parmağa kan oturması nasıl geçer / Deride Kan Toplanması Neden Olur? Deride Kan Toplanması Nasıl Geçer Ve Ne Yapılmalıdır

Parmağa Kan Oturması Nasıl Geçer

parmağa kan oturması nasıl geçer

Cilde kan oturması nasıl geçer?

Tıp dilinde Hematom olarak adlandırılan derialtı kanaması veya kan oturması birçok nedenden dolayı sık rastlanan bir durumdur. Kan oturması nedir, kan toplaması nasıl geçer, hematom nedir, kan oturması belirtileri nelerdir, hematom nasıl tedavi edilir?

Kan toplanması diye adlandırılan durum, çeşitli nedenlere bağlı olarak kanın doku aralıklarında ve boşluklarında yoğunlaşarak renk değişikliğine, ağrıya neden olan bir sorundur. Özellikle de deri altında kan toplanması olarak seyreden Hematom durumunda o bölgede renk değişikliği ve hafif şişlik söz konusudur.

Kan toplanması bir travma sonucu kanın belirli ve sınırlı bir bölgede toplanması olarak da tanımlanmaktadır. Pataloji doku içinde kanama olması yüzeysel ve derin olmak üzere iki türlü oluşur.

Yüzeysel olan ciltte kan oturmasında; yerel şişme, renk değişimi ve ağrı gibi belirtiler bulunur. Derinsel olan kan toplanması ise geniş bölgede şişme, geç renk değişimi ağrı yerel sertlikle seyretmektedir.

Her iki durumda da vücudun uyluk, bacak, kol, bel, ayak gibi değişik bölgelerinde görülmesi muhtemeldir. Kan oturmasının ciddiyetine ve oluştuğu yere göre tedavi uygulanır. Örneğin baş bölgesine bir darp sonucu morarma, kan oturması ciddiye alınması gereken bir durumdur. Ancak kolda, bacakta basit çarpmalar, spor esnasında oluşan kan oturmaları çok fazla dikkate alınmaz. Bu gibi durumlarda soğuk uygulama, buz kompresi yapıldığında morarma daha başlamadan da önlenebilir. Kan oturması durumunda aşağıdaki tedavi yöntemleri uygulanmaktadır.

Kan toplanması Tedavisi:kan-oturması

1. Elastiki bandaj uygulanır.

2. Yerel soğuk uygulama.

3. Bazen hematomun boşaltılması.

4. Hareketsizliğin temini.

5. Antienflamatuar ilaç verilmesi.

6. Geç devrede fizik tedavi.

Kapalı yaralar ve spor yaralanmaları sonucu meydana gelen durumlarda bazı pomadlar etkili olmaktadır. Burkulma, ezilme, eklemlerde su toplanması ve şişme gibi deri altında kan toplanması ile birlikte veya kan oturması olduğunda ise doktora başvurmak gerekmektedir.

Hematom Nedenlerihematom nedirKan oturması Belirtileri Nelerdirkan toplaması nasıl geçer

Cilde kan oturması nasıl geçer? adlı konuya yorum yapmak ister misin? Etiketler

Kan Toplanması Nedir, Nasıl Geçer?

Hemen herkesin çeşitli nedenlerle yaşadığı bir sorundur kan toplanması. Genellikle basit bir durum gibi görünse de, acısı tahmin edilenden fazladır. Vücudun herhangi bir yerinde oluşan bu problem çoğunlukla el ve ayaklarda görülür.

Kan Toplanması Neden Olur?

Tıpta hematon olarak anılan kan toplanması, derma katmanına kadar etki eden yaralanmalar veya alınan darbeler neticesinde oluşur. Derinin sıkışması, haşlanması ya da yanma, kimyasal madde veya alerjenler gibi sebeplerden ötürü meydana gelebilir. Ayrıca mantar veya viral enfeksiyonlar da kan toplanmasına yola açabilmektedir. Kan toplanmasında doku içerisindeki kanama yüzeysel veya derin olmak üzere iki şekilde oluşur. Yüzeysel olan ciltte kan oturmasında; yerel şişme, renk değişimi ve ağrı gibi belirtiler görülür. Derinsel olan kan toplanmasında ise daha geniş alanda şişme, geç renk değişimi ve bölgesel ağrı gibi belirtiler bulunur. Kan toplanması kırmızı veya kahverengi renklerinde görülebilir. Görüntüsü sıvı dolu bir yumru gibidir.

Ayakta Kan Toplanması Nedir?

Sık görülen kan toplanması şekillerinden biridir. Ayaktaki yapıların herhangi birinde oluşan rahatsızlık ya da bu yapılara alınan darbeler ayakta kan toplanmasına sebep olabilir. Genellikle bileklerde, ayak tabanında ve ayağın üst bölgesinde görülür. Ayakta kan toplanmasının sebepleri şunlardır:

  • Ayak ya da bacak bölgesine sert bir cisimle darbe alınması
  • Ayak kırılması, burkulması
  • Isınmadan ani hareketlerin yapılması
  • Kızamık, romatoid artrit gibi rahatsızlıklar
  • Alerjik reaksiyonlar

Tırnak Altı Kanama Nedir?

Daha önce de bahsettiğimiz gibi kan toplanması genellikle ayaklarda ve ellerde görülür. Tırnak altı kanama; tırnak ile tırnak yatağı arasında kan toplanmasıdır. Bu sorun şiddetli ağrıya sebep olabilmektedir. Parmağa çekiçle vurmak, parmağın üzerine ağır bir nesne düşmesi ya da parmağı herhangi bir yere sıkıştırmak gibi el ve ayak parmaklarının ezilmesine neden olan kazalar tırnak altı kanamaya neden olmaktadır.

Kan Toplanması Nasıl Tedavi Edilir? Kan Toplanması Nasıl Geçer?

Kan toplanması sorunu genellikle evde tedavi edilebilir bir sorun olsa da, zaman zaman profesyonel yardım almak gerekebilir. Kan birikmesi tırnak altındaki alanın yüzde 25’inden fazla ise mutlaka doktora başvurulmalıdır. Bunun yanı sıra şiddetli ağrı ve dokununca acı hissi varsa, el ve ayak parmaklarının ucundaki kemik zarar gördüyse ya da kan toplanması el ve ayak dışındaki bölgelerdeyse (baş ve boyun çevresi gibi) mutlaka tıbbi yardım alınmalıdır.

Tıbbi tedavide tırnağın altındaki kan boşaltılır. Bu işlemde doktorun tecrübesi ve işlemin nerede yapılacağı çok önemlidir. İşleme başlamadan önce kan toplanması olan bölge uyuşturulur. Bölge uyuştuğunda doktor kan boşlatma işlemine başlar. Dağlama, iğne ve ataç yaygın olarak kullanılan kan boşaltma yöntemleridir. Dağlama yönteminde; pilli bir ısıtıcı cihaz yardımıyla kana ulaşana kadar tırnak yakılarak delinir. İğne yönteminde; kanı boşaltmak amacıyla tırnak iğne ile delinir. Ataç yönteminde ise, ucu çıkarılan ataç alevde ısıtılır ve tırnak yakılarak bu ataç yardımıyla delinir. Ataç yöntemi eski bir yöntemdir olsa da, günümüzde hala bazı pratisyen hekimler tarafından kullanılmaktadır.

Kan toplanması ile oluşan kabarcıkların patlatılması durumunda enfeksiyon kapma riski doğabilir. Eğer kan toplanan bölge soyulur ve içinden sıvı akarsa, bu sıvı temizlenir, ardından da bölge sık sık anti bakteriyel sabun ile yıkanır. Kan toplanması oluşan bölge enfeksiyon kapmadığı sürece genellikle kendi kendine iyileşir. Eğer ağrı hafifse ve kan toplanması tırnak altındaki alanın yüzde 25’inden daha az ise,  evde bakım tavsiye edilir.

Kan toplanması durumunda uygulanan tedavi yöntemleri şunlardır:

  • Elastiki bandaj uygulaması
  • Yerel soğuk uygulama
  • Bazen hematomun boşaltılması
  • Antienflamatuar ilaç verilmesi
  • Geç devrede fizik tedavi

Bu tedavi yöntemleriyle birlikte iyileşme sürecini hızlandırmak amacıyla evde bazı doğal çözümler uygulanabilir. İşte kan toplanması için evde uygulayabileceğiniz doğal yöntemler…

Kan Oturmasına Ne Yapılır? Kan Toplanmasına 15 Doğal Çözüm

  1.  Buz Uygulaması

Kan toplanması oluşur oluşmaz bölgeye buz kompresi uygulanması hem şişliği hem de acıyı azaltır.  Bu uygulamayla deri altındaki kanama da azalır. Günde birkaç kez uygulamak yeterlidir. Buz uygulaması yaparken buzu doğrudan cilde değdirmemeye dikkat edilmeli; buz havluya sarılarak bölgeye uygulanmalıdır. Aksi bir durumda cilt aşırı soğuktan ötürü yanabilir veya tahriş olabilir. Eğer o anda evinizde buz yoksa dondurulmuş sebze paketlerini de uygulayabilirsiniz.

  1. Yüksekte Tutmak

Kan toplanmasını engellemek amacıyla darbe alan ya da yaralanan bölge yüksek tutulmalıdır. Bu yöntem aynı zamanda bölgenin şişmesini de önler. Bu uygulamada dikkat edilmesi gereken nokta; yaralanan bölgenin tüm gün yüksekte tutulmasıdır.

  1. Hijyen

Kan toplanması sorununda istenmeyen durumlardan biri, yaralanan bölgenin enfeksiyon kapmasıdır. Bu durumun önüne geçmek için ellerinizi sürekli temiz tutmaya özen göstermelisiniz. Elinizi yıkamadan yaralanan bölgeye dokunmamalısınız. Eğer sargı bezi kullanıyorsanız, bezin nemli ya da kirli olmamasına dikkat etmelisiniz.

  1. Aloe Vera Suyu Uygulaması

Aloe vera suyu şişliği ve ağrıyı önleme konusunda etkili bir yöntemdir. Kan toplanmasından kaynaklanan şişlikleri en aza indirmek için bölgeye aleo vera suyu veya jeli uygulanabilir. Aloe vera jelinin bir diğer özelliği ise anti enflamatuar olmasıdır. Yani bölgenin enfeksiyon kapmasını önlemektedir.

  1. Diş Macunu Uygulaması

Kan toplanması sorununda enfeksiyon oluşumunu önlemek amacıyla, yaralanan bölge üzerine biraz su ile karıştırılan diş macunu uygulanabilir.

  1. Kan Toplanan Bölgenin Havalandırılması

Yaralanan bölge mümkünse hiç sarılmamalı, hava alması sağlanmalıdır. Aksi taktirde iyileşme süresi uzar. Eğer bandaj kullanılması gerekiyorsa, bandajın gevşek sarılması önerilmektedir.

  1. Salatalık Uygulaması

Salatalık da şişliği azaltır. Ayrıca soğutma etkisi vardır. Salatalıkları dilimleyerek birkaç gün boyunca yaralanan bölgeye uygulayabilirsiniz. Etkisini görebilmek için bu uygulamayı günde birkaç kez tekrar etmeniz gerekir. Ayrıca dilerseniz gün içerisinde en az bir kez salatalık suyu içebilirsiniz.

  1. Atel

Eğer kan toplanması eklem bölgeleri, dirsek içi ya da diz arkası gibi bölgelerdeyse; hareket anında bölgenin zarar görmemesi amacıyla atel kullanılabilir.

  1. Çay Poşeti

İlk olarak söylemeliyiz ki; bu yöntemi seçerseniz uygulamayı 20 gün boyunca günde birkaç kez yapmanız gerekmektedir. Uygulama için: soğuk ve ıslak bir çay poşetini yaralanan bölgede birkaç dakika boyunca bekletmeniz yeterli. Çayda bulunan tannik asit (tanen) bir yandan bölgenin enfeksiyon kapma riskini azaltırken diğer yandan da şişkinlerin oluşmasını önler.

  1. Sandal Ağacı Tozu Uygulaması

Bu uygulama şimdiye kadar saydıklarımızdan biraz farklı olsa da, etkili bir çözüm olduğunu söylemeyiz. Bu yöntemde; sandal ağacı tozuna biraz su eklenir ve toz hamur haline getirildikten sonra yaralanan bölgeye uygulanır. Karışım cilt üzerinde kuruduktan sonra nemli bir bez ile temizlenir. Etkili bir çözüm için bu uygulamanın günde birkaç kez, birkaç gün boyunca düzenli olarak tekrar edilmesi önerilmektedir.

  1. Sarımsak Yağı Uygulaması

Sarımsak yağı da kan kabarcıklarının yani kan toplanmasının iyileşme sürecini hızlandırır. Diğer yandan da antienflamatuvar özelliği ile bölgenin enfeksiyon kapmasını engeller. Bu yöntemi uygulamak için: sarımsak yağı biraz ısıtılır, sonrasında da oda sıcaklığına gelmesi beklenir. İstenilen sıcaklığa ulaştığında masaj yaparak yaralanan bölgeye sürülür. Cilde nüfuz etmesi için 30 dakika bekletildikten sonra soğuk su ile temizlenir. Bu uygulamayı da günde birkaç kez tekrarlamak gerekir. Eğer sarımsak yağı ciltte alerji yaparsa, uygulama hemen bırakılmalıdır.

  1. Zerdeçal Uygulaması

Son dönemlerde mucizevi bir besin olarak gösterilen zerdeçal, özellikle antiseptik ve iyileştirici özellikleri ile biliniyor. Bu özelliği sayesinde küçük yanıklar, güneş yanıkları ve kan toplanması gibi sorunlarda da kullanılıyor.

Zerdeçal 3 farklı şekilde uygulanabilmektedir. Birinci yöntemde; zerdeçal ile gül suyu uygun bir kapta karıştırılır ve hamur haline getirilir. Elde edilen hamur yaralanan bölge üzerine uygulanır. İkinci yöntemde; bal ve zerdeçal karıştırılır. Elde edilen karışım kan kabarcıklarının üzerine uygulanır. Üçüncü yöntemde ise; 1 çay kaşığı zerdeçal tozu bir bardak ılık süte eklenir ve her gece yatmadan önce içilir.

Birinci ve ikinci yöntemi günde birkaç kez uygulamak gerekmektedir.

  1. Cadı Fındığı

Kan toplanması sorununda oldukça etkili olan bitkilerden biridir cadı fındığı. Hem ağrıyı azaltır hem de içeriğindeki tanen sayesinde kan kabarcıklarının çok hızlı bir şekilde kurumasını sağlar. Diğer yandan yaralanan bölgenin iltihaplanmasını da engeller. Cadı fındığının iyileştirici etkisinden faydalanmak için yapmanız gereken tek şey;
1 hafta boyunca en az 4 kez az miktarda cadı fındığı ekstresini kan kabarcıkları üzerine uygulamak.

  1. Çay Ağacı Yağı Uygulaması

Tıpkı çayda olduğu gibi, çay ağacı yağı da kan kabarcıklarının giderilmesinde etkilidir. Antiseptik, antifungal ve antienflamatuvar özellikleri ile doğal bir kurutucu olan çay ağacı yağı, yaralanan bölgeye uygulandığında kan kabarcıklarını hızlı bir şekilde kurutur.

Çay ağacı yağı uygulaması için: bir miktar çay ağacı yağı su ile seyreltilir. Elde edilen karışım kan kabarcıkları üzerine sürülür ve 10 dakika beklenir. Süre dolduktan sonra bölge soğuk su ile durulanır.

Önemli Not: Bu yöntemi hamile ve emziren kadınların kullanması kesinlikle önerilmemektedir.

  1. Epsom Tuzu Uygulaması

Bir diğer adı sülfat olan epsom tuzu da ağrıyı ve iltihaplanmayı azaltır. Bu uygulama için: sıcak suya biraz epsom tuzu eklenir ve karıştırılır. Elde dilen karışım yaralanan bölgeye sürülür ve 10 dakika beklenir. Süre dolduktan sonra cilt ılık suyla temizlenir. Bu uygulamayı günde 2 ya da 3 kez yapmak gerekmektedir.

El ve Ayak Parmaklarının Hastalıkları (Raynaud Hastalığı)

ir tür dolaşım sistemi bozukluğu olarak da bilinen ve toplumda daha çok Raynaud Fenomeni şeklinde adlandırılan Raynaud hastalığı, dışarıdan bakıldığında hastalarda kötü bir görünüme neden olduğu için kişilerin sosyal hayatını çoğu durumda fazlasıyla etkileyebilmektedir. Raynaud hastalığı, genellikle havanın aşırı soğuk olduğu zamanlarda ya da kişilerin gündelik hayatlarında fazlasıyla stres altına girdikleri anlarda daha sık gözlemlenebilmektedir. Bugün dünya üzerinde pek çok kişide görülen Raynaud Fenomeni, nadiren kötü huylu olsa da yarattığı dış izlenimden ve damarlara hasar vermesi nedeniyle vakit kaybedilmeden tedavi edilmesi gereken rahatsızlıklar arasında yer almaktadır.

Raynaud Hastalığı Nedir?

Vücutta yer alan atardamarların normale göre aşırı derecede büzüşmesi sonucunda vücudun uç kısımları olarak da nitelendirilen parmaklara, buruna ya da kulaklara yeterince kan gitmemesi durumunda Raynaud hastalığının meydana geldiği bilinmektedir.

Raynaud Hastalığının Nedenleri

Günümüzde yapılan araştırmalar sonucunda Raynaud hastalığının en çok titreşim gücü şiddetli olan el aletlerinin kullanılmasıyla, soğukla ve stres altında kalmakla ortaya çıktığı tespit edilmiştir. Tüm bunların dışında bu rahatsızlığı tetikleyebilecek olan diğer etkenlere ise birkaç madde üzerinden açıklama getirilebilmektedir.

Romatizmal Eklem İltihabı: Bazı kişilerin bağışıklık sistemlerinde doğdukları andan beri bulunan bir bozukluk sonucunda ortaya çıkan romatizmal eklem iltihabı, çoğu durumda Raynaud hastalığına da neden olabilmektedir.

Sklerodermi: Deri sertleşmesi rahatsızlığı olarak bilinen Sklerodermi, kan damarlarında şiddetli kasılmalara sebep olarak Raynaud hastalığına davetiye çıkarabilmektedir.

Lupus Rahatsızlığı: Vücudun bağışıklık sisteminin doku ve organlara saldırmasıyla açıklanabilen kronik bir rahatsızlık olan lupus nefriti de benzer şekilde Raynaud hastalığı nedenleri arasında sayılabilecek tetikleyicilerinden birisidir.

Damar Tıkayıcı Hastalıklar: Çok çeşitli isimlerle adlandırılabilen damar tıkayıcı hastalıklar, kan akışını engelledikleri için zaman içerisinde Raynaud hastalığı neden olur noktasında etkili olabilmektedir.

Burger Rahatsızlığı: Genellikle sigara içen kişilerde gözlemlenen ve hem kol hem de bacak atardamarlarında tıkanıklık meydana getiren Burger hastalığı, tedavi edilmediği takdirde Raynaud hastalığının en önemli nedenlerindendir.

Kas İltihabı Hastalıkları: Özellikle çizgili kaslarda şiddetli hasarların meydana gelmesine bağlı olarak, yine bu kasların zayıflaması sonucunda kanın vücutta yeterli şekilde pompalanamaması neticesinde Raynaud hastalığının görülmesi mümkün olabilmektedir.

Nükseden Travmalar: Vücutta iç ve dış etkenlerle meydana gelen ve sürekli tekrar eden travmalar da aynı şekilde Raynaud rahatsızlığının ortaya çıkma nedenlerine örnek olarak verilebilmektedir.

Raynaud Hastalığının Belirtileri

Raynaud hastalığında bazı belirgin bulgular gözlemlenebilmektedir. Bu Raynaud hastalığı belirtilerifark edilmesi halinde ise kişilerin en yakın sağlık kuruluşuna giderek uzman bir doktora görünmeleri tavsiye edilebilmektedir.

Uç Noktalarda Renk Değişikliği: Raynaud hastalığının belirtileri arasında ilk sırada yer alan renk değişikliği, hastalıklı bölgeye yeterince kan gitmemesi neticesinde kendini göstermekte ve söz konusu bölge bir müddet sonra beyaz renge dönmektedir. Kan gitmeme sorununun uzun bir süre devam etmesi halinde de beyaz olan ten rengi mavi tonlarına dönüşmektedir. Sorunlu bölgelere yeniden kan akışının gitmeye başlaması durumunda ise kanın mevcut alanda göllenmesinden ötürü morarma ve sonrasında da kızararak normal rengine geri dönme durumları gözlemlenmektedir.

Bu hastalıkta çok uzun bir süre problemli dokulara kan gitmemesi halinde nadiren bile olsa kangren ya da çeşitli miktarlarda doku kaybı gibi olumsuz sonuçlarla karşılaşılabilmektedir.

Uyuşma ve Karıncalanma: Sorunlu bölgelerde kan akışının durduğu ve hastalığın erken evresi olarak da tanımlanabilen birinci aşamada zaman zaman uyuşma ve karıncalanma hissi gibi durumlar Raynaud belirtileri arasındadır.

Şiddetli Ağrı: Hastalığın ikinci evresi olan kanın sorunlu bölgeye yeniden akış sürecinde ise bazı anlarda orta şiddette ağrı hissedilebilmekte ve bu ağrı birkaç saat boyunca sürebilmektedir.

Uyuşma, karıncalanma ve ağrı belirtileri, genellikle birbirini takiben bir döngü içerisinde gerçekleşmekte ve birkaç dakika gibi sürelerle başlayıp hastalığın ciddiyetine bağlı olarak çok daha uzun sürelerle devam edebilmektedir.

Raynaud Hastalığında Tedavisi

Farklı tetikleyiciler nedeniyle kendini gösterebilen Raynaud hastalığı ayrıca tamamen kendi başına da oluşabilmektedir. Böyle durumlarda hastalığın ortaya çıkması engellenemeyeceği için ancak doğru şekilde tedavi yoluna gidilmesi mümkün olabilmektedir. Bu nedenle kan damarlarının büzülmesinin önüne geçebilmek amacıyla uygulanabilecek bazı yöntemlere dikkat edilmesi, hastalığın tedavisi konusunda oldukça etkili metotlar şeklinde de nitelendirilebilmektedir. Buna göre Raynaud hastalığının tedavisi için;

  • Tütün içeren ürünlerden ve kafeinden uzak durulmalıdır.
  • Düzenli egzersiz yapılmalıdır.
  • Stresten mümkün mertebe sakınılmalıdır.
  • Aşırı soğuğa maruz kalınmamalıdır.
  • Kış mevsiminde eldiven kullanılmalıdır.
  • Ayak ve eller dışarıdan gelebilecek her türlü darbeye karşı korunmalıdır.
  • Doktor tavsiyesi ile kan akışını arttıracak ilaç tedavisi uygulanmalıdır.
  • Doktor önerisi ile damar büzülmesini engelleyecek ilaç tedavisi uygulanmalıdır.
  • Damarları büzüştürme özelliği bulunan ilaçlardan uzak durulmalıdır.

Tüm bu önerilere rağmen iyileşmeyen ve artık son evresine gelen Raynaud hastalığında ise hasta bölgelerde büzüşmeye neden olan sempatik sinirlerin kesilme işlemi yapılabilmektedir. Tamamen cerrahi bir yöntem olan bu operasyon, uzman kişiler tarafından gerçekleştirilmekte ve çoğu durumda yalnızca son çare olarak tercih edilmektedir.

Prof. Suat DOĞANCI
Kalp ve Damar Cerrahi Uzmanı

Bereler ve Derinin Altında Kan Benekleri

Kan derinin altındaki dokulara sızar ve siyah-mavi renge sebep olur. Bereler (kontüzyonlar) genellikle 2 ile 4 hafta içinde iyileşirken  morumsu siyah, kırmızımsı mavi veya sarımsı yeşil dahil renk değiştirir. Bazen berelenme bölgesi yerçekimi doğrultusunda vücudun aşağı tarafına yayılır. Bacaktaki bir berelenmenin iyileşmesi yüzdeki veya kollardaki bir berelenmeden daha uzun sürer.

Çoğu berelenme endişe verici değildir ve kendi kendine geçer. Evde tedavi iyileşmeyi hızlandırabilir ve bir yaralanmanın sebep olduğu berelenmelere eşlik eden şişme ve acıyı hafifletir. Ama aşırı berelenmek, şişme ve bir yaralanmadan sonraki 30 dakika içinde başlayan ağrı ciddi bir burkulma veya kırık gibi daha ciddi bir problem anlamına gelebilir.

Kolayca bereleniyorsanız berelenmeye neyin sebep olduğunu hatırlamayabilirsiniz. Kolayca berelenmek, berelenme küçükse veya yalnız arada bir ortaya çıkıyorsa ciddi bir sağlık sorununuz olduğu anlamına gelmez.

Yaşlı yetişkinler küçük yaralanmalarda özellikle ön kolda, ellerde, bacaklarda ve ayaklarda yaralanmalarda kolayca berelenirler. Kişi yaşlandıkça deri daha az esnek ve daha ince hale gelir, çünkü derinin altında daha az yağ vardır. Bu değişiklikler güneşe maruz kalmaktan deri hasarı ile birlikte damarların kolayca kopmasına sebep olur. Damarlar koptuğunda berelenme gerçekleşir.

Video: Akne Tedavisinde Dikkat Edilmesi Gerekenler

Kadınlar özellikle uyluklarda, kaba etlerde ve kolların üst kısmında ufak darbelerde bile erkeklere göre daha kolay berelenirler.
Berelenmeye meyil bazen aileden gelir.

Ara sıra bir yaralanmadan sonra kan derinin altında toplanıp birikerek (hematom) deriye süngerimsi, lastiğimsi, yumrulu bir görünüm verir. Normal bir berelenme daha yaygındır ve sert bir yumru hissi vermez. Hematom genellikle endişelenecek bir şey değildir.

Kaza sonucu yaralanmadan kaynaklanmış gibi görünmeyen berelenmelerin sebebi istismar olabilir. Bu olasılığı düşünmek özellikle berelenmeler açıklanamıyorsa veya açıklamalar değişiyor veya yaralanmaya uymuyorsa önemlidir. Bu tip berelenmeyi rapor edin ve daha fazla istismarı engellemek için yardım arayın.

Kan benekleri

Deri altındaki kan benekleri ya purpuradır ya da peteşi. Purpura, berelenme gibi görünebilir ama çoğu berelenmede olduğu gibi bir yaralanmanın sonucu değildir. Peteşi berelenme gibi görünmez. Derideki ufak, düz, kırmızı veya mor noktacıklardır ama her zaman bulunan ufak, düz, kırmızı beneklerden veya doğum lekelerinden (hemanjiyom) farklıdırlar.

Ani ve açıklanamayan berelenmeler veya derinin altında kan benekleri ya da berelenme sıklığında ani artış aşağıdakilerden kaynaklanabilir:
  • Aspirin veya kan sulandırıcılar (antikoagülanlar) gibi bir ilaç
  • Kanda veya dokularda toksinin birikmesine sebep olan enfeksiyon (sepsis).
  • Hemofili, von Willebrand hastalığı, trombositopeni gibi bir kanama veya pıhtılaşma bozukluğu veya daha az yaygın bir diğer kanama veya pıhtılaşma bozukluğu.
  • Pıhtılaşmayı etkileyen diğer hastalıklar. Örnekler arasında aşağıdakiler bulunur:
* Lupus gibi kronik iltihaplı hastalıklar.
* Siroz gibi karaciğer hastalığı
* Hodgkin hastalığı, lösemi veya multipl myelom gibi bazı kanser tipleri
  • Bir damarın iltihaplanması (vaskülit)
  • Kötü beslenme, B12, C veya K vitaminleri ya da folik asit eksikliği.
Anormal berelenme veya kan beneklerinin tıbbi tedavisi kanamayı önlemeye veya durdurmaya, berelenmeye sebep olabilecek ilacın ayarlanmasına veya berelenmeye sebep olan sağlık sorununun tedavisine odaklanır.

Cilt bir berelenme üzerine zedelenmişse cilt enfeksiyonu işaretlerine dikkat edilmelidir.

Cilt Sorunları Çocuklar Üzerinde Çok Etkilidir



nest...

batman iftar saati 2021 viranşehir kaç kilometre seferberlik ne demek namaz nasıl kılınır ve hangi dualar okunur özel jimer anlamlı bayram mesajı maxoak 50.000 mah powerbank cin tırnağı nedir