Ölümü Yaşamak Kimin Eseri

Kitap Künyesi

Yazar:Jiddu Krishnamurti

Çevirmen: Sinan Öner

Orijinal Adı: On Living and Dying

Yayın Evi: Ayna Yayınevi

İSBN: 9789758297115

Sayfa Sayısı: 170

Yaşamak ve Ölmek Üzerine Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

Krishnamurti diyor ki: "Biz ölümün ne olduğunu bilmek istemiyoruz; ölümün olağanüstümucizesini, güzelliğini, derinliğini, enginliğini bilmek istemiyoruz. Bilmediğimiz bir şeyi sorgulamak istemiyoruz. Tek istediğimiz süreklilik."

Yaşamak ve Ölmek Üzerine, ölüm korkusunun köklerinin fiziksel acıda ya da sevdiğimiz kişilerden ayrılmada değil, temel bir parçamızın devam etmeyeceği korkusunda yattığınıaçığa çıkarıyor. Krishnamurti, yaşamla ayrılmaz bir biçimde birleşik ölümü anlayabilmek için ona öğrenilmiş tutumlardan ve önyargılardan özgür, yepyeni bir anlayışla yaklaşmamız gerektiğini vurguluyor.

Yaşamak ve Ölmek Üzerine Alıntıları - Sözleri

• Hep yarında ya da dünde yaşıyoruz.
• Sıkıntı yalnızca sıkıntıdan kaçmaya kalkıştığınızda, onu aşma, çözme ya da ona tapma arzusu duyduğunuzda güçlenir. Ama zihin doğrudan sıkıntıyla temas halinde olduğu ve böylece yalnızca sıkıntıya bakarak tamamıyla sessiz olduğu için bütün bunlar yoksa, zihnin hiç sıkılmadığını keşfedersiniz. Kişinin zihni, sıkıntı olgusuyla temasa geçtiği an, bu olgunun kendisi zamanın ve düşüncenin bütün sıkıntı yaratan niteliklerini çözer. Böylece sıkıntı sona erer... Jiddu Krishnamurti
• Eğer sevginin yarattığı duyarlılık yok ise, ilişkinin olağanüstü yakınlığını göremeyiz.
• Çoğumuz mitler, simgeler, düş ürünü nesneler ile dolu bir dünyada yaşıyoruz ve bu bize gerçeklik dünyasından çok daha önemli geliyor.
• Anlamadığımız şeye ya tapıyoruz ya da onu yok ediyoruz.
• Yaşamınıza, sanki o sizin aynadan yansıyan yüzünüzmüş gibi bakın.
• Genç doğarız, ama yaşlanmış olan kuşak, sonradan, genç olana yaşlılığı getirir. Bilgiyle, köhnelikle, çirkinlikle, sıkın­tıyla, korkuyla yaşlanmış olan geçmiş kuşak, bunu genç olana yükler. Onlar zaten yaşlıdırlar ve ölürler. Toplumun önceki yapısına hapsolmuş her kuşağın yazgısıdır bu. Top­lum yeni bir kişi, yeni bir varlık istemez; gencin saygın ol­masını ister, onu kalıba döker, biçimlendirir ve gençliğin ta­zeliğini, masumluğunu yıkar. Burada ve dünyanın herye­rinde çocuklara yaptığımız şey budur. Ve bu çocuk, bir ye­tişkin olduğunda, çoktan yaşlanmıştır ve asla olgunlaşamayacaktır. Olgunluk toplumun, toplumun psişik yapısının yıkılması­dır. Kendinize karşı tümüyle acımasız olmadıkça ve top­lumdan tamamıyla özgür olmadıkça, asla olgunlaşamazsınız. Toplumsal yapı, açgözlülüğün, kıskançlığın, gücün, ko­numun, boyun eğmenin olduğu psişik yapı eğer bütün bunlardan özgürleşmezseniz, asla olgunlaşamazsınız. Ama olgun bir zihne gereksiniminiz var. Kendi olgunluğunda tek başına olan bir zihin, sakatlanmamış, lekelenmemiş, her­ hangi bir yükü olmayan zihin yalnızca böyle bir zihin ol­gun bir zihindir.
• Ölümün ne olduğunu bulmanız için, sorunlarıyla birlikte yaşayan sizler ve ölüm arasında bir uzaklık olmamalıdır; siz henüz uyanıkken, henüz ölmemişken, ölümün önemini anlamalı ve onunla birlikte yaşamalısınız. Ölüm dediğimiz şey, bildiğiniz her şeyin sonudur. Bedeniniz, zihniniz, işiniz, tutkularınız, oluşturduğunuz şeyler, yapmak istediğiniz şeyler, bitirmediğiniz şeyler, bitirmeye çalıştığınız şeyler ölüm geldiğinde bütün bunların bir sonu vardır. Gerçek budur—son. Bundan sonra ne olduğu çok başka bir konudur. Bu önemli değildir, çünkü eğer korku yoksa, daha sonra ne olduğunu sorgulamazsınız. O zaman ölüm olağanüstü, sadistçe, anormal ya da sağlıksız olmayan bir şeye dönüşür, çünkü ölüm bilinmeyen bir şeydir ve bilinmeyende son derece büyük bir güzellik vardır.
• Sevgi ancak hiçlik var olduğunda, bütün dünyayı-'dünya' denen olağanüstü bir şeyi değil, yalnızca kendi dünyanızı, içinde yaşadığınız küçük dünyayı- yadsıdığınızda, aileyi, bağlanmayı, çekişmeleri, egemenliği, başarınızı, umutlarınızı, suçlarınızı, boyun eğişlerinizi, tanrılarınızı ve mitlerinizi yadsıdığınızda açığa çıkar.
• Zamanı kabullendiğimiz anda tembelleşiyoruz...
• Bir sebep olmadan gülmek, bir sebep olmadan kişinin kalbinde sevinç duyuşu, karşılığında hiçbir şey beklemeden sevmek...
• Bütün varlığımız ile sevmek nedir, neredeyse hiç bilmeyiz.
• Eğer sıkıntıdan özgür olacaksak, bence her şeyden önce önemli olan içinde yaşadığımız düş ürünü dünyayı anlamaktır.
• Kişi, özellikle yaşlandıkça, ölümün hep beklemede olduğunun farkındadır. Siz ölümden korkuyorsunuz, değil mi? Şu anda, bu korkuyu nasıl anlayacaksınız? Ölüm korkusundan nasıl özgür olacaksınız? Ölüm nedir? Ölüm gerçekten bildiğiniz her şeyin sona ermesidir. Bu gerçek bir olgudur. Ölümden sonra yaşamın olup olmaması önemli de Ölümden sonra yaşamın olduğu yalnızca bir fikirdir. Bilmiyorsunuz, ama inanıyorsunuz, çünkü inanç sizi rahatlatıyor. Ölüm sorununa hiç girmiyorsunuz, çünkü bir sona erme fikri, tümüyle bilinmeyene girme fikri, sizde korku uyandırıyor, dehşet yaratıyor. Korktuğunuz için kaçmanın bir aracı olan inancın değişik biçimlerine başvuruyorsunuz.
• Yaşamanın ne olduğunu bilmiyoruz, ölmenin ne olduğunu da bilmiyoruz. Yaşamak diye adlandırdığımız şey, ara sıra haz duygusu olan bir eziyettir.

Yaşamak ve Ölmek Üzerine İncelemesi - Şahsi Yorumlar

Büyük bir zihin, büyük bir yaşamın damıtılmış hali. Krishnamurti gerçekçi bir yaşam felsefesi sunuyor. Ölüm ve yaşama bakılacak en mantıklı açıdan bakıyor. Ölümü anlamak yaşamı anlatmaktan geçiyor. Şimdi de olmaktan, anı yaşamaktan başlıyor her şey. Insana çok şey katacak bir kitap. (Ramazan Tekdemir)

Yaşamak ve Ölmek Üzerine PDF indirme linki var mı?

Jiddu Krishnamurti - Yaşamak ve Ölmek Üzerine kitabı için internette en çok yapılan aramalardan birisi de Yaşamak ve Ölmek Üzerine PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan çoğu kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF'leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.

Kitabın Yazarı Jiddu Krishnamurti Kimdir?

Yaşamı ve öğretileri 20. yüzyılın büyük bir bölümüne yayılan J. Krishnamurti, pek çok insan tarafından modern zamanlarda insan bilincini en derinden etkileyen biri olarak görülüyor. Bilge, filozof ve düşünür olarak dünyanın dört bir yanında entelektüel olanı olmayanı, yaşlısı genci ile milyonların yaşamına ışık tuttu. Bütün dinleri aşan bir yaşam biçimine işaret ederek, dine yeni bir anlam ve içerik getirdi. Çağdaş toplumun sorunlarıyla korkusuzca yüzleşip, insan zihninin işleyişini bilimsel bir şaşmazlıkla analiz etti. Tek düşüncesinin "insanı mutlak ve koşulsuz olarak özgür kılmak" olduğunu ilan ederek, insanı bencillik ve acının derin şartlanmasından özgürleştirme yoluna koyuldu.

Jiddu Krishnamurti Kitapları - Eserleri

• Bilinenden Kurtulmak
• Yeni Bir Yaşam
• Bunları Düşün
• Aşk, Seks ve Namus
• İçsel Devrim
• Farkındalığın Işığı
• Sen Dünyasın
• Zihinsel Kurtuluş
• İç Özgürlük
• İlk ve Son Özgürlük
• İnsan Olmak
• Sevgi ve Yalnızlık Üzerine
• Korku Üzerine
• Eğitim ve Yaşamın Anlamı
• Bilinmeyene Açık Olmak - Korku Sorunu - Güvenlik Diye Bir Şey Var mı?
• Kendimize Dair
• Niçin Eğitiliyoruz?
• Yaşam Kitabı
• Dünya Bunalımda
• Özgürlük Üzerine
• Zihin ve Düşünce Üzerine
• Nedir Problem Dediğimiz? -Çatışmasız Yaşamak-Acının Sonu
• Yaşamak ve Ölmek Üzerine
• Hakikat Üzerine
• İlişki Üzerine
• Tanrı Üzerine
• Eğitim Üzerine Mektuplar
• Birey ve Toplum
• Yaşamla Buluşmak
• Kendini Değiştirmek Dünyayı Değiştirmek
• Büyük Özgürlük
• Kartalın Uçuşu
• Düşünce Ağları
• Yaşam Üzerine Yorumlamalar Cilt 1
• Öğrenme Ve Bilgi Üzerine
• Kendini Bilmek - İlişki Üzerine - Hazzını Öğrenmek
• Çatışma Üzerine
• Huzura ve Barışa Doğru
• Doğa ve Çevre Üzerine
• Yaşam Kitabı
• Hayatınızla Ne Yapmak İstiyorsunuz?
• Hiçbir Şeyi Sorun Etme
• Zamanın Sonu
• Krishnamurti’nin Günlüğü
• İç Özgürlük
• Öğrenme Ateşi
• Yaşam Üzerine Yorumlamalar Cilt 2
• Zihnin Uyanışı
• Tam Bilinçlilik / Tam Yaşam
• Şiddetin Ötesi
• İnsanlığın Öyküsü Sensin
• Doğru Meslek Üzerine
• İnsanlık Değişebilir mi?
• Krishnamurti'nin Not Defteri
• Düşüncenin Sınırları
• Krishnamurti'den Kendisine Son Günlüğü

Jiddu Krishnamurti Alıntıları - Sözleri

• Bizler neden psikolojik olarak başka bir şeye bağlıyız? Açıkçası kendi içimizde yetersiz, yoksul ve boş olduğumuz için. Kendi içimizde oldukça yalnızız ve bu yalnızlık, bu boşluk, bu fevkalade içsel yoksulluk ve kendini dışa kapatma bizi bir kişiye, bilgiye, mala mülke, fikre ve bizim gözümüzde gerekli olan diğer pek çok şeye bağlı kılıyor. (Kendimize Dair)
• "Dışarı çıkıp kendi başınıza yürüdünüz mü hiç.? Tek başına dışarı çıkmak, elinde kitap, yanında bir arkadaş olmadan, kendi başına bir ağacın altına oturmak ve bir yaprağın düşüşünü seyretmek, suyun şıpırtısını, balıkçının şarkısını dinlemek, bir kuşun, zihninizin mekanında birbirini kovalayan düşüncelerinizin uçuşunu izlemek çok önemlidir..." (Bunları Düşün)
• Aşkın ve sevecenliğin, kurnaz bir düşüncede var olmayan, kendi bilgeliği vardır. (Aşk, Seks ve Namus)
• Bilgi bağımlılığı diğer bağımlılıklar gibidir; insana boşluk, yalnızlık, hüsran ve hiçbir şey olamama korkusundan kaçış sağlar. Bilginin ışığı, altında zihnin nüfuz edemeyeceği bir karanlığın yatmakta olduğu narin bir sığınaktır. Zihin bu bilinmeyenden korkar ve bilgiye, teorilere, umutlara, hayal gücüne kaçar. Bu kadar fazla bilgi, bilinmeyenin anlaşılmasının önünde engeldir. (Yaşam Üzerine Yorumlamalar Cilt 1)
• Lise veya üniversiteden ayrıldığımızda, çoğumuz öğren­meyi bitirdiğimiz zannıyla kitapları bir kenara bırakırız; ba­zıları ise düşünmeyi daha ileri taşıma eğilimiyle başkalannın söylediklerini okumaya ve sindirmeye devam eder, bilgiye bağımlı olurlar. Başarı ve egemenlik için bilgi ya da tekniğe tapınma olduğu sürece, zalim bir yanş, düşmanlık ve hiç bit­meyen bir ekmek kavgası olacaktır. (Eğitim ve Yaşamın Anlamı)
• Öz­gürlük serbestlik değildir. Özgürlük insan zihninin sağlıklı, normal, mantıklı işlemesi için gereklidir. (İçsel Devrim)
• Özgürlükten yoksun ortamda kurnazlık zekanın yerine geçer. Kurnazlık yolları her zaman karmaşık ve yıkıcıdır. (Yaşam Üzerine Yorumlamalar Cilt 2)
• “Çünkü eğitim sistemi ; onaylama, yargılama,kıyaslama üzerine kurulu, işte sorunun kaynağı! (Nedir Problem Dediğimiz? -Çatışmasız Yaşamak-Acının Sonu)
• -çünkü kendimizle ilgili olan şeyleri başkalarının düşüncelerine göre öğrenirsek kendimizi değil, onları tanımış oluruz- (Bilinenden Kurtulmak)
• Kontrol ve yüzeysel bir disiplin doğru yol değildir, disiplinsiz bir hayatın da de­ğeri yoktur. (Bilinenden Kurtulmak)
• Bir birey olarak değil, bir insan olarak toplumu değiştirebilirsiniz . (Aşk, Seks ve Namus)
• Hazza eriştiğinizde onunla birlikte korku da olmalı; onu kaybetme korkusu. tanrı'nın var olup olmadığı inancından haz alıyor ve ona tutunuyorsunuz. Birisi bu inancı sorguladığında korkuyor ve bu yüzden de düşmanca bir tavır takınıyorsunuz. (Niçin Eğitiliyoruz?)
• Korkmadığınız zaman zekisinizdir. Peki, ne zaman korkarsınız? Başkalarının sizin hakkınızda ne söylediğini veya anne babanızın ne diyeceğini kafanıza takarsanız korkuya davetiye çıkarırsınız (Yeni Bir Yaşam)
• Ölümün ne olduğunu bulmanız için, sorunlarıyla birlikte yaşayan sizler ve ölüm arasında bir uzaklık olmamalıdır; siz henüz uyanıkken, henüz ölmemişken, ölümün önemini anlamalı ve onunla birlikte yaşamalısınız. Ölüm dediğimiz şey, bildiğiniz her şeyin sonudur. Bedeniniz, zihniniz, işiniz, tutkularınız, oluşturduğunuz şeyler, yapmak istediğiniz şeyler, bitirmediğiniz şeyler, bitirmeye çalıştığınız şeyler ölüm geldiğinde bütün bunların bir sonu vardır. Gerçek budur—son. Bundan sonra ne olduğu çok başka bir konudur. Bu önemli değildir, çünkü eğer korku yoksa, daha sonra ne olduğunu sorgulamazsınız. O zaman ölüm olağanüstü, sadistçe, anormal ya da sağlıksız olmayan bir şeye dönüşür, çünkü ölüm bilinmeyen bir şeydir ve bilinmeyende son derece büyük bir güzellik vardır. (Yaşamak ve Ölmek Üzerine)
• Olmanız gerektiğini düşündüğünüz şeye göre hareket ettiğiniz zaman gerçekte olduğunuz şey değilsinizdir. (Bilinenden Kurtulmak)
• Acaba insan, dinlerken kullandığı tüm elekleri bir kenara koyabilir ve gerçekten dinleyebilir mi? (Yaşam Kitabı)
• Birine inanmak son derece çocukça, çiğ bir tutumdur. Birine inanmak çok bayağı bir şeydir. (İçsel Devrim)
• “Hiç kuşkusuz, devrim olmalı ama belli bir ideolojiye veya şablona göre değil. Eğer o bir ideolojiye veya şablona göre olursa devrim olmaz, sadece geçmişin devamı olur; yeni bir fikirle özdeşleşme olur ve dolayısıyla belli bir yapıya süreklilik kazandırır ve bu da kesinlikle devrim değildir.” (Kendimize Dair)
• "Eğer ben bir bilim insanıysam, çalışmam, matematik bilgisine sahip olmam, daha önce söylenen her şeyi bilmem, muazzam bir bilgi birikimine sahip oImam gerekir. Hafızamın boyutlarının yükselmesi, güçlenmesi ve genişlemesi gerekir. Ama böyle bir hafıza, böyle bir bilgi aslıda daha fazla keşfetmeyi engeller. Ben ancak bilgi birikimimin tümünü unutabilir, sonradan kullanılabilecek olan edindiğim tüm bilgileri elimin tersiyle bir kenara itebilirsem, ancak o zaman yeni bir şey bulabilirim. Geçmişin yükü, biIginin yükü omuzlarımdayken yeni hiçbir şey bulamam ve bu apaçık bir psikolojik gerçektir." (Zihinsel Kurtuluş)
• Hakikati keşfetmek, gelenekten kopmayı gerektirir ki bu tüm korkulardan kurtulmak demektir. (Bunları Düşün)