nesebin tespiti davası / Babalık Davası(Babalığın Tespiti Davası) | Delil Hukuk Bürosu

Nesebin Tespiti Davası

nesebin tespiti davası

Nesebin Reddi(Soybağının Reddi) Davası

Tanıma, Soybağının Reddi ve Babalık Davası

Makalemizde, Yargıtay kararlarıyla birlikte üç konuyu güncel uygulamalarıyla açıklayacağız:

  • Soybağının reddi,

  • Babanın çocuğu tanıması,

  • Babalık davası.

Başka bir erkekle soybağı bulunmayan bir çocuk ile tanıma yolu ile soybağı kurulabilir. Ancak, bir erkekle soybağı bulunan çocuğun soybağı, babalık davası veya soybağının reddi davası ile değiştirilebilir. Özellikle belirtelim ki; soybağının reddi davası ile babalık davası, aynı dava dosyası ile görülemez. Her iki davanın da ayrı ayrı açılması gerekir.

Soybağının (nesebin) reddi davası

Evlilik devam ederken veya evliliğin sona ermesinden başlayarak üçyüz gün içinde doğan çocuğun babası erkek eştir. Çocuğun erkek eşe ait olduğuna dair kabule “babalık karinesi” denilmektedir. Bu süre geçtikten sonra doğan çocuğun erkek eşe bağlanması, ananın evlilik sırasında gebe kaldığının ispatıyla mümkündür. Erkek eşin gaipliğine karar verilmesi hâlinde üçyüz günlük süre, ölüm tehlikesi veya son haber tarihinden işlemeye başlar.

Erkek eş, çocuğun kendisinden olmadığını iddia ediyorsa soybağının reddi davası açarak babalık karinesini çürütebilir. Soybağının reddi davası, ana ve çocuğa karşı açılır.

Çocuk da soybağının reddi (nesebin reddi) davası açma hakkına sahiptir. Bu dava, ana ve kocaya karşı açılır.

Soybağının (nesebin) reddi davasında ispat

  • Evlilik içinde ana rahmine düşme

    • Çocuk evlilik içinde ana rahmine düşmüşse davacı, kocanın baba olmadığını ispat etmek zorundadır.

    • Evlenmeden başlayarak en az yüzseksen gün geçtikten sonra ve evliliğin sona ermesinden başlayarak en fazla üçyüz gün içinde doğan çocuk evlilik içinde ana rahmine düşmüş sayılır.

  • Evlenmeden önce veya ayrı yaşama sırasında ana rahmine düşme

    • Çocuk, evlenmeden önce veya ayrı yaşama sırasında ana rahmine düşmüşse, davacının başka bir kanıt getirmesi gerekmez.

    • Ancak, gebe kalma döneminde kocanın karısı ile cinsel ilişkide bulunduğu konusunda inandırıcı kanıtlar varsa, kocanın babalığına ilişkin karine geçerliliğini korur.

Soybağının (nesebin) reddi davasında hak düşürücü süreler

Koca, davayı, doğumu ve baba olmadığını veya ananın gebe kaldığı sırada başka bir erkek ile cinsel ilişkide bulunduğunu öğrendiği tarihten başlayarak bir yıl içinde açmak zorundadır.

Çocuk, ergin olduğu tarihten başlayarak en geç bir yıl içinde dava açmak zorundadır.

Gecikme haklı bir sebebe dayanıyorsa, bir yıllık süre bu sebebin ortadan kalktığı tarihte işlemeye başlar. Karinelerin çakışması

Çocuk evliliğin sona ermesinden başlayarak üçyüz gün içinde doğmuş ve ana da bu arada yeniden evlenmiş olursa, ikinci evlilikteki koca baba sayılır.

Bu karine çürütülürse ilk evlilikteki koca baba sayılır.

Soybağının reddi davasında diğer ilgililerin dava hakkı

Dava açma süresinin geçmesinden önce kocanın ölmesi veya gaipliğine karar verilmesi ya da sürekli olarak ayırt etme gücünü kaybetmesi hâllerinde kocanın altsoyu, anası, babası veya baba olduğunu iddia eden kişi, doğumu ve kocanın ölümünü, sürekli olarak ayırt etme gücünü kaybettiğini veya hakkında gaiplik kararı alındığını öğrenmelerinden başlayarak bir yıl içinde soybağının reddi davasını açabilir.

Ergin olmayan çocuğa atanacak kayyım, atama kararının kendisine tebliğinden başlayarak bir yıl içinde soybağının reddi davasını açar.

Kocanın açacağı soybağının reddi davasına ilişkin hükümler kıyas yoluyla uygulanır.

Sonradan evlenme halinde soybağı (nesep) nasıl belirlenir?

Evlilik dışında doğan çocuk, ana ve babasının birbiriyle evlenmesi hâlinde kendiliğinden evlilik içinde doğan çocuklara ilişkin hükümlere tâbi olur.

Eşler, evlilik dışında doğmuş olan ortak çocuklarını, evlenme sırasında veya evlenmeden sonra, yerleşim yerlerindeki veya evlenmenin yapıldığı yerdeki nüfus memuruna bildirmek zorundadırlar.

Bildirimin yapılmamış olması, çocuğun evlilik içinde doğan çocuklara ilişkin hükümlere tâbi olmasını engellemez.

Daha önce tanıma veya babalığa hükümle soybağı (nesep) kurulmuş çocukların ana ve babası birbiriyle evlenince, nüfus memuru re’sen gerekli işlemi yapar.

Sonradan evlenme durumunda soybağına itiraz

Ana ve babanın yasal mirasçıları, çocuk ve Cumhuriyet savcısı sonradan evlenme yoluyla soybağının kurulmasına itiraz edebilirler. İtiraz eden, kocanın baba olmadığını ispatla yükümlüdür.

Çocuğun altsoyu da, çocuğun ölmüş ya da ayırt etme gücünü sürekli olarak kaybetmiş olması hâlinde itiraz hakkına sahiptir.

Tanımanın iptaline ilişkin hükümler kıyas yoluyla uygulanır.

Soybağının (nesbin) reddi davasında görevli ve yetkili mahkeme

Soybağının reddi, yani nesebin düzeltilmesi davasına bakmaya aile mahkemesi görevlidir.

Davaya bakmaya yetkili mahkemeler şunlardır:

  • Davacı veya davalı taraflardan herhangi birinin yerleşim yeri mahkemesi *soybağının düzeltilmesi davasını** görmeye yetkilidir.

  • Çocuğun doğduğu yerleşim yeri mahkemesi de soybağının reddi davasına bakmaya yetkilidir.

Babanın çocuğu tanıması


Tanıma, babanın, nüfus memuruna veya mahkemeye yazılı başvurusu ya da resmî senette veya vasiyetnamesinde yapacağı beyanla olur.

Tanıma beyanında bulunan kimse küçük veya kısıtlı ise, veli veya vasisinin de rızası gereklidir.

Başka bir erkek ile soybağı bulunan çocuk, bu bağ geçersiz kılınmadıkça tanınamaz.

Beyanda bulunulan nüfus memuru, sulh hâkimi, noter veya vasiyetnameyi açan hâkim, tanımayı babanın ve çocuğun kayıtlı bulunduğu nüfus memurluklarına bildirir.

Çocuğun kayıtlı bulunduğu nüfus memurluğu da tanımayı çocuğa, anasına, çocuk vesayet altında ise vesayet makamına bildirir.

Tanımanın iptali davası

  • Tanıyanın dava hakkı

    • Tanıyan, yanılma, aldatma veya korkutma sebebiyle tanımanın iptalini dava edebilir.

    • İptal davası anaya ve çocuğa karşı açılır.

  • İlgililerin dava hakkı

    • Ana, çocuk ve çocuğun ölümü hâlinde altsoyu, Cumhuriyet savcısı, Hazine ve diğer ilgililer tanımanın iptalini dava edebilirler.

    • Dava tanıyana, tanıyan ölmüşse mirasçılarına karşı açılır.

Tanımanın iptali davasında ispat yükü

Davacı, tanıyanın baba olmadığını ispatla yükümlüdür.

Ana veya çocuk tarafından tanıyanın baba olmadığı iddiasıyla açılan iptal davasında ispat yükü, tanıyanın, gebe kalma döneminde ana ile cinsel ilişkide bulunduğuna ilişkin inandırıcı kanıtları göstermesinden sonra doğar. Tanımanın iptali davasında hak düşürücü süreler

Tanıyanın dava hakkı, iptal sebebinin öğrenildiği veya korkunun etkisinin ortadan kalktığı tarihten başlayarak bir yıl ve her hâlde tanımanın üzerinden beş yıl geçmekle düşer.

İlgililerin dava hakkı, davacının tanımayı ve tanıyanın çocuğun babası olamayacağını öğrendiği tarihten başlayarak bir yıl ve her hâlde tanımanın üzerinden beş yıl geçmekle düşer.

Çocuğun dava hakkı, ergin olmasından başlayarak bir yıl geçmekle düşer.

Yukarıdaki süreler geçtiği hâlde gecikmeyi haklı kılan sebep varsa, sebebin ortadan kalkmasından başlayarak bir ay içinde dava açılabilir.

Babalık davası


Çocuk ile baba arasındaki soybağının mahkemece belirlenmesini ana ve çocuk isteyebilirler.

Dava babaya, baba ölmüşse mirasçılarına karşı açılır.

Babalık davası, Cumhuriyet savcısına ve Hazineye; dava ana tarafından açılmışsa kayyıma; kayyım tarafından açılmışsa anaya ihbar edilir. Babalık davasında karine

Davalının, çocuğun doğumundan önceki üçyüzüncü gün ile yüzsekseninci gün arasında ana ile cinsel ilişkide bulunmuş olması, babalığa karine sayılır.

Bu sürenin dışında olsa bile fiilî gebe kalma döneminde davalının ana ile cinsel ilişkide bulunduğu tespit edilirse aynı karine geçerli olur.

Davalı, çocuğun babası olmasının olanaksızlığını veya bir üçüncü kişinin baba olma olasılığının kendisininkinden daha fazla olduğunu ispatlarsa karine geçerliliğini kaybeder.

Babalık davasında hak düşürücü süreler

Babalık davası, çocuğun doğumundan önce veya sonra açılabilir. Ananın dava hakkı, doğumdan başlayarak bir yıl geçmekle düşer.

Çocuk ile başka bir erkek arasında soybağı ilişkisi varsa, bir yıllık süre bu ilişkinin ortadan kalktığı tarihte işlemeye başlar.

Bir yıllık süre geçtikten sonra gecikmeyi haklı kılan sebepler varsa, sebebin ortadan kalkmasından başlayarak bir ay içinde dava açılabilir.

Babalık davasında ananın malî hakları

Ana, babalık davası ile birlikte veya ayrı olarak baba veya mirasçılarından aşağıdaki giderlerin karşılanmasını isteyebilir:

  1. Doğum giderleri,
  2. Doğumdan önceki ve sonraki altışar haftalık geçim giderleri,
  3. Gebelik ve doğumun gerektirdiği diğer giderler.

Çocuk ölü doğmuş olsa bile hâkim, bu giderlerin karşılanmasına karar verebilir.

Üçüncü kişiler veya sosyal güvenlik kuruluşlarınca anaya yapılan ödemeler, hakkaniyet ölçüsünde tazminattan indirilir.

Soybağının Reddi ve Babalık Davası Yargıtay Kararları


Boşanma Kararından Sonra Doğan Çocuğun Velayeti

Davacı anne, davalı ile boşanmalarından 8 ay sonra doğan çocuğun velayetinin kendisine verilmesini talep etmiş, mahkemece; “Türk Medeni Kanununun maddesinde anne ile babanın evli olmaması halinde küçüğün velayetinin anneye ait olduğunun düzenlendiği, taraflar arasında resmi nikah akdi bulunmadığı ve küçüğün velayetinin kanun gereği annede olduğu” gerekçesiyle velayetin annede olduğunun tespitine karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Toplanan delillerden, tarafların tarihinde kesinleşen kararla boşandıkları, dava konusu küçük…‘un boşanmadan sonra tarihinde doğduğu ve baba hanesinde nüfusa kayıtlı olduğu anlaşılmaktadır. Evlilik devam ederken veya evliliğin sona ermesinden başlayarak gün geçmeden doğan çocuğun babası kocadır (TMK m. /1). Davacı annenin boşandığı eşi davalı ile küçük…arasında annenin beyanına göre soy bağı kurulmuştur. Davalı baba tarafından dava konusu küçüğün soy bağı da reddedilmediğine göre, küçüğün askıda olan velayetinin düzenlenmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir (Yargıtay 2. HD - Karar No/).

Evlilik devam ederken veya evliliğin sona ermesinden başlayarak üçyüz gün içinde doğan çocuğun babası kocadır (TMK. m/1). Taraflar tarihinde kesinleşen karar ile boşanmış olup küçük Sinem’in tarihinde doğmuş olduğu anlaşılmakla velayeti askıdadır. Küçük Sinem’in velayetinin düzenlenmesi konusunda bir karar verilmesi gerekirken evlilik dışı çocuk kabul edilerek velayetin anaya ait olduğunun kabulü usul ve yasaya aykırıdır (Yargıtay 2. Hukuk Dairesi - Karar No/).

Soybağının Reddi Davası İle Babalık Davası Ayrı Görülür

Dava, bu haliyle, davacıların babasının M. K. olmadığı iddiası bakımından Sayılı Türk Medeni Kanunun madde kapsamında soybağının reddi, biyolojik babalarının … olduğu yönünden ise aynı Kanun’un maddesi gereği babalığın tespiti istemine ilişkindir. Çocuğun bir başka erkekle soybağı ilişkisi geçersiz kılınmadıkça babalık davasının dinlenmesi mümkün değildir. Dolayısı ile eldeki davaya soybağının reddi olarak bakılarak karar verilmesi, babalığın tespiti talebinin eldeki dosyadan tefriki ile başka bir esasa kaydedilerek, soybağının reddi davasının sonucu beklenip bir karar verilmesi gerektiğinin düşünülmemesi, doğru görülmemiştir (Yargıtay 8. Hukuk Dairesi - Karar: /).

Soybağının Reddi Davasında Çocuğa Kayyım Tayini

Dava, çocuk adına yasal temsilci sıfatıyla anne tarafından Türk Medeni Kanununun Maddesi uyarınca açılan soybağının reddine dair olup somut olayda, davacı anne tarafından çocuğa velayeten açılan davada küçüğün gerçek babasının davalı olmadığının tespiti ile soybağının reddine karar verilmesinin istendiği ve davanın küçüğe kayyım tayin ettirilmeden karara bağlandığı anlaşıldığından; yasal düzenlemeler dikkate alındığında, her ne kadar soybağının reddi davası anne tarafından açılamayacak ise de eldeki davanın küçüğe velayeten anne tarafından açıldığı gözönünde bulundurulduğunda, mahkemece küçüğe kayyım tayin ettirilip davanın kayyıma yöneltilmesinden, gösterdiği takdirde delillerinin toplanmasından sonra bütün delillerin birlikte değerlendirilerek oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi yerine eksik hasımla yargılama yapılarak davanın reddine karar verilmesi hukuka aykırıdır (Yargıtay 8. Hukuk Dairesi - Karar: /).

Kocanın Açtığı Soyvağının Reddi Davasında Kayyım Tayini

Sayılı Türk Medeni Kanunu’nun /1. maddesinde Sayılı Türk Medeni Kanunu’nun /1. maddesinde, soybağının reddi davasının ana ve çocuğa karşı açılacağı; /2. maddesinde ise, yasal temsilci ile küçüğün menfaati çatıştığında küçüğe kayyım atanacağı hükme bağlanmıştır.

Dosyadaki bilgi ve belgelerin incelenmesinden; çocuğun gerçek babasının davacı olmadığının tespiti ile soybağının reddi istemine dair davanın koca tarafından açıldığı, ancak küçüğe kayyım tayin ettirilmedenkarara bağlandığı anlaşılmaktadır. Yukarıda gösterilen yasal düzenlemeler dikkate alındığında, mahkemece küçüğe kayyım tayin ettirilip davanın kayyıma yöneltilmesi, gösterdiği takdirde delillerinin toplanması, oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, yeterli inceleme yapılmadan eksik hasımla yapılan yargılama ile davanın kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiştir (Yargıtay seafoodplus.info Dairesi - Karar: /).

Babalık Davasında İspat, Görevli Mahkeme ve Kayyım Atanması

1- Evlilik haricinde doğan çocukla baba arasındaki soybağı hakim hükmüyle de kurulabilir. Bunu sağlayan dava ise babalık davasıdır. (m). Bu dava, ana ve çocuk tarafından babaya, baba ölmüş ise mirasçılarına karşı açılır. Soybağına dair hükümler Sayılı Türk Medeni Kanunu’nun maddesi ve devamında düzenlendiğinden buna dair davalarda Sayılı Aile Mahkemeleri’nin Kuruluş, Görev ve Yargılama Usullerine Dair Kanunun 4. maddesi uyarınca görevli mahkeme aile mahkemesidir. Aile mahkemesi kurulmayan yerlerde Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu’nca belirlenen asliye hukuk mahkemelerinde davanın aile mahkemesi sıfatı ile görülüp karara bağlanması gerekir. Bu açıklama karşısında, davaya aile mahkemesi sıfatıyla bakılması gerekirken, bu husus düşünülmeden asliye hukuk mahkemesi olarak yargılamaya devam edilip davanın reddine karar verilmesi,

2- sayılı Türk Medeni Kanunu’nun maddesinin 2. fıkrasına da “Bir işte yasal temsilcinin menfaati ile küçüğün yada kısıtlının menfaati çatışıyorsa” kayyım atanacağının belirlendiği, aynı Kanun’un maddesinde ise “temsil kayyımı, kendisine kayyım atanacak kimsenin yerleşim yeri vesayet makamı karafından atanır” hükmünü içermektedir. Bu yasal düzenleme dikkate alınarak küçük Yağmur Y.’ı temsil etmek üzere Sulh Hukuk Mahkemesi’nce atanacak bir kayyım huzuru ile yargılama yapılması gerekirken bu usule uyulmadan Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı İl Müdürlüğü’nden görevlendirilen kişi katılımı ile yargılama yapılması,

3- Davalı … yargılamayı takip etmediği gibi DNA incelemesi için hastaneye sevki amacıyla kendisine ulaşılması mümkün olmadığından yargılamanın usul ekonomisi ve Türk Medeni Kanunu’nun / bendi gereğince bu husus davalının aleyhine ispatlanmış kabul edilerek DNA incelemesinden vazgeçilerek davanın kabulüne karar verilmiş ise de, Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun /1. maddesi uyuşmazlığın çözümü bakımından zorunlu ve bilimsel verilere uygun olmak, ayrıca sağlık yönünden bir tehlike oluşturmamak şartıyla, herkes, soybağının tespiti amacıyla vücudundan kan veya doku alınmasına katlanmak zorundadır. Haklı bir sebep olmaksızın bu zorunluluğa uyulmaması hâlinde, hâkim incelemenin zor kullanılarak yapılmasına karar verir hükmünü taşımaktadır. Mahkemece açıklanan yasa hükmü gözetilerek işlem yapılması gerekirken eksik inceleme sonucu yazılı şekilde karar verilmesi hukuka aykırıdır (Yargıtay 8. Hukuk Dairesi - Karar: /).

Tanımanın İptali Davasında İspat ve Usul

1-) Sayılı TMK’nun maddesinde; tanımanın iptali davasının anaya ve çocuğa karşı açılacağı, /2. maddesinde; yasal temsilcisi (annesi) ile küçüğün menfaati çatıştığında küçüğe kayyım atanacağı hükme bağlanmıştır. Somut olayda, davanın baba tarafından anaya ve küçük İfakat’e karşı açıldığı, tanımanın iptaline dair olduğu ve mahkemece küçüğe kayyım tayin ettirilmeden karara bağlandığı anlaşılmaktadır.

Yukarıdaki yasal düzenlemeler dikkate alındığında, mahkemece küçük İfakat’e kayyım tayin ettirilerek davanın kayyıma da yöneltilmesi suretiyle taraf teşkili sağlanıp gösterdikleri takdirde delilleri toplanarak oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması,

2-) Dava Türk Medeni Kanunu’nun vd. maddeleri uyarınca baba tarafından açılan tanımanın iptali istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kamu düzenini ilgilendirmesi bakımından kuşku ve duraksamaya neden olmaksızın soybağının doğru olarak tespit edilmesi zorunludur. Somut olayda iddia ile ilgili olarak mahkemenin belirleyeceği resmi bir kuruluştan DNA incelemesi yaptırılması gerektiği hususu gözetilmeden salt taraf beyanları ve mahkeme dışı davalı tarafından özel bir merkezden alınan rapora itibar edilerek, davanın kabulüne karar verilmesi,

3-) Dava davacı adına vekili tarafından açılmıştır. Tanımanın iptali davası açma ve bu davayı takip etme, şahsa bağlı bir hakkın kullanımı niteliğinde olup, vekaletnamede özel yetkinin varlığını gerektirir. (HMK.m/2) Davayı açan avukatın vekaletnamesinde açıklanan husustaki eksiklik giderilmeden hüküm kurulmuş olması da, doğru bulunmamıştır (Yargıtay 8. Hukuk Dairesi - Karar: /).

Babalığın Tespiti Davası ve Soyabağının Reddi Davasının Birlikte Açılması

Davacının açtığı soybağının reddi davası yönünden; dava, çocuk adına yasal temsilci sıfatıyla anne tarafından Türk Medeni Kanununun Maddesi uyarınca açılan soybağının reddine dair olup somut olayda, davacı anne tarafından çocuğa velayeten açılan davada küçüğün gerçek babasının davalı olmadığının tespiti ile soybağının reddine karar verilmesinin istendiği ve davanın küçüğe kayyım tayin ettirilmeden karara bağlandığı anlaşıldığından; yasal düzenlemeler dikkate alındığında, her ne kadar soybağının reddi davası anne tarafından açılamayacak ise de eldeki davanın küçüğe velayeten anne tarafından açıldığı gözönünde bulundurulduğunda, mahkemece küçüğe kayyım tayin ettirilip davanın kayyıma yöneltilmesinden, gösterdiği takdirde delillerinin toplanmasından sonra bütün delillerin birlikte değerlendirilerek oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi yerine eksik hasımla yargılama yapılarak davanın reddine karar verilmesi,

Soybağına dair davalarda nüfus müdürlüğünün pasif dava ehliyeti (davalı sıfatı) bulunmadığından onun yönünden davanın pasif husumet yokluğundan usulden reddine karar verilmesi gerektiğinin düşünülmemesi,

Davacının açtığı babalığın tespiti davası yönünden; küçüğün bir başka erkekle soybağı ilişkisi geçersiz kılınmadıkça babalık davasının dinlenmesi mümkün değildir. Dolayısı ile babalığın tespiti talebinin eldeki dosyadan tefriki ile başka bir esasa kaydedilerek, soybağının reddi davasının sonucu beklenip bir karar verilmesi gerektiğinin düşünülmemesi, doğru görülmemiştir (Yargıtay 8. Hukuk Dairesi - Karar: /).


Avukat Baran Doğan

UYARI

Web sitemizdeki tüm makale ve içeriklerin telif hakkı Av. Baran Doğan’a aittir. Tüm makaleler hak sahipliğinin tescili amacıyla elektronik imzalı zaman damgalıdır. Sitemizdeki makalelerin kopyalanarak veya özetlenerek izinsiz bir şekilde başka web sitelerinde yayınlanması halinde hukuki ve cezai işlem yapılacaktır. Avukat meslektaşların makale içeriklerini dava dilekçelerinde kullanması serbesttir.

Makale Yazarlığı İçin

Avukat veya akademisyenler hukuk makalelerini özgeçmişleri ile birlikte yayımlanmak üzere [email protected] adresine gönderebilirler. Makale yazımında konu sınırlaması yoktur. Makalelerin uygulamaya yönelik bir perspektifle hazırlanması rica olunur.

SOYBAĞININ REDDİ

Soybağının Reddi Davası Nedir?

Soybağının reddi ( nesebin reddi ) davasının konusu , babalık karinesine göre baba ile çocuk arasında kurulmuş olan soybağının gerçek duruma uygun olmadığı , gerçekte çocuğun başka bir erkek ile kurulmuş olan cinsel ilişkinin sonucunda dünyaya geldiği, kocanın biyolojik baba olmadığı hususlarının mahkeme tarafından tespit edilmesidir. Baba ile çocuk arasındaki nesebin reddi, soybağının reddi davası ile sağlanabilir. Bu dava yenilik doğuran bir davadır. Mahkemenin soybağının reddi talebini kabul etmesi halinde artık baba ile çocuk arasında herhangi bir soybağı ilişkisi kalmaz. Bunun sonucu olarak birbirlerine mirasçı olamazlar, eğer çocuğa nafaka ödenmesi durumu söz konusu ise nafaka ödeme yükümlülüğü de ortadan kalkacaktır.

Soybağının Reddi Davası Kimler Açabilir? Biyolojik Babanın Dava Hakkı Var Mı?

Soybağının Reddi davasını kimlerin açabileceği Türk Medeni Kanunu’nun ve maddelerinde düzenlenmiştir. Buna göre bu davayı koca veya çocuk açabilir. Diğer bazı ilgililerin de dava açma hakkı bulunmaktadır. Dava açma süresinin geçmesinden önce koca ölürse yahut gaipliğine karar verilirse ya da koca bu süre içerisinde ayırt etme gücünü sürekli olarak kaybederse kocanın altsoyu, kocanın anası, kocanın babası bu davayı açabilir. Biyolojik baba da şartların mevcut olması halinde soybağının reddi davasını açabilmektedir.  Annenin soybağının reddi davası açma hakkı yoktur.

Soybağının Reddi Davası Nasıl Açılır?

Soybağının reddi davası Aile Mahkemelerine verilecek soybağının reddi dava dilekçesi ile açılır. Aile Mahkemelerinin bulunmadığı yerlerde Asliye Hukuk Mahkemelerine dilekçe verilir. Bu davalarda yetkili mahkeme taraflardan birinin dava veya doğum sırasındaki ikamet ettiği yer mahkemesinde açılır. Tarafların Türkiye’de ikameti bulunmaması halinde; sayılı Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkında Kanun madde 41’e göre yetkili mahkeme belirlenir.

Babanın Soybağının Reddi Davası Açması

Biyolojik baba olmayan kişinin babalık karinesinin çürütülmesi için soybağının reddi davası açması  Türk Medeni Kanunu ile güvence altına alınmıştır. Kocanın menfaatlerini korumaya yönelik olan bu dava türü ana ve çocuğa karşı açılır.

Çocuğun Soybağının Reddi Davası Açması

Türk Medeni Kanunu’nun  maddesinde çocuğun soybağının reddi davası açma hakkı düzenlenmiştir. Çocuk soybağının reddi davasını ana ve kocaya karşı açseafoodplus.info hak sadece çocuğa tanınmış olup çocuğun altsoylarına geçmez. Kocanın babalık karinesini kabul etmesi çocuğun dava açma hakkını engellemez. Yani; baba, biyolojik baba olmamasına rağmen çocuğu benimsese dahi çocuk soybağının reddi davasını açabilir.

Anne Soybağının Reddi Davası Açabilir Mi?

Anne soybağının reddi davası açamaz.

Soybağının Reddi Davasında Hak Düşürücü Süre

Koca, davayı, doğumu ve baba olmadığını veya ananın gebe kaldığı sırada başka bir erkek ile cinsel ilişkide bulunduğunu öğrendiği tarihten başlayarak bir yıl içinde açmak zorundadır. Çocuk, ergin olduğu tarihten başlayarak en geç bir yıl içinde dava açmak zorundadır. Gecikme haklı bir sebebe dayanıyorsa, bir yıllık süre bu sebebin ortadan kalktığı tarihte işlemeye başseafoodplus.infoğının reddi davasında hak düşürücü sürenin öğrenme tarihinden itibaren başlayacağına, çocuğun kendisinden olmadığı yönündeki şüphenin öğrenme açısından yeterli sayılmayacağına ilişkin  karar;

 8. Hukuk Dairesi / E. , / K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş olup hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.

KARAR

Dava dilekçesinde, davalı ile müşterek çocuk olan davacı 'nın çocuğu olmadığı ileri sürülerek aradaki soybağının reddine karar verilmesi istenilmiş; mahkemece, soybağının reddi için öngörülen bir yıllık hak düşürücü sürenin geçtiğinden bahisle davanın reddine karar verilmiştir.

1-Dava, sayılı Türk Medeni Kanunu'nun ve devamı maddelerinde düzenlenen baba tarafından çocuk ve anne aleyhine açılan soybağının reddine ilişkindir.

Geniş anlamda soybağı bir kimsenin üst soyu ile olan kan bağını; dar anlamda soybağı ise, bir kimsenin sadece ana-babasıyla arasındaki biyolojik bağını ifade etmektedir. Bir kişi (çocuk) ile kendilerinden biyolojik (genetik) olarak türemiş olduğu kişiler arasındaki bağa doğal soybağı (biyolojik nesep), hukuk düzeni tarafından aranan bazı koşulların gerçekleşmesiyle, bir çocuğun hukuki olarak bir ana-babaya bağlanması sonucunda, ana-baba ile çocuk arasında kurulan bu hukuki ilişkiye ise hukuki soybağı (hukuki nesep) denir. Buna göre soybağı, bir kimseyle ana-babası arasındaki doğal ve/veya hukuki bağ olarak tanımlanmaktadır.

sayılı Türk Medeni Kanunu’na göre, çocuk ile anne arasındaki hukuki soybağı doğumla; çocuk ile baba arasındaki hukuki soybağı ise anneyle evlilik, tanıma, babalık davasında verilen hüküm veya evlat edinmeyle kurulmaktadır. Baba ile çocuk arasında evlilik içinde doğmaya, babalık karinesine (TMK md. ), dayalı olarak hukuken kurulmuş bulunan soybağı ilişkisinin ortadan kalkması ancak soybağının reddi ile söz konusu olabilmektedir. Soybağının reddi davasının başarıya ulaşarak çocuk ile babası arasındaki soybağının ortadan kalkması sonucunda çocuk, baba yönünden soybağı bulunmayan çocuk statüsüne girer. Anayasa Mahkemesi'nin tarih, /30 E. ve /96 K. sayılı kararında belirtildiği üzere, kişinin genetik-biyolojik kökeni kendisine ait olmayan çocuğu reddetme hakkı en temel haklarından birisidir.

sayılı Türk Medeni Kanunu'nun maddesinde, kocanın, çocuk ve anne aleyhine açacağı soybağının reddi davası ile babalık karinesini çürütebileceği; maddesinde ise kocanın soybağının reddi davasını doğumu ve baba olmadığını veya ananın gebe kaldığı sırada başka bir erkek ile cinsel ilişkide bulunduğunu öğrendiği tarihten başlayarak bir yıllık süre içinde açması gerektiği, gecikmeyi haklı kılan sebepler varsa bir yıllık sürenin bu sebebin ortadan kalkmasından sonra başlayacağı hükme bağlanmıştır.

Soybağının reddi davasında, davanın hak düşürücü süre içerisinde açılıp açılmadığı hususunda ve davanın temellendirilmesinde belirleyici olan “öğrenmenin”, ne zaman gerçekleştiği noktasında şüphenin öğrenme açısından yeterli olup olmadığı üzerinde durulmalıdır. Yerleşik Yargıtay uygulamalarında, yargılama dışında elde edilmiş babalık raporlarına özellikle hak düşürücü süre niteliğindeki dava açma süresinin öğrenme tarihinden itibaren başlaması bakımından dikkate alındığı görülmekte yani öğrenmenin yargılama dışı babalık testi ile gerçekleşmesi anında hak düşürücü sürenin başlayacağı kabul edilmektedir. Dolayısı ile bir çocuğun kendisinden olmadığı yönündeki şüphe öğrenme açısından yeterli kabul edilemeyecektir.

Somut olayda, davacı baba Barış ile davalı anne Mine'nin tarihinde evlendikleri ve tarihinde boşandıkları, ise tarihinde doğduğu, dava tarihli boşanma davasında davacı 'ın davalı 'nin kendisini aldattığını düşünmesi ve mahkemece davalı 'nin davalının sadakat yükümlülüğünü ihlal ettiği gerekçesiyle kusurlu olduğuna karar verildiği, davacı 'ın bu davada nesebin tespiti istediği, ancak bu yönde daha önce bir inceleme yapılmadığı değerlendirildiğinde; davacının çocuğun kendinden olmadığı yönündeki şüphenin giderilmesi açısından DNA testi türü bir inceleme yapılmadığı ve şüphenin bilimsel doğruluğa varacak şekilde bir adım öteye geçmediği yani şüphe olarak varlığını sürdürdüğü, soybağının reddi davası yönünden hakdüşürücü süreyi düzenleyen maddeki sürenin başlangıcı mahiyetindeki "öğrenme" olgusunun gerçekleşmediği anlaşılmakla; mahkemece davanın süresi içinde açıldığı kabul edilerek işin esasına girilip, iddia doğrultusunda taraf delillerinin toplanması, soğbağının tespiti yönünden gerekli DNA incelemesi de yaptırılarak oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken davanın hakdüşürücü süreden reddi,

2-Dava, baba tarafından Türk Medeni Kanunu'nun Maddesi uyarınca açılan soybağının reddine ilişkin olup, davanın küçüğe kayyım tayin ettirilmeden karara bağlandığı anlaşılmıştır. TMK'nın /2. maddesi gereğince, bir işte kanuni temsilcinin menfaati ile küçüğün veya kısıtlının menfaati çatışıyorsa ilgilinin isteği veya re'sen küçüğe veya kısıtlıya vesayet makamınca kayyım atanır. Somut olayda kanuni temsilcinin menfaati ile küçüğün menfaati dava nedeniyle çatıştığına göre; mahkemece küçüğe kayyım tayin ettirilip davanın kayyıma yöneltilerek, gösterdiği takdirde delillerinin toplanmasından sonra oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi yerine, eksik hasımla yargılama yapılarak davanın reddine karar verilmesi,

Doğru görülmemiştir.

SONUÇ: Davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, yukarıda açıklanan nedenlerle sayılı HMK'nın Geçici 3. maddesi ve sayılı HUMK'un maddesi gereğince BOZULMASINA, taraflarca HUMK'un /I maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, istek halinde peşin harcın temyiz edene iadesine, gününde oy birliğiyle karar verildi.

Soybağının Reddi Davası Şartları Nelerdir?

Soybağının Reddi Davası Deliller ve İspat Yükü

Soybağının reddi davasının açılabilmesi kanunda yer alan  şartların sağlanmasına bağlıdır. Kanunda öngörülen hak düşürücü sürelere dikkat etmek gerekmektedir.

  • Çocuğun evlilik birliği içerisinde ana rahmine düşmüş sayılması belirli sürelerle sınırlandırılmıştır. Evliliğin başlangıcından en az gün sonra ve sonlanmasının ardından gün içinde doğan çocuklar için geçseafoodplus.info, bu süreler içerisinde doğan çocuklar için baba olmadığını ispat etmek zorundadır.
  • Çocuk evlilik öncesinde veya eşlerin ayrı yaşadıkları dönemde ana rahmine düşmüşse ilave bir kanıt istenmez. Fakat bu süreçlerde anne ile kocanın cinsel birlikteliğine dair kanıt varsa babalık karinesi geçerli olacaktır.
  • Koca, davayı annenin gebe kaldığı dönemde başka bir erkekle cinsel ilişkisi olduğunu öğrenmesini takiben bir yıl sürede içerisinde açmalıdır. Bir yıllık sürenin çocuğun doğumundan değil baba olunmadığını öğrenme tarihinden itibaren başladığının altını çizmek gerekir. Çocuk ise ergin olduğu tarihten itibaren bir yıl süre içerisinde dava açma hakkına sahiptir. Gecikme haklı bir sebebe dayanıyorsa, bir yıllık süre bu sebebin ortadan kalktığı tarihte işlemeye başseafoodplus.info tür davalarda hakim, tarafların kabul ve beyanları ile bağlı değildir.

Soybağının Reddi Davası Nerede Açılır?

Nesebin reddi davaları  taraflardan birinin dava veya doğum sırasındaki ikamet ettiği yer mahkemesinde açılır. Tarafların Türkiye’de ikameti bulunmaması halinde; sayılı Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkında Kanun madde 41’e göre yetkili mahkeme belirlenir.

Soybağının Reddi Davasında DNA TESTİ Gerekir mi?

Soybağının reddi davasında taraflar ve üçüncü kişiler soybağının belirlenebilmesi için gerekli olan araştırma ve incelemelere rıza gösterme yükümlülüğü altındadır. Buna DNA testi de dahildir. Eğer davalı kişi, hakimin öngördüğü araştırma ve incelemeye rıza göstermezse, DNA testi yaptırmak istemezse,  hakim durumun koşullarını göz önünde bulundurarak sanki o test yapılmış ve davalı aleyhine sonuç çıkmış gibi hüküm kurabilir.

Soybağının Reddi Davasından Sonra Ne olur?

Soybağının reddi davasının kabul edilmesiyle soybağı, geçmişe dönük olarak, çocuğun doğum tarihinden itibaren ortadan kalkar. Artık çocuk,  kocanın soyadını taşıyamaz, mirasçısı olamaz. Bu karar geçmişe etkili olduğundan;  kocanın soybağından doğan bakım ve eğitim harcamaları, nafaka yükümlülüğü de ortadan kalkar. Koca kendinden olmayan çocuk için ödemek zorunda kaldığı, boşanma kararında hüküm altına alınan iştirak nafakasını geri almaya hak kazanır. Biyolojik baba olmadığı ortaya çıkan kişi, çocuğa yaptığı geçmişe dönük harcamalarını sebepsiz zenginleşmeye dayanarak anadan ve gerçek babadan  talep edebilir. Talep edilebilecek kimseler ana ve soybağı kurulması halinde gerçek babadır.Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun /85 Esas, / Karar sayılı kararında: “Dosya kapsamından; davalılardan E. Ç.’nın davacı ile evli olduğu sırada davalılardan A. V. ile davacının bilgisi dışında birlikteliğinden diğer davalı çocukların doğduğu anlaşılmaktadır. Davacının kendinden olduğunu sandığı çocuklar için gelişim süreçleri boyunca masraf yaptığı tartışmasızdır. Davacı bu giderleri davalı E. Ç. ile olayda kusurları bulunmayan davalı çocuklardan isteme imkanı bulunmasa da, çocukların biyolojik babası olan davalılardan A. K.’dan tazminini isteyebilir. Zira, davalı tarafından yapılması gereken harcamalar, durumdan haberi olmayan davacı tarafından yapılmıştır. Davacının maddi zararının tam olarak kanıtlanması ve tespiti mümkün değilse de, BK’nun 42/2 maddesinde hâkime tanınan “adalete tevfikan tayin” yetkisi istisna bir hükümdür. Haksız eyleme dayalı tazminat davalarında BK’nun 42/1 maddesi uyarınca ve genel olarak zararın varlığını ve miktarını ispat yükü davacıya aittir. Zarar miktarının ispatının mümkün olmaması halinde BK’nun 42/2 maddesi hakime adalete tevfikan tayin yetkisi tanımıştır. Şu hâlde, çocukların yaşı, eğitim durumu ve diğer şartlarla birlikte hayatın olağan akışı da gözetilerek takdir edilip, uygun bir miktar maddi tazminata da hükmedilmesi gerekirken reddedilmesi doğru değildir. Karar bu nedenle bozulmalıdır…” ifadeleri ile, şartlarının oluşması halinde biyolojik babanın tazminat yükümlülüğünün bulunacağı belirtilmiştir. 

Soybağı Reddedildikten Sonra Çocuğun Babası Kim Olarak Görünür?

Soybağının reddi kararı ile kayden baba ile çocuk arasındaki soybağı ilişkisi sona erer.Nüfus kayıtlarında çocuğun baba hanesindeki kaydı iptal edilir. Annenin beyan edeceği bir baba adı tescil edilir.

Yukarıda soybağının reddi davasına ilişkin bazı soruları yanıtladık. Ancak belirtmemiz gerekir ki her somut olay kendi içerisinde farklı özellikler barındırır. Bu nedenle hak kaybı yaşamamak için soybağının reddi hukuki sürecinin dikkatle takip edilmesini ve tecrübeli avukat yardımı alınmasını tavsiye etmekteyiz.

 

 

 

 

 

nest...

batman iftar saati 2021 viranşehir kaç kilometre seferberlik ne demek namaz nasıl kılınır ve hangi dualar okunur özel jimer anlamlı bayram mesajı maxoak 50.000 mah powerbank cin tırnağı nedir