Giriş Tarihi: Güncelleme Tarihi:
Son dakika: İzmir'in Bayraklı ilçesinde bir evde derin dondurucu içinde yabancı uyruklu 4 kişinin cesedi bulundu. İzmir Valiliği, sır olayla ilgili şu açıklamayı yaptı: "İl Emniyet Müdürlüğü ekiplerimizin, günü sıralarında Bayraklı ilçesinden gelen bir ihbar üzerine belirtilen adreste yaptıkları araştırmada, 3'ü kadın (G.H., L.G. ve L.G.) 1'i erkek (R.), Türkmenistan uyruklu 4 şahsın hayatını kaybettiği anlaşılmıştır. Cinayetleri gerçekleştirdiği değerlendirilen Türkmenistan uyruklu bir şüpheliyi yakalama çalışmaları ve konu ile ilgili soruşturma devam etmektedir."
Aslında, böyle bir kesinlik yok. Daha doğrusu bu durum gerçekleştiğinde böyle bir sonuç çıkacak diye bir şey söz konusu değil.
Çünkü psikoloji doğal bilimlerden birisi değil. Bu durum da onu, doğal bilimler gibi x kişisi, y durumu ile karşılaşırsa z çıkar diye bir kesinlik ve kural yok. Bu durum sadece psikoloji için değil tüm sosyal bilimler için geçerli.
Nasıl tam anlamıyla örnek verilir bilmiyorum ama şöyle bir deneyim.
Örneğin matematikte 2+2=4 tür. Bu her yerde herkes için böyledir. Yani bir kuraldır.
Fizikte, su, deniz seviyesinde °C de kaynar. Bu durum dünyanın her yerinde geçerlidir. Yani kanundur.
Ancak psikoloji böyle bir şey diyemez. Sadece şunu diyebilir. Cenaze veya parçalanmış bir naaş görmüş birinin psikolojisi bozulabilir
Kesinlik ve kanun denen olay, sosyal bilimlerde yok denecek kadar azdır.
Ancak sizin dediğiniz durumda kesinliği bir kenara bırakalım ihtimaller bile oldukça tartışılır. Bu konuda bir çalışma ve veri var mı bilmiyorum ancak böyke bir durumun pek söz konusu olduğunu sanmıyorum.
Buna ispat veya delil de sunayım sizlerin huzurunda
Sağlık Çalışanları, Otopsi Uzmanları, Olay yeri inceleme ekipleri, Doktorlar, hatta polisler, askerler hatta cenaze yıkayan görevliler.
Cenaze gören kişinin psikolojisi bozulsa ilk onların bozulurdu. Ancak bozulmadı, ilk başlarda belki gördüklerinde kötü oldular, belki kustular ancak zamanla alıştılar.
Alışma ve duyarsızlaşma diye bir durum var psikolojide. Bunun en güzel örneğini de yaşıyoruz. Pandemide ilk zamanlar 2 3 kişi vefat ettiğinde ve vakalar binleri gördüğünde herkes telaşlı ve korkuluydu. Daha sonra günde onlarca insan vefat etmeye ve binlerce kişi hastalanmaya başlamasına rağmen tedbirlere eskisi kadar dikkat edilmemeye başladı. Bu durum alışmaydı. Bu günlerde günde yüzlerce insan ölüyor binlercesi de hastlanıyor ancak bırak korkup telaş yapmayı, adeta normal bir şey gibi kaale bile almıyoruz. Bunun adı da duyarsızlaşma.
Yani insanların cenaze görmesinden kaynaklı psikolojisi bozulacak diye bir kurak söz konusu değil. Bozulabilir de bozulmayabilir de.
Psikoloji dediğimiz şey de o kadar kolay bozulmaz.
Ancak sevdiklerimizin vefatında ve cenazesini gördüğümüzde ve heleki bu durumun canice gerçekleşmesinde psikolojimiz bozulabilir. Ve bunun bir çok nedeni olabilir.
Genellikle bunun nedeni sevdiğimizden ayrılamama ve bunu kabul edememedir. Freud a göre bu yadsıma. Örneğin bir çiftin çocukları vefat etmesine rağmen, hala o varmış gibi kıyafet alması sofraya ona tabak çıkarması gibi.
Genellikle böyle durumlar ilk başta yadsıma ile başlar. Bir süre sonra o kabullenmemeyi içimizde saklar, başka bir şey düşünemez hala gelir daha sonrasında çektiğimiz psikolojik sıkıtılar ilk başta fizyolıjik sorunlara dönüşmeye ve ağır depresyonlardan intiharlara veya şizofrenilere veya başka psikolojik rahatsızlıklara neden olabilir.
Bu durumların yaşanmasının tam sırasını ve zamanını vermek pek mümkün değildir. Çünkü buna geçmişteki yaşantımızdan(çevremiz), ailemize (kalıtımımıza ) kadar bir çok neden etkili olabilir.
Böyle durumlarda ve bu durumları yaşayan kişileri ne olursa olsun, kişi ne kadar iyi görünürse görünsün bir psikoloğa gitmekte oldukça fayda vardır.
Unutalmamalıdır ki psikolojik sorunlar da fizyolojik sorunlar gibi uzmanı tarafında tedavi edilebilir ve edilmelidir
görüntülenme
Türkiye, dün İzmir'in Bayraklı ilçesinden gelen korkunç haberle sarsıldı. Gelen ihbar üzerine harekete geçen emniyet ekipleri, Türkmenistan uyruklu 3'ü kadın 4 kişinin cansız bedenini parçalanmış halde bir evin buzdolabında buldu. Kan donduran olayla ilgili yeni ayrıntılar ortaya çıktı. Cesetlerin anne ve kızları ile kızlardan birinin sevgilisine ait olduğu tespit edildi.
DHA'nın haberine göre cesetler Türkmenistanlı Gülkamar Hanimova ile kızları Leyla Geldiyazova ve Laçin Geldiyazova'yla Ruslan Kerimov adlı erkeğe ait. Cesetlerin tamamen parçalandığı, bu nedenle hangi cesedin kime ait olduğunun DNA ile tespit edileceği belirtildi.
Kan donduran olay dün, saat sıralarında Adalet Mahallesi /14 Sokak'taki iki katlı bir evde meydana geldi.
Evde yaşayan yabancı uyruklu kişilerden haber alamayan yakınları durumu polise bildirdi. İhbar üzerine eve giren ekipler 3 kadının cesedini dondurucuda, 4'üncü kişinin cesedini ise buzdolabında buldu.
Polis ekiplerinin evde yaptığı aramalarda R.N. isimli bir erkeğin cesedinin ise buzdolabında olduğu tespit edildi.
Bulunan cesetlerin anne ve iki kızına ait olduğu, buzdolabındaki erkek cesedinin ise aynı evde yaşayan kızlardan birinin erkek arkadaşına ait olduğu belirtildi.
Yeni Asır'da yer alan habere göre; katil zanlısı olduğu tespit edilen ve Çeşme'de çalıştığı belirtilen Türkmenistan uyruklu kişi ise olay sonrası kaçtığı Çeşme'de yakalandı. Katil zanlısının öldürdüğü anne ile sevgili olduğu belirtilirken katledilen kişilerin de olay öncesi ilaçlı içecekle uyutulduğu öğrenildi.
Daha önce Bayraklı'da bir ciğercide çalıştığı öğrenilen Türkmenistan uyruklu katil zanlısı, olay sonrası kaçtığı Çeşme'de yakalanarak gözaltına alındı.
Bayraklı ilçesinde cesetleri dondurucuda bulunan Türkmenistan uyruklu 3'ü kadın 4 kişinin cenazesi savcının incelenmesinin ardından otopsi için İzmir Adli Tıp Kurumu'na gönderildi. Mahalle sakinlerinden Ferhat Özkul, "Mahallemizde böyle bir şey yapılması bizi çok etkiledi. Aile içi bir facia olduğunu duyduk.
Yine polislerden duyduğumuza göre olayın ne zaman olduğu da belli değil. Katilin önce cinayetleri işlediğini birkaç gün sonra dondurucuya koyduğunu duyduk. İstanbul'da bir yakınları haber alamamış ve buraya gelmiş. Kapıyı da açan olmayınca ihbarda bulunmuş ve kapı açılmış. Olayla ilgili çok fazla iddia var" dedi.
DHA'da yer alan habere göre ise İzmir'in Bayraklı ilçesindeki evde derin dondurucu ve buzdolabında parçalanmış halde cesetleri bulunan Türkmenistan uyruklu Gülkamar Hanimova ile kızları Leyla Geldiyazova ve Laçin Geldiyazova'yla Ruslan Kerimov adlı erkeğin otopsi işlemleri sürüyor. Cesetlerin tamamen parçalandığı, bu nedenle hangi cesedin kime ait olduğunun DNA ile tespit edileceği belirtildi.
Mahalleden, Ramazan Yüksel (58) "Şaşkınız 3 senedir burada yaşıyorlardı. Kendi halinde bir aileydi. Duyduğumuza göre katil, birkaç gün önce çevredeki esnafa nereden derin dondurucu alabileceğini sormuş. Tedirginiz" diye konuştu.