—Bir konuda ehit verilmi olmas, o konunun doruluu için birey kantlamaktan öylesine uzaktr ki, herhangi bir ehidin herhangi bir zaman doruluk ile herhangi bir alverii olduunu yadsmak geliyor içimden. Bir ehidin doru saydklarn dünyann kafasna vuru biçimi bile öylesine düük bir zihinsel dürüstlük düzeyi, «doruluk» sorunu konusunda öylesine bir güdüklük dilegetirir ki, kiinin bir ehidin söylediinin yanl olduunu kantlamas bile gerekmez. Doruluk, birinin sahip olduu ve bir bakasnn da sahibi olmad birey deildir : doruluk konusunda olsa olsa köylüler ya da Luther türü köylü havarileri böyle düünebilir. undan emin olunabilir ki, tinsel konulardaki vicdan düzeyi ne denli yüksekse, bu konulardaki alçakgönüllülük, gönüllülük, o denli büyük olacaktr. Be ey bilmek, ve nazik bir biçimde, baka eylerin bilgisini geri çevirmek. «Doruluk», bu sözcüün, her peygamberin, her mezhepçinin, her özgür tinlinin, her sosyalistin, her kilise adamnn anlad anlamyla, küçük, en küçük bir dorunun bulunmas için bile gerekli tinsel yetime ve kendini amann daha balangcnda olunmadnn tam bir kantdr. —ehit olarak ölmek, arada söyleyelim, tarih için büyük bir ansszlk olmutur: bu, batan çkarmtr. Bütün ahmaklarn, bu arada kadnlarn ve halkn da çkard sonuç; birisi onun uruna öldü diye (ya da, hatta, ilk Hristiyanlktaki gibi ölüme susamlk-salgnlar yaratt diye), bir konunun öneminin ortaya çkt sonucu, —bu sonuç, incelenmeye, inceleyici ve dikkatli tine, ölçülmez derecede ket vurmutur. ehitler, dorulua zarar vermilerdir. Bugün bile, en sradan tarikatçln saygn bir san elde etmesi için tek bir kaba kovuturmaya uramas yetiyor. —Ne yani? birisi onun için yaam terkediyor diye, bireyin deerinde bir deiiklik mi meydana geliyor? —Saygn hale gelmi bir yanlg, bir ek ayartc etki kazanm bir yanlgdr : sanyor musunuz ki, siz Tanrbilimci Efendiler, yalanlarnz için ehitler yaratmanza izin vereceiz? —Bir konunun geçerliini ortadan kaldrmann yolu, onu saygyla rafa kaldrmaktr, —tanrbilimcileri ortadan kaldrmann yolu da budur Bütün kovuturucularn dünya - tarihsel budalalklar, tam da düman olduklar konuya saygnlk görünümünü kendi elleriyle kazandrmalardr, —ona ehitliin olaanüstü çekiciliini hediye etmekle Bugün bile, kadnlar, bir yanlgnn önünde diz çöküyorlar, çünkü birisi onlara birisinin bunun için çarmhta öldüünü söylemi. Ya peki çarmh bir kantlama mdr — — Bu konuda ise, tek biri var, bütün bu konularda asl sözü söyleyen, binlerce yldr söylenmesi gerekli sözleri söyleyen, — Zerdüt.
Kanla iaretler yazarlar yürüdükleri yolda, ahmaklklar da onlara öretir ki, kii kanla hakikati kantlar.
Oysa kan, en kötü tandr hakikatin; kan, en saf öretiyi bile zehirler, yürek çlgnlna, yürek nefretine dönütürür.
Ve birisi öretisi için atein içinden geçse, —neyi kantlar ki bu? Çok daha önemlisi, kendi yangnndan kendi öretisinin çkmas.
Kii aldanmaya kaplmamal: büyük tinliler, kukucudurlar. Zerdüt bir kukucudur. Güçlülük, tinin kuvvetinden ve üstkuvvetinden gelen özgürlük, kendini skepsis yoluyla kantlar. Kanlara varm insanlar, deerlilik ve deersizlik konusunda söz konusu bile olmazlar Kanlar tutsaklklardr. u, yeterince uza göremez; bu, kendi altn göremez : oysa deer ve deersizlik konusunda söz sahibi olmak için, kiinin beyüz kany kendi altnda görmesi gerekir, — ardnda görmesi gerekir Bir tin, büyük eyler istiyorsa; bunlara ulamann yolunu da istiyorsa, zorunlu olarak kukucudur. Her türlü kandan bamszlk, güçlülüe aittir, özgürce görebilmeye Büyük tutku, bu tinin varlnn temeli ve gücü, kendi olduundan daha aydnlk, daha despotça, onun bütün düün gücünü eline alr; kut-d araçlar için bile yüreklendirir; belirli koullarda kanlar edinmesine bile izin verir. Araç olarak kanlar: kii birçok eye bir kan araclyla ular. Büyük tutku, kanlar kullanr, harcar; onlara boyun-emez, —bilir, kendisinin egemen olduunu. —Ters taraftan : nanma gereksinimi, herhangi bir koulsuz Evet ya da Hayr gereksinimi, Carlyle'clk, bir zayflk gereksinimidir, inançl insan, her türden «inanan», zorunlu olarak baml insandr, — kendini amaç olarak koyamayan, genel olarak kendi kendinden hareketle amaç koyamayan biri, «Mümin», kendine ait deildir, o ancak araç olabilir, onun kullanlmas gerekir, kendisini kullanacak birisini gerekser. Onun içgüdüsü, bir kendiliksizleme ahlakna en büyük onuru tanr: herey, onu bu ahlaka balar —kurnazl, deneyimi, kendini beenmilii. Her inancn kendisi, bir kendiliksizleme, bir kendine yabanclama ifadesidir Büyük çounluk için zorlanmann; yüksek bir anlamda kölelik gibi bir kendi dlarndan onlar balayan ve yerlerinde tutan düzenleyicinin ne denli gerekli olduu; köleliin de, isteme yetisi zayf insann, özellikle kadnn serpilip baarl olmasnn ilk ve. son koulu olduu göz önüne getirilirse, o zaman, kanlar da, «inanç» da, anlalr. Kanl insan, belkemiini kanda bulur. Birçok eyi. görmemek, hiçbir konuda yansz olmamak, her konuda yandalk etmek, bütün deerler konusunda kesinkes ve zorunlu bir optik sahibi olmak —bunlar, böyle bir tür insann genel olarak varolabilmesini belirleyen koullardr. Oysa, bu koullarda, bu tür insan, doruluklu insann—doruluun kendisinin kart, dümandr inanan, neyin «doru» olduu neyin olmad sorusu için herhangi bir vicdan sahibi olmakta özgür deildir: bu noktada dürüst olsayd, bu onun bat olurdu Patolojik olarak belirlenmi optii, kanya varm kiiyi fanatik haline sokar —Savonarola, Luther, Rousseau, Robespierre, Saint - Simon— güçlü, özgürlemi tinin kart tipi. Ama, bu hasta tinlerin, bu kavramsal sarallarn büyük gösterililikleri, büyük kitle üzerinde etkili olur,—fanatikler pitoresktirler, insanlk da nedenler iitmekten çok, gösteri seyretmekten holanr
—Kannn, «inanma»nn psikolojisinde bir adm daha. Kanlar doruluun yalanlardan daha büyük dümanlar olmasn sakn, sorusunu göze alp ortaya atm, epeydir (nsanca, Pek nsanca, s. []). Bu kez de karar verici soruyu soruyorum: yalan ile kan arasnda herhangi bir kartlk var m? —Bütün dünya olduuna inanyor; ama bütün dünya daha nelere inanmyor ki! —Herbir kannn, kendi tarihi, ilk biçimleri, denemeli yanlmal kavranmalar vardr: önceleri uzun bir süre hiç de kan deilken, sonradan, daha da uzun bir süre pek de kan olmayan bir hale, en sonunda da kan haline gelir. Acaba —kannn bu ilk kuluçkalk biçimleri arasnda yalan da yok muydu? —Bu arada gerekli olan da yalnzca kiilerin deimesiydi: Babada henüz yalan olan, oulda kan haline gelirdi. —Yalan dediim de udur: kiinin, gördüü bireyi görmemi olmay istemesi, gördüü bireyi öyle görmemi olmay istemesi: yalann tank önünde ya da tanksz olmas önemli deildir. En yaygn yalan, kiinin kendi kendine söyledii yalandr; bakalarna yalan söylemek, göreceli olarak ender bir durumdur. —imdi, bu görmü olduunu görmemi olmay istemek, onu öyle görmemi olmay istemek, herhangi bir anlamda yantutmann neredeyse ilk kouludur: yan tutan insan, zorunlukla yalanc hale gelir. Alman tarih yazmnn bir kans, örnein, Roma'nn bir despotluk yönetimi olduu, Germenlerin de özgürlük havasn dünyaya getirenler olduudur: bu kanyla bir yalan arasnda ne fark var? Kii niye hâlâ ayor ki, bütün yandalklarn, bu arada Alman tarihçilerin de, içgüdüyle, ahlakn büyük sözlerini azlarna almalarna, —ahlakn, bu tür yanl insann ona her an gereksinimi olduundan dolay varln sürdürdüüne? — «Biz bu kandayz: bütün dünya önünde onu yükleniyoruz, onun için yayor, onun için ölüyoruz,— kanlar olan hereye sayg!» —Buna benzer eyleri Antisemitlerin bile azlarndan iittim. Tersine, Efendiler! Bir Antisemit, bir ilkeden çkarak yalan söylüyor diye hiç de daha saygn hale gelmez Rahipler bu konularda daha incedirler ve bir kannn kavramnda ilkesel, çünkü amaç için gerekli bir yalancln bulunduu itirazn gayet iyi anlayarak, bununla karlanca, Yahudilerden bu yana, «tanr», «tanrnn iradesi», «tanrnn vahiyi» kavramn ortaya sürme kurnazln göstermilerdir. Kant bile, Kesin Buyruu'yla, ayn yolu tuttu: bu noktada onun Akl' Pratik hale geldi. —Öyle sorular vardr ki, bunlarn doruluu ve doru olmamas konusunda karar vermek insann elinde deildir; bütün yüksek sorular, bütün yüksek deer sorunlar, insan aklnn ötesindedir Akln snrlarn kavramak — budur ilkin sahici felsefe Tanr insana niye vahiy indirdi? Tanr gereksiz, bo bir i yapabilir mi? insan kendiliinden iyi ve kötünün ne olduunu bilemez, tanr bu yüzden ona kendi iradesini gösterdi Çkarlacak ders: rahip yalan söylemiyordur, —onun söz konusu ettii eyler üzerine «doru» ya da «doru deil» sorular, yalan söylemeye hiç mi hiç elvermez. Çünkü yalan söyleyebilmek için, burada neyin doru olduuna karar verebilmek gerekir. Oysa insan tam da bunu yapamaz; böylece, rahip tanrnn sözcüsüdür sadece —Böylesine bir rahipçe aklyürütme hiç de yalnzca Yahudice ve Hristiyanca deildir; yalan söyleme hakk ve «vahiy» kurnazl, rahip tipine ait bir özelliktir, décadence, rahipleri kadar putatapanlarn rahiplerine de (—putatapanlar, yaama Evet diyenlerdir, onlar için «tanr», bütün eylerin büyük Evet'idir). —«Yasa», «tanrnn iradesi», «kutsal kitap», «ilham» —hepsi yalnzca, rahibin güce ulamak için, gücünü ayakta tutmak için gereksedii koullar niteleyen sözcükler,—bu kavramlar bütün rahip örgütlerinin, bütün rahipçe ya da felsefi - rahipçe iktidar kurulularnn temelinde yatar. «Kutsal yalan» —Konfiçyus'a, Manu Yasalar Kitab'na, Muhammed'e, Hristiyan Kilisesine ortaktr — : Platon'da da eksik deildir. «Hakikat burada» : bu söylenince, orada bir rahip, yalan söylüyor demektir
—Sonunda önemli olan, hangi amaç için yalan söylendiidir. Hristiyanlkta «kutsal» amaçlarn eksik olmasdr, benim onun araçlarna itirazm. Yalnzca fena amaçlar: yaamn zehirlenmesi, yalanlanmas, yadsnmas, bedenin horgörülmesi, insann günah kavram yoluyla deersizletirilmesi ve kendi kendini karglar hale getirilmesi — dolaysyla, araçlar da fena. — Manu Yasalar Kitab'n tam tersi bir duyguyla okuyorum, karlatrlamaz ölçüde tinsel ve üstün bir yapt, ki bunun adn ncil'inkiyle birlikte anmak bile tine kar bir günah olurdu. Kii hemen sezinliyor: bu kitabn ardnda, içinde, gerçek bir felsefe var, yalnzca kötü kokulu bir hahamlk Ve batl inanç Yahudilii deil, —en mark psikolog bile diine göre birey buluyor içinde En önemlisi de, bu kitapla her türden ncil arasndaki temel fark: soylu katmanlar, filozoflar ve savaçlardr burada, bu kitapla ellerini sürünün üstünde tutanlar; heryerde soylu deerler, bir tamamlanmlk duygusu, yaama bir Evet, zafer kutlayan bir kendisinden ve yaamndan honutluk duygusu, — güne parldyor bütün kitabn üstünde. —Hristiyanln konu edinerek kendi dibi bulunmaz bayaln saçt eyler, örnein çocuk yapma, kadn, evlilik, burada ciddiyetle, saygyla, sevgi ve güvenle ele alnyor. Aslnda, nasl oluyor da çocuklarn ve kadnlarn eline, içinde u aalayc sözün bulunduu kitab verebiliyoruz: «fahielik yüzünden herkesin kendi kars ve herkesin kendi erkei olsun : ehvet çekmektense görücüye çkmak evlâdr»? Ve insann douu, immaculata conceptio kavramyla Hristiyanlatrldkça, yani kirletildikçe, kii hâlâ Hristiyan olmay sürdürebilir mi? Manu Yasalar Kitab'ndan baka, kadna onca incelikli ve iyilikli eylerin söylendii bir kitap bilmiyorum; bu yal krsakalllar ve kutsal kiiler, kadnlara kar belki de almam nezakette bir davran biçimine sahipler. Bir yerde, öyle deniyor: «Kadn az, kz gösü, çocuk duas, kurban duman, bunlar herzamah temizdir.» Bir baka yer: «günein ndan, inein gölgesinden, havadan, sudan, ateten ve bir kzn nefesinden daha temiz ey yoktur.» Son bir yer —belki de. kutsal bir yalan, ayn zamanda—: «gövdenin, göbek üstündeki bütün delikleri temiz, bütün altndakiler de pistir. Yalnzca kzlarn bütün bedeni temizdir.»
Kii, Hristiyanca amac bir kez Manu Yasalar Kitab'nn amacyla karlatrp ölçünce, Hristiyan araçlarn in flagranti kut-dln yakalayveriyor, —bu kocaman amaç kartlnn üstüne güçlü bir k tutunca. Hristiyanl eletirenlerin elinde deildir onu horgörülesi birey haline sokmak. —Manu gibi bir Yasalar Kitab, her iyi yasa kitabnn izledii yolla ortaya çkar: uzun yüzyllarn deneyimini, kurnazln ve deneysel ahlakn özetler; defteri kapatr, artk birey yaratmaz. Bu tür bir hukuksal metinlemenin ön koulu, yava yava ve pahal bir biçimde kazanlm bir hakikate yetke yaratma araçlarnn, bu hakikati kantlamak için gerekli araçlardan temelden farkl olduunun sezgisidir. Bir yasa kitab hiçbir zaman bir yasann yararlarn, temellerini, ortaya çk tarihinin nedenselliini anlatmaz : bunu yapsayd, yasaya boyuneilmesinin önkoulu olan buyurucu tondan, «malsn»dan taviz vermi olurdu. Sorun da tam buradadr. —Bir halkn gelimesinin belirli bir noktasnda, o halkn en geni bakl, yani geriyi ve ileriyi en iyi gören metni, yaamda uyulmas gereken —yani ancak ona uyularak yasana bilecek — deneyimi, olmu-bitmi, tamamlanm ilan eder. Hedefi, deney çalarnn ve kötü deneyiminin sonuçlarn, olabildiince zengin ve tam olarak ortaya koymaktr. Bu yüzden, artk hereyden önce kaçnlmas gereken, deerlerin daha da ileri denenmesi; akkan, belirsiz durumlarnn sürüp gitmesi, deerlerin in infmitum snanmas, seçilmesi, eletirilmesidir. Buna kar çifte bir duvar örülür: lkin vahiy duvar; yani bu yasalarn aklsallnn, insandan kaynaklanmad, yava yava ve snaya yanla aranp bulunmad, tersine, tanrsal bir kaynaktan, bütün, tamamlanm, tarihsiz olarak, bir armaan olarak, bir mucize olarak, salt bildirilmi olduu iddias Sonra da, gelenek duvar; yani, yasann zaten en eski zamanlardan beri varolduu, ondan üphe etmenin, atalara saygszlk etmek, suç ilemek olduu iddias. Yasann yetkesi, kendisini u savlarla temellendirir: Tanr yasay vermi, atalar da onu yaamlardr. —Böyle bir ilemin yüksek aklsall, doru olduu tannm (yani çok sk bir elekten geçirilmi upuzun bir deneyim yoluyla kantlanm ) yaam biçimi karsnda, bilinci, adm adm geriletmek hedefini güder: öyle ki, tam bir içgüdü otomatizmine —yaam sanatndaki her türden ustaln, her türden yetkin ligin bu önkouluna— ulalsn. Ortaya Manu türünden bir yasa kitab koymak demek, halk bundan böyle usta olmaya, yetkin olmaya yöneltmek demektir, —en yüksek yaam sanatna özendirmek. Bunun için de yaamn bilinçsiz hale getirilmesi gerekir: bu, her kutsal yalann amacdr. Kastlar düzeni, en üst, egemen yasa, yalnzca en üst düzeyde bir doa düzeninin, doa yasallnn kutsallatrlmasdr; bunun üzerinde de hiçbir tikel istemin, hiçbir «modern düünce »nin sözü geçmez. Her salkl toplumda, kendilerini karlkl belirleyerek, fizyolojik olarak ayrm yönelimleri olan üç tip belirginleir; bunlardan her birinin kendi salkllk koullar, kendi çalma alan, kendi yetkinlik duygusu ve ustalk türü vardr. Manu deil, doadr arlkl olarak tinsel olanlar, arlkl olarak kas ve sinir konumlar güçlü olanlar ve ne birinde ne de ötekinde sivrilmeyen üçüncüleri, ortalamalar biribirlerinden ayran, —sonuncular büyük çounluk, birinciler seçme aznlk. En üst. kast —bunlara en azlar adn veriyorum—, yetkinlerin kast olarak en azlarn ayrcalkl haklarna sahiptir: mutluluu, güzellii ve iyilii yeryüzünde temsil etmek, bu ayrcalklar arasndadr. Ancak en tinsel insanlara izin verilmitir, güzellie sahip olmalar, güzel olmalar için: iyilik, yalnzca onlarda zayflk deildir. Pulchrum est paucorum hominum: iyilik bir ayrcalktr. Buna karlk, onlarda en az kabul edilecek eyler, çirkin davranlar ya da karamsar bir bak, çirkinletiren bir gözdür—, ya da eylerin toptan görünümleri karsnda bir kzgnlk. Kzgnlk andala'nn ayrcaldr; ayn ekilde, karamsarlk da. «Dünya yetkindir —böyle konuur tinsel olanlarn içgüdüsü, Evetleyici içgüdü —: yetkin olmayan ne varsa, bizim altmzdaki herey, mesafe, mesafe tutkusu, hatta andala'nn kendisi de bu yetkinliin birer parçasdr» En tinsel insanlar, en güçlüler olarak, mutluluklarn, ötekilerin kendi batlarn bulabilecekleri yerlerde bulurlar: labirentte, kendine ve bakalarna sertlikte, denemede; onlarn hazz, kendi kendilerini zora komakta yatar: askerlik, onlarda doa olur, gereksinim olur, içgüdü olur. Zor görevi ayrcalk sayarlar, yüklerle oynamay, ötekileri dize getirmeyi, dinlenmeBilgi —bir askerlik biçimi. —Onlar, en saygn insan türüdür : bu, onlarn en neeli, en sevimli tür olmalarn darda brakmaz. Onlar egemendirler, istediklerinden dolay deil, varolduklarndan dolay; onlarn elinde deildir, ikinciler olmak. — ikinciler: bunlar, hakkn bekçileri, düzenin ve güvenliin koruyuculardr, bunlar soylu savaçlardr; hereyden önce de Kral'dr bu; savaçnn, yargcn ve yasay ayakta tutann en yüksek formülü. kinciler, tinsellerin uygulayclardr, onlara en yakn olanlar, egemenlik iinin kaba yanlarn onlardan alp üstlenenler, —onlarn izleyicileri, sa elleri, en iyi örencileri. —Bütün bunlarda, bir kez daha söyleyelim, hiçbir istenmilik, hiçbir «yapma» yoktur; baka tür1ü olandr, yapma olan, —o zaman da doaya hakszlk yaplrKastlar düzeni, düzeyler düzeni, yalnzca yaamn kendi en üst yasasn formüle eder; bu üç tipin ayrdedilmeleri toplumun ayakta tutulmas için, daha yüksek ve en yüksek tiplerin olanakl klnmas için zorunludur, —hak eitsizliidir, genel olarak haklarn varolmasnn ilk koulu. —Bir hak, bir ayrcalktr. Kendi varlk türü içinde, her birinin kendi ayrcalklar vardr. Ortalamalarn ayrcalkl haklarn küçümsemeyelim. Yükseklere doru, yaam gittikçe sertleir, —souk artar, sorumluluk artar. Yüksek bir kültür, bir piramittir: ancak geni bir taban üzerinde durabilir, ilk varsaymas gereken, güçlü ve salkl olarak bütünlemi bir ortalamalktr. El ileri, ticaret, tarm, bilim, sanatlarn büyük bölümü, tek sözcükle meslek etkinliklerinin bütün hepsi, ancak bir ortalama yapabilme ve arzulama ile badar; böyle birey, istisnalar arasnda yersiz düerdi, bunun için gerekli olan içgüdü, hem aristokratl hem de anaristlii çelerdi. Kiinin bir kamu yarar olmas, bir dili, bir ilev olmasnn, doal bir belirlemesi vardr: toplum deil, en büyük çounluun yetisine sahip olduu mutluluk türüdür, onlar zeki makinalar yapan. Ortalamalar için, ortalama olmak bir mutluluktur; tek bir eyde ustalk, doal bir içgüdünün uzmanl. Derin bir tin, ortalamal kendi bana bir itiraz konusu olarak görmeyi kendine layk saymazd. Ortalamalk, istisnalarn varolabilmesinin ilk zorunluudur: yüksek bir kültürü belirleyen odur. istisnai insan, tam da ortalamalara yumuak bir tavrla, olduklar gibi ve. kendisinin de eitleriymi gibi davranyorsa, bu salt bir yürek nezaketi deildir, —onun ödevidir bu Bugünün sürü sürücüleri arasnda en nefret ettiim hangisi? Sosyalist sürücüler, andala havarileri, içinin içgüdüsünü, hazzn, yetinme duyusunu, kendi küçük varlklaryla birlikte gömen, —onu kskanç klan, ona kin öreten Hakszlk hiçbir zaman hak eitsizliinde yatmaz, «eit» hak iddiasnda yatar Kötü nedir? Zaten söylemitim bunu: zayflktan, kskançlktan, kinden doan herey. —Anarist ile Hristiyann kökenleri, birdir
Sahiden de, fark yaratan, hangi amaç için yalan söylendii : bununla kiinin bireyi koruduu mu, ykt m. Hristiyan ile. Anarist arasnda tam bir eitlik kurulabilir: bunlarn amac, içgüdüsü, ancak ykmaya yönelir. Bunun kantn görmek için de tarihe bakmak yeter: iç bulandrc bir açklkla yatyor bu kant tarihte Biraz önce bir dinsel yasama biçimini tandk; bunun amac, yaamn serpilmesinin en üst koulu olarak, büyük bir toplum örgütlenmesini «bengile»tirmekti, Hristiyanlk ise, tam da içinde yaam serpiliyor diye, böyle bir örgütlenmenin sonunu getirmeyi kendine misyon edindi. Orada, uzun deney ve belirsizlik zamanlarnn aklc sonuçlar, en uzaktaki yararlar için ortaya konacak, bunlarn ürünleri olabildiince büyük, zengin, yetkin olarak hasadedilecekti: buradaysa, tersine, hasat akamdan sabaha zehirlenecek Aere perennius ayakta duran birey, Imperium Romanum, o zamana dek zor koullar altnda ulalm en yüce örgütlenme biçimi, onunla karlatrlnca daha önceki, ve daha sonraki hereyin bölük-pörçüklük, beceriksizlik, dikkatsizlik olduu biçim, —o kutsal anaristler, «dünya»y, yani Imperium Romanum'u ykmay kendilerine bir «iyi yürekli dinibütünlük gerei» edindiler, ta üstünde ta kalmayasya, —hatta, Cermenler ve baka ayaktakmlar onun üzerinde egemen olasya Hristiyan ve Anarist : ikisi de décadent, ikisi de bozucu, zehirleyici, güdükletirici, kan emici yoldan baka biçimde etkide bulunmak elinden gelmeyen, ikisi de, duran, büyüklükle ayakta duran, dayankl olan, yaama gelecek vaadeden hereye kar ölümüne nefretin içgüdüsü Hristiyanlk Imperium Romanum'un vampiriydi, —Romallarn zaman gelmi olan büyük kültür için temel atma çabalarn akamdan sabaha datp yok etti. —Hâlâ anlalmyor mu bu? Tandmz, ve Roma taralarnn tarihinin de bize gittikçe daha iyi tantt Imperium Romanum, bu, yüce üslubun hayran olunas sanat yapt, bir balangçt; yaps, binyllar boyunca kendisini kantlasn diye hesaplanmt, —bugüne dek hiçbir yap böyle kurulmamtr, böylesine sub specie aeterni tarzda yap kurmak hayal bile edilmemitir! —Bu örgütlenme, kötü imparatorlara bile, dayanabilecek kadar salamd : böyle yaplarda bireylerin rastlantsall söz sahibi olamazd, —bütün büyük mimarinin ba ilkesi. Ama, en yoz yozlama biçimine kar yeterince salam deildi, Hristiyana kar Bu gizli solucan, gecede, siste ve anlam kaypaklnda yanaarak herkese yapt, herkesin hakiki eylere olan yönelimini, genel olarak gerçekliklerle ilgili içgüdülerini emdi yuttu, bu ödlek, kadns ve eker tatls çete, adm adm, bu muazzam yapnn «ruhlar»n ona yabanclatrd, —o deerli, o erkekçe soylu doallar. Roma'nn davasnda kendi davalarn, kendi yönelimlerini, kendi övünçlerini duyanlar. Böcek yapkanl, manastr gizlilii, cehennem, suçsuzlarn kurban edilmesi, kan içme yoluyla unio mystica gibi karanlk kavramlar, hereyden önce de yava yava kartrlan kin atei, andala kininin atei — bu egemen oldu Roma'ya. daha ilk varolu öncesi biçimlerine kar Epikuros'un sava verdii din türü. Kii Lucretius'u okuyunca, Epikuros'un neyle savatn anlar; putataparlk deil, «Hristiyanlk»t bu, yani, ruhlarn suç kavramyla, ödek kavramyla ve ölümsüzlük kavramyla yozlatrlmas. — Yeralt kültleriyle, bütün gizil Hristiyanlkla savat, —ölümsüzlüü yadsmak, o zamanlar gerçek bir kurtulutu. —Ve Epikuros kazanmt. Roma mparatorluunda sözü edilmeye deer bütün tinler, Epikuros'çuydular: tam o srada Paulus çkt ortaya Paulus, Roma'ya kar, «dünya»ya kar, etli canl, deha olmu andala kini, Yahudi, bengi Yahudi par excellence Sezinledii, Yahudilikten kopmu küçük Hristiyan tarikat hareketi araclyla nasl bir «dünya yangnmn tututurulabilecei, «çarmhtaki tanr» simgesiyle bütün altta olanlar, bütün gizli gizli bakaldranlar, imparatorluktaki bütün anarist kaynamalarn mirasn biraraya getirerek nasl muazzam bir güç toplanabileceiydi. «Felah Yahudiden gelir.» —Hristiyanlk, her türlü yeralt tapnmann, örnein Büyük Ana, Osiris, Mithras kültlerinin sunduundan daha fazlasn sunmann, —ve onlar toplayarak birletirmenin formülü: Paulus'un dehas, bu sezgide yatar. Bu konudaki içgüdüsü öylesine kendinden emindi ki, bu andala dinlerinin çekici tasarmlarn, kendi uydurduu «Mesih»in hakikatine kar giritii acmasz saldryla onun azna, yalnz azna da deil, sokan —onu, bir Mithras rahibinin de anlayabilecei bir hale sokan Paulus am'da yaad an buydu: birden kavrad, «dünya»y deersizletirmek için ölümsüzlük inancn gereksediini, «cehennem» kavramnn Roma üzerinde egemen olabileceini, —«öte» araclyla yaamn öldürülebileceini Nihilist ve Hrist: bunlar uyakl, yalnzca uyakl da deil
Из за большого объема этот материал размещен на нескольких страницах: 6 78 |
Заказать написание учебной работы