nikahta mehir şart mıdır / Mehir olmadan imam nikahı olur mu? – Salomon Mağaza

Nikahta Mehir Şart Mıdır

nikahta mehir şart mıdır

kaynağı değiştir]

Mehir, evlilik akdi (nikâh) esnasında belirlenip belirlenmemesine göre ikiye ayrılır:

Mehir, ödeme zamanına göre de ikiye ayrılır:

Kazanılması[değiştir kaynağı değiştir]

Ehl-i Sünnet itikadının ameldeki dört mezhebi de mehrin, kadının hakkı olduğunu kabul etmekle birlikte evlilik akdi üzerindeki etkisi konusunda farklı görüşlere sahiptir. Mâlikî mezhebinde mehir, nikâh akdinin sıhhat şartı kabul edilmiş ve mehir tespit edilmeden yapılacak evlenmeler gayrisahîh (geçersiz) sayılmıştır. Hanefî, Şâfî'î ve Hanbelî mezhepleri ise mehri nikâhın şartlarından biri değil, kaçınılmaz bir sonucu olarak kabul etmişlerdir. Bu amelî mezheplere göre nikâh akdi sırasında mehirden hiç bahsedilmemiş hattâ hiç mehir verilmeyeceği açıkça söylenmiş olsa bile, nikâh akdi kurulur fakat kadın mehr-i misile hak kazanır.

Ayrıca bakınız[değiştir

Sual: Fıkıh kitaplarında (Semen, para tayin edilince, sahih olan sözleşmelerde teayyün etmez. Yani söz kesilirken tayin edileni vermek lazım değildir. Misli, benzeri verilebilir. Mehirde, nezirde [adakta] ve vekil yapmakta da teayyün etmez. Emanet, hibe ve sadaka vermekte, şirkette ve gaspta teayyün eder. Mebi her zaman teayyün eder) deniyor. Mehirde 11 Reşat altını vermeyi taahhüt etmiştik. Şimdi onun yerine, o değerde başka mal, TL, Dolar, Euro vesaire verebilir miyiz?

Cevab: Satış akdinde semenin (satılan mal karşılığı ödenecek meblâğın) cinsi söylenmedi ise, söz kesilirken orada kullanılan semen anlaşılır. Burada, piyasadaki paraların mâliyeti (hakikî kıymeti) ve râyici (geçer kıymeti) müsâvi ise, bey’ sahih olur. Müşteri hangi parayı isterse verebilir. Geçer kıymetleri farklı ise, en yükseğini verir. Geçer kıymetleri aynı olup, mâliyetleri farklı ise, cinsi, sıfatı söylenmezse, bey’ fâsid olur. Suriye’nin sınıra yakın kısımlarında Türk lirası geçmektedir. Haleb’de şu kadar lira üzerinden akid yapılsa, Suriye veya Türkiye lirası diye açıklanmasa, hangisinin geçer kıymeti fazla ise o verilir.

Semenin cinsi söylenmiş ise, teayyün ettiğinden başka semen verilemez. Reşad altını üzerine pazarlık edilmişse, İngiliz altını verilemez.

Semen, sahih akidde tayin edilince, teayyün etmez. Yani söz kesilirken tayin edileni vermek lâzım değildir. Misli, benzeri verilebilir. “Bu elimdeki lirayla şu malı aldım” diye akid yapılsa, sonra bu parayı cebine koyup, mislini, benzerini verebilir. Semenin kendi tayin edilince, teayyün etmez ise de, cinsi, mikdarı ve vasfı tayin edilince, teayyün ederler. Yani bu cins, mikdar ve vasfı taşımayan semen verilemez. lira demişse dolar veremez. 11 Reşad altını demişse 11 Aziz veya bu kıymette para veremez.

Söz kesilen semen, örfe uyulup, bozuk para olarak da verilebilir. Meselâ 20 mecidiyye diye pazarlık olunduğunda, yirmilik yerine onun bozukluğu olan onluk ve beşlik verilebilir.

Semen, para olmayıp mal ise, hatta altın veya gümüşten işlenmiş eşyâ ise, pazarlıkta tayin edilince, mebî gibi teayyün eder. Satış da, mukâyada (trampa) satışı olur. Yani o malı aynen vermek gerekir. Meselâ müşteri, bir gümüş kaşığı gösterip, “Şu kaşık ile bu horozu satın aldım” dese, kaşığı vermesi lâzımdır. Aynı ağırlıkta, aynı şekilde ve aynı kıymette başka gümüş kaşık veremez. Çünki semen para değil de mal olup, alıcı tarafından tayin edilmiştir, dolayısıyla teayyün etmiştir.

Semen, fâsid satışta, sarf satışında, emânet, şirket ve vekâlette, kirâ bedelinde, hibede, zekât, sadaka ve satın alma vekâletinde ve gaspta tayin edilince, teayyün eder. Meselâ emânetçi, emânet bırakılan parayı aynen geri vermekle mükelleftir, geri verirken mislini veremez. Telef oldu ise, mislini değil, kıymetini öder. Satın alma vekili, mal sâhibinin verdiği parayı kendi için kullanamaz. Kullanırsa, vekilliği bozulur. Bir altın lira gasp eden, bunu aynen öder. Bu yok ise, benzerini veremez, kıymetini öder.

Mehrde ve nezrde ve vekil yapmakta da teayyün etmez. Vekile lira verip “Git şu parayı felancaya ver ve kendisini vekil ettiğimi söyle. Bana şu evsafta bir at alsın” dese, o kişi de bu parayı cebine koyup, vekile aynı mikdarda kendi parasını verebilir. “Şu koyunu kesmek nezrim olsun” dese, başka bir koyunu kesebilir. “Bu elimdeki 11 Reşad altını mehr olmak üzere nikâhladım” dese, başa 11 Reşad altını verebilir.

Netice itibariyle mehr pazarlığı yaparken 11 Reşad altını söz kesilmiş ise, 11 Reşad altını vermek icab eder. 11 Aziz veya bunun kıymeti kadar para, döviz verilemez. Ama nikâh yapılırken belli 11 Reşad altını mehir olarak gösterilse idi, teayyün etmeyeceğinden sonradan bunu değil de başka 11 Reşad altını vermek câiz olurdu. Mehrde teayyün etmez demek bu demektir. Karşı tarafın rızası varsa, başka şey verilebilir.

5 Ağustos Perşembe

Mehir, erkek tarafından kadına sadece boşandığı zaman mı verilir?

Değerli kardeşimiz,

Mehir, nikâhın sahih olmasının şartlarından değildir. Yani mehir olmadan, mehri şart koşmadan da nikâh akdi yapılabilir. Nikâh kıyılırken mehri belirtmek de şart değildir. Bunun için mehirsiz evlilik sahihtir. Mehir nikâhın şartlarından değildir, ama nikâhın hükümlerindendir.

Mehrin nikâhın hükmü olmasının mânâsı şudur: Nikâh kıyıldıktan sonra kadın erkekten mehir almayı hak eder. Yani mehir, evliliğin üzerine terettüp eden bir neticedir. Şayet belli bir miktar belirlenmişse (mehr-i müsemmâ), belirlenen miktarı; belirlenmemişse mehr-i misil olarak bilinen, kızın akran ve emsâli kadınların almış oldukları mehir miktarını hak eder. Her iki şekildeki mehri erkeğin vermesi vaciptir. Bunun delili şu âyet-i kerimedir:

“Nikâhladığınız kadınların mehirlerini seve seve verin.” (Nisâ, 4/4)

Bu meseleye güzel bir örnek olması bakımından şu hadis-i şerifi zikredelim:

Ukbe bin Âmir anlatıyor: 

Resulullah (a.s.m.) bir adama şöyle dedi:

“Seni falanca hanımla evlendireyim mi?”
Adam, “Evet” dedi.
Kadına da “Seni falanca erkekle evlendirmemi kabul eder misin?” sordu.
Kadın “Evet” dedi.

Onları birbiriyle evlendirdi. Adam kadınla zifafa girdi. Ama herhangi bir mehir tespit edilmemişti. Bir süre sonra adama ölüm vakti geldiğinde şöyle dedi:

“Resulullah (a.s.m.) beni falanca kadınla evlendirdi. Ona herhangi bir mehir tespit etmemiştim. Başka bir şey de vermedim. Şimdi ona mehir olarak Hayber’deki hissemi veriyorum.”

“Kadın o hisseyi aldı ve yüz bin dirheme sattı.” (Ebû Dâvud, Nikâh: 32)

(bk. Mehmed PAKSU, Aileye Özel Fetvalar) 

Selam ve dua ile
Sorularla İslamiyet

nest...

batman iftar saati 2021 viranşehir kaç kilometre seferberlik ne demek namaz nasıl kılınır ve hangi dualar okunur özel jimer anlamlı bayram mesajı maxoak 50.000 mah powerbank cin tırnağı nedir