Çocuk sahibi olmak isteyen çiftler için bu konuda belirleyici en büyük etken yumurta ve sperm kalitesidir. Korunmasız olarak bir yıldır düzenli cinsel ilişkiye rağmen gebelik elde edilememesi halinde çiftler üremeye yardımcı tedavi yöntemlerine başvurur. Günümüzde birçok çift çeşitli nedenlerle üremeye yardımcı tedavi yöntemleri ile bebek sahibi olabilmektedir. Kıbrıs tüp bebek tedavisi merkezi olarak bu konuda gelen sorulara yanıt olarak bu yazımızı hazırladık.
Günümüzde çiftlerin bir kısmı doğal yollardan bebek sahibi olamamaktadırlar. Bu durumda başarı oranı çok yüksek olan tüp bebek tedavisi ile birçok çift çocuk sahibi olabilmekte ve bu tedavi yöntemi gün geçtikçe daha yaygın olarak uygulanmaktadır. Fakat bazı durumlarda tüp bebek tedavi yöntemi ne kadar başarılı olursa olsun gebelik elde edilememektedir. Bu durumun temel nedeni aslında istenilen sayıda ve kalitede embriyo elde edilememesidir. Sağlıklı embriyolar elde etmenin koşulu ise kaliteli sperm ve yumurta üretimidir. Kısacası gebelik oluşumu için kaliteli sperm ve yumurta şarttır.
Erkek üreme hücresi olan spermin sayısı, hareketliliği ve kalitesi gebelik için erkek tarafı açısından belirleyici faktörlerdir.
Kadın açısından ise belirleyici olan yumurta sayısı ve kalitesidir. Kadın üreme hücresi olan yumurta üretimi kadının yaşı ile doğru orantılıdır. Yaş ilerledikçe kadındaki yumurta sayısı da düşecektir. Örneğin 30’ lu yaşlarda kadında yaklaşık olarak 8- 9 yumurta toplanabilirken 40’ lı yaşlarda bu yumurta sayısı 1- 2’ ye düşmektedir. Fakat her kadında bu durum aynı olmayabilir. Bazı durumlarda kadının yaşı ile yumurta yaşı arasında farklılıklar olabilmektedir. Örneğin kadının yaşı 28 iken yumurta yaşı 40 olabilmektedir. Bu sebeple yumurtalık testleri ve değerlendirmeleri özenle üzerinde durulması gereken bir konudur. Yumurtaların sayısı kadar kalitesi de gebeliğin gerçekleşebilmesi için oldukça önemli bir konudur. Tüp bebek tedavisinde yumurta kalitesi tedavinin başarı ile sonuçlanması açısından belirleyici bir unsurdur.
Peki, yumurta kalitesini arttırmak mümkün müdür?
Kadınların üretebileceği yumurta miktarı doğuştan getirdikleri bir özelliktir. Doğuştan belli olan bu miktar kadının yumurta rezervi olarak adlandırılır. Her kadında farklı olan yumurta rezervi yaş ilerledikçe düşüş gösterir ve bu normal bir durumdur. Bilhassa 38 yaş sonrası yumurta rezervlerinde ve kalitesinde düşüş olmakta bunun sonucunda ise doğurganlık konusunda da kısıtlanma yaşanmaktadır. 40’ lı yaşlarla birlikte bu durumun devam etmesi ile yumurta sayısı gittikçe düşer ve ilerleyen yıllarda yumurta sayısı sıfırlanarak menopoz olarak adlandırılan döneme girilir.
Bu bakımdan aslında kadının yumurta durumu sayısı ve kalitesi kadının doğurganlığı ile doğrudan ilgilidir. Kadının yumurta rezervi ne kadar iyi durumdaysa kadının hamile kalma olasılığı da o oranda artan bir durumdur. Yumurta rezervi azaldığında ise durum tam tersine dönerek kadının gebe kalma olasılığı da azalmaktadır. Bu yüzden yumurta rezervinin takibinin düzenli bir şekilde yapılması çocuk sahibi olmak isteyen anne baba adaylarının ihmal etmemesi gereken bir konudur. Anne baba adaylarının çocuk sahibi olmayı düşündükleri zaman vakit kaybetmeden yumurta rezervini kontrol ettirmeleri bir problem varsa tedavi görmeleri önerilmektedir. Yumurta rezervlerinin kontrol edilebileceği en uygun dönem kadının adet döneminin 2 ve 3. günüdür. Yumurta rezervleri adetin 2 ya da 3.günü ultrason muayenesi ve testlerle kontrol edilmektedir. Yapılan tetkikler sonucu en az 4 adet foliküle rastlanması anne adayının yumurta rezervinin iyi durumda olduğunu göstermektedir. Ayrıca adet döngüsü sırasında herhangi bir günde yapılacak olan AHM hormon testleri ile de kadının yumurta rezervleri ile ilgili bilgi edinilebilir.
Yumurta rezervinin azalmasına yol açan faktörleri şu şekilde sıralamak mümkündür:
Peki, yumurta kalitesini arttırmak için neler yapılabilir?
Yumurta kalitesini arttırmak için öncelikle doğal yollardan yumurta rezervinin arttırılması sağlanmaya çalışılmalıdır. İlk başta ilaç yolu ile yumurta rezervinin arttırılması tercih edilmez. Öncelikle sağlıklı beslenme ve düzenli bir yaşam biçimi ile yumurta kalitesi ve rezervinde artış sağlanması amaçlanmaktadır. Bunun için beslenmede B vitamini ağırlıklı beslenmek yumurta kalitesini arttıran bir durum olduğu bilinmektedir. Bu yüzden beslenme programında B vitamini ağırlıklı besinlerle beslenmeye özen gösterilmelidir. Bunun yanında B 12, çinko ve folik asit bakımından zengin gıdalarla beslenmek yumurta kalitesini olumlu yönde etkilediği bilinmektedir. Yumurta kalitesini arttıran besinler yeşil yapraklı sebzeler, karaciğer, balık, yumurta, muz, nohut, badem, brokoli, patates, incir, kuru üzüm, ananas, şalgam, süt ürünleri, kabak çekirdeği, tahıllar, bamya, portakal suyu gibi yiyecek ve içecekler olarak sayılabilir. Ayrıca bu besinlerin doğal olmasına dikkat edilmesi tavsiye edilir. İşlenmiş ve paketlenmiş gıdaların tüketilmemesine dikkat edilmesi gerekir.
Yumurta kalitesini etkileyen bir diğer önemli unsur da anne adayının sigara ve alkol kullanma alışkanlığıdır. Sigara ve alkol bağımlılığı yumurta rezervini ve kalitesini olumsuz yönde etkilemektedir. Bu yüzden yumurta kalitesini ve rezervini arttırmak isteyen anne adayının sigara ve alkol tüketimine dikkat etmesi hatta tüketmemesi tavsiye edilmektedir. Hatta sigara içilen bir ortamda bulunup sigara dumanına maruz kalmak da oldukça zararlıdır. Bunun yanında yumurta kalitesini ve rezervini olumsuz etkilediği bilinen kahvenin de tüketimine dikkat edilmelidir.
Beslenmenin yanında düzenli bir yaşam şeklinin de yumurta kalitesini ve rezervini arttırdığı bilinmektedir. Yaşam tarzında küçük değişiklikler yapılarak yaşam standardı yükseltilebilir. Düzenli bir uyku alışkanlığı, stressiz bir yaşam vücuda oldukça önemli katkılar sağlayacaktır. Özellikle stres artık günümüzde birçok hastalığın sebebi olarak gösterilmektedir. Bu anlamda stresli bir yaşamdan uzak durmak moral ve motivasyonu yüksek tutmak yumurta kalitesini ve rezervini de olumlu yönde etkileyecektir. Stresten uzak durmak için sık sık sevdiklerinizle birlikte vakit geçirmeniz, eğleneceğiniz ve keyif alacağınız hobiler edinmeniz, aktivitelere katılmanız yapılabilecekler arasında sayılabilir. Bunların yanında gün içerisinde hafif tempolu yürüyüşler yapmak hem vücut sağlığı hem de zihin sağlığı açısından faydalı olacaktır. Hayatınıza sporu dahil etmek zinde hissetmenizi sağlayarak zihninizin de rahatlamasına olanak sağlayacaktır. Müzik eşliğinde yoga yapmak, spor eğitmenleri ile birlikte vücudunuza uygun bir spor yapmak yaşam kalitenizi arttırarak yumurta rezervinizin artması için de olumlu etki yapacaktır.
Yumurta kalitesini ve rezervini arttırmanın bir diğer yolu da takviye edici ilaçlar kullanmaktır. Yalnız kullanılacak bu ilaçların kesinlikle doktor tavsiyesi ile alınması gerekmektedir. Doktor tavsiyesi olmadan kulaktan dolma bilgilerle alınacak takviye edici ilaçlar yarardan çok zarara neden olabilir. Özellikle internet üzerinden tamamen ticari amaçla satılan ilaçlar tüketilmemeli doktor tavsiyesi olmadan herhangi bir takviye ilaç kullanılmamalıdır.
Kadın yumurtalarının bir kısmı, ortalama 28 günde bir gerçekleşen adet döngüsü sırasında hormonların etkisiyle olgunlaşma sürecine girer.
Olgunlaşan yumurtalardan en sağlıklı olanı çatlayarak içinde bulunduğu folikülden ya da farklı bir deyişle kesecikten çıkarak fallop tüplerine atılır.
Kadın üreme sistemi, yumurtaların olgunlaşmasını sağlasa da yumurtanın kendisini üretemez. Her kadın, belli bir yumurta rezervi (AMH) ile dünyaya gelir. Doğum ile birlikte kadın yumurtalık rezervinde yaklaşık olarak 2 milyon yumurta bulunur.
Ergenlik dönemine gelindiğinde bu sayı bine geriler. Ergenlik döneminden menopoz dönemine kadar olan doğurganlık dönemi boyunca her ay fallop tüplerine tek 1 yumurta bırakılsa da kişi ayda ortalama bin kadar yumurta kaybeder.
Yumurta rezervinde bulunan yumurtaların sayıca azalmasına ek olarak zaman geçtikçe yumurtaların kalitesinde de düşme yaşanır. 30 yaşına gelmiş bir kadının yumurtalığında bulunan yumurtaların yaklaşık %40ı sağlıklıyken, bu oran kişi 40 yaşına geldiğinde %20ye kadar geriler.
Sıkça sorulan sorulardan biri olan yumurta kalitesi ne zaman bozulur? sorusu bu şekilde cevaplanabilir. Bu durum aynı zamanda kişinin doğal yollardan gebe kalma ihtimalini de düşürür.
45 yaşından sonra kadının doğal yollardan gebe kalması oldukça ender görülür. Genetik faktörlerin yanı sıra çevresel faktörler de yumurta sayısının azalmasında ve kalitesinin düşmesinde etkilidir.
Sigara kullanımı, sağlıksız beslenme ve sedanter yaşam tarzı, yumurtalık kalitesinin daha hızlı düşmesine neden olabilir. Yumurta kalitesini olumsuz etkileyen faktörlere geçmeden önce sıklıkla sorulan Yumurta kalitesi nedir? sorusunu yanıtlamak gerekir.
Doğal yollarla ya da üremeye yardımcı tüp bebek tedavi yöntemiyle gebe kalabilmek için ihtiyaç duyulan yumurta kalitesi, döllenmenin gerçekleşebilmesi ve gebeliğin sağlıklı bir doğumla sonuçlanabilmesi için olmazsa olmazlar arasında yer alır.
Bu da öncelikli olarak anne adayının yumurta rezervi ile alakalıdır. Anne adayının yumurtalık rezervinde (AMH) yeterince yumurta bulunmaması, gebelik şansını düşüren etkenlerden biridir.
Kadınlar dünyaya geldiklerinde belirli bir yumurta rezervine sahip olur. Farklı bir deyişle kadın vücudu, üreme hücresi olan yumurtayı sonradan üretmez.
Kişi, doğurganlık çağının başlangıcı kabul edilen ergenlik dönemine geldiğinde ortalama bin yumurtaya sahip olur. Adet döngüsü sırasında her ay tek bir yumurta fallop tüplerine atılsa da kişi her ay yaklaşık yumurta kaybeder. Ancak bu kayıp, yaşla beraber artış gösterir.
Kişi 30 yaşındayken yumurtalarının yaklaşık %12sini kaybetmişken, 40 yaşına geldiğinde yumurtaların yalnızca %3ü yumurtalık rezervinde kalır.
Yumurtalık rezervindeki yumurta sayısı azaldıkça, yumurta kalitesi de düşer. Farklı bir deyişle kişi 40 yaşına geldiğinde doğal yollardan gebe kalma şansı son derece düşer.
Bu yüzden gebelik mümkünse 35 yaşını geçmeden sağlanmalı ya da yumurta ilerde kullanılmak üzere dondurulmalıdır. Yumurta kalitesi dendiğinde anne adaylarının aklına Sigara yumurta kalitesini etkiler mi? veya Stres yumurta kalitesini etkiler mi? gibi pek çok soru gelir.
Gebe kalmayı planlayan kişilerin en büyük endişelerinden biri de yumurta kalitesidir. Kişi kendinde bulunan sağlık problemleriyle yumurtalık kalitesinin arasındaki ilişkiyi sorgular.
Dolayısıyla İnsülin direnci yumurta kalitesini etkiler mi? ya da Çikolata kisti (endometriozis) yumurta kalitesini etkiler mi? gibi pek çok soru akıllara gelir.
Yumurta kalitesini etkileyen başlıca etken yaş olsa da bazı hastalıklar, kullanılan ilaçlar, genetik ve çevresel faktörler de yumurta kalitesinin düşmesine neden olabilir.
Halk arasında çikolata kisti olarak bilinen endometriozis, yumurta kalitesizliği nedenleri arasında yer alır. Yanlış kromozom sayısı, sigara kullanımı, kemoterapi, radyoterapi, bazı immünolojik hastalıklar, obezite, şişmanlık ve yumurtalık kistleri, yumurta kalitesinin olumsuz etkilenmesine neden olabilir. Yumurta kalitesini hakkında merak edilen bir diğer soru da Antibiyotik yumurta kalitesini etkiler mi? şeklindedir.
Düzensiz ve hekim önerisi olmadan kullanılan antibiyotikler, kadınlarda vajen florasının bozulmasına ve mantar enfeksiyonlarının ortaya çıkmasına yol açar.
Bu da erkek üreme hücresi olan spermin hareket kabiliyetinin kısıtlanmasına ve dolayısıyla yumurtanın döllenme ihtimalini ya da döllenen yumurtanın rahme tutunma kabiliyetini azaltır.
Ancak hekim kontrolünde kullanılan antibiyotik tedavilerinin yumurta kalitesi üzerinde olumsuz bir etkisi bulunmaz. Stres, tek başına infertilite için yeterli bir faktör olabilir.
Bu yüzden stresten uzak durmak önemlidir. Kafein, sigara ve alkol kullanımı stres seviyesini azaltmadığı gibi yumurtalık kalitesini olumsuz etkileyen faktörlerdendir.
Yumurta kalitesi düşük olan kişiler, yumurta kalitesini artırmak için pek çok farklı yola başvurabilir. Yumurta kalitesini artırmak için kürler uygulanabilir.
Sağlıklı ve dengeli beslenme bunların başında yer alır. Yumurta kalitesini artıran besinlerin tüketilmesi ve besin takviyelerinin kullanılması önerilebilir.
Yumurta kalitesi düşük olan kişiler tarafından sıklıkla sorulan sorulardan biri de Kadınlarda yumurta kalitesi nasıl arttırılır? şeklindedir.
Yumurta rezervi ve kalitesini artırmak için pek çok farklı yöntem bulunur. Bunların başında dengeli, düzenli ve sağlıklı beslenme gelir. Tıbbi bir neden yoksa kişi, her besin grubundan azar azar tüketmelidir.
Mevsim meyveleri, sebzeler, tam tahıllı ürünler, süt ürünleri, fındık ve tohumlar beslenmenin önemli bir parçasıdır. Ispanak ve lahana gibi koyu yeşil yapraklı sebzelerin ve antioksidan özelliği bulunan yiyeceklerin, yumurta kalitesini arttırdığı bilinir.
Yumurta kalitesi için vitamin deposu olan meyvelerin tüketilmesi önerilir. Yumurta kalitesini arttırmak için DHEA kullanımı da uzmanlar tarafından önerilen besin takviyeleri arasında yer alır.
Ancak bu ürünler mutlaka hekim tarafından önerildiği takdirde, belirlenen dozda kullanılmalıdır. Tüm bunların yanı sıra yumurta kalitesi için arı sütü de kullanılabilir. Sıkça merak edilen Yumurta kalitesi neye bağlı? sorusunu yanıtlamadan önce Yumurta kalitesini nasıl anlarız? sorusunu cevaplamak gerekir.
Yumurta kalitesinin belirlenmesi için özel bir test yoktur. Ancak yumurta kalitesinin belirlenmesinde birkaç parametre bulunur. Bu bilgilere dayanarak kişinin yumurta kalitesi hakkında fikir sahibi olunabilir.
Tüp bebek tedavi yönteminde implantasyon öncesinde uygulanan genetik tarama, (PGS) embriyoda var olan kromozomal anomalilerin tespit edilmesini sağlar.
Genetik taramanın sonucunda çok fazla anomali bulunması, yumurta kalitesinin düşük olduğunu işaret edebilir. Bu tür anomalilerin %90ı yumurtadan kaynaklanır.
PGS testi ile yapılan yumurta kalitesi ne zaman belli olur? sorusunun yanıtlanması testin yapıldığı kuruluşa göre farklılık gösterir. PGS testinin yanı sıra önceden var olan gebeliklerle ilgili sorunlar da yumurta kalitesi hakkında fikir verebilir.
Gebeliğin düşük ile sonuçlanması ya da kişinin gebe kalma süresinin uzun olması, yumurta kalitesinin düşüklüğünü işaret edebilir.
Laboratuvar testleriyle belirlenen yumurta folikül sayımı sonuçlarına göre 35 yaşın altındaki kadınların yumurta sayısı ve dolayısıyla yumurta kalitesi, farklı bir sağlık sorunu olmadığı sürece yüksektir.
Yaşla beraber azalan yumurta sayısı da yumurta kalitesinin düştüğünün işaretidir. Sıklıkla merak edilen Kadınlarda yumurta kalitesi nasıl anlaşılır? sorusu da bu şekilde yanıtlanabilir.
Yumurta kalitesizliğinin başlıca nedeni yaştır. Kişi 30 yaşındayken yumurtalık rezervinde kalan yumurta miktarı, doğum anına oranla %60 azalmış olur. 40 yaşında ise yumurtaların %80i kaybedilmiş olur.
Yumurtalık rezervindeki yumurta miktarının azlığı, yumurta kalitesizliği nedenlerinin başında yer alır. Farkı bir deyişle 20 yaşında bir kadının sahip olduğu yumurtaların %80 ila %90ı sağlıklı durumdayken 40 yaşında bir kişinin sahip olduğu yumurtaların yalnızca %20si sağlıklıdır.
Hem yumurta sayısının hem de sağlıklı yumurta oranının azalmasına bağlı olarak doğurganlık da düşer. Yaşın haricinde endometriozis, yumurtalık kistleri, bazı immünolojik rahatsızlıklar, obezite, kemoterapi, ilaç kullanımı, sigara, alkol ve kafein tüketimi gibi nedenler de yumurta kalitesinin düşmesine yol açabilir.
Eğer siz de gebe kalmak konusunda güçlük çekiyor ve yumurta kalitenizin düşük olduğunu düşünüyorsanız 39 49 numaralı telefondan bize ulaşabilirsiniz. Sağlıklı günler dileriz.
Merhabalar,brcmmm .!.:
Merhabalar
Cok guzel bilgiler veriyorsunuz
Tesekkur ederiz..
Yalniz prenatal vitamin ne demek?hangi tür vitaminler??Bilgi verirseniz sevinirimGenişletmek için tıkla
Yumurtlama dönemi, ergenlikten menopoza kadar salkl kadnlarn her ay yaadklar adet döngüsü içerisinde gelien bir süreçtir. Ovulasyon adyla da bilinen bu süreç özellikle bebek isteyen çiftler için çok önemlidir. Çünkü bu süreçte yaanan cinsel birleme ile kadn yumurtas döllenir. Böylelikle gebeliin ilk admlar atlm olur.
Yaplan aratrmalar gösteriyor ki; beslenme ve yaam tarzn deitirmek, salkl besin tercihleri yapmak kadnlardaki yumurta kalitesini arttryor. Peki o zaman yumurtlama döneminde nasl beslenmeli? Yumurtlama dönemindeki kadnlar hangi besinleri tüketmeli, hangi besinlerden kaçnmal?
te yumurta kalitesini, doal olarak dourganl arttran besinler…
En doru bilgiler ve salkl sonuçlar için mutlaka uzman doktor destei alnz. çeriimizde yer alan bilgiler reçete nitelii tamaz.
Yumurtlama dönemi belirtileri u ekilde özetlenebilir:
Yukarda sraladmz bu belirtiler her ay yaanmayabilir. Baz aylar belirtiler daha iddetli iken baz aylar ise hiçbir belirti olmayabilir. Her iki durum da normaldir.
Yumurtlama dönemini takip etmek özellikle bebek isteyen çiftler için çok önemlidir. Her ne kadar yumurtlama süreci doal bir süreç olsa da, bazen stres ve çeitli salk sorunlar nedeniyle gecikmeye urayabilir. Baz yiyeceklerin yumurtlama sürecini destekledii bilinmektedir.
Uzmanlar özellikle folik asit, omega 3 ya asitleri, çinko, magnezyum, selenyum ile A, D ve E vitamini içeren besinlerin yumurta saysn ve kalitesini arttn söylüyor.
Peki yumurtlama döneminde ne yemeli? te yant…
B Vitamini Nelerde Var? Salkl 10 Besin
Yeil Sebzeler Neden Sk Sk Tüketilmeli? te Yant! Mucizevi 10 Sebze
Bitkisel Protein Kayna 10 Salkl Besin
Omega 3 Faydalar ve Görevleri, Omega 3 çeren Besinler Listesi
Magnezyum Nelerde Var? En Yüksek çerie Sahip 10 Süper Besin
Çinko Nelerde Bulunur? Eksiklii Belirtileri ve Faydalar
Yumurta Sarsnn Hayrete Düüren 10 Faydas
Muzun Faydalar: Neden Düzenli Tüketmelisiniz?
ncirin Faydalar – Bak Açnz Deitirecek 10 Mucizevi Özellii
Narn Faydalar Nelerdir? Neye yi Gelir? Besin Deerleri
Avokadonun 7 Önemli Faydas, Eminiz Bu Kadarn Bilmiyordunuz!
Progesteron Yükselten 12 Salkl Besin
Ovulasyon Testi Nedir? Nasl Kullanlr?
En Yüksek Östrojen çeren 10 Mucizevi Besin
5 Soruda Regl Döneminde Beslenme, Diyetisyen Cevaplad
Hamilelikte Beslenme: Hamileler Ne Yemeli, Ne Yememeli?