+21-4
(bkz: ) seafoodplus.infoahçe kendi evinde güzel bir seri yakalamıştır ve üst üste 24 maç kazanmıştıseafoodplus.info 1 maç daha kazanması durumunda tüm Dünya liglerinde evinde en fazla üst üste maç kazanan takım olma rekorunu Boca Juniors'tan alacaktır. Ama Fenevbahçe birşeyi unutmuştur.. maça denk gelen o soğuk 2 Aralık akşamında Şükrü Saraçoğluna Fenerbahçenin ebedi kocası Beşiktaş gelecektir. Utanmaz aylanmaz Fenev camiası Beşiktaşı o kadar küçümsemektedir ki maçtan önce rekoru kutlamaya başlamışlardır seafoodplus.infom maça oyun kurucu olarak elinde sadece Tümer ile çıkan Beşiktaş dakikada hakeminde devreye girmesiyle Tümerdende yoksun bir şekilde oyun kurucusuz maça devam etmek zorunda kalacaktır.
Fenevin baskısı artar ve dakikada öne geçer. Uyuyan yılanı uyandırmada çok başarılı olan Fenev yine uslu durmamış ve bu seferde Beşiktaşlı Ronaldo'nun yılanını uyandırmıştır. (Bkz. daha sonra 20 Nisan günüde Noumanın yılanın uyandıracaktır) neyse konumuza dönelim. Defans oyuncusu Ronaldo 2 süper gol atar ve tribündeki onbinlerce Fenevliyle beraber o rekor hayallerinide tarihin sayfalarına göseafoodplus.info maçtan önce herkes Fenevin galibiyetinden eminken o gün oraya giden cesur Beşiktaşlı ise Fenevin 24 maçlık "bakiriyetinin" bozulacağından o kadar emindir ki,Türk örf ve ananelerinde bakiriyet bozulmasını tasvir eden "beyaz çarşaf üzerine kırmızı kan damlası" şeklinde büyük bir bayrakla maça girerler ve maç sonunda stadı "Burası inönü Burdan Çıkış Yok" diye inletirken o efsane bayrağıda tüm Türkiyenin göreceği şekilde tribünlerde dalgalandırıseafoodplus.infoahçe dünya rekorunu kıramamıştır ama kendi sahasında ezeli rakibinden bu kadar sağlam "ayar" yeme alanında seafoodplus.infoği yine kimseye kaptırmamıştır. Bunu gören her Fenevlinin o günkü acıyı bir kez daha hissetmesi ve Beşiktaşı bir daha asla küçümseme hatasına düşmemesi içindir (bkz: ) seafoodplus.info
her fb-bjk macindan sonra inonuyu susleyen bayraktir. fbliler de artik bu bayragi sahiplenmis olacak ki ellerinden dusurmemektedirler. Bakiniz;
seafoodplus.info
edit : resim orjinaldir, photoshop ile uzaktan yakindan bir alakasi yoktur.
ikinci dünya savaşından bir süre sonra değişmiş olan bayraktır .
yamuluyorsam düzeltiniz .
bildiğimiz bakirelik simgesidir.
imparatorluk dönemindeki hali için; görsel
yılında ilk mağlubiyetini alan beşiktaşımızın yaratıcı taraftarlarının ellerinde sallayarak gezmesi gereken bayraktır; beşiktaş meydanında ellerde bira şişeleriyle fenerbahçelilerin anasına avradına küfrederek olmuyormuş değil mi?
yılında ilk mağlubiyet ve fenerbahçe şimdi japon bayrakları dalgalandırmak zamanı!
kırmızı nokta, akira kurosava'nin filmlerinde yer verdiği kiraz agaçlarını simgeler. beyaz fon ise fujiyama dağının karla örtülü beyazlığından gelir.
2. dünya savaşından önceki bayrak deseni, japon halkına savaşı ve acıyı hatırlattığı için yılında resmileştirmek uzere yılından sonra şu anki halini almıştır.
fortis turkiye kupasinda gruplar dahil hic malubiyet yuzu goremeyen fenerbahce'de japon bayraklari izmir'de besiktas tarafindan sallandirilmistir.
unuttuma unutturma
seafoodplus.info_seafoodplus.info?v=0
(bkz: zuhaha)
(bkz: siyah ulan)
bir efsaneye göre bir fenerbahçe taraftarı tarafından dizayn edilmişitir bu zor bayrak.
21 kasım beşiktaş fenerbahçe maçı sonrasında fenerlilerin ellerine alip dolastigi bayrak.
görsel
kafamızda nedense(!) fenerbahçe ile özdeşlemiş bayrak*
Fenerbahçe ile özdeşleşen bayrak. Genellikle bayrağın altına "Anladın sen onu Fener" yazılır.
birilerinin kaba etinde patlamıştır.
bugün beşiktaş maçı olsa kesin tribünlerde görürdük.
tanım: japonya'nın bayrağıdır.
inanılmaz derecede anlamlı bir bayrak.
inanılmaz derecede sevimli bir bayrak.
beşiktaş'ın fenerbahçe'nin kocası olduğunu belgeleyen resmi belge.
merak edenler 17 nisan fenerbahçe beşiktaş maçı bakabilirler.
yapanın sanatçı olması muhtemel bayraktır beyaz zemine kırmızı seafoodplus.info bir şapka ağızında pipo geçer karşısına saatlece izler.
seafoodplus.info kırmızı noktaaaa
Fenerbahçe taraftarı, İnönü'deki maça müze kapısından da olsa girince yasağa rağmen centilmence Beşiktaş taraftarını Kadıköy'e davet etmişti. Hatta maç günü de GFB tribün lideri Sefa Kalya ve Çarşı gurubu lideri Alen Makaryan yemekte bir araya geldiler. Dostluk mesajları verildi.
Gerçekten olaylar çıkmayacak mıydı? Tabi ki hayır! Beşiktaş'ın meşhur taraftar gurubu ortalığı birbirine katıp terör estirmeye Zincurluya'daki metrobüs duraklarında başlamış, statta devam etmişlerdi. Lig Tv'de maç sırasında Beşiktaş taraftarlarının tuvaletlerden söktükleri rezervuarları tel örgülere asması aklıma Tarantino'nun kült filmi "Rezervuar Köpekleri" ni getirdi. Beşiktaş taraftarının olduğu tribünler, medya tarafından sürekli pohpohlanan sevimli(!) taraftar gurubu tarafından harabe haline getirilmişti. Aslında bir kaç sosyal olayda boy gösterip kaliteli(!) medyamızın hoşuna giden mesajlar verseler de gerçekler ya da olayı yakından bilenler için durum hiç de göründüğü gibi değil. Bu "sempatik" taraftar gurubunun CV'si epey kötü; Beşiktaş'ın büyük başkanı Süleyman Seba'ya ağza alınmayacak küfürlerle istifaya davet etmek, FB taraftarının statta olduğu anda Kadıköy'de masum kadın ve çocuklara saldırmak, Kadıköy'deki her maçta İstiklal marşındaki sessizliği fırsat bilerek başkanımız Aziz Yıldırım'ın ölmüş annesine küfürler etmek, yıllarca takım kaptanlıkları yapan Samet Aybaba'ya her maç galiz küfürler etmek şeklinde uzar gider.
Evet, Kadıköy'de en son 22 Şubat 'da kaybetmişiz. Ayrıca, Kadıköy'de 16 yıldır Trabzon'a, 13 yıldır Galatasaray'a, 7 yıldır Beşiktaş'a yenilmiyoruz. Takımlarının bu seriyi bitireceğini düşünen çarşı grubu, Kadıköy'e Japon bayraklarını o malum, yakışıksız ve bayat espri amacıyla getirmişti. Sahi, ne oldu o bayraklar?!
Maça gelirsek;
FB beklenen kadrosuyla sahadaydı. BJK'de ise Ersan ve Holosko sürprizleri vardı. Tanju sağ bekte, Ersan Gülüm sol bekte, İbrahim Toroman orta sahada ve Holosko ise hücum hattının sağında maça başladılar. FB beklendiği şekilde maçın başında topa sahip olan ve oyunu yönlendiren takımdı. Bir ara toplama oynama % şeklindeydi. Fenerbahçe, bir köşe vuruşu ile golü bulduktan sonra devre sonuna kadar oyunun hakimi görüntüsündeydi. Fakat maçın başında FB'nin attığı 2 köşe vuruşu kendi kalesinde tehlike yarattı. Bu durum hemen hemen her hafta tekrarlanmaya başladı ki Aykut Hoca bunu mutlaka görüyordur. Daha önceleri köşe vuruşlarında Gökhan Gönül seri müdahale özelliğiyle en geride kalırdı. dakikada, Yobo'nun golünde topu arkaya aşırtan Gökhan'dı. Golden sonra da FB, Stoch ile Tanju'nun savunduğu kanattan tehlikeler yarattı, Baroni, Alex ve Sow ile pozisyonlar bulsak da 2. golü atamadık ve 2. devre oyunun seyri değişti. Beşiktaş topa daha fazla hakim olmaya başladı. Ernst'in orta sahadaki oyunu dikkat çekiciydi. Konuk ekip beraberliği yakalamak adına yüklenmeye çalıştı fakat Ernst'in pozisyonu dışında pozisyona girmekte zorlandı.
Maçtan sonra Carvalhal'ın saha içinde oyuncularımızın elini tek tek sıkarak tebrik etmesi örnek bir davranışken, maç sonu mikrofanlara yaptığı açıklamalarının bazı bölümleri hayli ilginçti. Özellikle de Yobo'nun topu net şekilde dokunarak uzaklaştırdığı pozisyona "penaltımız verilmedi" yorumu pek inandırıcı olmadı. Zira o pozisyona çok fanatikler dışında "penaltıydı" diyebilecek Beşiktaş taraftarı olduğunu sanmıyorum.
Emre Belezoğlu'nun dakikada sarı kart gördüğü pozisyon oldukça ilginç bir ana sahne oldu. Emre oldukça sinirliydi. Oyun faul atışıyla başlamasına rağmen Lig Tv'nin son derece tarafsız(!) yönetmeni yaklaşık 30 saniye Emre'ye yakın çekim yaptı. O sırada spikerin sesinden Holosko ile bir Beşiktaş tehlikesi yaşanmakta olduğunu duyduk ama değerli yönetmen golü kaçırma pahasına Emre'yi zumlamaya devam etti. Fakat Emre küfretmeyince amacına ulaşamadı. Bu durumun medyamıza yansımaması en az yaşanan olay kadar ilginçti.
Maçın en güzel anı ise hiç kuşkusuz Caner'in harika pasıyla Sow'un boş kaleye attığı golde Alex'in yedek kulübesinde yaşadığı sevinçti. O soğukkanlı, olgun adamın o sevinci görülmeye değerdi.
Düzeysiz sohbetlerde "şikeci" takım diyerek çeşitli basit espriler yapanlara ve buna maruz kalanlara bir hatırlatma; bu takım son 28 derbi maçında yalnızca 3 kez yenildi.
Sevgilerimle..
|