mahkeme lokantası sahibi / Karaköy'ün Gastronomi Tarihi - OGGUSTO

Mahkeme Lokantası Sahibi

mahkeme lokantası sahibi

Kapılarını yılında açan Mahkeme Lokantası, gündüzleri esnaf lokantası akşamları ise çilingir sofralarıyla modern bir meyhaneye dönüşüyor. İstanbul’un tarihsel önem taşıyan semtlerinden Galata’da konumlanan mekânı İşletme Sahibi Emin Selim Akgül’den dinledik.

Mahkeme Lokantası, Cumhuriyetin kuruluş tarihine denk gelen 29 Ekim’de hayata geçiriliyor. İstanbul’un görkemli tarihine tanıklık etmiş Galata’da kapılarını açan mekân, ismini ise bulunduğu Galata Mahkemesi Sokağı’ndan alıyor. Geleneksel lezzetlerle hizmet verdiklerini belirten Emin Selim Akgül, “Osmanlı mutfağına da yer verdik” diyor.

Günün her saatine eşlik ediyor

Akgül, Karaköy’de hırdavat malzemeleri satarken, eksikliğini hissettiği şey öğle molalarında lezzetli yemek yiyebileceği bir lokantanın olmamasıydı. Bu düşünceyle iş yerini başka bir bölgeye taşımaya karar veren başarılı girişimci aslında Mahkeme Lokantası’nın temellerini de atmış oldu. Yer olarak Galata’yı seçen Emin Selim Akgül, daha sonra burayı insanların öğle molalarında lezzetli yemekler yiyebilecekleri bir esnaf lokantasına, akşamları ise çilingir sofrası eşliğinde kafalarını dağıtabilecekleri bir modern meyhaneye çeviriyor.

İmza lezzetlerden en sevilenlere…

Geleneksel Türk mutfağından Ege ve Akdeniz mutfağına uzanan geniş bir lezzet seçkisi sunuyor Mahkeme Lokantası. Farklı damaklara hitap etmeyi kendine misyon edinen mekân için menü hazırlığı ise bir o kadar önem arz ediyor. İşletme Müdürü Hande Sağlam menüde yer alan lezzetlerini bizlerle paylaşarak, “Soğuk başlangıçlar arasında kökeni Latin Amerika’ya dayanan portakal soslu levrek, tarçın ve bombay fasulye ile yapılan Ermeni usulü pilaki, sirkeyle servis edilen ıspanak kökü yer alıyor. Ara sıcaklarda ise kavrulmuş çam fıstığı ve pastırma, erimiş kızgın yağlı pastırmalı humus en popülerlerden. Mahkeme Lokantası’na özgü peynir ve beşamel soslu hazırlanan levrek sarma ise misafirlerimiz için ayrı bir deneyim oluyor. Ve son olarak kırmızı ette özenle marine edilmiş dana şaşlık ise mutlaka tadılması gereken lezzetlerimiz arasında.”

“Kış mevsiminin vazgeçilmezi kırmızı etler”

Mahkeme Lokantası’nda menü planlanması çok önemli. Bu süreçte öncelik ürünün mevsiminde olması. Emin Selim Akgül, mevsimsel lezzetlerden söz ederek, “Yaz mevsiminde kızartma ve un olmayan, az baharatlı ve az yağlı yiyecekleri, havanın soğumasıyla birlikte ise balığı tercih ediyoruz. Kış mevsiminin vazgeçilmezi ise kırmızı etlerin her çeşidini oluyor” ifadelerini kullanıyor.

Mahkeme Lokantası’nda en sevilen soğuk başlangıçların başında portakal soslu levrek ve pancarlı firig bulguru geliyor. Topik ve Ermeni usulü pilaki vazgeçilmez mezelerden. Lokantanın imzasını attığı lezzet ise “Mahkeme levrek sarma” oluyor. Başarılı işletmeci yeni sezona dair yeniliklerinden söz ederek, soğuk kış aylarında sıcak bir ortam yaratarak kış bahçesini hizmete açacaklarının müjdesini veriyor.

“Kadın misafirlerimiz gönüllerince eğlenebiliyor”

Mahkeme Lokantası’nı muadillerinden ayıran özelliklerini sorduğumuz Emin Selim Akgül şu cevabı veriyor: “Kadın misafirlerimizin grupça bir araya gelerek gönüllerince eğlenebilmesi ve Türk çayının eşsiz lezzeti fark yarattığımız noktalar.”

Mahkeme Lokantası dört katlı bir handa hizmet veriyor. Başarılı işletmeci Akgül ise ilerleyen zamanlarda bu hanı butik otele çevireceğinin müjdesini vererek sözlerini şöyle tamamlıyor: “Sağ tarafı Haliç manzarası, sol tarafı ise Galata Kulesi’ni kısmen de olsa gören terasımızda yaklaşık kapasiteli yeni nesil bir meyhaneyi İstanbul gastronomisine kazandırmayı düşünüyoruz.”

Sosyal Medya&#;da Paylaşın

Foodinlife

Bir bizden bir Latinlerden iki lokanta: Mahkeme Lokantası ve The Steeve By İsmet Saz

MAHKEME LOKANTASI: ATEŞ BALIĞI CIZIRDIYOR

Hep niyetlendiğim ama bir türlü gidemediğim Mahkeme Lokantası’ndayız. Dostumuz Sayım Çınar’la birkaç kez sözleştik ama kısıtlamalardan fırsat olmadı. Sonunda dostlarla keyifli bir muhakeme masasında buluştuk; Mahkeme Lokantası’nda. Karaköy Perşembe Pazarı’ndayız.

Bir bizden bir Latinlerden iki lokanta: Mahkeme Lokantası ve The Steeve By İsmet Saz

İstanbul meyhanelerine şarapların getirildiği tarihi Şarap İskelesi’nin karşısındaki bir sokak burası. Mahkeme Lokantası, Ceneviz Mahkemesi’ne komşu bir yüzyıl binasının içinde yer alıyor. Yüksek tavanlı şık bir esnaf lokantası ama akşamları çilingir kapıyı açıyor ve burası şıkır şıkır bir meyhane oluyor. Perşembe Pazarı esnafının kepenkleri indirmesiyle de sokağa masalar diziliyor; kadehler şıkırdıyor.

Bir bizden bir Latinlerden iki lokanta: Mahkeme Lokantası ve The Steeve By İsmet Saz

Karamelize soğanlı Bombay piyaz, Şam fıstıklı Girit ezme, portakallı marine levrek, ıspanak kökü salatası, cevizli kuru domates salatası, topik, şalgamlı bulgur, Ege usulü enginarlı fava, lakerda, közlenmiş patlıcanlı mutabbal, avokadolu somon salatası ve mezeler gerçekten çok lezzetli. Kalabalık bir grup olduğumuz için çeşidi bol tuttuk. Bazı mezelere de tur bindirmek zorunda kaldık; tekrar getirttik.

Ahtapot ızgara ile ısındık

Ara sıcakları sınırlı tuttuk ki taze sardalyeye yer kalsın. Otlu balık böreği, ot mücveri, yaprak ciğer, ahtapot ızgara ile ısındık. Ara sıcaktan, sıcaklara geçmeyecekler; kalamar tava, çıtır balık, balık köftesi, üç peynirli somon, deniz mahsulleri kokoreçi damaklarında çevirebilirler.

Ateş balığı sardalya mevsimi geldiği için şanslıyız. Hamsi kuşu gibi pişirilmiş lezzetli bir sardalya yedik. İdeal pişirme biçimi iç organlarını çıkarmadan ızgara etmektir. Eskiden buna “B…lu kebap” derdik. Şimdilerde kimse bu adla anmıyor. Bir de müsilaj filan, kaygılı herkes. İstanbul’da yaşadığımızı hissettiren ve vasiyeti, kıvamında pişirilmek olan sardalyaya selam olsun. Mahkeme Lokantası hem atmosferiyle hem mevkisiyle hem de lezzetiyle gidilecekler listesine eklenmeyi hak ediyor.

Bir bizden bir Latinlerden iki lokanta: Mahkeme Lokantası ve The Steeve By İsmet Saz

MEKSİKALI KOKOREÇ: THE STEEVE BY İSMET SAZ

Şef İsmet Saz, uzun süre yurt dışında yaşadıktan sonra İstanbul’a dönüş yapmış. Burada yaşayan yabancıların da özlediği tatları yerel lezzetlerle birleştirdiği menüsünü yaratmış. Latin mutfağı İsmet Saz’ın dokunuşlarıyla yerel tatlarla buluşmuş . Tako’lar, tapas’lar, cheviche’ler bizden lezzetler de içeriyor.

Şöyle ki; kokoreç tako, midye tavalı tako, dana tiftik lezzetinde tako Aslında Meksika’da döner tako’lar vardır ve bu yeni moda bir ürün değildir. ’lerin başında Lübnan’dan Latin Amerika’ya giden Osmanlı vatandaşları yanlarında döneri de götürmüşlerdi. yılında Meksika Lokantası açmış biri olarak söylüyorum.

Bir bizden bir Latinlerden iki lokanta: Mahkeme Lokantası ve The Steeve By İsmet Saz

Fotoğraf: Gürkan KILINÇ

10 yıllık ekşi mayayla yapılan ekmek

Şef İsmet Saz’ın yemeğe yaklaşımı şahane. Benim ziyaretimin olduğu gün bir yaza merhaba partisi olduğu için bazı yemekleri tatma fırsatım olmadı. Bunun için bir kez daha gitmek farz oldu. Domatesli ekmek, guancomole, karides baklava, patates bravas ve karnabahar bomb…

Bir bizden bir Latinlerden iki lokanta: Mahkeme Lokantası ve The Steeve By İsmet Saz

Tattığım her şey çizgi üstü lezzetliydi. The Steeve’e; yengeç Marmaris Dalyan’dan, karides İskenderun’dan, istiridye Fransa’dan, avokado Meksika’dan getiriliyor. Ekmek ise 10 yıllık ekşi maya ile özel olarak yapılıyor.

nest...

batman iftar saati 2021 viranşehir kaç kilometre seferberlik ne demek namaz nasıl kılınır ve hangi dualar okunur özel jimer anlamlı bayram mesajı maxoak 50.000 mah powerbank cin tırnağı nedir