Kahverengi Burun Akıntısı

Hastalıklar, adeta kusursuz bir makina gibi işleyen bedenimizde bir şeylerin ters gitmeye ya da değişmeye başlamasıyla gelişirler. Kusursuz bir örtüyle örtünen bedenimiz, içeride neler olup bittiğini görmemizi engeller. Biz yetişkinler tam olarak mesajı alamasak da vücudumuzu dinleyebiliriz. Ya çocuklar? Şikayetini tam olarak anlatamayacak yaşta çocuğu olan ebeveynler, bebeklerinin vücudunda olup bitenleri anlamak için onları çok daha dikkatli izlerler.

AİLELER KORKUYOR
Özellikle şikayetlerini dile getiremeyecek yaşta bebeği olan ebeveynler, bebeklerinin sümük ve geniz akıntılarını yakın takibe alırlar. Bebeklerinde görmeye alışık olduklarının dışına çıkan her türlü renkteki sümük ve benzeri akıntılar, birçok kişi için acil doktor randevusu anlamına gelir. Özellikle koyu yeşil balgam veya sümük salgılanması, ebeveynlerin korkuya kapılmaları için yeterlidir. Şüpheye düşen aileler, genellikle soluğu doktor odalarında alıyorlar. Antibiyotikler, doğru ve yerinde kullanıldığında hayat kurtarır. Ancak özellikle çocuklarda gereksiz antibiyotik kullanımı, ileriki yıllarda tahmin bile edemeyeceğiniz sonuçlar doğurabilir. Konumuz olan yeşil renkte geniz akıntısı görülen çocuklara reçete edilen antibiyotik miktarının çokluğu, araştırmacıları bu alanda çalışmaya itmiş.

ANTİBİYOTİK GEREKMİYOR
Doktorların konu edildiği bu araştırma, hastalara konan sinüzit teşhisi oranı ve reçete ayrıntılarının incelenmesinden oluşuyor. Araştırmaya dahil edilenlerin bir kısmı sümük ve geniz akıntılarının normal renkte olduğunu, bir kısmı da koyu yeşil ve benzeri renkte akıntıları olduğunu bildirmişler. Araştırma sonuçlarına göre; normal sayılabilecek renkte sümük ve geniz akıntısı olduğunu söyleyen hastaların sadece yüzde 1'ine sinüzit teşhisi konurken, yüzde 8'ine antibiyotik reçete edilmiş. Şikayetleri arasında koyu yeşil ve benzeri renkte sümük ve geniz akıntıları olduğunu belirten hastaların ise yüzde 38'ine sinüzit teşhisi konurken, yüzde 59'una antibiyotik reçete edildiği tespit edilmiş. Bu çarpıcı sonuçlar, yeşil renkte akıntının hastalık belirtisi olduğuna duyulan inancın, aynı zamanda bir tıp efsanesi olduğunu da ispatlıyor. Peki yeşil renkte sümük ve benzeri akıntınız var ise gerçekten antibiyotik kullanmanız gerekli mi? Bu sorunun cevabı: Hayır!

ANTİBİYOTİK, HASTALIK SÜRESİNİ KISALTMAYA YARAMIYOR
Antibiyotik tedavisi uygulanan çocuklar üzerinde yapılan bir araştırmada; tedavi sonunda hastalar, daha iyi ve sağlıklı hissetmediklerini beyan etmişler. Bu araştırmada sümük ve benzeri akıntıların renklerindeki değişimler de gözlemlenmiş. Kullanılan antibiyotik, akıntının renginde bir değişiklik yapmadığı gibi hastalık süresinde de bir kısalmaya yol açmamış. Günümüzde antibiyotik kullanımı, çok sayıda araştırmaya konu ediliyor. Halk arasında da bilinen bir gerçek var ki; gereksiz antibiyotik kullanmak, iyileştirmeye çalıştığımız hastalıktan bile daha tehlikeli olabilir. Hastaların bilinçlenmesi; en az bilinçli doktorlara başvurulması ve doğru yöntemleriyle iyileştirilmek kadar önemli.

Burundan kanlı su akıntısı gelmesi problemine çok sık rastlanır. Özellikle kaza, darbe, hasar gibi travmatik nedenlerden dolayı burun kanaması çok fazla görülebilmektedir. Burundan kanlı su akıntı ile beraber burun içinde eski kan olarak bilinen kahverengi bir akıntı da gelebilir. Burun kanama problemlerinde, burun içinde kalmış olan eski kan kahverengi bir yapıdadır. Burundan gelen ve kanlı su şeklinde görülen kanama, akciğer hastalıklarına işaret eder. Akciğer rahatsızlıkları dışında burun kanamaları genel olarak üst solunum yolları rahatsızlıklarından kaynaklanır.











Kanlı Burun Akıntısı Neden Olur?
Burundan gelen balgamda kan görülmesi durumu, “burundan kanlı su akıntısı” şeklinde bilinir. Şerit şeklinde ve kahverengimsi görülen kanlı akıntı daha çok akciğer hastalıklarının habercisidir. Kanamanın akciğer rahatsızlıklarından kaynaklanıp kaynaklanmadığı, kanın yapısı incelenerek değerlendirilir. Akıntının su gibi değil de renkli olması ve renkli balgamda kan görülmesi, bronşit rahatsızlığıyla alakalıdır.





Burundan kahverengimsi kanlı su akıntısı sorunu akıllara kanser ihtimalini getirdiğinden korkuya ve endişe neden olur. Ancak burundan gelen her kan, kansere işaret etmez. Bu duruma solunum yolları enfeksiyonunda, solunum yolu rahatsızlıklarında çok fazla rastlanır. Burundan gelen kanlı su akıntı genellikle akut bronşitin göstergesidir.




Burundan kahverengimsi kanlı su akıntısı ciddi solunum yolu rahatsızlıklarını işaret ettiğinden, dikkatli olunmalı ve rahatsızlık ihmal edilmemelidir. En kısa sürede uzman bir doktora başvurarak, tedaviye geçilmesini tavsiye ediyoruz.



Sarı, yeşil veya kahverengi burun akıntısı üst solunum yolu enfeksiyonunun bir işareti olabilir. Vakaların çoğunda, enfeksiyon soğuk algınlığı virüsünden kaynaklanır ve kendi kendine gün içinde geçer.



Burun akıntısının enfeksiyonla ilgili olmayan birçok nedeni de vardır, örneğin alerjiler, travma, burun içi ilaç kullanımı ve anatomik geniz yolu veya sinüs sorunları. Ama enfeksiyonla ilgili olmayan koşullarda, akıntı muhtemelen açık renkli olur.


Bazen burun akıntısı bakteriden kaynaklanan bir sinüs enfeksiyonunun işareti olabilir. Mukusun rengi virüs ve bakteri enfeksiyonu arasında değişiklik göstermezken birçok başka işaret bakterilerin bulunduğunu ve antibiyotik gerekebileceğini gösterebilir.



Bunlar arasında 7 günden uzun süren herhangi bir renkte yoğun bir burun akıntısı veya hastalığın en başında biraz iyileşen ama sonra kötüleşen burun akıntısı bulunur.


Burun akıntısına, özellikle başı öne eğince baş ağrısı, ateş, koku kaybı, tıkalı kulaklar veya inatçı öksürük eşlik ediyorsa bakteri enfeksiyonu daha olasıdır.