rönesans rezidans antakya kiralık / Rönesans Rezidans'ın enkazı kalktı ama kızı ve damadına ulaşılamadı

Rönesans Rezidans Antakya Kiralık

rönesans rezidans antakya kiralık

Rönesans Rezidans'ın enkazı kalktı ama kızı ve damadına ulaşılamadı

Dailymotion

Dailymotion

- Rönesans Rezidans'ın enkazı kalktı, ama kızı ve damadına ulaşılamadı Yıkılan rezidanstan 20 gündür haber alamadığı kızını anlatırken gözyaşlarına boğuldu Üsteğmen Miraç ve eşi Esra İlhan'dan haftalardır haber yok Eskişehir'de yaşayan baba Battal Kerzi: "Allah verdi, Allah aldı, yapacak - Rönesans Rezidans'ın enkazı kalktı, ama kızı ve damadına ulaşılamadı Yıkılan rezidanstan 20 gündür haber alamadığı kızını anlatırken gözyaşlarına boğuldu Üsteğmen Miraç ve eşi Esra İlhan'dan haftalardır haber yok Eskişehir'de yaşayan baba Battal Kerzi: "Allah verdi, Allah aldı, yapacak bir şeyimiz yok, elimiz kolumuz bağlı kızımın ve damadımın bulunması için yardım bekliyoruz" "Benim kızım korkuyordu, eşinden Allah razı olsun güvenlikli bir yer tuttu ve 'korkmasına gerek yok' dedi ESKİŞEHİR - Depremde Hatay'da yıkılan Rönesans Rezidans enkazının tamamen kaldırılmasının ardından, bloklardan birinde yaşayan Üsteğmen Miraç İlhan ve eşi Esra İlhan'dan hala haber alınamazken, Esra İlhan'ın Eskişehir'deki babası Battal Kerzi, "Ayın 13'ünde DNA testi verdik. Şu anda tek umudumuz hastanede olmaları, belki bilinçleri kapalıdır, ama bilemiyorum. 20 gün oldu hala kızım yok" dedi. Kahramanmaraş'ın Pazarcık ilçesinde 6 Şubat saat meydana gelen 7,7 büyüklüğündeki ilk depremin ardından, Hatay'ın Antakya ilçesinde "Cennetten bir köşe" sloganıyla daire satışı yapılan Rönesans Rezidans yerle bir oldu. Rezidansın yıkılmasıyla yüzlerce kişi hayatını kaybetti. Rönesans Rezidans'ta yaşayan 32 yaşındaki Üsteğmen Miraç İlhan ve 30 yaşındaki eşi Esra İlhan'dan depremin ilk gününden bu yana haber alınamadı. Enkaz kaldırma çalışmalarının tamamlanmasının ardından 9 aylık evli İlhan çiftinin cansız bedenlerine de ulaşılamadı. "Benim kızım korkuyordu, eşinden Allah razı olsun güvenlikli bir yer tuttu ve 'korkmasına gerek yok' dedi" Esra İlhan'ın Eskişehir'de yaşayan babası Battal Kerzi, İHA muhabirine depremin meydana geldiği tarihten bu yana kızı ve eşinden haber alamadıklarını söyledi. Gözyaşlarına hakim olamayan acılı baba, kızının eşiyle birlikte enkazdan yaralı çıkarılmış olabileceğini umut ettiklerini kaydetti. 13 Şubat'ta kimlik tespiti için DNA testi verdiğini aktaran Kerzi şunları söyledi: "6 Şubat'tan beri kızım ve damadım orada oturuyorlardı, ama depremden bu yana her ikisinden de bilgi alamadık. Bekliyoruz, ne yapacağımızı biz de bilmiyoruz. ay oldu, yeni evlenmişlerdi. İnşallah bir yerden çıkarlar. Enkaz kalkmış, büyük ihtimalle bir şey kalmamış. Ayın 13'ünde DNA testi verdik, inşallah hayırlı haberlerini alırız. Sadece ayakkabıları ve çeyizleri gibi birkaç parça eşyalarına ulaşıldı. Şu anda tek umudumuz hastanede olmaları, belki bilinçleri kapalıdır ama bilemiyorum. 20 gün oldu hala kızım yok. Sağlıkçıydı, fizyoterapist idi ama atanamadı, eşi ise askerdi. Yani cıvıl cıvıllardı. Daha yeni evlilerdi. Bir şekilde ne ölüsüne ne de dirisine ulaşamadık. Benim kızım korkuyordu, eşinden Allah razı olsun güvenlikli bir yer tuttu ve 'korkmasına gerek yok' dedi. Allah verdi, Allah aldı. Yapacak bir şeyimiz yok, elimiz kolumuz bağlı. Kızımın ve damadımın bulunması için yardım bekliyoruz, inşallah bir yerlerden çıkarlar. Haber seafoodplus.info

Christian Atsu&#;nun yakınları rezidans enkazının çevresinde umutlu bekleyişini sürdürüyor

Hatayspor'un enkaz altında kalan Ganalı yıldızı Christian Atsu'nun enkaz altında olduğu kesinleşti. 

DAİRELİ REZİDANS ÇÖKTÜ

Arama kurtarma ekipleri, Christian Atsu ve sportif direktör Taner Savut'un da evinin bulunduğu Antakya ilçesi İnönü Bulvarı'ndaki 12 katlı daireli rezidansın altında kalanlara ulaşmak için yoğun çaba gösteriyor.

Enkaz alanında yürütülen çalışmaları, Atsu'nun Gana'dan gelen 4 yakını da izliyor. Zaman zaman enkaz alanına "Atsu" diye seslenen futbolcunun yakınları, umutlu bekleyişlerini sürdürüyor.

Atsu'nun bir yakınının, çalışmaları, futbolcuya ait ayakkabının bir tekini elinde tutarak takip ettiği görüldü.

BELİRSİZLİK YAŞANMIŞTI

Hatayspor Teknik Direktörü Volkan Demirel, "Christian Atsu ve Taner Savut’tan henüz haber yok. Hastanede olsalar ben bunu paylaşmaz mıyım? Haber gelir gelmez paylaşırım" dedi.

Basın Sözcüsü Mustafa Özat ise Atsu'nun enkazdan sağ olarak kurtarıldığını ve hastanede tedavi altına alındığını açıklamıştı.

CHRİSTİAN ATSU KİMDİR?

Portekiz devi Porto altyapısından yetişen doğumlu futbolcu Christian Atsu, sezon başında Hatayspor'a transfer olmuştu. Bu sezon Süper Lig'de 3 maça çıkan Ganalı, Kasımpaşa'yı mağlup ettikleri maçta 90+6'da frikikten galibiyet golünü atmıştı.

Premier League'de Chelsea, Newcastle United ve Bournemouth formaları giyen Atsu için İngiliz ekiplerinden "Senin için dua ediyoruz, Christian Atsu" paylaşımları geldi.

MENAJERİ NE DEDİ?

Christian Atsu'nun menajeri Nana Sechere: "Dün kulüpten Christian'ın canlı olarak çıkarıldığına dair haber geldi. Ama biz Christian'ın nerede olduğunu henüz doğrulayamadık. Tahmin edebileceğiniz gibi, bu durum Atsu'nun ailesi için yıkıcı bir süreç olmaya devam ediyor." demişti.

Enkazüstü’nden Notlar (II)

Antakya Rönesans Rezidans sitesinin enkazını dolaşıyoruz. Burada daha bir hafta evvel dairelik devasa binaların olduğuna dair hiçbir emare yok. Beton parçaları ve moloz yığınları arasından içeride varsayılan kişiye ulaşmak insana hiç ihtimal dahilinde gelmiyor. Hangi blok, hangi kat ve hangi daire neresi saatler süren çalışma neticesi karanlıkta kıt aydınlatma imkânlarıyla yol bulunmaya çalışılıyor. Bu manzaraya daha ilk bakışta buradan bir insanın sağ ve sağlam çıkmayacağı ümitsizliği içinize oturuyor.

Enkazın çevresinde zeytinlikler etrafında kümelenmiş acılı insanlar kendi insani ihtiyaçlarını çoktan unutmuşlar. Atmosfere egemen olan duygu sadece acı ve keder. Soğuk, bu acı ve kederle didişiyor gibi. İnsanlar soğuktan battaniyelere sarılarak korunmaya çalışıyorlar. Enkaz altındaki insanların durumunu düşündükçe kimse kendi halinden şikâyet etmeye kalkmıyor. Her köşe başında yakılan ateş etrafında ısınmaya çalışan insanları görüyoruz. Cadde boyunca park edilmiş araçlar içerisinde geceyi atlatmaya çalışan aileler var. Soğuk bir tarafa, böyle bir kıyamet manzarasında uyumak ne mümkün!

Sabahleyin enkazdaki çalışmalar biraz daha hareketlenmeye başladı. Eğreti sobaların ateşi, etraftan bulunan çalı çırpı ile tazeleniyor. Yollarda tek tük gelip giden arabalar. Depremde gün. Burada kimse artık yakınının enkazdan çıkarılacağı ümidini taşımıyor. Böyle bir beklenti, yerini “hiç olmazsa cenazesi çıksın” umuduna bırakmış. Yan tarafta torununun enkazdan cansız bedeninin çıktığı haberini alan yaşlı teyze, sanki torunu sağ kurtulmuş gibi sevincini çevresindekilerle paylaşıyor.

Kafamı kaldırıp enkazın arka tarafında yıkılmamış, dimdik ayakta çok katlı binaları görüyorum. Sanki pencerelerinden birileri çıkıp da bir hayat emaresi olarak görünüverecekmiş gibi bir ışık yanıp sönüyor. Gündelik hayatı çekip çeviren insan ortada yok. Yıkılmamış evler, depremin şiddeti ile ilgili kurulan cümleleri anlamsızlaştırıyor. Kader, alın yazısı, ecel, ihmal, müteahhit, imar, kolon, kiriş, kum, çadır… sözcükleri arasında, yıkıntılar arasında dolaşıyorum. Basın mensuplarının yoğunluklu olarak bulundukları bölgede bir babanın feryadına tanık oluyorum. Televizyonculara konuşsa da acısını anlayabilecek tek bir kişiye konuşuyor gibi, çaresizliğine kahrediyor. Torunlarının ve öğretmen olan kızının enkaz altında olduğunu ve 10 gündür enkaz başında hiçbir şey yapamamanın çaresizliğini yaşadığını söyleyerek gözyaşı döküyor. Bu acının bir tarifi olmadığı gibi, ölü ya da diri kızını ve torunlarını bekleyen bu babanın ellerini semaya doğru açıp sorduğu soruların hiçbir cevabı da yok!

Biz daha Hatay yolunda iken Emir ve altı yaşındaki oğlu Ali Emir’in naaşları enkaz altından çıkarılıp Adana’ya gönderilmişti. Öğleye doğru yeğenim Nur ve kızı Nehir’in cenazelerinin enkazdan çıkarıldığı haberi ulaştı. Baba oğul gibi annesi ile Nehir’i de enkazdan birbirlerine sarılmış halde bulup çıkarmışlar. Bu acıyı, teslimiyet şuurunun dışında hangi teselli cümlesi teskin edebilir?

Cenaze arabasını takip ederek defin hazırlıkları için Adana’ya ulaştık. Dört canımızı baba ocağı Kozan’da köy mezarlığında ahiret yurduna yolcu ettik. Ne hazindir ki enkazda naaşlarını bulabilen talihli insanlardan sayılıyorduk. Sadece Rönesans Rezidans sitesinde yüzlerce insanın cansız bedeni hâlâ çıkarılmayı bekliyordu.

Yeğenimin eşi polis memuru Emir Tümer, daha altı ay önce Bingöl-Solhan’dan Hatay-Antakya’ya tayini çıkmış ve uzun süre depreme dayanıklı kiralık bir ev aramıştı. “Cennetten Bir Köşe” diye reklamı yapılan Rönesans Rezidans sitesinin o bölgede en sağlam, depreme en dayanıklı bina olduğu söylenmiş, o da buna güvenerek bu sitedeki daireyi yüksek kirasına rağmen kiralamıştı. Bu bir tuzak değilse nedir?!.

Cenaze defin sonrası gecelediğimiz öğrenci yurdunda tam da deprem saati ’da bir bağırış ve feryat ile yataklarımızdan fırladık. Kattakiler yine bir deprem oluyor diye koridora fırlamışlardı. Hissedilen öyle bir durum yoktu. Sonra depremzede bir vatandaşın yaşadığı travma ile ağır bir kâbus gördüğü ve kendini yatağından yere attığı anlaşıldı. Depremin depremzedeler üzerindeki tahribatı sadece maddi yıkım değil, aynı zamanda manevi ve psikolojik travmalar şeklinde de kendini gösteriyor. Bu yönde de bir an önce seferberlik oluşturulması şarttır. Hem psikolojik tedavi hem de manevi rehberlik yapılması gerekli. Başlarına gelen musibeti kader bağlamında bir yere oturtamayan insanlar olacaktır. Çoğunlukla bu tür kırılmalar sessiz cereyan edeceğinden tezahürleri geniş bir zamana yayılacak ve muhtemelen baş edilmez boyutlara ulaşabilecektir. Doğru olan, manevi ve psikolojik arızalar nüksedip kökleşmeden çaresine bakmaktır.

Rönesans Rezidans'ın enkazında 'yaşam' belirtisi

' VATAN EVLADI ENKAZIN İÇİNDE İNİM İNİM İNLEMEKTE'

Ahmet Kahraman, rezidans inşaatında yetkililerin ihmali olduğunu, böyle bin binaya nasıl müsaade edildiğini belirterek sözlerini şöyle sürdürdü:

"12 katlı yükseklikte olan bir dairenin ve dairenin hiçbiri birbirinden bağımsız değil. Böyle bir yapıya nasıl müsaade edildiğini anlamakta zorluk çekiyorum. Nasıl mimar, nasıl mühendis ki bunlara bu şekilde bir izin verebilmişler. Bu şekilde harabeye uğratılabilmiş. Onun yanı sıra belediyenin bu konuda hassas davranmadıklarını düşünüyoruz. Neden yapı denetim var mı kardeşim? Var. Sen buna bu ruhsatı nasıl verirsin? Diğer şekilde, böyle yıkılmasının sebebi ne olabilir? Burada vatan evladı bugün acı çekmekte, enkazın içerisinde inim inim inlemekte. Benim kızım ve iki tane torunum burada. Başta Cumhurbaşkanımız olmak üzere, belediyelerin sıkı tedbirlerden geçirilmesini istirham ediyoruz. Yoksa bunlara bu ruhsatları verebilmeleri mümkün değil."

nest...

batman iftar saati 2021 viranşehir kaç kilometre seferberlik ne demek namaz nasıl kılınır ve hangi dualar okunur özel jimer anlamlı bayram mesajı maxoak 50.000 mah powerbank cin tırnağı nedir