Üsküdar Haber Ajansı (ÜHA)
Fiziksel egzersizler kalp ritmini hızlandırdığı için beyne giden kan akışı da hızlanır. Dolayısıyla beyne daha çok oksijen taşınmış olur. Fiziksel egzersizlerde hormon salgılanması daha sağlıklı olur ve buna bağlı olarak beyin hücrelerinin büyüyüp gelişmesi desteklenmiş olur. Dolayısıyla çeşitli spor faaliyetlerinin dikkat bozukluğu tedavisinde ilaçsız yöntemlerden biri olduğunu söyleyebiliriz. Hiperaktif tedavisi için de çeşitli spor faaliyetlerine katılım tavsiye edilir çünkü hiperaktif çocukların tedavisi için vücut enerjisinin doğru yönde kullandırılması etkili olacaktır.
Yüzme, fitness, tenis, basketbol, futbol, dans ve benzeri etkinlikler tercih edilebilir. Hem yetişkinler, hem de çocuklar bu tür spor-sanat etkinlikleriyle dikkat düzeyini artırabilir; daha zinde bir beyne sahip olabilirler. Aynı zamanda beden sağlığına da katkı sağlanmış olur.
Dikkat eksikliği tedavisinde kullanılan ilaçların bir kısmı santral sinir sistemine etki eden sentetik uyarıcılardan oluşur. Tedavi sürecinde dikkat eksikliği ilacı ortalama 1 yıl kullanılarak sonuç alınabileceği gibi uzun yıllar ilaç kullanımı da gerekebilir. Dikkat eksikliğinde kullanılan ilaçlar sadece çocuklar için değil; yetişkinler için de reçete edilebiliyor.
Yukarıdaki dikkat eksikliği ilaçları, DEHB tedavisinde kullanılan ilaçlardan bazılarıdır. Ritalin ve Concerta çocuklarda dikkat eksikliği tedavisi için Türkiye’de yaygın olarak kullanılır (doktorlar tarafından reçete edilir). Ritalin ve Concerta’nın sık tercih edilme sebeplerinden biri de özellikle dikkat eksikliği ilacı olması, dikkat fonksiyonları üzerinde etkili olmasıdır. DEHB tedavisinde kullanılan ilaçların bir kısmı da son madde ile belirttiğimiz gibi antidepresanlardan oluşur.
Dikkat eksikliğine ilaçsız destek için Ruh Sağlığı Derneği tarafından onaylı MentalUP Dikkat Egzersizleri uygulamasını kullanabilirsiniz. Çocukların ve yetişkinlerin kullanımına uygundur. MentalUP’ı incele
Dikkat eksikliğinde kullanılan ilaçlar, dikkat eksikliği tedavisi için etkili ancak yan etkilerini de beraberinde getiren tedavi edicilerdir. Zorunlu olmadıkça dikkat eksikliği ilacı veya hiperaktivite ilaçları kullanımı tavsiye edilmez çünkü:
Şeklinde yan etkiler gözlemlenmektedir. Çocuklarda dikkat eksikliği tedavisinde ilaç kullanımı aileleri endişelendirmektedir çünkü az önce bahsettiğimiz yan etkiler arasında bir çocuk için son derece önemli olan uyku ve beslenme alışkanlıklarında bozulmalar katlanılması en zor aksaklıklardır. Bu tür yan etkilerden korunmak isteyen aileler alternatif tıbba yönlenebiliyor.
Oysa ki dikkat eksikliği bitkisel tedavi ile üstesinden gelinecek genel problemlerden değildir çünkü birçok kez bilişsel terapi de gerektirebilmektedir. Dikkat eksikliği bitkisel tedavi yöntemleri en iyi ihtimalle yardımcı unsur olabilir. Zaten doktorunuz da tüketmeniz gereken besinler konusunda tavsiyelerini paylaşacaktır.
MentalUP, geleceği parlak nesiller için hiçbir fedakârlıktan kaçınmayan anne, baba ve eğitimcilerin yanında. Bu yazının daha fazla kişiye ulaşmasını sağlamak ve bizi desteklemek için sosyal medya hesaplarınızda paylaşmayı unutmayın.
Duyu organlarından bazılarında veya birinde problem olması, genetik faktörler, motivasyon eksikliği, düzensiz uyku ve düzensiz beslenme gibi durumlar çocuklarda dikkat eksikliğine neden olur / neden olabilir.
Normalin üzerinde hareketlilik, yaşıtlarına oranla daha fazla konuşma ve soru sorma hiperaktif çocuğun belirtileri olarak değerlendirilebilir. Hiperaktif çocuk kendisine zarar verecek davranışlar sergileyebilir. Evin çeşitli mobilyalarına tırmanan hiperaktif çocuk hikayelerine sık sık rastlıyoruz. Hiperaktif çocukların tedavisi için ilaçlı veya ilaçsız yöntemlerden en az biri muhakkak tercih edilmelidir. İlaçlı tedavi için uzman hekim yönlendirmesine ihtiyaç vardır. Hiperaktif çocukların tedavisi için ilaçlı süreçler, ilaçsız egzersizler ile desteklenebilir.
Teşhis koyması ve gözlemlemesi zor bir süreçtir. Bebeklerde hiperaktivite, el-kol-bacak hareketlerinin aşırı olması ile gözlemlenebilir.
Dikkat eksikliği problemi olan yetişkinler önemli süreçlerden –sınav vb.- önce dikkat eksikliği için ilaç kullanmayı tercih edebiliyor. Öncelikle bunun sağlıklı bir yöntem olmadığını ve dikkat eksikliği için ilaç kullanılacaksa yine uzman kontrolünde kullanılması gerektiğini hatırlatmalıyız. Bir sonraki makalemizde bu konuyu daha detaylı işleyeceğiz.
Bu sayfayı sosyal medya hesaplarınızda paylaşarak bizi desteklediğinizi gösterin. Sizler için bilimsel ve faydalı içerikler hazırlıyor olacağız.İngiltere ve ABD’de yapılan araştırmalara göre üniversite öğrencileri arasında ilaç kullanımında artan bir eğilim göze çarpmış. ABD’de yılında, üniversite öğrencisiyle yapılan bir araştırmada reçetesiz stimulan kullanımının %34’ü bulduğu gözlenmiş (DeSantis, Webb & Noar, ). Yine aynı yılda Nature Dergisi tarafından yapılan ankette, her 5 kişiden birinin odaklanma, hafıza ve konsantrasyonu arttırmak için ilaç kullandığı ortaya çıkmış. İlaç kullanımının en yaygın olarak yaş arasında ve öğrencilerde görüldüğü eklenmiş (Maher, ). Geçen yıllar boyunca da bu oranın arttığı tahmin ediliyor. Bunun sebebi ise, artan rekabetçilik ve öğrencilerin internet üzerinden tek bir tıkla bu ilaçları sipariş etme imkanlarının olması.
Öğrenciler ağırlıklı olarak DEHB (Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu) tanısı almış kişilere reçeteli olarak tedavi amaçlı verilen psikostimülan ilaçları ve modafinil gibi narkolepsi tanısı almış kişilere verilen ilacı kullanıyorlar. İlaçların temel olarak Merkezi Sinir Sistemi üzerinde uyarıcı bir etkisi var. Böylece kişi saatler boyunca masa başında dikkati dağılmadan çalışabiliyor. Bu sebeple, öğrenciler bu ilaçları ağırlıklı olarak sınav öncesi dönemlerde ve bir proje üzerinde çalışırken kullanmayı tercih ediyorlar. Öğrencilerin pek çoğu bu ilaçlarla üniversite yıllarında tanışmış. Arkadaş çevresinde bu ilaçların yaygın kullanımı nedeniyle, onlar da bir noktada bu ilaçları kullanma kararı almışlar. Öğrencilerin yorumları, ilaçların ders çalışma ve üretkenliğini arttırdığı, yorgunluğu azalttığı yönünde. Buradan yola çıkarak, bu ilaçları kullanmak kulağa hoş geliyor. Peki, bu ilaçları reçetesiz olarak almanın zararları da olabilir mi?
Bu ilaçların beyin üzerindeki etkilerini inceleyen Cambridge Üniversitesi Klinik Nöropsikoloji Profesörü Barbara Sahakian, gençlerin beyinlerinin halen gelişmekte olduğu söylüyor ve ekliyor: “Eğer ciddi bir DEHB probleminiz varsa Ritalin almak sizi daha işlevsel kılabilir; ancak DEHB tanısı olmayan, genç bir bireyseniz bu ilacın beyninizde ne gibi etkileri olabileceğini tam olarak bilemiyoruz” (Sahakian, B. & Morein-Zamir, S., ). Buna ek olarak, bu ilaçları reçetesiz alan öğrencilerin bazıları iştahta azalma ve mide rahatsızlıkları gibi şikayetlerde bulunmuş, ancak bu konuda bilimsel bir veri henüz yok. Akademik performansı arttırmak amaçlı, ilaçları reçetesiz olarak kullanma sorunu sadece medikal bir sorun değil. Aynı zamanda bu durumun etik olup olmadığı konusu da tartışılıyor.
Cakic’e göre () akademik performansı reçetesiz ilaçlar kullanarak arttırmak bazı noktalardan dolayı etik değil. Bunlar, ilaç kullanımın haksız rekabet oluşturması, ilaç kullanmayanlar üzerinde dolaylı yoldan ilaç kullanımı hakkında bir baskı oluşturulması (ilaç kullananlarla eşit düzeyde rekabet edebilmek için) ve tedavi amaçlı olmayan kullanım gibi noktalar. Bazı üniversitelerin etik kurullarında da bu konuya yer verilmiş. Örneğin, Duke Üniversitesi’nin akademik dürüstlük ilkelerinde “ders çalışmaya yardımı olacak ilaçların reçetesiz kullanımı yoluyla haksız avantaj elde etmek” akademik dürüstlük ilkelerine aykırı olarak görülmüş. Üniversitenin Öğrenci İşleri Dekanı Sue Wasiolek, bu maddenin öğrencilerin isteğiyle koyulduğunu söylüyor (Cadwalladr, ).
Burada sağlıklı bir karar verebilmek için duruma genel bir bakıştan ziyade spesifik vaka örneklerini inceleyerek karar vermek gerekiyor. Mesela kapasitesi/bilgisi eşit olan 2 öğrenci olsun. Bunlardan bir tanesi eğer dikkat/odaklanamama gibi problemler yüzünden potansiyelini tam olarak gösteremiyorsa ve ilaç kullanımı da bu alanlardaki işlevselliğini arttırıyorsa durum eşitlenmiş oluyor. Sonuçta sınavlarda amaç kapasiteyi/öğrenilen bilgiyi ölçmek ise nörolojik bir sıkıntısı olan kişinin sorunu çözümlenerek ona diğer insanlarla, potansiyeli göstermek konusunda, eşit olanak tanınmış olur.
Diğer yandan, normal şartlarda kapasitesi başkaları kadar iyi olmayan biri, doğal koşullarda (ilaçsız) elde edebileceği başarıdan daha yüksek bir başarı elde ederse (ilaçlar sayesinde) bu diğer insanlara haksızlık olur. Çünkü eşit koşullarda yarışılmamıştır. Mesela spor branşlarında doping cezası buna benzetilebilir.
Bu yüzden ilacın reçeteli ve doktor kontrolünde kullanımı etik; fakat reçetesiz/keyfi kullanımının etik olmadığı düşünülebilir. Peki ilaç herkese verilseydi o zaman nasıl bir karara varılabilirdi? İlacın herkese verildiği durumda, eğer ilaç herkeste eşit ölçüde bir performans artışı sağlarsa, yine durum adil sayılabilir. Sonuçta baseline (ölçüm öncesi) durumunda kişiler farklı kapasitelere sahip olduğu için ilaç müdahalesi sonrası durumda da farklı sonuçlar elde etmiş olurlar. Son (ilaç sonrası yapılan ölçüm) durumdaki fark da ilacın etkisi diye değil, zaten bu insanların kapasiteleri en başından beri farklıydı diye açıklanabilir.
*Bu yazı Uzm. Klinik Psikolog Buğu Subaşıtarafından hazırlanmıştır.
Kaynaklar
Cadwalladr, C. (). Students used to take drugs to get high. Now they take them to get higher grades. The Observer. Retrieved from seafoodplus.info
Cakic, V. (). Smart drugs for cognitive enhancement: ethical and pragmatic considerations in the era of cosmetic neurology. Journal of medical ethics, 35(10),
DeSantis, A. D., Webb, E. M., & Noar, S. M. (). Illicit use of prescription ADHD medications on a college campus: a multimethodological approach.Journal of American college health, 57(3),
Maher, B. (). Poll results: look whos doping. Nature, ,
Sahakian, B., & Morein-Zamir, S. (). Professors little helper. Nature, (),
Ritalin dikkat eksikliği, hiperaktivite bozukluğu, odaklanma sorunları, dürtüsellik, dürtü bozukluğu, kronik yorgunluk, narkolepsi (günlük gerekli uyku alınsa bile uykusuz hissetme) gibi durumlarda reçete edilmektedir. Yetişkinlere ve gençlere de verilmekle birlikte daha çok dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu olan çocuklara tavsiye edilir ve aileler bu ilacı kullanma konusunda endişeli olabilir. Doktor tarafından dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu durumunda tavsiye edilmesi halinde iyileşme sağlanmaktadır. Zaten doktorlar ilacın etkisini görebilmek için birkaç ayda bir kontrol eder. Diğer pek çok ilaçta olduğu gibi Ritalin kullanımında da yan etkiler oluşmaktadır. Ancak bilinmelidir ki bu yan etkiler herkeste oluşmamaktadır. Pek çok ilaçtan daha güvenli ve daha az yan etkili bir ilaçtır. Ritalin kullanımına bağlı oluşacak yan etkiler aşağıda belirtilmiştir.
Ritalin kullanımının merkezi sinir sistemine, dolaşım sistemine, sindirim, üreme, kas ve iskelet sistemlerine olan yan etkileri aşağıda belirtilmiştir.
Fluoksetin Kullananlar İçin Önemli Bilgiler adlı makalemiz için tıklayınız.
Ritalin kullanımının merkezi sinir sistemi üzerinde oluşturabileceği yaygın yan etkiler:
1. Görme sorunları,
2. Baş ağrısı,
3. Yüksek nabız,
4. Yüksek tansiyon,
5. Uyku sorunları,
6. Huysuzluk,
7. Huzursuzluk,
8. Sinirlilik,
9. Büyümeye olumsuz tepki,
Bağımlılık.
Endişeli bir karaktere sahipseniz ya da psikotik bozukluğunuz varsa Ritalin kullanımı, semptomlarınızı artırabilir.
Ritalin çocuklarda büyümeye olumsuz tepkiye, büyümede yavaşlamaya sebep olduğu için doktorunuz çocuğunuzun büyüme ve gelişimine dikkat etmelidir. Doktorunuz ilacı geçici olarak bırakacağınız bir “ilaç tatili” yapabilir. Bu dönemde büyüme sorunlarının aşılması ve çocuğun ilaç kullanmadığı dönemlerde nasıl davranacağını anlamak hedeflenir.
Ritalin kullanımının aniden kesilmesi yoksunluk belirtilerine sebep olabilir. Yoksunluk belirtileri arasında uyku problemleri, yorgunluk, depresyon sayılabilir. İlacı doktor kontrolünde, dozunu azaltarak bırakmak daha sağlıklı olacaktır.
Doz aşımı durumunda titreme ve şiddetli seğirme, duygu durum değişiklikleri, kafa karışıklığı,sanrılar, halüsinasyonlar, nöbet geçirme gibi yan etkiler görülebilir. Bu yan etkilerin görülmesi halinde en kısa sürede bir sağlık kuruluşuna başvurunuz.
Essitalopram Kullanırken Dikkat Edilmesi Gerekenler
Ritalin gibi uyarıcılar kullanmak dolaşım sisteminde sorunlara yol açabilir. Ritalin kullanımının dolaşım sisteminde sebep olabileceği yan etkiler:
1. El ve ayaklarda morarma,
2. Raynoud hastalığı belirtileri,
3. Kan basıncı ve nabız yüksekliği (huzursuzluk ve sinirliliğe sebep olabilir),
4. Kalp ritim bozukluğu,
5. Tansiyon ve kalp rahatsızlığı olanlarda kalp krizi ve felç riskini artırır,
6. Yapısal kalp anormalliği bulunanlarda ani ölümlere sebep olabilir,
7. Hapların ezilerek ya da damar yoluyla alınması damar tıkanıklığına sebep olabilir,
8. Doz aşımında kalp yetmezliği, inme, vücut ısısında yükselme görülebilir.
Ritalin kullanımı iştahsızlık ve kilo kaybı durumlarına sebep olabilir. Bu yüzden Ritalin kullanırken beslenmenize dikkat etmelisiniz. Besleyici gıdalar tüketmeye, öğün atlamamaya dikkat etmelisiniz. Tüketeceğiniz yiyeceklerin ihtiyacınız olan besin değerlerine sahip olduğundan emin olabilmek için bir doktora başvurabilirsiniz. Aksi halde Ritalin kullanımı, malnütrisyona (vücudun ihtiyacı olan besini ve enerjiyi alamamasından kaynaklanan klinik durum) ve buna bağlı oluşan bozukluklara neden olabilir.
Ritalin, kullananlarda ağrılı ereksiyona ve uzun süreli ereksiyona sebep olabilir. Bu durum “priapizm” olarak adlandırılır. Tedavi edilmemesi halinde kalıcı hasarlar oluşabilir. Böyle bir yan etki görülmesi halinde doktora başvurmak gerekir.
Ritalin kullanmaya yeni başlayanlarda iyi bir ruh hali, öfori (patolojik anlam taşıyan bir aşırı hoşnutluk durumu) gibi bir his yaşanabilir. Bu, günlük aktivitelerin yapılmasını kolaylaştırır. Uzun vadede Ritalin kullanımı kas problemlerine, kasılmalara, kramplara sebep olabilir. İlacın çok yüksek dozda alınması durumunda eklem, kas ağrısı, kas komplikasyonları oluşabilir.
Sertralin Lustral Kullananlara Önemli Bilgiler
Ritalin gerekli durumlarda doktor tavsiyesi üzerine kullanıldığında prefrontal korteksin işlevini artırır. Prefrontal korteks dikkat, odaklanma, karar verme, bellek gibi alanları yönetir. Ritalin de bu bölgeyi hedefleyen bir ilaç olduğu için bu bölgeden kaynaklı sorunların çözülmesini sağlar. Ancak kırmızı reçeteyle satılan bu ilacın yalnızca dikkat, odaklanma, hiperaktivite, kontrol bozuklukları gibi durumlarda kullanılması, prefrontal korteks işlevini artırır. Ayrıca gerekli dozun ayarlanamaması halinde ciddi yan etkileri vardır. Öğrenciler yoğun sınav haftalarında bu ya da başka uyarıcı ilaçları kullanmaya yönelebilirler. Ancak Ritalin kullanımına sebep olacak bir bozukluk yoksa ilacın tedavi edeceği bir durum da yoktur ve yalnızca Ritalin yan etkileri görülür.
İlacın bu durumlarda dikkati ve odaklanmayı artırması için yüksek dozda kullanılması gerekir. İlacın uyarıcı özelliğinin görülebileceği bu yüksek doz, aynı zamanda bağımlılık oluşumuna da sebep olacak doz miktarıdır. İlacın uyarıcı özelliğini etkinleştirmek için yüksek doza başvuran öğrenciler, bağımlılığa ve ilacın etken maddelerinin ciddi yan etkilerinin oluşumuna da sebep olurlar. Doktor kontrolü dışında Ritalin kullananlar, uzun vadede –ve hatta belki ilk kullanımda bile- bilişsel işlevlerin hasar görmesi, beyindeki kimyasalların dengesinin bozulması ve buna bağlı gelişen bozukluklarla karşılaşır.
Diğer Yazılarımız:
Risperdal Nedir ve Ne İçin Kullanılır?