heidi nerede yaşıyor / Heidi'nin köyünde peynir ve çikolataya doyduk - Turizm Haberleri

Heidi Nerede Yaşıyor

heidi nerede yaşıyor

Maienfeld

Maienfeld, Graubünden, Szene im Ort seafoodplus.info

Maienfeld, İsviçre'de, Graubünden kantonunda, Landquart ilçesinde bir belediyedir. Hem yerel şarapları ve hem de Heidi hikâyesi ile Alpler'de yer alan turistik bir yerdir.

Köyden ilk kez yılında belirtilir ve o zamanlar ismi Lupinis olarak biliniyordu. Köyün adı yüzyıllar boyunca Magenza, Lopine, Maging ve Magen zu Luppinis olarak birkaç kez değişti;&#;Son olarak, de adı Maienvelt kullanılmış, bu en sonunda Maienfeld olmuştur.

Maienfeld, kişilik (31 Aralık tarihinde) bir nüfusa sahiptir. yılı itibarıyla, nüfusun% , yabancı uyrukluydu. Son 10 yılda nüfusu&#;% oranında büyüdü. yılı itibarıyla, nüfusun cinsiyet dağılımı&#;% erkek ve&#;% 'u kadındı.[1]

Johanna Spyri'nin klasik kitabı Heidi'nin hikâyesi büyük ölçüde Maienfeld'de yer almaktadır.

  • Brandis Kalesi
  • Brandeis Kalesi kat planı

    Brandeis Kalesi kat planı

  • Brandis Kalesi içindeki resimlerin krokisi

    Brandis Kalesi içindeki resimlerin krokisi

  • Brandis Kalesi Arması
  • Salenegg Kalesi

Kaynakça[değiştir

Tüm Dünyanın İzlediği Çizgi Film Heidi’nin Tarihin En Büyük İnsanlık Suçlarından Birine Dayanan Hikayesi

Heidi hikayesini hepimiz ’li yıllarda yapılmış ve Türkçe dahil pek çok dile çevrilerek yayınlanmış çizgi filmi ile öğrendik. Sevimli bir kız çocuğunun İsviçre’nin Alp Dağları’nda huysuz dedesi ve sevimli keçi çobanı arkadaşı ile yaşadığı maceralar çocukluğumuzun en keyifli zamanlarıydı. Fakat hiç dikkat etmedik ya da görmezden geldik; neşe ile koşan Heidi’nin ayakları çıplaktı, hem de dağ başında gezerken bile.

Sayısız filme ve çizgi filme uyarlanan Heidi’nin hikayesi aslında ’lü yılların sonunda yazılmış bir romandır. Roman da sevimli bir çocuk hikayesi anlatıyor ancak hikayenin biraz derinine indiğimiz zaman karşımıza yakın zamana kadar İsviçre’de köle olarak çalıştırılan Verdingkinder isimli çocuklar çıkıyor. Çocuk masallarına inanma yaşını maalesef geçtiğimiz için gelin Heidi hikayesi mi gerçek mi, aslında neyi anlatıyor tüm detaylarıyla görelim.

Hiç bilmeyenler için Heidi hikayesini özetleyelim:

heidi

Heidi 5 yaşında sevimli bir kız çocuğudur. 1 yaşında anne ve babasını kaybettiği için teyzesi ile birlikte yaşamaktadır. Teyzesi büyükşehirde bir hizmetçilik işi bulunca onu İsviçre’nin Alp Dağları’nın bir köyünde yaşayan büyükbabasının yanına bırakır. Büyükbabası huysuz bir adam olmasına rağmen Heidi’nin neşeli halleri sayesinde zaman içinde araları ısınır.

Bu dağ köyünde Heidi’nin Peter isimli bir arkadaşı vardır. Peter, köyde keçi çobanlığı yapmaktadır. Peter ile dağlarda neşe içinde günleri geçen Heidi’nin teyzesi bir gün gelir ve onu büyükşehirde çalıştığı eve götürür. Burası Almanya'nın Frankfurt şehridir. Evin kızı Clara tekerlekli sandalye kullanmak zorunda kalan genç ve hüzünlü bir kızdır. Elbette Heidi ona da neşe saçar ve arkadaş olurlar.

Gel gör ki Heidi dağları, dedesini, Peter’i özlemiştir ve evin dadısının baskısından çok sıkılmıştır. Heidi stres yüzünden uyurgezer olunca evin sahibi onun köyüne dönmesine izin verir. Köyüne dönüp sağlığına kavuşan Heidi’yi ziyaret etmek için Clara yanına gelir. Birlikte çok iyi anlaşırlar ancak Peter biraz kıskanır ve Clara’nın tekerlekli sandalyesini uçurumdan aşağı atar.

Mucizevi bir şey olur ve tekerlekli sandalyesiz kalan Clara bir şekilde yürümeye başlar. Köye gelen babası bunu görünce çok sevinir ve Heidi’nin okuması için dedesi ile kasabaya yerleşmelerini sağlar. Clara yürümeye, Heidi okumaya başlar. Artık aralarında kopmaz bağlar olan arkadaşlar olmuşlardır.

Sayısız filme ve çizgi filme uyarlanan Heidi romanı:

heidi

Hikayenin arka planına geçmeden önce tüm bu dünyayı kuran romandan biraz bahsedelim. İsviçreli yazar Johanna Spyri tarafından Almanca olarak kaleme alınan çocuk romanı yılında Heidis lehr- und wanderjahre ve Heidi kann brauchen, was es gelernt hat isimleri altında iki bölüm halinde yayımlanmıştır.

Heidi romanı yayımlandığı andan itibaren o dönemin en popüler eseri olur. Kitabın yılında İngilizce, yılında ise Japonca çevirisi yapılır. Heidi hikayesi giderek tüm dünya çocuklarının favorisi haline gelir.

Roman ilk kez yılında yönetmen Allan Dwan tarafından Heidi adıyla sinemaya uyarlanır. ’li, 60’lı ve 70’li yıllarda pek çok farklı ülkenin yönetmeni tarafından Heidi hikayesi sinemaya uyarlanır. Onu en popüler yapan ise Isaho Takahata imzalı yapımı çizgi filmidir. Bu sevilen hikaye bugün hala pek çok diziye, filme ve çizgi filme ilham vermektedir. 

Bu noktada ufak bir detay verelim; Heidi romanı yayımlandığı dönem şehir hayatını yerdiği ve köy hayatını övdüğü yani muhafazakar bir anlatıya sahip olduğu için bir kesim tarafından eleştirilmiştir. Bir detay daha, Peter Buettner isimli bir araştırmacı yılında bir açıklama yaptı ve Heidi romanının aslında Hermann Adam Von Kamp isimli yazar tarafından kaleme alınan bir kitaptan intihal yaptığını söyledi. Yani Heidi eserinin çalıntı olduğu iddiası var.

Gelelim konumuza; Heidi hikayesi gerçek mi, aslında neyi anlatıyor?

heidi, verdingkinder

Maalesef birazdan anlatacaklarımız Heidi adını duyduğunuzda artık yüzünüze gülümseme oluşmamasına neden olacak. Dikkatli izleyiciler fark etmiştir; Heidi ayakkabı giymiyor, ayakları çıplak geziyor. Ne var canım biz de köyde öyle gezerdik demeyin; Heidi’nin ayakları karda da çıplak, çamurda da çıplak, yağmurda da çıplak. Çünkü o aslında Verdingkinder yani köle çocukları temsil eden bir figür.

Verdingkinder kelimesini direkt olarak çevirmek gerekirse çıplak ayaklı çocuklar anlamına geliyor. Bu çocukların ortaya çıkışı ise bugün insan haklarının en büyük temsilci olarak kabul edilen İsviçre’de yaşandı. İsviçre, yılında 14 yaşından küçük çocukların fabrikada çalışmalarını yasaklayarak göstermelik bir karar almış olsa da aslında yakın zamana kadar içlerindeki ilkel Vikinglere yakışır şekilde çocukları yasal bir şekilde köle olarak çalıştırıyorlardı.

Tarihte çocuklara yapılmış en büyük insanlık suçu İsviçre’de yaşanmaktaydı:

heidi, verdingkinder

İsviçre’de yüzyılda başlayan bir sistem vardı. Bu sistemde boşanmış ailelerin çocukları, devlete borçlu olan ailelerin çocukları, ailesi hayatını kaybetmiş çocuklar, bir şekilde suça bulaşmış çocuklar ailelerinin ve akrabalarının elinden alınarak kilise tarafından başka ailelerin yanına veriliyordu. Maalesef bu ailelerin amacı o çocukları huzur içinde yetiştirmek değildi.

Verilen bu çocuklar aileler tarafından çalıştırılıyor, diğer çiftliklerde çalıştırılmak üzere kiralanıyor ya da daha da kötüsü, başka ailelere satılıyordu. Yani bu çocuklar kelimenin tam anlamıyla köle olarak kullanılıyordu. İnsanlık dışı muamele gören bu çocuklar ahırda hayvanlarla beraber uyuyor, asla doğru düzgün beslenmiyor, küçücük bedenleri en ağır işlerde çalıştırılıyor ve yetmezmiş gibi sistematik olarak dövülüyor, işkence görüyor, cinsel istismara uğruyorlardı. 

Elbette insan haklarının yılmaz savunucusu İsviçreliler bu çocukları insan olarak bile görmedikleri için onları diğer çocuklardan ayırmak amacıyla çıplak ayakla gezmek zorunda bırakıyorlardı. Bu özellikleri nedeniyle onlara Verdingkinder yani çıplak ayaklı çocuklar deniyordu.

Uzun yıllar boyunca çocuk köle sistemi uygulandı:

heidi, verdingkinder

İsviçre toplumu bu sisteme o kadar alışmıştı ki cinsel istismara uğrayan, dövülen, işkence gören bu çocuklar tam anlamıyla görmezden geliniyordu. Başına gelenler yüzünden hayatını kaybeden çocukların ölüm nedenleri yerel doktorlar tarafından gizleniyordu. Bölgede bulunan Rus bir doktorun bu durumu rapor etmesi ile ancak yavaş yavaş bazı tepki sesleri yükseldi.

Olabilir canım geçmiş zaman diye düşünüyor olabilirsiniz ama değil. İsviçre’de yaşanan bu insanlık dışı kölelik sistemi ancak yılında yasaklandı. , yani birkaç on yıl öncesine kadar İsviçre’de hala köle çocuklar vardı. İsviçre devletinin bu çocuklardan özür dilemeyi aklına getirmesi ise ancak yılında gerçekleşti. 

Heidi hikayesi gerçek mi diye soruyorsanız, hayır değil. Heidi hikayesi çok sevimli ama maalesef gerçekler çok daha acı. Daha da acı olan yakın zamana kadar çocukları köle olarak çalıştırıp taciz eden sapkın grupların bugün utanmadan, özür bile dilemeden dünyanın diğer ülkelerine insanlık dersi veriyor olmasıdır. Konu hakkındaki düşüncelerinizi yorumlarda paylaşabilirsiniz. 

Emoji İle Tepki Ver

89

nest...

batman iftar saati 2021 viranşehir kaç kilometre seferberlik ne demek namaz nasıl kılınır ve hangi dualar okunur özel jimer anlamlı bayram mesajı maxoak 50.000 mah powerbank cin tırnağı nedir

© 2024 Toko Cleax. Seluruh hak cipta.