hasım hısım / Hısım Hasım Kasım Şiiri - Ahmet Saraçoğlu

Hasım Hısım

hasım hısım

Hısım Ne Demek?

Hısım kelimesi Türkçe'de "hasım, rakip, bir hukuki işlemde karşı taraf " anlamına gelir.

Arapça χaṣm خصم z "hasım, rakip, bir hukuki işlemde karşı taraf " sözcüğünden alıntı olabilir; ancak bu kesin değildir. Daha fazla bilgi için hasım maddesine bakınız.

Hısım kelimesi tarihte bilinen ilk kez χıṣm "yakın kimse, akraba" Aşık Paşa, Garib-name () : pes ögüdi χıṣmına virmek gerek eserinde yer almıştır.

Hısım kelimesi Türkçe'de "" anlamına gelir.

Hısım kelimesi Türkçe'de "Öfke, kızgınlık." anlamına gelir.

Bu kelimenin kökeni ve ayrıntılı kaynak için kelimeyi etimoloji sözlüğünde inceleyebilirsiniz: Hısım kelime kökenini göstermek için tıklayın.

Dip Notlar

“Yakın kişi, akraba” anlamına sadece Türkçede rastlanmıştır.

Benzer Aramalar

Bu kelimeye benzer bazı kelimelere göz atın; hısım, hısım akraba, hısımlık, hışımlanma, hışımlanmak, hışımlı

Veya Hısım kelimesi hakkında ayrıntılı bir arama başlatmak için buraya tıklayın.

Rastgele kelime göster

APA ÖZDAMAR F (). Kiziroğlu Mu, Mısıroğlu Mu? Hasım Mı, Hısım Mı? Köroğlu’nun Anadolu ve İran Türkleri Anlatmalarında Bir Kahramanın İsim ve Rol Karmaşası. Akademik Dil ve Edebiyat Dergisi , 5(3 (Yazılı, Sözlü ve Elektronik Ortamda Kahramanlık)), - Chicago ÖZDAMAR Fazıl Kiziroğlu Mu, Mısıroğlu Mu? Hasım Mı, Hısım Mı? Köroğlu’nun Anadolu ve İran Türkleri Anlatmalarında Bir Kahramanın İsim ve Rol Karmaşası. Akademik Dil ve Edebiyat Dergisi 5, no.3 (Yazılı, Sözlü ve Elektronik Ortamda Kahramanlık) (): - MLAÖZDAMAR Fazıl Kiziroğlu Mu, Mısıroğlu Mu? Hasım Mı, Hısım Mı? Köroğlu’nun Anadolu ve İran Türkleri Anlatmalarında Bir Kahramanın İsim ve Rol Karmaşası. Akademik Dil ve Edebiyat Dergisi , vol.5, no.3 (Yazılı, Sözlü ve Elektronik Ortamda Kahramanlık), , ss - AMAÖZDAMAR F Kiziroğlu Mu, Mısıroğlu Mu? Hasım Mı, Hısım Mı? Köroğlu’nun Anadolu ve İran Türkleri Anlatmalarında Bir Kahramanın İsim ve Rol Karmaşası. Akademik Dil ve Edebiyat Dergisi . ; 5(3 (Yazılı, Sözlü ve Elektronik Ortamda Kahramanlık)): - VancouverÖZDAMAR F Kiziroğlu Mu, Mısıroğlu Mu? Hasım Mı, Hısım Mı? Köroğlu’nun Anadolu ve İran Türkleri Anlatmalarında Bir Kahramanın İsim ve Rol Karmaşası. Akademik Dil ve Edebiyat Dergisi . ; 5(3 (Yazılı, Sözlü ve Elektronik Ortamda Kahramanlık)): - IEEEÖZDAMAR F "Kiziroğlu Mu, Mısıroğlu Mu? Hasım Mı, Hısım Mı? Köroğlu’nun Anadolu ve İran Türkleri Anlatmalarında Bir Kahramanın İsim ve Rol Karmaşası." Akademik Dil ve Edebiyat Dergisi , 5, ss - , ISNAD ÖZDAMAR, Fazıl. "Kiziroğlu Mu, Mısıroğlu Mu? Hasım Mı, Hısım Mı? Köroğlu’nun Anadolu ve İran Türkleri Anlatmalarında Bir Kahramanın İsim ve Rol Karmaşası". Akademik Dil ve Edebiyat Dergisi 5/3 (Yazılı, Sözlü ve Elektronik Ortamda Kahramanlık) (),

Hısım olmak varken niye hasım olalım

          Çok zengin ama cimri bir adam bir bilgenin yanına gidip nasihat almak ister. Bilge onu pencerenin yanına götürüp sorar “pencereden dışarı baktığında ne görüyorsun”. “yoldan geçen insanları ve birde yolun kenarında oturmuş dilenen fakir bir adamı görüyorum”. Bilge bu cevabı aldıktan sonra başka bir odaya gidip elinde büyük bir aynayla döner ve yine sorar “peki bu aynaya baktığında ne görüyorsun”. Zengin adam ”kendimi” der. Yani artık başkalarını görmüyorsun farkında mısın pencere camı da aynı maddeden yani camdan yapılmıştır ama aynanın camının üstüne incecik bir gümüş tabakası kaplandığı için ona baktığında kendinden başkasını göremiyorsun.

          İşte insan kalbide cam gibidir aslında şeffaftır başkalarını görmemize engel değildir. Ama ne zamanki o kalbin içini altın gümüş ev araba gibi dünya süsleriyle kaplarsak o zaman sadece kendimizi görürüz. Yapmamız gereken kalbimizi temizlemek altınları ve gümüşleri sadece cebimizde taşımak kalbimizde değil. Yani önemli olan maddiyatımızın cebimizde çok kalbimizde yok olması.  İşte o zaman bencilikten kurtulup başkalarına merhamet beslemeye başlarız. Anlaşılan bireyselleşmek beraberinde merhametsizliği de getiriyor demekki.

          Sevgili dostlar ne olur gelin artık şu mübarek ramazan ayında şu bencillikten kurtulup birbirimizle bir şeylerimizi paylaşmayı öğrenelim. Soframızı paylaşalım bereketimiz artsın. Sevinçlerimizi paylaşalım mutluluğumuz artsın, kederlerimizi paylaşalım dertlerimiz azalsın, bilgimizi paylaşalım ülkemiz ilerlesin, fikirlerimizi özgürce paylaşalım aramızdaki husumetler kalksın. Gelin artık birbirimizle hasım değil hısım olalım.. Değerli dostlar Ülkemiz çok büyük bir ülke herkese yeter, yeter ki birbirimizi sevmeyi öğrenelim. Bakın bu hayatta kendi anne babamız ile etnik kimliğimizi seçme lüksümüz yok  ayrıca kimimiz işçi, kimimiz memur,kimimiz esnaf, kimimiz bilgili, kimimiz cahil, kimimiz o partili, kimimiz bu partili olabiliriz bu farklılıklar bizim zenginliğimizdir: Ayrıca bu farklılıklarımız hiçbir zamanda kardeşliğimize engel değildir ve olmamalıdırda.

           Gelin dostlar bu güzel ülkemiz için kardeşçe her şeyimizi paylaşalım ama ne olur parçalamayalım. Çünkü başka Türkiye yok hani balık suyun içinde iken suyun kıymetini anlayamaz ya bizlerde bugün aynı tam o balık misaliyiz. Bakın bizler bugün ülke olarak dünyanın en güzel yerlerinden bir yerdeyiz ama değerini maalesef tam olarak anlayamıyoruz. Çünkü bizlere yıllardır yurt dışının hep süslü taraflarını anlatarak. Hep gözlerimizi boyadılar. Onun için bilinç altımıza hep bir şeyin en iyisini hep Avrupalılar yapar diyerek bizlere aşağılık kompleksi aşıladılar. Ama bakın gördünüz bugün ülkemiz herşeyin en iyisini yapıyor ve ayrıca Avrupayada satıyor. Demekki Türk insanı kendisine imkan sağlandığı ve ayrıca başında inanıp güvendiği bir lideri olduğunda her alanda yapamayacağı hiçbir şey yok demektir buradan bu anlaşılıyor. İsterseniz bu günlerde denemek için  yurt dışına gidip gelen fakat tarafsız bir gözle hayata geniş bir pencereden bakabilen dostlarınıza lütfen bir sorun. Bakalım size Avrupa ile ilgili neler seafoodplus.infoın hemen, hemen hepsinin ağazından aynı cevabı alacaksınız. Aman arkadaş boşver ne Avrupası ne Amerikası Türkiye gibisi yok diyecekler. Heleki şu geçen pandemi sürecinde yurt dışında olanlara bakınca  ülkemizin değerini bir kez daha anladık sanırım. İnanın sağlık sistemimiz ve sağlam aile yapımız yönünden dünyada hiçbir ülke elimize su dökemez. Birde Öyle bir ülkeyiz ki arkadaş küresel ısınmanın etkisine rağmen bir günde aynı anda  dört mevsimi birden yaşayabiliyoruz. Bakın dostlar size çok açık yüreklilikle bir şey söyleyeyimmi yani bizde az çok Avrupanın o ünlü bazı şehirlerini Barselonaydı,Madritti,Viyanaydı vs dolaştık. Açıkça size söyleyebilirimki yurt dışında yaptığım tüm gözlemlerimde Türk insanı gibi pratik ve zeki, Türk insanı gibi cesur, Türk insanı gibi merhametli, Türk insanı gibi güler yüzlü başka bir millet dünyada bulamazsınız. Düşünün evimize  habersiz yabancı bir misafir gelse o anda o misafirini en güzel şekilde yedirir içirir ve onu en güzel bir şekilde ağarlayıp güler yüzle uğurlamasını bilir. İmkanları bazen dar olsa bile kimseye belli etmeden yine o misafirini ağarlamasını bilir. Çünkü gönlü alabildiğine zengin ve geniştir Türk insanının.

        Onun için derimiki gelin hem birbirimizin hemde bu güzel ülkemizin kıymetini seafoodplus.infoımızın kanlarını dökerek  bizlere emanet ettiği bu cennet vatanı bizden sonraki nesillere her yönden daha yaşanabilir bir ülke haline getirerek teslim edelim. Çünkü bizler bugün varız yarın yokuz    

            Şu mübarek ramazan ayında açlığın verdiği sakinlikle gelin biraz nefsimizle baş başa kalıp düşünelim ve hayatın bazı gerçekliklerinin farkına varalım olmazmı ne seafoodplus.infoında bence insan anne karnına sığarken dünyaya neden sığmadığını ve en sonunda bir metrekarelik yere nasıl sığmak zorunda kalacağını fark etmeli. Şu çok geniş gözüken dünyanın ahirete nispetle anne karnı gibi olduğunu fark etmeli. Henüz bebekken “dünya benim” dercesine avuçlarının sımsıkı kapalı olduğunu ölürken de aynı avuçların “her şeyi bırakıp gidiyorum işte” dercesine apaçık kaldığını fark etmeli. Ve bunun yanındada kefeninin cebinin olmadığını fark etmeli.

            Azrail’in her an sürpriz yapabileceğini nasıl yaşarsa öyle öleceğini fark etmeli insan. Hayvanların yolda, kaldırımda, çöplükte ama kendisinin güzel hazırlanmış mükellef iftar sofralarında yemek yediğini fark etmeli. Yaratılmışların en güzeli olduğunu fark etmeli ve ona göre yaşamalı. Gülün hemen dibindeki dikeni, dikenin hemen yanı başındaki gülü fark etmeli. Evinde kedi, köpek beslediği halde çocuk sahibi olmaktan korkmanın mantıksızlığını fark etmeli. Eşine “seni çok seviyorum” demenin mutluluk yolundaki müthiş gücünü fark etmeli.         

            Dolabında asılı 25 gömleğinin sadece üçünü giydiğini ama arka sokaktaki komşusunun o beğenilmeyen gömleklere muhtaç olduğunu fark etmeli. Zenginliğin ve bereketin sofradayken önünde biriken ekmek kırıntılarını yemekte gizlendiğini fark etmeli. Annesinden doğarken tertemiz teslim aldığı gırtlağını ve aşırı beslenme yüzünden sarkan göbeğini fark etmeli. Fark etmeliyiz çok geç olmadan çünkü ömür dedin üç gündür dün geldi geçti yarın meçhuldür o halde ömür dediğin bir gündür o da bu gündür.

Herkese hayırlı ramazanlar.       

nest...

batman iftar saati 2021 viranşehir kaç kilometre seferberlik ne demek namaz nasıl kılınır ve hangi dualar okunur özel jimer anlamlı bayram mesajı maxoak 50.000 mah powerbank cin tırnağı nedir