prof dr ethem tankurt / Akademik Personel - Kişisel Sayfa

Prof Dr Ethem Tankurt

prof dr ethem tankurt

kaynağı değiştir]

Wikimedia Commons'ta Ethem Tankurt ile ilgili ortam dosyaları bulunmaktadır.
Bu tezin, veri tabanı üzerinden yayınlanma izni bulunmamaktadır. Yayınlanma izni olmayan tezlerin basılı kopyalarına Üniversite kütüphaneniz aracılığıyla (TÜBESS üzerinden) erişebilirsiniz.
Kronik karaciğer hastalıklarında serum nitrit ve nitrat düzeyleri /
Yazar:MEHMET ALİ ÖZCAN
Danışman: seafoodplus.info ETHEM TANKURT
Yer Bilgisi: Dokuz Eylül Üniversitesi / Tıp Fakültesi / İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı
Konu:Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları = Endocrinology and Metabolic Diseases
Dizin:Hepatit = Hepatitis ; Karaciğer sirozu = Liver cirrhosis ; Nitrik oksit = Nitric oxide Onaylandı
Tıpta Uzmanlık
Türkçe

42 s.
f " J Karaciğer sirozlu hastalarda oluşan en önemli kardiyovasküler değişiklik hiperdinamik sirkülasyon olarak adlandırılan ve periferik vasküler direnç düşmesi, artmış fcardiyak debi, hipotansiyon olarak klinik yansıması olan tablodur. Bu durumun oluşumunda suçlanan ve son yıllarda daha çok üzerinde durulan nitrik oksit yapılan çalışmalarda sirozlu ve portal hipertansiyon gelişmiş hayvan deneyleri ve insan çalışmalarında yüksek olarak saptanmıştır. Nitrik oksitin fizyolojik, biyokimyasal ve farmakolojik özellikleri belirlendiğinde iki farklı enzim aracılığı ile sentezlendiği ve indüklenebilir tip enzimin birçok sitokin ile indüklenebildiği gözlenmiştir. Nitrik oksit vücutta hızla metabolize edilerek nitrit ve nitrata dönüşmekte ve bu maddeler nitrik oksit aktivitesinin göstergeleri olarak kullanılmaktadırlar. Kronik hepatitler devamlı inflamasyon ve nekrozun birarada olduğu klinik durumlar olup artmış sitokin düzeylerinin varlığı ortaya konmuştur. Bu çalışmada; kronik hepatit ve sirozlu hasta gruplarında kontrol grubu ile karşılaştırıldığında serum nitrit ve nitrat düzeyleri anlamlı olarak yüksek bulunmuştur. Kronik hepatitlerdeki yüksek düzeylerin inflamasyona yanıt olarak salınan sitokinler tarafından nitrik oksit sentezinin uyarılmasına bağlı olduğu düşünülmüştür. 37

Ethem Tankurt

Ethem Tankurt (d. 10 Şubat , Kocaeli), Profesör doktor ve gastroenteroloji uzmanı. Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi mezunu olup, özellikle yurt dışı kaynaklı ve Türk basınında geniş yer edinmiş çalışmaları ile tanınmaktadır. Uzun yıllar Marmara Üniversitesi ve Dokuz Eylül Üniversitesi'nde eğitim kademelerinde yer aldıktan sonra yılında çalışmalarına özel sektörde devam etme kararı almıştır. Günümüzde çalışmalarına İzmir Özel Kent Hastanesi'nde devam etmektedir.

Biyografi[değiştir

Bağırsak sağlığına antibiyotik uyarısı

Sağlık

 Son Güncelleme:

Bağırsak sağlığına antibiyotik uyarısı

Gastroenterolog Prof. Dr. Ethem Tankurt, bağırsak florasını koruma ve güçlendirme düşüncesiyle probiyotik ürün tüketiminin moda haline geldiğini söyledi. Hangi probiyotik ürünün hangi hastalıkta yararlı olacağına dair araştırmaların halen devam ettiğini belirten Tankurt, "Flora bakteri dengesini gereksiz antibiyotik kullanımı bozuyor, bundan kaçının" uyarısında bulundu.

İzmir Kent Hastanesi Gastroenteroloji Uzmanı Prof. Dr. Tankurt, son yıllarda yapılan araştırmalarda vücudumuzda sayıları trilyon ile ifade edilebilen bakteri, mantar ve protozoaların bizimle birlikte ve kısmen bizden bağımsız olarak yaşam sürdürdüğünün keşfedildiğini hatırlattı. Bunların tümüne genleriyle birlikte mikrobiyom adı verildiğini, sayısının insanın hücre sayısının katı olduğunu kaydeden Tankurt, "Bağırsağımızda bulunan başta bakteriler olmak üzere, bu mikroorganizmalarla vücudumuz arasında karşılıklı fayda sağlayan bir ilişki söz konusu. Bağırsak mikrobiyomu vücudumuzun bağışıklık sisteminin oluşması gelişmesi ve sürdürülmesinde önemli rol oynuyor. Ayrıca beyine mesaj ileterek beslenme tercihlerimizin oluşmasını etkiler ve kendilerine besin olacak gıdaları tüketmemizi sağlarlar" diye konuştu.

FLORADAKİ DEĞİŞİKLİKLER HASTALIĞA YOL AÇIYOR

Prof. Dr. Tankurt, bağırsak florasındaki değişikliklerin pek çok hastalığın ortaya çıkmasında farklı derecelerde rolü olduğunun da saptandığını kaydederek, şunları söyledi:

"Astım ve alerjik hastalıklar, akut ishaller ve özellikle seyahat sırasında oluşan ishaller, iltihaplı Bağırsak hastalıkları, antibiyotik kullanımına bağlı kolit ve enterokolit gibi hastalıklar sayılabilir. Son dönemde diyabet ve obezite de bu listeye eklenmiş ayrıca onkoloji alanında da bağırsak florasındaki değişikliklerinin rolüne dair araştırmalar yayınlanmaya başlamıştır. Günümüzde ilaç olarak tükettiğimiz probiyotikler bağırsak floramızda doğal olarak bulunan, genelde yararlı olduğunu bildiğimiz bakteri türlerinin preperat halinde getirilmiş şeklidir. Tablet, kapsül, toz ya da gıda katkısı şeklinde sunulmaktadırlar. Tüm bu hastalıklarda bağırsağımızın normal florasını destekleyerek, patojenik mikroorganizmaların çoğalmasını baskılar, immun yanıtı düzenler ve hekim önerisiyle probiyotik kullanımı uygun olur. Ayrıca birçok hastalıkta da probiyotik tedavisi ile ilgili araştırmalar sürmektedir. Ancak bu hastalıklarda hangi probiyotik türünün hangi etkiyi gösterdiği tam aydınlatılmamıştır. Bu nedenle henüz yeterli kanıtlanmış veri olmadığı için rutin kullanımı bugün için önerilmez. Ama en azından bugünkü bilgilerimizle kesin olan, gereksiz antibiyotik kullanımı ile vücudumuzda bizimle birlikte yaşamını sürdüren, bağışıklık gibi çok önemli fonksiyonlarımıza katkısı olan flora bakterilerimizin dengesini bozmamamızın önemidir."

DHA

False

nest...

batman iftar saati 2021 viranşehir kaç kilometre seferberlik ne demek namaz nasıl kılınır ve hangi dualar okunur özel jimer anlamlı bayram mesajı maxoak 50.000 mah powerbank cin tırnağı nedir