nadide hayat cem / Nadide Hayat () - “Cast” credits - IMDb

Nadide Hayat Cem

nadide hayat cem

Nadide Hayat

Afişi Betimleyen: Nezahat ŞALKAMCI

Dikey, dikdörtgen afiş, gündüz vakti Nadide (Demet Akbağ), Yusuf Kaptan (Yetkin Dikinciler), Hoca (Sevil Akı), Ceren (Çisem Çancı), Bora (Batuhan Begimgil), Cem (Efecan Şenolsun), Aylin (Irmak Örnek), Kerim (Ümit Erlim) ve bir carette carettanın kumsalda çekilmiş fotoğrafından oluşuyor. Üstlerinde kuşlar uçuşuyor. Uzakta, denize açılmış bir tekne görünüyor. Nadide bir elinde kol çantası, diğer elinde defter kitabıyla ön planda durmuş, kocaman gülümseyerek kadraja bakıyor. Kırklarında, kahverengi gözlü, kumral bir kadın. Kahverengi küt saçları dalgalı ve kaküllü. Yakası açık, desenli, açık renk gömleğinin altına diz boyu, siyah, kloş bir etekle siyah sandaletler giymiş. Sağ elindeki siyah kol çantasının içinde sarı örgüsü görünüyor. Yusuf Kaptan, Nadide’nin sağ tarafında geride. Elinde yeşil kupası, tebessümle Nadide’ye bakıyor. Gri tişört, beyaz şort ve kısa bot giyip boynuna fular takmış. Kırklarında, renkli gözlü, bıyıklı, kıvırcık saçlı, kumral bir adam. Otuzlarının sonunda, yuvarlak yüzlü, iri kahverengi gözlü, kumral, uzun-maşalı saçlı bir kadın olan hoca, geride Nadide’yle Yusuf Kaptan’ın arasındaki boşluktan görünüyor. Kollarını göğsünde bağlayıp sağ dizini hafifçe öne kırmış. İfadesi mutsuz. Kısa kollu turuncu bir gömlekle siyah tayt giymiş. Ceren, Bora, Cem, Aylin ve Kerim, geride Nadide’nin sağ tarafından görünüyorlar. Beşi de yirmili yaşlarındalar. Hepsi de kadraja bakarak poz vermişler. Bora ellerini önünde duran Ceren’in gövdesine dolamış. İkisi de tebessüm ediyor. Mavi gözlü, kirli sakallı, sarışın bir genç olan Bora beyaz tişört, mavi kot pantolon ve kahverengi kısa bot giymiş. Ceren kumral, mavi gözlü, orta boylu. Uzun salık saçları maşalı. Üzerine kloş etekli, V yakalı, pembe, kısa bir elbise giymiş. Cem, kollarını göğsünde bağlamış, ciddiyetle onlardan birkaç adım geride duruyor. Kıvırcık küt saçlı, sarışın, renkli gözlü, kirli sakallı. Kısa kollu mavi gömlekle bordo pantolon giymiş. Aylin’le Kerim, Cem’in birkaç adım gerisindeler. Uzun saçlı, kumral bir genç kadın olan Aylin göğüs dekolteli yeşil bir badi, siyah mini şort ve önü açık desenli bir gömlek giymiş. Keyifle gülümseyen Kerim kahverengi saçlı, kahverengi gözlü, esmer bir genç. Bordo gömlekle, mavi kot pantolon giymiş.

Üstte siyah, büyük harflerle “TAFF PICTURES SUNAR”; beyaz büyük harflerle de “DEMET AKBAĞ, YETKİN DİKİNCİLER” yazarken; kırmızı küçük harflerle “Yeni başlangıçlara yelken açanlara” yazıyor. Alttaysa siyah büyük harflerle “ÇAĞAN IRMAK’TAN”; kırmızı harflerle de “NADİDE HAYAT” yazıyor. İ harfinin noktası kalp şeklinde yapılmış. Nadide Hayat’ın altında dört satır halinde, kahverengi büyük harflerle yan yana şunlar yazıyor; TAFF PICTURES SUNAR “NADİDE HAYAT” DEMET AKBAĞ, YETKİN DİKİNCİLER, SEVİL AKI, BATUHAN BEGİMGİL, ÇİSEM ÇANCI, EFECAN ŞENOLSUN, IRMAK ÖRNEK, ÜMİT ERLİM, SADİ CELİL CENGİZ, GİZEM ERDEM, BURAK CAN, ALİ KARAGÖZ, DORUK KAYRA SEVİR VE TARIK TARCAN. SES KAYIT CAN EROL, YARDIMCI YÖNETMEN FİKRET KADIOĞLU, KOSTÜM FUNDA BÜYÜK TUNAOĞLU, SANAT YÖNETMENİ MURAT GÜNEY, DIJITAL EFEKTLER DIGIFLAME, KURGU OĞUZ ÇELİK, UYGULAYICI YAPIMCI EBRU HAMAMCIOĞLU, GÖRÜNTÜ YÖNETMENİ BARIŞ ÖZBİÇER, MÜZİK EVANTHIA REMBOUTSIKA, YAPIM TASARIM BAŞAK ARABACIGİL SÖZERİ, SENARYO ALİ DEMİREL, ÇAĞAN IRMAK, EMRE ÖZDÜR, VOLKAN SÜMBÜL, YAPIMCI TAFF PICTURES, YÖNETMEN ÇAĞAN IRMAK En alt sırada facebook, twitter ve instagram logolarının altında nadide hayat yazmakta. Logoların devamında hürriyet, kral pop radyo, seafoodplus.info film verleih, seafoodplus.info ve taff pictures yazıyor.

ÇAĞAN IRMAK’IN ‘NADİDE HAYAT’ FİLMİNDE GENÇLİK ALGISI ÜZERİNE İNCELEME Ece AYDINER1 ÖZ: Sinema ile izleyici arasındaki ilişki, neredeyse sinemanın ortaya çıkışıyla birlikte incelenmeye başlamış bir konudur. Sinema, her ne kadar toplumdan beslense de toplumu yönlendiren bir araç görevi görmektedir. Sinemanın izleyiciyi etkilemesinin iki unsuru vardır; sinemanın verdiği ve izleyicinin dünyasında anlamlandırdığı görüntü. Feminist eleştiri açısından bakıldığında ise sinema, erkek gözünden erkek izleyiciye aktarım yapan bir araçtır. Ve kadının bu sinema içindeki rolü kısıtlanmış ve klişelerle doludur. Öte yandan 70’li yıllarda yapılan feminist çalışmalarla birlikte bu döngünün kırılmaya çalışıldığı görülmektedir. Bu makalede incelenecek filmde ise bir baş kadın karakter, izleyiciye bir erkek gözüyle aktarılmakta ve kadının korkuları erkek yorumuyla şekillendirilmektedir. Bu durumun nasıl bir aktarıma sebep olduğunu göstermek amaçlar arasındadır. Ayrıca, filmde geçen gençlik algısı üzerinde de durulacaktır. GİRİŞ Ataerkil bilinçdışının oturmasında kadın iki işlevle rol oynar; gerçek bir penise sahip olmadığı için hadım edilmeyi simgeler ve bu simgeyle çocuklarını yetiştirir. Böylece toplum içinde kadın, anlam yapıcı değil, taşıyıcı olarak kalır. Aynı zamanda erkeğin ötekisi olarak anlam bulur. Anaakım filmler, seyirciyi onun varlığına ilgisizmiş gibi yaparak dikizleyici konumuna sokar. Aynı zamanda izlemeyi narsist yönü içinde geliştirir. Bakma eylemindeki etken ve edilgen haz iki cins arasında bölünmüştür. Bakan ve etkin olan erkek, bakılan ise kadındır. Kadın, cinsel nesne olarak bakılabilir ve haz uyandırıcı olmaktadır. Kadın, cinsel 1 Ondokuz Mayıs Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Kadın ve Aile Araştırmaları ABD Yüksek Lisans Öğrencisi, [email protected] temaşanın ana nesnesidir. İçinde var olduğu tema cinsel haz uyandırmak üzerine kurulmuştur. Egemen erkek dünyasında kadın perde önünde ve rol arkadaşlarının yanında izlenesi bir cinsel objedir. Ele alınan ‘Nadide Hayat’ isimli filmde de görüleceği üzere, kadın ‘bakılan olma’ statüsünü kaybetme gerçeğiyle yüz yüze kaldığı için gençliğe karşı bir istek, bir özlem duymaktadır. Nadide’nin bir cinsel objeye dönüşmesi, sahneye onunla birlikte bir erkeğin girmesiyle birlikte gözlemlenmektedir. Nadide’nin ‘kadınlığı’ erkek üzerinden tanımlanan bir kadınlıktır. Bunda yönetmenin erkek oluşu ve sinemanın hala izleyiciyi erkek olarak algılamasının payı büyük olsa da bir yandan da Nadide’nin filmin sonuna doğru yok olan ‘feminist görüşleri’ vardır. Bu makalede ‘Nadide Hayat’ filminin seçilmesinde amaç; kadının modern dünyada hala erkek egemen zihniyetin düşünceleriyle hareket etmekte, buna göre hayatını şekillendirmekte ve bu durumun sancılarını çekmekte olduğunu ‘kadının gençliği’ üzerinden göstermektir. Ayrıca, bir anne figürü olan kadın ile erkeğin, genç nesille arasında uyum sağlamaya çalışmasında cinsiyetlerinden ziyade karakterlerinin önemli olduğu Nadide, Kaptan ve hocaları üzerinden gösterilmeye çalışılacaktır. Gençlerin karakterleri üzerinde sosyal medya ve çevrenin etkisini de sahneler yoluyla göstermek amaçlanmaktadır. Film, baş karakterin gözünden içsel odaklanma ile anlatıldığı için bahsi geçen karakterlere sübjektif biçimde yaklaşılmıştır. ÇAĞAN IRMAK Çağan Irmak filmleri, konuları açısından incelendiğinde çeşitlilik göze çarpan özelliklerdendir. Birçok yönetmen çok sayıda film çekmesine karşın konu çeşitliliği konusunda kısır kalırken, Irmak’ta bu durum pek görülmemektedir. Temelde anlatılmak, seyirciye verilmek istenen mesaj aynı olsa bile filmlerinde farklı karakterler, temalar ve olay örgüleri kullanarak bu mesajı farklı biçimlerde iletmeyi başarmış bir yönetmen ve yazardır. “Yönetmenin hikayelerinin birçoğu, hayata tutunamayanların ya da tutunmaya çalışanların başardıkları veya başaramadıkları üzerine kuruludur.”2 2ERTAŞ, R. M., (), Auteur Bir Yönetmen Olarak Çağan Irmak, Atatürk Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Radyo Sinema Televizyon Anabilim Dalı Yüksek Lisans Tezi Irmak’ın hikayeleri, genel olarak hayatta karşılaşılabilecek hikayelerdir. Bu durum, izleyicilerin olayla özdeşleşmesini sağlar. Ancak konuların gerçek hayattan oluşu hikâyenin heyecanını azaltacak izlenimi verse de filmlerdeki karakterlerin tepki ve davranışlarının marjinalliği konuyu farklı yerlere sürüklemeyi başarmaktadır. Yönetmenin birçok filminin temasında aile görülse ya da hissedilse de Nadide Hayat daha ziyade orta yaşlarda bir kadının yalnızlığı üzerine kurulmuş bir filmdir. Irmak’ın aile temalı filmlerinde ataerkil unsurlar oldukça büyük ölçüde göze çarpmaktadır. Bu durum Nadide Hayat filminde de görülmektedir. Yalnızca ailenin değil, başarılı sayılabilecek bütün oluşumların lideri erkektir. Zaten filmlerinde oluşturduğu hiyerarşik yapıyı bu filmde de görmek mümkündür. Eşi öldükten sonra Nadide, evin sözü geçen (!) büyüğü, büyükanne konumuna getirilmiştir. Bu da karakterin olduğu kişiyle olmak istediği kişi arasında çatışma doğurmuş ve Nadide’nin hayatının iplerini eline alma içgüdüsüyle hareket etmesine sebep olmuştur. Çağan Irmak filmlerinde kadınlar genelde kamusal alana karışmasalar da Nadide Hayat adlı filmde bu döngü az da olsa kırılmıştır.3 FİLM ANLATISI Nadide (Demet Akbağ), kocasının vefatının ardından otuz yıl önce yarım bıraktığı üniversiteye geri dönen bir kadındır. Ancak bıraktığı üniversiteyi eskisinden çok daha farklı bulur ve gelişen yeni şartlara uyum sağlamaya çalışırken kendini kanıtlaması adına bir fırsat edinir. Kocasının vefatından sonra kendisini boşlukta hisseden Nadide, yaşıtları ile birlikte yapabileceği aktiviteler içinde bulunsa da bundan istediği doyumu alamayan bir kadındır. Üniversitelere af çıktığını öğrenmesi ise kaderinde bir dönüm noktası olmuştur. Bu dönüşün ardından Nadide’nin yeni şartlara uyum sağlaması ve kendine bir misyon edinmesi nüktedan bir dille seyircilere sunulmaktadır. Baş Karakterin Çevresi Tarafından Kısıtlanışı 3ÖZBULDUK KILIÇ, I., (), Sinema Seyirci İlişkisi: Çağan Irmak Filmlerinin Alımlanması, Gazi Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Radyo Sinema Televizyon Anabilim Dalı Yüksek Lisans Tezi Film, Nadide’nin üstünde dalgıç kıyafetiyle deniz kenarında oturduğu bir sahneyle başlar. Kendisi, ölüp ölmediğini sorgulamaktadır. Ardından sahne bir cenaze evine çevrilir, Nadide’nin otuz yıllık eşi ölmüştür. Herkes gittikten sonra Nadide kendi hayal dünyasına dalar ve bu hayalde kızı ondan bahsederken “Bu yaştan sonra ne yapacak?” cümlesini kurar. Nadide, toplum tarafından orta yaş, belki de yaşlı sayılabilecek konumda olan bir kadın imajı çizmektedir. Oğlunun ve torununun cevapları da orta yaşta dul kalmış bu kadını ev içine hapsedecek tarzda cevaplar olduğu görülmektedir. Bu durum, kadının özel alanda kalması tahakkümüne dayalı eril zihniyetin bir yansıması olarak karşımıza çıkmaktadır. Vefat eden eşinin cevabı olan “Bir koltukta kocasın” cümlesi de Nadide’nin aslında kendisini yalnız, yaşlı ve itilmiş gördüğünün göstergesidir. Söz alan Nadide’nin gelecekle ilgili kurduğu hayallerinde ise gençleşmek ve uzun yaşamak arzusu göze çarpmaktadır. Aslında kendisi yaşlanmaktan korkmaktadır. Kendi yaşıtlarıyla birlikte içinde bulunduğu sosyal aktiviteler de kendisini tatmin etmemektedir. Bu, kadının bulunduğu durum ile çatışmasını gözler önüne sermektedir. Nadide, yaşlanmakla beraber kadınlık yitiminden korkar ve bunun önüne geçmek ister. Eğitime Geri Dönüş Bir gün yemek masasında torunun tabletinde okuduğu haber ile geçmişe döner. Sahne, otuz yıl öncesi İstanbul Üniversitesi’dir. Genç kızlar, Tarık Akan’ın filmi hakkında konuşmaktadırlar. Kızların konuşmaları gönül ilişkileri üzerineyken Nadide, radikal bir kararla okulu bırakacağını açıklar. Yıllar sonra okula tekrar kayıt olduğunda ise kızı tarafından yaşı nedeniyle bu işin üstesinden gelemeyeceği fikri öne sürülür. Bu iki sahne de kadınların ‘şekilci’ düşünen varlıklar olarak yansıtıldığını görmek mümkündür. Kafeterya sahnesinde kadınlar ilişkiler ve oyuncular üzerine ‘boş’ sohbetler ederken ikinci sahnede kızının annesinin okumaya geri dönmesine karşı çıkarken yaş argümanını ileri sürmesi örnek gösterilebilir. Kuşak Çatışmasının Sıralara Taşınışı Nadide’nin ilk ders gününde filmin genç karakterleriyle tanışırız; öğrenciler lakayt tavırlı tiplerdir, olayları ve kişileri ciddiye almayan, ‘dalga geçen’ insanlardır. Nadide, yaşı nedeniyle hoca sanıldığı için dersin başında bir karışıklık olur ve sınıftakiler bunu da gülünecek bir durum olarak alıp umursamazlar. Burada resmedilen gençlik tüketim toplumunun bir sonucu olan postmodern bireylerdir.4 Dersten sonra kafeteryada ise Nadide yanlarına geldiğinde bundan rahatsız olarak onu yanlarında istemezler. Ayrıca kendisiyle alay ederler. Yemek alışkanlıklarının abur cubur üzerine kurulu olması Nadide’yi rahatsız eder. Kerim’in yaptığı ‘genç işi’ şakayı anlayıp karşılık vermesi grubun dikkatini olumlu yönde çekmesine neden olur. Nadide’nin sonunda dayanamayıp gençlere ‘kuşak çatışması klişesine son vermeleri gerektiğini’ söylemesinin ardından aslında kendisi de genç kuşağın halinden memnun olmadığını gösteren örnekler verir. Burada Nadide’nin yeni nesle uyma ve onunla karşıt olma arasında bocaladığını görmek mümkündür. Nadide, sınıf arkadaşları ve değişmiş olan eğitim düzenine uyum sağlamak adına yardım alır ve yeni nesle ayak uydurmak için gayret gösterir. Onun bu çabası, filmin başında kendi yaşıtlarının oluşturduğu topluluğa ayak uydurma konusunda fazla zahmet çekmeyeceği halde bu yeni topluluğa adapte olma isteği, onun aslında ‘genç hissettiğinin’ bir göstergesidir. Gençliğin Ekrana Yansıtılışı Film, ayrıca yeni neslin ikili ilişkilerinde sosyal medyanın yerini de gösteren bir sahne sunmaktadır. Bora, Ceren’in paylaştığı fotoğrafın ‘müstehcen’ olduğu düşüncesiyle kızın üstünde silmesi için baskı yapmıştır. Ceren ise Bora’nın sosyal mecralardaki aktiviteleriyle ilgili agresif bir çıkışta bulunmuştur. Bu durum, sosyal medyanın özellikle gençler arasındaki ilişkilerde nasıl olumsuz etkiler bıraktığının bir göstergesi sayılabilir. Ayrıca, görevli olarak gittikleri bir yerde dahi sosyal medyayı bir kenara bırakamamaları, gençliğin sosyal medyanın kendi narsist kişiliklerini tatmin etme yolunda etkili bir araç olduğunun da göstergesidir. Filmin ilerleyen sahnelerinde, öğrencilerin hoca inisiyatifiyle bir partiye katılması ve partide talihsiz olaylar olmasının bütün sorumluluğu hoca tarafından öğrencilere atılmıştır. Bir 4BAYHAN, V., (), Gençlik ve Postmodern Kimlik Örüntüleri- Üniversite Gençliğinin Sosyolojik Profili (İnönü Üniversitesi Uygulaması), Gençlik Araştırmaları Dergisi, Cilt:1, Sayı:1 otoritenin varlığı gençleri yapmak istediklerinden ya da bulundukları faaliyetlerden uzak tutmamıştır. Burada sorumluluğun öğrencilerin üzerine atılması da, onların bu konuda üstlerine düşen yükümlülükten pay almaları ve olgunlaşmaları gerektiğinin bir işareti olarak karşımıza çıkmaktadır. Karakterlerin Olgunlaşma Süreci ve Baş Karakterin Kamusal Alandan Çekilişi Son sahnede ise, Nadide bir kıyı kenarında ailesi ve Kaptan ile birlikte mutlu resmedilmiştir. Gençlerin gönderdiği çantada hayatlarının ilerleyen zamanlarında nasıl hareket ettiklerini açıklayan fotoğraflar ve mektup vardır. Genç olmanın çılgınlığını mezuniyetle birlikte üstlerinden atan gençler, yetişkinlik hırkasını üstlerine alarak daha ‘oturaklı’ davrandıkları hayatlarına geçiş yapmışlardır. Ayrıca Nadide’nin henüz mezun olmadığı bilgisi de sonda verilmektedir. Bu durumda Nadide, yine bir erkek için kamudaki varlığını silerek özel içine sıkışmış ve erkek izleyici tatmini oluşturarak ataerkil otoritenin kurallarına uyum sağlamıştır. Bir Otorite Figürü Olarak Erkek Filmde, olgunluğa erişmiş iki kadın karakter görülmektedir; Nadide ve hoca. Hoca, bulunduğu statü nedeniyle bir otorite unsuru olsa da filmde ondan ziyade Kaptan karakteri öğrencilerin uyması gereken kuralları koyan bir figür olarak ortaya çıkar. Ki tekneye binildiği andan itibaren kaptan, resmen teknedeki herkesin üstünde bir korku imparatorluğu oluşturmak ister gibi başlarına gelecekleri gösterme çabasına girmiştir. Kaptanın hırçın ve saldırgan halleri onun, teknedeki diğer kişiler üzerinde bir ‘Leviathan’ gibi korkuyla yönetme güdüsüyle hareket etmesine neden olur. Erkeğin bu korkutucu figürü karşısında hoca pasif ve onun lafıyla hareket eder bir tavır sergiler ve ‘teknenin sınırları dışında’ otoritesini koruma çabasına girişir. Ancak onun bu otoritesini yıkan yine bir kadın olan Nadide olur. Aynı şekilde Nadide, tekne sınırları içinde kadına ait görülen temizlik ve yemek işleriyle yükümlendirilen bir figürdür. Aynı şekilde, gençlere bir ‘abla’ gibi yaklaşması da onun ‘kadın şefkatinin’ taşıyıcısı olduğu fikrinin doğmasına sebep olur. Hoca figürünün otoriter tavrının ise fazla erkeksi olduğunu söylemek mümkündür. Sonuç olarak öğrenciler tekne içinde ve dışında erkek otoritesinden kurtulamazlar. Bu sıkıntılı durumun içinde ‘kadın şefkati’ onlar için -özellikle Cem karakteri- sığınılacak bir liman görevi görür. SONUÇ Nadide’nin içinde bulunduğu duygu durumu ve kendine oluşturduğu ahlak yapısı, ataerkil toplum tarafından kodlanmıştır ve Nadide bu kodlar üzerine yaşamış bir kadındır. Nadide’nin okula geri dönmesi olumlu bir adım olarak algılansa da yeni erkek düzeninde kadının eğitim alması olumsuz görünmemektedir. Ancak Nadide zaten filmin sonunda yine bir erkek için eğitimini yarıda bırakır. Aslında film, bir kadının yıllar sonra bile aynı döngüyle erkekliği yeniden oluşturmasını anlatmaktadır. Filmin başında Nadide’nin eşinin ölümü, Nadide’nin hayatında ‘onun kendisini yönetebileceği’ yeni bir sayfanın açılması gibi görünse de aslında Nadide toplumsal cinsiyet rolleri tarafından çevrelenmiş ve onları yeniden üreten bir konumdadır. Kadının, bireysel var olmasının olumlanmasındansa aşağı görüldüğü eril zihniyetli bu filmde, Nadide tek başına hayatta kalan bir profil çizmeyi başaramamaktadır. Nadide’nin gençlik ile çatışması da filmin bir diğer kadın ezici boyutudur. Nadide’nin gençlik zamanına dönülen flashbacklerde çevresindeki diğer kadınlar ona okulu bırakmaması gerektiğini söyleseler de Nadide ‘ailesi için’ okulunu bırakan fedakâr kadın profili çizmektedir. Ayrıca dönemin kadın tiplemesi de havai ve aklı ancak magazine çalışan olarak çizilmektedir. Film, gençlik konusunu günümüz sinemasında olduğu gibi ‘aklı bir karış havadalık’ dönemi olarak ele almıştır. Karakterler alaycı, çabuk ilgisini kaybeden, sürekli hareket halinde olan ve sonunda idrak ile birlikte üniversite hayatının sonuna gelen kişilerdir. Bunun yanı sıra, postmodern bireyler olarak kendi farklılıklarının bilincinde hareket etme güdümündedirler. Bu durum, kendi cinsel tercihlerini hayata yansıtma ve bundan çekinmeme olarak da ötekilere filmlerinde sık yer veren Irmak’ın bu filminde de yer edinmiştir. Gençlerin, yaşadıkları tüketim çağı içinde buna ayak uydurmaya çalışarak var olma çabaları, filmde kuşak çatışmasına zemin hazırlamaktadır. Farklı kuşaktan olan Nadide, Kaptan ve hocaları daha ‘benzer’ düşünceler içinde bulunurken, Y kuşağı olarak adlandırılan bu gençlik, daha bireyselleşmiş ve farklı fikirleri olan insanlar olarak karşımıza çıkarlar. Cem karakteri, diğerlerinden farklı şekilde daha oturaklı bir kişi olarak gösterildiği için ‘dede’ olarak anılan bir karakter olarak ön plana çıkmaktadır. Gençlik algısı, tamamen hayatın içinde, canlı ve aktif olmakla özdeşleşmiştir. Genç, yarınını düşünmeden bugünü yaşamaya odaklı hayatını sürdüren bir varlıktır. Ancak hayatta olduğu yeri ve önemini anlamaya başladığında olgunlaşır. Yine de olgunlaştıkları evrede bile hepsinin farklı yollardan gitmesi, karakterlerin yetiştiği modern dünyanın tercihleri üzerindeki etkisine bir örnektir. KAYNAKÇA BAYHAN, V., (), Gençlik ve Postmodern Kimlik Örüntüleri- Üniversite Gençliğinin Sosyolojik Profili (İnönü Üniversitesi Uygulaması), Gençlik Araştırmaları Dergisi, Cilt:1, Sayı:1 BÜKER, S., GÜRHAN TOPÇU, Y., (), Sinema Tarih, Kuram, Eleştiri, Gazi Üniversitesi İletişim Fakültesi, Kırkıncı Yıl Kitaplığı No ÇELİK, K., (), “Genç Olmak Zor İş”: Türkiye’de Genç Olmayı Etkileyen Bazı Unsurlar, Gençlik Araştırmaları Dergisi, Cilt:1, Sayı:1 ERTAŞ, R. M., (), Auteur Bir Yönetmen Olarak Çağan Irmak, Atatürk Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Radyo Sinema Televizyon Anabilim Dalı Yüksek Lisans Tezi GÖRGÜN BARAN, A., (), Genç ve Gençlik: Sosyolojik Bakış, Gençlik Araştırmaları Dergisi, Cilt:1, Sayı:1 GÜÇLÜ, M., (), Gençlik Döneminde Boş Zaman Faaliyetlerinin Yeri ve Önemi, Gençlik Araştırmaları Dergisi, Cilt:1, Sayı:1 KARAAZİZ, M., ERDEM ATAK, İ., (), Narsisizm ve Narsisizmle İlgili Araştırmalar Üzerine Bir Gözden Geçirme, Nesne Dergisi, 1 (2), s. OĞUZ, C., (), Selfie: “Narsisizm” Mi, “Görsel İtiraz” Mı?, Akademik Bakış Dergisi, Sayı: 65 ÖZBULDUK KILIÇ, I., (), Sinema Seyirci İlişkisi: Çağan Irmak Filmlerinin Alımlanması, Gazi Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Radyo Sinema Televizyon Anabilim Dalı Yüksek Lisans Tezi ÖZTÜRK, S. R., (). Türkiye Sinema Literatüründen Kadınlara Bakmak. S. Sancar (Der.), Birkaç Arpa Boyu Yüzyıla Girerken Türkiye’de Feminist Çalışmalar (Prof. Dr. Nermin Abadan Unat'a Armağan, s. ). İstanbul: Koç Üniversitesi Yay. SÖZEN, M., (). Sinemasal Anlatıda Bakış Açısı Kavramı Ve Örnek Çözümlemeler, Selçuk Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi, 20,

Nadide Hayat filmi nerede ve ne zaman çekildi? Nadide Hayat filminin konusu nedir? Nadide Hayat oyuncuları kimlerdir? İşte Çağan Irmak’ın Nadide Hayat filmi!

Senaryosu ve yönetmenli&#;ini Ça&#;an Irmak’&#;n üstlendi&#;i “Nadide Hayat” filmi vizyona girdi&#;i tarihinde ,34 TL has&#;lat elde ederek ciddi bir izlenme oran&#;na eri&#;ti. &#;zlemeyenler ve yeniden izlemek isteyenler için ATV ekran&#;nda olacak Nadide Hayat filmi oyunculuk performanslar&#; ve de&#;i&#;ik hikayesiyle izleyicisinin gönlüne yerle&#;meyi ba&#;ar&#;yor. Filmin fragmanlar&#;n&#;n gösterilmesinden sonra vatanda&#;lar “Nadide Hayat konusu ne, Nadide Hayat oyuncular&#; kim” sorular&#;na cevap bulmak için aramalar&#;n&#; artt&#;rd&#;.

E&#;ini kaybeden Nadide (Demet Akba&#;) çocuklar&#;n&#;n da evlenmesinden sonra evde yaln&#;z ba&#;&#;na kal&#;r. Bir süre kurslara giden ve kendine hobi edinmeye çal&#;&#;an Nadide hayat&#;n&#; kökten de&#;i&#;tirecek bir karar verir. A&#;&#;k oldu&#;u adamla evlenmek için okulu b&#;rakan Nadide 20 y&#;l sonra yeniden üniversite s&#;ralar&#;na geri döner. &#;lk ba&#;larda durumu yad&#;rgan Nadide okul projesi için bir geziye kat&#;l&#;r. Orada Yusuf Kaptan (Yetkin Dikinciler) ile tan&#;&#;an Nadide kendini yepyeni bir hayat&#;n ortas&#;nda bulur.

Screenshot_1
Nadide Hayat filminin ba&#;rolünde Demet Akba&#; bulunurken; oyuncu kadrosunda ise Yetkin Dikinciler, Ümit Erlim, Suzan Karde&#;, Gizem Erdem, Sadi Celil Cengiz, &#;evket Genç, Sevil Ak&#;, Irmak Örnek, Efecan &#;enolsun, Burak Can, Batuhan Begimgil, Çisem Çanc&#;, Ali Karagöz ve Doruk Kayra Sevir yer al&#;yor.

Nadide Hayat Nerede Çekildi?

Nadide Hayat filminin çekimlerine &#;stanbul Üniversitesinde ba&#;land&#;. Ard&#;ndan ekip ve oyuncular di&#;er sahneleri çekmek için Mu&#;la’n&#;n yolunu tuttu.

ANASAYFAYA DÖNMEK &#;Ç&#;N TIKLAYINIZ

Nadide Hayat oyuncuları kimler? Konusu nedir? Nadide Hayat nerede çekildi?

Nadide Hayat oyuncuları kimler? Nadide Hayat nerede çekildi? soruları komedi tarzındaki filme ilgi duyanlar tarafından araştırılıyor. Nadide Hayat filminde 50'sinden sonra hayatı değişen Nadide isimli kadının hikayesi paylaşılıyor. yılının Aralık ayında beyaz perdede izleyici ile buluşan Nadide Hayat 9 milyon lirayı aşan hasılat topladı. İşte Nadide Hayat'a dair detaylar

NADİDE HAYAT NEREDE ÇEKİLDİ?

Nadide Hayat'ın çekimleri İstanbul Üniversitesi ve Muğla'da gerçekleştirildi.

NADİDE HAYAT FİLMİNİN OYUNCULARI KİMLER?

Nadide Hayat'ın oyuncu kadrosunda Demet Akbağ (Nadide), Yetkin Dikinciler (Yusuf Kaptan, Ümit Erlim (Kerim), Suzan Kardeş Gizem Erdem (Nadide'nin kızı), Sadi Celil Cengiz (Nadide'nin damadı), Şevket Genç (Tayfa), Sevil Akı, Irmak Örnek, Efecan Şenolsun, Burak Can, Batuhan Begimgil, Çisem Çancı, Ali Karagöz ve Doruk Kayra Sevir yer alıyor.

NADİDE HAYAT FİLMİNİN KONUSU NEDİR?

Nadide Hanım, 30 yıllık hayat arkadaşını ani biçimde kaybedince, hayat karşısında ne istediğinin boşluğunu yaşar. Bir dönem kendisine hobiler edinmeye çalışsa da, hepsi birer geçici heves olarak kalır. Dikiş kursundan, koroya; gezilerden kabul günlerine hiçbir aktivitede aradığı mutluluğu bulayan Nadide Hanım, gazetede gördüğü bir haberle kendisini önce okul sıralarında, ardından mavi sulara kendini atar. Bir grup genç ve gizemli bir kaptan ile "yeni bir başlangıca" yelken açar!

nest...

batman iftar saati 2021 viranşehir kaç kilometre seferberlik ne demek namaz nasıl kılınır ve hangi dualar okunur özel jimer anlamlı bayram mesajı maxoak 50.000 mah powerbank cin tırnağı nedir