Lol Bronz 5

League of Legends’ın ustalaşması zor bir oyun olduğu aşikar. Çünkü sizin de bildiğiniz gibi oyunu yıllar boyunca oynayıp da hala gümüş ya da altın seviyelerinden yukarı çıkamayan milyonlarca oyuncu var. Evet, LoL’ün ne kadar oyuncusu olduğuna dair Riot tam bir sayı vermiyor ama gümüş, altın ve hatta bronzda yer alan oyuncu sayısının milyonlardan fazla olduğunu hepimiz biliyoruz. Nasıl mı? Çünkü verilere göre, oyunu oynayan kitlenin yarısından fazlası Gümüş 3 veya daha düşük bir kümede yer alıyor. Yani eğer liginiz Gümüş 2’den yukarıdaysa LoL oynayanların yarısından daha iyi oynuyorsunuz demektir. Bu da neresinden baktığınıza göre değişebilen, hatta olumlu olarak bile tanımlayabileceğimiz bir istatistik.

Ama zaten şu anki kümeniz sizi tatmin ediyor olsaydı, bu yazıyı okumak yerine ARAM’da arkadaşlarınızla eğleniyor ve büyük ihtimalle de önümüzdeki sezon da şu anki liginizle devam ediyor olurdunuz. O sebeple lafı hiç uzatmadan sizi LoL basamaklarında yükseklere tırmandıracak, gümüşleri platin, altınları elmas yapacak, genel oyun algınızı güçlendirecek ve profesyonel arenayı daha iyi anlamanızı sağlayacak taktiklere geçelim!

Bir rol seçin ve o rolü oynayın

İnsanlar genellikle LoL oynarken sadece favori şampiyonlarıyla ilerlemeyi tercih ederler. Örneğin Lee Sin oynamayı seven birisi, Ezreal oynamayı da aynı derecede seviyorsa, bu iki şampiyonda ustalaşmak için harcar saatlerini. Ama rekabetçi arenada başarı aranıyorsa, bu oldukça yanlış bir harekettir. Sonuçta LoL’de bulunan 5 farklı rolün de farklı gereksinimleri var ve ormancı oynamaya alışan birisi için nişancı oynamak, orta koridorda harikalar yaratan birisi için de destek rolüne geçmek hiç mi hiç uygun olmayacaktır. Bu yüzden siz siz olun, oyunda hangi rolü en çok seviyorsanız o rolde uzmanlaşın. Sürekli olarak o rolü oynayın, o rolden olmayan ama bir türlü vazgeçemediğiniz şampiyonları bile doğru rün ve eşyalar kullanarak o role uygulayın. Sonuçta Ezreal bile ormancı oynanmıştı bazı metalarda hatırlarsanız…

Bunların yanında Twitch ya da YouTube gibi platformlardan en sevdiğiniz yayıncıları bu rolü oynarken takip ederseniz hangi dakikada nerelere gittiklerini, nasıl bir rota izlediklerini, ilk geri dönüşte hangi eşyaları aldıklarını veya Ejderha/Baron Nashor gibi objektifleri kaçıncı dakikalarda kovaladıklarını öğrenirsiniz ve bunları uygulayarak Gümüş veya Altın seviyesindeki oyununuza Şampiyonluk seviyesi etkisi yapabilirsiniz.

Şampiyon havuzunuzu sağlam tutun

Etrafınızdaki herkes geniş bir şampiyon havuzuna sahip olmanın sağladığı avantajlardan ve karşı takımı nasıl zıtladıklarından bahsediyor olabilir. Ama eğer Gümüş veya Altın gibi bir seviyede oynuyorsanız, şampiyon zıtlamaktan ziyade bildiğiniz şampiyonları oynamanın önemi daha büyüktür.

Destek rolü oynadığınızı ele alırsak, 15 farklı destek şampiyonunu ya da orta koridor ve ormancıların destek versiyonlarının nasıl oynandığını bölük porçük bilmek, Alistar-Janna-Braum üçlüsünü tepeden tırnağa bilmek kadar işinize yaramayacaktır. Çünkü bu üç karakter de takım kompozisyonunuz nasıl olursa olsun oyunun her aşamasında iş yapan şampiyonlar olarak isimlerini Vadi defterine yazdırmış vaziyetteler.

Ayrıca bir yeteneğini bilip diğerini bilmediğiniz bir karakteri sadece karşı tarafı counter’lamak için oynamak pek sağlıklı görünmüyor. Bu yüzden de bunu yapan çoğu düşük lig oyuncusu başarılı olamıyor. Bir yetenek 1. seviyede kaç hasar veriyor veya 3. seviyede yüzde kaç fazladan hasar doğuruyor gibi soruların cevaplarını daha oyun başlamadan biliyor olmak, rakiple gireceğiniz tüm takasları kazanmanızı sağlar ve tahmin edin bakalım League of Legends’ta kazanmanın en verimli yolu nedir? Tabii ki takaslardan kazançlı çıkmak.

Yama notlarını okuyun

LoL’de A’dan Z’ye tüm profesyonel oyuncuların yaptığı tek bir şey var. O da yama notlarını çıkar çıkmaz okumak ve yama notlarının oyuna verdiği şekle göre şekil almak. Eğer bunu yapmazsanız, bir önceki yamada çok güçlü olan ama bir sonraki yamada Rito’nun tokadı yapıştırdığı (örnek vermek gerekirse Irelia) karakterleri hala oynayıp kazanacağınız yanılgısına düşebilirsiniz. Oysa ki o sırada rakibiniz yeni yamanın en popüler şampiyonunu almış ve eşyasız halde bile sizi dövüyordur.

Şampiyonlara dair bilgilerin yanında eşyalara ve oyunun geneline gelen değişikleri de mutlaka takip edin. Sadece 1 eşyanın değişimi bile (hatırlayacak olursanız Mahvolmuş Kralın Kılıcı’nda yaşanmıştı bu) tüm oyunu baştan sona etkileyebiliyor.

Antrenman aracını kullan

Eğer oyunu sezonlardır oynayan biriyseniz, LoL’de antrenman yapmanın nasıl bir zorluk oldğunu biliyorsunuzdur. Yıllar boyu başta esporcular olmak üzere tüm League of Legends oyuncuları belirli hareketleri deneyememekten yakınıp durdu. Bazı duvarlardan Sıçra atılıyor mu, Lee Sin birisini tekmelediğinde o duvarın arkasına geçiyor mu, Ashe kritikle birlikte anlık ne kadar hasar çıkarabiliyor gibi soruların tamamı Rito’nun bu modu oyuna getirmemesi yüzünden cevapsız kalıyor ya da girilen rekabetçi oyunlarda deneme yanılma yoluyla öğreniliyordu.

Antrenman aracı sayesinde etrafınıza istediğiniz kadar kukla koyup hasar hesaplaması, yeteneklerinizin bekleme sürelerini 0’a indirip istediğiniz kadar skill-shot idmanı ya da duvarların etraflarında dolanarak sınırsız sıçra denemesi yapabilirsiniz. Elinizde böyle bir imkan varken bunu değerlendirin. Eğer bu araç LoL’e daha önce eklenmiş olsaydı şu an profesyonel arenada işler çok farklı olabilirdi…

Tilt olmayın

League of Legends’ın Türkçe’ye katkılarından biri “tilt”. Bizim halihazırda sinirlenmek olarak kullandığımız bu kelime, LoL’le birlikte yeni bir anlam kazandı.

Eğer öfke problemleriniz varsa ve League of Legends oynamaktan gerçekten çok zevk alıyorsanız, yapmanız gereken şey çok basit: Oyun başlar başlamaz sizinle atışmaya çalışan, laf sokan, ya da sürekli olarak ping atıp sinirinizi bozan kişileri Tab'e bastığınızda karşınıza çıkan skor ekranından engellemek. Böylece ne siz onları duyuyor olacaksınız, ne de onlar sizin onları blokladığınızı bilecek. Hem de artık yazışmaya ya da ping’lere kafa yormayacağınız için oyuna daha fazla odaklanıp daha yüksek başarı elde edebileceksiniz.

Oyun tekrarlarınızı izleyin

Evet, geldik en sıkıcı kısımlardan birine. Oyun tekrarlarını izlemek oyuncuların pek hoşlanmadığı bir durumdur. Çünkü hem 50 dakika boyunca oynadığınız oyuna 50 dakika daha harcamış, hem de zaten oynadığınız bir oyunu tekrar oynayarak vakit kaybetmiş gibi hissedersiniz. Ama öyle değil işte.

Profesyonel arenanın en başarılı takımlarının tamamının koç ve analistleri tüm oyuncuların oyunlarını ve antrenman tekrarlarını izleyerek başarıya ulaşıyorlar. Tekrarları izleyerek hangi durumlarda nasıl tepkiler verdiklerini, takım savaşı öncesi nasıl iletişim kurduklarını, oyunu bitirmeleri gerekirken başka şeylere odaklanıp odaklanmadıklarını kontrol ediyorlar ve doğru yönlendirmelerle uluslararası turnuvalarda başarı yakalıyorlar. Tabii bunu en iyi yapan kıta çok eskiye uzanan espor kültürleri dolayısıyla Asya ancak yavaş yavaş Avrupa ve Amerika’da da tekrar ve takım iletişiminin önemi anlaşılmaya başlanıyor.

Siz de tekrarlarınızı izlerken yanınıza bir defter-kalem alıp gözlemlediğiniz hataları birer birer yazar ve o defterin yazılı sayfasını bir sonraki oyununuzda yanınızda tutarsanız, en basit hatalarınızdan kurtulmuş olursunuz. Tabii ki liginiz ilerledikçe hata sayınız da fark etme oranınız da azalacağından bu zamanla zorlaşan bir süreç haline gelecek. Tıpkı sizin zamanla daha iyi bir oyuncu olmanız gibi.

Ölmeyin

Kulağa komik gelebilir ama LoL’de başarıya ulaşmanın en kolay yollarından birisi ölmemektir. Eğer siz ölmezseniz —ve karşı tarafı da öldürmeyi başarırsanız— oyunu kazanırsınız. Bu tıpkı Counter-Strike’daki "herkes 1 adam vurursa oyunu kazanırız" mantığı gibi. Peki neden bu kadar önemli ölmemek?

Çünkü öldüğünüzde, rakip takıma altın vermenizin yanında, ölü olduğunuz süre boyunca gri ekrana bakakalıyorsunuz. Bu sürede ne altın kazanabiliyorsunuz ne de farm yapıp deneyim puanı toplayabiliyorsunuz. Yani tamamen boşuna geçiyor saniyeleriniz. Önceliğiniz rakibi öldürmekten ziyade kendinizi hayatta tutmak olsun. Eğer böyle olursa, rakip ormancı baskına geldiğinde siz hala hayatta olursunuz ve sizin ormancınız rakibi kıstırdığında o ölü olur. Gayet basit bir mantık ama milyonlarca oyuncunun Gümüş gibi bir kümede dolandığını göz önüne aldığımızda kimse basit düşünerek kazanmak istemiyor diyebiliriz. Bu da onların hatası. Öyle değil mi?

Kendinizi adayın

Bu adım belki de en kolayı çünkü LoL gibi bir MOBA’ya başlayıp bağlandığınızda, ondan ayrı durmak epey zor oluyor. Ama yukarıdaki maddeleri uygulayarak başarı elde etmek istiyorsanız da mutlak şekilde haftada oyun atmanız gerekiyor. Size günde 10 oyun oynayın ve 1 ayda Şampiyonluk aşamasına çıkın demiyoruz ancak yine deELO basamaklarını tırmanmak için günde en az oyun atmak şart. Bu oyunların daha az sıkıcı geçmesi için de arkadaşlarınızla atmanız yararınıza olacaktır. Hem böylece çıktığınızda birlikte çıkmış —bu taktiklerle düşmeniz pek olası değil ama— düştüğünüzde de birlikte düşmüş olursunuz.

Kötü zamanlarınızda birbirinizi motive eder ve bir sonraki oyun için daha sıkı hazırlanırsınız. Birbirinizin tekrarlarını izler ve kendinizin görmediği hataları bildirirsiniz. Bir LoL’cü daha ne ister ki…

Ne Düşünüyorsunuz?