des morts" 
(Galata'ya yakla&#;t&#;k Caddenin ortas&#;na konmu&#; olan duvars&#;z mezarl&#;klar.  Bu mezarl&#;klar muhte&#;em selvi a&#;açlar&#;yla donat&#;lm&#;&#;lard&#;r. Güvercinler bu selvilerin üzerine yuva yaparlar ve ölülerin duydu&#;u sulhe ortak olurlar.).

Ondan yirmi y&#;l sonra &#;stanbul'u ziyaret eden  M. A. Lamartine de benzer gözlemlerde bulundu:
"Nous entrâmes de là dans une longue rue, solitaire et étroite, qui monte par une pente escarpée au-dessus de la coline de Péra; Des colombes blanches et bleues sont éparses sur les fenêtres et les toits des maisons et remplissent les rues silencieuses de leurs mélancolique roucoulements"
(Biz uzun, kimsesiz, tenha ve dar bir yola girdik, bu yol Péra (Beyo&#;lu)'daki dik bir tepeye ç&#;kmaktad&#;r; Beyaz ve mavi renkli çe&#;itli güvercinler da&#;&#;n&#;k olarak evlerin çat&#;lar&#;nda ve camlar&#;nda bulunurlar ve melankolik üveymel eri, ötü&#;leri ile caddeleri doldururlar.).

"Les collines de Galata, de Péra et trois ou quatre autres collines ; des nuées de tourterelles et de pigeons blancs nagent dans l'air bleu au-dessus de ces jardins et de ces toits, et se détachent, comme des fleurs blanches balancées par le vent, du bleu de la mer qui fait le fond de l'horizon" 
(Galata ve Péra tepeleri ve üç dört ba&#;ka tepe; kumru sürüleri ve beyaz güvercinler; mavi gökte, bahçelerin ve çat&#;lar&#;n üzerlerinde süzülürler ve rüzgâr taraf&#;ndan dengelenmi&#; beyaz çiçekler gibi ufkun fonunu te&#;kil eden mavi deniz üzerinde birbirlerinden ayr&#;l&#;rlar.).

Ve bir ba&#;ka vesileyle de:
"Non loin du harem est un vieux et magnifique palais de Bajazet; il n'a que des vastes jardins, où les arbes croissent libres et éternels comme dans une forêt vierge, ou les eaux murmurent, où les colombes roucoulent" 
(Harem'e çok uzak olmayan bir yerde, Beyaz&#;t'ta eski ve muhte&#;em bir saray vard&#;r; burada geni&#; bahçeler bulunmakta olup orada a&#;açlar, serbest olarak ve ebedî olarak birbirlerine dola&#;&#;rlar, bir balta girmemi&#; ormanda oldu&#;u gibi burada sular &#;&#;r&#;ldar, güvercinler ötü&#;ürler [dem çekerler].).

Kural olarak evcil güvercinler her ne kadar ço&#;unlukla estetik nitelikleri sebebiyle yeti&#;tirilmi&#; olsa da, vah&#;i güvercinler daha çok faydac&#;l bir amaçla e&#;itilmek için kullan&#;ld&#; ve nadiren olmakla beraber baz&#; Türk kabilelerinin avc&#;l&#;k meraklar&#;n&#;n bir objesi hâline geldi. Bu tamamiyle Türkiye Cumhuriyeti'nin güney bölgesinde ya&#;ayan Yörüklerle ilgilidir. J. - P. Roux onlar hakk&#;nda a&#;a&#;&#;daki &#;u sat&#;rlar&#; yazar:
"Les Yörük pratiquent librement le sport cynégétique et ils y initient leurs enfants, dès qu'ils ont atteint l'âge de six ans. La grande saison de chasse est l'hiver, ou comme disent les nomades la période du séjour en k&#;&#;lak On tire alors les perdrix, les lièvres, les canards, les oies et les pigeons sauvages" 
(Yörükler serbest olarak avlanma sporlar&#; üzerinde pratik yaparlar ve buna çocuklar alt&#; ya&#;&#;na bast&#;klar&#;nda ba&#;larlar. Büyük av sezonu k&#;&#;&#;n olur. Göçebe halk bu sezona k&#;&#;lak  zaman&#; der. O zamanda keklik, tav&#;an, ördek, kazlar ve yabanî güvercinler avlan&#;r. ).

&#;imdi yeniden, dil bilimsel bir karaktere birkaç hususta deyinelim. Türk boylar&#;n&#;n büyük bir ço&#;unlu&#;unun bir güvercin veya kumruyu ifade etmek için çok eski aslî bir terim kulland&#;&#;&#; dikkate de&#;er bir noktad&#;r. Bu terimin birçok fonetik varyant&#; mevcuttur ve onun ilk aslî &#;eklini ayr&#;nt&#;lar&#;yla incelemek zordur. Bu kelimenin en erken &#;ekli, tarihi muhtemelen X. yüzy&#;l&#;n ilk yar&#;s&#;na kadar giden, Suvarnaprabhâsa  veya Altun Yaruq'ta bir defa kullan&#;lm&#;&#; olan kökürçkän idi. Biz orada: "üç kökürçkän adayï laçïnqa qavïtur erkän:  "Üç güvercin yavrusu bir &#;ahinle kar&#;&#;lala&#;t&#;&#;&#; zaman" (Suv. 20).  Cümlesini okuyoruz. Muhtemelen daha sonra Mahmut Kâ&#;garî'de yaz&#;lm&#;&#; olan &#;ekil gelir &#;öyle; Arapça al-haman kelimesinin yazar taraf&#;ndan çevrilmi&#; &#;ekli olan kögürçgün. Zamah&#;eri ayn&#; kelimeyi köverçken olarak not eder. A&#;a&#;&#;daki cümlede Kâgarî taraf&#;ndan kullan&#;lm&#;&#; olan kögürçgünle&#;- fiil &#;ekli oldukça ilginçtir:

"ol mänig birle oynad&#; kögürçgünlä&#;ü ";  (B. Atalay'a göre) "o güvercini ödül koyarak yar&#;&#;a girdi. O bir hepax legomenondur ve Sir Gerard Clauson bu ortak zarf &#;eklinin muhtemelen "sadece gramere ait bir örnek olarak zikredilmi&#;"  oldu&#;unu yazd&#;&#;&#; zaman elbette hakl&#; idi. Di&#;er yandan dil bilgisi bak&#;m&#;ndan do&#;ru &#;eklin, kögürçgün &#;eklinin kökünü tespit eder gibi kullan&#;ld&#;&#;&#; yolundaki bir bilgidir. Yukar&#;daki cümle, ayn&#; zamanda etnografik bir müjdenin yani, güvercinlerin o ça&#;da paha biçilmez bir ku&#; oldu&#;u ve ona sahip olman&#;n arzu edildi&#;i yolundaki haberin ilginç bir yönünü gösterir.

Söz konusu kelime, ça&#;da&#; Türk lehçelerinin ço&#;unda ya&#;amaktad&#;r ve oldukça çok fonetik varyanta sahiptir. Güney-Bat&#; Grubu dikkate al&#;n&#;rsa, kelime a&#;a&#;&#;daki &#;ekillerde bulunur: Azerbaycan Türkçesinde: köärçin  , Osmanl&#; ve Türkiye Türkçesinde: güverçin  Gagauz Türkçesinde: güverjin , Türkmencede: gögerçin . Kuzey-Merkez Grubu: K&#;rg&#;zcada: kögürçkön ,  Kazakçada: köger&#;in  &#;eklinde buluruz, Kuzey-Bat&#; Grubu: C. Cum (Codex Cumanicus [Kodeks Kumanikus])'da kugrçin, Kazan Tatarcas&#;nda: kükärçen , Ermeni-K&#;pçakças&#;nda: kugurçin , Arap-K&#;pçakças&#;nda: kügerçin , kövärçin  , Karay&#;mcada: kugurçun (T.) , kigirçin, (L.) , ayn&#; zamanda kögürçin, kyogürçün, kigirçin, kögirçin, kögürçan, kügürçün, tigircin , Ba&#;k&#;rtçada: kügärsen , Çuva&#;çada: kavakarçan .
Bu kelimenin etimolojik tahlili on y&#;llar önce M. Pallô  taraf&#;ndan teklif edildi ve prensipte, Hasan Eren , V. G. Egorov  ve G. Clauson . gibi uzmanlar taraf&#;ndan kabul edildi. Onlar&#;n fikirlerine göre kelime, Türkçe kök kelimesinden türer, esas&#;nda gökyüzü buradan 'gök renkli, mavi, mavi-gri' (Clauson). G. Clauson "probably connected with kök (sky. etc.)" (muhtemelen kök [gök yüzü vs.] ile ili&#;kili oldu&#;unu) yazd&#;&#;&#; zaman hakl&#; idi ve  o, "morphologically obscure" (morfolojik olarak yap&#;s&#;n&#;n karanl&#;k)  oldu&#;unu ekledi. O bu ayr&#;m&#;nda, gök yüzü rengi ve güvercin ismi aras&#;ndaki anlam ili&#;kisini, Rusça golup "güvercin" kelimesinin goluboj "mavi" kelimesinden, Ossetic æxsinaeg "vah&#;i güvercin" kelimesinin æxsin "koyu gri" kelimesinden, Farsça kabutar kelimesi, kabud "mavi" kelimesinden vs'den ç&#;kmas&#; gibi di&#;er dillerle  çok aç&#;k bir &#;ekilde ispatlad&#;. Hatta Çuva&#;ça kavakarçan "güvercin" kelimesinin kavak  "mavi, gri" den geldi&#;i de söylenmelidir.

Baz&#; Kuzey Türk halklar&#;n&#;n, ba&#;l&#;ca iklim &#;artlar&#; nedeniyle hiç güvercin yeti&#;tirmedi&#;i ve onlar&#;n isimlerini bile bilmedi&#;i genellikle bilinir. Di&#;er Türk halklar&#; güvercin yeti&#;tirmeyi ve buna ba&#;l&#; olarak da güvercinlerin isimlerini kom&#;ular&#;ndan ald&#;lar. Bu suretle Farsça kabutar "güvercin" kelimesinden ç&#;kan kaptar  ödünçlemesi Özbekçede bulunur. kepter  kelimesi Karakalpakçada, kepteri "güvercinlik, güvercin evi"   kelimesi Türkmence'de, kaptär kelimesi de  Yeni Uygurcada bulunur. Ayn&#; zamanda Kuzey Grubu dillerinde nihayet Rusçadan al&#;nm&#;&#; kelimeler kullan&#;lmaktad&#;r: Yakutçada: golup, guoup goluup   ve Hakasçada: golup'un küçültme ekli &#;ekli golubok bire bir çevrilirse "küçük güvercin  anlam&#;nda.

Türkmencede, her biri bir ba&#;ka anlama gelen "vah&#;i güvercin"i tan&#;mlayan gögercin ve "ev güvercini"ni ifade eden kapderi olmak üzere yerli ve yabanc&#; iki terimin yanyana bulundu&#;unu hat&#;rlamak önemlidir.

Güvercinler için kullan&#;lan ana terim, güvercinlerle ili&#;kili bir grup kelimeye temel olu&#;turur. Bu cümleden olarak örne&#;in Osmanl&#; ve Türkiye Türkçesinde di&#;i güvercin (kumru) 'in Kumukçadaki kar&#;&#;l&#;&#;&#; ti&#;i gyägyurçun, Nogaycada köger&#;in urga&#;&#;, Ba&#;k&#;rtçada inä kügörsen, K&#;rg&#;zcada kögüçköndün mekiyanï, Özbekçede ur¥oci kaptär  vs. &#;eklindedir.
Bunun gibi dikkate de&#;er bir ba&#;ka nokta da; "güvercinlik veya güvercin evi"ni kar&#;&#;layan isimlerin Osmanl&#; ve Türkiye Türkçesinde: güverçinlik, Gagauzcada: guverjinnik Nogaycada: köger&#;in uya, K&#;rg&#;zcada kögüçkön tepesi veya kepterkana, Ba&#;k&#;rtçada kügärsen ketägä, Türkmencede: kepderi keteti veya kepderi öwürigesi, Kumukçada: gyögyurçyun uya, Yeni Uygurcada: käpterxana  Hakasçada: gobulok uyazï vs. nin farkl&#; olu&#;udur.

Türk dilleri, "posta güvercini" kavram&#;n&#; kar&#;&#;lamak için anlam taklitleri (Türkçeye ödünçleme çeviri) kelimeler veya yar&#; ödünç kelimeler kullan&#;l&#;r. Bu suretle Osmanl&#; ve Türkiye Türkçesinde bilinen posta güvercini  kelimesi, K&#;rg&#;zcada: postaçï köyückön Özbekçede; poçta kaptari  veya  xat ta&#;ugi kaptar, Çuva&#;çada: posta süreteken, kavakarcan  vs. ' kar&#;&#;l&#;klar bulur.

Türk halklar&#; aras&#;nda onlar&#;n her birinin geçmi&#;teki ve bu günkü kelime hazinesinde güvercine ait terminolojiyi tek tek dikkate alarak çok yönlü bir çal&#;&#;ma yayg&#;nla&#;t&#;r&#;lmal&#; ve sürdürülmelidir.

EK:
H. Ex. Gunnar Jarring ve Prof. Dr. Robert Dankoff'un içten davran&#;&#;lar&#; sonucunda baz&#; bilgileri sözlerime ekleyebildim. Bu suretle G. Jarring, Do&#;u Türklerine ait bilgiler çerçevesinde, Materials to the knowledge of Eastern Turki. Tales, Poetry, Proverbs, Riddles, Etnological and Historical Texts from the Shouthern Parts of Eastern Turkestan with Translation aud Notes. IV. Etnological and Historical Text From Gumma, Lund ( Do&#;u Türkistan'&#;n Kuzey Bölgesinden; Hikâyeler, &#;iirler, Atasözleri, Bilmeceler, Etnolojik ve Tarihsel Metinlerle &#;lgili Malzemeler, Çeviriler ve Notlar ile, Guma'dan IV. Etnolojik ve Tarihî Metinler , Lund ) adl&#; eserinde, iki noktaya dikkatimi çekme nezaketinde bulundu. Sayfa onalt&#;da a&#;a&#;&#;daki pasaj&#; buluyoruz: "Kentte ve köyde, k&#;&#; ve yaz mevsimi boyunca görülen hayvan isimleri &#;unlar: kara karga ve üveyikler, " on yedi ve on sekizinci sayfada sadece bölgesel baz&#; yeni güvercin isimleri de&#;il ayn&#; zamanda Guma güvercinlerini uçuran (kepterbaz)lar&#;n ilginç uygulamalar&#;na da yer verilmi&#;tir.

Güvercin uçuranlar -- mevsim e&#;er k&#;&#; ise -- 10 veya 20 Pekin güvercinini bir güvercinli&#;e koyarlar kafesleri çat&#;ya koyarlar içine de kara kargaya benzer baz&#; Pkin güvercinlerini bogul-Peking güvercinlerini ve alacal&#; karga (güvercin) sürülerini. "Beyaz ka&#;&#;t oyun güvercini" olarak isimlendirilen meniz  oyun güvercini ve "siyah pars oyun güvercinleri" diye adland&#;r&#;lan iki veya üç çe&#;it oyun güvercini vard&#;r. Bu oyun güvercinleri di&#;er güvercinlerden daha yüksekte uçarlar ve takla atarlar. Bir güvercin uçurucusunun 5 veya 10 güvercini bazen di&#;er uçurucunun güvercinleriyle kar&#;&#;&#;r. Bu durumda güvercin uçurucu hemen bu&#;day saçar ve tüm güvercinleri kafeste toplar ve bu güvercinleri beraberinde getirerek geride kalan güvercinleri toplar. Güvercin uçurucunun oraya getirdi&#;i güvercinlerin kuyruklar&#;nda düdükleri de vard&#;r. Düdükler kam&#;&#;tan yap&#;l&#;r. Su kaba&#;&#;n&#;n a&#;z&#;ndan incecik keserek kam&#;&#;a benzer hâle getirirler ve bir yerinden de küçük bir dikdörtgen &#;eklinde delik açarlar. Güvercinler uçarken, hava bu delikten içeriye girer ve böylece ses ç&#;kar&#;r.

Prof. R. Dankoff, Evliya Çelebi Seyehatname'sinin ilk cildinin Ba&#;dat Kö&#;kü 'te kay&#;tl&#; elyazmas&#;na ait b ve a varaklar&#;n&#;n iyi bir kopyas&#;n&#; (ss. &#;stanbul bask&#;s&#;) bana gönderdi. Ben yukar&#;da belirtilen ayn&#; parçan&#;n J. von Hammer taraf&#;ndan &#;nglizceye çevrilen Narrative of Travels in Europe, Asia and Africa in the Seventeenth Century, By Evliya Efendi (Evliya Çelebi'nin, XVII. Yüzy&#;lda Avrupa, Asya ve Afrika'daki Seyahatlerinin Hikâyesi). adl&#; eserin Türkçeden tercümesi, Londra , sayfalardan [Bahse konu pasaj&#;n ço&#;alt&#;lm&#;&#; kopyalar&#;n&#; bana sa&#;layan Prof. Jens Peter Laut'a içten te&#;ekkürler]): "Ku&#; tüccar (Kushbazan)lar&#;, elli dükkânl&#; iki yüz ki&#;i idi ve onlar&#;n patronlar&#; yoktu. Babalar&#;m&#;z "Ku&#; tüccar&#; ve kumarbaz&#; öldürene kahraman denilebilir (Kúshbazí kúmarbázi anlarí katl eden gházi)" anlam&#;nda bir atasözü söylerlerdi]. Ku&#; tüccarlar&#; makbul tutulmayan insanlard&#; fakat, genç çelebiler ve &#;stanbul'un mirasç&#;lar&#;, güvercinlerin alt&#;na koymak için bir yumurtaya 50 kuru&#; verirler ve yavru ku&#;lar gökyüzüne süzüldü&#;ü ve tekrar yere indi&#;i zaman bu çelebiler, onlar&#;n pe&#;inden ko&#;arlar ve etraf&#;n&#; çevirip baz&#;lar&#;n&#; öldürürüler. Bu oyun takla olarak isimlendirilir. Bu takla oyuncular&#;, Pál, Shebr, Joweizi, Shámí, M&#;s&#;rl&#;, Ba&#;datl&#;, Munakkit, Alehreh, Martolos, Demke&#;, Sába, Talazlí, Peleng, Jebár, K&#;z&#;l Aleh, Kara Aleh, Tekir Aleh, Chakar Aleh, Chár Aleh, Sádekut, Táçl&#;kut ve Çak&#;&#;rlíkut    gibi tüm çe&#;itlerden çok say&#;da güvercin yeti&#;tirirler. Güvercin tüyleri okçular için bazen gerekli olurdu, güvercin bak&#;c&#;lar&#;, güvercinlerin kanatlar&#; alabildi&#;ince aç&#;k, testi kulpu gibi, ayaklar&#; halkal&#; olarak güvercinleri ba&#;lar&#; üzerinde tutarak kendilerini e&#;itirler. Yukar&#;da zikredilen tüm güvercin türlerinin en k&#;ymetlisi Ba&#;dadî ( Ba&#;datl&#; ) isimli güvercin türüdür. Çünkü o asla yolunu kaybetmez, çok uzak mesafede olsa ve çok zaman geçse de yuvas&#;na döner. Bu türün merakl&#;lar&#;ndan olan arkada&#;lar&#;mdan baz&#;lar&#;, ben oraya varmadan bir gün önce Bursa'da güvercinleri sal&#;verdiler, onlar oradan e&#;lerini aramak için do&#;ruca &#;stanbul'a gittiler.

Bir hikâye: En büyük güvercin merakl&#;lar&#;ndan ve mirasyedi genç çelebilerden en ünlüsü, Bursal&#; Sa'di-zâde miskle sar&#;p sarmalad&#;&#;&#; ve nar taneleriyle besledi&#;i güvercinlik koleksiyonu için on bin kuru&#; harcam&#;&#;t&#;. Bir gün bu güvercin koleksiyonu (özel ad&#; Rumma idi) süzüle süzüle uçarken bütün kasabay&#; &#;a&#;k&#;nl&#;&#;a dü&#;üren çok korkunç bir f&#;rt&#;na koptu ve 24 saat sürdü. Sa'di-zâde'nin güvercinleri gözden kayboldu ve dönmedi. Sa'di-zâde akl&#;n&#; kaybetti. O ümitsizlik içinde Arabistan'a ve &#;ran'a gitti. Bu veçhile Cezayir'e gitti. Bir gün orada bir saraya giderken sevgili güvercinleri büyük bir &#;a&#;k&#;nl&#;kla gördü.
O onlar hakk&#;nda gizliden gizliye ara&#;t&#;rma yapt&#;. Saray&#;n sahibi ona güvercinlerin yedi y&#;l önce, büyük bir f&#;rt&#;nan&#;n ortas&#;nda geldi&#;ini ve geldiklerinden beri orada bulunduklar&#;n&#; anlatt&#;. "Evet" diye cevap verdi Sa'di-zâde, "Tüm bu Rummalar&#;n hepsi benimdir; ben onlar&#; yedi y&#;ld&#;r aramaktay&#;m ve Allah'a hamdolsun nihayet onlarla kar&#;&#;la&#;t&#;m." Ev sahibi kan&#;t istedi ve Sa'di-zâde söyledi&#;ini do&#;rulamak için çabucak haz&#;rland&#;: O acele pazara gitti, bir miskal misk ve bir yük nar ald&#;. Güvercinleri bir gece miskte yat&#;rd&#;. Sabahleyin güvercinlerin kendine ait oldu&#;unu ispat etmek için ev sahibini &#;ahit olarak davet etti. Güvercinli&#;e arkada&#;lar&#;yla birlikte geldi ve kap&#;s&#;n&#; açt&#;, nar tanelerini etrafa saçarak güvercinlerine al&#;&#;&#;lm&#;&#; &#;ekilde seslenmeye ba&#;lad&#;. Bir anda kanat ç&#;rpan güvercinler aras&#;nda bundan önce hiç &#;ahit olunmayan bir &#;ekilde bir gürültü koptu ve sonra onlar, yiyecekleri açgözlülükle yedikten sonra havaya süzüldüler ve bir daha görünmediler. Ev sahibi onlar&#;n dönece&#;ini umdu. Fakat Sa'di Çelebi: "Tanr&#;m sana &#;ükürler olsun, onlar&#;n benim oldu&#;unu ispatlad&#;m." dedi. Yetmi&#; gün içinde Cezayir'den Bursa'ya döndü&#;ünde, orada sevgili güvercinlerini, eski güvercinliklerinde yavru ç&#;karmak üzere kuluçkaya yatm&#;&#; buldu. Onlar&#;n ayn&#; gün, Cezayir'den ayr&#;ld&#;ktan sonra, 8 saatl&#;k bir süre içinde, Cezeyir'den ayr&#;l&#;p Bursa'ya ula&#;t&#;klar&#; iddia edildi. Bu Ba&#;dadî ( Ba&#;datl&#; ) olarak isimlendirilen ku&#; çe&#;idinin harika ve zeki ku&#;lar oldu&#;u gerçekten de do&#;rudur. Güvercinleri beslemek kötü &#;eydir, fakat, k&#;rm&#;z&#; ba&#;l&#;, pantolonlu olan ve kut-güvercin olarak isimlendirilen güvercinler bunlardan hariç tutulur. Ali'nin o&#;lu Hasan ve Hüseyin'in an&#;s&#;na baz&#; insanlar beneksiz horoz-güvercinleriyle k&#;rm&#;z&#; ba&#;l&#;, pantolonlu güvercinleri besliyor, fakat onlar&#;n beslenmesinin kanunsuz oldu&#;u bir gerçektir, çünkü çocuklar onlar&#; a&#;a&#;&#; yukar&#; döndürebilirler. Oysaki bu güvercinlere yukar&#;da da belirtildi&#;i üzere büyük bir özen gösterilmesi gerekir. Bu nedenle bu tür güvercinlerin beslenmesi istenmez çünkü, onlar&#; beslemenin töreye ayk&#;r&#; oldu&#;u bir gerçektir (J. v. Hammer'in notu: Öyle görülüyor ki, sadece zevk için Ba&#;dadî ( Ba&#;datl&#; ) adl&#; posta güvercini sürülerinin beslenmesinin kanun d&#;&#;&#; olmas&#; mant&#;kl&#; görünür, çünkü onlar&#; beslemenin maliyeti güvercin merakl&#;lar&#; için çok külfetlidir.).
 

Baz&#; Tarihsel ve Dil Bilimsel Notlar (*)
Edward TRYJARSKI (**)

Çev.: Re&#;ide GÜRSES - Dursun AYAN (***)


Dipnotlar:

(*) Bu yaz&#;da Edward Tryjarski'in, Altaica Osloensia, Proceeding: from 32th meeting of the Permanent International Altaistic Conference (PIAC). Oslo, June , , Oslo , ss. 'te ç&#;kan "Pigeons on the Turkish Roof,. Some Historical and Linguistic Remarks" adl&#; makalesinin çevirisine çal&#;&#;&#;lm&#;&#;t&#;r.
Çeviri için öncelikle Say&#;n Edward Tryjarski'den izin al&#;nm&#;&#; ve daha sonra çeviri metni yazar&#;n kendisine gönderilmi&#; ve kendileri metni gözden geçirme nezaketi göstererek çe&#;itli düzeltmelerde bulunmu&#;lard&#;r. Daha sonra metin bu düzeltmeler göz önünde tutularak yay&#;ma haz&#;r hâle getirilmeye çal&#;&#;&#;lm&#;&#;t&#;r.
Burada yeri gelmi&#;ken Say&#;n Edward Tryjarski'ye yapm&#;&#; oldu&#;u katk&#;lar&#;ndan dolay&#; &#;ükranlar&#;m&#;z&#; sunmay&#; büyük bir borç biliriz.

(**) Türkolog, Polonya &#;limler Akademisi, Var&#;ova.

(***)  Re&#;ide Gürses; Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu Uzman&#;., Dursun Ayan; Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu, Kültür Merkezi Uzman&#;.

Kaynaklar:

M. Özmen, "Konya'da Güvercincilik", Selçuk Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Dergisi, , ss.
  a. g. m. ss.
  a. g. m.  s. 
J. Németh, Die Türken von Vidin; Sprache, Folklore, Religion, Budapest
"I colombi sono cosmopoliti. Dalla Siberia alla Tasmania, attraverso la Cina. l'India. le isole Malesie l'Australia, dall'Inghilterra al Capo di Buona Speranza. dall'America del Nord alla Patagonia, dovunque se ne trovano specie più o meno numerose", A. Gh(igi) "Colombi", art. in Enciclopedia Italiana di science, lettere ed arti.  X. , s.
Grand  Dictionnaire Universel. XII, Paris, s. a. s.
G. Jarring. An Eastern Turki-English Dialect Dictionary, Lund , s.
Grand  Dictionnaire Universel. ayn&#;  sayfa.
Torquato Tasso, Gerusalemme liberata . A cura di L. Bonfigli. Bari , s. , XVIII
The New Encyclopaedia Britannica , 30 Vols. Micropaedia. VII, , s.
Wielka legacja Wojciecha Miastkowskiego do Turcji w   r.  Ed, A.
Przybos,Warszawa-Kraków s.     a. g. e. , ss.
B. Grabczewski, Podroze po Azji srodkowei  ,Warszawa , ss.
Prof. Dr. K. M. Musaev'e bana gönderdi&#;i bu bilgiler için çok minnettar&#;m.
Souvenirs, impressions pensées et paysages, pendant un voyage en Orient () ou notes d'un voyageur, par M. Alphonse de Lamartine, membre de l'Académie, t. 3, Bruxelles , s.    a. g. e. , s.
17 Itinéraire de Paris à Jerusalem et de Jarusalem à Paris en allant par la Gréce, et revenant par l'Egypte, la Barbarie et l'Espagne par F. A. De Chateaubriand, t. 1, 2. ed, Paris , ss.
Lamartine, a. g. e. , ss.
Lamartine, a. g. e. , ss.
Lamartine, a. g. e. , ss. ,
J. -P. Roux, Les traditions des nomades de la Turquie méridionale, Paris , s.  
Arka arkaya al&#;nt&#; yap&#;ld&#; Drevnetiurkskiy slovar' Red. V. M. Nadelayev, D. M.
Nasilov. E. R. Tenisev, A. M. Scerbak, Leningrad , s.
23 Mahmud el-Kasgarî, Türk &#;iveleri Lügati (Divânü Lugat-it-Türk). &#;nceleme,
Tenkidli Metin, &#;ngilizce tercüme. Dizenler R. Dankoff, J. Kelly, II. K&#;s&#;m , s. 75, Harvard Üniversitesi, Türkçe Kaynaklar VII.
Sir Gerard Clauson, An Etymological Dictionary of pre-Thirteenth Turkish, Oxford , s.
V. C. Egorov, Etimologiçeskij  slovar  çuvva&#;skogo jaz&#;ka, Çeboksary , s.
New Redhouse Turkish-English Dictionary. &#;stanbul
Gagauzsko-russko-moldavskij slovar'. Sost. G.A. Gajdarzi, E. K. Kolca, L. A.
Pokrovskaja, B. P. Tukan, Pod red. N. A. Baskakova, Moskva
Russko-turkmeniskij  slovar', Pod obscej red. N. A. Baskakova i M. J.
Khamzaeva, Moskva
K&#;rgizko-russkij slovar', Sost. K. K. Judakhin, Moskva
G. Begaliev, Kh. Makhmudov, G. Musabaev, Kratkij russko-kazakhskij slovar'
Pod. red. Kh.  Kh. Makhmudova, Alma Ata
Codex Cumanicus, Haz.:  G. Kuun. L. Ligeti'nin geni&#; bir ön sözüyle birlikte, Budapest, , s.  
Egorov, y. a. g. e.
E. Tryjarski,  Dictionnaire arméno-kiptchak d'après trois manuscrits des collections viennoises, t. I, fasc. Warszawa , 2, s.
A Zajaczkowski, Vocabulaire arabe-kiptchak de l'époque de l'Etat Mamelouk Bulgat al-mustaq f&#;  lugat at-Turk wa-l-Qifzaq, I-ère partie. Le nom, Warszawa , s.
M. Th. Houtsma, Ein Turkisch-Arabisches Glossar, Leiden , s.
T. Kowalski, Karaimische Texte im Dialekt von Troki. Eingeleitet, erläutert und mit einem karaimisch-polnisch-deutschen Glossar  versehen, Kraków , s.
A. Mardkowcz, Karaj-sez-bitigi,  Slownik karaimski. Karaimisches Wörterbuch. Luck , s.
Karaimsko-russko-polskij slovar', Pod red, N. A. Baskakova, A. Zajonçkovskogo,
S. M. Sapçala, Moskva , s. vd. 
Russko-baskirskij slovar', Moskva
Russko-cuvasskij slovar', Pod. red N. K. Dimitrieva, Moskva
M. Pallô, Nyelvtudományi Kozlemények 'de, XLVI, ss kar&#;. H. Eren,
"Türkçe gök kelimesinin türevleri" ( Jean Deny Arma&#;an&#; ) Mélanges  Jean  Deny , Haz&#;rlayanlar: J. Eckmann, A. S. Levend, M. Mansuro&#;lu, Ankara , s.
Yukar&#;daki eserde belirtildi&#;i gibi.
Egorov, a. g. e.
G.  Clauson, An Etymological Dictionary of. Pre-Thirteenth-Century Turkish . Oxford , s.
Egorov, a. g. e.
M. Fasmer, Etimologiceskij slovar' russkogo jazyka Perevod s nemeckogo i dopolnenija O. N. Trubaceva. Pod. red. i s predioslovem B. A. Larina, t. I,
Moskva , ss. 
Egorov, a. g. e.
Uzbeksko-russkij slovar'.Pod. seafoodplus.infoova,seafoodplus.infoova, A. T.
Khodjakhanova. Gt. red. A. K. Bolovkov, Moskva
Russko-karakalpakskij slovar'. Pod. red. N. A Baskakova. Moskva
Russko-turkmenskij slovar'. Pod obscej red. N. A Baskakova i M. J. Khamzaeva, Moskva
Russko-uigurskij slovar'.  Sost. A. Iliev, S. Kibirov, M. Ruzev i J. Cynvazo pod red. T. R. Rakhimova, Moskva
E. K. Pekarskij, slovar' jakutskogo jazyka,  t. I. Repr. 
Jakutsko-russkij slovar'. Pod. red. D. I. Slepcova, Moskva
Russko-khakasskij slovar'. Pod red. D. I. Cankova,  Moskva

 

nest...

batman iftar saati 2021 viranşehir kaç kilometre seferberlik ne demek namaz nasıl kılınır ve hangi dualar okunur özel jimer anlamlı bayram mesajı maxoak 50.000 mah powerbank cin tırnağı nedir